SAYIFPA 2 ve Batı Devrim hakkında Bir Çin aydını ile konuşmalar Bir beyaz rusun hazırladığı ye- şil Çin çayını çekoslovak porsle» içeret * ninden kasclzıle gıı'ı Sbğitüne evrp yorduk. iltme şartır Yerde Goblın faııı.ın.s müsa- ların üstünde Çin lakı küçük ku- tular, duvarlarda düz, gicintili, çarpık çizgilerin inanılmaz tertil- lerini bir araya getiren süslü Uzak doğu yazıları vardı. Bir kapının üstünde, iki bayrak arasında, Sun- Yat - Sen'in fotoğrafı — asılmıştı. İçine gömüldüğümüz kanapeler Berlin'de düşünülmüş, Birmingam çeliği ile yaylanmış ve Hereke ku- maşiyle kaplanmıştı. Birinci deta olarak odasında buluştuğumuz dostumla gözgöze geldik. Söze şöyle başlai Yat - Sen derdi ki insan bildiğini yapmalı, yaptığını bilmeli,, — Konfüçyüs de buna şeyler söylerdi. Fakat, yirminci asırda, yalnız bildiğini yapmak yetmiyor; öğrenmek, araştırmak, bulmak ve bulduktan sonra da, in- celeyip sık dokumaksızın, türlü en- gelleri ezip devireceğinden şüphe bile etmiyerek, doğruca hedetine yürümek gerekdiğine inanmış ol- mak lâzımgeliyor. Çinli dostum düşündü; cevab vermedi. Gözlerim duvarlardaki ipek ör- tülerde ve onları yukardan aşağı- ya doğru kaplıyan iyeroğriflerde idi. ya — İşittim ki Çin'de latin hart- lerini alıp Çin harflerini, yani ke- Himelerini, yani işaretlerini... — Evet, işaretlerini — :« bızakmak için çalışanlar varmış. Bu dilek yerine getirile- bilecek mi, sanıtsınız? — Çok güç. Bizde söylenişle- ri bir, yazılışları ayrı birçok keli- meler vardır ki hangi anlama gel- dikleri ancak yazı halinde görül- dükleri zaman bilinebilir. Sonra, birçok vilayetlerde — konuşulan diller de ayrı ayrıdır, — Bir fransız düşünürü “hare - kete geçmek için neleri bilmemek Tâzımdır!,, der. — Çok doğru. — Ters anlamayınız; fransız- cada bilmemekle bilmez görün- mek arasında fark yoktur. “Hare- kete geçmek için birçok şeyleri bilmemezlikten gelmek gerektir., diyemez miyiz? — Nasıl? ; — Biz, asırlarca arab harfle- riyle yazıp okuduk. Bu harflerin sayısı sözde otuz iki idi. Fakat bir hartin başta, ortada, sonda, kaç şekli vardı bilir misiniz? Bunu şimdi ben bile size söyliyemem. Yalnız şunu söyliyeyim ki doğru okumak için bir ömür yetmezdi. En büyük yazar saydıklarımız, türk harfleri kabul edildikten son- ra anlaşıldı ki, yazdıklarım oku- yamıyorlarmış. Bir gün alev sö- zünü elitmedle yazdığı için, bir şair bir nasiri, dile karşı kaytak - lıkla suçlandırmaya kadar vardı. O na göre alev kelimesinin “ayn,, ın» da alevin parıltıları sezilirdi. Türkçe diye konuştuğumuz dildeki arabça ve farsça — sözleri Antin harfleriyle nasıl yazacaktık? Türlü kurallara göre yapılan ter- kibleri bu hartlerle yazmağa kal- kışmak korkunç bir şey değil mi idi? Sonra islam dininin, her şe- yiyle dayandığı kur'an vardı; onu ne yapacaktık? — Güç iş! — Belki... alevin ayn'ındaki parıltılara kadar, bütün bunları aşılmaz birer engel sayan bazı kimseler, büyük harbta, kökü gene arabça olan yeni bir alfabe uydur- muşlardı; bu alfabe harb bitmeden unutulup gitti. Çünkü yolda rast- Janacak güçlüklere akılları takı- İrp kalanların göılennde :ıyerım bulsnıklaşııı:ım'âsı imkânsızdır. Bunda:r âdolayı da bu gibilerin ted- Birleri ancak yarı tedbirdir. Türk cumurluğu, pıen»ı,u!en- ne yarı tedbirle erişmeği düşün- mez bile, Biz, lüzumu varsa gecik- tiririz, fakat başlama kararını ve- rince engelleri düşünmeyiz. Hart işinde de böyle yaptık. — Ne yaptınız? — Şunu yaptık; Atatürk, bir gün, bir parkta, dört yanını saran bir aydınlar kalabalığı arasında ayağa kalktı ve türk harflerinin kabul edilmesi zamanının gelmiş olduğunu söyledi, Oradakiler ön- deri candan alkışladılar. Bu, “se- ninle birliğiz,, demekti. Birkaç va- kit sonra şef, memleketi baştan başa dolaşmağa çıktı. Köy mek- tebinde, sarayda, ağaç altında, halka rastladığı her yerde yeni harfleri kendisi yazdı, o;rcm, öğrenmiş olanları sınaçtan geçir- di, İşte bu hareketin ilk sonucu: Okuyup yazmak için bütün bir ö- mür değil, üç ay yetmeğe başladı. Sanırmısınz ki elde edilen fay- da yalnız budur? — Anlatır mısımz? — Bir başka zaman. N. BAYDAR Yunanistanda rejim meselesini B. Çalda- ris anlatıyor (Başı 1. ci sayıfada) Bazı çevenler, kıralın ancak bütün partiler kendisini çağırırlarsa memle- kete dönmeğe razı olacağını sanyorlar, Böyle bir diyev şimdiki kararsızlığa ve anlaşmazlıklara son vesecektir.,, B. Kondilis “ben diktatörlük - ten yana değilim,, diyor Atina, 22 (A.A.) — General Kondi- lis kendisinin diktatörlükten yana ol- duğu hakkındaki sözlerin bir karaçdan başka bir şey olmadığını söylemiş ve ecalştir kdı '— Karaç ağızları tamamile kapa. mak için şunu söylerim ki, eğer kıral ulusun büyük bir kısm — tarafından ve particilikten Üstün olarak getirilirse ben sıyasal hayattan gekilmeye hazı- rım., İtalya — Habeşistan (Başı 1. ci sayıfada) İtalyan gazeteleri Habeşistana çatıyorlar Roma, 22 (A.A) — Bugünkü ital » yan gazeteleri Japonyanın — italyan — habeş anlaşmazlığı karşısındaki yeni gidişini kaydetmekte ve bu hareketi “tarihte görülmemiş bir gerileme,, di - ye vasıflandırmaktadır. Hele Messajero gasetesi, “düşman,, başlığı altında çok ağır bir betke yaz. Mıştır. Japonya da çatıyor. Roma, 22 (A.A) — İtalyan gazete- leri, Tokyo hükümetinin habeş - ital - yan anlaşmazlığına karşı güttüğü ye - ni sıyasa hakkında şiddetli yazılar yaz- maktadırlar . Bu gazeteler, şimdi sarı ırkın lideri bulunan Japonyayı, Bütün renkli ırk- ların idaresini, eline almağa çalışmak- la suçlamaktadırlar. İtalyan gazeteleri, bundan başka Japonyanın, Doğu Afri- kasında İtalya zararına olarak tecimel nüfuzunu genişletmek - istedij maktadırlar. Katoliklerin şefi yaralandı Viyana, 22 ÇA.A.) — Katolik Stürm. şarren'lerin sücl şefi ve devlet danış marmr Doktor Kimmel, aşağı Avustur da: Stelhoy yakmımda uğradığı hir oto- - mobil kazasında hafifce yırı!:ınnu;ux. J b " P. D, Bel 2 duk rşt 192 oyla St k üç g d a g l d ci y ULUS Bir yugoslav saylava göre Habsburglar meselesi Belgrad, 22 (A.A) — Saylav ve hü- kümet kullibü üyelerinden B. Mita Di- mitriyanoviç, dış işleri büdcesinin gö- rüşüsü sırasında demiştir ki: 1 . Yugoslavya Habsburg dinasti ainin dönmesine karıştırır. Küçük an- laşma bu hususta bağlaşıktır. 2 . Yugoslavya İtalya ile yaklaşmak ve anlaşmak arzusundadır. Fakat İtal- ya aynı arzu hakkında kanıtlar göster- melidir.,, B. Dimitriyanoviç Sovyetler Birli - ği ile diplomatik ilgilerin başlama dan yana söylemiş ve fakat elverişli ini hükümete bırâk - mıştır. anlaşması e baka, ya ile papalık 'a — Papa PN, yaLa Yugoslav: elgrad, 22 B. Arer, Yugol da bir andlı la imza etmek üzere Vati kari şehrine gitmiştir. Hırvatlarla anlaşmak istiyen sırp demokratları B.lİgrad, 22 (A.A.) — Birleşik de mokzat ve ayrışık pır.ılrr demiştir ki: "— Demokratlar, hırvatlarla anlaş- Zira, hırvatların mak dile Yugoslavya devletine ve kırallığa ca dan yanat oldukları kanaatine varmış - Yugoslav kabinesinin istediği yetki Belgrad, 22 ÇA.A.) — Parlamento, bütçe üstev kesirler kanununu, ilk oku- nuşta 2 ye karşı 192 Bundan önce Başbakan B. oyla onaylamıştır oyadinoviç, hükümetin dilediği buçlu yetkilerin par- lamentonun hak ve yetkilerine dokun - madığını İzah etmiştir. Bl?DCARİSTAV DA: İkinci bulgar bisiklet turu Sofya, 22 (A.A) — Bulgar ajansı bildiriyor: 8 temmuzda başlıyan bisikletli ikin- dün akşam bit - miştir. İki bin kilometre olan yol 12 yüğrümde ve ikinci ve onuncu yüğrüm- lerden sonra birer gün dinlenmekle M günde alınmıştır. Yarışa giren 37 sporcudan 11 i sıhhiğ sebeblerden dola. €i Bulgaristan turu yı çekilmişler ve 26 s1 üç gün çok yağmurlu yarışı tamam - lıyabilmiştir. İT ve sonraki günler güney Bulgaristan - da 40 dereceyi bulan şiddetli sıcaklarla Büyük Balkan üç defa geçilmiştir. Elde edilen €n büyük hız saatte 37 ve en küçük hız da 22 kilometre olmuştur. Varnadan Marin Nikolof birinci gelmiştir. Ro - geçmiştir. Yol çok dalgalı idi. manyada geçen yıl yapılan arsıvlusal yarışı da kazanmış olan Marin Nikolof bu mesafeyi 67 saat 19 dakika 56 sani- İkinci 67 saat 24 daki- Mikola yede almıştır. ka 30 saniye ile Nenofdur. Çabrovodan Bir cemiyet yeniden açılacak Sofya, 22 ÇA.A.) — Geçen yıl sıya sal olduğu için dağıtılmış olan ulusal sosyalist Rodnia Zaşçita örgütüne tek - rar kurulma izni verilmiştir. Sekiz komünist daha yakılandı Sofya, 22 (A.A.) — Polis Sofya'da bir konünist örgütü meydana çıkarmış ve sekiz kişi yakalamıştır. Danziğde iki gazete toplattırıldı Danziğ, 22 (A.Ay — Polis, uluslar sosyetesi komiserinin türesi hakkımda- bir betge ve yahudilere-karşın hadise - ler hakkında da bir Berlin mektubu yazdıklarından dolayı merkez partisin- den Danziger Fölstaz ile yahudi. Dan- Ziğer FPko gazetelerini toplattirmıştır. BİRLESİK DEVLETL 'DE: Sıcaktan ölenler Nevyork, 22 (A.A.) — Amerika'da afta sonunu geçirmek Üzere geziye çık- mış olanlâr arasında, kaza, â, & - caklık ve yangın gibi sebeblerden ötürü 90 kişi ölmüş ve birçok kimseler yara lanmıştır. 'DA: FRANS. B. Laval, deşe B. Musoliniye dür etli Paris, 22 (ALAy — Pariste italyan sanat sergi nin kapanması dolayısiyle k suretiyle Düçeni üklüğe teşekkür etmiştir B. Laval, telgralında: “ Bu bareketin; fransızlar tarafın erli bir tinel birlik belgesi ve ulus arasında aynı iki günden güne daha sıklaşan dostluğun bir' bel- deği olarak dir rşılandığını,, söy LEHİSTAN'DA: Lehistanda - fırtına şöva, 22 (A.A) — Vargova yöre- mektedir. köklerinden çıkmıştır. da kalmış Lehis- fırtına ha- Bazı yollar su diğer şehirlerinde de wleri gelmektedir. Lehli baloncuların yeni bir rekoru Varşova, 22 (A.A) — Lehli baloncu- inski ile tej adındaki balonla 10 bin metreye kadar yükselerek 27 mart 1935 de gene kenditerinin kurmuğ olduk ki bugün Torun ekoru kırmışlardır. Uçuş dört sa cular güneşin ışı - aları gözden geçir- mişlerdir. Bel, dı baloncular Lehistanda Varşova, 22 (A.A) — Varşovaya gel- ere dün sabah Brükselden kal- kan ve içinde uçman yüzbaşı Tencol ile iki yolcu bulunan Belçika ismin « deki balon Lvovda Ruzlucze köyü ya - kınında inmiştir. Köyün resmiğ mek yar- ları ve halk balondakileri konuk et - mişlerdir. ALM A'DA: Berline gelen yabancı talebe Berlin, 22 ÇA.A.) — Osedom kampında bir ay geçirmek üzere line 30 kadar fransiz ve alman azat Ber - taleb: gelmiştir. Yabancı ülkelerdeki talebeler ofisi direktörü B. Şiatman, gene buna le » Ben'de *U rulacağını haber vermiştir. benzer bir kampın Ek! Fransız talebenin çoğu Liyon ve G3 aoblden gelmektedirler. Bir yahudi düşmanı gazeteye karşı alınan tedbir Berlin, 22 (A:A.) — Yahudi düş - manı olup son haftalar içinde yahadile- re karşı çök zorlu bir savaş açan ve son numarasında da bir çok mazi ileri gelenlere ve bu arada başbakanlık vek- reteri B. Hammers'e de çatan haftalık Der Stümer gazetesi bu sabah kapatı! - öaiyin da sonradları bü yazak kaldırdıaış- tır, Bir yahudi gazetesi kapatıldı Berlin, 22 (A.A.) — Yahudi gazete- si olan İndişeh Rundsav birinci teşrinin 22 sine kadar kapatılmıştır. Bombayda kargaşalık Bombay, 22 (A.A.) Bugün Pen. cap bölgesindeki Malerkolla camiinden çıkan beş bin müslüman hirid tapına - gimdaki ayını bozmak için bu tapınağa doğru yürümüşler, fakat polis ve kı - talar alayı durdurmuştur. Bir Çok ha- fif yaralı vardir. —— ——— —— —— — DIŞ HABERLEF% İNGİLTERE'DE Loyd Corç hükümete harb ilan etti! 22 (AA.) — Tas *New ideal,, sisteminin Londr: arlamış 0 duğu reddinden sotra B. Loyd Corc, bugün neşredilen bir ce mektedir. ında, hükümete harb ilan et- ğü delillerin liyen B. Loyd Corc Je, bencik. a ve gele- cek seçimlerde bükümete karşı savaşa- cağını bildirmektedir »*4 22 (ALA.) — B. önergelerinin kabul edilmesi için sava- şa devam etmek niyetindedir. Hükümetin ileri yanlış olduğunu sö hükümeti kendini beğenm lik ve durgunlukla suçlamak Londra, Gelecek genel seçimlerde, her we çim dayresinin a€ önergeler hakkında bir soru verilecektir, Adaylardan hiç birimnin bu önergelerin kabulünü sağlamıyacağı anlaşıld dirde, her aeçim — dayresine, aday atanacaktır. yına bu listesi ayrı bir İngilis eski savaşçılarının — gezisi sırasında bir hadise Londra, 22 (A.A.) — Britiz lejyon başkanı, bu birlik adına Almanyaya gl den delegele Gadley'den bir mektub Bu delegelerinin, 1923 yılındaki hadise kurbanları anıtına çe- lenk kaymaktan çekinmek suretile vds kua gelen hadisc aydınlatılmaktadır. Verilen malümata göre, ingiliz de. legasyonu, fikirleri -sorulmadan, anıta çelenk koyacağı hakkındaki haberlerim alman gazeteleri tarafından yazıldığını binbaşı lemiştir. meltubda ingil görmüştür. İngiliz Almanyaya yalnız eceki harberlar teşkilâtı ile tomas etmek için gelmiş olduklarından sıyasal bir göstee riye katılamıyacakları bahanesile çe« lenk koymağı reddetmişlerdir. Birlik ba » Almanyadaki delce gasyonun verdiği bu kararı, tamamcu © nadığınt söylemiştir, DAĞINIK HABERLER Meşhed hadisesi nasıl oldu ? Tahran, 22 (A.A) — İran “Pars, ajansı Meşhedde çıkan hadise hakkıne da şu izahları vermektedi. 11 temmuz akşamı, polisce tanınmış olan kışkırtıcı h Behlül, vazzda bue henmak bahanesiyle halkı toplamış ve şapka ve yeni elbise hakkında abuk sae huk şeyler söylemeye başlamıştır. Poe ından halkı Silahlar ae Hs bu adamı susturam: dağıtmağa karar vermişt! tılmış ve bir kaç kişi 8! mıştır. Askerin de işe karışması so « iş ve yaralan. nucunda kargaşalığı çıkaranlar yaka « Şeyh Behlül kaçmnıştır. Şinf di Meşhedde tam bir sükün vardır. RADYOLAR ANKARA 19.30 — Çocuk saati 1940 — Musiki: Göunod - Bach (Meditations)j Goens (Elsane) Popper (Guitarre) Violonsel: Edip Sezen Piyano; Ulvi Cemal 20.00 — Şairin saati 20.10 — Musiki: Corelli (Trio) Kemnan: Necdet Remai Piyana; Ulvâ Cemafi Violonsel: Edip Sezen 20.30 — Dans musikisi 20.50 — Haberler. İSTANBUL 18.30 — Almanca dere 18.50 — Dans musikisi ve hafif mte siki (plak) 1940 — Haberler 1945 — Ege caz. 'Türkçe sözlü eser. ler. 20.30 — Radyo orkestrası 2100 — Radyo caz ve tango örkem- traları ve Bayan Emine İhsan. 21.30 — Şehir tiyatrosu artistlerin « den L 'Galib. Kü 2200 — Plak heşriyatı. lanmıştır.