İk, Mebmet) in hatıra defterin- >— Dün değirmen önünde otu- Men çobanlardan birisi koşa ko ber verdi, Kaya boğazında Mlar budarları ile (Kastamonu arndaki lehçe, ayı yavrusu) o ayorlar.., i Babam, ağabeyim mavzerle- *ldılar, Bana da: >» Haydi çabuk ufak filinta » ça (Süvari mavzeri) il, klerle beraber bize yetiş.. de Nİ Yıldırım gibi eve koştum. ür ilk defa kullanmıyor » . Fakat ne de olsa içimde he içn vardı. Yüreğim çarpıyor, ân vücudum garip bir titreme İ Seri geçiriyordu. la ağabeyim, Kaya bo- k aki kayaların üstüne çık- ları zaman ben de derenin içi Yetişmiştim, Köpeklerim (Por- | P) ile (Alaca). Etrafı dolaşı - Prlay bu korkunç kayalıklar a - nda beni yalnız bırakmamak | Yanıma geliyorlardı. »* 5 # sen al. >— Sen kayanın üstündeki çi - | de bekle.. Biz arkadan dola - ği Ağabeyimin r ile dinledim. Derenin ke - Mindan kayalıklar o üstünden t rak tepeye çıktım. Burası 9 50 metre büyüklüğünde bir üktü, Bir tarafı müthiş bir u- . Diğer tarafr da kayalık.. i yemyeşil görünce fi- emrini can | Ni kucağıma aldım. Otura- Mi ellemiye başladım. Köpek - N etrafı kokluyorlar bir şey - Krivorlardı. Bilmem? Birden- hasıl oldu? Alaca ile Porsuk ileştiler, Sert sert havlamı - İtan başlıyan ateş zavallı ya başladılar. Başımı sağa çevi - rince ne göreyim?,, Dehşet ve hayretten dona kal- dım, Elimdeki mavzerim ağır gel- di. Başım önüme düştü. Gözlerim karardı.. Kulaklarım uğuldadı. Karşımda müthiş bir ayı duruyor du. İşte ikide bir budarı ile üze - rime doğru geliyorlar.. Köpekle - rim bu esnada hızır gibi yetişti- ler. Biri sağdan, diğeri soldan, a- yıların etrafını aldılar, Küçük bu- darlar henüz acemi oldukları için köpeklerden çok korktular. o Fa- kat anaları.. Beni parçalıyacak - mış gibi üzerime doğru geliyor - du. Ben ise cansız, hareketsiz bu manzaranın dehşetini seyrediyor- dum. Fakat.. Ayınm açık ağzın - daki iki iri diş birdenbire (o beni uykudan uyandırdı. e Mavzerimi doğrultarak ayının üzerine iki el | ateş ettim. Ayı homurdana homurdana ge riye döndü. Acı acı bağırdı. Yav- rularını da alarak gitti. # » : Babamla (ağabeyim benim münasebetsiz bir zamanda si - lâh atarak eğlence yaptığımı zan nediyorlarmış. Çok kızmışlar. Be nim yanıma geldiler. Babam sert bir sesle: — Ne var.. dedi. Ben hikâyeyi anlatınca: — Ne.. Ne.. diyebildi. Hemen ayının gittiği tarafa koştu. Ben de arkasından gittim. Biraz son İ ra ayıyı yavruları ile bir mağara- nm önünde yakaladık. Üç taraf- anayı öldürdü, Yavrular korkularından mağaraya saklandı. Fakat ana ayı yediği kurşunların dayanamıyarak yere yuvarlandı. Cansız yatıyordu. Lâkin üçümüz de de ayının yanına gitmek için cesaret yoktu. acısına Babam nihayet dayanamadı. İ Ayının yanına gidince ne görsün? Biçare ayı çoktan ölmüştü. Yav - ruları da acı acı inleme üzerine annalerinin yanına gelmişler, o- na bakıyorlardı. Ölü ayının der hal derisini soyduk. Yavruları da önümüze katarak köye . getirdik. Büdarlar şimdi köy arasında kö- peklerle oynaşıp duruyorlar. “MASALCI, ma Dereden, t Hayatınızda ne İş yapıyorsunuz İş, * Yaşma kadar yaşıyan bir a- Kazanım devam ettiği za - İ Ny rda ne yapıyormuş biliyor | muz? | l dl a ki 8 ay istirahat eder, 5 se- Daha yemek yer. 5 sene 10 ay İş Sat eder, 2 sene 11 ay tuva- | İ İl, “Apar, Bir buçuk sene tembel 1 al, eder, 1 sene 9 ay düşü- | . Ni : Ming ihayet 4 sene de vakit| UN ermiş! Bunu hesap eden | ? İstatistikçisi: Ama ben de bunu hesap ömrümün 8 saatini bo - ba Yuna geçirdim o da başka.. ! sene uyur. 11 sene çalışır. vakit geçirir. 1 sene 6 ay | den toplama: Bir timsah midesinde bulunanlar Afrikada Stanley Polden yüz kilometre mesafede bir timsah tulmuştur. 11 metre uzunluğunda olan bu timsahın midesi yarılmca ne çıkmış biliyor musunuz? — Üç kadın korsesi, bir çalar saat, bir keçi kafatası kemiği, bir alüminyom tencere, bir diş fırça- sı, bir gramofon diyaframı, bronz tıraş takımı, bir çift balo iskar - pini, bir de balo elbisesi. Acaba bu timsah ne yutmuş? Bunu ha - ber veren gazete düşünüyor, dü - şünüyor nihayet diyor ki: — Acaba bu timsah bir keçi, | | bir ahçı ve bir de dansöz yutma- sın? Buna $iz ne dersiniz? Doğru sözler $ Düşmanınız da o'sa hiç kimsenin aleyhinde bulunma" yımız. $ Kusurlarınızı kendiniz ara- yıp bulunuz. Fakat hiç kimse- ye söylemeyiniz. Çünkü kusu- runu söyliyen adam her zaman hoş görülmez. $ Çok konuşmayınız. Fazla söz çenenizi değil dimağınızı yorar. Dinleyicilerinizi de siz- den soğutur. $ Kendinizi intizama çalış- tırınız. İntizamla çalışan daha çabük muvaffak olur. $ Bir şey satarken bir gö- zü, satın alırken iki gözünüzü birden faltaşı gibi açınız. Başka memleketlerde : ” Güzel çocuk Ostand'da güzel ve gürbüz çocuk müsabakası yapıldı. Mü- sabakaya yüzlerce erkek, kız ço- cuk iştirak et- miş, hakemle bunların içinde» ki en güzel ve en gürbüz ço- cuğu seçmek için bir baylı uğraşmıştır. Çu cuklar seçile se- çile reyler Lon- dralı profesör Knight'in kız üzerinde top lanmış ve onun müsabakaya işlirak eden en gü- zel çocuk olduğu ilan olunmuştur. | Birinciliği (kazanan ocuğun adı Mis Mitadır. A Resim dersi Bu resmi boyayınız Kartpostal ve pul mübadele edenler Türkiyenin ve dünyanın her tarafındaki kartpostal ve pul mübadele etmek istiyen kari- lerimize tavassut ediyoruz. Is- minizi, adresinizi gazetemize gönderiniz. Gazetemize yaza- cağız, yüzlerce ahbap bula- caksınız. Kartpostal mübadelesi Türkiyenin her tarafından man- zara fotograflarile Istanbul foto- ğraflarını mübadele ediyorum. Vakıt: 1 “M.C. Kartpostal mübadelesi İzmir fotoğraflarile | Istanbul fotoğraflarını değiştiriyorum. Vakıt: 2 “A, Y.,,, , Dikkat Bu sahifeye ait yazılar, re- simler, müsabakalar, bilmece- ler için doğrudan doğruya “Çocuk sahifesi muharritine,, şifahen veya tabriren müra- caat ediniz. Anneler, babalar Hayatınızdan çok sevdiğiniz | yavrunuz; belki oTürkiyenin en güzel ve en gürbüz © çocuğudur. | Fakat kimbilir? 1 — Yavrunuzun (fotoğrafını derhal gazetemize gönderiniz. 2 — Adresinizi açık yazınız, | 3 — Kupon ve saireye lüzum i yoktur. Yeni bilmecemiz heceleri bir araya getirmektir. Aşağıdaki he celeri toplarsanız bu günün en mühim bir işi ortaya (çıkacaktır. Fakat dikkat ediniz. İki vardır, Ga— du —zi —ol —ba — yak —ba —a—mız — ön — cümle | dili — çin — mizi — i — mek — zelt dü. Ku — yor — rul — lı — tay İ açı —da —te —Pa — si — zar. Doğru halledenler arasında çe keceğimiz kur'ada 150 kariimize şu hediyeleri verecezi. (1) inciye bir kol saati, beş ka riimize mürekkepli kalem, 25 ka- riimize birer kutu şekerleme, 50 karimize birer kutu çikolata, 69 ln Tekin 5 Istanbul - Çarşıkapı » Nesrin Şevki Hanım 9 yaşında Bilmece : 2 150 karümize hediye veriyoruz kariimize birer kart postal verece ğiz. i Bilmecenin hal varakaları 8 teşrinievele kadar gönderilmeli » dir. £ Kazananların isimleri 17 teş - rinievel pazartesi günkü nüsha - mızda ilân edilecektir. " Bilmeceleri (gönderirken gas zetenizi kesmeyiniz. Kupona lü « zum yoktur. Bilmeceyi (o halledip bir kâğıda yazınız. Açık © zarfa koyunuz. Kırk paralık posta pu - İu ile gönderseniz en uzak mem- leketlerden bile gelir. Geçen haftaki i neticesi 10 teşrinievel bilmecemizin pazartesi günü neşredilecekken 8 teşrini « evel pazartesi diye yanlış yazıl » mıştır, Mi eya Korkunçhokkabazlıklar Hokkabaz, İ bırkadının man yatize edilerek derin bir uyku: ya dalacağım ve sonra hafif- liyerek destek» siz bir halde havada kalacağını ve nihayet uçup gideceğini söy- ler. Derhal işe başlar. İki san- dalye getirir. Üzerine bir tahta uzatır. Kadın bu tabtanın üzeri- ne yatar. Bu esnada sahne sim- siyah örtü ile kapalı ve zifiri karanlıktır. Hokkabaz, kadını göya uyutur ve tahtanın altındaki sandalyeleri göya çeker. Hakikatte ise; san- dayeleri çekmek için uğraşırken I | | . Havada uçan kadın tahtanın etrafına siyak tölleri ta- kar. Tahtanın et- rafın gezerken bu siyah tülü iyice örter. Uuzaktan bakanlar marifetin esasını anlıyamazlar. Çünkü hokkabaz tahtanın hava- da durduğunu ispat için bir de çember (geçirmiştir. | Halbuki çemberin geçişi resimde görül- düğü gibi aynce çakılmış bir çubuğun etrafında gezmekten ibarettir. Hokkabaz bu esnada yatan kadının ayak ucunda dur- duğu için çemberi baştan iti- baren dolaştırır sonra gene baş” tan çıkar.