31 Aralık 1936 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

p ULUS 31 İLKKÂNUN 1936 PERSEMBE Son haberlerimiz beşinci sağyfadadır JANCİ YIL. NO: 5541 ADIMİZ, ANDIMIZDIR HER YERDE (5) KURUŞ ATATÜRK Ankaradan hareket etti leriyle Ankara'dan İ:lanbııl'âr tevecciheri hareket buyur dır. Atatürk dün gece “insusi tren- r Başbetke HATAY HÜRRİYETİ Falih Rıfkı ATAY 1921 anlaşmasındaki hususi re- dı, 1936 da mandater devlet Suriye- yeistiklâl verdiği zaman, hiç şüphe- giz, Hatay rejimini istiklâlle değiştir- mek lâzımdı. İşgal altında bulunan topraklar halkmdan, — istiklâl veril- mek hususunda, yalnız türklerin is- tisna edilmesine tahammül edece- | gimizi kim zannetmişse, ağır bir gaflette bulünmuştur: bizi bundan bizzat davamızın şerefi meneder. " Bizim nemiz var nemiz yoksa, hepsi, milli hürriyet savaşından ve hürtiyetin fedakârlık pahası ne oldu- p =u değıl, lınkikılen, onun ne pa- ; fedakârlıklara değer olduğunu bilmekteyiz. Arab istiklâllerini bu- nun için sevdik. Hatay türklüğünün hürriyet hakkı tanımmamasına bu- hun için razı olamayız. Hatay hürriyetini barışçı olduğu- muz için istiyoruz: çünkü barış ni- Zzamı, ancak, hak ve eşitlik temeli | üstünde tutunabilir. Eğer bir bölge- e ahdi ve insani icıblıııı"i yeıî-ıine gıeti. almişse da, her türlü ihtirasları eud bulabilir. Eğer bir bölgede, in- kâr edilmez bir haksızlığın stırabı hissediliyorsa, orada, bilâkis, —şuur- — guz ihtiras akıl ve mantık üstünde hüküm sürer. Barış için vuzuh lâ. zımdır: hak vuzuhu, hudud vuzuhu, münasebet vuzuhu, komşuları, kar- arşıya, dilleri altında kelime sak- — İamaksızm konuşturabilecek her tür- lü vuzuh lâzımdır. Biz Fransa ile ve Suriye ile dost olmak, ve menfaatimiz olduğu böl- gelerde barış nizamımı birlikte mü- dafaa etmekten bizi çekindirir bir tereddüd kalmamak - için Ha_tay mek doğru olur ki Milletler Cemiye- birleştirmiş olmasma rağmen, tatbik olunmayan, hattâ- hiyanet olunan 1921 muahedesi, Türkiye ile Fran- sa arasında daimi bir ukde idi. Şimdi bu ukde, zalim bir muamma ol- muştur. İtiraf ederiz ki Türkiye ile Fransa arasında dostluğu gerektiren bütün sebebler, en başta, bu muam- manın, Hatay türklüğü lehine, hal- ledilmesini zaruri kılmaktadır. Ha- tay türklüğü lehine sözünde ısrar edelim: çünkü Suriye - Fransa mu- ahedesi onu Hatay türklüğü aleyhine halletmek istemiştir. Bu, vaziyeti imkânsızlık çıkmazıma sokmak de- mektir. Bütün imkânlar, aksi istika: mettedir. - “Biz revizyonizm iddiasında olma- dığımız için Hatay hürriyetini — isti- yoruz. Revizyonizm, Hatay'ı Suri- “yeye vermektir; revizyonizm, mua- lıedelem_ı tatbikinde müsavat gözet: memektir; revizyonizm, bir tarafa kerhangi bir tarafta haklı olarak ve ahidlere dayanarak istenecek bir şey brrakmaktır. Biz Hatay'ı değil, Hatayın hürriyetini istiyoruz. Bunu | - bize isteten şey, mandater Fransa- | - nm, işgali altmda bulundurduğu bir / kölgenin bir kısmı hakkında Millet- | esini ye- N Bo e * h jim hükümleri tatbik edilmiş olsay- ottun prensiplerinden geliyor: yalnız Atina, 30 (A.- A.) — Başbakan B. Metaksas dün akşam Türkiye dış işleri bakanı B, Rüştü Aras şerefi- ne Büyük bir ziya- fet vermiş ve bu “ziyakette hükümet azası ile kan devletleri diplörma- tik- mümessilleri de hazır büulun. muştur. Ziyafet- ten sonra Doöktor Rüştü Aras ve B. Metaksas uzun ve samimi görüşme- de bulunmuşlardır. Türkiye dış işleri bakanı bugün kı- ral tarafından kabul edilecek ve öğle- den sonra İstanbul tarikiyle Ankaraya hareket edecektir. Atina, 30 (A.A.) — Türkiye hari- tiye vekili Doktor Rüştü Aras bu sabah tekrar başbakan Metaksas ile görüşmüş ve kıral kendisini öğle yemeğine alı- koymuştur. Kalkınma projeleri Ziraat Bakanımızın reisliği altında dün bir toplantı yapıldı Dün, Ziraat Bakanlığında, Bakan B. Muhlis Erkmenin reisliğinde, Müz- teşar, B. Atıf Bayındır ve ziraat, orman, baytar umum müdürleriyle bakanlık mütehassısları toplanmışlar ve kalkın- ma projeleri üzerinde çalışmırslardır. Çalışmalar devam edecektir, * & & Kamutay ziraat encümeni “memle«- ketten çıkacak veya memlekete girecek Üretme vasıtaların yasak edilmesi ve ya- sakların yabancı memleketlerin yasak maddeleriyle değiştirilmesi,, ne dair o- lan-kânun projesi üzerindeki tetkikleri- ni bitirmiştir. Bakanlar heyeti toplandı Bakanlar heyeti dün akşam saat 17 de bir toplantr yapmış, toplantı geç vak- te kadar sürmüştür. KARADENİZDE Fırtına devam ediyor İnebolu, 30 (A.A.) — Kastamonu yolu kardan kapandı. Tarı, Aksu ve Ka- radeniz vapurları fırtına yüzünden uğ- rayamadılar. Fırtına şiddetle devam et- mektedir, Sinop, 30 (A.A.) — Fırtımna biraz sükünet buldu. Fazla mikdarda yağan kar Sinop - Boyabat yolunu kapadı. Posta münakalâtının temini için çalı- şılmaktadır. BAF K LANÜŞT NL ASA — BUGÜN İÇ SAYFALARIMIZDA: İKİNCİ SAYFA'DA İstanbul mektubu: Artık ekmek meselesinin halli lâzımdır — Dü- şünüşler — İç haberler, ÜÇÜNCÜ SAYFA'DA Politika bahisleri; “Şiddet,, ye- rine “Kıymet,, — Dış haberler, DÖRDÜNCÜ SAYFADA : Sancak hakkında fransız gazete- lerinde çıkan makaleler — Adli- ye terfileri — Cengel kitabı. BEŞİNCİ SAYFA'DA Hatay coğrafyasına dair — Son haberler — Bilinmiyen insan, B.T.R. Aras Ankaraya dönüyor Dış Bakanrmızın, Atina'da, yüman Başbakaniyle hususi bir görüşmede alınmış enstayatanesi Romanya vapurunüin geçikmesi dola- yısiyle Rüştü ÂAras ancak akşam üzeri İstanbua hareket edebilmaiştir. Kamutayın dünkü toplantısı Prevantoryum orta tedrisat idaresine verildi Kamutay dün B. Nuri Conker'in re- isliğinde toplanmıştır. Kültür Bakanlığı merkez teşkilâtı ve vazifeleri"hakkındaki kanuna ek pro- jenin ilk görüşülmesi yapılmıştır. Bu projeye göre Orta Tedrisat Umum Mü- dürlüğü, resmi ve hususi liseler, orta mekteblerle muallim mekteblerinin ida- re işlerini, tedris ve terbiyevi faaliyet- lerini ve muallimlerle talebenin teda- vi edildikleri vekâlete bağlı sıhi mü- esseseler işlerin idare, tanzim ve ıslâh vazifesiyle mükellef olup Üç şubeye ayrılmaktadır. İlk Tedrisat Umum Müdürlüğü res- mi ve hususi ilk mektebler ve yatı mektebleri ilk derecede hususi dersha- İspanyakisyanında politik ihtilatlar çoğalıyor Gönüllüler meselesinden sonra bir de Amerikanın harb malzemesi verip - vermemesi işi zuhur etti vi b * l Askeri vaziyeti iki taraf kendine âöre izah ediyor ğE. * ü Toplarını mevzilerine yerleştirmeğe uğraşan hükümet milisleri Roma, 30 (A.A.) — Havas ajansı muhabirinden: B. Ciano, dün Almanyanın Roma bü- yük elçisi B. Hassel ile Portekiz orta elçisi B. Davilla « Lima'yı kabul etmiş- tir. Görüşmelerin cumartesi ve pazar gü- nü İngiltere ve Fransa tarafından veril- miş olan ve İspanyaya gönüllü gönde- tilmesine nihayet verilmesine müteallik bulunan notalara verilecek cevab hak- kında cereyan etmiş olduğu aşikârdır. Yarı resmi mahfiller, görüşmelerin (Sonu 6 ıncı sayfada) Fransada kanlı nümayişler Ücretlerinin arttırılması için belediye işçileri nümayiş yaptılar Paris, 30 (A.A.) — Binlerce beledi- ye amelesi, ücretlerinin arttırılması İ- çin dün akşam Paris belediye dairesi önünde nümayişler yapmışlardır. Nümayiş, sükün içinde cereyan et- miştir. Dahiliye nazırı B. Dormoy, âl- kışlanmıştır. Belediye meclisine karşı “İstifa, is- tifa,, sesleri yükselmiştir. —| AA Fransa'da bir grevde, nümayişçilerle polislerin garpışmaşsı Nümayişte bir zabit vekili öldü, altı ajan yaralandı Paris, 30 (A.A.) — Amme hizmet- leri memurlarının belediye dairesi ö- nünde yapmış oldukları nümayişler es- nasında cümhuriyet muhafız kıtaları zabit muavinlerinden Poirier, attan dü- şerek ölmüştür. Altı ajan, yaralanmış- tır. Ön kişi tevkif olunmuştur. » sırasında alınmış bir resim neler, millet mektebleri işlerini ve halk terbiyesi etrafındaki mesaiyi idare ile mükellef olup üç şubeden — mürekkeb bulunmaktadır. Projeye göre: şimdiye kadar, işleri, ilk öğretim genel direktörlüğünce Hay- darpaşa Prevantoryumu, yatı teşkilâtı olan ilk okulların tüberküloza veya tü- berkülozun hafif veya sirayet etmiyen şekillerine tutulmuş olan 9-16 yaşında- ki talebesi için açılmış iken sonraları ilk okülların yatı teşkilâtının kaldırıl- ması dolayısiyle prevantoryum daha ziyade orta öğretim talebesinin tedavi« sine mahsus bir kurum haline gelmiş olduğundan, idaresi orta öğretim ge- nel direktörlüğüne verilmiştir. Bundan sonra hudud ve sahiller sı- hat üumum müdürlüğü 936 yılı. büdeee, sinde 2500 liralrk münakale yapılması. na dair kanun layihası w " (Soru S inci vastşdei a â v Ç| Politika Oniki yıllık bir fıkra Aşağıda neşrettiğimiz bu fıkra 1924 yılı mayıs ayında İstanbuldaki Akşam gazetesinde, ©o zaman onun sahiblerinden ve şimdi bizim başyas zarımız Falih Rırfkı imzasiyle neşro- duünmuştur. Bu fıkra bugün, Mösyö Vienot'dan başka kime ithaf oluna- bilir? * Cenubta türk kanı akryör; ya- bancı zabtiye, keyfi hapisler, nefi- yler, idamlar, yangın ve yağma , bir vakitler Adana'ya istirab çektiren fa- cia, cenub türklerini de kıyam ve mukavemete sevketti. Her türk is. tilâ ve zulüm acısını tattığı — için, cenubtaki bedbaht kardeşlerimizin der« dini pek iyi hissederiz; hududun öte« sinde her gün bir kaç türk köyü yanı« yor; kadınlar, ihtiyarlar, çocuklar, ka« file kafile, hicrete mecbur kalıyorlar. Silâhsız bir halkı, muntazam bir - istilâ teşkilâtına kârşı isyan ettiren, yuvalarıe nın tahrib tedilişi, ailelerinin dağıtılışı bahasına onu ihtilâle cebreden sebebles rin neler olabileceğini biz pek iyi bilis riz, Fransızlar Suriye tarafında kalan türk topraklarına muhtariyet vermeği teahhüd ettiler ve sözlerini tutmadılar, Bütün ihtilâf bundan çıkıyor. Sonra fransızlar, garbi Anadoludan artmış ne kadar serseri varsa hepsini zabtiye ve«< ya çete şeklinde, o bedbaht ve kimsesiz halkın arasına salmışlar, bu katillere türk etinden ve türk kanından intikam ziyafeti çekiyorlar. Harbı Umumiden evvel olsaydı, bu faciayı hayretle işitir ve acaba mübalâ. galımıdır, diye tereddüd gösterirdik. Lâkin İstanbul, garbi Anadolu, Adana sergüzeştlerinden sonra, her türk garb devletlerinden her hangi birinin istilâ ve temellük siyasetinin ne olduğumu bis lir. Vaktiyle milletler arasında o kadar sevdiğimiz fransızlar hakkında dahi sü« kütu hayale uğrayoruz, r Hiç bir vaid, ihtilâl etmiş olanları ve cenubdaki kardeşlerinin istirabına ağ- layanları teskin edemez. Cenub dahi kurtulmalrdır. Türkler beş senedir şu hakikati anlamışlardır ki, şarkta hürri-' yet, esir olanlar için yalnız bir şeref ve tarih davası değil, fakat bir hayat meselesidir. Fransa cermıbtaki türkler için bize verdiği sözü tutmak zarure« tindedir. Biz Anadolu türklerinden bir kısmını Fransanın resmi teahhüdüne bağlanarak, milli hududun ötesinde bıraktık. Suriyeyi seksen parçaya bö- | len ve her birine iyi kötü ayrı bir idare bahşeden Fransanın türk topraklara (Sayfayı çeviriniz) i

Bu sayıdan diğer sayfalar: