1 Ocak 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

Altr aydanberi, İstanbulda, her- gün biraz daha yaklaşan — ölümi bekliyerek yatan şair Mehmed Akil evelki akşam öldü. Osmanlı / ed. yatının son mekteblerinden - bir Akifin gözleriyle birlikte kapanmı; tır. Mehmed Akifi kendisiyle yaşıt, kendisinden yaşlı ve genç osmanlı şairlerinden ayıran iki karakteristik — Wasıf vardı: —— Onca sanat, birçok çağdaşlarının verdikteri — manâlardan başka bir manâ taşırdı. sanat icindir., vecizesini, bu telâkki muhiti ve cemiveti terenniim etmiş- | — tir. Büyük harbda onu Berline ve — Necdin sıcak / çöllerine kavuşturan bu sanat telâkkisi olmuştur, diyebi- Biriz. Bir muharrir — dostumuzun da dediği gibi “herkesin - gecelerden, gölgelerden bahsettiği zaman o, bir idealin heyecanlı kahramanı olmuş- tur.. Bir takım — gairlerimizin - eserle- rinde ancak gamitür halinde bulu- 'nan vatan ve millet mevzuu Akif'in sürinde tek ve biricik kaynak ve p 'nar gibi çağladı, durdu. Sonra Akif, şiirinin ve sanatının ifade vasıtası olarak - arabca ile fars- -— --u-_yauüp hemen her za- iııgllıkı!ııııvıyıkyımı üşü ile takip edilebilir. Çünkü o sular geniş (ormanların içinde birikir ve her hız- landikları yerde kendilerini orman - gündenberi kıtlığı ve bir sel bolluğu görür Boğan katlık ve bunaltan bolluk. Habbuki türk tarihinde suyun tek vasfı vardı: rahmet. Bu rahmet neden kısaldı. Bu rab- niçin boğuyor? Ayağı Anadolu- ın büyük ırmaklarma varan dere - “ve onların ikinci, üçüncü ve be- i derecede kolları uzak olmmyan güklerini andınyor. Bu dereler bir yeşil tünel olmadıleca birer yanık gibi daima kuru kalacak ve iç- toplanan her yağmur sağnağı insanları nlı ve itaatlı akar. Ve yatağın: ğaç kökü bulunraryan her ırmak MEHMED AKIF çayı birçok çağdaşlarından daha iyi bilmesine rağmen - osmanlıcayı de- güzel, sade ve tabii türkçeyi seçmiştir. Evelki gün beyaz sakallı gairin tabutu arkasma daha bryıkla- T yeni terlemiş bir genç kalabalığını toplayan, bu vasıtayı seçmekteki ve yüksek bir tahkiye kabiliyeti ile kul- İTanmaktaki isabet ve muvaffakiyeti olmuştur. Akif, “vatan” a ne manâ ve yordu? Akif “milliyet,, i nasıl an- hyordu? Bizde, hemen hemen, ilk önce “vatan” kelimesini kullanan Namık Kemalle olduğu gibi, evelki gün Edirnekapt mezarlığına gömü- len şairle de aramızda bu mefhum- Jara manâ vermek bakımımdan yük farklar ve mesafeler bulundu. Hanu kaydetmeden gecemeyiz. O, kütlenin ruhuna harikulâdelikler a şılayan, millet mucizelerine hayat veren “sebeb,, ve “müessir,, Teri, gereği gibi, sezememişti. Fakat bu şahlanışların, bu yabancr akınlar ö- münde et ve kemikten birer kale gibi duruşların heyecanı onun kalemine ölmez hamaset eserleri / ilham ede- bilmistir. Akifin son yıllarını Musırda mstr rap verici bir nostalji içinde geçirdi- #ini söylüyorlar. Şair, gözlerini 27 ilkkânunda yabancı Afrika ufukla- ma karşı yumsaydı, hiç şüphesiz, altmış üç yıllık hayatınm ifadeye de Necatinin mezarmnı ziyaret edeceğiz Dün yazdığımız gibi, maarif vekili merhum Necatinin ölümünün yıldönü- ü olması münasebetiyle, bugün saat 14 ile 14 buçuk arasında, merhumü sev- miş olanlar mezarı başında toplanacak- lar ve hatırasını anacaklardır. Yeni yıl Eski takvimin son yaprağını yırtıp sepele attığımız zaman dayduğumuz acıyı unutabilmek için yeni takvimin ilk yaprağmı neş'e ve sevinçle yırt- mağa hazırlanırız. Dün gece, uzun bir yılı, ağızlığı- mızın ucunda sonuna kadar yanmış bir cigara gibi çıkarıp atarak yenisini taktik. Eski sene, hiç şüphesiz, gözlerimi- zin kenarma yeniden kırışıklar çize- rek tarihe gömüldü. Fakat biz, Biyi dostlarımızdan, — sevdiklerimiz- den ve çocuklarımızdan saklayabilmek içS güldük, eğlendik. içtik ve dane et- Konfetiler, serpantinler, şarap ve #ampanya şişeleri, saksofon ve kapa- mıp açılan fâmbalar, parlak elbisele- Te bürünmüş insanların yaşlanmak avutmak vazifesini üzerle- ldıkdarınm, aceba, farkındamı- Hatay! Sancak meselesi üzerinde konuşu- yorduk. Arabcası kuvetli bir tanıdı- Brmız söze karıştı — — Hatay meselesi nasıl bitecek, bi formusunuz? dedi. — Nasıl bitecek 7 — Suriyelilerin Profesör Nimbus'un maceralarr; İSTANBUL TELEFONLARI : Elektrik şirketinin gümrük kaçakçılığı İstanbul, 31 — Elektrik - şirketinin yaptığı gümrük kaçakçılığına aid eve tak bugün dokuruncu ihtisas mahke- riş ve mahkeme müddeiu- et aleyhine davayı açmış- tır. Suçlular arasında şirket müdürü Hasan, şebeke başmünedisi — Haşim, malzeme dairesi müdürü Sadi, Başmü- hendis Tiroli, muhasebeci Piryos, mü- hendis Serpire, fabrika müdürü, kon. trol amiri, şirket daire müdürü vardır. Celbler suçlulara cumartesi günü - teb- Jiğ edilecektir. Komünistlik propagandası yapanlar mahkemede İstanbul, 31 — Komünistlik propa- gandası yapmak, kitab, beyanname neş- Tetmek ve cemiyet kurmakla — maznun suçlular müddeiumumiliğe verildi - ve isticvabtan sonra — hâkim tevkif kararı verdi. Maznunlar on üç kişidir. Aralarında Nazım Hikmet ve doktar Hikmet de vardır. Tekirdağda elektrik fiatları “Tekirdağ, 31 (A.A.) — Tekirdağ e- dektrik işlerini inceleyen şirketler komi- aerliği, fransız frankının düşmesi üzeri- 'e elektrik kilovatının yıl başından dirilmesini şirkete kabul ettirmiştir. Şimdiye kadar çok pahalı elektrik yakan tekirdağlılar bu indirilmeden memnun- durlar. İstanbul arkadaşlarımızın bir de- fine bulmuş gibi hep birden kendi- lerine mal ettikleri Misis Simpson' kahramanını — göyle tarif ediyor : gözleri öyle derin lâcivertdir. ki kadifeden iki menekşe denilebilir. Uzun ve kavrik siyah kirpikler bun- ları gölgelendirmektedir. Kaşlara ge- Tince.... hele çekik burum, yarı açık ve le sevgiliyi böyle tarif etmez mi: “sevgilim dudakların » aşkın misitiçindeki bu bağ- ivanlık ruhu demek ki yirminci asra kadar gelebilmiş ! CA Ş0 Gencler için böyle eğlenceler tertib edilmesi iyiş fakat ihtiyarlar için neden bir şeyler düşünmiyorlar (La Republigue'den) Profesör polis hafiyesi olduktan sonra, haklarında | malümata göre dün Karadeniz sahille- baren 24 kuruştan 16 baçuk kuruşa in- | ketin en sıcak yerleri bu romanında muharrir, hikâyesinin | da 2000 frankla yaşayabildiği bir B. İbrahim Necmi Dilmen Değerli bilgin nekahet devresini geçirmek üzere Viyanaya gidiyor Bundan bir müddet evel — Ankara Nümune Hastahanesinde bir ameliyat geçiren ve o zamandanberi - yatmakta bulunan Burdur Mebusu ve Türk Dil Kurumu Genel Sekreteri Bay İbrahim Necmi Dilmen'in iyileşmekte - olduğu 'nu bundan birkaç gün evel müjdele- miştik. Memnuniyetle haber aldığımıza re değerli bilginimiz, önümüzdeki pas zar günü hastahaneden çıkacak ve ne- kahat müddetir 'naya gidecektir. YURDDA Hava durumu Metcoroloji — enstitüsünden — verilen geçirmek üzere Viya- rinde kar ile karışık yağmur, orta Ana- doluda ise hafif kar şeklinde yağış ol- muştur. Karadeniz sahillerindeki yağış fırtına ile beraber olmuş ve en fazla Ri- zede metre murabbama yüz oa kilo ka- dar yağış isabet etmiştir. Dün sühunet evvelki güne göre, 6 - 4 derece daha dü- Şük kaydedilmiştir. Dün yurdda en dü- Şük dereceler sıfırın altında Edirnede 9, Afyon ve Errurumda 15, Niğde ve Karsta 17, Kütahya ve Kırşehirde 20 derece olarak kaydolunmuştur. Memle- e sıfırın üstün. de Dörtyolda 11, Silifke ve Adanada 13 derece idi. Dün Ankarada en yük- sek suhünet sıfırın üstünde 2 derece- den yukarı çıkamamıştır. “Prems Joinville 1836 da İsviçre den kardeşine yazıyordu:. “Çocuklu ir ailenin, hizmetcilerile birlikte ay- memleketi ziyaret etmiş bulunuyo- rum. Bir tarafa kaydettim; eğer Av- rupa'da umumi bir sarsınlı zuhur e- lt iciğa Bisselm Tuhaf şeydir ki bütün kıyas unsur- harı besaba katılmca, 1936 İvsiçre'sinde de bu kadar para ile, yine prens gibi ya- şamak kabildir. Şuhale göre hükmümüz ne olabi. ür 2 Zeytin dalı Evvelki gün Ziraat Vekilinin baş- kanlığında zeytin yetiştiren bölgele- 'vin mebusları ve zeytincilik müte- bassısları bir toplanlı - yaptılar ve zey- 'tin yetiştirilmesinin gelişmesi hakkın. da hazırlanan bir raporu okuyup mü- zakerelerde bulundular. 1937 yılının ilk gününde bu top- dantı haberini size tekrarlamayı fay- dalı buluyoruz. Çünkü geçen yıllarda olduğu gibi, yeni yılda da zeytin da- /mı, her memleketten fazla, Türkiye (Lö Turnar'dan) 7 Kayak sporu içip Dikmen'e bir grup gidiyor Üzimidin bir. gel HK Da M © G Tülelll afanı B liyas oldağu Ball a Y kedi y OD Ü n el b di lll e somll e gani olacağı umulmaktadır. Üç günlük dee yezir çalışmanın ve şehirimlede kayaki ve e apoeların n kar B v emulğki z Lik maçları 2-1-937 cumartesi günü Ankara Gür Cü sahasında yapılacak lik maçları: Gençler B. - Çankaya B. 'T. saat 14 hakem: Refik. Muhafır Gücü - Ankar ra G. B. T. saat 15,15: hakem Refik. 3-1-037 pazar günü Ankara gücü sahasında yapılacak lik maçları: Gençler B. - Çankaya A. T. saat 14 Hakem: Hüsnü, Ankara Gücü sahasında: Muhafız Gücü - Ankara Gücü saat 1430. Hakem: Nuri. Devlet demiryollarınm bir spor severliği Devlet demiryolları idaresi, kayakı Jarı da eşya telâkki ederek makil ücreti almakta idi, İdare bir #por #everlik ezeri olarak kayakları zati eşya Hstesi içine sokmuş ve böylelikle parasız na- kil edilmelerini temin etmiştir. Henüz inkişaf ve yayılma halinde bulunan bu apor şubesine, demiryollar Fi idaresinin gösterdiği bu alâkayı şül ranla kaydederiz. Zimmetli memurlar hakkında 1936 yılı içinde kefalete bağlı me murların katileşen zimmetlerine aid i- lâmlarla zimmetli memurların mali va- #iyetlerinin 15-1-937 tarihine kadar ma: liye vilâyetine gönderilmesi alâkalıla. N betçi eczaneler 11937 tarihinden 28.2937 akşammna kadar cczaneler gece nöbet cedvelleri 1 — Pazar: Ankara cczanesi 3 — Salı: Halk ve Sakarya cezaneleri 4 — Çarşamba: Ege cczanesi $ — Perşembe: Sebat ve Yenişehir eczaneleri 6 — Cuma: İstanbul cezanesi 1 — Cumartesi: Merkez cezanesi DİL KÖŞESİ “..Türkgücü sokağında — oturanlar dün saat onda civar apartmanlardan bi- rinde işitilen silah sesleri üzerine bine den bire doğruldu.” Gazetelerimizde moda olan cinayet edebiyatından bir nümune olan şu kısa cümledeki hatalara bakmız: 1 — Bir sokakta oturanlara nazaramı “civar bir apartıman” acaba başka bir sokakta bulunan bir bina mıder? Hayıt, çünkü cinayet bu sokaktaki bir apara tımanda işlenmiştir. Şu halde “civara tâbiri yersizdir. 2 — “Apartımanlardan birinden işis tilen,, denilince sesin o apartımandan geldiği manâsr çıkarılamaz. 4 — Fail cemi olduğu balde “doğ ruldu,, müfreddir. 4 — Bir hâdise hakkında sonradan tahkikat yapan bir muhbirin bütün sox kakta oturanların yaptıkları hareketi tasvir etmesi cida den dahiyane bir buluştur. 'Bir cinayet işlenmiş olmak ihtimas lini pek kuvvetlendiren silâh sesleri Silâh sesleri cinayet işlenmiş olmak ihtimalini nasıl - kuvvetlendirebilir ki, bu seslerin işitilmesinden önce, bu ihtimal bile mevcud değildi.