3 Şubat 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 13

mmm Rİ ELLİ Tezatlar : Silâhlanma > issizlik | teri lanma Yarışı rekor kırmada, Arı lan da ölüm yarışıdır. Bunu e 7 en sağ cenah gruplarına hefey P olan devlet adamları, harbi almak, su içmek gibi tabii bir ayaz ler da idrak ediyorlar, Fa- ", Takle hayatım seyri arasmda #- Naz uçurum var, Kime sorar. ağ silâhlanma kötü diyor. Fakat İt ,, PMâktan geri kalan hir der- n Meydanda, yok. İhtiyar Avrupa ie e mantığını, fikrini müda ka Yor. Bir taraftan silâh fabri- da, İllİyor. Bir tarafta devlet 3- Yak bağ, sağdan sola doğru cıyak, ev ryorlar: pi, İran silâhlar tahdit edilsin! | aine U Avrapa medeniyetinin tereddi.! pe Eüzel misaldir. | app alığına ihandığına hayıtında olamıyor, l niye ir silâhlanma fenaysa hir mede e #ürbüz bir fikre dayanan me Bu gün, isinde t derhal fikrini hayatlaştırır. Ming, “ayan ihtiyar Avrupanın ya nı ü zebün, fakat çelik kaleler de Yaraladığı düşmanının kanr “len çİNİn Üstünden ipek mendiliyle gikatiş şövalye ne kadar müstes İn tit Çünkü onun medeniyeti itikat. ay eti birleştirmiş (ve kalplere vermiştir. koy nelerdir komisyonlar, içtimalar, İnayelerle ağrılarma, sız'larına der) Mçag zan zengin hastalar gibi kon-| Ay, ondan konsültasyona O koşan rruba her İçtimadan sonra srzıs1na M»irinden başka çare bulamıyor. İmilel toplantı kalp Tay # > j wrupa için bir kordiyal » Me ... mn beli tutmaz titrek bir hale Avrupada artık silâhların tah. ip, »eselesinin önüne geçen yalnız) aa he değildir. -İş o kadar! Aly, 9 Kadar karmakarışık bir hül| Mr ki cephane fabrikatörlerinin taya attığı tez Avrupayı İki tezat şa bırakıyor. Diyorlar ki: a, keş lahlar tahdit edilmeli, Avrm- di yaralarmı, berelerini sar « ma delik deşik bir hal (alan içti. m» sarılmalı! | klima Der- birliğiyle bu meselenin önü- VE Keçmeğiz Ker Vak melekâne olan bu sözler kar- La #li, ayağı insaniyet namma elçileri titriyen Avrupa Insani. Yaj armı r- Yar, ne yapacaklı şaşırıyo, değiş Pakat efendim kazın ayağı öyle İş tamamen Ob aşkadır. Silâhk de anda mu hadi gene yüz bin doğru kapıyı açıp birisini! ' Tl olacağımızı, neden bu- etildiğimi..) sormak iste « Me kilitliydi. Bazi di vE olduğumu anlamak için Bahayymize lüzum kalmamıştı. Beni erkenden kaprp açıldı. Braga bir odaya davet ettiler, bir heyet oturmuş, kurul - mi bekliyordu. Bunlar Tatar| Tay, Paşa, Riryihne im li Kabasakal Mehmet paşa, Paşa, ser hafiye Kadri Şifre kâtib; Aşım bey, bey, ay mını oğlu — İbriktar Kabasakaş soruyor oy Bir ç ağ, Müddet öylece birbirimize has m © Kalaşiyer gaintak başladı. Evvelâ —Y met paşa sordu: an İsme İmam Yahyayı neden Gm memuriyeti mahsusay- Günün Haberleri | rupa bu İki tezat içinde silâhları tah- ği sana serserilik, işsizlik na - Mahmut Nedim Bey 30 Senelik Siyasi Esrarı ifşa Ediyor ! Poliste: 3 yankesici | Yakayı | Ele Verdi Zabıta Fatma, Hıfzı ve Aptur- rahman isinde üç yankesici ya kalamıştır. Fatma Beşiktaş tram- vayında batice isminde bir ka- dınm para çantasım çalarken meşbüt cürüm halinde yakayı ele vermiştir. Hıfzıyla Apturrahman da aym zamanda rouhtelif kimseleri teh- dit cürmünden de mazaun Ol duklarından dün mevkufen ad- liyeye teslim edilmiştir. Ali bey eczahanesinde yangın Evvelki gece Divan yolunda Ali bey eczahanesinden yangın çık- mış derhal yetişen itfaiye tara- fından büyümesine meydan ve rilmeden söndürülmüştür. Belediyede : Yeni yollar Nışastaşında Güzelbahçe 10- kağına kaldırım döşenmesi bir müteahhide ihale edilmiştir. Bu yolun iki tarafına geçen sene gayet şık olarak yaya kaldırım- ları yapı mıştı. Diğer taraftan kanalizasyon tesisatı bittiği cihetle eski Cabi yeni Rumeli caddesinin kaldi- rımları da döşenmye başlamış- tır. Çabi caddesinden çıkan kal- dırımlarla da Nışantaşından Şiş- liye giden şair Nigâr sokağının döşenmesi takarrlir etmiştir. Şehir meelisi Şehir meclisi bu gün toplana- cak, Pazartesi celsesinde vaktin musait olmamasından bitirileme- yen ruzname bu gün tamamla” nacaktır. Bundan başka Beyoğ- la cihetinin kanalizasyon tesisatı bakkında münakaşalar yapılması ihtimali vardır. #ibölacak Son kalın damarar da boşanacak. Ellerinde mendil ah in- saniyet diye ağlaşınlarm —elemleri gene yerine gelemiyecek! İhtiyar Ays i dit fikrine bir türlü (O yanaşamıyor. Zeki Megamez | bey vefat etti | Matbnatım eski emekdarların- | dan Zeki Me- gamez bey dün Maçkada Ame- rikan o hastane- sinde vefat et- mişdir. Cenaze merasimi cuma günü #aat on buçukta beyoğ- unda Sakızaya- cında katolik ki. lisesinde yap'a- cak ve CenaYa” Feriköy katolik sini lâtin kabristanına defnedilecek- br. 1871 senesinde Halepredoğen Zeki Mepamez bey Halep askert rüşdüyesinde tabsil ettikten sonra yirmi yaşında iken Istanbula gelmiş, Matbuata intisale etmiş tir. Krrkbir sensdenberi Matbust meyda” nında çalışan ZekiMegamez Saadet, İkdam, Sabah gazetelerinde yazilar yazmış, Mısır- da çıkan (Elmüevyet) ve (Elliva) gizete- lerinin Istanbul muhabirliğini — yapmıştır. Türkçe Bazate ve mecmunlarda çıkan imzali, imzasız yazılardan © başka Zeki Megimez betin kitep şeklinde İntişar eden başlıca eserleri şanlardır. Beş ellelik isim medeniyeti tarihi Ebomüslüm Horasani, Mısır tmuharrirle- rinden Kasım İm n beyin CTabrirtiimü. rab) kitabinin tercümesi, Fergana güzeli, Selâbettin OEyobt ve Kur'anı kerim tercümesi, Şam Arap Akademesi azasın- dan olan Zeki Megamez Şehtemeneti meclisi azalığında, Trabzon mektupçulu- Kunda, Polis mecannası müdürlüğünde Masif Nezareti Telif ve tercüme diresinde bu- Musmüştur, Kederli ayilesine teessürlerimizi beyan ederiz. Tünel seferinde de- iklik yapıldı eğil günden itibaren tünel selerlerinde değişiklik yapılarış- tır. Aynı istikamette giden ka- tarlardan bir vagon birinci ve bir vagon ikinci mevki olarak işlemektedir. Antrelerde birinci ve ikinci mevki yolcular için iki- ye ayrılmıştır. Türk - İngiliz ve Türk Italyan mahkemeleri reisi M, Hamerih Adliyede; Osmanlı bankası tahsildarının ( * muhakemesi Yuda efendi isminde bir töc- carın dokuz yöz İitasmı dolan- dırmaktan maznun olarak mah- kemeye verilen Osmanlı bankası tabsildarlarından Davit Levi efen- dinin muhakemesine dün ikinci cezada devam edilmiştir. Dünkü | celsede Osmanh bankası müfet. tişlerinden M., Dokormiye şahit | sıfatile ve terceman vasıtasiyle | dinlenilmiştir. M. Dokormiye verdiği ifadede Yuda efendinin banka tabsildarı Davit efendi tarafından dolandı- | rıldığın kendisine © anlattığını, Davit efendinin bir kaç suüsti- malini bildiği için bu inandığını söylemiştir. Muhakeme karar için başka güne bırakılmışiır. Yedi ay hapsa mahküm edildi Altın bakkalda, Zafranbolulu Mürşide hanımın zarfalık sure- tile boynundaki üç beşibiryerde altınını çalan yantesici Mustafa- nın muhakemesi dün ikinci ceza- da bitirilmiş ve mazmun mahküm edilmiştir. Mustafa, müteaddit sabıkaları nazarı itibara alınarak bir ay zammiyle, yedi ay hapis yata- caktır. Kartal mal müdürü Süruri bey bernet etti Rüşvet almaktan maznun Kar- tal mal müdürü Süruri beyin muhakemesine dün üçüncü ceza mubhakemesinde mevkufen de- vam. edilmiş ve muhakeme bi- tirilmiştir. Muhakeme heyeti maz nun hakkında beraet kararı ver- miş ve Süruri bey tahliye olun” muştur. Yeni bir kaçakçılık vak'ası Dün, limanımıza gelen Roman- ya vapurunda kaçak iskambil kâğıdı, ipekli kumaş ve sair ka- çak eşya bulunmuş ve kaçakçı- lar dün akşam adliyeye veril mişlerdir. Muvakkat kaçak mah- kemesi maznunların mubakeme- sine derhal başliyacaktır. iddiaya -3 — VAKIT 5 ŞUBAT 1932 —— Günün Meselelerinden Çin -Japon Meselesinin Bugünkü şekli Çin Japon meselesinin şekli şadur: Japoniarm O tecavuzu, Çinlilerin müdafaasıyla başlıyan uzak şark mus harebesi devam ediyor. Japonya te cavuza başlarken tabil resmen harp İilinma lüzum görmedi. Sade (Mua- hedelerle Çin topraklarında hniz ok duğumuz bir takım hâklar tanmmı. yor. Bunları müdafaa etmiye mes buruz) dedi. Çin hükümeti de Jaws ponların tecaruzlarına karşı harben üdafaa kararını verdi.Fakat tecarık xi bir harbe girişiyor demesinler diye harp İlânından çekindi. Görülüyor ki dünyanm bir köşesinde filen en müt- hiş bir harp cereyan ediyor. Fakat ne tecavüz edenler, ne müdafaa e denler ağızlarından harp kelimesini çıkaramıyor! Çünkü memleketin; müs dafaa edenler de harbin mes'uliyetini benim omuzlarıma yükletirler eye harp ediyorum demekten korkuyor! Bu münasebetle (Tan) gazetesinin yazdığı makale hakikaten zayıf olan sark milletleri için bir ibret vesikası. dır. (Tan) m mütaleasma göre Ja- ponyanın hareketi tamamen doğru ve haklıymış. Bunu haksız görenleri yanıltan şey, Çin gibi şark memlekete leriyle Avrupa memleketlerini bir zaviyeden görmekmiş. Avrupalılara ve medeni milletlere mahsus olan hu. kuku düvel kaldelerini Çin gibi bir memlekette tatbik etmiye imkân yok- muş. Tan bu msatıkları yürütürken şüp hesiz Çinin Cemiyeti Akvam meclisis ne resmen kabul edilmiş bir memleket olduğunu hiç hatırına bile getirmek istemiyor. Eğer Cemiyeti o Akvam dahil olmak bir memleketin hukuku düvelden istifade etmesine kâfı gel « miyorsa o halde bu beynelmilel sulh müessesesinin nasıl bir kıymet ve ma- nası olabilir? Hakikat budur ki Çinin Japonlar tarafından tahribine karşı Cemiyeli bu günkü şey yapamaması bu müessesenin hiç bir hikmeti mevcudiyeti olmadığım pek İyi göstermiştir. Hatta İngiltere. nin Amerikayla (serbestçe (otegrie ki messi edebilmesi için Cemi yeti OAkvamdan ayrılacağı çeke | dolaşmıya başlar linde oşaylalar mıştır. Eğer bu şayialar tahakkuk e- decek olursa Cemiyeti Akvamm bu gün hükmen nihayet bulan meveüdi- yeli resmen de ilân edilmiş olacak dos mektir, aşlarını azaltmıyarak memurla- Ve galibn tezattan tezata, uçurum; dün memleketinden şehrimize 'Maaşlardan yüzde 12 kesilecek| rın masşlarından yüzde 12 teka- dön uçuruma saldıran Avrupa bu hal içinde kalıbı dinlendirecek. SADRİ ETEM ( Son Yemen valisi ) rim Tefrika:2 Tercüme ve iktibas haklı mahfuzdur. la giderken İmam Yahyayla temas e derek kendisini ikna etmem irade bü- yurulmuştu. Yani İmem Yahyayla görüşmek için gitmiştim, şimdi bu sualin manası nedir? — Peki İmam Yahyaya ne hak, ne cesaretle yakında halife olacağını, teb şir kılıklı söylediniz? — Böyle hir şeyden haberim yok, şimdi sizden işitiyoram. İmam Yah. yayla görüşürken ikimiz yalnızdık. Binsenaleyh şıhidimiz yoktur. Böy“! le bir gey söylediğimi o iddin ederse onun cinnetine hükmederim. Saniyen! Imam Yahyaya böyle bir şey söyle mek için benim mecsun olmam lâ s' amdır. Ne o, mecnundur ne de ber, bu şeni bir iftiradır! — Yemene gitmezden evvel, İstan-! buldayken bir gün (.....) paşa (*)) size — Zatı şahane kaç gündür bi. keyifsizdir, dediği zaman ellerinizi) dönmüştür. İngiliz mahkemesi bayram ertesi tekrar faaliyete geçecektir. çarık — Ah yarabbi, ölse de biz de, btüttin millet de kurtulsak!.. Demiş - siniz inkâr edebilir misiniz, ne buyu- Tüyorsunuz? i Hayretten hayrete düşüyorum: i — Bu sözü söylediğimi hittehi sie, ze gene ( ) paşa haber vermiş- tir. Şu halde aradan bunca zuman geçtikten sonra, aşağı yukarı üç sene! sonra haber verdiği için bu hususta ! : ki teehhüründen dolayı o pasayt şid- detle tecziye etmeniz lâzımdır. Bana gelince ben bu isimde bir paşa tanı » madığım gibi, böyle bir söz söyledi. ğimi hatırlamıyorum. Bunu söyledim, fakat fena halde hiddetlenmiştim. o Kendimi tutama dım: — Paşalar, beyler, dedim, ile su» al sordunuz, üçüne de ben muhatap olamam. Sakm başka birine soraca- ğınız şeyleri sehven bana sormus ol -İ maymız. İmam Yahyayla görüşmiye iradei seniyeyle memur edildim, gina di neden görüştün diye beni muahâs ze ediyorsunuz, akim bişrmidı oldu. gu halde bana Imamı Yahyaya halife olacağmı tepşir ettin diyorsunuz, y3- ni delisin demek İstiyorsunuz, (...) paşayı hiç tanımadığım, görmediğim, bilmediğim holde, ona, hem de üç! stne evvel bilmem neler söylediğimi... , Sen sus! | Ser hafiye Kadrj sözümü keserek atıldı. akü | el 4 . Ankar»dan gelen bir telgrafta hökümetin yeni tekatt kanunu” mucibince yükseltilen tekaüt mt- — Heyeti istintakiyeyi tahkir ede -| mezsiniz, sual sormak da size düşmez. Ben de yerimde doğruldam: — Hele senin, dedim, bu mecliste söz söylemiye haklan yok... Sen sus! Allah rahmet eylesin Şakir pasaj benim hiddet ve aaabiyetimi kim bilir ne kadar haklı bulmuş olacak ki ye» rinden kalktı: | — Mahmut Nedim beyefendi, dodi,| böyle bir hadise başınıza ilk defa gel! diği için çok müteessirsiniz, ben görüs! yorum. Silkünet bulunuz, ve emini olunuz ki heyetimiz ıhkakı hak edes cektir... Emin olunuz. . İ Sonra ser hafiye Kadriye dönerek: | — Sizde, rica ederim, susunuz, dedi. Heyet aralarında birax görüştüler, Şakir paşa kapmın yanımda bekliyen yayere beni isaret ederek: — Beyefendi biraz istirahat buyur sunlar... Dedi, kalktım, gene eski oda-| ya gittim, On dakika kadar sönra Şakir paşa yanima geldi: — İlâhi Mahmut Nedim bey, neden kizarsm, nicin hiddetlenirsin.. Ren de bu sunllerin, bo sorguların mans #7, reantıksın olduğuna pek âlâ bi- liyorum, fakat, — İyi ama paşam (manasızlığın, mamtksızlığm da bir haddi var.. — Sen sabret, Allah bilir ki vic- dana muazsap ve mustariptir, seni a O © üdiye kesileceği (Ohaber veril- mektedir. Bu hususta bir kanun lâvihası yapılacaktır. bir kardeş gibi himaye edeceğim... Yal nız rica ederim saburlu ol, metin ol, bilhassa sakin ol! öie üçüncü sorgu ! “iade İki günden sonra gene aynı heye huzuruna çıkarıldım. Bu defa: — Hamdi dedeyi tanımaz mısm de diler, Kendi kendime, Hamdi dede Hamdi dede... Diye düşündüm. Bir türlü bu ismi tamyamıyorum. Kabasakal Mehmet pışn iâve ettir — Canım amcanız Hamdi dede... Nasr) tanrmazsınız? üç Eği Filhatika akrabamda bir (Hamdi) böy vardı ki kendisine (IMamdi dede) de derlerdi, ama amcam degildi. — Evet dedim, skrabamdan di dede. . — Kendisiyle muhabereniz var mm dır? — Elyevm nerede olduğunu bilmiyorum. g — Fakat evvelce... Yani bir kaç #84 me evvel? — Hamdi dedeyle çocuk! bile beri görüşmüş değilim, şim- di kendisini görsem belki imamı hile... © (Bitmedi) A - (*) İiraf ederim ki hiç tartma um bu paşanın ismini de unun