14 Aralık 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

14 Aralık 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Eskiler alayım! Hayatta bana büyük bir zevk veren eski eşya satın almaktır; Kitap, madalya, mangır, resim, | seccade, kandil ve fener, evrak, köhne gazete ve sa“ ire. Bunun içindir ki Bedesteni, Bitpazarını, Yüksek kaldırımı a- rasıra gezerim. Bir gün, Bedeş - tende, elime şık bir kilise şam- danı geçti, — Ah! Bunun bir eşi LU sa... Dedim. Bedetterii. ia — Olsa rek, efendi i Kendisile birlikte mike viran handaki unutulmuş depoya gittik. Kocaman, battal Birini dık, Meğer bu sandıkta, eskiler alayım âleminde bile modası çok- tan geçen, hiçbir işe yaramıyan nesneler varmış. Sandığı açtı. hs sinde ne gibi şeyler uyukluyor- muş? Tahmin buyurunuz... Apar- tımanların önünden geçip tene- ke teneke süprüntü, çöp toplr yan ve onları arabasına Yığan tanzifat #melesi gibi, bizim be- destenci efendi de o sandığa yüz- lerce, belki binden fazla nişan yığmış: — Efendim, dedi, beşinci rüt- peden birinciye kadar nişanlar... Osmaniler, mecidiler, şefkatler! Vaktile para verdik; bunları al- dık. Şimdi geçici Amerikalılar bile bu'nesnelere rağbet etmiyor- lar, Kuyumcubaşı Haronaçi Efen- diyi milyoner eden nişanlar işte hep burada, Yahudi pek de kal pazanmış ha... Bunların üzerin- deki gümüş yok derecesinde az. gümüş de para etmiyor ki! Borsada bir beyaz mecidiye kırk kâğıt kuruşa... Yirmi beş mecidi- ye bir sarı liraya... ve Evet! Balâ rütpesi ricalin- den Haronaçi efendi nişan müte- ahhidi idi, Milyonlar kazandı. cicilibicili eşyadır; büyük ad e rşıdan çıktım. Rad, bindim Tepme 2 a efendinin birahâneşin, ri tim. Bu zat bir (Tip) gir. KG boylu, azametli sakallı, Kapkırum zı suratlı... Gören kendisine Diem haneci demez. O, vefat eden A. vusturya - Macaristan imparator. luğunun hariciye nazırı Von Ea- renthal'e benziyen, diplomatı an- dıran biridir. Otuz beş senelik bir hikâye anlattı. Ondan sonra ya- nımdan gitti. Ambarda kaynaşan nişanlar gözümün önünden ayrıl- mıyor. Şöyle düşündüm: Hiç de uzak olmıyan bir ma- zide insanlar nevi nevi idiler. Nasıl, şimdi, kasap dükkânları- nın camekânlarında 40 kuruşa, 50 ye, 60 ışa, 80 e, bir liraya çe- şit çeşit etler görüyorsak, o Za- maf da insanlar beşinci, dördün- cü, üçüncü, ikinci, birinci, alâ, a- liyülâlâ sınıflarına ayrılmışlardı. Vakıa, herkesin boynunda hangi maldan olduğunu gösterir yafta- sı yoktu. Lâkin her malım nev'ini bildirir bir katalog her sene ba- sıl ve yirmi kuruşa memurlara zorla satılırdı. Buna devlet sal- namesi derlerdi. Evet, hanmefendi ve beye- Mubarriri : Celâl Nuri *Trtibas, nakil, tercüme hakları mahfuzdur, fendi, avam, işçi, uşak mertebe- sini atlıyan herkesin bir rütbesi olurdu, herkese, hemen herkese nişan verilirdi. Rütbe... Nişan... Güya bunlar iktidar, Ohiz- met, kıdem mukabili alınacaktı. Fakat sonra iş zıvanadan çıktı. Gazetelerin ilk sütunu, Abdülha- mit devrinde, memuriyet, rütbe, nişan, madalya tevcihatile başlar- dr. Taraf ve takribini bulmuş, bir nişan almışsınız. (Mehter) itlak Madalya.. — VAKIT İ Şikâyetler Eytam Bankasın- da kırdırılan maaşlar Bazı mitekaitlerin maaşlarını Eytam Bankasına kırdırıp yokla- maya tabi o maksızın: marttan sonraki maaşların kırdırılmasına da maliyenin müsaade etmekte olduğu görülüyor. Bu vaziyet her nekadar Ban- kanın ve mütekaitlerin menfaa- tine uygan ise de, hakikalte bir çok müşkülâta sebep olacaktır. Mütekaitlerden bir kısmının rubu maaşları baczedilmş o'du- ğu balde bunu haber vermeden gerek banka gerek maliye ala- caklılarına karşı mes'ul mevkiin- de kalacaklardır. Haczedilmiş olan bir paranın verilmesine ka- nunen imkân olamıyacağı ma- lümdur. olunur bir makule halk vardı. Bunlar sabık uşak, esbak seyis, lâhik uşak ve arabacıların kaim- biraderleri, mazul odacı makule- si kimselerdi. Hepsinin köhne, berbat, lekeli, yağlı alaturka set- releri nazarı dikkati celbederdi. Bunlar müjdecilerdi. Birinin ni- şan aldığını duyar duymaz, reçe- lin üzerine üşüşen sinekler gibi koşarlardı. O talihli adam nere- de oturuyor? Erenköyünde, Ni- şantaşında, Kınalıadada, Fatihte.. Hemen oraya hücum edip, dere- celerine göre, bir o mecidiyeden bir liraya kadar bahşişlerini alır- lardı. Vali, nazır, sadrazamların a- ğaları nişan ve saire istihsalinde âmil idiler. Bu kapı altı hasılatı rüşvetten sayılmazdı. Veren de, rütbe ve nişanı ge- lişigüzel verirdi. İnhaları tetkik edici, tahkikat yapıcı bir komis- yon da yoktu. Bunun içindir ki bazı isabetsizliklere tesadüf edi- Maaşlarını O kırdıranlar; rubu Bu söylemedikleri içn banka onlara paralarını vermekte; ma- liye vekâlet: tarafindan da kim- lere haczın tatbik edildiğini bi- rer birer tahkik etmiye » imkân olmadığı için maaşların kırdırılmasına müsaade etmekte- dirler. Bir nevi anlaşamamaziık- tan ileri gelen bu vaziyetin do- gurabileceği müşkülât üzerine nazarı dikkati celp etmek için bu fıkrayı yazıyoruz. Fakat memnun (değil, mahzun. Kendisini tebrik ettim. Ah, efem dim, dedi, tebrike değil, taziyete lâyıkım. — Neden çelebi? — Vali paşaya hediyeler ver: küçük paşa, büyük paşa değil. Sadrazam buyurmuş ki taştalar - da, “Arabistanda öteki beriki paşa oluyor; bu unvanla köylüleri eziyorlar; mütegallibelik ediyor- lirdi. Fıkra: Şam Tırablusundan mı, Lâzıkiyeden mi, bilmem ne- reden, yüz yaşında bir şeyhi İs- tanbula davet etmişler. Kendisi çok izaz ve ikram görmüş. Gider- ken sormuşlar: — Yakınlarndan kime rütbe istersin? — Ben öyle şey bilmem; de - miş. Nasıl olur? Padişah atıfet kesesini açmış. Reddedilmez. İh- tiyarı sıkıştırmışlar. — Bir torunum var, öyleyse ona bir rütbe veriniz; demiş. — Nasıl bir rütbe şeyh efendi ilk rütbe, en küçük rütbe, başlan- giç rütbesi kastedip bu manaya gelen arapça (ulâ) kelimesini sarfetmiş. Derhal iradesi çıkmış. Meğer Suriyedeki torun, ulâ rica- linden olan bu arap uşağı kim- miş, bilir misiniz? Limanda bir w« O sahilde, bu hâdise, senelerce Abdülhamit rejimi ile alayı mucip olmuştur. | Nişan, rütbe hatta ve hatta madal | ya! Azim miktarda memnuniyet, mesruriyet, bahtiyarlık temin e- diyordu. Tebrik ve teşekkür tel- grafları yağıyor. Tebrik ziyaret - leri, bahşişler, hediyeler, ziya- fetler! Nişanlar ve rütbeler boy boydu. Birinden diğerine çıkmak yeni bir saadet temin ederdi. Sadrazam paşa geç vakit dai- esine gelmiş. Kapının . önünde yedi, sekiz efendi bekliyor. Bun- lar kim? Bu sabah gazetede isim- leri geçen yeni rütbe sahipleri, Paşa hazretlerini bundan dolayı eteklemiye gelmişler. .. Sultanahmet bahçesinde bir arap inliyordu. Bu zat Iraklı idi. Bir gün evvel ulâ sanisi olmuştu. lar. Vakıa bu zat taltife lâyıkmış. Lâkin buna mirimiranlık vetmi « yelim, ona muadil ulâ sanisi rüt- besini verelim. Öyle inha'etmiş, ! öyle irade çıkmış. Hangisine ya «| olmadığıma mı, olacağıma nayım? Paşa memlekette kepaze mı, 500 lirama ver, çektiğim ziya- fetlere mi?.. sw Lâkin bu haleti acip görme- yiniz. Başka diyarlarda da rütbe ve nişan merakı bir bulaşık has- talrk gibi. Meselâ Fransada, Kır- mızı şeritli nişan... Bu nişan yağ- mur gibi yağıyor. Hele ecnebiler kayıtsız, şartsız bu atıfete konu- yorlar. Yerliler ise kırmızı kurde- lâyı alıncaya kadar biraz zahmet çekmektedirler. Bir Fransızın en büyük zevki kartının üzerine ni- şan hâmili olduğunu kaydetmek- tir. ss. Bedestenci bana dedi ki: — Bazıları berat ve fermanla- rı da birlikte satıyorlar. Eğer is terseniz size birçok (vezir, balâ, ulâ ve saire beratı takdim ede- yim. Bir çekme açtı. Bunlardan | yirmi kadarını seçtim, — Ne vereceğiz? Dedim. — Beyefendi, cevabını verdi, bunların parası olur mu? Şimdi fener mukabili sizin 15 liranızı aldım. Bu evrakı perişan da be- nim hediyem olsun! Bir'para, tek bir para etmiyen bu kâğıtları aldım, Acaba bunla- rı istihsal için geçen devir insan- ları kaç ve kaç lira bahşiş ver mişlerdi. Celâl Nuri Yarınki sayımızda: Baba Tahirle (o hapisanede bir wülâkat, maaşlarım kırdırmaları yüzünden | maaşlarının haczedilmiş olduğu- | dim. (Paşa) olmak istedim. Ama | ! | a Kadar İnci ve Nüran hanımlar, 20,30 dan 14 Kânunuervel 92 Emsalsiz komik” LESLIE BOKSA 13 Kânunuevve! 1932 | F U L L E İ Nukut (Satış) bu akşamdan itibare ur | Kuruş | eyy 20 1 Fransız (7ü,— 1 Silim Av. - $7 ( 1 Sterlin 700 - 1 Pezeta ll # 1 Debr Siğ— | 0 Mark .050 D Liret 28, EA Me 39 £ Belçiki liz | çi 8 32 — Sinemasında 20 Dr Sİ 'n e Büyük neşe saçan kon 0 İsviçre Bis, 1 çervontç 3 m Leva V.- Altın Ju £ “lorin »8—İ t Mecsiiye 96 No. 2 Karon Çek 123— | 4 Banknot MAHK Ü Çek fiatları (kap. sa. 16) azl 56 li mevsimil Paris (2061 Proğa 1504 e i filmi 49180 | Viyana 40465 eğlenceli film van Madrit 57740 a2 Bertin 1.9793 140 — Varşı m p sm — | Pete ğer Yarın akşamdan itibare” Bükreş ?9.1875 Asri sinemadi Sotya Belgrat SeO7eS İN Tenpii sıç İ Amsterdam > 1.1727 İ Meskova © 100595 ld e ir ni sk zn aş serenatları Esh TAL ii RAMON NOVARR $ Rankası 015 | Terkaş 3240 |! ERN Mam 2430 | Çimen Ar. Res ği ve.SUZY V ib teji B,i0! ÜnyonDey, oo $4,3$ Şir. Hayriye oo 1480 Şark Dey, 2,50 AŞIK Rahi “ Teaiv uy 490 alya gi Fransızca sözü filmi b85 U. Sigorta M.— | Şark m ceza 235 omamtl 240'İ Teletan i ; Ta istikrazlar Tahviller Istanbul Bolediği il er Darülbedayi Şehir Tiy Ist, dahili 94, | Elektrik — Temsilleri : “ark "yollan (o 4.80 | Tramvay yi D.Marahhide © 5. © | Tünel Bu Akşam İSTANBUL öğ h Gümrükler 340 | Rabtum 575 İlena Ni Saydt mahf © 40 | Anadole (O 375 Ri Ü) İğ Bağdat 450 | Anadöle No 375 (üç saat; Aşketiye A. Mümessil yi eti . i 3perde27tatlo Yazan: İl Çarşamba © Perşembe İEkrem Reşit B. i 14 K. evel (o 15 K. evei Besteliyen: | 15 Şaban (o 16 Şaban | Sonel Maş 8 Tİ 1 Gün döğuşu Ta 118 Operetin son halta Gün batışı 1641 16,41 Sabah ens ği Öğle ini e e T.A.T. di kli Basmazı" 1429 1409 Bu Gece: Kadıköy Sü Ya e. e Tiyatrosuvda Al beli Ta — CANAVA E Yılın geçen günleri | 848 5» Muazzam facia 3 perde, am ala zl) Faruk Nafz B. Sahner “Yy Ertuğrul Sadettin. Aync? bir vodvik Ateş ve Per HAVA — Bugün hara 4z bulutlu olacak rüzgir sakin esocektir. Dün sıcaklık aza- ml 8, mağuri 4 derece ve bavatazyikı da). ———— TA mbimetre idi. Radyoda : İSTANBUL — 18 den 18,45 e kadar saz (Stüdyo saz heyeti), 18,45 ten 19 a kadar Tasarruf konferansı (Iduhliş İbrahim bey), 19 dan 20 ye kadar orkestra, 20 den 20,30 pan 1097 numaralı il mail afendinin idaresindeki vay Galatada Necati bey desinde 3071 numaralı ar çarpışmış, araba devrilmiğr bacı Rifat ayağından Yi 30 a kadar hafız Sadettin bey, 21,30 dan A kurtar orkestra, ajans va borsa ba | mıştır. R'fat bastaneye k#f saat ayarı. mıştır. ğ e ; Adanın tek başına sakıni habe Vasilden hâlâ yok, malları taşındı. Adada tek başına, bir eşeğile do'a9 duran bu adamın son malı mü va kapanmış, dışarıya çık ç tır. Bu köpeklerden bir beslemiştir. Bunların y8' mil dan üç köpek, adada ari tadır. Vasil dönde?” gibi, civar adalardan koyun ve keçileri otlatar? lerini sağarak, burada pala temin etmiştir, Yaşı ile” Uzun zamandanberi Marmarâ- daki Hayırsız Adalardan birinde oturan Vasil ismindeki ihtiyarın ortadan kaybolmasına ait tahki- kat devam etmektedir. ihtiyarın ne olduğu belli değildir. Mütemmim malümata göre, altmış yaşında bulunan Andon oğlu Vasil, bu 1ssiz adada kırk senedenberi yalnız başına otur- maktadır. Orada eski zamandan kalma bir saray harabesinin yı- kık bir odasını mümkün olduğu kadar muntazam bir hale getir miş, bu odaya yerleşmiştir. Meşrutiyet devrinde İstanbul sokaklarında dolaşan köpekler bu adaya sürülmüşlerdi. Aç ka- lan hayvanlarla bir bayli müca- deleye mecbur kalan Vasil, bu Da rağmen adadan ayrılmamış, köpekler ölünceye kadar, odası- adayı dolaşmak için *“. bir de tedarik m Adadaki hayvanlar, “e tadan kaybolurc©, Burgi sına götürülmüştür. Koye” keçiler, sahiplerine tee miştir, Vasilin Heybeliad kasap yanında çalışan Top minde bir kardeşi iyii ısı olarak, Vasile ai Dene şeyleri, kardeşi caktır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: