15 inci Yıl » Sayı : 5181. Küçük Sam'atlar Ve Ecnebiler İ — am. Türkiyede küçük san'atların Türklere hasredilerek ecnebi te- abalarının bu san'atları icradan menedilmesi hakkında hükümet- çe bir kanun lâyibası hazırlandı- ğı malümdur.Lâyiha iktisat, hari- tiye, ve adliye encümenlerinden geçmiştir. Yakında meclis heyeti umumiyesine gelecektir. Bu ka- nunun kabul ve tatbiki bilhassa İstanbul, İzmir gibi büyük Türk gehirleri için ehemmiyeti haizdir. Lozan muahedesi mucibince Türkiyedeki ecnebilerin ne gibi san'atları yapabilecekleri, ve ne- leri Oo yapamıyacaklarn meselesi alâkadar devletlerle aktedilecek husuri mukavelelerle hallolunur. Fakat 1 kânunusani 932 tarihine kadar bu yolda mukaveleler ak- tedilmediği takdirde her devletin serbestii hareketini iktisap ede- ceği gene muahede de kaydedil- miştir. Binaenaleyh şimdiye ka- dar bu yolda yeni mukaveleler aktedilmemiş olduğu için Türki- ye cümhuriyeti mevzuubahs ser- bestisini iktisap etmiş bulunmak- tadır. Bundan dolayı bilâhare muhtelif devletlerle aktedilecek Mehdi Be hususi mukavelenamelerin aktin- | de nazarı dikkate alınmak üzre vaziyetin umumi suretle tanzimi- ne İüzum görülmüştür. Çihan iktisadi bubranı dolayı- sile her memleket bagün bin bir türlü tedbirlere baş vuruyor. Her devlet kendi tebaasının iktisadi hayatını muhafaza etmek için ne mümkünse yapıyor. Bununla be- raber daha iktısadi buhran ol- madığı zamanlarda bile bir çok devletler kendi hudutları dahilin- de bir çok san'atları ve ticaret- İeri yalnız kendi tebaalarına has- ! rediyorlardı. Netekim bundan bir iki sene evvel Romanyaya giden Türk çalgıcıları bu memlekete kabul edilmedikleri halde Ro- manyadan İstanbula gelen Ro- men çalgıcılarının Beyoğlunda serbestçe icrayı san'at etmelerin- den dolayı bir aralık Vakıt sü- tunlarında uzun boylu şikâyet edilmişti. Bu itibarla Türkiye bir takım küçük san'atları yapmaktan ec- nebileri menetmekle yeni bir şey Mehmet Asım L Altarafı 2 inci sayfada | y ormanı kimindir ? Avukat Galip Beyin verdiği malümat Ticaret ve sânayi bankasının alacaklı- larına karşı gösterdiği teminat Sanayi bankasmın alacaklılarına kar $ı teminat olarak gösterdiği (o Meh - di bey ormanı kimindir? Dünkü sas yımızda o çıkan bir kari mektubu bu ormanın hükümete ait olduğunu, ban kanm ormanı sahibi olmıyan kim - #elerden aldığmı bildiriyordu. Dün erman idaresi vekil; avukat Galip be yi örüp malümatını sorduk, dedi Haciz, halinde bulunan Ticaret zl ka esmi tahkikata göre ormanı ban dala EŞ olaylardan bazı hisse - bir yen ye bu orman o civarmda daki almışlar. Sonra tasarrufla yn daha ann hududu tevessii st- i dayar da orman İdaresi a > be sz ola arak ormanm kendi- Uğunu iddia etmişler, o! mmm İİ İŞ zamân her nasilsa bu davayı kazan - mışlar da,, Orman banka tarafından satın alındıktan sonra banka orma - nı işletmek üzere oiktısat vekâletine müracaat etmiş, mahaline bir heyet gidip oOhudüdun tetkiliyle meşgul «li muş ve hududun yanlış tayin edilmiş! olduğunu görmüş. Bunun üzerine ik- tısat vekâlet; keyfiyeti resmen tesvit etmiş ve iadeli muhakeme talebinde bulunmuştur. Düzce mahkemesinde iadeli muha keme tetkik edilmiş, mahkeme vekâ let aleyhinde karar vermiştir, fakat »ekâlet şimdi o ilâmı alıp kararı tem z etmek Üzredir. e Orman hüküme »adir, keyfiyet her halde sdliye kas| rariyle de teyit edilecektir. Anne — Kızım .. bâk, bu g6Ce dünya evine giriyorsun .. Sana bazi şeyler öğreteyim . Gelin — Hiç zehmet etme Bnneciğim.. sinemalarda gördüklerimden tozla bir şey öğretecök değilsin ya 1... o CUMA, 1 Nisan 4 üncü ay) 1932 Vi Sayısı 5 Kurış ii Bizden üç buçuk asır evvel gelen bir Türk ne eserler yaratmıştır.. Mimar Sinan ihtifali dün yapıldı Mimâr Sinan, merssimdön bir görünüş, Ustadın eserlerinden Dün, büyük sam'atkâr koca Sins- nın .Jümünün 344 üncü yıl dönümü münasebetiyle Üstadım şaheserlerin- Urla cinayeti Muhakemesinde Karar Izmirde Urla cinayetine ait muhakeme bitriş ve mâznun- lardan bir ku 7şer sene hapse mahküm edilmişlerdir B. Millet Meclisinde müzâkereler Fakir olan muhacirlerden tabiiyet bara “almmıyacak, mübadillere verilen tapu s6- metleri Obarçlarının bakiye taksitleri affedilecek Tafsilâtı ikinci sayfamızda eri e İki tanıdık Kadıköy vapurunda o rangeldimi. Lüks kamaranın mai Di karşıya oturmuşlard. İkisini ker en Arsiz bir tebessümle yırtılan bu yenç “ğu, bu içi gülen çaplan gözler, bu kayıtsırca giyilmiş şapka, bu konuşurken o sivrilen çe ne, bu söz söylerken çukurlaşan ya nak, bu yan oturuş, bu karılıp dökü. Tüş, bu ldubali hareketler, hasılı bw delikanlı bene hiç yabancı değil. di! Yanındaki tazeyi de, bu genci ta nadığım kadar iyi tanıyordum: Kı » pır kıvır kirpikler İçinde, tekâsüf et- miş iki damla deriz gibi gözleri, uf- kun arkasında bir hayal dlemine dalmış düşünüyordu. Mahzun bir gülümseyişi, (ağir bir söz söyleyişi, dalgın bir hali vardı. 0 hoppa genci rerede görmüştüm? Bu esrarengiz kadın kimdi?.. Vapur köprüye gelinceye kadar, haftzamın sisleri içinde silinen bu üki çehreyi Beyhude yere aradım! ».. Birkaç hafta sonra, iki ayrı sine ma perdesinde, vapurda (tanir gibi olduğum bu iki aşina çehre karşıma çıktılar: Bunlar, son senelerde, mil- yonlarca kopyası, Holivuttan dünya- nın dört köşesine yayılan iki insan tpiydi: Maurice Chereller ile Greta Garbol. Yusut Ziya den Süleymaniye camisinin avlusan- da büyük bir ihtifal yapılmıştır. Merasimde vali Muhittin, halk feri Edin.sde Sultan selim camii kâsı İstanbul idare heyeti reisi Cer det Kerim, halkevi reisi Hâtmit bey. L Ale tarafı 6 met sayfada) Mimar Yansen dün geldi Ankaraya gitti » Şahir mütehassım mimar Ya: sen dün şebrimize gelmiş ve An- karaya gitmiştir. Büyük Sinan için yapılacak ihtifalde bulunmak için bilhassa itina ettiğini söyli- yen profesör muharririmize düy- duklarını anlatmış, Istanbul ve Ankaranın planlarından bahset- miş ve “bir şebri plân dairesin- de güzelleştirmiye, parasızlık ma- ni değildir,, demiştir. Sözlerini “beşinci sayıfamızda bulacaksınız. Bekârlık vergisi teklifi etrafında Vergi için evlenmeyi... Yahut evlenmemek için vergi vermeyi gülünç bulurum ! Daktilo şampiyonu Münevvs Sarım H. Bekârlık vergisi teklifi etra- fında, bekâr hanımlarımızla ko- nuşmalarımıza devam ediyoruz. Dün, geçen seneki daktilolar müsabakamırda birinciliği kaza- nan, Sanayi ve Maadin bankası daktilolarından Münevver Sarım hanımla görüştük, şunları söyledi: “— Bekârlık vergisinin esbabı mucibesini lâyıkiyle bilmediğim için sizi kâfi derecede tatmin edemiyeceğimi zannediyorum. Kısa ve kestirme olarak söy- lemek lânmgelirse ben bekârlık vergisini, “Hele bu buhran sıra- sında - Pek gayrı tabii buldum. Ve hiç bir faydası görülmiyece- ğine kanim. Niçin, diyeceks'niz. Evvelâ bekârları tasnif et- mek lâzımdır. 1 — Mecburi bekârlar, 2 — İbtiyari bekârlar. Mecburi bekârlar Oya sıhhat- leri, ya kudreti meliyeleri do- - lâysiyle o evlenemiyenlerdir. Bekârlık vergisin nüfus teza- | yödü Srerinde de #zsiri olmıya- cağmı tahmin #öiyorum, Meselâ: S0 lira maaşlı bir bekârın bu ağır yüke'rağmen kazara evlen- miye teşebbüs ettiğini biran için tasavvar bile etsek, bu vazıyet dahilinde dönyaya bir çocuk ge- tirmek budulalığında bulunmıyas (Lütfen sayfayı çeririniz) j