Dil bayramı yaklaşırken T.D.A.K, Nasıl çalışıyor? (Başı 1, inci sayıfada) rün, yazı diline bol, bol girmesini isteyişimiz bundandır. Bunu yapa bBilirsek halkı okutma işi büyük bir kolaylık alabileceği gibi, okul- bkarda öğretme için verilen zaman- da azaltılacaktır. Kuılavuzun yabancı santları bin- lerce söze, alışılmış türhçe harşı- hk koyması işte bu ikinci dava çmdır. Terimlerde ilk ve orta öğ- retim için gene bu yolu koğala- mak gereklidir. Yüksek ilim ve ihtısas terimle- vi arsıulusal sözleri benimsiyerek de kurulabilir, ancak türk çocu- ğunun henüz, başka bir dil öğren- mediği, yahut yeni öğrenmeğe Başladığı ilk ve orta okul kitabla- rınt tam anlıyabileceği dil ve te- rim Varlığiyle yazabilmek öğren- meği çok kolaylaştıracak büyük bir iştir. Kuılavuzda ileri sürülen karşılık- ların kullanılması işini biz en çok yazarlarımızdan bekleriz. Onla- yın zevkine inanıyor ve güveniyo- ruz. En iyi romancılarımızdan bir arkadas geçen gün; — İlgi kelimesi ilk günler ba- na çok yabanet geliyordu, şimdi ise öyle alıştım ki alâka diyemez oldum. Diyor. Kılavuzla ortaya atılan sözlerden birçoğu şimdiden yer tattu. Devlet terimleri resmileşin- ce ba akış büsbütün kuvvetlene- cektir. Böylelikle kılavuzun kısa bir zamanda kendiliğinden içe si- neceğini umarım. Yaşıyan bir dil elbette evrimi- ni yapacaktır. Kılavuzdaki sözle- rvin bir takımları yazarların elin- de belki daha sevimli şekiller a- lır. Yeni yeni anlamlar yeni keli- meler doğurur. Türkçecilik ahışt bir kere yerleştikten sonra, bunun temiz, canlı bir edebiyatı doğa- caktır. Bu edebiyat bize daha bir- çok kelime verecektir. Bunun için kılavuzla dilin tabüğ evrimini durdurmuş olmıyacağız. Kılavu- zun rolü bir sözü yadırgayan fa- kat karşılığını bulamıyan yazara yardım etmektir. Umduğumuz şey de az zamanda herkesin bu sözlere alışarak kılavuza bakmak ihtiyacından kurtulmasıdır. — Ya büyük sözlük üstad? — Kılavuzla karşılık arama işi sona ermiş sayılabilir. Bundan sonra hazırlanacak şey büyük türk sözlüğüdür. Bunun için ge- çen yıl yüz elliden fazla eski kita- bin taranması işine girilmişti. Bu taramanın fişleri gelip toplan- maktadır, bu sene de yeniden ta- ramalar verilecektir. Bir yandan da söz derleme işinin verimi sıra- ya konarak bBbir derleme dergisi hazırlanmaktadır. Kılavuz basıl- dıktan sonra bir de ekler der; çıkarılacak ve bunda türkçe söz kurumuna yarıyan ekler toplana- caktır. — İlmiğ kısım için nasıl çalışı- yorsunuz? — Bu iş bir yandan türkçenin en eskilerine varıncaya kadar bü- tün lehçelerini araştırmak, öte yandan da başka dillerin etimolo- jilerini yaparak onları türkçe ile karşılaştırmak işidir. Bu çözeler- den sonra bunların yeniden bi leştirilmesiyle dil teori ortaya çı- kacaktır. Bu iki ış!en birincisi için şimdi Pekarski'nin büyük Yakut lügatini Rusçadan tercüme ediyo- ruz. Yakırtlar Siberya'nın kuzay doğusunda yaşıyan eski bir türk oymağıdır. Bunların ili İran ve Arab #il ve kültürlerinden çok u- zak kalmış olduğu halde tercüme de ilerledikçe birçok yakut sözle- rinde bizim arabça veya Farsça sandığımız kelimelerin — kökleri kendini göstermektedir. 1900 büyük sayfadan fazla e- lan bu lügat birkaç aydanberi bir çok elden parça, parça dilimize çevrilmektedir. İşin tercüme tara- fı bitmeğe yaklaşmıştır. Kontrolu da yapıldıktan sonra b yeniden derinleştirilmesi gelmiş olacaktır. Yine Yakutlar gibi Siberyanın kuzay batısında yaşıyan Çovaş'- ların lehçesi de çok merak verici türk diyalektlerinden biridir. Bu dil için aslen çovaş olan Aşmarin adında bir bilginin yazdığı büyük bir rusça lügat Rusyada parça par- ça basılmaktadır. Fakat henüz ta- mam olmamışlıı. Onu bekliyerek Zalatarski'nin küçük çovaş lüga- tini rüsçadan dilimize çevirtiyo- ruz. Bunlardan sonra Kuırgız ve Altay lehçelerinin lügatlerini de tercüme deceğiz. Bu yollarla türk dilinin birçok bizce bilinmedik kalmış varlığı ortaya çıkacaktır. Ve öte yandan etimoloji ko- lumuzda eski yunan, latin, arab, fars dillerinin etimolojilerini türk çeye olan yakınlıkları ve bağlılık- Tarı bakımından araştırmaktadır. Bu dil araştırmaları durmadan, dinlenmeden yukarda işaret etti- ğim büyük hedefe doğru sürüp gidecektir. Dedi ve sözünü; — Nesiller, nesiller çalışacak- lar, yaşıyan ülusun yaşıyan dili elbette evrimini de sürüp götüre- cektir. Diye bitirdi. Ncşct Halil ATAY inün sırası —a Anıtlarımız degerlendmyoruz (Başı ! inci sayfada) Didim' miş burada bir az dinlenilmiş ve saat 20 de Sökeye dönülerek otokarla İzmir'e uğurlanmış- lardır. Durakta toplanan sökeliler can- dan alıkş ve gösterilerle kurulu selâm - lamışlardır. Gerek kurul başkanı Bayan Afet ve m Dalya'na gelir gerek Trakya genel enspekteri General Kâzım Dirik'le Ulus adına konuştum, Bayan Afet: — Dün Anafartaları gezdik. Gene- ral Galib bize çok canlı izahlar verdi. Oradan Truvaya gittik. Bugün de İz- mirden Sökeye geldik."Milet ve Didim yıkılarını gezdik. Buradan dönüşte E - fes, Bergama ve Ege havzasındaki di- Her eski eserleri de inceleyeceğiz, İli- nizdeki diğer tarihsel eserleri diğer bir gezimizde görecek ve inceliyece » Hiz. Esasen bu defa genel durumlarını gözden geçiriyoruz. Ayrıca gelip birer birer etild edeceğiz. Bu gezimizde gör. düğümüz eserler çok enteresandır. Ta- tih bakrmından bu bölge o kadar sen- gin ki gezmekle bitmez. Onun için her yerini gereceğiz. Rügün ilinizde gör miz Truvayı gölgede bıraktı. an Afete yolculuklar bakkında sordum: — İzmirden gelirken otokardaki he yecanmızı hiç unutmuyacağız. Trakya gencl ispekteri General Kâzım Dirikin İzmir ve Ege çevresinde derin bilgile- rinden ve vakit geçirmek hususundaki tatlı konuşmalarından çok duygulan - dık. Aydından gelen kurulla bir çok ke- reler ilgilenen Bayan Afet bu sırada © kurula dönerek : — Aydınlı arkadaşların gösterdiği ilgiden çok teşekkür ederiz, Hele ha - Aydın bölgesine ait tarihsel eser bizi çok il- gilendirdi. Bu eser hakkında kendile - sinden aldığım izahlarda zırlamakta oldukları Egenin çok tatmin edicidir. Eserin basılmadan önce Türk Tarihi Araştırma Kurumuna gönderile- ceğini söylemeleriyle eserin kurumda- ki ilgili arkadaşlar tarafından ince - Tenmesi dikkati çekecektir. Aydınlr ar kadaşlara çok selam.. DIŞ HABERLER İtalyan - habeş anlaşmazlığı Avrupada yepyeni bir durum doğuruyor (Başı 1. inci sayıfada) Berlin ile Varşova arasında zım « ni bir işbirliği olarak görülmelidir. Bu » nun bu şekilde anlaşılmatı için atı tek bir adım vardı. O da, Cenevre'deki düşünüşlere göre süratle atılmış bulun- maktadır. Le Jurnal diyor ki B. Hitler'in söylevi ve B. Bek'in al- dığı tavırdan sonra gerçek dürümü kav- ramak kararı verilecek midir? Bundan daha zamanında ve bundan daha sarih ihtarlar karşısında kalmak imkânsızdır. En taşkın durumlarına varmış olan enerjiler, şimdilik doğuya yönelmiş bu- lunmaktadırlar, Sosyalist organı Populer diyor ki * Hitler, barışçı devletlere, B. Muso- lini'ye karşı olan ödevlerini hatırlatıyor. Memel salımına engel olmak için Ha - beşistan'da bir harbın önüne geçmek lâ. zımdır. Uluslar sösyetesinin, faşizme — karşı sağlayabilmesi için, habeş anlaşmaz' mun, onun otoritesine hiç bir darbe vur. maması, tamtersi anlaş uslar syetesinin, bu nazlıktan — üstün küvvetlen - miş olarak çıkması gı Figaro diyor ki: “Anlaşmazlı ingilizlere kotarrlması imkânı, bağlı gibi görünmektedir. B. Samuc! Hor' i tehdide maruz yerde, orta öleri gerekince barışı, bulunduğu her kadar yükenmek Avrupada - olduğu Habeşistanda da korumağı isterlerse, İtalya, bu yardımı reddetme mce herhalde düşünecektir. Şayed İngiltere d sız ( den a kan Kzan. bakanlığınm bu yoldaki sorusu, na cevab vermiye olursa, hususiyle Fransa, İngiltereyi zeeri tedbirler bah. sinde © derece kuvvetle tut aC göre, İtalya kesin olarak harekete de- B. Litvinofun yeni bir söylevi vam edecektir Cenevre, 17 ÇALA) — B. Litvino niim, 14 eylül tarihli söylevimde B sebeb oladak hiç bir Bu söylevde ne Lehista - Bekin diyevine yey yoktu. na ne de leh sıyasasına bir kere ol - sun dokunulmamıştır. Bu iki aycış sıyasal zihniyetten — bahset - miştim, Benim söylevimden bir kaç gün önce, bir hükümetin resmiğ delegesi de hükümetinin, iki taraflı paktlar ve sa. vaşın yerselleştirilmesi sistemini bir - söylevde ge güvenlik sistemine — tercih ettiğini bildirmişti. Arrrulusal anlaşmalar hakkında bu - günkü zihniyetlere dair burada açılan bir görüşünün işbirliğine zarar vere - bileceği hususunda B, Bekin düşünce ayacağım. Böyle bir gör! için asamblemizden daha müsald bir yer olmad nı söylemeye Cesaret ede- ceğlm. Barış meselelerini görüşürken sal zihniyetin fayda ve- ya kifayetsizlikleri nde Şu veya bu sr duürmak. lığunıza imkân yoktur. re, arsrulusal iş beraber Kendi dış sı - memleketlerin görüşmeden ancak hesabıma, hükümetimin, ke yasası hakkında diğer faydalanır. ve hele komşularımızın ne düşündükle. rine lakayt kalacağını söyliyemem, Devletler kendi - diış başka memleketler ve hele komşuları ta. sıyasalarının 1 rafından doğru bir tarrda anlaşılmasına ve bu suretle tefsir edilmesii lerse, arsrulusal iş beraberli ziyade ya: rulu hükümi ryasası hak şacaklarını sonırım. Leh ku etim tarafından güdülmek'e olan barış daki görüşünü sıyasasının esaslı olan genel dostluk hakkındaki g bir surctle etgin olamıyacağını temin et mek isterim.., Beşlerin raporu Cenevre, 17 (A.A) — Havas bildi - Beşler komitesinin — hazırladığı si tarafından Öön- riyor: proje uluslar sosye ce de tatbik esinlenmektedir Habeşistanın sıyasal — ve nde özel bir kurul edilmiş olan usullerden ekonomik âmparatora ııy.ı._,ul B. Aloizinin cevap vern den önce Romaya giderek B. Musolini üşmiyeceği henür belli İtalyan kabinesi taplanıyor Roma, 17 ÇA-A.) — B. Musalini ba- kanlar kurulunu yarın için toplantıya ştrr. çağırımı Bu toplantıya çok büyük bir önem verilmektedir Miasırda tedbirler Kahire, 17 (A.A.) — M çölü yolları adır. Ç nırın ötesinde İtalyanlar ârı va tel örgüleri koydukları leri bat mese uğraşmal bu taraftaki & istihkâmlar bul görülmeki İskenderiyede donanmasından — bir kaç p Portsaide ve Şap denizine mişlerdir. Birkaç gemi de S lında durmaktadır. Kanal sıkı bir g altındadır. İngilirler caz tarafının da gözetilmesi için İbnis: bulunmuş. Şap deni suud yanında girişimlerde tur. Valffd ulusal partisinin fikri şadur: Misır bir müdafaa harbına hazır bulun. malıdır. İtalya Mısıra saldırmazsa Mı. sır da tarafsız durmal Kredi Fonsiye ikramiyeleri Kahire, 17 (A.A.) — Yüzde üç ürem. li ve ikeamiyeli Mısır Kre tahvillerinin bugünkü çekilişinde ahvillerden msiyesi 1886 yılında çıkar 9085 numaralr tahvil 509.000 1903 yılında çıkarılı 406.086 numaralı tahvil 50.000 1911 yılında çıkarılmış tahviller 9.680 numaralı tahvil 50.000 frank (l tahvillerden ramiye kazanmışla Öldürülen ingiliz 17 (A.A) — Deyli Horald gazetesi, Çindeki ingiliz elçisinin hay- dutlar tarafından dağa kaldırılan gaze- Laondra, teci Jones'in ölümü hakkında incele. me yapmasına, B. Loyd Corcun dileği üzetine ingiliz dış bakanlığınca karar verildiğini bildirmektedir. Kaf ee ee eee aRaReR ae ee AAA AA 6 ge ae ee e ge e ae e 06 04 ee ce ae ee mwışlardır. söylevinde demiştir. ki: « — B. Bekin diyevi bizi bi söz almak zorunda bıraktı. B, Beki diyevinden birimle be ge legelerin de hayrete düştüklerine ka . ı. Hsİnsesremınen e eRAR A eRde seaasi 1935 Genel nufus sayımı 20 ilkteşrin « pazar Exkiden devletler ulus için değil, uluslar devlet için ka- idesi hâkim iken, devletler sayıma önem vermezlerdi. Ka- ziye tersine döndüğü samandanberi devletler sayım gibi u- lusa İyi hizmet yollarını gösteren işlere başvurmağa başla- Başvekâlet İstatistik Umum Müdürlüğü 40 00 v ee se ve ve e0 ee ee ee ce ee ee ve ae c ae e ae ee ce ee ee ae ge ae ee r. Alman ulusu, gazeteci| Alman ordusu ve B. Hitler Paris, 17 (AA) — Löâ tarafından Nurenbe $ olan özel aytar, Alman sinden önce Şampanyada yu lan fransız manevralarında lunmuş idi. — Aytarın | almanlar, fransız kuvvetleri il Tanınca çok iyi harb gereç bulunmaktad Fakat fransız harb gereçine Üstün olduğu s. nılmamalıdır. urlar, ) gereçle Bununla berader alman lar, ellerindeki harb gereçlerinden da ha seri ve daha iyi bir surette fayda . lanmaktadırlar. Aytar, Nurenberg'deki son günü bariz pisikolojik vası oları a Tak altında ortaya n yeni orduyu göstermiştir. Bu törende yalist halk yığınları hozır bul Bu hâlk yiğ bunların ordu aasyönal sos nuş « tur ya ya muvaffak olmuştur. Lö Jurnal aytarı, al mr kuttarınış saydıkları * bir nlarıdır ki Alman . ile aralarını bulmar anların vata- tejimi hig şeyin zafa uğratmıyacağına — kani bulunmakta old lüyor. Nten gazetesinin özel aytarı mo - Ü kuvvetlerin savaşını uzun boylu tmokta, alman ordusunun — pratih 'a olduğunu k ve sağlam mücchher etmektedir. bir takım gereç kullanm ba gereçin gene pok pra we çok kuvvetli motörle bulunduğunu ka Askerlerin üniformaları çok güzel pratiktir. Ordu ile halk yı daki bağlantı ve birlik ör ları a- ola: bir haldedir, Halk sücl kıtaları coş kunlukla alkışlamış ve subayları hay « ranlık ve saygı ile selamlamıştır Nasyonal sosyalizmin utkusu (A.A) — Pötü tarafından Nurenberge gönderilmiş o- Paris, 17 Jurna lan aytar yazıyor B. Hitler, dün üsnomal bir coşkun- lukla ve kuüvvetle söylev — ver Dinliyenler kendisini şevk ile alkışlamışlardır. Bu ta levin gördüğü inanılmı lü ve yaptığı (azami lanır: ile, gerur ihsel söy. iyi kabu. latrnak ve tebcil) tabirini kul- dir. Nasyonal için hürmet k yeter değ g08Yü. miş olduğu bu başarı, Şisi ve bütün ulusun kı » sımlarını birle mök hususundaki dö leninden yana çıkmıştır. B. Hitler, bü - tün şüpheleri bertaraf etmiş ve bütün tereddütleri ortadan — kaldırmıştır. Ö, partisi ile, partisi de omunla beraberdii .. Kopenhag, 17 (A.A) — Nurenberg. n *ö Tene hasretmiş olduğu betkesinde Ber- lingke Ticlende diyor ki: Almanya, yeniden sücl haline gelmiştir. bele uçakların, t de yeni alman ordusu j bir devlet By gazete, bu törene aklar mm, ağır topların Katilmış olmasını önemle kaydetmek » te, bütün bu kuvvetlerin motörleştiril. miş olmasını ilave eylemektedir, Bu gar zete, almanların her şeyi motörleştir « miş olduklarını yazmaktadır Daden Niheder gazetesi, büyük sü. el bir bu geçitte hazır bulunanların şevk ve gururunu anlatmaktadır. geçit alayından hahsetmekte ve B. Hütlerin söylevinin Litvan: yada yankıları Kaunas, 17 (AA) — — Kamoy, B Hitlerin Klaipeda meselesi hakkındaki diyevini soğuk kanlılıkla karşılamakta dır. Bi Tübeles tarafından — verilen inancaların ertesi günü, — Litvanyanın uluslar sosyetesine karşı olan bağlılı » ğan bozulamıyacak kadar kuvvetli ol. duğunu söylediği sırada B. Hitlerin bu ihtarr, Burada (beyhude, yersiz ve hak- sız bir tehdid) gibi görülmektedir. Kamoy, B. Hitlerin söylevinin iç işlere mahsut ve Klaipeda seçimleri Ü- zerinde etki yapmağa matuf olduğu dü şüncesindedir. Nürümberg kongresi kapandı Nüremberg, 17 (A.A.) — B. Hi kongrenin kapanış celsesinde verdiği levde, alman ulusunu öÖvmüş ve bu ulü- Bun geçmişteki hatalarının esas örgüt hatalarından ileri geldiğin söylemiştir.