Mimar Yansen diyor ki: Bir şehri plan dairesinde güzel- leştirmiye parasızlık mani değildir Ankaranın plânını yapan Alman | yehir mütehassısı ve mimar profesör Yansen dün Avrupa ekspresiyle Ber-| inden şehrimize gelmiş ve akşamki #renle Ankaraya hareket etmiştir. Profesör Ankaraya hareket etme - den evvel refakatinde deniz fedoras| yonu risi Ekrem Rüştü bey olduğu halde şehirde bir gezinti yapmış ve Beşiktaşa 'giderek Çırağan #&rayını gezdikten sonra İstanbul tarafına ge gerek Mimar Sinan ihtifalinde ha. zır bulunmuştur. Profesör Yansen dün kendisiyle görüşen bir muharririmize söylümiştir: — Türklerin büyük mimari üstadı Sinan için tertip edilen itifalde bu- Tunabilmel için bilhassa bu gün gel dim. Bu memlekette mimari sahnda ve şunları ya diğer bir sahada vücuğe getirilen| büyük eserlerin (O banileri için yapı - Jan tes'it merasiminde bulunmaktan her medeni insan büyük bir zevk dn yar. Sinan büyük bir adamdı. Fakat aynı zamanda talili olduğu da mu - hakkaktır. Çünkü büyük adamlar za manlarında takdir edilmedikleri hak de o, şaheserlerini vücuda getirebil- mek için muhtaç olduğu vesaite dai - ma melik bulunmustur. Sinanın Edirnedeki eserini bütün dünya tanır, Ruşlin Sinan için ihtifal yapmak onun hatrrasımı ve eserini takdir de mektir. Bunun manasını Türklerin iyi ve güzeli beğendikleri o etrafla - rında her sahadn Sinanın eserleri gibi muvaffak eserler görmek iste « meleri demektir, Bir milletin medent sahada yüksek milletler sirasında o bulu İmesi için lâzım şartlardan birisi, o mille tin yaptırdığı işlerde datma en İyfsi. ni seçmesidir. Bir şehrin tam manssisle gürel 'o- ...s.ue............ — 126 manı KARİN Bİ KİTAPI mermama a Gazneli Mahmut setti. Ve Oğuzları cana geçtiler. Horasana noklettirdi. labilmesi için de o şehirde bulunan bütün binaların (o ayrı ayrı güzel ol ması lâzımdır. Meselâ, binalarınm hepsi Sinanm eserlerinin yarısı kadar bile güzel olsaydı, İstanbul idesl güzellikte bir şehir olurdu. (o Bunu temin için de şehirde bulunan bütün binaların büyük el ve kafalardan çıkması lâ -| zımdır. e Halbuki İstanbulun müs - tesna tabii (o güzelliğ; evvelce de söy lediğim gibi gayrı muntazam bir şe kilde yapılan çirkin görünüşlü bins - larla bozulmuştur. £ İstanbul beledi yesinin parasızlığından obahsedil; - İ yor. Halbuki şehri bir plân dairesin de gürelleştirmiye parasızlik mâ- ni değildir. £ Venedik şehri de bun dnn 30 sene evvel aynı vaziyette ve parasızdr. Halbuki şimdi şehre ker sene glen binirce seyyah mil - yonlar bırakmaktadır. İstanbulu bir seyyah şehri yap - mak mükemmel bir fikirdir. İstanbul Avrupanm en gürel bir yerindedir. Asyanın da kapısıdır. İnsanm ilk görüşte elde ettiği tesir en mühim te sirdir. İstanbul bu noktadan diğer şehirlerine karşı büyük bir faikiyeti haizdir. Ankaraya gideceğimi daha evvel hükümet merkezine mektupla bildir- miştim. Bü seyahattan maksadım An kara için yaptığım plânm tatbikatı ni kontrol etmektir. Zaten bir şehir plânı bir defada yapılmar, bu iş ba| ran yirmi, otuz sene bile sürebilir.) İlk yapılan plân üzerinde ilerde taslew hihat da yapılabilir. En mühim mel sele yapılan plânm muvaffakıyetle| tathikıdir. İstanbul plânmı yapmaklığım İçin bana belediye tarafından bir tek - lif yapılmış değildir. e Yalnız Gazi hazretlerinin o İstanbul plânmın ya pılması zamanının çoktan geldiği fikrini izhar ettiklerini duydum. Bü yük relsiyizin bu fikrine tamı ) ........ hile ile Aslanı celbetti ve Hindistanda bir kaleye hap- ti v Maamafih (Oğuzlar Gaz- nelilere itaat etmediler muhtelif reislerin idaresinde İraka ve Azerbay- Selçuk devletinin kuruluşu : Maamafih o Selçuk ailesine mensup olan Oğuzlardan kalabalık bir kısım Selçuk ailesinden Tuğrul ve Çakir beylerle yani Selçuk bey - Maveraünnehirde kalmışlardı. Harzem otlaklarımda yaşıyorlardı. Gaznelilere müracaat ederek Horasanda (Nesa) ve lerinin idaresinde ra civarında - Nuratta, kışın, hayet Selçukiler erave) vilâyetlerinde yerleşmek için müracaat ettiler. Gazneliler hu müracaatı kabul etmediler, Gazne hükümdarı T arasmda Dandanakanda mağlüp oldu (1040). uğrul bey bütün Horasanı zaptetti, Artık kat'i surette Selçuk sal « Göznelilerle ar; . ile Sorhaş çarpıştılar. tanatı ku u dan, Isfah; Bu büyü rulmuştar, buiyetini kabul serbest olmal şı; masma imkân bı Tuğrul bey tirmek istiyordu. (Büveyh) oğullarmın ten çekmişler, Tuğrul Obey Bağdaad milerin (o müfuzuna tâbi raktı, elindeydi. yük devletin merkezi (Rey) şehriydi. etmek muayyen bir miktar vergi vermek ve artiyle bir çok küçük sülâlelerin hudutları içinde yaşa * Mes'udun ordusu ğrul bey büyük bir süratle Cürcan, Taberistan, Kahistan, Heme » Azerbaycan, Huzistanı zaptetti. bu imparatorluğu bir islâm imparatorluğu haline ge » ğdada gitti. Bağdat o zaman Şii mezhebinde ve M sünni halifeyi omardaki Fatrmi halifesi namma hutbeler okutmuşlardı. girince halifeyi tekrar makamına çıkardı. bulunan yerler müstesna bütün islâm âlemi Büveyh oğulları artık Tuğrul beyin nüfuzu altındaydı. Tuğrul bey öldüğü zaman (1063) Selçuk devleti geniş, kuvvetli bir imparatorluk halini almıştı. Alpaslan : Tuğrul bey öldükten sonra yerine üvey oğlu Çakir oğlu Süley - faakt Çakirin öbür kardeşi Alpaslan buna isyan etti ve ha” man geçti, kimiyeti eline aldı. Alpaslan derhal fütühata başladı, Şirvan, Gürcistan sahalarını ve derhal zaptetti. o Alpaslanın en büyük zefe - atoru Romanüs Diyogenisi Malazgirtte mağlüp . etmesi « Bizansa tâbi Ermenistanı ri, Bizans impar: dir. (26 Ağustos 1071) Oğuzların Tuğrul beyden evvel başlıyan zaferle kat'i neticeye varmıştır. Alpaslan, Nizamülmülk gibi muktedir i sayesinde idareyi tanzim etti. (Alpaslan Ceyhun civarım bir vezirin da bir kaleyi zaptederken bir suikaste kurban gitti (1072). Melik şah : Alpanlarınk oğlu Melik şah fütühata devam etti. Marmara kıyılar rma kadar bu zamanda inildi, Anadolunun dörtte üçü zapt Rs Bunlar yazın Buha - Selçukiler isyan ettiler Tuğrul Bey kendi met- idaresinde Fatı - Anadolu taarruzları bu Belaya Garaj davası Taksim meydanının toprak tes- viyesi yapılırken eski Alkazar sinamasınm yerine yapılan bir garajında bir kısmı yıkılmıştı. Bu garaj sahibi belediyeden 15 bin lira zarar ve ziyan istemiş- se de ehli vukuf bu talebi red- detmiştir. Otobüsçülerin Protestosu Belediye, son günlerde beledi nizamata riayet etmedikleri an- laşılan bir kaç otobüs sahibinin | elinden vesikalarmı geri almıştır. Bunlar da belediyeye bir pro- testo çekmişlerdir. Belediye, ver- diği cevapta otobüs sahiplerinin | evvelce birer tanhhütname ver. miş olmaları dolayısile şimdi be- lediyeyi protesto etmiye hakları olmadığım bildirmiştir. Ticaret odası ve doktorlar Ticaret kastiyle açılmış olan baslanelerin ticaret ve sanayi odasına yazılmaları bakkında ©- danın noktai hazarmı doktorların verdikleri cevaplar vazıyeti de- ğiştirmiş değildir. Oda fikrinde musır olduğundan bu gibi bas- İtane'er yanılmamakta devam ettik» ! leri taktirde haklarında kanun! muamele yapılarak kayıt ücreti- nin cezaen tahsili cihetine gidi- lecektir. İştirk ettiğimi söylemeyi lüzumsuz buluyorum. Bu husustaki noktaj na zarımı daha evvel irnh etmiştim. Se hirde yapılacak işlerin şimdiden plâ nmı tertip etmek imar faaliyetine bir stil vermek lârımdır. Öyle şeyler vardır ki, belki yirmi otuz sene son- ra yapılacaktır. Fakat onu gşimdi- 5 — VAKIT 1 Nisan 7952 ProfesörIsmailDerviş B.in hastalığı neydi? Tıp fakültesi müderrislerinden Ismail Derviş beyin Berlinde öl- düğünü, hastalığının dil kanseri olduğunu ve İstanbulda bidayet- te teşhis olunamadığını yazmiış- tik Merhumu vaktiyle Istanbulda muayene ve tedavi etmiş olan hekimlerimizin verdikleri malü- mata göre İsmail Derviş beyin dişi kırılmış, dili dişine takıla takıla yara olmuş, dişinden gelen kan uzun müddet durdurulama- | mış, nibayet İsmail Derviş bey Fransız hastahnnesine yatırılarak bir müddet de burada tedavi olunmuştur. İsmail Derviş beyi muayene eden hekimlerimiz mu- maileyhin dil kanserine tutulmuş olduğunun daba ilk zamanlarda anlaşıldığını, maamafih neticesi vahim olan bu hastalığın kendi- sine ve ailelerine haber verilme- diğini söşlüyorlar ve diyorlar ki; — Ismail Derviş bey hekimdi, bastalığının dil kanseri olduğunu kendisi de bilirdi, bize de tees- sürle söylerdi, kendisini teseliye etmiş olmak için “değil!,, derdik. Hastalığının burada da radiumla tedavisi mümkündü, fakat mut- i laka Almanyaya gitmek istedi. İsmail Derviş beyin ölümü da- rülfünun arkadaşlarını ve talebe- sini büyük bir eleme düşürmüş- | tür, Talebesi Beyoğlu fotograf- banelerinden birinin vitrinine ho- calarının siyah matem çerçevasiy- le sarılı bir resmini astırdılar; yakında darülfünunda da merbu- mun halırasını tezkâr için bir | toplantı yaplacaktır. Umumi maaş den tanzim ve fesbit etmek icap e - der. Umumi maaşın dağıtılmasına ya- ...000401205000 50.6.5000 500... Garbi Trakyada iskeçede bir tecavüz Gazetemize yazılıyor: 27 Mart cuma günü Yunan istiklâlinin senci devriyesine mü- sadifdi. Her yerde olduğu gibi İskeçede de mutat şenlikler ya- pılıyordu. Sabahleyin, bütün ka- saba mektepleri gibi, Türk mek- tepleri de toplandılar ve mual- limlerinin nezareti altında, çok mükemmel bir mizam ve intiza- mla resmi merasimin yapılacağı büyük kilise meydanma gittiler. Merasim bittikten sonra bütün mektepler yavaş yavaş caddeleri doldurarak dağılmaktaydılar. Bu sirada, kasaba Rum gimnazının- yani idadi mektebinin - terbiyei bedeniye muallimi olan bir ef. caddede yol alıp yürümekte olan Türk mektebi talebesinin üzerine atılarak öndeki hamm kızlardan bir kaçının saçlarından çekmiye başlamış ve bir muallim ağzına yakışmıyacak derecede müsteh- cen küfürler savurarak kızlardan birimi fena halde tokatlamıştır. Bu aralık ürken yavrular ve bu mütecaviz muallimden emir alan büyük yaşta gimnax talebesi mini mini yavruları iterek ve ezerek, çiğneyip geçmişlerdir. Gerek Türk cemaati, gerek mektep idaresi tarafından icap eden makamata şiddetli şikâyet- lerde bulunulmuştur, Vilâyet ve * müfettişlik tarafından şiddetle tahkikata başlanmışsa da, Türk abalinim teessürü son derecede- dir. Söylenildiğine göre, Anadolu muhacirlerinden biri olan mual- lim, hükümet tarafından özledi- len meşhur firari Ali Vasfi ce- maati yerine yakında getiril- miş olan yeni yerli Türk c<- maatinin terakkiperverâne hare- kâlmı çekemiyerek, hakaret kas- tiyle bu teravüre cüret etriiştir.,, ......... mu aaa TARİH EL ÇİTARI samanın İ 27mm Suriyede mühim muvaffakıyetler kazanıldı. milerden alındı. (1085) te Antakya (1087) de Urfa Bizanslılardan zaptolundu. 1076 da Kudüs Fatı- Halep ve Şam Selçuk idaresine geçti. A Mâlekşah zamanında hudutlar : Ni « Merv Fakat seferi du. etti, iş - Merv Bu zamanda hudutlar ya, Akdenize, Kafkas dağlarından Yemen, sına kadar uziyordu. iki ölüm ş Fakat iki felâket biribirini takip etti, Nizamülmülkün öldürülmesi, ölmesidir. İmparatorluk Horasanda harbetti muzaffer oldu. kardeşleriyle başladığı halde bir türlü harekete geçemiyordu. şi Mehmet geçti, Mehmet Haçlılar seferine kârşı mukabele etmek istiyor- içinde mühim bir fesat menbaı halini alan betınile- re karşı şiddetle harekete geçti. Fakat 1118 de öldü. Yerine Melekşahm hâkim olan oğlu Sancar kendisini büyük sultan olarak ilân Tanri (Tiyanşan) dağlarından Marmara - Basra ve Mısır mıntaka - Biri, bir batmi tarafından öteki Melikşahın 338 yaşında Bağdatta Melikşahın ölümünden (1092) sonra büyük imparatorluk ve raset kavgalarıyle çalkandı. Sonkur devri ; Melikşahın ölümünden sonra oğlu, Berkuyaruk devlet reisi ve amcalarıyle uğraşmıya mecbur oldu. oldu. Haçlılar Yerine karde- Sancar dağılan Selçuk kuvvetlerini ve Asya islâmlarını Selçuk ha- sibi büyük medeni şehirleri Oğuzlara zulüm ve gadretmeleriydi. Harzemşahlar zemşahirlarla rafından 1041 de kurulan Kerman Selçuk devleti (1186) da yıkıldı. kimiyeti altında topladı. Garmelilere şark ve gerp Karahanlılarına karşı Karahatalara karşı yaptığı muharebede kaybet- ti. Maveraünnehir elinden çıktı. Sensde kendisine (24) bin koyun ver * meyi taahhüt etmiş olan Oğuzlar da isyan ettiler. Sancar göçebe Oğuz - ların eline esir düştü. Göçebelerin istilâer üzerine Horasanın Nişabur, i harap oldu. Sancar Oğurların elinde üç sene esir kaldı. Sonra kaçtı. Fakat çok yaşamadı öldü. (1157) Oğurlerm isyanının sebebi Selcuk memu.İarının Selçuk Impsralorluğunun parçalanması ; Sancardan sonra Selçuk imparatorluğu o parçalandı. Horasan elde ettiler. bir harpte inkıraz buldu. (1194) Çakirin oğlu Kavurt tas Irak Selçuk sultanlığı Har » Oğuzlar tarafından Alpuslanın oğlu Tutuş tarafından kurulan Suriye Selçuki devleti devlet dahi (1117) de nihayet bulmuştu. Bunların içinde en devamlı olan Anadolu Küçük Selçuk devletleri (Okısa bir zamanda mhavol « olmuştur. Selçukilerinin kurduğu muşlar bu devletlerin Oyerine Atabey lâkelrmı taşıyan Selçuk kumandan» larmın teşiril Bu ettikleri (Atabeyler) devletleri kaim olmuştur. devletlerden bazıları Haçlılar seferinde büyük hizmetler gör « müşlerdir.