ON ALTINCI YIL. No: 5082 İzmir, 18 (A.A.) — Şehrimiz- de bulunmakta olan Türk Tarihi Araştırma Kurumu şerefine uray tarafından verilen şölende asşar- 4 L AM bay B. Suat şu söylevi vermiştir: “— Sayın konuklarımız -Ba - yanlar, Baylar; Her şeyden evel bu akşamki lenimize onur verdiğinizden do- yı size teşekkür etmek - isterimi. Birkaç gündenberi bölgemizin ay- re ayrı yerlerinde birçok - incele - mirimize bir B Ve bizi de bu incelemelerin zovki- ne ortak etti. İmpara'orluk tarihçesi ulusal tarihimizi 'ir kabile hayatından başlatıyor *e türk ulusunu sadece 400 çadırlık bir aşiretten üretiyor- du. Gençlik, birkaç muharöbeden toplanmış mahdud bilgilerle ye - tiştiriliyor vearlusa hiç bir öğün - me paya Birakılmıyordu. Siz, Ata- türktdevrinin tarihçileri alasal var- lığımızın dayandığı göğüslerimizi kabartan eski eserlerimizi mey dana çıkarıyorsunuz. Kokmuş sal- tan>t zihniyetinin ve o devrin melun bir vasfı olan muhtelif ta- Sovy et konukları - -mız Eskişehirde Eskişehir, 18 (A.A.) — Özel aytarımız bildiriyor: Bugün Eko- nomi Bakanımızla şehrimize ge - len Sovyetli konuklarımız öğle - den sonra siloyu, Devlet Demir - yolları örgütünü ve diğer kurum « ları gezdiler. Bu geziş yediye ka - dar devam etti.. Akşam şeker fab- rikası tarafından fabrikada şeref- lerine bir şölen verildi. Şölen iç - tem bir hava içinde geçti. Konuk- latımız Eskisehir endüstriyel ha - yatında gördükleri düzenden çok duygulandılar ve Türkiyenin bu alanda daha ileri adımlarla daha yüksek sonuçlar alması dileğinde bulundular. Konuklarımız bu akşam İz - mit'e hareket edeceklerdir. x—rı*ğıiwuy sosyetesi - N . nin vereceği paralar İstanbıj, 18 (Telefon) — Tram- vay sosyetei hükümete borclu ol- duğu bir miliğp yedi yüz bin lira- nm şimdiye kâlgr 690 binin! öde- miştir. Geri kalâior her ay yirmi- şer bin Hiralık bölis Je ödenecek- tir, > TARİH KURULUİZMİRE DÖNDÜ Tetkikler gösteriyor ki, herhangi devir ve medeniyet ne olursa olsun, b medeni- yetleri ve devirleri türkler yaratmıştır (Bayan Afetin diyevinden: ) assupların saklamaya — çalıştığı kendi varlığımızın en lüzumlu ve öğünmeye değer parçalarını birer birer önümüze seriyorsunuz. Bwun- xai Tarih Kurulu ve Aydrn halkevliler Didim tapınağında ları gördükçe türk ulusu tarihsel hakiki benliğini kavrıyor ve heye- candan, kıvançtan kabımıza sığa- mıyoruz. Ege bölgesinde yaptığı- l nız bu son incelemeler, Atatürk (Sonu 5. inci sayrfada) Adımız, andımızdır. 19, EYLÜL 1935 PERŞEMBE Sovyetli konuklarımız Eskişehirdeki fabrikaları gezdiler ve İzmit'e gittiler. — Beşler komitesinin italyan - habeş anlaş- mazlığı hakkındaki önergesini İtalya red- dedecek, — Tarih kurulu etüdlerine Ber- İtalya yeniden finansal tedbirler -aldır. ucenin beşler önergesi- ni reddetmesi bekleniyor On mılyoıı İtalyan seferberliğe hazırlandı - Musolini Trablus sınırına asker yığıyor Cenevre, 18 (A.A.) — Burada büyük bir sinirlilik vardır. Genel olarak sanıldığına göre, beşler komitesinin bu ı:ı; iki u= delegelerine bildirdiği önergel Habeşistan tarafından kabul edi- lecekse de İtalya bunları reddede- cektir. İtalyanlar Roma'da kabi - nenin cumartesi toplanacağını ile- ri sürerek cevab nth:İlüİGüf '“l a: günlük mühlet istemişler- d;'..i&. val Aloisi'den bizzat Ro- ma'ya giderek Musolini nezdinde girişimde bulunmasını istemiştir. Albisi'nin Roma'ya gidip gitmiye- ceği henüz belli değildir. Diğer val de cumar- tesi günü toplanacak olan fransız bakanlar kurulunda — bulunmak üzere Paris'e gidecektir. halya önergeyi reddedecek Roma, 18 (AA.) — Havas b göre yarı resmi italyan çevenleri bugünkü finansal tedbirleri italyanın doğu Alrikasındaki programını — her halde tatbika dölenmiş olduğu - exBEHİTLEBİNZ SÖYLEYVİNDEN SÖNRA SöNaK Rusya Almanya_vg -protesto etmiyecek Paris; 18 (AA.) — Havas ajansının Moskova aytarı bildiri- or: Z “Sovyet hükümeti, Nurenberg- de B. Talin, B. Litvinof ve genel olarak, Sovyet rejimine karşı ya - pılan şahst hücumları kuvvetli ih- timale göre protesto etmiyecektir. Resmi çevenler, girgilerimin, duru- mu hiçbir surette değiştiremiye - ceği kanaatindedir. Bunlar, al - man - sovyel meselesinin kotarıl - ması için başka alanlarda çare aranması gerektiği düşüncesinde bulunmaktadırlar.,, Nürenberg kaengresinin mahiyeti Berlin, 18 (A.A.) — Kaorres - pondans diplömatik et politik, “öz- genlik ve barış,, başlığı ile şunları yazıyor: * Nurenberg gününde gözler önünde görünen sahne şu olmuş - tur: İçerden yenileşmiş, ırk birli- gine kavuşmuş kendi kuvvetinden Yılbaşındanberi ne kadar göçmen . geldi? Bu yıl Trakya genel enspektörlü- gü bölgesine Romanya, Bulgaris- tan ve Yugoslavya'dan 5047 _mıfk 18190 nüfus göçmen — gelmiştir. Coğu Elaziz iline yerleştirilen bi- rinci gensronqıdıtörlük bölgesine gelen göçmen sayısı 150 evde 530 nüfustur. Bu iki bölge dışmda ise 1191 evde 4658 nüfus göçmen gel- miş ve verlestirilmiştir. Hepsi 6388 evd> 23378 kisidir. Memleketimi- z- #öçmen gelmesi devam etmek- tedir. in ve egemenlik ve özgenliğini î:nmm.ıl:ır ulus.. yabancı mem- leketlerde bu badisenin sıyasal önemi anlaşılacak ve bu — vlusa menfi düşünceler yükletilmiyecek- W (Sona 6. mor. sayıfada) Yoldan: — nun bir belgesi olarak görmekte - dirler. Beşler komitesi önergeleri- nin reddedileceğine kesin olâarak hakılmaktadır. Ufuslar sosyetesi delegeleri İtalyan cevabını bekliyerek bir takım yayımtılar dolaşmaktadır. Bunlara bakılırsa on milyon İtal- yanm seferberliği yarın olacaktır. ( Sonu 23inci sayıfada ) Romanyada türkçe ve türklük Daha Köstence'ye ayak basar basmaz, oturduğum ilk açık gazi- nodan mağaza ve binalar üzerin- deki, tabela ve alişleri okumaya çalışırken rastladığım türkçe ke- Himelerle selamlaşıyordum: Şura- da tütün, ötede çorab, beride çor- ba. Komrattâ — tanıştığım bir ro- men lise direktörüne romen dilin de iki bin kadar türkçe söz bulun- duğunu işittiğimi söyledim, “da- ha fazladır., dedi. Latince, islav- ca ve türkçenin bir potada kay- B E A tükreş'de ııı.n l.;!—uu mafazslart naşmasından meydana gelmiş o- Tan bu dilin başka dillerdön o ke- dar ayrı bir ahenk ve çeşniye sa- hib olması pek tabiiğdir. Romanya'da da bir gün, bizde ve daha başka uluslarda olduğu gibi, bir dili atıtma — hareketinin başlıyacağını - hiç ummuyorun, Daç, türk, latin ve islav melezi o- lan Rumanlar, hangi kaynakları- nt inkâr ederek oradan sızmış o- lan sözleri dillerinden çıkarmaya ( Sonu 2. ingi sayfada) gamada devam ediyor. Her yerde 5 kuruş ——— Almanya'dan bazı notlar Bu asır kanadlı ve telsizdir F.R. ATAY Genc kız biletlerimi uzattı: — Sofya'dan onu on geçe kal- kacaksınız.. — Ne kadar eşya alabilirim? — İstediğiniz kadar... Belgrad ve Budapeşte'de yir- mişer, Viyana'da öğle yemeği için elli dakika durduktar sonra, sa: at beşte Berlin'e varacağız. İstan- bul'dan Sofya'ya kadar bir gece yarm gün kaybettim. Düşününüz, trenle zaman kaybetmekten bahi sediyorum. Avrupa'da hava yol- culuğunun ne kadat - tabiiğleşti- ğini bilseniz, bu sözüme dikkat bile etmezsiniz. Üç motörlü Lufthanza uçağı- nn tahat - koltuklarından birine yerleştim. Benden başka 16 yolcu daha var. Ön taraftaki dört kişi- lik kamara cigara içenler için ay- tılmıştır. Oturduğumüz kısaltıp uzatabilirsiniz; sert İtiş- Terde kendinizi bağlamanız — için dirseklere bir de kemer konmuş- tur, , 4913 de Bükreş üstünde dolaş- tığım Bleryo oyuncağını hatırlı- yorum, Y er'den nasıl ümidsizce koptuğumu, ve bulutlar üstünden yer'e hasıl yüreğim yanarak baktığımı bugün jtiraf edebilirima; Halbuki şimdi içimde hiç bir ce- saret zevki duymıyorum. 21 yıl sonra teknik, havanın fırtınaları» nı, sislerini, uçurum ve yıldırım- Tarını yenerek üçüncü unsur'u da, deniz ve kara gibi, emri altına al- miştir. Biz kanat kuvvetinin ne oldu- ğunu kendi boş havamıza bakarak ölçemeyiz. Balkan aşırı memle- ketlerde hava yolları, demiryolla- rından daha sık örülmüştür. Bü- yük uçakların kamarasındaki yol- cularda, Kadiköy — vapurlarına, Pendik ttenine veya Şişli tram- vayına - binenlerden . pek başka türlü bir hal görmezsiniz. Hava dalgalarına alışmak, bizim lodos salgınlarına alışmaktan belki da- ha kolaydır. Avrupa havasında Sayısız gün- delik selerler var; Her gün ajans telgraflarını okuyorsunuz. A yda kaç kaza haberi aldığınızı hesab ediniz. Bu kazaların da çoğu re kor, tecrübe ve cambazlıktan ile- ri geliyor. Rekor, spor ve cambaz- İik işe karışınca,- yelkensiz — bir sandal bile tehlikeli bir alet ola- bilir. Aradaki bütün nisbetleri unut- mamakla beraber, insanlar ben- zin arabası ' yüzünden ne kadar kurban verdiklerini görüyoruz; Londra'da günde 7 ölümlü oto- mobil kazası olduğunu bildiren istatistikler, yedi yıldanberti Lon- dra ile Paris arasında işliyen ©- çak postalarında, yalnız bir defa, © da hiç bir yolcunun burnu ka- Hamıyarak, yere inmek vakası ol- duğunu kaydetmektedirler. Tek- nik, havada, dev adımlarla, ideal' güvene yaklaşıyor. Almarnlat — 1932 de 56 hava hattı üstünde 7,003,718 - kilomet- re, 1933 de 58 hat üstünde 7228361 kilometre, 1934 de 64 hat üÜstün- de 9,611,897 kilometre kanat yo- lu yaptılar, Üç yılda 6 kaza ol. mMuştur ve bunlardan yalnız ikisi ölümlüdür. , Yakın zamanlara kadar en bü yük tehlike sisti: almanlar şim- di pilotların; yeni bir telsiz ciha- zı ile istasyonlardan idare etmek- tedirler. Bu tihazları Tamplhot- (Lütfen sayfayı çeviriniz)