30 Aralık 1936 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1

30 Aralık 1936 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

30 İLKKÂNUN 1936 ÇARŞAMBA Son haberlerimiz beşinci sayfadadır ON YEDİNCİ YIL. NO: 5540 ADIMIZ, ANDIMIZDIR HER YERDE (5) KURUŞ Başbetke PLÂNLAŞAN TÜRKİYE Falih Rıfkı ATAY İmkânları zorlamaksızın, telâş - sız ve hayalsiz, Türkiyemizi tam bir plânlaşma içine alıyoruz. Dün gaze- temiz bu plânlaşmanın sıhi kısmmı haber vermiştir. Ötekiler gibi, sıhat plânı da, cümhuriyetin on dört yıllık tecrübesinden ve milli zaruretlerin tetkikinden doğuyor. Yeni teşıkilât- lanmanm sadece şu parolasına bakı- nız: “Nahiyelerde hekim, köyler- de ebe!” ve bunu İç Bakanlığın köyleri toplama, birleştirme ve bayımdırma, Kültür Bakanlığının köy terbiyecisi, Nafıa Bakanlığı- nın su, Ziraat Bakanlığının top- rak üretimini teknikleştirme poli- tikası ile tamamlıyarak, hepsini, Başbakanın umumi köy davası içine alınız. Plânlaşan endüstri Türkiye'sinin yanında: plânlı zira- at Türkiyesinin ana inkişaf hatla- rını görürsünüz. Bunlar ne bir, ne beş yılda başarılır işler değildir: Fakat en küçüğünden en büyüğü- ne kadar, bütün cehitleri, şuur ve tasarrufla, tam yerinde kullan- mak, ve bir resim meydana gelir gibi, yeni zamanların Türkiyesini vücudlandırmak yolu tutulmuş- tur. Biz on dört yıldanberi acele hükümlerle, sonra dönülmesi güç olan bazı esaslara saplanmaktan çekinmişizdir. Partinin programı dahi, —anayasaya dokunulmak- sızın, tekâmül etti ve — bütün münakaşalar, inkılâb hareketinin dinamizmine halel vermiyerek, ve hiç bir günün iddiasını akiydeleş- tirmiyerek tabii bir seyir takib et- ti. Dogmatizm'hapsi içinde bu- nalmaktan kendimizi koruduk. İs- tanbul üniversitesi profesörlerin - den biri diyordu ki; “Türkiye için bahtiyarlık, acele bir karar ver- mek zarureti içinde bulunmamak- tır. Türkiye bir müddet daha, bu zaruret içinde bulunmakta olanla- rın tecrübe neticelerini bekliyebi- lir ve bu arada bizzat kendi tec- rübelerini tamamlamış ve birik- tirmiş olur!” Vücud vereceğimiz eserin aza- meti ile, onun için istenecek milli fedakârlığın derecesi arasında, hem işleri durdurmayan, hem de hayatı istırab haline düşürmeyen bir muvazene bulmak, sulh yüzünü cümhuriyetle birlekte gören bu milleti, bu sulhun devamı için, en ağır vazifelere çağırmakla bera- ber, gene ona, bu sulh ile, uzun harbların bitmiş olduğunu hisset- tirmek lâzımdır. . İki şey kazandık: kendimize itimad, ve geleceğimize iman! bi- zim manevi zaferimizin değeri, başardığımız maddi eserden şüp- hesiz daha büyüktür. Çünkü mille- tin içinde, daha az zamanda bu eserin birkaç mislini - kolaylıkla meydana getirmek iradesini birik- tirmiştir. Hiç bir şeye inanmıyan- lar, her şeye inanır olmuşlardır. Türkiyede rejim istikrarının asıl dayanağı, zabıta — tedbirlerimiz değil, tedavi edilmiş olan, şevk ve ümidin aydınlattığı bu moral'dır. Umumi plânların ve müddetli programların vuzuhu kadar, ira- ,deleri ve teşebbüsleri daha fazla harekete getiren, sâyi millt haysi- yet hissi ile bereketlendiren, sıkın- tılara karşı tahammülü arttıran bir de mistiği vardır. —— Amerikada Bir tayyare kazası Yolcuların hepsi öldü Burbank, (Kaliforniya), 29 (A.A.) — Bir ticaret tayyaresi, fırtına yüzün- den yere düşüp parçalanmıştır. İçinde- ki dokuz yolcu ile üç makinisti ölmüş- tür. , C.H.P.KAMUTAY GRUPUNUN MUHİM TEBLİGİ Başbakanımız, sulama, istihsal ve zirai kalkınma, orman — ve toprak işleri için cıkarılacak yeni kanunlar hakkında mühim izahlarda bulundu Hükümeğ bu b_üyük programa beş altı sene içinde yüz milyon lira tahsis edebileceğini ummaktadır. Haricive Vekil Vekili B. Şükrü Saracoğlu, Yugoslav -Bulgar dostluk anlaşması, Akdenizde İtalyan -İngiliz anlaşması ve Sancak meselesini anlattı Ankara, 29 (A.A.) — C. H. P. grupu başkanlığından: C. H. Partisi Kamutay grupu bu- gün (29-12-9036) Trabzon saylavı Ha- san Sakanın başkanlığında toplandı. Söz alan hariciye vekil vekili Şükrü Saraçoğlu, harici siyaset hakkında be. yanatta bulundu: 1 — Yuğgoslav - bulgar dostluk ve iyi komşuluk muahedesi müzakere ve temasları hakkında etraflı izahat verdi. 2 — Akdeniz etrafında italyan - in- giliz anlaşması hakkında malümat ve- rerek Türkiye hariciyesinin bu müza- kereleri yakından ve hassasiyetle takib ettiğini ve şimdilik her hangi bir endi- şenin varid olmadığını anlatarak bu mü. zakerelerden Akdeniz emniyetinin sağ- lamlaştırılmak neticesine varılması bek- lendiğini tebarüz ettirdi.. 3 — Bundan sonra Antakya ve İs- kenderun vaziyeti üzerine izahatını in- tikal ettiren Şükrü “araçoğlu, Berut başkonsolosumuz tarafından sancakta yapılmış olan tahkikat raporunun 'esas- lt kısımlarını birer birer anlatmış ve parti derin ve büyük bir alâka ile iza- hatı dinlemiştir. Bundan sonra cemiyeti akvamın Sancak hakkındaki kararı ve Fransa hü- kümeti tarafından vaki olan resmi da- vet üzerine Parise giden murahhas he- yetimizin yaptığı müzakereleri etraflıca izah ederek Dr. Arasın cumhuriyet hü- kümetimizin kabülüne talikan Fransa BEÖRSŞST E ASAT LDRDPR İAT Bugün İç sayfalarımızda: İKİNCİ SAYFA'DA İç haberler ÜÇÜNCÜ SAYFA'DA Dış haberler ve İspanya isyanı DÖRDÜNCÜ SAYFADA : Sovyetler Birliğinin Karadeniz do- nanması. — Yabancı gazetelerde o- kuduklarımız. — Tefrikamız: Cen- gel kitabr BEŞİNCİ SAYFA'DA Hatay coğrafyasrna dair, — Son da- kika. — Tefrikamız: Bilinmeyen insan. ALTINCI SAYFA'DA Sancak hakkında fransız gazetele- rinde çıkan makaleler. — İç ve dış haberler BORDRUREAR ZONT CROATE AA hükümetinin yapmış olduğu teklifi a- şağıda şöyle hülâsa etti: a — Sancağa tam istiklâl b — Suriye - Lübnan ve müstakil San- cağın bir konfederasyon teşkil etmesi. © — Sancağın askerlikten tecridi, d — İskenderun limanının bir kısmı- nın Türkiye hükümetine kiralanarak Şi düfer kombinezi n yapılması. Bu teklif üzerine her iki tarafın bü- tün müzakertelerin sikletini bir nokta üzerinde teksif ettiğini ve Dr. Arasın tam istiklâl teklifi israrına karşı fransa heyetinin, Sancağın Suriye « Allejans tabiiyetini muhafaza etmesi şartiyle ge- niş muhtariyetinin konuşulabileceğini söylemiş olduğunu sancağın esas vaziye- tini tayin edecek olan noktada birleşil- miyerek iki tarafın mütekabilen istik- lâl ve tabiiyet tekliflerini katiyetle mu- hafaza ettikleri için müzakerenin kesil- diğini Şükrü Saraçoğlu beyan etti. Dış Bakanımız Atinada B. R. Arasın ziyareti türk ve elen milletleri arasındaki dostluğa yeni bir delil sayılıyor Ziyaret, yunan kamoyunu FÖ çok mütehassis " etmiştir Atinaya yaptığı ziayret derin memnuniye tle karşılanan Dış Bakanımızın, Elen Baş- bakanı General Metaksas'la Atinada alınmış bir resmi (Solda: Dış İşler Müsteşarı B. Mayrudis; sağda: Atina elçimiz B. Ruşen Eşref Ünaydın) Atina, 29 (A.A.) — Türkiye Dış İşleri Bakanı B. Rüştü Aras'ın Atina- ya gelişini selâmlıyan gazeteler, türk bakanının Ankaraya gitmeden evvel Atinadan geçerek yunan başbakanı ile Atatürk yeni RomenElçisini kabul ettiler Dost Roman- yanın Ankara el- çiliğine tayin edil- miş ve şehrimize gelmiş bulunan A- lexzandre — T&l&- mague dün mü- tad merasim ile Cumhur Reisimiz Atatürk tarafın- dan kabul buyu- rularak itimadna- mesini — sunmuş- tur. Resimimiz yeni elçinin Çankaya köşküne girişini göstertyor, beynelmilel vaziyet hakkında görüş- mek hususunda göstermiş olduğu dik- katten sitayişle bahsetmektedirler. Ga- zeteler, bu nazik hareketin yunan kamo- yunu çok müsait bir şekilde mütehassıs ettiğini yazmakta ve bu ha.r:î'etin iki hükümet arasındaki sıkı işbirliği ile her iki millet arasındaki dostluğa yeni bir delil olduğunu kaydetmektedirler, B. Rüştü Aras şerefine ziyafet verildi. Atina, 29 (A.A.) — B. Rüştü Aras, öğleden sonra başbakan Metaksası zi- yaret etmiştir. Müzakere iki saat devam etmiştir. Başbakan dün akşam, B. Rüş. tü Aras şerefine hususi bir ziyafet ver- miştir. Balkan antantı elçileri bu ziya- fette hazır bulunmuşlardır. Metaksas - Aras konuşmaları dün de devam etti Atina, 29 (A.A.) — Havas ajansı- (Sonu 6 ıncı sayfada) Müzakereden sonra ve Paristen harex — ket edeceği güne kadar Dr. Aras muh- — telif fransız ricali ve başvekil M. Blum ile büluşmuş ve davamıza böylece sa- *— | lâhiyetli olan bir çok zatlarla görüş« » müştür. Yılbaşı tatillerini müteakib, sancak meselesi hakkında yeniden te- masa gelinmesi mevzuubahis olmuştur. Fakat gerek bu yeni temaslar ve gerek onların muhtemel neticeleri hakkında za etmiştir. vi Hariciye Vekil vekilinin harici siyas — set hakkındaki izahatından sonra söz alan Eskişehir Saylavı Yusuf Ziya Ö- zer ve Manisa saylavı Hikmet Bayur'un, yugoslav - bulgar anlaşmasında balkan paktı için bahsettikleri endişeye karşı tekrar kürsüye gelen Şükrü Saraçoğlu, (Sonu 2. inci sayfada) Fıkra “İKİ MİSAL Ulus'un dünkü başbetkesinden son- ra, Cümhuriyet'de ormancılık mütehas- sısı Profesör Tevfik Âli Çınar'ın ağaç. lama hakkında bir yazısını okudum. — —— 1910 da Sen nehrinin bütün halkı - heyecana düşüren tugyanından sonra, — ormancılarla diğer mütebassısqlu ara« sında: Va * Hai z — ÇZ ça S ge( LA >Münakaşası çıkryor. Meseleyi hal- — letmek için toplanan komisyon ormanı — erlara hak vermiştir. O kadar ki hükü- met sel ve tugyanları önlemek ve Ssu« ları tanzim etmek maksadı ile ağaçla. maya 420 milyon altın frank, sed ve saire için de yalnız 22 milyon altın frank tahsis etmiştir. İ TEL gl Fransızlar 1789 ihtilâlindeki orman —— tahribinin neticelerini on dokuzuncu —— asrın ortalarına doğru görmüşler, 17 — sene içinde 94,532 hektar genişliğinde toprağı ağaçlamışlardır. Daha büyük ve — uzun müddetli bir program, Alp, Pires he ve Seven dağlarında 768,000 hektar- —— İrk bir ağaçlama temin etmiştir. Fram«s sızlar hâlâ ağaçsızlıktan şikâyet etmeke — tedirler. Çünkü sel ve tugyan tehlikes —— sinde henüz 315,000 hektar toprakları — vardır. Bütün ağaçlama 1945 de nihayet bulacaktır. Ş Bu yazıyı Türkiye ziraatçiliğine merak eden herkese okutmak isterdim, —— Aynı sütunlarda Tevfik Âli Çınar, — ağaçlamayı bırakınız, bizde orman tahs —— ribinin olanca hızı ile devam ettiğini — yazmaktadır: “Büyük harbta Adana ta« — raflarında pek geniş ormanlıklar tah« rib edilmiştir. Seyhan nehrinin iki yas — nındaki Karsantı, Kozan ve Sarıçamı ormanları tamamiyle harab olmuşlar« dı.” Bugün dahi kaçak göçler gerek Ka« radeniz kıyılarında, gerek diğer tarafa — larda ormanlar içine akıyor. M TÜ * &h ğ Dünkü nüshamızda Anadolu'da bir. şehrimizin bayındırlığına aid resimler; — vardı: birkaç yeni ve muntazam binal, bayındırlıkta ağaçın hiç bir hisse mamış olduğuna bilmem dikkat ede ler olmuş mudur? Dışarda ağaç ve içer«| — de eşya! ” Bu, daha ileri bir kültür meıbı!ı-’ a si! — Fatay. Te

Bu sayıdan diğer sayfalar: