Tig maçlarının a 5 Fenerbahçe : 4 -- Galatasaray: 4 — Beykoz: 4 Dün daha iyi bulduğumuz Galatasaray takımı, Beykozu ancak talihsizlik yüzünden kazanamadı it maçlarının sekizinci hafta- , “Un geçti ve şampiyonanın bi - > devresindeki vaziyetler ve de <e farkları kiraz daha tavazzuh N » Bu vaziyetler hakında sözle - İzi en sona bırakarak dünkü arı ve neticelerini söyliyelim: | Taksim stadında aksimde ilk maçı Fenerbahçe Ri Vefa B takımları yaptılar. Ne - | baky bire karşı dört sayı ile Fener © kazandı. pi karşılaşma Anadolu ile Sen Çlerbeyi arasında oldu. Ge - ley fta güzel bir maç yapan Bey beyi bu hafta bu maçı tekrara ü affak olamadı ve ikiyekarşı 7 7! gibi mühim bir farkla yenildi. tra bu sahanın en mühim maçi- çe Belmişti. Vefa ile Fenerbahçe irinci takımları karşılaştılar. Bu , açm birinci devresi tahminin hi- ifa, bir manzara gösterdi ve Ve- 4 ©n kuvvetli rakibine karşı çok Muvaffakiyetle çalışarak devreyi Mfıra karşı bir sayı ile ve galibi- Yetle bitirdi. Fakat Vefalılar bu #üzel oyunlarını ikinci devrede *vam ettiremediler,.Evvelâ penal tadan bir sayı kaybetti ki, bu ceza Tün penaltı olmadığını iddia eden- ler çoktu, bununla beraber müsa- vileşen sayılara rağmen iki taraf ta çalışmasına devam ediyordu. akat bir müddet sonra Niyazinin taz da ofsayt telâkkisini veren ir vaziyette Fener lehine ikinci ir sayı çıkarması üzerine müsavi Vaziyet çözüldü. Bütün şevk ve he- Veslerini kaybetmiş görünen Ve İalılar dakikadan dakikaya bozul- 'ular. Devre sonunda Fenerliler, > takımları gibi sahadan 1-4 ga - > vaziyette çekiliyorlardı. Vefa “alecisinin çok fedakâr ve mahira Pe oyunları bilhassa dikkati celp ! ve alkışlandı. Kadıköyün”'e Kadıköyünde evvelâ küçük ta - imların maçları yapıldı. Kasım- ”A$a ile Süleymaniye küçükleri x, ylaştılar. Neticeyi sıfıra karşı | ir: ile Kasımpaşalılar kazan - Kr, Bundan sonra Galatasaray — Fe *r küçükleri arasındaki maça sı - A gelmişti. Çok hararetle telâkki dilen bu karşılaşmadan Fener kü ikleri güzel ve yerinde bir gali - | Yetle çıktılar ve rakiplerini sıfıra *$ı iki sayı ile yendiler. 'çümtü maç Galatasaray— Bey |“ B takımları arasında yapıldı. fr sıfıra bareberlikle bitti. ördüncü maç Hilâl — Kasım- arasında yapıldı. Kasımpaşa 21 sebepler dolayısile dokuz ki ile oynamak zaruretine düşmüş | » Bununla beraber gayretli oyna- F netice sıfıra karşı iki sayı ile Hilâlin lehinde bitti. Hilâl takı- b! arasında cidden alkışlanan gü- 1 hareketler gördük. Galatasaray - Beykoz Sira bu sahanın en mühim maçı na gelmişti. Galatasaray ve Bey - koz birinci takımları — ne garip bir tecelli ki — birinci devrenin sonuncusu kalmamakiçin karşılaş yorlardı. İki taraf ta beklendiği gi bi çok gayretli oynadılar ve neti » ce, hiç kimsenin kolaylıkla tahmin edemiyeceği manzaralar gösterdik ten sonra 4-4 bir beraberlik verdi. Tafsilât vermeden evvel şunu işa- ret edelim; Galatasaray takımını dünkü maçta daha düzelmiş, daha oyun kabiliyetini elde etmiş bir halde gördük. Oyunun müsavi bit mesinin başlıca sebebini de tali ve şansın daha çok Beykoz takır- —a yardım etmesinde bulduk. Galatasaray » lılar birinci ta « kımlarında ge « ne bir hayli ta - dilât yapmış “ji lardr. Kaleden fi #ibaren takım şu oyuncularla kurulmuştu: Rasim — Bür han, Asım — Suphi, Nihat,Ri za — Leblebi Mehmet, Refi, Rasih, Ibrahim, Re- bii, Maç Galatasarayın hücumile başladı ve Leblebinin güzel bir or- talayışile (Galatasaraylılar daha ilk dakikada bir sayı çıkarıverdi - ler. Bununla beraber Beykozlular beş on dakika sonra bu sayıya mu kabele ettiler, amma nasıl. Bürhan İ kaleciye bir geri pas verdi topu, avut çizgisi üzerinde tutan Galata saray kalecisinin uzağa atacağı yerde kendi ka- lesinin Oönüne doğru yuvarla « dığı ve Beykoz“ lularm bu akla sığmaz vaziye - ti kaçırmıyarak beş altı adım- dan kaleye sok- tukları dü! Maç devam e- diyor, Galata » saraylıların daha ağır bastıkları ve mütemadiyen Beykoz kalesine aktıkları görülüyordu. Fakat Leb- görül - lebinin eski yeri olan sağ açığa a - lınmasınm Galatasaray takımma sadece iyi bir sağ açık kazandır - maktan başka bir şeye yaramadı - ğı, buna mukabil mühacim hattı - nin sayı çıkarmak imkânından mahsus derecede kaybettiği de meydanda idi. Rebiinin kardeşi o- lan sağ iç genç bir çocuktu. İyi o - yunlar yapıyor fakat ilk defa bi - rinci takımda oynaması dolayısile bilhassa Rasihle anlaşamıyordu. Rasih bermutat muvaffakiyetsiz - di. Hele haf oyuncusu olan sol iç İbrahim fırsatları &:! Üste kaçır - maktan başka bir ş<: > yaramıyor du. Bununla beraber Leblebinin ve kizinci haffası da 9 A ANKA geçdi | Rebiinin çalışması, hafların canlı oyunu sayesinde Galatasaray taz - yikini muhafaza ediyordu. Buna rağmen Beykozlular devre sonuna doğru güzel bir hücumla ikinci bir sayı çıkararak birdenbire galip mevkie çıktılar, Birinci kısım bu su retle bitti, İkinci devrede, sahalarımızda nadir seyredilen bir maça şahit ol - duk. Bu devreyi “gol üstüne gol, heyecan üstüne heyecan,, devresi olarak tavsif edebiliriz. Galatasaraylılar Leblebi Mehme di bu sefer ortaya alarak iyi bir a- kıllılık göstermişlerdi. Oyun kabi- jliyetinin bugün pek yerinde oldu - Fener — Vefa takımları bir arada | ğunu birinci (o devrede gösteren Mehmet Salim ikinci devrenin da- ha beşinci dakikasında bir gol çi- kararak takımını omağlübiyetten kurtardı. Fakat Beykozlular aldır- madılar, bir kaç dakika sonra on - lar da üçüncü sayılarını yaptılar. Bu sefer de Galatasaraylılar aldır- madılar. Beş dakika geçmeden Leblebinin bir gol daha çıkardığı görüldü. Vaziyet gene üç sayı ile | müsavileşmişti. Galatasarayın taz- | Fener kelesi önünde bir vaziyet yiki birinci devredeki gibi sürekli değildi. Bununla beraber gene mahsüs bir klâs farkı görülüyor - du. Maçın bitmesine on beş daki - ka kala Beykozlular dördüncü sa - yılarını da çıkarınca Galatasaray» lıların bugün de mağlübiyetten kurtulamıyacaklarını tahmin eden ler çoğalmıya başlamıştı. Fakat gene Leblebi bir iki dakika sonra Galatasarayın da dördüncü golünü cıkarmıya muvaffak oldu ve maç ta Beykoz kalesinin on dakika için de atlattığı üç ciddi teklikeden son İ ka beraberlikle bitti. »s* Galatasarayın dün aldığı bu ne- ticede şans ne kadar rol oynadise Galatasaray müdafaası da o ka * İdar bariz bir rol oynadı ve denilebi ! | Arahams, İstanbul atletizm heyeti idan tertip edilen koşu dün yapıl- dı ve Türkiyede ilk talebe koşusu sayılabilecek olan bu müsabaka büyük bir alâka ve rağbetle kar - şılandı. Müsabakaya âli mektepler ve liseler iki grup üzerinden işti » rak etmişlerdir. Âli grupta, harbi- ye, hukuk, fen; fakülteleri, liseler grupunda da kuleli, Kabataş, Hay riye, İstanbul, Alman liseleri atlet leri vardı. Hakem heyeti: Antrenör Her- reisi İhsan, darülfünun klübü reisi Muhtar Bedi, denizcilik heyeti re- | isi"Ekrem Rüştü Beylerden mü- lir ki, ber maçta mühacimleri yü - zünden yenilen Galatasarayın bu seferde müdafaası yüzünden ye » nilmesine ramak kalmıştı. Beykozun bütün maçta altı ye - di defadan fazla Galatasaray ka İesine sokulmuş olmamasına rağ- men bu akınlardan dördünü sayı ile neticelendirmiş olması dün bu müdafaanm ne kadar berbat bir maç yaptığını ispata kâfidir. Bur- ! hanın ağırlığına bu defa lüzüm - suz bazı mütereddit hareketler de inzimam etmişti. Vaziyet böyle devam ederse bu maruf müdafiin şöhretini kaybetmesini tabii gör - mek icap edecektir. Dün Galatasaray takımının en muvaffak oyuncusu birinci gole müessir olan ve diğer golleri de başlı başıma çıkararak takımını mağlübiyetten kurtaran Leblebi Mehmettir. Bu cevherli oyuncu, a- tılgan oynamanın ve mümkün mer tebe sık şüt çekmenin ne kadar faydalı olacağını o senelerdenberi ilk defa dün bizzat tecrübe ederek görmiye muvaffak oldu. Temenni ederiz ki, bu tecrübesini gelecek | maçlarda da aklından çıkarmasın! A. Sırrı Dereceler Dünkü maçın berabere gitmesi, Galatasarayın birinci devreyi s0 - nunculukla bitirmiye mahküm ola- caklarımı ve ümitlerini ancak :kin ci devreye saklıyabileceklerini gös | terdi. Galatasarayın bu devrede kendi çalışmasile o sonunculuktan kurtulması ancak Fenerbahçeyi yenmesi ile kabil olabilecektir. Bu runla beraber Süleymaniye ve ya- hut Vefanın da birinci devreden Galatasaray kadar puvan temin e- derek çıkmaları ihtimali de vardır. Darülfünun koşusu Dün sabah yapıldı, büyük bir alâka ve rağbetle karşılandı Koşuya iştirak edenlerden bir kısmı Darülfünün spor klübü tarafın- | teşekkildi. Darülfünun ile Sultan- *ahmet arasındaki mesafede at - letleri hakem heyetinin ve merak- larm otoları takip ediyordu. Neticede âli mektepler grupun - da: Harbiyeden Ziya Bey birin - ci, harbiyeden Hasan Bey ikinci, geldiler. Güzel bir koşu yapan Zi- ya Beyin derecesi 9,31,3/5 tir, Liseler grupunda: Alman lise « sinden Suat Bey birinci, Hayriye lisesinden Feridun Bey ikinci gel « diler. derecesi: 9,34,3/5 tir. Her iki grupta birinci ve ikinciliği ka « zananların madalyaları darülfü - nun klübü tarafından bayramın ikinci günü Tokatliyanda Maarif vekilinin şerefine verilecek çayda dağıtılacaktır. Koşunun galibi ne diyor ? Bu güzel koşunun galibi, Ziya Bey, girdiği müsabakaların mühim kısmı kazanan, iki defa Balkan olimpiyadına iştirak eden ve bir iki müsabakada Türkiye rekort - meni olan maruf atletimizdir. Dün nüsabakadan sonra kendisile ko- nuştuk, dedi ki: — Şimdiye kadar yaptığım müsabakalarda daima taşıdığım formanın şerefile mütenasip de « receler almıya akdetmiş bir spor- cuyum. Bunun içindir ki daima çalışırım. Her türlü suiistimal be- nim için yabancıdır. Muvaffaki - yetlerimi bu çalışmamla beraber bana fenni cihetleri öğreten an - trenör Abrahams Efendiye ve ça» lışmam için azami müzaharet ve yardımlarını esirgemiyen mektep, alay, tabur ve bölük kumandan « larım Miralay İzzet, Miralay Ri - fat, Binbaşı Hamdi, Binbaşı Ke - mal ve Yüzbaşı Kâmil Beylerle zabitlerime medyunum. Dün ta « bur kumandanım Hamdi Bey “Zi- ya muhakkak kazanmalısın,, de - mişti. Bu itibarla şimdi ne kadar ! memnun olduğumu tahmin ede - bilirsiniz, İşte muvaffakiyetlerimin esas» lı sırları... Gelecek hafta Gelecek hafta iki sahada da liğ maçları yapılmıyacak ve şilt maç - İarma başlanacaktır. Şilt maçları için ayrılan günler 27 Kânunusani 24 Şubat, 2 ve 31 Mart, 28 Nisan, 26 Mayıs günleridir. Bu maçlar al- tı haftada tamamlanmış olacaktır.