9 Nisan 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Lıı.*ısas E:ış POLİTİKA Yeni Napolyonlar * ve yeni Pitt Bir taraftan mihver devletleri &dı verilen Almanya ile İtalya, di - taraftan da demokrat devlet- !" cephesini teşkil eden İngiltere e Fransa arasındaki mücadele en hâd bir safhaya girmiş bulunuyor. Mihver devletlerinin hedefleri bü - ün vuzuhiyle anlaşılmıştır: Alman- Ya, Avrupa'nın şimali şarkisi ile “—Tuna havzasına hâkim olmak isti - Yor. İtalya da cenubu şarki ve Bal- lara doğru yürümek niyetinde- dir, Almanya, bu istilâ siyasetinin langıcı olarak Çekoslovakya'yı Parçalamış ve sonra da Memel'i al - Mıştır. Bu iki darbe neticesinde Po- lonya ihata edilmiş oldu. Ve Al- Manya Polonya ile meşgul olmak ere iken, İngiltere müdahale et - Miştir. İngiltere Polonya'ya istediği teminatı vermiştir. Bugün Polonya- Ya karşı yapılacak bir alman taar - Tuzu, mutlaka Avrupa harbini do - ğuracaktır. Almanya'nın bu aralık böyle bir harbi göze alacağı şüphe- li görünüyor. Almanya'dan sonra sıra İtalya'- ya geldi:* ve bu devlet de Arnavut- luğu işgal etti. Çekoslovakya'nın is- tilâsı, Polonya'yı ne derece tehlike- li bir vaziyete koymuşsa, Arnavut - luğun işgali de Yugoslavya'yı aynı kötü vaziyete düşürmüştür. Esasen Polonya'nın Almanya'ya karşı o- lan vaziyeti, Yugoslavya'nın İtal- Yya'ya karşı olan vaziyetine çok ben- zer. Her iki devlet de komşuları o- lan iki büyük devlete karşı aynı si- yaseti takip etmişlerdi. Her ikisi de önce Fransa'nın ittifakıma girmiş- ler. Fakat kollektif barış sisteminin yıkılışından — sonra — komşularının dostluklarını aramışlardı. Polonya için Almanya ile dostluk hayal su - kutu doğurduğu gibi, Yugoslavya' - nın İtalya ile dostluğu da aynı ha - yal sukutunu doğurmuştur. İngilte - re Polonya'yı Almanya'nın istilâ- sından kurtarmak için Avrupa kıta- DÜNYA HABERLERİ Dünya gazeteleri ne diyorlar! Fransiz gazeteleri Arnavutluk kuvete karşı inkiyat edilemiyeceğini cesurca ispat etmiştir Paris, 8 aa. — Bütün gazeteler, İ- talya'nın Arnavutluğa karşı yaptığı tecavüz karşısında nefretlerini bildir- mekte müttefiktir. Jur diyor ki : Büyük bir hıristiyan millet, hemen hemen hiç müdafaası olmiyan küçük bir milletin üzerine atılmak için bil- hassa mukaddes cüma gününü seç- miş bulunuyor. Netice ne olursa ol- sun, İtalya'nın ekül hücumlarına kar- şı kendisini müdafaa eden memleket, hususi yüksek bir takdire lâyıktır. Filhakika küçük Arnavutluk, birkaç senedenberi Avrupa'da, ortadan kal- dırılmasın inkıyat etmekten ise si- lâh elde kendisini müdafaa eylemeği tercih eden ilk memlekettir. Demek oluyor ki yalnız basit kuvet tezahürü ile yapılan istilâlar devresinde, bu- günden itibaren, silâh ve ateşle elde edilen istilâlar devresi kaim olmakta- dır. Arnavutluğun komşularının ken- dilerini doğrudan doğruya tehdit al- tında hisset! leri imk dır Figaro diyor ki : a Fakir Arnavutluk sahilindeki ba - rakaların bombalar altında mahvedil- mesi ve buralarda bombardımanlarla kan dökülmesi iğrenç bir manzara teşkil eder. Bu istilâ geçen seneki İngiliz - İ - sındaki taahhütlerini çok genişlet - ti. Şimdi acaba Arnavutluğun isti- lâsiyle aynı vaziyete düşen Yugos - lavya'yı da kurtarmak için İngilte- re bu devlete de aynı teminatı vere- cek midir? B a angiltere'nin Polonya dan sonra meşgül olduğu devlet Romanya idi. Filhakika Arnavutluk darbesinden evel, Yugoslavya'dan ziyade Ro- manya tehlike altında görünüyor- 'du. Almanya bu devleti tazyik ede- rek bir ticaret muahedesi imzalat- tı. Ve bu tazyikini arttırarak Ro- manya'yı büsbütün himayesi altına l dan bahsedilmekte idi. Bu sebepledir ki İngiltere, Polonya'ya verdiği teminatı, Romanya'ya ver - talyan anl esasını doğru- muhakkak ki, Almanya'nın orta Av- rupa'da ve şarktaki son darbesinin neticelerinden çok daha vahim ola- caktır. Pertinaus, Ordr gazetesinde diyor ki : Şimdi lâzım olan, gerek İngiliz- Sovyet ve gerek İngiliz - Türk müza- kerelerinin mümkün olduğu kadar ça buk neticelendiril idir. R ya kan gazetelerin tefsirlerini telhis et- mektedir. Gazetelerin büyük bir kısmı İtalya- nın ingiliz - italyan itilâfına bir teca- vüz olduğunu yazmaktadır. Bu gaze - teler, senenin en mukaddesi olan gü - nünde yapılan bu taarruzun sinsiliği- ne işaret etmektedirler- Mançester Guardian gazetesi diyor- ki ğ “Bu harbe Çemberleyn'in Musoli - ni'nin sözlerine olan itimadını selbet miştir. Çekoslovak'yanın ilhakı Hit - ler'in sözüne olan itimadını selbettiği gibi..,, Deyli Herald şöyle diyor : “Arnavutluğun işgali bütün balkan- ları tehdit ediyor, bütün — Avrupa'yı tehdit ediyor ve umumi bir ihtilâf im- kânını açıyor.,, Şimdiye kadar bu derecede alçak ve bu derecede sinik bir tecavüz görül - meselesinin daha evel bir hal suretine raptedilmesi icap ettiği bahanesiyle bu iki görüşme tehir edilmemelidir. Obe gazetesi diyor ki : Artık Betatin ve Aince kurnazlık- ların zamanı geçmiştir. Silâhsız ve müdafasız fakat cesur bir milleti öl - düren topların, dünyada şuur ve vic- danı olan herkesi ve mihverin insan- lhık vatanlarına ve bütün medeniyete karşı teşkil ettiği tehlikeye bilerek göz yumanları uyandırması lâzımdır. Selânik'e ve Ege denizine doğru Paris, 1 a.a. — Akşam gazeteleri de İtalya'nın Arnavutluktaki icraatiyle meşguldürler. Temps gazetesinde şu satırlar okun- maktadırı Şu dakikada görülen şeylerin ileri- sinde bir vaka mevcuttur ki, o da İ- talya'nın Almanya ile müştereken ve ihtimamla hazırladığı bir plânın me- todlu bir surette merhale merhale ta- dan doğruya kökünd. ş Arnavutlukta vücut bulacak italyan askeri vebahri üsleri Akdenizde ve yakın şarkta müvazeneyi mahsüs su - tette değiştirecektir. Siyaset bakı- Du, JUğludanı JUğruyaş Cer nubu şarki Avrupasındaki —mukave- leri bir araya toplamak bahsind ki Londra teşebbüsüne bir darbedir. İngiltere, meselede alâkadar ilk de- niz devletidir. Bundan böyle İngilte - reye söylenecek sözden ziyade alına - cak kararlar gerektir. Sen Paris, Jurnal gazetesinde di - yor ki : , İnsan, bu derece teannütlü karak - teristik bir tecavüz karşisında çok az ü İdli, mek teklifinde bul . Feleal Romanya'nın bu ingiliz teklifine henüz kati cevap vermediği anlaşı- lhıyor. Romanya bu cevabı vermez- den evel, bir defa da hılk_gnlı mül k tefikleriyle görüşmek uhîm”"" Anlaşılan bu görüşmeler henüz de- vam etmektedir. Ancak şimdi Yugoslavya mese- lesi, Romanya meselesinden de da- ha âcil bir iş halini almıştır. Hı[tn- ya bakılacak olursa, A!'nlvullugun İtalya tarafından 'ıçgılıy'le bu 'dev- letin ne derece müşkül bir vaziyete | düştüğü görülür. Bir defa Adriya- tik denizi Yugoslavya'ya tamamıy - le kapanmıştır. Sonra Yugoslavya'- nın taarruza karşı en hassas olan " cephesi, Arnavutluk huıîutlını:,ıf. Yugoslavlar için daha kötü olan bir vaziyet şudur ki, Polonya'dan f?ı:k- l olarak, her iki mihver devleti ile de komşudurlar. Avusturya'nın _ıl- hakiyle Yugoslavya Almanya ile komşu olduğu gibi, İtalya ile hem şimalden, hem de şimdi ceBnup:ın ş İngiltere ve Fransa i- çin en esaslı nokta, bu italyan karak- terinin muhtemel aksülâmellerini ölç mektir. Bu meselede, her şeyden evel Akdeniz müvazenesi ve statükosu bü- yük davası mevzuu bahistir. Ekselsiyor diyor ki : Bir dakika için İtalyanın ileri sür- düğü bahaneler doğru dahi telâkki e- dilse, bütün bunlar, kurtarmak baha- nesiyle katledilen bir leketin e - kip edil Geniş bir yayılma politikasının ilk mehalesi olarak Balkanlarda ilk vazi- yet almanın mevzuu bahis olduğu gö- rülmektedir ve Arnavutluğun ötesin- de Selâniğe ve Eğe denizine doğru bir ilerleyiş kendini gösteriyor. İtal- yan hâreketi bu suretle alman hareke- tiyle sıkı bir müvazilik içinde ola- caktır. Bunun için italya, vakit geç- meden, Almanya'nın doğu Avrupasın- da tecrit edilmiş bir Romanya'nın za- rarına olarak doğuya doğru ilerleme- sini tacil edebilmek için Yugoslavya- yı felce uğratmıya çalışmaktadır. Journal de Debas da Albert Mous- set yazıyor: Balkan antantı devletlerini, - Bal- tık denizinden Akdenize kadar uza- nan bir mukavemet hattiyle doğu Av rupasiyle irtibatının kesilmesi,, teh- didi altında ingiliz demarşına icabet- ten menetmek italya ve almanya için çok mühimdi. .. A . İngiliz gazeteleri velce haber verilmeden bombardıma- na tâbi tutulmasını muhik göstere- mez. Bizzat Hitler dahi bu derece ile- ri gitmemiş ve Hitler, her halde tet hişçilik silâhının kullanılmasından daha mahir hareket etmiştir. Bayan Tabuis, Övr gazetesinde di- yor ki: Eğer Arnavutluğa karşı indirilen darbe, mahallen hemen ihtilâtlar ya- ratmasa dahi, bu hâdisenin neticeleri siyaseti,, hakkındaki telâkkileri bü- tün vuzuhiyle meydana çıkmakta- dir: Al: ve İtalya, çenber içi- hudut komş lmuştur. n başka Yugoslavya'nın Macaristan ve Bulgaristan gibi fırsat kollıyan iki komşusu vardır. Bu itibarla Yu- goslavya demokrat devletler tara - fından yapılacak olan teklif»“ı:e'vır ne alınmamış olmak için bütün şar- ki Avrupa'yı istilâları altına geçir - mekte serbest bırakılmalıdırlar. Ba- zı alman profesörleri, bu istilâyı haklı göstermek için Birleşik Ame - rik.înm A L y N el '.lMon_ vermezden evel pek çok düş ihtiyacındadır. Almanya ve İtalya, İ-cütere ta- rafından şarki'Avrupa devletlerine verilen teminatı, kendilerini çenber içine almak için yapılmış bir teşe_b: büs telâkki etmektedirler. Her 'lkl memleketin matbuatı, İngiltere ye karşı ateş püskürmektedir. Alman- ya'nın ve İtalya'nın, artık şarki Avrupa'yı benimsemeğe başladık- ları anlaşılıyor. O derecede ki bu mıntakalardaki müstakil dev!ollerl birer birer ilhak ederken, İngiltere- nin buna karşı vaziyet almasını, dl: hili işlerine müdahale gibi .telıkkı “etmektedirler. Çekya'nın ıl_hıkmı İtalya Almanya'nın “tabii” bir hak- kı'telâkki etmişti. Şimdi Arnavutlu- ğun işgalini İngiltere protesto edin- ce Berlin gazeteleri çıkışıyorlın’ : — Bu mıntakada İngiltere'nin | ne alâkası olabilir? roe kaidesine,, benziyen bir doktrin hazırlamakta imişler. Hakikat şu - dur ki Almanya'nın ve İtalya'nın iddiaları, — Birleşik — Amerika'nın Monroe kaidesinden çok ileri git- mektedir. Birleşik Amerika'nın orta ve cenubi Amerika devletleriyle münasebetlerinin uzun tarihinde Çekoslovakya ve Arnavutluk teca - wüzlerine benziyen bir hâdise yok - tur. Bu Monroe doktrininden ziya- de Naponyon'un “doktrinine” ben - zer. Avrupa'nın bugünkü hali, Na- polyon'un Austerliç zaferini kazan- dıktan sonraki vaziyetine benzer. Çemberleyn de Nap n'a karşı koalisyonlar tertip eden Pitt'e benzedi. Vaziyet daha çok karışacaktır. Fakat tarihin öğretti- ği derslere bakılırsa, bu çetin mü - cadele, ancak, bir düzine milletin istiklâline kastetmek istiyenlerin e SAA *nın | hü ile neticelebilir. P — düy Bu / ve İtalya'nın mahut “çemberleme A. Ş. ESMER A K Tecavüz hakkında çok ağır kelimeler kullanıyorlar Londra, 8 a.a. — Gazeteler, İtalya'- nın Arnavutluk'a karşı sebepsiz yap- tıkları hareketi müttefikan takbih et- mektedir. * Taymis g; i, bu hâdii ak - Filiıakika Musolini, zayıfbir dost - tan daha kolay bir kurban — bulabilir miydi?,, Amerikan gazeteleri Zaif Arnavutluk blöfe kurban oldu Nevyork, 8 a.a, — Arnavutluğa kar- şı yapılan taarruz bütün gazeteler ta- rafından nefret ve infial ile karşılan- maktadır; Nevyork Times diyor ki: Zayıf, küçük ve müdafaasız olan Arnavutluk, blöfünün suya düştüğü- nü gören Musolini için tam bir kur- ban idi: Fransa korkutmiya kulak as- madığı gibi İngiltere de mesuliyetle- ri deruhte etmiye hararetli bir suret- te hazırlandığından, Musolini hükü- meti İtalya'nın çok büyük ve müthiş bir millet olduğunu göstermek için AJ Ü ÜY / KOU İSTANBUL YENİ - SABAH Arnavutluk faciası Hüseyin Cahit Yalçın, “Çekoslovak - ya'dan sonra Arnavutluk... Doğrusu iki partener birbirine lâyik bir pervasızlık - la küçük milletleri yutuyorlar. Ses çıka- ran olmadıktan sonra niçin yutmıyacak- lar.,, diye başladığı bir başmakalede, Tiran neşriyatına bakıl Arnavutluk'un hayatını değilse bile şe - refini kur ğa b diğini söylüy ve İtalya'nın Arnavutluk'a adım atma - sını, evelâ insani ve medeni bakımdan, saniyen bir harbi umuminin patlıyan ilk ddi k di esefle karşıladıktan sonra İtalya'nın balkanlara adım atmasını, ve Almanya'nın yolunu k€smiye, yahut hâkimiyeti al- tına almıya matuf bir hareket olarak tef- sir edilebileceğini ilâve ediyor. İKDAM İnhisar memurlarına ikramiye verildi Aldığı bir şikâyet mektubunu der - cederek inhisarlar idaresinin nazarı dik- katine vazediyor. Mektupta, inhisarlar idaresinin ikramiye dağıttığı hakkındaki haber tavzih ediliyor ve ikramiyenin her memura değil, çok fazla çalıştıkları gö- rülen 30 kişilik bir grup içinde altı kişi- ye, hem de bir taksim altı nisbetinde ve- rildiği, bu hesaba göre günde iki kuruş ilâ yüz para ikramiye almış — oldukları ve bu teşebbüsün, çok fazla çalışarak yo- rulanlara gelecek sene için ibret teşkil edeceğini söylüyor. Toprak mahsulleri ofisi “Ankara'dan aldığı bir habere toprak mahsulleri ofisinin — kaldı mevzuu bahis olduğunu buğday kısım - larının ziraat bankasına, afyon şubesi - göre, ) gazeteleri a.a. Matbuat Servisi Arnavutluk ve İtalya Her nalına hem mıhına sütunu mu - harriri, bu başlık altındaki — fıkrasında Arnavutluk'un işgalini, harbin yaklaşmak: ta olduğuna delil addetmekte hatâ olma- dığını, söyliyerek kuvetli devletlerin za- yıf memleketleri işgal etmelerinin moda haline girdiğini, alman, italyan, — japon ve macar işgallerini misal getirerek izah İ sonra, Âr un işgâlin - den bulgarların istifade teminine çalışa- cakları tahminini yürütüyor ve İtalya'- nın balkanlara ayak basması, balkan ve Ayvrupa sulhu için hayra alâmet olmadı- ğinı ilâve ediyor. VAKİT MA İtalya - Arnavutluk harbi Asım Us bu başmakalesinde, İtalya i - le Arnavutluk arasındaki münasebetle - rin kısa bir tarihçesini yaptıktan sonra bugünkü işgalin sebeplerini izah edi - yor ve İtalya Arnavutluk harbinin şim - dilik umumi bir harp şeklini alacak ol - madığına hükmedilebileceğini söylüyor. G?nîmet taksim etmiyoruz, millet birliği yaratıyoruz Sadri Ertem, İşaretler sütunundaki fıkrasında, umumi harbe ve istiklâl har- bine iştirak ederek sayısız yara alan İb- rahim onbaşı isminde bir eski — askerle yaptığı muhavereyi naklettikten sonra, bu hatıranın şimdi canlanmasına istiklâl harbine ait bir şeref muharebesinin or - taya atılması sebep olduğunu — söylüyor ve istiklâl harbine iştirak eden bir kü- mandanın, büyük dâvayı bir ganimat tak- simi şeklinde tefsir edip hisse istediğini yazarak, “Büyük zafer bir milletin bü- ifade eden bir harekettir. bu brahim onbaşı kadar duya - muyanlara ne demeli?” diyor, SON TELGRAF Arnavut milletinin kahramanlığı nin de inhisarlara bağ ih yazıyor. İtalya niçin Arnavutluğu işgal ediyor? M. Zekeriya Sertel, İtalya'nın Adri - yatik denizini, italyan gölü farzettiğini Berlin - Roma mihveri kurulduğu za - man orta Avrupa ile balkanların Alman- ya ile İtalya arasında nüfus mmtakaları- nı_ıynlurık paylaşılmış olduğunu izah Etem İzzet Benice, bu başlıklı - sında italyanların Ar qlfıı iı?allne- rinden bahsederek âkibet ne olursa ol - sun ÂArnavut milletinin gösterdiği kah - ramanlık tarihe altın harflerle geçecek- tir, demektedir. AKŞAM A Radyo hakkında temenniler KLıı;il'erinden aldığı mektuplarda rad- b aren ea sonra, Almanya'nın kend! Arnavutluğa a son zaferleri elde etti. Şimdi de İtal- ya'nın öğünecek bir zaferi var. İsviçre gazeteleri Arnavutluğa karşı son fecavüzü fakbih ediyorlar Berne, 8 aa. — İtalyan taarruzu İs- viçrede umumi bir surette takbih e- dilmektedir. “Basler Nachrichten” gazetesi, Av- rupa sulhunun müthiş bir surette bo- bozulduğundan bahsediyor. Bale'de çıkan “Nazional Zeitung” diyor ki: İtalyan hareketi Arnavutluk perde- si arkasında ingiliz politikasını teşhir etmektedir. İtalya bu hareketi ile İngiltere'nin şiddet ve korkutma politikasına kar- şı olan azim ve aksülamelinin ne de- rece kuvetli olduğunu tecrübe etmek istiyor. “Journal de Geneve” yazıyor: İtalya Akdeniz'de Adriyatik deni- zinin ağzını kontrol eden Otranto ka nalına hâkim olmak istiyor. Bu kana- lin 1914 harbinde oynadığı çok mü- him rol hatıra getirilirse, yapılan te - evel davranarak kendi nüfus mıntakala- rıma da el uzattığını gören — İtalya'nın Adriyatik denizini kuftarmış olmak için Arnavutluğu işgal ettiğini yazıyor. Kabinede yeni vekillikler ıü'tu_nıın:lı kabine - “Günün meselesi erin l i y ©- larak teşekkül ettiğini, yeni kabinede i « ki yeni vekâlet ihdasının, — memleketin inkişafından doğma bir ihtiyaç mahsu - lü olduğunu Türkiye'nin sgon ön sene zar- h”mh en ziyade iktisadi sahada inkişaf gösterdiğini ve bu işlerin de Nafıa ve İk- tisat vekâletlerinde toplanması dolayı - siyle bu yeni vekâletlerin ihdasına lü - zum görüldüğünü yazdıktan sonra, ileri- de bu vek de de bazı değişikl yo hakkın in devam etti- ğini söylüyor ve memleketimizde tanın- mış amatör musikişinasların Ankara'ya gonderillm:ı:i. yahut İstanbul'dan nakil suüretiyle alaturka neşriyat temsil kısmının da Ek:reıı’; quym ta eserler masrafından vazgeçilmesi te- mennisini izhar eden bir kari mektubunu .SON Posta AAA ARAARARA Yeni kurban Her gün sütununda Muhittin Birgen, İtalya'nın Arnavutluk'u işgali hâdisesini ele ık, bu hâdisenin biz türkler için hem hazin hem ibret verici bir mahiyet icap edeceğini maamafih o vakte kadar bugünkü yeni teşkilât ihtiyacımıza kâfi geldiğini izah ediyor. CUMHURİYET samamamamaAmA Arnavutlukla İtalya d söyledikten sonra, Arnavut- luk'un osmanlı imparatorluğu zamanım- daki mutena mevkiini, arnavutlara ve« rilen ehemiyeti hatırlatıyor, o memle - ketin yalnız kendi menfaatini bir tal arnavut paşalar tarafından ku- rulduğuna göre bugün harap olursa hay- ret etmiye hiç de mahal olmadığını izah fdı."." işgal _hldiıeıini enternasyonal savaş Yunus Nadi, bu başmakalede, İtalya'- nin Arnavutluk'u işgali münasebetiyle, i- leri sürülen bahaneleri mevzuu bahis e- derek, hakikatte Arnavutluk'un mevcudi- yetini. tehlik düzüren, Bniletesni ilki 27 teşrinisani 1927 muahedesi oldu - ğunu, İtalya'nın her itibarla —himayesi altına k olan A 'un, bu muahede hükmüne göre her zaman işgal altına almabilecek olduğunu izah ettik- ten sonra, bu hâdisenin beynelmilel si - yııet_ııhıımdı hiç bir itirazla karşılan- madığına göre, milletler arası vaziyette hu:i.in için her hangi bir itilâf düşünül- mesine yer olmadığını söylüyor. J ederek, bunun, Avru- pa'yı büyük bir mücadeleye — götürecek zincirin yeni bir halkası olduğunu ilâ « ve ediyor. ı Arnavutluk haritadan silinirse | İtalya ne kazanır? Emekli general, Emir Erkilet, —İtal « ya'nın Arnavutluk'u işgali hâdisesi etra- fında yazdığı bir makalede, bu işgalden şAimdilik]"k' h U iceleri, rnavutluk'un mukavemeti halinde Ay- rupa'da yeni bir harp ateşi Balkanlarda sükünet v:.l mü?:'muünmn. bozulması, İngiltere ve Fransa lâkayt ka- larak Arnavutluk'un Avrupa — hartasın - silinmesi şeklinde gösteriyor. şebbüs etmiştir. Bu inkişaf tehlikeli bir hal almıştır. Zira, her tarafta ol - duğu gibi, mihver devletlerinin de - sülâmelleri üzerinde tahliller yürüt - memekte, fakat şunları ilâve etmekte- dir : K Musolini tarafından indirilen dar - benin mütecaviz olmıyan devletler a - ın stratejik maksada varmak için bahaneden başka bir şey olmadı- ğı kolayca anlaşılır. Alman gazeteleri rasında başlıyan takviye — harel birlikte hazırlanan bir cevabın bir kıs- mını teşkil ettiği keyfiyetine, ekser Avrupa hükümet merkezlerinde — bir dakika bile şüphe edilmemiştir. Gerek kendi adına gerek diğerleri adına, İngiltere'nin Akdenizde müda- faa edilecek hayati menfaatleri var - dır. Ve bunları lüzumunda müdafaa etmek niyeti de tamdır., : Deyli Telegraf diyor ki : “Mihverin son teşebbüsü, bütün Akdeniz ve balkan devletlerinin em - niyetine bir tehdittir. Bundan başka Arnavutluk lesi, hakkakki, yal İlalyan hareketine hak veriyorlar Berlin, 8 a.a. — D.N.B. bildiriyor : İtalya'nın Arnavutluğa karşı harekâ - tını bahis mevzuu eden Fölkişer Beo- bahter diyor ki : “Arnavutluk devleti, mevcudiyetini İtalya'ya medyundur. Bu devletin hu- dud italyan subayları çizmişler ve temin eylemişlerdir. İtalyan — milleti, nız ÂAvrupa'da tesirlerini g l değildir. Filhakika, Arnavutluk, her şeyden evel bir müslüman memleke - tidir ve bütün müslümanlık dünyası da bu tecavüz karşısında heyecan i - çindedir. “Müdafaasız küçük bir memlekete karşı bariz yeni bir taarruz,, İtalya'nın Arnavutluktaki hareketi Hakkında malümat veren Deyli :I*ele- graf gazetesinin bu cümlesi bugün çı - | MAĞ aa £ hei ei eeei ÜN Fd d Arnavutluk'a modern medeniyeti sok- mak için geniş mikyasta para, zekâ ve enerji sarfetmiştir. Resmi anlaşmal 'İtalya ile Arnavutluk araşında sıkı bağlılığı temhir eylemiştir. İtalya im paratorluğu, bu küçük balkan kırallı - ğının daima hamisi ve dostu olmuş - tur. Fakat son iki sene zarfında Âr - navutluk İtalya'nın bu memleket üze- rindeki tabit nüfuzunu azaltmıya te- halifleri, son bir kaç hafta içinde Arnavutlukta da — nüfuzlarını arttırmıya kalkmışlardır. Biz, bunu, Bohemya, ve Moravya'da, Litvanya'da Polonya'da ve Romanya'da da gördük. Aynı tehlike şimdi, Arnavutluk'ta İ - talya'yı tehdit etmekte idi. B. Muso - lini'nin Adiryatik denizinin şark sahi- lindeki italyan hayati haklarını garan- ti etmek hakkındaki kararı, alplar ö- tesindeki dostumuzun da bizim — gibi aynı sarsılmaz âzimle haklarını mu - hafaza ettiğini ve yangın — ocaklarını zamanında söndürdüğünü isbat etmek tedir.,, Berliner Lokal Anzeiger diyor ki : “Musolini, Arnavutluk'a karşı bü - y_ük ııbıır göstermiştir. Vaziyetin ge- 1 italyan müdahalesini mec - KÜÇÜK DıŞ | HABERLER X jaccia (Korsika) — İstintak hâkimi a Muvra ismindeki muhtari- yet taraftarı gazetenin müdürü Pier- re aleyhinde takibatta bulunmakta- ĞİK,, X Nevyork — Kaunas da demokrat partisi şubesinin şefi B. Thomas Pen degast vergi kaçakçılığından dolayı töhmet altına alınmıştır. Mühim bir şahsiyet olan B. Pendegast 318 bin dolar tutan k bildir k suçludur. Yakalanan kaçakçılar Geçen bir hafta içinde gümrük buri kılmış ve iş bitirilmiştir. Diğer leketlerin ve İngiltere ve Fransa'nın — menfaatleri haleldar değildir. Eğer buna rağmen gene italyan hareketi ile alâkadar o - lurlarsa, bu, her halde, hiç de yerinde olmıyan bir müdahale teşebbüsü ola - caktır. Harekâtından dolayı İtalya'yı tebrik eden Almanya, başka bir devle- tin bu işe müdahalesini anlıyamaz ve bu müdahaleye müsamaha gösteremez. iüml hafaza teşkilât, Suriye hududunda: 18 kaçakçı, 436 kilo gümrük kaçak malı ile 900 def- ter sigara kâğıdı, 2 silâh, 65 türk li- rası, 7 kaçakçı hayvanı, İstanbul'da: 9 kaçakçı, 226 kilo gümrük ve inhisar eşyası, İran hududunda: 6 kaçakçı, 120 kilo gümrük kaçak malı ile 4 kaçakçı hayvanı, Ege denizinde: kara sularımızda Bu ihtar, bütün Avrupa memleketle - rine racidir. ,, avlanan 10 yabancı ile üç balıkçı san- dalı ele geçirilmiştir. (a. a.)

Bu sayıdan diğer sayfalar: