d : . z SPİN ve ceneral Kutyepof'un # © dân Belçikalı bir memurdur. —7— VAKTT 25 Kânunusani 1932 Harp Borçlarına Karşı Amerikalılar Antil | Adalarını istiyorlar, Başmakalemizden mabaat | susturmak için mukabıl hücuma geçtiler: “Hele şu Amerikalılara bakınız! Borç yerine Antil ada- larım istiyorlar! Hangi devirde yaşıyoruz? O halde eski reisi- cümbur Vilsonun o meşhur pren- sipleri nerede kaldı? < Parayla toprak ve insanlar | satılır mı? Avtil adalarmdaki yerli halkın kendilerini idare edecekleri in- tibap etmek hakları nerede kal dı?,, diyorlar. Fakat bu gazete- ler Fransız müstemlekelerindeki ahalinin Fransayı isteyip iste mediklerini (hiç düşünmüyorlar, Hatta bunları yazarken diğer sütunlarında Fransız askerlerinin Fas kıtasının cenubunda kanlar dökerek yeni bir takım mınta- kalar işgal etmekte olduklarını da tantanayla neşrediyorlar! Antil adaları Panama kana- nın karşısına tesadüf o etmek itibariyla Amerikalılar tarafın- dan bir emniyet mıntakası gibi telâl:ki edilir. Acaba Fransa ve İngiltere barp borçlarını verme- mekte ısrar ederlerse Amerika lar da mukabil harekete geçe rek bu adaları işgal edecek ka- dar ileri gidecekler midir? Mehmet Asım Şi mmm iks meçhul ve Bejli kadındır. Bejli kadının macerası Bejli kadın otuz yaşlarında gayet güzel bir Rus kadınıdır. Bundan bir buçuk sene evvel okendis, Pariste bulunuyor, beyaz sık gittikleri Etual meydanın. daki bir otelde oturuyordu. Bejli Kadın censr4 Kulyepofla ahbap olmuş, onul a si: sık dışarı çık- mıya başlarwet Bir müddet son- ra ceneral Kutyepof esrarengiz şerait altında kaçırıldı, Bejli ka- dın da ortadan kayboldu. Ağabeykol nasli kaçırıldı? Bundan bir kaç bafta evvel, 1921 senesinde Bern şehrinde Sovyet Rusyayı temsil eden, Sta- Dinin bususi kâtibi ve Balkanlar daki teşkilâta memur - Ağabey- kof, Budapeşteden kalkarak Bük reşe gidiyordu. Romanya gaze- gazetelerinin verdikleri malüma ta göre, Ağabeykof, Bükreşten Istanbula gelecek, burada Troç- kiyle beraber Sovyet (Rusya hakhında müşterek bir eser ya- Zacaklardı. Bejli kadın, yine or- taya çıkmıştı. Bu (o sehhar Rus gözeliAğabeykofa da itimat tel- kin edebilmiş ve onu, İstanbul- dan Köstenceye giderek yaka- landığını haber verdiğimiz Filo- mena vapuruna bindirmiye ikna | etmişti, Agabeykof, Bejli kadınla be- raber Bükreşten trene binmiş, Köstenceye çıkarken, tabii ce- neral Kutyepofa yapıldığı gibi Üstüne birkaç kişi hücum etmiş, ağzını tıkamış, kollarını bağlıya- rak, bir otomobile atmışlar,gemiye götürecekleri zaman, Romanya polisi tarafından da yakalanmış- lardı. Romanya polisini vaktile | kim ikaz etmişti? Bunu dünkü sayımızda yazmıştık. Romanya emniyeti umumiye müdürü M. Kader'e bu ma'ümatı veren, son günlerde, Rusyanın asceri kuv- vetlerini anlamak için Rusyaya gönderilmiş olan Fransız ve Bek çika hususi istihbarat teşkilâtın- inkıta Rus -Romen müza- keresi akım kaldı Rusyayla Romanya arasın da Rigada cereyan eden ade- mi tecavüz misakı müzakere- lerinin akim kalması ve Kara- denizde cereyan eden bazı hadiseler bu iki memleket münasebatını çok gergin bir hale getirdiği gibi JaponyaleRus- ya arasındaki vazıyette nazik bir safhaya girmiştir. Çünkü Rusya tarafından teklif edilen bir ademi tecavüz m'sakı ak- ti teklifi Tokyo hükümeti ta- rafından müsait bir © surette telâkki edilmemiştir! Japonya nın Rusyaya karşı aldığı bu vazıyet Mançuride işgal ettiği yeni mevkilerin siyasi bir ne- ticesi gibi görülmektedir. Riga müzakerat: hakkında dün gece yarısı Anadolu A- jansı aşağıdaki telgrafı vermiş- miştir: Bükreş, 24 (A.A.)— Roman- yayla Sovyet Rusya arasında cereyan etme * olan müza- kerat m'inkat olmuştur. Dahiliye bütçesinde 500,000 lira Tasarruf Ankara, 24 ( Vakıt) — Haber aldığımıza göre dahiliye vekâle- tinin 932 bütçesinde 500,000 lira yapılacak bir tasarıuf, bazı vi- lâyetlerin tevhidi. suretile terâin edilecektir. la beraber, büviyeti hakkında | bugüne kadar hiç bir ma'ümat elde edilememiştir. Zira, bu ka- dın, kendisine sorulan bütün su- allere sükütle mukabele etmek- tedir. : M. Lekok Romanya polisi, Fi omena va- puru mürettebat ve kaptanını tevkif etliği zaman, Kaptan ol duğunu söyliyen bir de Fransız yakalanmıştı, İsminin Lekok ol. duğunu söyliyen bu Fransızı, Agatekolugörünce hayret etmiş ve, kendisinin, Pariste vaktile ceneral Kutyepof'un sık sık git- tiğini söylediğimiz otelin sahibi olduğunu derhal tanımıştır. Bu suretle, Kutyepof hadisesinin üzerindeki esrar perdesi yavaş yavaş kaldırılmış oluyor. Bununla beraber Bükreşte mevkuf bulu- nan Lekok hakkında Paris poli- sinde hiç bir malümat yoktur, Eski sefir Kozyel Aynı teşkilât, Bükreşte, eski selaret binasında yaşıyan ve Çarlık Rusyası zamanında Bük- reş sefiri olan Stanislas Poklevs- ki Kozyeli de kaçırmak için emir almıştı. Eski sefir Romanyadaki beyaz Rusların arasında mühim bir rol oynuyordu. Bu zatda, Agabekof gibi Filomela vapuru- na bindirilip Rusyaya kaçırıla- caktı. Bundan başka, - esasen bütün verdiğimiz malümat Fran- $ız gazetelerindendir - gene Fran- sız gazetelerinin oyazdık'arına göre, Parise gitmek üzre Istan- buldan on gün evvel Bükreşe gitmiş olan bir beyaz Rus cene ralıda kaçırılacakmış. Şimdiki halde, bu mesele et- rafındaki malümat bundan iba- rettir. Romanya emniyeti umu- miye müdürü M. Ki bu bhu- susta fazla madı kereler Almanyada Berlin, 21 (A.A) — M. Brüning. Hitlerin muhtırasına vermiş olduğu ce- vapta mareşal Hindenbourgu Reichs.! tag marifetiyle yeniden intihap ettir. mek teklifini reddetlirnek içim Hitle- rin ileri sürmüş olduğu delilleri red- deylemektedir. M. Brüning, teklifinin Veimar kas nunu esâsisinin metnine (ve ruhuna muvafık olduğunu ispat (etmekte ve| formüllere dair olan bir münakaşada müfrit milliyetperverler reisini takip eylemekten imtina etmektedir. Başvkil, Hitlerin arzularma göre vücuda gelecek bir hükümetin aynı iktısadi şeniyetler karşısında ve bu ş€- niyetlerin Brüning hükümetine kabul ettirmiş olduğu aynı yolu takip etmek mecburiyetinde kalacağını ilâve et - mektedir. Bu nazikâne ve fakat kat'i cevap, | reisiciimhurun intihap (meselesinde Hitlerle hükümet arasında cereyan eti mekte olan biraz esrarengiz müzakere leri günün meselesi haline #okmuş | tur, Hitler tarafından izhar olunaa hayrete rağmen bu müzakeratın biri kaç zamandanberi devam etmekte ol- duğu anlaşılıyor. Mükâlemelerin te »| ferruntı malüm değildir. Mamafj da- hili siyaset sahasında — oldukça İleri gitmiş olduğu farzolunabilir. Esasen bu faraziyeyi teyit eden bir cihet de yardır ki o da ikj tarafm mütekabil mücamelekârleğı ve jeneral Groenerin nasyonalistlere sebat zımanları ver - mek lüzumunu hissetmesidir. Berlin, 24 (A.A) — Alman siyast mahafili, M. Lavalin evvelki gün söy- lemiş olduğu nutuktan tamirat mese- lesnin halline dair yeni ve sarih tek- lifler beklemekteydi. Hükümetler a. rasında miizakereler cereyan etmekte! olmasına binaen Fransız başvekilinin Fransız tezinin ana hatlarmı yeniden teşrih etmekle iktifa eyliyeceği Ber- linde malümdu. Hükümetle Hitler arasında geçen müza- Son hadiseler dolayısiyle Almanyanın ingiltereye istinat etmek istediği söyleniyor | tamirat meselesinin kat'i surette hal- günün meselesidir ğu suretinde söylemiş olduğu sözleri kabul etmemektedir. Deniliyor ki: Young plânı, lâyete. gayyer bir itilâf değildir ve olamaz. Bu plân bazı şerait altında vücuda ge tirilmiştir ve o zâmanli iktrsadi yas zıyetin tevlit ettiği mülâhazalar naza- rt itibara alınarak yapılmıştır. Bu va! zyet, şimdi tamamiyle değişmiştir.! Ve Bale'de toplanan mütahassıslar,! | ledilmesini de tavsiye etmişlerdir. Fransız büşvekilinin mütahassıs- lar komitesi raporunun bu esaslı ci- hetini tetkik etmemiş olması hayrete şayan görülmektedir. Diğer taraftan mumaileyhin Al - manyayı girişeceği taahhüdatı tutup! tutmıyacağını o bilmediğinden dolayı herhanği bir taahhüde girişmek husu sunda maddeten ve manen imkânsız» Uk içinde birakan iktısadi şeniyetleri de kâfi derecede hesaba katmamış ol duğu söylenmektedir. M. Tavalin muahedelere hususi iti- lâfları aynı mahiyette telâkki etmesi de kabul edilmemektedir. Husust mu- kavelenamelere riayeti mecburt kılan! namus kaideleri, beynelmilel sohbet» lere tatbik edilemez, bilhassa bunlar nevumma zorla kabul ettirilmiş olursa; Berlinde tamirat konferansınm içti. ma: hususunun her zamandan ziyade| zarurt olduğu mütaleası serdedilmek tedir, Gerek Pariste ve gerek Londrada Almanyanın bu meseledeki vanyeti malümdur. Alman siyası mahafili, nihayet bu içtimam tarihi hakkında itilâf hasıl olmasmın mümkün olacağımı ümit et. mektedir. Bilmukabele, Almanyanm mesele“ nin esasma müteallik herhangi bir te şebbüste bulunmak tasavvurunda ol « duğuma ihtimal verilmemektedir. Ba nı gazetelerin vermiş oldukları haber ler hilâfında olarak salâhiyettar ma. Bittabi M, Lavalin Alman hükü »- İ metini Young plânını bir cihet olarak hin nutkunun bir kısmında muahede-' lerin mukaddes mahiyeti ve Young plânmen dokunulmaz bir vesika oldu- Fransız hükfimeti nezdinde mühim bir teşebbiiste bulunacağı haberi tek- sip olunmaktadır. Esasen Alman diplomasisinin hali hazırda ahttı hareketinin doğru oldu #una Fransayı iknaa çalışmaktan zi - yade İngiltereye istinat etmiye uğraş makta bulunduğu şüpheden Azadedir. hafilde Almanyanm Paris e İ Türk — iran itilâfnamesi imzalandı | Usrtaraı Tinci sayıfada | şu devletle ilişikli hiç bir mesele ka'mamış ve iki millet arasinda mevcut ve asırların teyit eylediği dostluk rabıtaları bir kat daha tarsin edilmiş bulunuyor, rakki ve tekâmül sahasında sıkı bir temas halinde beraberce ilerlemeleri ve teşriki mesai et- mwe'eri imkânını hasıl edecek mahiyette olan bu hayırlı neti- cenin elde edilmesi devlet ma- bafilinde azim meserret ve mem- nuniyeti mucip o'muşlur. Frugi Hazretlerinden gelen telgrafa İsmet Paşa Hazretleri hararetli bususi bir meserret ifadesiyle cevap vermiştir. Tahran, 24 (A.A) — Türkiye ve İran hükümetleri arasındaki | müzakerat muvaffakıyetle hitam bularak Ohudut itilâfnamesiyle hakem mushedesi dün gece ya- rısından sonra saat bir buçukta imza edilmiştir. Vekil Beyefendi ile maiyetle- rinin bugün otomobilie Bağdata hareketleri o mukarrer oduğu yırtmak istemekle itham ve müaha- ze etmemiş olması memnuniyetle kar| sılanmıştır. Fakat Berlin mumailey. iğ rafın karla meslur. Türk ve Iran milletlerinin te- 1 i | mosından dolayı tayyare tariki tercih edilmiş ve İran hüküme- tinin recası üzerine hareketleri havanın açmasına intizaren bir iki gün tehir olunmuştur. Iwza edilen tilâfname dolayı- sile İsmet Pş. ile Iran hariciye nazırı arasında aşağıda yanlı samimi telgraflar çekilmiştir: Başvekil Ismet Paşa Hazretlerine Iran ve Türkiye arasıneaki hu- dut battım suretini kat'iyede tesbit eden itilâfı ve bir haken muahedenamesini bu saatte Tev- fik Rüştü beyefendiyle imza et- miş olduğumuzu zatı devletlerine bildirmekle mesrurum. Bu vesileyle samimi tebrikâ- tımı takdim ederek İran ve Türk milletleri arasındaki (o an'anevi dost'uk rabıtalarını bir kat da- ha sıkılaştıran ve iki memleket beyninde yen bir muhalesat devresi açan bu azim muvaffa- kıyetin mucibi mesarım olduğu- nu zatı devletlerine arzederim. Mehmet Ali Frogi Hariciye Veziri Han Furugl Hazretlerine | kâfidir. —— ——— el Son Telgrailar Almanyada esrarengiz müzakereler oluyor “Gazi Hz. Gazi Hazretleri dünkü gü" we geceyi Dolmabahçe sa yında istirahatla gecirmis!er” dir. Karadağı Diriltmek İstiyorlar ! Yugoslavya © niyeti Ooumumiye (| müdüri “Karadağ,, krallığını ihya © Karadağm istiklâlini ilân et" mek istiyen hafi bir teşkilât” cenubi Yugoslavyada (yapti tahrikâtı endişe ile takip etmek tedir. Bu teşkilâta Karadağ kral müteveffa (Nikolanm mensuf bulunduğu © “Petroviç Niyegofr hanedanının bu gün en yaşlı azası olan prens “Milo Petr viç Niyegoş,, rivaset etmekte" dir. (Prens Milo) Karada!” her tarafnda şubeleri olan 1 fi bir istiklâl komitesi teşkil e£ mistir, Komiteye mensup sellâh o eskiva bir çok yerli Sırp karakolların basarak, ** bazı köyleri oyakarak şiddetli bir tethiş hareketi yapmaktadıf" Prens Milo, Karadağdaki 8 raftarları vasıtasile her ye dağıttığı bir beyannamede, hassa Fransa aleyhinde hak retlerle dolu bir lisan kullan” e ve şunları söylemekte * ir: “Karadağın son kralı Nike lanım oğulları, Sırbistana “9 Fransaya ( satılmışlardır. Bu lar, milletin esareti pahasm* debdebeli bir hayat yaşamak * tadırlar. O Binaenaleyh, onla” | rin Karadağ tahtı üzerinde hif bir hakları kalmamıştır. Ben ailenin en büyük evli dı olmak sıfatile bütün düny huzurunda (Karadağ milletini hakiki Ove yegâne reisi olduğu” mu ilân etmekte zerre kadar tf reddüt etmiyorum. Karadağlılar, kendilerin? | hiyanet eden, istiklâllerini milli Ohaysiyetlerini (o arkad vuran Sırplara karşı mukad” des mücadelelerine artık baş” lamış bulunuyorlar. | 13 sene devam eden esar€t Sırpların orduları, p# raları ve Fransa gibi dün” siyaseti üzerinde her zam hiyanetlerini © mazur gösteri ye çalışacak bir dostları vardi Fakat bizim de bileklerimiz* kuvvet ve kalplerimizde istif lâl aşkı yaşıyor. ilie Iran hakem muabedenamesi" nin imzasını bildiren telgraf!” şimdi büyük bir meserretle aldı Tebrikatından zatı fahimaneler” ne samimiyetle teşekkür ede” Ve bu yeni vesile ile bilmuk$” bele arzı tebrikât eylerim. ; Samimiyet hududunu aşan dost'uğun çözülmaz bağlari merbut bulunan Türkiye ve nın aralarında mevcut yeği i muallâk meseleyi seri ve kat bir surette halleyliyen bu vak” bence, iki milletin atideki MÜ nasebatı için kuvvetli bir temi nat teşkil etmekten ibaret yak mayıp aynı zamanda, açık « ve istihdaf olunan gayeye mak arzuyu kat'isiyle doğrudi? doğruya yapılan temasların letler ârasında zubnr eden ge selelerir halli emrinde ve bina” aleyh sulh davası uğrunda n€ Li dar faydalı olduklarını göster bahir bir misal teşkil na Zatı fahimanelerinin tel larında işaret buyurulduğu giti İ iki memleketin an'anevi do” gunun bu mes'ut hadise geti sinde yeni bir kuvvet iktisaP © | miş olduğu fikrini burada b©'. edi Y