Rusyada neler Oluyor? Komünist fırkası tasfiye ediliyor İkinci —. 15 inci Yıl « Sayı : 5026 İtalyayla aramızdaki Adalar ihtilâfı halledildi İ:Merihten “ Arza Pariste çıkan “Le Journal, ga- Zetesi 1913 senesinin sonuncu gü- Nü çıkan sayısında tanınmış Fran-| Siz edibi “Andr& Maurois,, nm bir Senebaşı yazısmı neşreğ güzel yazıyı aynen naklediyoruz: Fezada, çok uzaklarda, Merih - ten iki müneccim dürbünlerini arza çebirmişlerdir. Birisi Merih'li ihti . var, meşhur bir üstattır. Ötekis; til. mizi, henüz müpledidir. o Dürbünden sindi bakan bu sonuncudur, ve feza. da, yıldızları tetkik etmektedir. IHTİYAR MÜNECCİM Bak. Bu ziyadar ve donuk küre, Arzdır. Şimdi kış geçti ve, sakinleri mfh yeni bir sene dedikleri şeye haşs Yadr. Dürbünü daha büyültürsem, on- ları sana, şehirlerinin o sokaklarında konuşurken (gösterebilirim. Şimdi, uzun ve soğuk geceli zamanda ken- dilerine emniyet telkin için, birbir - lerine hediyeler verip gece eğlenceleri tertip ettikleri zamandır (Bir manive. Mi çevirir) 000135, 000136, 000136,5, bu kadarı yetişir. Gördüklerini bana söy. TİLMİZ Ne hayret verici manzara, üstat! Kaynaşan, bir insan yuvası görüyo « Yum. Üstlerinde kurşuni bir sis var, Ye bu sisin içinde, erkekler ve kadr Yar neş'eli neş'eli yürüyorlar. o Hepsi *İlerinde renkli iplerle bağlı paketler taşıyorlar. Bazıları kollarmda üstü kırağı dolu bir ağaç sıkıyorlar. Anne kr çocuklarını kaldırıp onlara çam ka #osler içinde, oyuncaklar güsleriyar » Ne telâş, ne ümitler ve görünüşe Mazaran, ne âşk! İHTİYA” Bu küçük mu söviyorum: Ce - Burdur. On beş'bin arz senesindenbe-! Yİ onm İstkik ediyorum. Müstakar| bir sandet kurmayı “teertibe ediyor.) er seferinde, bina tam bitecek gibi düğü sırada yıkıyor ve milyon arzileri enkaz altında gömü - por. Ve her sefer, cesaretlerini kay- eden, bu fâniler, mini mini gay- l Tetlerine yeniden başlıyorlar. | | MÜNECCİM TİLMİZ Hatırlıyorum, üstat. Bundan bir müddet evvel, bana ilk derslerimi ve- Ne. birbirlerini mahvetmiye uğra- tl ec arzileri bana göstermiştiniz. Pek Mi. Uzuvlar ve kafalar parçalas| mYordu, Öldürücü gazlar koca koca| sürüleri birden boğuyordu. Şehirler yaniyorda, Bu küçük hayvanların hırs ları ankyamıyordum.... Aynı mah- Kakların m bu kadar iyilik gös - termeleni eş eba hakikaten kabil mi . 1 tarafı 9 inci sayıfada a sayfamızda — Amerika Darülfünunları Nasıl ve niçin çalışırlar? © Salı 5 Kânunusani a inci ay) 1932. Iktısadi Teşkilâtımızı Tanzim için Iş bankası müdürü Celâl beyin fikri iş Büyikasa müdürü Celâl B. ci fada “Hariciye Vekili : Hareket etti Ankara, 4 (Vakıt) — Hariciye vekili TeWik Rüştü bey Tahrana gitmek üzere bu akşam Istanbu- Ja hareket etmiştir. Başvekil Is- met, meclis reisi Kâzım Paşalar. la diğer vekilter, meb'üslar; İtak başvekili Nuri püşa, sefirler, ser- yaver Rusuhi bey, Ali Sait ve jandarma umum kumandanı Ze- ki Paşalar, hariciye erkânı Tev- fik Rüştü beyi teşyi ettiler. Bir müfreze po'is de teşyide bulun- du. Iran sefiri de bariciye veki- liyle beraber hareket etti. VAKIT — Teotik Rüştü b radan'ne gün hareket edeceği hakkın da telgrafta bir malümat yoktur. Dün tahkikat yaptık. Batum postasını yap mak üzere şelrimizden hareket ede- cek olan Abaziya vapurunda yer te - mini maksadiyle Lloyd Tryestino a - cenlesine Ankaradan telefon edilmiş. dir. Fakal dün şehrimize gelmesi bek denilen Abaziya vapuru fırtına yüzün den gecikmiştir. Vapur dört gün t& ahhürle cumartesi günü sâbahı lima. »umıza gelecek ve o akşam Baltuma hareket edecektir. Bu itibarla Hari. eiye vekilimizin Batuma hareket ede cek başka vapur bulunmadığı takdir. de şehrimizde o bir kaç gin kalması muhtemeldir. yin bü Hileli iflâslar çoğalıyor.. — Mâsimızı istedik » > Peki, kârı taksim edelim! m e Gl Gümrük Umum Muhafaza Kumanda —Beşinci sayfamızda Sel Sayısı 5 Kuruş di : . - Tarihi esrarı . . ifşa ediyoruz! 334 senesi teşrinişanisinin yedin. ej günü Müşir Ahmet İzzet Paşa yaz dığı bir tebliğde diyor du ki: “Dört seneden ziyade din, namus uğrunda o muhayyerülukul fedakârlikler ibrazından sonra . i » Osman hı kıtsar ve görnizonlarının en yakın iti. Mf li kumandanlarına meşrirttur. Hakkımizda elan dost Yek boüazin dan hali kalmıyan İngil devleti dableniiln hi “Bu ilga alan aylardanberi pas rasız, ilâçsız, yarı âç ve çıplak, mah- gur bir Türk ordusunun kumandanı: — Hayır... Teslim olmıyacağım, dedi ve gitti ordusunun cephane de- posu olün mukaddes bir mabede ka. pandı, Onu bir kaç gün sonra hileyle düşmana teslim etiiler, Bir Fransiz miralayı bu satırları yazana, bir gün ona dair şu menka- beyi anlatmıştı: “— O, nihayet esir olarak elimiz- deydi, Kaç senedir, bütün çölü sar- miş ve aşmış olan büyük şöhreti, binlerce ve binlerce insanda onu gür mek hevesini tahrik etmiş, oraya top t içinde İsminden ve hareketlerindes sık si disine «it birçok vesaik dilecek olan müşlir Ahmet Mthtar Paşa lamıştı. Sabahleyin, ilk sabah (0) nun çadırdan çıkacağı saat yaklaş- mıştı. Çadırın etrafıma biriken on binlerle insanın Türk kumandanma, bu büyük adama fenalık etmelerin- den korkuyorduk. Çadırın kapısı 2s sabi bir hareketle açıld ve o bir hey- kel gibi dimdik meydana çıktı. O an- da sankj çöl yerinden oynadı, hâlâ gözlerimle görüyor gibi oluyorum. Binlerle insan kasırraya kapılmış yapraklar gibi, feryat ederek kaçış“ mıya başladı. O, hâlâ, olduğu yerde dimdik duruyordu. ... (0) nun kırık, harap otomobili. eski karargâhı duvarı dibinde bit tarafa yaslanmış dururdu, her gün, her saat bu otomobilin etrafında bü yük bir kalabalık görülürdü, faak! kimse otomobile yaklaşamaz, beş or adım uzaktan, bir tarafma eğilmiş duran arabayı göstererek, birbirleri ne söylerlerdi: — (0)... İşte şuraya otururmuş! *.. Bu Türk paşası hâlâ dinç ve fanl. dır. Bunu tanrmak İstemez misiniz? Tafsilâtı Yarınki VAKIT ta — Yazısı son haberler kısmımızda 30 lik Fakülte hastanesi bele- siz diyeye bağlanmalıdır! Fakülte reisi çalışmayı birleştirme fikrini doğru buluyor Tevfik Recep bey Darülfünunun diğer şubelerin- de olduğu gibi tıp fakültesinde de bu sene başından itibaren Barem usulü kabul edildikten sonra müderrislerin maaşlarına zam yapılmasına mukabil fakül te hastahanesi tahsisatının kesil- diği ve yatak adedinin. yarıya indirildiği zaman zaman mevzuu bahsoluyor. Dünkü sayımızda bu bahis et- rafında fakülte muhitinde mev- ki sahibi bir zatın söylediklerini kaydetmiştik, Dün tıp fakültesi reisi Tevfik Recep bey bir muharririmize bu mesele hakkında şu sözleri söy- (Lütfen sayfayı geviriniz 400binliralık kaçakçılık Zabıt varakasının noksan olarak yazıl: masının sebep ve hikmeti nedir? Galatada Yaşua Bahar ticaret- hanesi hakkındaki kaçakçılık ih- barını tahkika memur olanların vazifelerini sui istimal edip et- mediklerini evvelce mevzuu bah- setmiştik. Evvelki neşriyatımıza ilâveten bu bususta şüpheyi da- vet eden sebeplerden birini da- ha teşrih edeceğiz. İstanbul gümrüğü başmüdürü Seyfi beyin muavini Methi beyle maliye tetkik (memurlarından Asaf beyin yanında diğer bir zat daha olduğu halde geçen teşrinievvelin 6 ıncı günü Gala- tada Yaşua Bahar ticaretbane- sine gittiler. Maksatları bu tica- rethanenin < defterlerini almak ve tetkikat yapmaktı. Iptida Asaf beyle yanındaki zat ticarethane- LAlttarafı 4 üncü sayfada | Akisler: Spor Nihayet dün akşam, telgraflar, bek. lediğimiz müjdeyi yetiştirdiler; Bire karşı dört gölle mağlüp olmuşuz! Giderlerken bir ağızdan kasideler yazılmıştı: Takımımız tam formunda- dır. Maneviyatı o milkemmeldir. Ka- lecimizin eşi, müdafilerimizin emsa- ii, muhacimlerimizin naziri yoklur. Fakat, hikmeti hi'da, bu sefer de ev- deki” pazar çarşıya uymadı. Niçin mi? Mazeretimiz çantada hazırdır: Sa. haya yabancı olmak, rüzgâr altına düşmek, güneşe karşı oynamak, ha - kemin haksızlığı, şanssızlık! Anlaşılan, bizim takımın mupaf - fak olması için, nefes kuvveti, maha- ret, zekâ gibi şahsi kabiliyetler kâfi değil, Rüzgârın kesilmesi, o güneşin bir bulut alfına saklanması gibi tabi. atin lötüflarına da muhtacız... Tak - sim stadyomumı da beraber götürme. miz lâzım.. Hakemin, -hamiyetli, in- saniyetli, Türk müuhibbi bir zat olmas seda gerek. Talön, on bir o: yuncumuza ayrı ayrı yar — olması da icap ediyor! İlâhi çocuklar. Bu kadar dört ba- g mamür olsem, Yunan takımını tek başıma ben yenerim!... Rusyaya gidiyoruz, o mağlübiyet. Mısıra gidiyoruz, mağlâbiyet.. Olim - piyatlara gidiyoruz, mağlib naya gidiyoruz, Verilecek cewabr biliyorum mutlaka galibiyel icin değildir. Peki ama, mutlaka mağlâbiyet için midir? gene mağlüb Yusul Ziya Gandi tev- kif edildi! Hindistanda vazi- yet çok mühimdir ai Hint milliyetperverleri reisi, M. Gandi nibayet Jpgiliz po- lisi tarafından tevkif edilmiştir. Gece yarisi oyandımlan Gandi müzekkeryi tebessümle okumuş fakat o gün süküt günü olduğu için tek kelime - söylememiştir. Ayni zamanda tevkif edilen milli komite reisi, neşrettiği bir be- yanamede “Artık müthiş bir harp (başlıyacak. ,, detnek' tedir. Bu hususta son gelen has berleri yedinci sayfamız da bu lacaksınız. nlığına verilen salâhiyet — İkinci sayfamızda —