HEPİMİZİN ANKETİ Çocuklarımız Ne olmak istiyorlar ? hayallerinde — yaşayan hiç düşündünüz mü ç Acaba çocuklarımızın ideal meslekler nelerdir, Kuruluş halinde bir inkilâb memleketinde, yeni hayatın istediği bütün ıhtisas ve mesle ları na eleman yzîîgtı'mıek zorunda olmak deı:c: bir çok yeni kültür müesseseleri kurrnayfı sevkeder : Daralfünun 6 şubeli idi. Ünı'vznılîrrıı: on bırk ;;.ı belidir. Mektebi sanayi'in sayısı dört olan iş kolu dokuza çıkmıştır. Bütün bu yeni iş ve mes larımızın hayalinde yaşayan m lek şubelerinin, çocufı- esleklerde büyük Wi Tz k kadroları- bir ayrılık yaptığını ve her ş b aaĞay B GEr yen heveslileri bul! bulanduğ arkad hocası Bir muallim Muhtelit bir orta mektebde kız ve erkelf fıle"l::el:: Yi arasında yaptığı bir anket, bıınun.ı!(ıım gö : Miştir : Memlekette meslek şubelerinin geniş ya: yılışma rağmen arzular toplu ve birleşiktir. i k, üç kız talebeye şamil olarak, i N SAA anket, orta mektebin ders senesi devam eden bu E_rkek falebelerin tevabları 60 erkek talebeden 142 si, yani yüzde doksanına ya- kın olan büyük kısmı, ordudı. va- zife almak ve subay olmak iste- diklerini bildirmişlerdir. Bunla- rın arasında çok dikkate değer cevablar vardır. Bazıları, babala- rının da zabit olduğunu veulıırb meydanında şehid düştüğünü, an- nesinin ve kendi arzusunun ba- bi Tzit £ ; ehnek olduğunu söylemişlerdir. l Bııı_ıı, zabitliğin temin ettiği sağlam is- tikbal kadar şerefli ve memleket sevgisiyle rahat yaşamayı en çok > telif eden, dimağ inkişafı ve vü- cud sağlamlığı veren bir meslek d isiniz ? son senesi olan üçüncü sınıfta ve liseye girmek ü- zere olan talebeler arasında yapıldığı için belir- miş ve şekilleşmiş fikirlere rastlamak mümkün- ğ da,bulunduğu bu se- Içinde belki ç kınız : 160 erkek VE 170 de kız Talebe arasında çilmiş meslek arzularının, nasıl kümelendiğine ba- Kız falebelerin cevabları Kız talebenin verdiği cevab erkek talebe arkadaşla- rından büsbütün başka bir çığır- Erkek talebenin yüzde Olmak istiyor Ğ* yapılan bir anket — <4 i dok yakın | zabit- ERKEKLERDEN KIZLARDAN ik 3 H kabil, kızları- 142 si Zabit 127 si Muallim mızın yüzde yetmigi_ne' yakın kıs- 5 i Mühendis 19 u Doktor. mı, muallim olmak istiyor. î â' l?:rış;?r“i ı; :]T(:g:?; 170 kız talebe arasında _mı.ııl- Ş Mnıllî!m $ i Hâkim lim olmak isteyenler 127 yi bul- bi ram Ki ei maktadır. Kızlarımız, muallimli- TULKER Si ABI B9 ğin cemiyet içindeki şerefli yori_- ni, kurtuluştaki büyük vazifı hatırlatıyorlar. Ve diyorlar ki : *“— Muallimliğin meslekler a- olmaktadır. Ancak, bugünlerde Lond- rada yapılan bir haydudluk rekor kır- mıştır. deiüümümisi Sir Felix Cassel meslek- daşları arasında en zengin hukukçu o- larak tanınmaktadır. Eski ingiliz ve göotik tarzda fortshire'deki Putteridge Burry şato- sunun sahibi de odur. bulunan bü şato, noel gecesi beklenil- miyen ziyaretçilerle karşılaşmıştır. O gece bütün aile mensublarının toplan- mış oldukları misafir salonu şatonun birinci katındadır. Bodrum katında i- se, Sir Cassel aile mücevherlerini mu- hafaza etmek için bir nevi hazine yeri hazırlatmıştır. bir sır ve sadece ailenin yakınları tara- fından bilinen bir şey olduğu da bir yana bırakılsın, şatonun etrafı su dolu derin hendeklerle çevrilmiş olduğu için bodrumdaki mücevherler, şatonun üst katlarında bile emniyet!: sayılabilirdi. Bir şatodaki hırsızlık Dünyada bir çok büyük hırsızlıklar Londradaki temyiz mahkemesi müd- yapılmış olan Bret- Oldukça tek ve tenha bir vaziyette Mücevherlerin gizli bulunduğu yer Buna rağmen, alt kat pencerelerin- den birinin demir parmaklıkları kesile- rek içeriye girilmiş ve 50.000 ingiliz li- rası değerinde mücevher aşırılmıştır. Şayet Sir Cassel'in yakın akrabaların- dan biri, mahzende bulunan inci kolye- sini göstermek hevesine düşmemiş ol- saydı, hırsızlığın farkına bile varıla- mıyacaktı. İngiliz polisinin bütün faaliyetine rağmen çalınan mücevherler halâ bu- lunamamıştır. Bayan Feride Mısır Kiraliçesi : olıgl_(en Mısır büyük bayram yapıyor Paris - Soir'da Pierre Artigue yaztıyor . teşemi oldu. sevinç içinde çalkanmaktadır. lerin yanında toplanmış gibidir. yeniden kavuştu. hireye bakıyorum. ettiklerini anlatmışlardır. Fakat, zabit olmayı isteyen yüzde dok- san arasında, bu mesleği tercih- de en çok âmil olan sebeb şudur: « . Biz, muhakkak yüksek tah- sil yapmak istiyoruz. * Ailemizin geliri ve mali vaziyeti, bu gaye- mizi istediğimiz ı"ıhtlıudı ger- 4 Dünyayı dolaşmak, | gör. —. l L L L lün yerini hatırda lâyıktı. K e ü ee Üü GKa . unutmayinız ! Muallim, mekteb- Aşağıycı doğru K EkOI'T kadifesi altında, projektörler camile- da yer has- leri parasız leylidir. Ve biz oku- n rin muazzam kubbelerini aydınlatı- retmek istiyorum, Cihan içindeki yeri çok şerefli olan cumhuriye- tin, daima itibar gören bir vatan- daşı olarak, yurd dışında onu- temsil etmek bence eşi bulunma- yan bir zevktir. Sonra bir de âle- mi gö k var. Bir gö in bi k daha faydalı old ğ değildir. kl e A ” D .. Askeri liseler ve harbiye le'y!ı:iır nu da hatırlamak lâzım...” ve parasızdır. B?şkı ea için talebe yetiştiren leyli liseler yoktur.” N İ 142 talebenin yetmiş küsuru, yani yarısından fazlası bu cevabı vermişlerdir. y 160 talebeden geri kalan lı:;- lebe arasında en çok arzu, uk: torluk ve iniihındıslıktır._Çoc bu iki mesleğe girerken, Tarımız, eketin doktor bir taraftan meml, ti gi ve mühendise olan ihtiyacına işa- ret etmekle beraber, bn_ıkı ıı:ıeı- leğin şu hususiyeti üzerinde du- ruyorlar : “Mühendisler ve doktorlar çok kazanıyorlar...” A ği Talebeden birisi verdiği cevab- da diyor ki : “— Doktor olmak n Bu, iyi bir meslektir. .!n_un_ıag- lığını yerine getirmek ı:,:ın_ııgr;!- mak şerefli ve insani bir iş.. ııı- tün bunlarla beraber dokl?r_o- Mayı zengin olmak için de istiyo- rum. İstanbuldaki apartmanların sahibleri arasında en çok doktor- lar bulunduğunu gazeteler yııı:ı- yorlar. Komşumuz olan dokto- run da iki apartmanı ve gece rü- Yama giren şık bir otomobili var- dır.” . M Mühendis olmak ııteyenkmıı çocuğumuzun cevabı, bal ı“. doktor olmaya lıııırlınu: ari daşına ne kadar yakındır ? “— Yurdumun ını'ihend.ıuo lş:r ihtiyacı vardır. Yıgılu'. : :;1 v; sular, elektrik; hulâsa Her bayındır bir memleket olfııı; Ki çok mühendis lâzım... M nirl zor ve uzun çalışmadan lonsu el tişen bir meslek sahibi olğ::e Te kazancı da o niıh_etle yül Tnt Ben, hem memleketime çok var etmek, hem de çok kaf;n:ld aei tiyorum. om.n"içiıı mühe Mak istiyorum. N h 1k8 :oZıktm 5 şi muhendı;îfî ,:' doktor olmak iıtemektedördü M w“kuiîti orlar. hariciye - memurluğu y kya Onlardan biri şu satırları Yyor : istiyorum. 160 yavr üzur _aeri kı'lın mak isteyenler, fakat tahsil için ailelerinin gelirleri müsaid olma- yanlar, onu şüphesiz ki tercih e- deriz.” Muallimliği isteyen kızlarımı- zın ardından doktor olmak heve- sinde olanlar geliyor : Bunların sayısı da 170 genç kız arasında ihti a ze Bizklinlei, mak ihtiy İnsan oğlu yalnız havada irtifa re. koru kırmakla iktifa edemiyor. Deni- yor. Yeni ları andırıyor. zin dibinde irtifasızlık rekoru da kır- 420 kadem derinliğe rTüyorsunuz. inip rekor kıran amerikalı dalgıç Max E., Nohl'u gö- ork ların yor. Şehrin teşkil ettiği muazzam ope- ra sahnesini seyreden bu yerden ay- larak halkın karışıyorum. 19 dur. Kızlarımız, niçin dol ldukl Üektrrködüz lilr. da a Tnı üçü de şu i ç dir : Muallim, Tüccar, Çiftçi... Ticaret hayatını tercih eden, şehrimizin tanınmış bir Iüccın-' nın oğludur. “Babamın sermayesi dın kalbinin izahmı yapıyorlar : “— Kadın için en uygun mes- leklerden birinin doktorluk oldu- ğuna kaniiz Acıyı dindirmek gibi bir çok ruhi ve manevi taraf- ları da olan bir mevzu üzerinde kadın hassasiyetinin daha verim- li olacağı inanıyoruz : Bu iti- müsaiddir. İş sahası d n daha çok para kazanmasını müm- kün kılıyor. Fakat bu işde tekniği eksik.. Yüksek ticaret tahsili ya- parak bunu tamamlıyacağım.” Diyor. Çiftçi olmak isteyen talebe Beypazarlıdır. ve ailesinin geniş arazisi vardır. Bunların boş dıır— masının kendisine hüzün _verdıiı- ni ve bir hazinenin l:ilitllıı durı: hatırlattığını söyliyere :iı:oı:u:î $ “— Ben çiftş.ili.ii kara sapanla emeği ve enerjiyi hed"er etmek manasına ıluııyortıın: Tür- kiyeyi mesud edecek bı!yulı ça- lışmanın toprakla muvazi olarak giden teknik bir çıhımı olduğu- na inanıyorum. Köyümde bunu yapacağım. Yüksek ziraat enıtı'; tüsüne girmeğe hazırlanıyorum. barla doktor olmaya hazırlanıyo- ruz. Köylere kadar giderek yeni hayatın prensiplerini, zinde ve gürbüz kalmanın parolalarını ya- yacağız.” Doktorluğun peşi sıra tayyare- nın eşsizliğini buluyoruz. Hava- cılığı, bir spor olarak değil, bir meslek olarak istiyoruz.” Geride kalan 10 kız talebeden üçü kimyager olmak istemekte- dirler, Yeraltı servetlerimizi — iş- letmek davâsının bir milli iş ol- duğunu söyliyen üç kızdan birisi, köy köy dolaşıp, içme sularının iyi olmasına çalışacağını söylü- yor : K “— Sevgili babam, kötü sula- rın yaptığı bir böbrek hastalığı neticesindeki operasyondan öldü. cilik geliyor : 170 k dan 14 ü, Türki p h lığı lek y k ar duklarını söylüyorlar. Bir beraberce okuyalım : “— Uçan türk kadımnı terkibin- de, inkilâbın başlı başına bir il- mini görüyoruz. Sabiha Gökçen bizim idealimizin örneğidir. Kah- raman Gökçen'de türk kadımlığı için en cazib, harikülâde bir mes- lekle; fedakâr ve gururlu bir leket aşkını birleştirmiş olma- ve K egt cevabı, ANKET BİTMİŞTİR: izin anketi bitmişti İ"ne | kt ? Şışl—;ıiı devrin feragat ve özverilik havasına ve onu yetiştirenle- rin mü; sbet telâkkilerine güvenebilirsiniz. Yalnız dikkat ediniz : Z ü e k- i tığını o bozmasın... Dünkülere lâboratuvar kokusu, tral nfekht::ıı::ı:::ı ve makine sesi belki bir şeyler anlatmıyacaktır: Fakat :ıînlırm bulunduğu yerde iki türlü kurtuluş var : Çocuğunuzun kur- tuluşu ve türkiyenin k:rîuluııı... « D3 W | nıza asla öl di Tayyareci olmaya hazırlanan kızı- iniz. O, dünkülerin ölmez diye ha- yaline taptıkları efsane perilerinin yerine, kanad devrinin getirdiği yeni bir melektir. lekl ... lek. dir. Bu Çocuklarımız, hep iyi ve lerin her birinin kadrosu, güzel geniş ve büyük Türkiyenin ihtiyacını karşı- birle yarçeklağmmiz olgoük ladığı gün, kuruluşl ü ini kaybede- sıniş Liçımıı_ııı Saadetinizin değerini daha iyi zek şaşkın ve çaresiz bir yol, bir kurtuluş yolu arayan dünya gençli- ğini bir an düşününüz ! Kimyager olacağım ve vatandaş- lara elimden geldiği kadar temiz, sıhhi, öldürmeyen ve hayat ve- ren su içmelerini temin edece- ğim.” diyor. 5 kızımız, hâkim olmak arzu- sundadır : “— İnsanlarm hak mefhumu üzerinde hüküm — ver- mek her hissin fevkinde olmanın verdiği bir imtiyazdır. İyi birer hâkim olmaya çalışacağız.” di- yorlar. Geri kalan iki kızımızdan biri- si terzi, birisi ev kadını olmak is- tiyor : “— Okumuş türk kadınının mo- da âlemine eserler vermek kudre- tind_e olduğunu onlatmak için terzi olacağım. En iyi, kültürlü bir terzi olmak için kaç sene ça- lışmak lâzımsa ve bu çalışma ne kadar zor olursa olsun bundan k ç y Pa Türk kadı bu sahada da en önde yer alabi- leceğini isbat edeceğim.” — 170 den tek bir cevabı vermiştir : “— Ben, hiç bir şey değil, yal- nız ev kadını olacağım. Evimin işlerini kendim göreceğim, Bir ev kadınmın ve annenin neler bil- ıııeıi Tâzımsa, bunları ihtisas ha- line getireceğim. Bir tahsil devre- sinin bu işleri öğrendikten sonra çok fazla zaman bırakmıyacağı- nı zannediyorum.” kızımız şu len halkla dolup taşıyor. Tuğla rengi insanlar, leri dolaştırıyorlar. Her tarafta meşaleler, batları ışığa boğuyor. Sokakta Kıral Faruk saadetini ribirini çiyniyordu. mektedirler. Düğün günü edildi. Bu sabah, gecenin şenliklerinden temiz, taze, muntazam haline müştür. Sanki geceyi rahat bir uyku içinde geçirmiş gibi. Halk, merasimin cereyan edeceği kıral sarayı etrafında toplanırken Helyopolis'te kıraliçenin son tuvale- tine aid hazırlıklar tamamlanıyor. Kıraliçe, Pariste hazırlanan gelinlik elbisesini giymiştir. Bu, gümüş dan- telden yapılmış bir harikadır. Altın ve gümüş işlemeli beş metre uzunlu- ğunda bir duvak elbiseyi tamamlıyor. Saat 9. İki saat sonra Kıral Faruk'un ona hediye ettiği tacı başma geçirecekler, Kıymet takdir edilmesi güç taşlarla tezyin edilmiş olan bu taç şarkın ih- tişamına lâyık bir kıymettedir. Hediyeler Kubbe sarayında dünyanın her ta- rafından gönderilen hed iyelerden bir On sekiz yaşında bulunan Kıral birinci Faruk'la, İskenderiye hâkimi- nin kızı Bayan Feride Zülfikar'ın ev- lenmeleri, firavunlar devrinden beri yapılmış kıral düğünlerinin en muh- Memleket heyecan ve Asırlardanberi ilk defa olarak, Mı- sır tahtına bekâr bir kıral çıkmıştır. İki gündenberi Kahire bayram yap- maktadır. Sanki bütün Mısırın haya- tr, ültrâ modern binaları asırlık cami- yükselen bu şehirde Avrupalılaşmış şehir, birkaç gün için şarkvari ihtişam ve debdebesine UDUT Nil deltasına hâkim olan şehri kuşbakışı seyreden eski kaleden Ka- Manzara, bin bir gece masallarına mahallelerin bildingleri, beyaz ışıklar içinde, muazzam ekran- Tavuk para yumurtlar mı ? İngilterenin Cilgerraw şehrinde Grirmatn adındaki karı kota arasında, seyrek rastlanan bir sebeb yüzünden evvelâ kavga başlamış, karı koca niha« yet ayrılmax için mankemeye müraca- at etmişlerdir. mesele şöyle olmuştur; Viksor Grifftih'in, karısının yardı- miyle geliri mükemmel olan bir mücs- sese haline sokmuş olduğu bir tavuk çiftliği varmış. Geçenlerde Bay Grif- tith çırtlikten eve gelirken bir kaç yu- murta da getirerek karısından omlet yapmasını rica etmiş ve yemek hazır- lanıncaya kadar vaktini geçirmek için odasına çekilmiş. Adamcağız yerine o- turur oturmaz, karısı çılgın gibi içeri- ye girerek, yumurtalardan birini kı- rınca, içinden üç penilik bir madeni para çıktığını söylemiş. Erkek, karısının aklını kaçırdığına hükmederek, evvelâ yapacağını şaşıra mış, fakat ondan sonra kendini topla- yarak karısını tatlılıkla teskin etmeğe başlamış. Lâkin, kadın fikrinde israr etmiş, Hasılı, adam, böyle bir şeyin imkânsız olduğunu kadına bir türlü anlatamamış. Kadın, “üç peni yumurtadan çıktı” diye inad etmiş. Bu inad yüzünden kavga çıkmış; kavga sille - tokat fas- lmma girmiş ve bu arada kadın mosmor oluncaya kadar dayak yemiş, Bu defa erkek aklını kaçıracak bir dereceyi bulmuş, küçük bir yumurtaya fil ka« dar büyük bir yalanın yerleştirmek is- tiyen karısiyle artık yaşayamıyacağı- nı iddia ederek, ayrılmak için mahke- meye müracaat etmiş. Yalancıktan da olsa, üç peni bir yumurtadan çıkınca kos kocaman bir aileyi darma dağın et- meğe kâfi gelmiş! E I|lllllllllllllIllll||ll|ll|llllllll||l_._ Yeni çıktı ŞEHİRCİLİK YAZAN: Celâl Esat ARSEVEN Belediye ve imar işleriyle alâkası olan herkese tavsiye olunacak bir kitab “UKAKAAA KA AAA AOA KA KK 5 Jhazine vücuda gelmiştir. İskenderiye Patriki, — firavunlar devrinden kalma bir taç, mükemmel bir gerdanlık ve elmas bir başlık he- diye etmiştir. Hediyeler arasında bir hirden kalabalığın gürültüsü ve k Sehirden d eğmfe,i yükseli-|rilen her türlü hediyelere gelince, kum rengi burnuzları içinde, şehirde çöl siluet. ışıktan çe- lenkler, bahçelerde reflektörler pal- miyelerin şekillerini havaya çiziyor ve sıcak memleketlere has zengin ne- kıraliçeye sahib olduğunu haber veri. milletiyle paylaşmak istedi. Münakalelerin dur- muş olduğu sokaklarda büyük şen- likler tertib edildi. Sokâk köşelerin- de kurulmuş olan ve içinde en meş- hur Mısırlı artistlerin teganni ve rak- settikleri şanoların etrafını kalabalık kütleler sarmıştır. Abdülvaha'yı, Üm- mü Gülsümü ve Mısırın Mistenget'i denilen Bediayı görmek için halk bi- rabaları ve nedi dır. Kurulmuş olan muazzam sofralar- da fakirler doyuncaya kadar yiyip iç- Hisihar El Morağhi tarafından yapılacaktır. Bütün gece, yenildi, içildi, dans hiç bir iz kalmamıştır. Şehir tekrar dön- de Abdülazize aid tesbih vardır. Dünyanın her köşesinden gönde- büunların ihtişamı hakkında bir fikir vermeye girişmekten vaz geçmeliyiz, Prens Mehmed Ali, Kıraliçe Öje- niye aid dantelden bir duvak gönder- İki gündenberi, otellerde bir oda| miştir; Aana kıraliçe 4 milyon frank bulmak imkânsızdır. Arab mahallele- ri de memleketin her tarafından ge- kıymetinde bir gerdanlık, İngiltere kıralı iki av tüfeği ve tam bir spor ta- kımı, Fransa Cumhur Reisi kıymetli Sevr porseleninden bir takım hediye etmiştir. Toplar atılıyor Bu toplar bütün Mısıra yeni bir yor. Yeni — kıraliçe, Helyopolis'deki köşkünden, sekiz at koşulu mükem- mel bir araba içinde ayrılıyor. “ Takib eden arabalarda maiyeti, ak- leri yer al şİ Genç kıraliçenin geçişi halk tara« fından heyecanla selâmlanıyor. Kub- be sarayında merasim başlamak üze- redir. Öğle yemeği şeref salonunda yeni- lecektir. Yalnız kıral ailesi efradı, es- ki başvekiller ve birkaç yüksek me- murla Zülfikar ailesi hazır bulunacaktır. bu merasimde Medeni ve dinf nikâh merasimi üniversitesi — ulemasından Nişanlı, duvağı içinde yandaki o- dada otururken, Yusuf Paşa Zülfikar Kırala ananevi suali soruyor: — Majesteleri, kızım Ferideyi tah- ti nikâhlarına almak arzu ediyorlar mı? Genç hükümdar cevab veriyor: — Evet. Gece şenliği Gece saat dokuzdan itibaren, bü. yük bir ışık, şarkı ve raks bayramı başlıyacak ve bütün gece devam ede- cektir. Fakire gene ziyafetler çekilecek ve hediyeler dağıtılacak. Şehirliler, ışıklar içinde yüzen Nil nehrinde çi- çeklerle donanmış gemilerin geçidini seyredecekler ve sokaklardaki şen- liklere iştirâk edeceklerdir. $ gün müddetle düğün şenlikle- ri devam edecektir. Bu umumi şenlik içinde eski Baş- vekil Nahas Paşanın taraftarlarından bazıları bir nümayiş mahiyetinde pa- şayı halka alkışlatmak istedilerse de ffak olamadılar,