Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
0N ALTlNCl YIL. No: 4982 Adımız, andımızdır 11, HAZİRAN 1935 SALI Roma, 10 (A.4A.) — Sardenya'da Ka- va gömleklilere bir söylev veren Musolini “sınır aşırı genoy,. dan bahsederek bu ge- noyun Kara gömleklilerin ateşile yanacak bir heyülâ olduğunu söylemiştir. n & Xe -Her yerde 5 kuruş Ankaraııın su davası kotarılmıştır Gündelik SU F.R. ATAY Bu betkemizdeki kelime karşılıkla- : Sınat — Musibet — Haykıtı — Feryat — Dölen — Azim. Menderes adını gördükçe yü- reğiniz sızladığını — hatırlarsınız. Susuz Anadolu'da bu güzel ve bü- yük nehir, hastalık ve yıkım kay - nağı idi. Cumuriyet hükümetinin bu yıl başladığı büyük bayındırlık işlerinden biri de, Menderes çift - çilerinin kanını ve alınterini kur - tarmaktır. Cumuriyet hükümeti için başlamak demek, başarmak demektir. Asırlardanberi — Anadolu'nun belini büken iki azgımn sınattan bi- ri susuzluk, ikincisi su idi. Susuz- luk yüzünden açlık ve göç, su yü- zünden açlık ve malarya! Anado - hu köylüsünün rengi susuz yerler- de verem sarısı, sulak yerlerde sitma sarısı idi. -- Anadolu medeniyet savaşında cumuriyet devrinin en büyük ese- ri,hiç şüphesiz, su olacaktır. Çorak istep topraklarının bile su- suzluktan nasıl kurtarılabileceği « ni biliyoruz. Beton barajlarımız - dan biri, Ankara yakınlarındadır. Yeraltı ve yerüstü sularına düzen verildi#i zaman, türk tarlası çat - lak yüzü görmiyecektir. Geçen yıl Antalya ovalarının ku- rumuş bataklıkları ile yeni su ka- nallarını dolaşmıştım. Bu kıyılar- da bir büyük medeniyetin 30 dan fazla site'si, sü düzeninin bozul - ması yüzünden yıkılıp dağılmıştır. Su düzeni kurulan her toprak parçasında ise, halk ve sağlık, ot gibi bitiyor. Anadolu'nun su davası demek, kanal, baraj ve orman demektir. Anadolu'da orman bozmak de - mek, baraj yıkmak, kanal - dol - durmak demektir. Bugünkü or- manlarımızı kereste kaçağı vur - guncularının elinden kurtaraca « «ğız ve halkı yeni ormanlar türet - meğe zorlıyacağız. İşte gene bugünlerde yağmur yağmıyan yerden, “ — Su! — su!,, haykırısı yağıyor. Ancak;, cümuri- yetin ateşte dövülmüş döleni, memleketin bü derdini giderecek- tir. Anadolu medeniyet yapısımnın harcı su ve kültür'dür. Her gün beş kelime Ulus baştanbaşa kılavuz kelimeleri ile çıkıyot. Türki- - yede çıkan gazete ve dergile- re her gün verilen 5 er keli- , melik listeleri de yazıyoruz. Bu listeyi basan gazete ar- tık bu kelimelerin osmanlı- calarını kullanmıyacaktır. YİRMİ YEDİNCİ LİSTE L — Vecibe — Düşerge Örnek: Türk hava kurumu- * na yardım etmek başlıca dü- şergelerimizdendir. & — Tefrika — Bölem —F euille - ton Örnek: Son romanınızın ga- zetede kaç bölem tuttuğunu söyler misiniz ? & — Tefrika (nifak anlamına) — ÂAyırga Örnek: Halk arasına ayırga (Sonu 2. inci sayıfada) Dün Tarım Enstitüleri karşısmda temeli atılan süzgeç yapı - ları bittikten sonra her ankaralının günde 150 litre harcaya bileceği kadar su bollanacaktır Dün Ankara'da çok önemli bir kurumün temelini, Büyük Başba- kanımız ve onun değerli arkadaşı Ray Çetin Kaya, elleriyle attılar Başbakanımız, temele konan kâğıdı imzalryor. Temeli atılan kurum, Ankara'ya fizik ve şimik bakımından duru suyu, bol bol verecek olan süzgeç sapılarıdır. Başbakanımız temel atıyor Uzun incelemelerden sonra Çubuk suyunu bir barajın arkasın- da hapis edip döşenecek borular - la — dün temeli atılan — süzgeç- lere getirmek ve oradan Ankara şehrine dağıtmak kararı alındık tan sonra, ilkiş olarak, “Çubuk harajı,, kurulmuştu. Bu barajın kara hazırdı. Başbakanımız, temel atılacak alana geldikten sonra, bir sun - durma altında duran kurum ma - ketine doğru yürümüş ve orada suyun nasıl temizlenip nasıl şeh - re verileceğini anlatan bir uzma- nın verdiği izahları Parti Genel Söylevi sularını temizledikten sonra şehre koyuvermek için lüzumlu olan üs- tü kapalı havuz ve depolarin te - meli d&'dün atılmıştır. Modern Ankara'nın güzelle - şip gelişmesini ve bundan dolay: da bütün ankaralıları yakından ilgilendiren bu temelatma töre ninde - diyebiliriz ki - bütün An Bayındırlık bakanımız temel atıyor Kamutay toplantısında Kamutay dün Nuri Conker'in başkanlığında toplanmıştır. Baş- kan Kars saylavlığına seçilen Fu- ad Köprülünün ândiçeceğini söy- lemiş ve yeni saylavlarımız alkış- lar arasında andiçmiştir. General Sıtkı ve Fuad köprülünün saylav- lık raporları kabul edildikten son- ra İç Bakanımız B. Şükrü Kaya -Jz almış ve demiştir ki: “— Sayın arkadaşlar, Ka - mutayın geçen celselerden birin- de Adliye Encümeni mazbataları okunurken mazbataların birinde zabıtai adliye vazifesini gören jandarma hakkında bazı sözler buldum. O sözlerden mülhem ola- rak Büyük Meclisin — teessürüne iştirak ederek ayrıldıktan sonra dosyayı aldım, okudum ve - çalış - tım. Büyük Meclise maruzatta bu- lunmak istiyorum, müsaadelerini dilerim. (Sonu 6 ıncı sayıfada) Çağırı Kamutay Büdce Komisyonu bugün saat 10 da toplanacaktır. ... Kamutay Finans Komisyonu bugün saat onda toplanacaktır. Ü- yelerin bulunmasi, 635 45 Kamutay İşyarlar kanunü sü- resiz komisyonu bugün Parti gru- pu toplantısından sonra üyelerini toplantıya çağırır. dinliyenler Sekreteri Bay Receb'le birlikte dinlemiş ve Kamutay'da görüşme konusu olan bayındırlık kanunla- rı dolayısiyle biraz geciken Bay Ali Çetin Kaya gelince Bayındır- lık Bakanlığı yönetgeri Bay Arif su komisyonu adına söylevini ver miş ve ondan sonra da kurağın te- mel'ne konacak olan anı imzala..« rak temelin ilk harcını Basbaka- Bayındırlık Bakanımız ellerile yerine koymuşlardır. Bu sırada erkinlik marşı çalıyordu. Tören bittikten sonra hazır bulu- nanlara büfeden şerbetler ve pas- talar sunülmuş ve herkes çok de gerli, çok hayırlı bir iş için yapı - lan bu toplantıda bulunmuş ol - mak şerefini yüreklerinde duya - rak sevinçle ayrılmıştır. BayındırİIrk Bakanlığı yönet - geri Bay Arif, söylevinde Anka - ranın su işini şöyle anlatmıştır: (Sonu 3. cü sayıfada) nımızla Kronik. Görey ve kamuğası Yeni kelimeler: Görey — Manzara — Karmaç — Halita — Harca — Masraf — Başatlık — Hâkimlik. Görey — bir dır. Bu şu demektir: Bahçenizi is - tediğiniz biçim duvarla çevire- mezsiniz. Pencerenizin önüne key- finizce balkon çıkamazsınız. Eğer, bir süs olarak, geyik - baynuzları yahut Siyam suratları hoşunuza gidiyorsa, bunları yatak odanıza koyabilirsiniz: Fakat sokak kapı- nızın üstüne asamazsınız. Çünkü bir şehrin göreyi, ev, bahçe, kulübe, garaj, pençere, tarasa, balkon ve boyaların bir kârmaç'ıdır. Şu halde bir şehir, en başta, artistlerin — eseridir: — Artist-şe- hirci, —artist - miymar, — artist « Mühendis veya hep birden büyük sanatın emri altında! En çıplak bir istep parçasın- da, herkese zevk verecek köşeler yaratılabilir: Ankara'da Güven- lik Anıtı bahçesinde dol! Yeryüzünün en guzel parçau da kolayca öldürülebilir: Boğaziçi'n- de iki tarafınıza bakınarak ge - zininiz. Ve pahalı olan çirkinlik- tir: Güzel ucuz'dur. Bütün kakmalar, oymalar, işlemeler, hep- si, düz yapamayanların sırtı- mıza yüklediği lüzumsuz h ar- Kamuğası"- * c a'lardır. Düz renk, renkli çiçe- gin onda bir parasına çıkar. Ar- tist, bir şehire kazandırır. İlim gi- bi, sanat dâa ekonomiktir. Hepsi kolay, yalnız bir şeyin güç olduğunu söyliyelim: Göreyin bir. kamuğası olduğunu kabul et- mek ve kendimiz de içinde olarak, bütün şehir ve memleket üstünde “ zevk Ve sanatın başatlığına bo- yun eğmek! Herkes fikrinde olduğu gibi, zevkinde de özgürdür: Kamuğası ile karşıtlanıncıya kadar! İ ALÜ K KİT ddi dd BT GET LA Hasİ a SAA | öüRe A amelli DECRN