| ! | ' | t let hate tmnnlikendenini İns b emtzeetimeikekeiitetitneene indi iten Be NEDİR? Topluluğun (1) | ba mini yaratan kurumların (2) şında “dil,, bulunur. Dil topluluk verimini yartan er türlü topluca olup bitmele - n La tekin (47 topluluktan e - iv iği duygularla, tabiatten e - diği düşünceleri, tekin şuurun- doğan en kendinin olan duy » b tekler arasmda biribirine ir, yayar. Böylece topluluk m duyduğu topluca duygu: | 2 teklere edindirmek ile hemen Mi topluluk varlığının meyda- na gelip büyümesine yarar. i Tekler arasında birlik duygu - yn böylece onların arasmda olaştırmıya, ulaştırmıya yarı - 2 dil, bir türlü kültürü edinmiş San tekler arasmda “birlik, i yeleği Bir budunda (5) birlik © budunun işinden olan tekler a- Pasında o türlü kültür dyguları - sir içten gelen bir coşkunlukla Mların arasında yayılmış olur. N ik kendi şuurunda dilin bil- tdiği düşünceleri eksiksiz ola » | rak duymuş, düşünmüş veo dü- şünceleri canlı, coşkun bir halde Yaşamış olmalı ki özünde güçlü z dirimlil, canlı bir şuur, şen - ikli bir topluca varlık doğmuş, Ve o düşüncelerin yayıldığı öteki teklerle kendi arasında, bütün topluluk tekleri arasında bir “ta- mışıklık,, 16) yerleşmiş, ve böyle- pe topluluk veriminin bir “biribi « rine dayanış,, (7) meydana gel - ei (71 meydana gel İşte dil, dolayısile tekin toplu- | luktaki yerini topluluğa karşı kökleştireceği gibi, topluluğun ye- rini de teke karşı yüceltir. Ve böy lece doğan “biribirine dayanış,, budunca birliği yapıcıların başlı * <alarmdan biri olur. Miyom KARGAŞALIĞI: Dil up bitmelerinin düzene 181 uy» | 7 olmaması, dilin, dağnık, dü zensiz kıhıkta J| b EN yapımı; kai Gelişi güzel © kotaları vışık Y pe uman, böyle ka - li ir biçimde (kullanıla gelmesi “ö dil; konüşan tek - ler arasınd, a bulunması gerek o - lan bağı, bağlantı ale vak oray gelemez Eve ak er arasında ““ Onu olmaz değil, falkit © kadarı” hır, yoksa özlerde odlar (9) yaka cak, coşkunluklar, atılmalar Gi ğ ğuracak, ve topluca vicdanın (0) duyduğu en yüksek duyguları budunca biribirine dayan El mayı yaratacak en güçlü bağlan - tıları, yâkmlıkları tekce vicdan - lara (N aşılıyacak canlı, güçlü bir e Yılığını alamaz. «e, A dil kurumunun henüz Da örceki,, (12) zaman - dil kulğıma niş toplan bir anl Şikarmamış olmasın - kur, lukların verimlerinde dil! ” 8€çirdiği ilerleme sağlarım bej bakımdan ikiye ay- rıldığını görebiliri, Birincisi, di- Jin dağınık, Yabancı Jökerdılarla karışmış, düzensiz bi, laz Ka lp kuralsız, uyduğu GE al bulunup toplanmamış Side ei lişi güzel kullanılageldiz; “ağa ikincisi ise dil. kendi. yesiır pr (13) edinmiş, yabancı Mez lardan sıyrılmış, bulunmuş olan ö. uymuş“ olarak g lap bitmeleri düzene girmiş, başı. | G6 Dil i yüksekliklere ulaştıracak na buyrukluğunu (14) almış, ve en son dilde birlik doğmuş olan çağdır. İşte bu yürüyüş yününden dili» mize bakarsak dilimizin de böyle iki çağa ayrıldığını görürüz. Bi « rincisi bundan önceki “lisanı Os- mani,, çağı, ikincisi de yayılma ve açılmıya başlamış olan bugün- kü “Türkçe,, mizdir. Bugünkü Türkçemiz şimdiye kadar uydu - rulmak istenilen yabancı kural - lardan sıyrılmış olmakla beraber henüz kendisinin uyacağı öz ku- rallar bulunup dil olup bitmeleri o kurallara göre düzen altına a - lanmamış olduğundan “bakma - dan önceki,, (15) çağda bulunan düzensizlik, kargaşalık içindedir. Bu kargaşalığın ortadan kalk- ması için bir yandan “Türk dili, ni bilgi yolile derleme ve topla - maya başlamak, diğer yandan da | her eli kalem tutanın kendi ben- liğinin en yüce varlığını yaratan kendi dilini her dilden üstün tu tarak yazacağı şeyleri gittikçe i- lerliyeceğine inan (16) getirmek gerek olan yüce dilimizle bugün olabildiği kadar yazmıya olanca emeğini vererek en büyük bir sev- gi ile bu yola dökülmesidir. DİL SEVERLİK: Gerçek bizim ! asıl öz benliğimizi yaratan, beni asıl içinden yetiştiğim topluluğun bütün varlığına (o bağlıyan, ve o varlıktan beni her türlü yücelikte olan topluca verimin bütün gidişlerini, oluşlarını bende yaratacak olan dile bütün varlığımla sarılmak “dil severlik,, tir. Bu dil severlik en çok kendi güzel Türkçemize kavuşmuya başladıkça insanın bü- tün varlığını sarar. Bir öğün başımızı geriye çevi- rip te eski “İisanı Ormani,, nin kullanılmakta olan çağa bugünkü uyanış gözile bakarsak bizi bu - dunca geri bırakan, bugünkü şen- lik acumunda (17) bizi her türlü dirimden, varlıktan ilerlemeden alıkoyan şeylerin en (başında © kötü, uydurma, yalancı dil bu » lunduğunu görürüz. İnsanı bir yandan kendi budununden olan kendi gibilerile anlaştıracak, diğer yandan da bulunduğu zamanm şenlikli (18) budunlarile kendi budunu arasında bağlantılar, ya * kınlıklar yapacak ve böylece bü - tün bir şenlik acununu biribirine birleştirecek olan dil bizde tersi- ne olarak bizi bütün bunlardan alıkoymuştur. Hele bugünkü şen- | lik acununun yürümüş, ilerlemiş | ve her gin biraz deha yürüme de | ilerlemede kulunmu? olan “bil - gisi, ile bizim aramıza kendi düzme varlığını koyarak bizi © bilginin iyiliklerinden, yararlık - larından geri bırakan o o düzme dile karşı içimizden ne kadar darğınlık duyarsak güzel Türkçe- mize karşı o akdar sevgimiz ar * tar. Ve bu sevgi bize her an yeni bir hız vererek güzel dilimizin bütün lâkırdılarını, unutulmuş Ve atılmış olan bütün yarar sözlerini canla başla aramıya ve derlemiye başlarız. Bu işe koyulup ta | çalışmıya başladığımız vakit bizi alıkoya - cak he türlü geriletici sözlere hiç i aldırmamalıyız. Çünkü biliyoruz ki insanları kullanan o şeylerden Severlik,, vw | biri de “alışkanlık;, (19) tır. Eski | alışkanlığı bırakıp ta yeni bir şe- (ği ye alışmak hele kendini kullan - mayı bilmiyen kimseler için ol - dukça zorlu bir iştir. Ve usun dan (20) daha çok duygusile oy- İ niyan (21) kimseler için yeni bir yola düzülmek, yeni bir düzene girmek, yeni bir şeye alışmak ol- dukça güçtür. Bunun gibi eski “lisanı Osmani, yi kullanmıya a- lışmış, ve varlığını salt o dili ko - nuşmak ve yazmakla belli edece- ğini sanmakta bulunmuş olan bir takım geri düşünceli kimseler “Türkçe,, ye kolay kolay alışamı- yorlar, ve sanki kendi varlıkları Türk değilmiş, kendi dilleri Türk- çe değilmiş gibi kendilerinden salıkları (22) olmıyan bir dal - gınlıkla (23) eski Osmanlıcaya bağlanıp kalıyorlar. O Osmanlıca ki yalnız görünüşten başka bir şey olmıyan ılgım salgım (24) dır, Bu ılgım salgıma koşan za - vallılara acınır, ve ondan yardım umanlara, hele onu dil gibi yara- tıcı bir varlığı olan başlıca bir topluluk kurumu sananlara şaşı - lr. İşte bu gibiler kendilerinin hiç te duymadıkları aramadıkla - TI, ve aramayı uslarına getirme » dikleri yeni Türkçe lâkırdılarla yazılmış yazıları görünce bunla - rm henüz pek az olduğunu söy * liyerek sanki bu içten gelen sava- şı, dil severliği küçük görmek is- terler. Bunun geçici bir istek ol » duğunu söylerler. Bu yeni atılmayı böyle geçici sanan o geri düşürceliler ne olur biraz da öteki ileri dillere baksa- lar da nasıl o dillerin de bu çağ - lardan geçtiğini, ondan sonra i - çindeki yabancıları atıp ta bugün- kü yaşı buyruk çağa geldiğini gö- rebilseler artık hiç durmadan on lar da yola gelirlerdi. İmdi dil severliğin yapacağı en büyük işlerden biri de kendi bulduğu doğru yolda hiç bir en - gelden yılmadan irğilmeden yü rümetkle beraber, bu gibi henüz kendini bulamamış, kendine ge - lememiş olanlara, bir düzüye on- | lara kendi vrliklarını yaratan di- limizin yüceliğini, güzelliğini, üs- tünlüğünü anlatarak dil severliği her yurttaşa aşlamak emeğinden hiç geri kalmamaktır. Halil Nimetullah Darüllünün müderrislerinden —— 19) Geçen gün gÜalük bir gazetede eski | EEE “an Biri çekap | £ vs yıpranmış bir yazıcı; kaideye kural diyor... diye ayları bir şeyle yozıyurlu. Üğor bu süzleri “kural, Jâkardısım ben kullanımına olduğumdan benim için yazmış İse, böyle kendini umula” rak bir güşünersizlikte buhusdağunz aside yınca bu yavan dslğmlığından dolayı utan» muş ve sıkalmzıştır SANI , (3) Cemiyet » 12) itiemsese » 12) Müdlse. 14) Fert, 15) Millet, 16) Sempati, 15) Tenanüt, 18) Nizam. 10) İçtimai vicdan, (41) Verdi vicdan. (12) Kablelmişahede, (19) Bünye, 144) fatikltı, (15) Kalielmisakede, 118) İman. TiT) Medeniyet dünyası, (187 Modemi, 110) Mtiyat, (30) Akıl. IS) Marekot eden, (22) Haber. * 118) Gafet, (24) Serap, Büyük Tayyare Piyangosu keşide: 6. ımcı 11 kânunu sani 1933 dedir. Büyük ikramiye ; 200.000 liradır Ayrıca : 50,000, 30.000, 20.000, 10.000 liralık büyük ikramiyeler ve 100.000 liralık bir mükâfat vardır. 5 EE Istanbul gümrükler muhafaza başmüdürlüğünden: 1 — Satın alıdacak olan 4452 çift çorap kapalı zarfla kır- dırmıya konulmuştur. 2 — Kırdırma şartları kâğıdının tastikli suretleri İstanbul gümrük mubafaza başmüdürlüğü satınalma komisyonundan alı” nacaktır. 3 — Kırdırma Istanbul gümrük mubefaza başmüdüriyetinde kurulacak alım satım komisyonu tarafından yapılacaktır. 4 — Kırdırma 10:1935 tarihine rastlıyan salı günü saat : 15,30dur. 5 — Teklif mektup'arı kapurdaki bükümleregöre gün ve sa atınden evvel mezkör salınalma komisyouna verilecektir. R 6 — Kırdırmıya girecekler yerli fabrika mümessil veyâ ve” kili bak kında vesika göstereceklerdir. 7 — Her istekli, biçilmiş bedelin * 7,5ğu olan 106 lira 85 kuruşluk muvakkat güvenmelerile “ teminat ,, belli saatten evvel komisyona gelmeleri. 8 — örneği İstanbul gümrük muhafaza başmüdüriyetindedir. istekliler orada görebilirler. 9 — Belli olan saatte tbtulması âdet olan zabıt kâğıdı dol durulduktan sonra hiç bir teklif kabul edilmiyecektir. o (6646) ve madeni eşya 1 - Like KARYOLA" nn" 12 /, liraya tips Sirkeci Ebüssuut caddesi Tel. 22652 Çocuk, Kesme, Kemerli, Amerikan sistemi çelik yaylı, beyaz lâke ve muhtelif renk- lerde karyolalar bstane ameliyat odaları malzemeleri ucuz fistla satılır. Her türlü ölçüye göre sipariş dahi kabul edilir, Fabriksda ve Eminönü, Selânik Bon- merşesi ve Yerli Matlar Pazârında di aştı İsta #tnlir Istanbul Gümrük Muhafaza Başmüdürlüğünden: 1 — Satın alınacak olan 8910 metre çamaşırlık bez kapalı zarfla kırdırmağa konulmuştur. 2 — Kırdırma şartları kâğıdının tasdikli suretleri Istanbal Gümrük Muhafaza Başmüdiriyetindeki satınalma komisyonundan ahmacaktır. 3 — Kırdırma Istanbul Gümrük Muhafaza Başmüdiriyetinde kurulacak slim satım komisyonu tarafından yapılacaktır, EE EE İİK 4 — Kırdırma 101-933 tarihine res'ıyan salı günü saat 10 dadır. 5 — Teklif mektupları kanundaki hükümlere göre gün ve | ssntinden evvel mezkür satın'alma komisyonuna verilecektir. 6 — Kırdırmaya girecekler yerli fabrika mümessil veya ve- kili oldukları hakkında vesika göstereceklerdir. 95 Kuruş'uk muvakkat güvenmelerile“teminat,, belli saatten ev vel komisyona gelmeleri, 7 — Her istekli, biçilmiş bedelin “© 755 gu olan 218 lira * 8 — örneği İstanbul Gümrük Muhafaza Başmüdiriyetindedir. istekliler orada görebilirler, 9 — Belli olan saatte tutulması adet olan zabıt kâğıdı duru'duktan sonra hiç bir teklif kabul edilmiyecektir. (6645) A Selânik Bankası Tesis tarihi: 1888 Sermayesi : Tamamen tediye edilmiş 30. 090. 000 Frank Türkiyedeki Şubeleri: Galata . Istanbul. Izmir. Samsun Mersin. Adana Yunanistandaki Şubeleri : Selânik. Atina, Kavala. Pire Bilâmum Banka munmelâlı: Kredi mektup'eri. Her cins : 5 3 nakit Üzerine hesap küşadı. Hasusi kasalar icarı. NAAR MENS Yerli ve Avruna kümaşlarından kusursuz | İsmarlama elbiseler 20 | | | liradan başlar. Hazır pardesö ve e bişeler fevka'â'e ucuzdur Eminönü, Kazmirci Ali Riza müessesatı dol» > GE e e e m v