Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
ULUS Andaç NÖBETÇİ ECZANELER GA a ae A —— L AD Geralesi — Pazartesi - Merkez ini - Salr ra ” Çarşamba Yeni ve Cebeci eczaneleri Perşembe : Halk ve Sakarya a Cuma : Ege eczanesi Cumartesi Sebat ve Yenişehir eczaneleri HALK ve YENİ SİNEMALARDA # 26 ; ü a & MATİNELER — » K ÜaK v DN a Tei : ; G S Hergün 'umartesi 'azar İ;:ğ İîgg î;gg Y u bir şeydir. Bununla beraber izahr kö- İslas 1845 1445 go a laydır. Yeni kabine merkezle burjuva- 21.00 21.00 1645 s av a a a n' lar, partizanlar, endüstri ve patronlar ;ş;â için para ve ekonomi sahasında henüz kurtarrlabilecek olan şeyin halen müm Pazar ve cumartesi günlerinden başka HALK sinemasında hergün halk matineleri: 12.15 Film değişme günleri: Pazartesi ve Cuma kün tek muhafızıdır. Komünistler ise halk cephesi efsanesinin muhafazası- nı istiyorlardı.,, B. Stoyadinoviç Berlinde Le Temps gazetesinin 19 son-|tedir. Bu, bugünkü şartların imkânı YDA.ı Yazan: A. P. Çehof Bayan Lyubova Grigoriyevna, bir gün demiryolu kondoktörü Stiçkin'in Yanında oturuyordu. Kırklık güzel ve nı sıcak bir kadın olan Lyubova, €vlenme dellalı idi. Stiçkin, müşkül bir vaziyette idi. Ağzında bir sigara Olduğu halde, odada ciddi bir tavür- bir aşağı bir yukarı dolaşıyördu. dına döndü ve, k : — Hakikaten çok memnununm. Si- Zi bana, Semyon İvanoviç tavsiye et- ti. Bana, husust hayatımla yakından alâkası olan çok ciddi bir meselede Yardım edeceksiniz. Yaşım elli ikiyi buldu; bu yaş, bir çok kimseleriîı, ya- $inı başına almış çocuklara _ıahıb ol- dukları bir yaştır. Sağlam bir mevki- var. Bu itibarla, hem sevdiğim _ka- dinr hem de, çocuklarını besliyebile- Cek küdretteyim. Maaşımdan başka, bugüne kadar sürdüğüm doğru ve dü- Tüst hayat sayesinde biriktirdiğim Ş on pam.xâ_y gyı olduğulı size birv Rusçadan çeviren: Hikmet Tuna — Ben, zengin bir kadın aramıyo- rum. Yalnız para için evlenecek dere- cede vicdansız da değilim. Ben kadı- nın ekmeğini yemek istemiyorum. Kadını, ben bakmak l:sğieyoîm.onî:- t, bu böyle olmak raber, İ ltf:ğa:a bir lyı'adın olmasına da hacet yok Vakit ve hali yerinde bir ıdamx;ıf; kazanç temin etmek ihtirasiyle değil, sevgi saikasiyle evleniyorum. Ax.ı- cak, buna rağmen, büsbütün fakir bir kızla evlenmek istemiyorum. Çünkü, siz de biliyorsunuz ki, herşey günden güne pahalılaşıyor.. Bir de çocuklar dünyaya gelince.. — Biz de, drahoması olan zengin bir kız ararız... — İçsenize... Lyuba Grigorevna... İkisi de beş dakika sustu. Kadın, içini çekti; alrcı göziyle kondoktöre baktı ve ondan sonra, — Belki, yaşınıza başınıza uygun bir dul kadın istersiniz ?.. u Uıaran ae ae halimde bir adamım. Mübalâgasız di- Yebilirim ki, bir çok kimselere örnek Olacak derecede hedefinden emin ve tiddi bir hayat sürmekteyim. Bir tek eksiğim var ! Ocak ve sadık bir ha- Yat arkadaşı. Kendisiyle görüşüp danışacak, has- ta olunca bana bir bardak su yerecek iç kimseciğim yok. Bundan başka, evli bir adamın sosyetedeki itibarı da, Ona göre bambaşka oluyor. Bundan dolayı, evlenmeğe büyük bir .m:;î:ı Var; yani, böyle bir işe elverecek kadınla hayat birliği kurmak istiyo- Tüm, Kadın içini çekti ve, ,, — Doğrusu çok güze ilâve etti. M — Ben yapyalnız bir adamım; ğe hirde hiç kimseyi tanımıyorum. u işte çok becerikli olduğunuzdan, Ar- 1 bir şey. Diye kadaşım Semyon İvanovif, bana, Slz: baş vurmamı tavsiye etti. LyuPO.V tayinin- Grigorevna, mukadderatımın de bana yardım etmenizi sizden çok Tica ederim. Memlekette, evlenmeğe Yarar her kızı tanıyorsunuz. Bana eıl- Verişli gelecek kadını bulmak Sizin için güç bir mesele olmasa gerek. — Olmaması için bir seb:b.yok.. — Lyuba Grigorevna, içsenize... Kadın, kadehi emin bir tavurla a'ğ- Zima götürdü ve içerken, yüzünü bile b“'“Şturmadx. — Peki, nasıl bir kadı ' huz ? Diye sordu. z Beı:ymi ? Mukadderatımın bana ti— y G îg;l:(înıııe biçimde olsun ? Çün- , biri sarışın, bir ba: €&smerden hoşlanır. İçini n Stiçkin, Kü e Bi Cdi ve ahlâk cahibi bir adamım. Bo Dim gözümde güzellik ve hele dıs BÖ hüş hiç bir rol oynamaz; ?ü > y Zellik denilen şey, geçitidir; bun n istiyorsu- hafifçe çe- revna; ben Be şka, güzel bir kadınla insanın bğf; dertten kurtulmaz. KiRARCI şkası da meselâ |F i|sizin geliriniz... rum ki, hakkımda iyi niyetler besli- | yorsunuz. Bir şey sormama müsaade ediniz. Zahmetinizin bedeli ne olacak- tır? — Çok bir şey değil, Yirmi beş rub- le ile, adet olduğu veçhile bir de, bir elbiselik kumaş verirsiniz.. Drahoma- dan da yüzde olarak ayrıca bir şeyler ödersiniz.. Çünkü, bu hesab, ayrı. bir hesabdır. Stiçkin, kollarını göğsüne — kavuş-| türdu... Ondan sonra, — Bir parça pahalr buluyorum; dedi. İ — Aman efendim, bunun neresi pa- halr ?! Eskiden evlenmeler bol oldu- ğu zaman, bu işleri ucuz Y'Pıyofd'fl" Fakat, bugün ? İşlerin hafif gittiği bir ay içinde iki defa yirmi beş rub- le kazanınca, çok memnun oluyorum. Stiçkin hayretle kadına bu!nyı'ırdu. — Hım, niçin? İki kere yirmi beş rüble az mrı ki? — İyi günlerde yüzden fazla kaza- nıyordum. — Sâahih mi ? Bu işte bu kadar çok kazanılabileceğini aklıma — getirme- miştim | Elli ruble ! Bu kadar da ka- zanamayan erkekler var. İçiniz, rica ederim.. Kadın emin Stiçkin hiç sesin bir tavurla tekrar içti. j çıkarmadan kadını, ğ üzüyordu. den tırnağa kadar s : th_C_ EBili ruble. Yılda altıyüz ruble r. Lyuba Grigorevna, — insan mekti KAr: . :ıemuıı faizi ile bile iyi bir parti ya- ilir. pabi Hi ülümsiyere Kı::ngmi ? Ben artık yaşlı sayılı. el - — Hiç de değil £. Endamınız o ka dar güzel,yüıünüz o derece beyaz ki. Evlenme dellalı olan kadın, b;;ı ?katı;. ça sıkılır gibi oldu. Stiçkin, - anına oturdu ve ond: b kıimıEntlğ.'kler üzerinde hâlâ bl'llyük bir tesir yaptığınıza hiç şüphe »(;ı:ız- sa gerek. Uslu, para tutmasını Di en ir adam, bir de ve maaşı dolgunca bir a ae fi şüplt yoktur. İki- LÜZUMLU TELEFON NUMARALARI Yangın ihbarı: 1521, — Telefon müracaat şehir: 1023 - 1024., — Şehirlerarası: 2341 - 2342. — Elektrik ve Havagazı Arıza Me- murluğu: 1846. — Mesajeri Şehir Anba- rı: 3705. — Taksi Telefon nu l kânun tarihli buaşmakalesi Bay Stoyadinoviç Almanya seyaha- tinin resmi kısmı bittikten sonra Yu- ö Zincirlicami civart: 2645, 1050, 1196., — Samanpazarı civarı: 2806, 3259, — Yeni- şehir, Havuzbaşı Bizim taksi: 2323 — Havuzbaşı: Birlik taksi: 2333 — Çankırı caddesi, Ulus taksi: 1291. OTOBÜSLERİN İlk ve Son SEFERLERİ a) İlk Son sefer sefer Ulus M. dan K. dere'ye 645 23.00 K. dere'den Ulus M. na 7.15 23.20 Ulus M. dan Çankaya'ya 7.25 23.30 Çankaya'dan Ulus M. na 710 23.30 Ulus M. dan Dikmen'e 7.30 20.00 Dikmen'den Ulus, M.na — -8.00 20.30 Ulus M. dan Keçiören'e — 6.00 21.00 Keçiören'den Ulus M.na — 6.30 21.30 Ulus M. dan Etlik'e 6.380 — 20.30 Etlik'ten Ulus M. na 7.00 — 21.00 * Ulus M. dan Cebeci'ye 7.00 20.30 Cebeci'den Ulus M.na —— 7.00 — 20.30 Cebeci'den As, fabl. ra 6.30 —— A:. fabl. dan Cebeci'ye — 1715 S. pazar'ndan Akköprü'ye 6.30 7.15 Akköprü'den S, pazarı'na —— 9.45 - Ulus M. dan Yenişehir'e — 7.00 -Tı-o Yenişehir'den Ulus M.na Y ve her saatı beş gece muntazam seferler vardır. Pazar günleri ilk seferler birer saat sonra başlar. ıAııeıııı!ıı'ı Ulus meydanından Yeni- şehir'e ve Yenişehir'den Ulus meyt gidecek otobüslerin hareket saatleri, sine- maların dağılış saatlerine tâbidir, POSTA SAATLERİ B Posta saat 19 a kadar İstanbul cihetine mektub kabul eder, Taahhütlü 18 e kadardır. TREN SAATL%!.ZĞ Si Haydarpa; ; Her sa » Her e akşam 19.15 ve 19.,45 de (salr, perşembe, cu- martesi Toros sürat.) AŞ * S $ v hat üzerindedir). Diyarbakır hattı : Hergün — 9.40 Zonguldak hattı : » 15.00 rayotobüs , 16.05 GÜNLÜK: Arabi - 1356 23 Zilhdci) s. D. Güneş 7 16 Rumi - 1353 İkinci kl.;.nn 12 Akşam 17 16 5 kuruşla Aç bir çocuğu doyurabilirsiniz Çocuk Esirgeme Kurümu genel merkezi her sene olduğu gibi bu sene de Ankara ilk okullarındaki zayıf ve kimsesiz (585) çocuğa her gün etli sı- cak öğle yemeği vermektedir. Bir çocuğun bir üğünlük yemeği ekmeği ile beraber beş kuruş tutmak - tadır. Her vatandaş kuruma beş kuruş yardım etmek suretiyle yoksul bir yav- ruya kan ve can vermiş olur. Kurumun dükkân ve mağazalarda bulunan kumbaralarına beş kuruş at- mak suretiyle yaprlacak yardım da bu güzel maksadı temin eder. goslavya başbakan ve diş bakanı Es- sendeki Krupp fabrikalarını ve Münih deki nasyonal sosyalist merkezini hu- susi surette ziyaret etti. *.. Rayh hükümeti Yugoslav hükü- meti reisinin ziyaretine — Belgrad i- le olan münasebetlerinin inkişafına at- fetmekte bulunduğu ehemiyeti teba- rüz ettirerek — pek hususi bir parlak- lık vermek istemiştir. Hattâ görünüşe bakılırsa bu süretle de biraz ileri git- miştir. Bu Berlin konuşmaları neticesinde neşredilen tebliğ pek yeni bir şey öğ- retmekte değildir... Yalnız görüşmele- rin “samimi bir dostluk ve iki tarafın politik telâkkileri hakkında tam bir anlayış havası içinde,, cereyan etmiş olduğunda ısrar etmekte ve “devamlı bir dostluk ve Avrupa sulhuna faydalı bir iş birliği şartlarının iki memleket arasında her sahada mevcud,, olduğu- nu söylemektedir. Bunlar, bu gibi tebliğlerde pek u- mumi formüllerin dışında sayılabile- cek şeyler değildir. Vakıa 'General Gö- ring tarafından Karinhall'de — verilen öğle ziyafetinde söylenen — nutuklara bakılırsa yugoslav hükümeti reisinin Alamnya seyahatinin nasıl bir hava i- çinde cereyan etmiş olduğu daha iyi anlaşılır. General, bu ziyafette Alman- yadan bahsettikten sonra, karşılıklı menfaatleri biribirini pek mesud bir şekilde ikmal ve itmam eden Almanya ile Yugoslavyayı her hangi bir politik, ekonomik, kültürel anlaşmazlık gibi arazi bakımından da hiç bir anlaşmaz- lığın ayırmadığını tebarüz ettirmiş- nisbetinde tekrar ele alınan “Mitteleu- ropa” politikasının kendisidir. Yugos- lavlar - ve başkaları - şu basit hakikatı düşünmelidirler ki politik hekemonya olmayınca ekonomik hekemonya da olamaz, ve politik hekemonya ise - biz- zat tarifi dolayısiyle - buna ister iste- mez razı olmak lâzım geldiğine hük- medebilecekler için her türlü haysiyet istiklâlini nefyeder. Günün bütün hâdiseleri hakkında, dümnya gazetelerinin mütalea ve tefsirlerini aksettiren aşağıdak basın hulâsaları, Anadolu Ajan- sının bültenlerinden alınmakta- dır : Fransa Fransız - alman yakınlaşması Sosyalist Populer ve komünist Ü- manite gazeteleri fransız - alman mu- karenetine şiddetli hücum ediyorlar. Popüler gazetesi fransız gazetele- rinden bir kısmını bu fikri ortaya attı- ğgından dolayı müaheze ediyor ve böy- le bir yakınlaşmanın halk cephesi ta- rafından güdülen kollektif emniyet ve sulhun bölünmezliği politikasına uy- ğun olmadığını yazıyor. Ümanite gazetesi de Hitlerin sulh tekliflerini bir küstahlık telâkki edi- yor ve diyor ki : “Maalesef bu sulh teklifleri son fransız kabine krizinde mühim bir rol oynamıştır.,, Aynı gazete, fransız - alman müna- sebetlerini iyileştirmeğe çalışan Ber- lindeki fransız büyük elçisi Ponse'ye de hücüm eylemektedir. B. Delbos Berlin'e tir. Le Temps, makalenin bu kısmında, W bir iş birliğinin tahakkuk ettirilebile- ceğine inandığına, zira alın yazılarının iki milleti her vakit teşrik etmiş oldu- ğuna misal olarak büyük — Fredirikin sarayı önünde sırbların nöbetçilik et- miş olduğunu ve sırb milletinin çek- miş olduğu acıları da sırb şarkılarını | Bav Stavadinowicin cevabından — Ala| manya ile Yugoslavyanın daima sıkı gidecek mi ? İGene fransız - alman * münasebetle- Einden bahseden Epok gazetesi diyor “Şimdilik B. Delbos'un Berlini ziya- reti mevzuu bahis değilse bile, fran- sız - alman münasebetlerinde gerginli- ğin binnisbe zayıfladığını görüyoruz. Fakat iki memleket arasında bir yak- laşma usulü, psikolojik bir iş değildir, bilâkis çok müsbet vakıalara — dayan- ktadır. Maalesef, sulhu en iyi suret- da en evvel al. I bulun- duğunu,, anlatan sözlerini aldıktan sonra; ümumi harbe sebeb olan Avus- turya - Sırbi l Irğında Al- te temin hususunda Berlin ve Paris, çok ayrı düşüncelere malik bulunuyor- Fransız dış politikası Berliner Lokal Ansayger de diyor kiş “Yeni hükümet, dış politika saha- sında bir çok noktalarda bir irtica ola- rak telâkki edebilecek bir ısrarı ifade etmelidir. Fransanın Milletler Cemi- yetine olan sadakati: İşte esas budur. Buna, fransız dış politikasının hakiki surette mülhem olduğu her şeyi ihtiva eden formül ismini vermek daha mu- vafık olurdu. silâh yarışımnın, Versay' devletlerinin, üstünlüğüğü muhafaza etmek istiyerek, silâhlarını bırakmak- tan imtina etmeleri ve bunun üzerine de diğer devletlerin kendilerine milli müdafaa vasıtaları temin etmeleriyle başladığı mesküt geçilmektedir.,, Gazete, Şotanın bütün memleketler- le bir anlaşma esası aramak için teşriki mesai etmek arzusunu kaydederek di- yor ki : “Samimi surette arayan, hiç şüphe- siz bir şeyler bulacaktır.. Almanya bundan geri kalmıyacaktır.,, İngilterede madenlerin . . . : millileştirilmesi Londra, 24 (A.A.) — Amele partisi mebuslarından Parkinson İngiltere, İskoçya, Gal memleketleri ve Manş a- daları madenlerinin 1.1.1939 dan itiba- ren millileştirilmesi için parlamentoya bir kanun lâyihası tevdi etmiştir. 'Topraktan çıkarılan kömür üzerinde toprak sahiplerinin hakları demek olan Royalteslerin millileştirilmesi — için hükümet bizzat bir proje tevdi etmiş oldüğu için bu lâyihayın kabul edilme- si ihtimali azdıft. VUG 6, İMLARAN 7 —— | lar. Aynı mesele hakkında sarih olarak manyanın oynamış olduğu rolü ve müs takil Sırbi dünya hari dan sil- alman ordularının neler yap- Tar: duği hatırl l ve “Bu hatıranın e öyle bir yeri var dır ki, kendi huzuruna hâkim olan sırb milleti bizzat kendini inkâr etmedikçe bunu unutamaz,” demektedir. Rayh hükümetinin misafiri olan Bay Stoyadinoviçe alman milletine karşı duyduğu hayranlığı nasıl ifade ederse etsin ve Almanya - Yugoslavya dost- luğunu derinleştinmek için General Göringin şahsi gayretlerini ne kadar överse övsün, bunlar nihayet hararetli, fakat şahsi duygulardan ibaret olup bizi, Berlin seyahatinin hakiki şümu- :ii.'!ne dair iyice tenvir etmekte değil- ir, İmdi, bütün bu sözlerden vazıh bir netice çıkarılamamaktadır. Maksadın mek için hat Al ya ile Yug ya arasında her Bir kaç dakika gene sükütla geçti, Stiçkin yerinden kalktı ve sinirli si- nirli odada dol başlad hangi bir anlaşma imzası bahse kon- muş görünmemektedir. Olsa olsa iki leket b a dair bir bey — Ben genç bir kadın istemiyorum. Ben yaşlı bir adamım... Onun için... Sizin gibi bir kadın istiyorum. Uslu, akıllı, insaflı ve sizin endamınızda bir kadın olmalr... Müşkül bir vaziyete düşen kadın, gülerek, — Aman yarabbi, gene nelersöylü- yorsunuz ! Diye haykırdı. — Uzun uzadıya düşünecek ne var? Siz benim çok hoşuma gidiyorsunuz. Çok iyi taraflarınız, vasıflarınız var. Bana gelince, ben de ciddi, uslu bir adamım, ben de sizin hoşunuza gidi- yorsam, geriye ne kalır ? Onun için, sizinle evlenme talebinde bulunmama müsade edermisiniz ? Evlenme dellalr kadın, bir yandan gülüyor, bir yandan ağlıyordu. Muva- fakat ettiğine delâlet etmek Üüzere, kadehini Stiçkin'in kadehiyle tokuş. turdu. Bunun üzerine saadete gömü- len kondoktör, — Öyle ise müsade ediniz de, haya- tımızı nasıl tanzim etmek istediğimi size anlatayım. Dedikten sonra, otur- du, derin bir nefes aldı ve yavuklu- suna aile hayatı hakkındaki düşünce- dında aranılacak olan €© 4 |şuna gideceğinize gil, içi, onun e y gibi. yaşktaLATI Vıî;flînuğ d;:ıı alıi-:îfıâ;ı, î:adm biz pal - |B buN:ıf: Ğ:m;elegr söylemiyorsu- ça d"î; t"' lua“,mbulca olursa, iz ?l € fena olrîıı;z ; ancak, aa t::ıîâî: nuî 'Ben mi ? Niçin ? hızlı hizli © fen ğ hemi: . « içkin hız. ğomıuş olması, daha bi: ke,yğyet de-| Ses sada keııldiE' î:;'ç’“ dellalının Bilda o kadar zarart D D e r ae İnefes aliyordu. Haa e A SERr LAİT Ee n ea T PD Mez. Bunün için, iyisimi, bı;âtygulı: “Ya sizin -mh iç? ; :Z istiyorum. Beni saymâöt " . | yar, Nikolay Nikolaye” ol : ienle | biri İ kramiyelerden başka Tnası, - tandetini - BeLe C lardırı Iy e Bena m;hı_ Urması, bence en esasl! yetmiş baş — Bundan daha tabif ne olabilir ?! lerini anlatmağa başladı... hazırl tasavvur edilmiş olabilir. Halbuki, Almanya ve Avusturya bası- nına aid olarak bu iki memleket arasın- da kararlaştırılmış olan şeyler göz — ö- nüne getirilince bu gibi teşebbüslerin tatbikatı sahasındaki kıymetin ne ol- duğu görülür, Almanya ve Yugoslav- ya gazetelerinde intişar eden yazıla- rın tek mevzuu alman - yugoslav dost- luğunun ve ekonomik münasebetleri- nin inkişafıdır. Deutche Allgemeine Zeitung'un dığına göre bu seyahatta, Al:ı'anyî;î ablokadan kurtarmak için muvaffaki- yetle yapılmakta olan mü in ye- Ael * I da ne düşündüğünü çok öğ- renmek istedik.,, İspanya iç harbı ve Musolini İspanya harbinden bahseden Popü- ler diyor ki : “Bir çok yerlerden gelen haberlere göre, İtalya âsilere silâh ve insan gön- dermekte devam eylemektedir. Palma de Majorgue üssündeki italyan tayya- relerinin Valansiya, Barselon ve sair şehirleri şiddetli bir surette bombar- dımana devamları da bunu göstermek- tedir. Musolini, İspanya gibi, dahili ve harici güçlüklerini bir ileri hareket- leörtmek — tasavvurundadır. Teruel, İspanyada faşizm müdahalesinde yeni bir safha açmaktadır.., Milletler Cemiyetinin ıslahı Eko dö Pari gazetesi, Milletler Ce- miyeti reformu hakkında şu satırları yazıyor : “Paris ve Londra, paktın 10 ve 16 1ın- cı maddelerinin ortadan kaldırılması tezine girişmemeye karar vermiş görü- nüyorlar. Cenevre kanunu — bundan böyle en büyük enternasyonal fenalık- ları önlemesinde kendileri için acaba ne fayda vardır? Totaliter devletlerin hareketlerinde daha mutedil davrana- caklarına ve çünkü delegelerinin Ce- nevre sarayında akad kerele- v 0 S DW H y n — Soldan sağa ve yukarıdan aşağıya: 1- Torik balığının küçüğü 2- Balıkçı mavnası 3- Avrupanın eski bir milleti - Mahal, 4- Deniz kumandanı - Bir nota 5- Yemiş satan. 6- Ekmek yapılan madde - Toprağın yük- sek kısmı, 7- Genç at - Azâlarımızı hareket ettiren etler 8- Arkadaş - Kırmızı 9- =lüb olmuş son beyaz rus kuman- Müessif bir ölüm Anadolu müfettişi merhum Müşir Şakir Paşanın kızı ve Sadrazam Ed- hem paşa oğullarından Mübarek Galib Edhemin eşi Fatma Munise 19 ikinci kânun 1938 çarşamba günü vefat etmiş- tir. Merhum Munise tam manasiyle kadınlık fazilet ve meziyetlerinin tim- sali idi. Muhtelif lisana ve türk harsı- na bihakkın vakıf olan merhum mem- leket kadınlığının nadir yetiştirdiği yüksek bir kültüre sahib idi. Bu telâ- fisiz kayıp ve tesellisiz açı için taziyet- te bul dost ve ehbablara ayrı ayrı re iştirâk edeceği zannediliyorsa, bu da ancak bir hayaldir. Vilson rüyası siliniyor. Bundan böyle Milletler Ce- miyeti ya mütcarrıza karşı mukavemet nüvesi olacak ve yahudda hiç bir şey olmıyacaktır. İngiltere ve Fransa dış bakanlıkları paktın faydalı olabilece- ği kanaatindedirler. ve bu da müzake- reyi kapamak için kâfidir. ni bir merhalesi saymak lâzxmdxr...y 7 Bu ıe_yahatin merkezi Avrupadaki fili vaziyet' üzerinde ne gibi âkisleri olacaktır? Yugoslavyanın, Fransaya, küçük antanta ve balkan antantına sa- dık kalacağı hakikatte Belgrad — tara- fından verilmiş olan resmi ve müker- rer teminata şimdilik itimaddan başka yapılacak bir şey yoktur. Fakat bes bel lidir ki bu alman idarecileri nazarında Yugoslavya, Almanyanın merkezi ve şarkt Avrupada hekemonyasını tahak- kuk ettirmeğe uğraşan politikasında başlıca unsurlardan birini teşkil etmek | siz ekseriyet ilk bakışta hayret verİci Almanya Fransız kabinesinin aldığı itimad reyi Berlin ğazeteleri, fransız parlamen- tosunda hükümetin aldığı itimad reyi hakkında tefsirlerde bulunmaktadır- lar : " Berliner Tageblat gazetesi ezcümle diyor ki : “B. Şotan tarafından elde edilen eş- teşekküre imkân — bulamadığımızdan bu teşekkürlerimize sayın gazetenizin tavasutunu rica ederiz. Kocası Mübarek 'Galip Eldem 1—465 1938 İzmir Enternasyonal Fuarı Dünyanın en güzel ve kârlı alış veriş yeridir. Ucuz seyahat, Bol eğlence 20 Ağustos - 20 Eylül ı1—7041 HHE nmlir Bdi O dalake'L A