9 Kânunosani 1933 VAKIMın edebi tefrikası gg CANIM Otomobile tam yol vereceği sırada, ince, tiz bir ses çınladı: — Bekle Kemal! ! Ayşenin sesini tanıdı. Genç kız, başma beyaz bir şapka ge - girmişti. Esmer teni, nefes nefe * | se koşmaktan pembeleşmişti. Ya- İ nında Fikriyar vardı. İ Ayşe, dadısının elinden tut * | muş sürüklüyordu: İ , —— Cabuk ol dadı, beyefendi- Yi bekletmiyelim. Koşarak otomobilin kapısını açtı: — Bizi Teşvikiye camiine bı « rak. Mevlüt varmış. Ben de da * dımla beraber gitmek (| İstedim. Otomobile girip oturdular. Camiin önünde Kemal oto - mobili durdurdu. Ayşe ile Fikri- yar indiler. ç Kemal, onlara bir an bile bak- madan, arabaya yol verdi, uzak- laştı. Sanki bir an evvel Ayşenin yanından ayrılmıya can atıyor - du... Ayşe, derin bir göğüs geçirdi. İçinden inledi: “Benden, tifo o mikrobundan kaçar gibi kaçıyor. .. Kemal, çalıştığı müessese- ye girdi. Kendisini odasında derin bir nefes aldı. Tatil günü, Kemalin işe gel - mesine şaşan müessesenin bekçi» si hayretle bakıyordu. Kemal, kendini bir koltuğa at- bulunca tu — Bana bir kahve bul, dedi, sonra keyfine bak. Yalnız kalınca bir nefesde” ha aldı. Etrafına şöz—gezdirdi. Her yer, her şey ter temiz, pırıl pırıldı. Masasının başına geçti. Eline mektup kâğıdıyla kalemi aldı. Yazmıya başlıyacağı o sırada, hatırına Şefik beye söylediği söz geldi: “Mühim bir mektup yazmam lâzım.,, Evet, bu yazacağı mektup mü- himdi, hayati idi. Eğer, bu esnada Ayşe Kema- li görseydi hayret ederdi. Genç adamda, Ayşeyi harap eden, mu- azzep eden soğuk kanlılıktan, lâ- kayitlikten eser kalmamıştı. .De - rin bir yeisin acısı ile kıvranan biçare bir adamdı. Bitkin ve pe- rişandr. Filvaki Kemal, bu zaman | meyustu. Bu yeisinin sebebi bu yazacağı mektupla anlaşılacak, | Kalemin ucunu ağzına götür - dü. Isırdı. Sanki kadere hükmet- mek istiyormuş gibi, yumruğunu sıktı, mektup Okâğıdmın üstüne koydu. — Güzel Kemal... Bana güzel diyorlar. Benimle alay ediyorlar. Beni âşık zannediyorlar, Kime sorsanız “Pariste bir kadın sey- miş,, diyor. -. Ne iftira! Ve birden, bir maniayı yıkar gi - bi, belki bütün mukadderatını değigireesi elan mektubu yaz - np nt Bey Tütün Tüccarı KAHİRE istanbul, 15 Mart 10... “Muhterem dayı, “Mektubunuzu yağmurlu bir . N9 AYŞE günde aldım, Bilemezsiniz, bu güzel İstanbulu, Mart yağmuru nasıl çirkinleştiriyor, nasıl karar- tayor. Kahire şimdi cennet (gibi- dir değil mi? Keşke ben de orada olsaydım. “İstanbulu terketmek, bu şe - hirden kaçmak, hatırıma ilk de- fa olarak gelmiyor. “Bu mektubumu Şefik Bey o - kuyacak olsa, beni nankörlükle itham eder. Şefik Bey bana hem dostluk, hem babalık etti. Çocuk- luğum onun yanında geçti. Elin - de büyüdüm. Hayatta ona da » yandım. Eğer o olmasaydı mu - hakkak ölürdüm. On iki yaşında iken uğradığım felâketi biliyorsu- nuz. O zaman, hissiyatınıza ka - ptlarak, siz bile beni ortada bı- raktınız. Hayatımı Şefik Bey kur- tardı. “Kader bana güldü, Vaziyetim- den memnun olmalıyım. Mükem- mel bir işin başmdayım. Otomo - bil sahibiyim ve bu sayede kad- rim bir kat daha artıyor. Gülme - yin, Nasrettin hocanın: Ye kür « küm ye! hikâyesi. . . “Şişli salonlarında beni payla” şamıyorlar. Elden ele geziyorum. Dünyada erkek —izdivaca talip erkek. — azalmış olacak, ki her - kes benim peşimde. “Benim vaziyetimde olup, bun- dan dolayı koltuk kabartanlar belki vardır, Onlar mes'utturlar. Bense... - “Benim mes'ut olmama, koltuk kabartmama, sevinmeme imkân var mı?, Bir kelime, etrafında dönenleri dağıtmıya kâfidir. “Benim bir hırsızın, bir katilin oğlu olduğumu bilseler, evlerine kabul ederler mi?., Bu kelimeleri yazdıktan sonra, Kemal elinden kalemi (bıraktı. Arkasına doğru yaslandı. Bir an, kalbine bir bıçak saplamışlar gi- bi, nefes alamadı. İşte Kemalin sırrı, derdi budur. Kemalin babası, Adanalı Mür- düm Zade Arif Beydi. Evinde mi- safir ettiği zengin bir dostunu, parasına tama ederek boğmuş, cinayeti gören karısını ekmek bı- çağı ile katletmiş ve daha muha> kemesi bitmeden, hapishanede can vermişti. Kemalin, karı ve dost katili A- İrifin oğlu olduğunu bilen yok - tu. (Devamı var) Kabotaj hilâfına.. Bazı ecnebi vapur kumpanyala - rmın kabotaj hilâfına olarak doğ rudan doğruya ecnebi memleket - ler için yüklemiş olduğu malların istanbulda başka gemilere aktar * ma edildiği haber alınmıştır. Bunun üzerine İstanbul Ticaret Odası tetkikata başlamıştır. Öğrendiğimize göre, ecnebi va- pur kumpanyalarına mensup bazı gemiler Anadolunun muhtelif is - kelelerinden Avrupa limanlarına götürmek için yüklemiş oldukları na olduğundan Ti Odası bu noktadan tetkikata etmek- tedir, b Poliste : Tramvay | kazası Madam Olganın ayakları yaralandı 65 yaşında Madam Olgaya, Tü- nel civarında Şişli hattında işli yen 137 numaralı tramvay çarpa - rak ayaklarından yaralamıştır. Madam hastahaneye kaldırılmış « | tr. Kira yüzünden Beyazıtta Bakırcılarda oturan i şerbetçi Sadıkla kiracısı Bürhan kira yüzünden kavga etmişler, bi - ribirlerini dövmüşlerdir. Bağıran çocuğa kötek Pangaltıda Kınalı Kelebek s0 | kağında oturan kasap Artin fazla sarhoş olduğu halde Şişlide dola - şırken Zeki isminde bir çocuğun bağırmasına gizlenmiş, çocuğu ya kalıyarak dövmüştür. Artin yaka- | lanmıştır. Bir açık göz Sadık isminde birisi Tahtakale- de bakkal Durmuşun 37 liralık eş- | sis ettiği bu kitapta, kendi son ar- | tr. İtalya başvekili M. Mussolini, | son hafta içerisinde bir kitap neşretmiştir. M. Mussolini, bir müddet evvel ölen kardeşi M. Ar- naldo Mussolininin hatırasma tah zusunun ne olduğunu da yazmış » M. Mussolini, bu hususta şöy- le diyor: “Ben, vesiyetname bıralımıya- malrma, mülküme ait vasiyetna - me bırakmak niyetindeyim. Şu halde, ben öldükten sonra boşu - na böyle bir şey aramasınlar! Benim bir tek arzum var. O da, memleketimde, ailemden o - | lanların gömüldükleri yere, onla- rın yanına gömülmektir. Öldük - ten sonra, rahat bırakılmamı iste- mek, benim için pek safvet ifa - de eden bir arzu olur. İhtilâl de- nilen büyük değişikliklerin yapıl- | | masında başta bulunan insanların yasını dolandırmıştır. Sadık dün yakalanmış, karako- la götürülürken polislere beş lira rüşvet vermek istemiştir. Dolan * dırıcı bugün Adliyeye verilecek - tir. Yangın | Nuruosmaniyede oturan Emni- mış, sirayet etmeden söndürülmüş tür. Durup dururken.. Hüsnü isminde birisi, Gülhane- de beylik köprüsü civarmdaki tren direğini sallamış, direk düşerek başından yaralanmıştır. Elbise hırsızlığı Sabıkalılardan Sami Üsküdarda Yeni Çeşme yokuşunda Naciye Ha nımın evi ile Doğancılarda Evkaf Surlar Belediye tarafından | tamir ettiriliyor Tarihi kıymeti haiz olan sur - | | ların bazı taraflarda harabiye yüz İ tuttuğu ve Yedikule haricinde ; cümeni tarafından yapılan tet - şimdilik Alay köşkü ve civarın - | daki surları tamir etmektedir. Diğer surların da tamiri imkânı | aranmaktadır. Lokantalarda temizlik Bazı lokantalar ile ahçı dük - kânlarında, pişmiş yemek konu - M. Musolini'nin son arzusu nedir ? j italyan başvekili vasiyetname bırakmıya lüzum görmüyor cağım. Ne fikri, ne siyasi ne de | | memurlarından Ahmet Beyin evi- lan camekânlı yerlerin ve yemiş ne girmiş, bazı giyecek eşyası çal- | “© tatlıları göstermiye ve sakla - mıştır, Sami esyaları pazarda sa « tarken yakalanmıştır. Cam silerken Sirkecide Sanasaryan hanmda Jozef Efendinin eldiven fabrika - sında amele 16 yaşında Viktor cam silerken düşmüş, ellerinden yaralanmıştır. Viktor hastahane - dedir. Kaçak şarap Galatada Evdoksiyanın evinde arama yapılmış, bir fıçı içinde 15 kilo kaçak şarap bulunmuştur. 600 liralık pırlanta Ayvansarayda Antuvanın oksi - jen fabrikasının üst katındaki oda sında bulunan 600 lira kıymetinde ki pırlanta ve yüzükleri çalınmış- tır, Şüphe üzerine hizmetçi Hani- fe ile Hürrem yakalanmıştır., e em çen m... Toros gencler birliğinde kongre mıya mahsus vitrinlerin kapıla - | rile pencereleri özenerek ve dik - | katlice kapatılmadığından içer — | lerine toz ve sinek girdiği görül - müştür. Halkın sıhhatine dokunan bu hususa büyük bir ehemmiyet ve - rilerek dikkat edilmesi, aksi ha - reket edenler hakkında zabıt tu - tularak ceza almması (Belediye şubelerine bildirilmiştir. ilğili Ergani'de ne kadar bakır var ? Ergani bakır şirketinde mu » rahhas aza Malatya meb'usu İ Mahmut Nedim Beyin verdiği malümata nazaran Ergani dağla- rındaki hazine dünyanın en zem- gin bakır madenidir. o Madenin işletilmesi memlekete büyük fay- dalar getirecektir. Ergani dağın- da 200 bin ton saf bakır vardır. 1935 te madenin tekrar işletilme- sine başlanacak ve senede 20 bin Tarsus Gençler Birliği Riyase - ç ton istihsalât yapılacaktır. tinden: 13-1-933 cuma günü saat 14te “ İ Tarsus gençler birliği senelik kon- gresini Tarsus talebe yurdunda aktedeceğinden cemiyetimizin aza larının teşrifleri rica olunur. o —— Masonlar arasında Türkiye Masonları üstadı â - zam muavini Raşit Bey beynel - milel Mason Cemiyeti İcra Heye- ti Reisliğine intihap edilmiştir. AN Santa 5. ” . M. Musolini | mezarları etrafında, sükün yer tutamaz. ji Yapılan her şey, ben öldükten ; sonra da, baki kalacaktır. Mad * deden sıyrılacak olan ruhum, yer yüzündeki kısa varlığından #on- ra ebedi hayatını sürecektir.,, Terkos Murakabe heyeti seçildi p Terkosun şekli idaresi hakkın” da Dahiliye vekâletinin . tanzim ederek gönderdiği talimatname * i 1d vi yet sandığı müdür muavinlerinden | bulunanların yıkılmak üzere ol - | nin tatbıkma başlanmıştır. Ta “İğ Vefik Beyin evinden yangın çık « | duğu asarı atikayı muhafaza en - | İimatnameye göre teşkili icap ©“ den komisyona fen heyeti reisi Ziya, Mustafa Arif, Tahir Kev - kep, Bürhaneddin Beyler seçil » miştir. Komisyon muayyen Za « manlarda toplanarak o Terkosun işletilmesini mürakabe edecektir. Filorinalı avukat | olmak istiyor ! Son zamanlarda kendi kendi- sine Türk şiir kralı unvanmı ve. Nâzım Bey avu- katlık yapmağa karar vermiş, i müddetini yapmak üzere adliye vekâletine bir istida göndermiş “i tir. Nâzım Bey 28 sene evvel hu kuktan çıktığını söylemekte ; yeni gireceği meslekte temayüz © deceğine emin bulunduğunu söz” İrine ilâve etmektedir! 3 ren Florinalı 70 m Musa Süreyya için Önümüzdeki Cuma günü mü iğ ki üstadı Musa Süreyya Beyin ö- lümünün 40 incı günüdür, Bu mü nascebtle merhumu seven musi * ki mensuplarından ve güzel h li kafızlarımızdan Beşiktaşlı Rr “ za, Sultan Selimli Rıza ve Valide. camii müezzini Cemal Beyle kendi teşebbüslerile o gün yatsı ne'nazmdan sonra mevlit okuyup merhumun ruhuna ithaf etmeğe karar vermişlerdir. Mevlit Aksa rayda Valide camiinde okunula » caktır. v7 Yeni Yunan sefiri Yunanistanın Ankara sef tine tayin olunan M, Sakalaropo- T i los sabık sefir M, Polihronyadis gelir gelmez Türkiyeye hareket edecektir.