11 Haziran 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 6

K — SAYIFA & Açık hava okulları Şekil: 1 ve 2 Son zamanlarda insanların — güneşi, havayı, suyu vücudlarının bütün göze- mekleriyle hayatlarına katmak istedik. kerini hep biliyoruz. Böylelikle can ve gövdeyi kocat- Mmamak, yıprandırmamak, ve ömrü uzat- mak çarelerini aramakta olduklarını da batırlıyoruz. Tnsanların geçmişteki hayatı karış- tırılırsa — bugünkü istedikleri tarz da — yarı çıplak yaşadıkları görülür. Bugfin ise bin sebeb altında bu geri dö- nüşün sırlarını öyle yana yakıla anlat- maırya çalışıyorlar ki, inanmak lüzumu- — hu düymamak imkânı yok. (Şekil: 3) İInsanın birçok istekleri, duyguları olabilir, fakat bunların hepsinin üs- tünde hayatı sevmek, hayata sarılmak ve onu uzatmak duygüsu yaşamaz mı? K Belki bugünkülerin soyunması geç- — miüştekilerde olduğu gibi ihtiyaç dola- — yasiyle giyinemediklerinden değil, ter. sine çok giyinerek gövdenin tabilğ gü: — zelliklerini estetik ve nomal durumla. rını apaçık seyretmekten — yoksun kal- — dıklarından olsa gerektir. Bu da başka Kaınutay toplantısmda (Başı 1L. ci sayıfada) Dosya tafsilâtiyle Büyük Meclise “atzedildi. Büyük Meclis haiz olduğu — hakkı istimal etti. O hak kendisinin mü- -— makaşa götürmez bir bakkıdır. Kullan- — di ve yerinde kullandı. Bunu münakaşa -— edecek değilim. Bu hakkı Büyük Millet — Meelisi hakkı hükümranisi olarak kul- lanır. — Kendisi adliye makamlarının şunun — ve bunun ne delaili ve ne o delaile isti- — mad eden hükümlerile mukayyet değil- — dir. Yüksek ve milli mülâhazaları na - - zarı itibara alarak o hakkını kullanır. /— Bundan dolayı bu hakkı kullanmasın- dan dolayı mahkemelerin ve hâkimle- rin wermiş olduğu hükümlerin isabeti - —e katiyetine bir halel gelmez. Ancak '|toza tahfif veya tadil olunur. Bu esası — Meclise bir defa daha arzettikten sonra — dsıl zabıtai adliyeye taallük eden bir dayak hâdisesine geleceğim: — © vakada tahkike memur olanların O maznunlara işkence etmiş ve bu suretle (cebren ifadelerini alarak itiraf ettirerek mâühkemenin hükmüne mücssir olmuş- dardır. Burada hepimizin - teessürünü — gmucip olan hadise sabıtai adliyenin da- /— yağı doğrudan doğruya bir vasrtai tah- e gibi kullanmış olmasıdır. O gün bilmediğim için lâzım gelca daahatı arzedememiştim. Bugün arzet- /— mek istiyorum. Bizim usulü muhake - p: iz rekizittar bir usulü muhakeme - Gf Yıı.ıi delail mücrimin haricinde — toplan ona göre hüküm verilir. En- tuar değildir. Yeni deliller mücrim- 'den alınmaz. Mücrimin itirafı ne olur - SAa olsun deleili hariciyeye mutabakat hâkim onunla mukayyed ol - naz. Binaenaleyh dayakla alıman İtira - hiç bir hükmü te'siri yoktur. Eğer Hakikatte tabiğatın verimleri olan 'güneşi, havayı, suyu,, hayata olduğu gibi katmak düşkünlüğünü esas olarak kabul edersek, bu işe ne zamandan baş- lamak gerektiğini de sınırlandırmak gerekliği ile karşılaşırız. Yoksa güneşi, hayavı, suyu hayata katık etmek isteği bir insanda, geç ve vakitsiz başlarsa eyi sonuçlar vermedikten başka ömrü törpüleyen bir Üzgünlük olur. Gençlik yarına eğemendir. bugün için de istediği gibi sınırsız bir taşkın- lik içinde yaşamak hakkını taşır. Onla- rın yarını içinde bir gün yurdu - koru- I AT n di D [lm'E ) | H (Şekil: 2 mak işi de raslryabilir. Bu güç işi başarırken çok kuvvetli, çok irdeli, çok damarlarına egemen ol- mak ve düşmandan Üstün olduğuna ke- in olarak inanmak ve dayanmak gerek- tir. Bu bakımlardan — çıplaklık meselesi yalnız moda meselesi olmaktan çıkar, ve çok köklü bir mesele olur. Mademki hayatın ağırlıklarını, kay- gısız çekebilecek güc ve kuvvete ma- lik olmak zorluğunu bugünden biliyo- ruz, şu halde küçüklerimizi en sağlam (Şekil: 4) bazı cahiller ve gafiller, zabıtai adliye arasında bu usule devam ediyorlarsa iki türlü fenalık yapıyorlar demektir. kendilerine zarar veriyorlar. Çünkü su- çuün “mahiyeti ne olursa olşun beheme- hal mahkemeye verileceğine göre neti cede kendileri ceza göreceklerdir. İkinci defa zarar ediyotlar. Hukuka ve adalete dayanması lâzım gelen muhakeme usul- Terini gayet iptidal ve gayri insani bir usul gibi göstermiye vesile oluyorlar. Zabıtai adliye için aöylenen ve ba- zan belki de vukua gelen bu hadis>'> hariçte duyan dostlarımız sevinmesin - ler, Biz memlekete ait olan her vakayı olduğu gibi bütün çıplaklığile bu kür - süde münakaşa etmeye alışmış ve bun- da fayda bulmuş bir nesiliz. Cumuriyetin dayandığı, doöğrü yolu bulmak için baş vurduğu en büyük şey her vaka ve her hadiseyi olduğu gibi millet ve cihan muvacehesinde münakaşa etmekdir. Bu bizim kuvvetimizin ifadesidir. (Bravo sesleri). Her mebus, her vaka ve her memur hakkında bütün kanaatlerini izhar eder ve münakaşa olunur, Bundan kus- * alarak memleketin dahili manzarasını fenadır gibi göstermek isteyenler alda - nırlar. Çünkü her memlekette olduğu gibi eğer bizde de zabrtai adliye arasın- da cahilane ve gafilane bir surette — va- zilelerini suiistimal etmişler varsa on - lar derhal takib olunur ve cezaları ve - rilir, Nitekim arkadaşlar bu dosyada ken- disine dayak attığı atfolunan Tahsin ça- wuş ve arkadaşları tahtı muhakemeye alınmışlardır. (Bravo sesleri, alkışlar) ve muhakemenin icrası esnasındaki se - nelerde, iki sene evvel tahtr muhakeme- ve yüksek bir irde ile yetiştirmek çare lerini bugünden bulmak da bize düşer. Bu düşünceler eski yaşama şekline karşıttır. Küçüklerimizi —açıkta yaşat mak temiz hava aldırmak, temiz su içirmek güneşin sıcak ve ışığından en çok asığlandırmak günün önemli bir sorgusu olduğunu bilmeliyiz. (Şekil 3, 4) Geçen yazılarımda modern bir ço- cuk yuvasından bahsetmiştim. Bu defa da açık havada yapılan okullarda, ço- cukların son üsüllere göre nasil — pret sip altında — yetiştirildiğini yazaca ğım, Bu siştem okulların en son mode- H Fransada “Surcsnes,, şehrinde miy- mar (Öjen Boduin) tarafından — yaptı- rılmıştır. Bu eser — açık hava okulu - dikkatle incelenmiye değer, güzellik ler, yenilikler, değerlikler göstermek tedir, Açık hava okulu ne demektir? (Şekil: 6) Açık hava okulu ne gaye ile yapı- ler? (Şekil $, 6) Açık hava okulu, çocukların göv- delerini güneş, hava, suya karşı bulun. durmak, çabuk, gürbüz, büyümelerini sağlamak için yapılmış bir yenilik ve sağdelik eseridir. Açık hava okulu, yeni bir teknik yetiştirme yeridir. Aşağrdaki gayelerle yapılır: Bütün gün çocukları açık havada yaşatarak gövdelerinin nazik ve narin organismini kuvvetlendirmek, gövde ve ahlak bakımlarından düzgün yetiş- tirmek.. Okulda çocuk açıkta oynar, açıkta rahat eder, açıkta yemek yer, açıkta uyür, açıkta çalışır ve son olarak gü- nün bütün saatlerinde açıkta yaşar. Bu eğitim tarzı yepyeni bir usul- dür. En büyük dileğim Türkiyede de çocukların bakımına karşt gösterilen sempati ve arzu bir kat daha — arttırıl- sın, ve yavrularımız son asrın deneçle. ye alınmışlardır. Fakat bunlar ademi mesuliyet kararı alınışlardır. Bu malâ mat tamamile Meclise arzedilmediği için bu noksan' ikmal etmek istedim Şurada burada hakikaten vazifesini sui istimal ederek kanunun, usulün - tayin ettiği yollardan ayrılarak gayri insan ve gayri şuur? hareketlere içtisar eder memurlar varsa emin olunuz ki on!- için de kanunlar müsaiddir. Kanunlar tatbik etmek için ellerine verdiğiniz ar- kadaşlarınız bu salâhiyetleri tam olara! kullanan kimselerdir. Ba memleket': işlenen bir cürüm için kanunun hükü leri'derhal tatbik edilir. Bu memleket: bir zürme ıttila hasıl olsun da takib ed!' mesin, böyle şey hatıra gelmez. Biz” inkılâbımız. doğrudan — doğruya — akla, mantığa, iz'ana ve müsbet ilimlere mlüs teniddir. Hepimizin, hükümetin vaz'”- - yolsuzlukları gördüğü vakit kanunt yol larla onun tecziyesini takib ve temin -'- mektir. Bu mesele geçen celsede açık kaldığı için gerek millet muvacehesin de, gerek yüksek huzurunuzda, gerek- 8e cihan muvacehesinde bu açık kalm:ş olan meseleyi tavzih için söz almağa cüret ettim, arzı malümat ettim. Her ceza davasında, evvelce cürmiü itiraf etmiş bir suçlunun veya veki!! * bir meselei müstehire gibi dayak ve ta: yik keyfiyetini öne sürmesini, kendisin- dayak veya taryik cürmü isnad edi leri derhal şiddetli takibata tâbi tutul . makla ve sabit olmassa, bu cürmü zat tamıza isnad edenler aleyhine iftira d> vası açmakla behemehal ortadan kaldi. racağız. (Alkışlar) Bundan sonra arsulusal tüze kuru- nun bazı metinlerine girmememiz; Tür- kiye — Almanya tecim sözleşmesine ek anlaşma; Türkiye — İran arasındaki gü- venlik, nötürlük ve ekonomik işbirliği andlaşmasının onavlanması; yargutyın 11 HAZİRA (Şekil: 1) rinden doğan sonuçlarına göre bir ör- mnek, sağlam, sağlılık hayatı sevdirecek ve yaşatacak bir eğitim ile yetiştiril- sinler, Küçüklerimiz için çekilen emeklcı bir özverilik sayılmaz, onlara her tür- 1ü özgürlüğü vermek bize düşen en se- vimli bir İştir. Yalnız türk çocuğu senin İçin yaşı. yoruz, demek bir term ifade etmez. A- s1| mesele çocuğa yar olmaktır. Açık hava okulları henüz pek ye nidir, bu okullar yaşadıkça, bunlardan alınacak verim kontrol edilecek ve kü- çüklerin buradaki hayatı gözetilerek teknik kiritikler yapılacaktır. FE Okulda çalışacak öğretmenlerin de bu duygulardan yana olmaları ve ona göre çocuklara öğüd vermeleri ve bu öğüdleri çocukların ruhuna aşlıyacak çareler bulmaları ve yuvruları en çok zamanlarını dışta temiz ve açık havada ve güneş altında geçirmeğe alıştırma- ları gerektir. Okulun bahçesinde küçüklerin se rinlemesi için gölge verecek büyük ağaçlar yetiştirmeğe, siperler — yapma- ğa, çok güneş ve yağmurlu havalardı saklanacak galerilere ihtiyaç vardır. Fakat hedef daima göz önünde tutul- malı; Açık hava... Uyeku: 3) Ankaraya getirilmesi hakkındaki kanun projelerinin ikinci konuşmaları yapıla - tak kabul edilmiştir. Sıyasal bilgiler okulu hakkmdaki ka- nun projesi de onaylarımıştır. Buna gö- re, devlet işleri için yeksek okuldan çık- mış işyar yetiştirmek Üzere kurulmus olan “mülkiye mektebi., nin adr “sıya - sal bilgiler okulu,, na çevrilerek okul Ankara'ya getirtilmektedir. Ordunun iç hizmetleri hakkındaki kanun projesiyle de, ordunun türlü iç hizmetleri hakkında yarım asırdanbı * yeritilmekte olan “dahiliye kanunnama- si,, bugünkü ihtiyaçları karşılıyacak bir şekilde değiştirilmektedir. Bu kanun' askerlik, “türk yurdunun erkinliği ve cumuriyeti korumak için harb sanatımı öğrenmek ve yapmak yükümü,, olarak anlatılmakta ve bu yükümün özel ka - nunlarla konulacağı ve böyle bir yüklür altına giren resmiğ bir kılık taşıyan kimseye “asker,, denileceği kaydolun - maktadır, Satın alınan Aydın ve şubeleri de miryollarının teslim alımma ve arıtılma ı ve işletme işleri hakkındaki kanunla. P. T. T, işyarları bakkındaki kanun da dün Kamutayın kabul ettiği kanunlar arasındadır. Kamutay yarın toplanacaktır . ULUS, hazırlanan AN- KARA TELEFON REH - BERİ için ilânlar alma - ga başladı. SOVYETLER BİRLİĞİ'NDE: B. Benes B.B. Stalin ve Molotofla görüştü Moskova, 10 (A.A.) — B.B. Sta lin ve Molotof, Çek dış bakanıt B. Benes'i kabul etmişlerdir. Konuşmalar, Molotofun - oda- sında olmuş ve B, Litvinof ile, Çe- koslovakyanın Moskova elçisi ve Sovyetlerin Prag elçisi hazır bu- lunmuşlardır. Bir saatten fazla sü- ren konuşmalar içtem bir hava i- çinde geçmiştir. B. Molotof, B. Benes'in şerefi- ne bir öğle yemeği vermistir. Sovyetlerin ilkbahar ekini Moskova, 10 (ALA.) — Bütün Sov- yetler birliğinin illbahar ekin plânı $ haziranda yüzde 99,8 gerçekleştirilmiş- tir. Amerika para durluğu istiyor Vaşington, 10 (A.A.) — Arsılusal tecim odası, amerikan — şuğbesinin bir bildiriğine göre; oda altın esast üzerin. de para durluğundan yana bulunmak. tadır. Durluğun şartlarını beliten bildiriğ- de deniliyor ki: *“Hükümetler arasındaki borçların ö denmesi, öteki arsıulusal borçlara dü- zen verilmesi ,tecim değişmelerinde ve kapitallerde daha geniş bir durluk ve bütçelerin denkleştirilmesi.... Arsrulusal tecim odası hazlranın 24 ünden 20 una kadar Pariste toolzr21x- ter. *