27 Aralık 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 10

27 Aralık 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ünel Esrarengiz Profil — Bir polisin hatiratından - Bakırköy otobüsünün içinde » yim. Hava soğuk ve rütubetli. Camlar, içerdekilerin nefesleri ile boğulandığı için dışarısı görmek kabil değil. Bunun için önümde duran adamın ne yaptığını seyre- diyorum. Bu adam, garip bir adam. Ca - mın üzerine mütemadiyen bir re - sim yapıyor. Dikkatle bakıyorum. Bu, bir kadın profili. Adam, pro- fili yaptıktan sonra gözleri resim- de, bekliyor, buğular, O çizgileri kaybedince tekrar ayni profili, şayanşı hayret bir benzerlikle ya- piyor ve gene bekliyor. Sirkeciden Bakırköyüne kadar, bu adamı seyrediyordum. Belki yirmi defa ayni profili, ayni asabi parmaklarla çizdi. Şekli itibarile bu adam, orta halli bir aile baba- sma benziyor. Fakat nasıl oluyor da bir ressam, hem de çok kuvvet- li bir ressam maharetile bu profili çizebiliyor! » » Müdiriyete dönünce, başmemur derhal beni yanına çağırdı ve: — Gel, dedi, Beyoğlunda zen - gin bir Amerikalı kadını katlet- mişler.... Hemen bir otomobile atladık. Yolda, başmemur anlattı: —Mis Gorterin, her Amerikalı gibi garip itiyatları varmış. Mese- lâ, morfin kullanır, ve resim yapar- mış. Ressamlarla da fazla meşgul olurmuş. Sıraservilerdeki apartı - manında, geceli gündüzlü, yerli ve ecnebi bir çok ressamlar barı - Nakleden: fa, MEZE tahkikata başla'nak üzere gide im Başmemur bu kadar hararetli söyleyişime inanmış müsaade etti. Derhal Bakırköyüne koştum. Fakat görünerek Fakat aradan üç ay geçtiği hal-| de, bu garip adamın izini bulmak | kabil olmamıştı. Esasen, cinayetin | faili de bulunmadığı için katilin o olduğu hakkındaki nakaatim git- tikçe kuvvetleniyordu. Bir gün onu Kadıköy vapurun: dan çikarken gördüm ve derhal yanına yaklaşarak: — Benimle geliniz! Dedim. Adam hayretle yüzüme baktı. Fakat polis olduğumu öğre nince hiç mukavemet etmeden be- ni takip etti, Kendisini, Valide kı- raathanesine götürerek oturttum. Bir kahve ısmarladım. Sonra, ce - bimde, Mis Garterin, istediğim gi * bi ve adamın otobüsün carıma çiz- diği şekilde profilden alınmış res- mini çıkararak birdenbire göster - dim ve sordum: — Bu kadmı tanıyor musunuz? Adam resmi görünce titredi: — Oh.... dedi, tanıyorum. O- dur! Şaşkmlığınm geçmesine mey - dan vermeden hemen sordum: — Niçin öldürdün? Haydi, ça- buk söyle, Fakat adam, susuyordu. Ağni | zamanda bu sual onu şaşırtmıyor, sadece korkutuyordu. Nihayet: — Öldürdüm mü? dedi, fakat onu tanımıyorum bile.... Haya - nırmış, yer, içer, kalkarlar, resim yaparlarmış. Bu sabah, şoförü, gelmiş, kapıda bir hayli bekledik- ten sonra yukarı çıkmış, apartı » man kapısı açık görerek içeri girmiş ve cinayeti keşfetmiş. Şim- di haber verdiler, Apartımana geldik. Müddeiu - mumiye intizaren iptidai tahkika- ta başladık. Apartmanın odala - rında her şey, sandık ve dolapların açıldığını gösteriyordu. Başme - mur: — Sirkat yüzünden. , , Dedi. Cesedin olduğu odaya geçtik. Mis Garter denilen kadın yü « zu koyun karyolasında yatıyordu. Sol sırtından, kan sızıyordu. Ka - til, kürek kemiğinin arasından, e- min bir bıçak darbesile kalbi bul - muştu, Başmemur, cesede yaklaşarak omuzundan çevirdi, kadının yüzü- nü gördük. Birdenbire titredim. Bu kad ın, daha o sabah, otobüsle giderken, garip adamın camda çizdiği profi- lin ta kendisi idi. Hayır, aldan - mama imkân yoktu. Bu kadın, mu- hakkak o profilin sahibi idi. Baş- memura: — Cinayet, dedim, sirkat yü « zünden değil... temda görmedim bile. . . Meseleyi derhal © kayramıştım. Beni atlatmak istiyordu: — Sen başkalarını atlat yav - rum. Beyhude inkârı lüzumu yok. Ben her şeyi biliyorum. Hem söy- Je bakalım, bu kadının katledildi- ği gün, ne diye otobüsün camları na onun profilini çizip duruyor» dun? — Bu kadın katil mi edildi? Adamın hali hakikaten acma- cak kadardı. Meçhul! bir kuvvetin iri imiş gibi zangır zangır titri - yordu: — Ev:r dedi, hakikate, o gün! başladı. £ok iyi hat. ıyorum. O gün, birdenbire karşımda bir pro- fil göründü. Gözlerimi kapıyor, görmemek istiyordum. Fakat pro- fil gene görünüyordu. Duvara ba- kıyordum, profil görünüyordu. Bir gazete alıp okumak (istiyordum. Satırlar arasmdan ayni profil gö- rünüyordu. Onu bir türlü görme- le #demiyordum, nihayet, her “m€ geçen kâğıda onun resmini şizmeğe başladım. Ömrümde bir — e V vi yapmamaklığı rağmen fevkalâ nk ei vkalâde mutazam o- profilini gizebiliy dum. O gündenberi hastayım. Bir gok doktorlara gittim, onun haya- Otuz senedir cinayet masasında çalışmış olan bu ihtiyar kurt, müs tehzi bir tebessümle dönerek sor- du: — Ya neden? — Aşk yüzünden. ... Ve dolap - far mahsus karıştırılmış. Sirkat yü- | zünden zannedilip iz diye.... — Neye istinaden söylüyorsun bakalım? — Sorma memur Bey... Elimde hiç bir delil yok, fakat bu sabah şahit olduğum ehemmiyetsiz bir kaybolsun hâdise, bana, aldanmadığımı söy» | lüyor. Müsaade ederseniz derhal iri gi silemediler, Nihayet rak e çıktı. ii ye Bu adamı bıraktım, ve müdiri. yete döndüm. Bu garip ve esraren- Siz hali seziyor fakat bir türlü ben de izah edemiyordum. ER a m ş İstanbul Üçüncü fera Dairesinden: Bir borcun temini istifası için merhün ve para- ya çivrilmesi mükarrer altın kolye ve sa at ve.sair atm ve o gümüş Oo mücevherat 2-1-033 pazartesi çünü saat on dörtten a ra Bandal bedestanmda birinci açı ma suretile satılacaktır. Taliplerin mahal. ens sem pane ae o Memle 27 Könunuervel 1932. ket Haberleri o AR LE 2 A GR AAA ANA A A Bg M. Zarahi Türk inkılâbı fil- | mi için İ İnkılâp filmi için tetkikatta bu- lunmak üzere İzmire giden maruf iyatro ve sinema senaryo muhar- riri mütehassısı Mösyö Zarhi ile refakatinde bulunan ve kendisini İ gezdiren Maarif Vekâleti umum yonu âzasından Reşat Nuri Bey İzmirde tetkikatla meşgul olmak- tadırlar. İzmirdeki tetkikat daha bir kaç gün devam edecektir. Reşat Nuri Beyle Mösyö Zarhi bilâhare Af- yon trenile Uşak'a, oradan Af- yon'a geçerek Dumlupmar, İnönü harp meydanlarını ve meşhur Af- yon istihkâmlarınm: bulunduğu mıntakayı gezeceklerdir. Sinagonda Türk- çe vâZz İzmir yahudileri arasında Türk- zılmıştı. e Bu husustaki Oo faaliyet günden güne artmaktadır. İzmir yahudileri evvelki gün sinagonda toplandıkları zaman Türkçe vâz- edilmiş vâzda bilhassa yahudi ka- dınları arasında Türkçenin tamimi lüzumu öne sürülmüştür. Konyada yeni fab- rikalar kuruluyor Milli İktisat ve Tasarruf cemiye yapılmıştır. Bu içtimada Konyada bir deba- ğat fabrikası ile bir hamızı azot fabrikası vücuda getirmeğe karar verilmiştir. Kantar ağası zade Salâhattin Bey Berlinde Alman âsariatika ens titüsünün son umumi içtimainda İzmir müze müdürü Kantarağası oğlu Salâhattin Beyin müze işle- rinde ve âsarıatika tetkikatında aliyet ve İiyakatini ük Alman âsarratika enstitüsü âzalığına intihabıma ka - rar verilmiş, diplomasının tertibi için bu âzalığı kabul edip etmediği usulen kendisinden sorulmuştur . Yeniköyde Linit madeni Cumaovasmın Yeniköy karye - sinde Linit madeni o aramak için İzmir maden müdürlüğüne mura- caat edilmiş ve ruhsat istenmiş - tir, Orman müdürü Rahmi Beyin riyastinde bir heyet madenin bu- lunduğu mahalde tetkikat yapmış tır. o Bulunan linit madeninin da- marı bir metre (genişliğinde ve zengin görülmüştür. Ruhsat veril- miştir, Şimdiye kadar burada böy le bir maden bulunduğu meçhul- dü. İzmirde asri hapisane İzmirde Karantina üzerinde Araphasan mevkiindeki natamam Darülmuallimin binasmın (Asri hapishane) olarak inşa edilmesine karar vetilmiştir. Bu binanın (Asri hapishane) Adliye Vekâletince de kabul edil- miştir. nde bulunacak memuruna gjlracnntirı Hân olunur. (0 ber gelmemiştir. müfettişi ve inkılâp filmi komis - | çenin yayılması için çalışıldığı ya- | ti Konya şubesinde bir toplanma! Zonguldak hususi muhabirimizden: İ Bu sene vilâyetimizde, millet mekteplerine verilen büyük alâ - i ka ve ehemmiyetin, mutlaka na- zarı dikkati celbedecek kadar şü mullü ve büyük olduğunu bildir- İ mek benim için bir takdir ve vic- dan borcudur. Yazı inkılâbımızın İ ilk başladığı yıl yapılan faaliyet seneden seneye sönmüş ve niha- yet geçen sene büsbütün ortadan kaybolmuştu. Hemen artık tavsadığını san- dığımız millet mektepleri yeni valimiz Halit beyin emrile yeni- den faaliyete geçmiştir. Bilhassa havzamızdaki maden şirketlerine verilen emir hususi ehemmiyeti haizdir. Maden ocaklarında çalı- şan on binlerce ameleden okuyup yazmak bilmiyenler (müessese sahipleri tarafından o muallimler tayin edilerek geceleri işçilerini okutmuya başlamışlardır. Zirai işler Şehrimiz hususi idaresi tara- fmdan getirtilen 1600 adet A- masya elma fidanı ile 400 kışlık armut fidanı, Zonguldak Zzirast müdüriyetince vilâyetimizde mev cut kazalar arasında mütesaviyen taksim edildi ve Zonguldağa ait i olanlar arsa ve bahçe sahiplerine tevzi edilerek diğerleri de kaza- lara gönderildi. inşaat faaliyeti Zonguldakta son seneler için- de ve bilhassa bu sene bina inşa- atı çoktur, Ortalıkta devam eden parasızlığa rağmen bu binaların yükselmesi tetkike şayandır. Ma- lerinin yüzde doksan dokuzunu esnaf teşkil ediyor. Memur ve & mele sınıfları, kendilerini barın- dıracak bir kira evine girebilir- ye tahvili ve tadil edilerek inşası Fakat henüz buna dair Adliye Vekâletinden İzmir müd- deiumumiliğine resmi hiç bir ha - lerse, ne mutlu, Filhakika Zon- guldakta kiralık evlere çok ihti- yaç vardır. Buradaki kira bedel leri memurlarm daima haklı şi- kâyetlerine olacak kadar yüksek- tir. İki odalı alelâde bir evi on beş liradan aşağı kiralamak im- kânı yoktur. Bu sene yapılan bi- nlar umumiyetle apartrman tar- zında inşa ediliyor. Ahmet Ali Ağazade Ali bey tarafından is- kelede inşa ettirilmekte olan dört katlı modern ve muazzam bir bi- na şimdiye kadar yapılanların en İ mükemmel ve en büyüğünü teş - kil edecektir. Belediye tarafmdan —— m nede mi, yoksa bütçede her sene ayrı ayrı tahişat kabulü suretile i- | ki üç senede mi inşa edileceği he- İnüz kararlaştırılmamıştır. Binanın | bir kaç senede inşa edilmesi ihti- | mali kuvvetli görülmektedir. Yeni hapishane için Avrupada- ki bazı asri hapisbanelerin plânla- yı getirilmiştir. Muğladaki hırsızlık Geçen bafta Muğla ceza reisi- nin evile diğer üç eve girerek sar- rafın evinden iki bin liralık mü- cevherat ve para çalan hırsızların izi takip edilmekte idi. Hırsızların çaldıkları bir dolma kalem ile vaka mahallinde bırak- tıklarıtek bir ceket, zabıtanın gayret ve dirayeti sayesinde mü» him bir ip ucu olmuş ve nihayet sarıklardan birisi Biğada yakalan- Yeni hapishane binasının bir se- | mıştır. amafih yükselen binaların sahip- | Zonguldakta Millet mektep eri — Ziraat işleri —i şaat faaliyeti — Hayat pahalılığı müteahhide yaptırılmakta ol#* beton iskele inşaatı da b*" vaların fona gitmesine rağ” men aylardanberi geceli gündü” lü devam ediyor. Denizdeki kısımlar bitti. Üst kısımlar üZ” rinde faaliyet devam ediyor. Sene başma doğru iskek inşaatının hitam bulması ümit © dilmektedir. Zonguldakta hayat pabalılığı Evvelki senelere nispeten, 9 sene burada gıda maddeleri ü” zerinde az çok ucuzluk yok de” ğildir. Bu da ancak Ankara kör” rüsü civarında her cumartesi gü” nü kurulan pazardan alışveriş €t mekle kabil olabiliyor. Çarşıdaki esnaftan satın alı * nan gıda maddeleri ucuz deği dir. Fakat burada yerleşip otu” ran halkın kısmı azamı veresiy€” cilikle esnafa bağlanmış olduk!#” rından peşin parayla pazar yer © lerinden mal almıya maddi im * kân bulamıyorlar. Pazar yerinde satılan gıdi maddelerinin ucuzluğu şehir ahs” lisi için oldukça büyük fayda v€ farklar husule getiriyorsa da di” ğer taraftan köylülerimiz 'malls” rının fiat düşüklüğü ve nispetsi?” liği karşısında çok mütezarrır © * İuyorlar. Köylü pazara getirdiği eşyayı ucuz satıyor, şehirden 43" tn aldığını pahalı alıyor. Burad# manifatura ve tuhafiye (mallar! üzerinde de çok yükseklik var © dır. Ni Meselâ Bartında makine ma * karası beşer kuruştur, ayni mar * ka makaraları burada 10 - 125 kuruştan aşağı almak imkânı yok tur. İşte bu en küçük misaldir İstanbuldan getirilen mal Zor guldaktan daha ileriye (Bartıns kadar gittiği halde orada burada” kinin yarısından fazla ucuz sati * lıyor. Mezbaha ve et meselesi Geçen sene 70 — 80 kuruş8 satılan et, bu sene elli kuruşa k#” dar düştü, fakat civar kazalar" mızdaki fiatlara nazaran gen? burada yüzde 50 yükseklik var * dır. Bartında, Safranboluda v# Devrekte en birinci koyun etini okkasının 25 kuruşa o olduğunü söylüyorlar. Buna nazaran Zon * guldaktaki fiat çok (görülme mi? Hususile burada bu sene kasa? lara satılan koyunlar üç dört lir4 arasında muâmele gördü. Kasapların ötedenberi dilleri" ne doladıkları bir itiraz varsa 9 © da doğrudan doğruya, belediye * “ nin çok yüksek mezbaha resm almasıdır. Bilhassa et fiatlarını” düştüğü bu yıllarda, evvelce ps” halı zamanlarda tarhedilen aza * mi mezbaha resmi almasıdır. Bi mi mezbaha resmini halâ mub3* faza etmek halkın zararımadıf* Havayici zaruriyeden buluns” bu ve emsali gibi ogıdals” i özerinde belediyenin halk 1€“ hine hareket etmesi vazifesini” en büyüğünü teşkil eder. Çalışkan belediye reisimiz DP” Nihat beyi bu hayati iş'erle, ğerlerine tercihan meşgul olı nı İsteriz, ilyas Rami i

Bu sayıdan diğer sayfalar: