d ER EE EY Mr Şe ma ON MN «e 6 A © 6 yn / UMUR UT” 13 T e ——— —— — ——————— —— LOŞ. ep, ŞA, er O e eg Harpten Evelki Ve Bugünkü A ———— 7— VAKTI 29 Teşrinsani 1930 —< İman Kadını Yunanistan Yeni sene bütçesi Yünanistanım *1931 « 32 öcnesi için börçe perojesi tanzim edilerek hükümet- Çe meclise verilmiştir. Bu proje muci- bince hasılat 10173493333 drahmiye ve sarfiyac 10,164,493,685 drabmiye bell olmaktadır. Şu surede 1930-31 senesine nisbetle 168 milyon drahmi noksan gö- rüldüğü gibi sarfiyatına da o kadar tens- kus vardır. Harbiye bütçesinde geçen #eneye nisbetle yedi buçuk milyon bir Doksan götülmektedir. Bahriye bütçesin- de 15 milyon drahmi tenakus Teyyare bütçesinde İse 62 milyon drahmi teze 'Yüt mevcuttur. Ziraat ve Maarif bütçe- lerinde de birkaçar milyon drahmi te Zayüt vardır. Atina rasathanesi Başvekil M. Venizelos Tayyare müs- tea ve Atina rasathanesi müdürü ile ©lan bir müzekeresi neticesinde rasatha- Renin Tayyare nezaretine raptunı karar Maştırmıştır. Bununla beraber rasathane darülfünuna ve sair makamata lâzımge- leri müşahedatı vermekte devam edecetir. Başvekilin seyahati Bir Bulgar gazetesi M. Venizelos'un Yakında yapacağı Viyana, Peşte, Bükreş Seyahatinde Solyaya da uğrayacağını yaz- Miş. Bu haberi “Mesâje Daten,, tekzip *diyor, Romanya: Yahudi a'leyhtarlığı Römanyada yapılmış olan Yahudiler Meyhindeki tezahürat neticesinde bir Şök kimse tevkif olunmuştu. Satumari Mahkemesi ahiren mevkuflardan on pa Paz ile yirmi Museviyi delaili kat'iye bu- adığından dolayı tahliye etmiş ve Yalnız mübim müşevviklerden bir tale- 5000 ley cezayi naktiye mehkâm Mniştir. kreşte musiki hayatı Gişe kemana ATE KORO, Ta İs Bükreşte (o bulunmakis ve Atene da Resltaller o vermektedirler. Yandan başka Jorj Jorjeko'nun idaresin- ki musiki cemiyeti Romanys milli mu- Misir Avrapaya tanıtmak için yerli “Üoyneis,, leri orkesire ile çalmaktadır. Bi konserler büyü kbir rağbet görüyor. Arnavutluk: — —— Arnavutlukta vaziyet “Politika, gazetesinden: Arna- gire ld İstilası üzeri- e hasıl olan buhranı vükelâ elan de- Yam etmektedir. Hariciye nezaretine İş- İodra meb'usu Musa Duka getirilmiştir. if ve milli ikusat nazrlerı yeni ha- Beye nazırile tişriki mesai edemiye- i beyan ederek istifa etmişlerdir. Mabhafili siyasiye kabinenin istifa ede KİN mn etmektedir. Bazılan da, Kohuyu efendiyi yeni kabineyi Ba memur edeceğini ümit ediyorlar. takdirde Kohuyu'nun meclisi dağıtarak “den intihap yaptıması kuvvetle muh- Mühim bir hareketi arz ie cuma günü “Avlonya,da şid- v bir hareketi arz olmuş, binden fazla Ür lanır İnsancada zayiat vardır. miktarı 30 ve yaralananlarn tarı ise 200 dür. Civardaki dağlık ler hareketi arz heyelânları mu- . Vadilere kadar kayaların ması bir çok kimselerin telef a imtaç etmiştir. Avlonya abhalisi- büyük bir kısmı hareketi arzın gid- korkarak kırlara kaçmışlardır, Azerbaycan: Komünist talebenin bir kararı ne darülfünun talebesi bir Rayı akdetmişler ve Moskovadaki s8 tirkası hakkında GPU. mun kara- MSYİD etmekle beraber Azerbaycan Kn muallimleşizden profesör Bakı #ğır ceza ile tecziyesini Ali talebe korar vermişlerdir. Bugünkü Alman kadını hayatın her safhasına iştirak ediyor, ayni za- manda zarif ve güzeldir Umumi harptenberi Alman ka- dını mühim bir tahavvül geçir- miştir, Bungünkü Alman kadını da eski Alman kadım gibi ye- mek pişirir, dikiş diker, fakat eskisinden fazla olarak incelmiş ve şıklaşmıştır. Alman meclisinin kadın meb- “üülarimidik LU” ŞrödEF şu söz leri söylüyor: “Bugünkü Alman kadını, mil- | li hayatın ber şubesine iştirak etmektedir. Rayiştagda tosya- listlerin yirmi Kadın mebusu vardır. Bunların çoğu evli ve bir çok çocuk sahibi oldukları halde memleketlerine (| hizmet ek mektedirler. Almanya harpten ve inkılâp- tan sonra (kadınlara © hak- larını vermiş ve onların yardı- mını istemiştir. Çünkü hakiki te- ceddüt kadın yardımına muh- taçtır. Yeni Alman kadınile eski Al- man kadınını birbirine bağlıyan Tabıtalar yok değildir. Yeni Ak man kadını da eskisi gibi muk- tesittir. Bugünkü Alman kadını, şık fakat sadedir. Çünkü tasar- rafa riayet mecburiyetindedir. Memleket bir çok felâketler geçirmiş olduğu için herkes bu vazifeye itina ediyor, Eskiden Alman erkekleri ka- dınlarm iyi zevce ve iyi anne olmalarını isterlerdi. Fakat şim- di onlardan, bir de milli ihtiyaç- lara yardım etmelerini istemek- tedirler. Kadın, şahsi istirahatini feda ve feragatkârane hareket ederek Almanyayı refabiyete götürme- ğe gaye Ni eni Alman kadınının en yük (O muvaffakiyetlerinden biri İsinemacılıkta görülmüştür. Kadın- ların gayretile Alman sinemacı- lığı bütüh dünyada mevki ka- Almanyanın 1930 kızı, azim- kâr, faal, fedakâr ve iyidir.Ken- disi, yalnız ev kadını olan eski kadından daha fazla bir şeydir.,, Artık Bıçak Kemiğe Dayanmış! Amerikalı milyonerler haydutlarla mücadele edecekler En güzel eller En güzel eilere malik olan kadın kimdir ? Dansöz Vulturesko Viyananın meşhur dansözlerinden|yapacaktır. Bu maksatla hazırlanmış 0- Janet Vulturesko ellerinin güzelliğilellan tahtelbahirin üstü gayet mukavim! modası revaç buluyor, Bu başlık saye- meşhurdur. Onun ellerini görenler, ni-|bir madenle kaplanmıştır. Buz tabakasinde yollarda kadın yerine hep genç hayet onun dünyada en güzel el sahi-| snr haber vermek, buzları kırmak ve|kızlara tesadüf edilmektedir. Bunu te- bi olduğunu söylemiştir. San'atkirın)eritmek gibi teçhizatla mücehhez olan) min eden, kadınlar şapka yerine bere! güzel ellerini gösteren bir resmi derce|bü tahtelbahir 25 yolcu istiap edecek:|kullanmalarıdır. diyoruz. Tahtelbahir içinde Amerika haydutlarının ortalığa deh şet salmaları üzerine 50 milyoner bun- larla mücadele ve bunları imha için toplanmışlardır. Rokfeller gibi çelik kı! Kadınlar kendilerini genç gösleren bu serpuşa rağbet ediyorlar ralı Şuvof gibi meşhur milyarderler bunlar arasındadır. Milyonerlerin hedefi, haydutluğu or tadan kaldırmak için bir plân hazırla- mak ve onu tatbik etmektir. Son zamanlarda Amerikada haydut» luk pek korkunç bir şekil almiştır. Eskiden Şikago gibi, Nevyork gibi muhitlere münhasır olan haydut teşki- lâtı son zamanlarda Amerikanm her ta rafma yayılmış gibidir. Bunlar kaçak. çılığın her türlüsile meşgul olduktan başka adam kaçırmağa da başlamışlar dır, Geçenlerde bunlar meşhur san'atkâr Harold Loyidi de kaçırmakla. tehdit etmişler, bu yüzden Harold, Nevyork- tan kaçarak Holiyuda gitmiştir. ins seyahatini bu defa tahtelbahirie tir, Kutup yolcuları orasında beş âlim| (Londra gazetelerinden biri berenin bulunacaktır. Tahtelbahir kaptan Slo-|bu kadar revaç bulması dolayısile yaz- zam Davenhoser tarafmdan sevk ve i-ldığı bir maşmakalede şunları söylü- dare edilecektir. Kutup seyahatine çıkacaklar) Kaptan Vilkins, tahtelbahirle kutbu erek Meşhur kutbu şimali müdekkiklerin| şimaliye seyahatin tehlikeli olmadığı-|çok genç gösteriyor. Bu başlık yalnız ka|kadmlar onu başlarına geçirmekle genç den kaptan “Vilkins,, 1931 senesinin kâ-|nı, bu seyahatin ilim için çok faydalı o-|dınları değil, erkekleri re genç gösterir.) göründükleri gibi birçok ihtiyar erkek nunusani ayı içinde yine kutbu şimalillacağını Amerika coğrafya Şirketine| Bundan başka bere hem rahat, hem de|te onu giymekle mektep çocuğu gibi gü- ye gitmek için hazırlanmaktadır. Vil- bildirmiştir. Bere modası Kadınlar arasında yeni bir başlık yor: “Bereler, hakikaten yaşlı kadınları imtihanlar ——— Bazı Ingiliz mekteplerinden kalkıyor İngilterede bazı yerlerde iptidai mekteplerden imtihanların kaldırılma sına başlanılmıştır. Londra gazetelerin den biri bu münasehetle yazdığı bir baş makalede şu sözleri söylüyor: “Surey maarif idaresi iptidai mek- teplerden imtihanları kaldırmağa ka- ları vermemelidir. Bunun sebebi çocukların imtihan- ları vertmemeleridir. Henüz büyümekte olan çocukları fazla yormak doğru değildir. Fazla çalışıp yorulmak, az çalışmak» tan çok fena ve zararalı bir şeydir. Meşhur Jan Stvart Millin babası oğlunu hep kitaplarla uğraştırırdı. Meş hur filosof bu yüzden hatıralarında şu nu yazmıştı: “Ne yazık çocuk olduğumu anlaya mamıştım!,, Ren nehri kabarıyor Fransa ve Beiçikada müthiş feyezenler Alp dağlarına yağan son yağmur- lar garbi Avrupada bahusus Fransa İ- le Belçikada büyük zararlar tevhit et- miştir. Her tarafı su basmış, fırtına i Te yağan sağanaklı yağmurlar esnasın da düşen yıldırım, birçok kimselerin te lef olmasına sebebiyet vermiştir. Fran- sanın şimali şarki eyaletleri ile Belçika da suların irtifa yirmi senedenberi gö- rülmemiş bir dereceyi bulmuştur. Afe tin vasati Avrupada da tesir gösterme sinden korkulmaktadır. Yine bir aşk faciası Madam Favr Bül Son gelen Avrupa postası mühim bir aşk cinayetinin mahkemesine mübü seret edildiğini bildirmektedir. Cinaye- tin hulâsası şudur. Gayet yakışıklı ve güzel bir kadın zevcinden soğumuş ve civar sayfiyelerin birinin sahibi ile se- vişmeğe başlamıştı. Günün birinde ka- dın zevcine artık kendisi ile yaşıyamı- yacağını söylemiş ve aşıkının sayfiyesi ne kaçmış. Hlabuki âşıkı akrabasın dan birini evvelden sayfiyeye getirmiş ve onunla yaşamağa başlamıştı. İki ka dım böyle ayni binada yaşamağa mec- bur kalmışlar. Bu hayat bir müddet sürmüş fakat ikinci metres birinciyi çe kememeğe başlamış o vakit eski metres demiş ki: — Ben size nasıl ses çıkarmıyorsam siz de bana ses çıkarmamalısınız! Bu sözler ikinci metresi son dere ce nsabileştirmiş gidip bir revolver satın almış.ve gece âşıkı yanında uyur ken göğsüne ateş etmiş; vurulan adam son bir gayret sarfederek elektrik lâm basımı yakmış. Bu sırad ilk metresi silâh sesine koşmuş katil kadın © nü da vurup bir kurşunla öldürdükten sonra yarı çıplak bir halde sokağa fır- lamış sabaha kadar serseriyane gezmiş ve sabahleyin ilk rasgeldiği polis mer- kezine teslim olmuş. Şimdi bu kadın müznaf cinayetinin hesabını vermek üzre bulunuyor. Fran- sız matbuatı bu davanın bu sene cere yan etmiş olan aşk cinayetlerinin en mühimlerinden biri olduğunu söylemek tedirler, assos sanane sm pese SENE NEE e 0 SEM her ige uygun bir başlıktır, Nice ihtiyar|rünüyorlar,