Boluda ulusal kurumlar eyi çalışıyor “Genel meclis bu hafta içinde çalı- bitirecektir, 935 yılı büdcesin! n kabul etmiştir. (367950) liradan aet olan gelirden mübim kısnını ma Mit, yol, sihbat işlerine ayırmıştır. Bu rı bir de konağı — yapacaktır. '“':fqt tahsisatını koymuştur. Ata - "“'Bn heykeli için münasib görülen Bolu Çocuk Esirgeme Kurumu balosun Yömhuriyet meydanının büyütülme ve titilmesi için de tahsisat ayırmıştır. ha u ve bağlı kazalarda balkevleri ve ğ Yi kurumları — çalışmalarının güzel Simleri görülmektedir. — Merkezde f:'“* Esirgeme kurumu 21 mart 935 Na Çecesi Halk Partisi salonunda _'::"*’L" kıyafet balosu çok güzel bir 'ttte sabaha kadar devam etti. Yav- Tulara Bldukça yardım parası temin e- İldi. Bayramın ü günü vali, fır- * Halkevi ve belediye başkanlariyle eri ve Halkevi caz takımı u Halkeyini kut- urnu halkr konuk - B ndan alakalar gösterdiler. ılığ *vinde silelerle birlikte 120 kişilik bir ÜYafet ve gece bir balo verilmiştir. Mudurm Çocuk Esirgeme Ki atumu nun giydirdiğ! Devrimde çok hizmeti olan bu mudur. lar soysal hayatta da çok ilerde - dirler. Vilayet halkı ile Mudurnu ha kının çok samimi kaynaşmasına ve ülk iyle konuşulmasına yol olan an her iki taraf çok İsti- diğer nulu bu yolculül a fade etmiştir. Yakımda böylece mülhakata gidilip kazalar halkı yar dan bir görünüş lacak vilayet bal - kalandırı Ha ularının kiyle sevgi ve kaynaşma düyg bağları kuvvetlenecektir. Şöy : Mudurnu Halkevi ve Çocuk Esir « geme kurumunun kriil'lğ ;ğlışn:..ıı rını gördük. Kurumun giydirdiği î: y:dirdi(i 40 çocuk ile idare hc)_'cım.n fotoğraflarını gönderiyorum. Vilaye - tin Göynük kazasında Ga llxlkz-vı ve Çocuk Esirgeme kurumu 50 şMuF:_ıı4 cak yemek ve elbise, ayakkabı giydir- mek suretiyle sessiz çalışmaktadır. Ke- za Göynük kazasında 13 mayıs 933 ta- rihinde Zirsat Bankasının teşvik ve Halk Partisinin ve belediye başkanla yının yakından gösterdikleri alaka ile açılan 624 numaralı zirai kredi koope. ratifi sermayesi 1285 ve ortağı G1 iken yormul yavrular, BELÇİKA'DA Belçika başbakanı- nn dedikleri Belçika da altın esasın- dan ayrılıyor Brüksel, 29 ÇA.A.) — Yeni Başba- kan B. Van Zecland'ın mecliste yapı- cağı beyanat, mali durum — ve B parasının durumu dolayısiyle — büy bir sabırsızlıkla beklenmekte idi. Celse. nin açılmasından daha bir saat evel par- büyük bir halk tribünler ve lamentonun önünde kütlesi birikmişti, Bütün elçilikler locası da dolu idi. Başbakan beyanatında demiştir ki: “— Belçika, Belganın bugünkü al- tın mikyasını değiştirmek mecburiye- tindedir. Hamiline aid ve derhal öden. hakkındaki lar lağvedilmiştir. Belçi- mesi lâzımgelen senedler kanuni kay ka, altın esası prensipine sadık kalma- kta ve bunun uluslararası işleyebilme- sini temin edecek şartların yeniden te- sisini arzn etmektedir. Belçika, para. ların yeniden altın esast üzerine stab- Tize edilmesini temin edecek uluslara- rası bir uzlaşma akdinin tesirini bütün vasıtalarla elde etmeye — çalışacaktır. Buna intizaren hükümet, parlamento- dan diğer büyük memleketlerin de bil. ştirak edecekleri bir mukavele. n esasını ye- aha ye müstenid olarak niden tesis etmek hususunda bir yıl müddetle tam bir salâhiyet istemekte- dir. Yeni altın esası vakıa bugünkü de- tyacak, fakat hiç bir vakıt yüzde otuzu recede ol bugünkü kıymetten azı geçen bir. tenezzül göstermiyecektir O vakta kadar genel banka, harice Bel. çika frankımın stabitesini temin edecek. tir. Bunun için bir muvazene — ihtiyat ayesi teşkil olunacaktır ki, bu da erişlerde alacağı Hiat, ban- ik kaldıktan sonra kabine t ndan tesbit cek bi tinad edecektir. Yeni para rejimi on bir günden itibaren tathik mevkiine gi- recektir. Hükümet — beyanname derpiş etmektedir. Tensik şu esaslara göre olacaktır: Bankalar kontrolu, umumi mükelle- ——————————————————— 1 mart tarihinde yaptığı toplantıda oku nan raporunda sermayesinin üç bin li- raya yükseldiği ve ortakları da 79 a şıktığı görülmüştür. Halka çok büyük kolaylıklarla kre- di temin eden ve çok temiz ve halka inan ve güven verici bir surette çalı - şan bu küçük mülevazı Göynük zirai kredi koopetatifi az zaman içinde yap- tığı işlerden ve halka faydalı olmasın. dan dolayı kutlanmaya değer. E. Necdet rantlar piy nin yeniden tensiki, işsizliğe ve hassa genclerin işsizliğine karşı genel bayındırlık işleri ve gene bu kabilden yapması, perakende fiatların muhtemel yüksel- mesini hesaba katmak suretiyle ücret- lerinin normal bir seviyede tutulması- sanatlar — grupları ökonomisinin tensiki, sıhhate —muzur sanayi müesseselerinin tasfiyesi ve &h- hi kaidelere riayet eden müesseselere yardım edilmesi. nın temini, küçük Drş sıyasaya gelince, Belçika kendi. sinin ökonomik istiklalinin tamamiye- tinden katiyen feragat etmemek şartiy- le Belçika menafiine uygun gelecek mi- sakları tercihan intihab edecektir. Hükümet, Belçika ile Sovyet Rus- ya arasındaki ökonomik münasebetle. rin ıslahı gayesini elde etmek makta- diyle Sovyet Rusyayı resmen tanımağa karar vermiştir. Kabinenin beyanname- a aid kısmı kısa, fakât a- zimkâr bir edaya maliktir, Hükümet istisnaj salâhiyetlerin bir sene için tem- didini istemektedir. Parlamento henüz tesbit edilmemiş olan bir tarihe kadar içtimalarını tatile davet olunmaktadır. Hükümet, bu tatil esnasında parlamentonun büyük encü - meniyle teşriki mesaide bulunarak onun fikrini almaya amadedir. Hükümet eski kabine tarafından meclise takdim olunan büdcenin kabulünü istemektedir. Hükü- met, büdcenin kabulünden sonra içtima devresini bitirerek dağılacak olan pat- lamentoyu yeni bazı kanun projelerinin kabulü için içtimaa davet etmesi muhte meldir. Hükümet, programının seri ve ener- jik bir surette tatbik edilirse Belçika- nn bugünkü maddi ve manevi nizam- sız durumdan kurtulacağından dir. Böyle bir vaziyetin halli, emin- ancak bugün efkâri umumiye cereyanlarınım içinde yer bulduğu bir hükümet tara- fmdan kabil olabilir. Hükümet bütün ulusun itimadınr kazanmak — için elin- den gelen her şeyi yapacaktır. Hükü- met, ilk ayların geyet güç geçeceğini, fakat diğer taraftan iyi neticelerin zu- hur etmekte gecikmiyeceğini bilmekte- dir. Hükümet beyannamesinde iç ve dış sıyasaya bir iki ctümle ile temas edil- mekte ve hükümetin, ulusal ökanomi- yi tanzim için teşekkül etmiş olduğu wüz ettirilmektedir. Belçika, Sovyetleri resmen tanıyacak Brüksel, 29 (A.A.) — Belçika hükü. meti, saylavlar meclisinden Sovyet hü - kümetini resmen tanımak için mezuni « yet istemiştir. Hükümet aynr zamanda dünyanın diğer büyük devletlerinin Je kabul edecekleri bir andlaşmıya göre ! almak için de mec « listen mezuniyet istemiştir. Şimdiki balde Belçika frankınım is « tikrarını Belçika milli bankası temin edecek ve bu banka, kendi banknotları. na mukabil bir kambiyoyu tanzim sere mayesi vasıtasiyle yabancı dövizleri alıp satacaktır. Bu mübadelenin nisbeti, bila» hare Bakanlar Meclisi tarafından tesbil olunacak ve bu muvakkat rejim, yarım dan sonra başlıyacaktır. altın esasına sadıl Belga'nın düşürülmesi Paris, 29 ÇAA — Mali “mehafil, Belga'nın kıymetten düşürülmesini, ale tın blokdan isterling blokuna yapılan bir kan nakli ameliyesi telakki etmele tedirler ... Londra, 29 (A.A.) — Belçikanın mus vakkaten altın esasını bsakmak — ka. 5 mali mehafili hayrete düşürmemiştir, Sadece, Belçikanım bu kararı ile Amce rikanın önce almış olduğu kararın birla birlerine aynen benzerlikleri üzerint, dikkati çekmektedir. p DAĞINIK DUYUKLAR B. De Valera Jubileye gitmiyor Dublin, 29 ÇA.A.) — B. de Valera, Mecliste İngiltere Kıra) ve kn-ı":eılnlî jubilesinde hazır bulunmak üzere kens disinin resmen çağrılmış ve fakat M, Macdonald'a şimdiki durum ve şartlat altında bu davete gitmesinin İmkânsıze Tığını bildirmiş olduğunu söylemiştir, Bu merasimde' serbest İrlanda hüe kümetini Londra'daki 8li komlser tem, sil edecektir. Hind anayasası Londra, 29 (ALA.) — Hind bakans Sir Samue) Hoar, avam — kamarasında, prenslerle sıkı blr münasebet muhafas za ettiğini bildirmüştir. Hind anayasasını kanun - projesina yapılan itirazlar hakkında konuşmalar müsaid bir şekilde geçmektedir. Bir suçlu görme Varşova, 29 (A.A.) — Danzig âyan meclisi başkanı B. Arthoure Gresiem, seçim dolayısiyle yapılan bir toplantın da uluslar kurumunun — Âli komiserin! şiddetle tenkid etmiş ve onu mubalifı lerle bağdaşlık etmiş olmakla itham eye kemiştir. Meksika uluslar derneğinden çekilmiyor Meksiko, 29 ÇA.A.) — Dışarı İşler Bakanı Meksikanın uluslar kurumunu dan çekileceğine düir olan duyuğu tek« zib etmektedir. ' sa'l.Michele’nin kitabı Yazan: Aksel MUNT Türkçeye çeviren: Nasuki BAYDAR & e Sa.çı' doğduğunu anan sana söylemiş m! ti kın, €&dlen sana kendisi meme v_cnrşc;.!ı? e- y Emzirdi? Sütninen hangi dili konu- l::rd“-" Südünün içine hiç karga kanı koy- Buy, Müydu? Boynuna kurd pençesi Aasılış dıır,.n üçükken elini ölü başına dgı(:_x.ı- lhg_ıâq muydu? Sen Ülüra'ları hiç gördün $in; ".nl.ırm beyaz Ren geyiklerinin gümüş dini Paklarmın ormanlar içinden gelen se- . S İşittin m hu iı-r“ın"i" karısr yüzüme ç — DOZ atarak: har — Bu bakser! bakıcı büt,, di abuk ve kuşkü- ğe baş-” de kocku okunan hepsi, bir ağIZ- — Sediler: Yi [_)l'—l':x'lar odu korüyorlar,r. Üen gAM çekerken ben bile kendi kendir a TEktim, _umı_' üyku zamanı geldi Pkaçi Oduğunn ve tanyeri Hepife söyledi. Bimiz küllü ateşin yanına UzZ: Şini, günün uzun :ığanrkcn yola andık. Bi- olu çadırda her şey _k_a- Çadırın duman deliğin- önderen şimal yıldızımdan . Uykuda, raz sonra, duman di ranlığa büri n n bana işiğI h M başka görebildiğim b'f şey :x_ok bir köpeğin ılık ağırlığını göğsüm şinim tatlı dokunuşunu elimde düyu Gün ağarırken hep ayakta idik ü " rargâh gîınlîşîmizi görmek üzere h:ıı:el.eı_:c qu mişti. Dostlarıma, P b Lırgeı?dıkle:ı tü ı.r.('c ekerlerimden arr n ettim ve hepsi G şek $ Ş bana uğurlu bi yolculuk di ediler. ÜĞ Her şey yolunda gidecek olursa b. m:.p gün, y'urılğuilıpoıılınn yurdu ıs.!)ıl:m y nzh " ö n alnızlı- ller, göller ve ormanların )ı.ı h lgı?lı;:;ır:; en yakın konak olan Forstugan a yaracaktım. a : v Işuri'nin on altı yaşındaki torunu Ristin bana kılavuzluk edec i. Bu !cuçuk ku!.dıs- veççe birkaç sSÖz biliyordu; bir kere daha lv'o:'sıugaıı'a gitmişti ve gene bir lapon mî' tebine girmek üzere ondan ötedeki ilk kili- geli köye kadar gidecekti. Ristin, sırtında beyaz Re a zun hırkası, başında kırmızı yı;.ndcn ıakiîî si ile, önümsıra yü yordu. Belinde, nâîin yün örgülü, somgümüşten, tonar)ak ve v köşe levhalarla süslenmiş, enli bir k.'ılfn e n*âr vardı. Kemerine asılmış olan l_exçagı. tü- ıı;n kesesi ve tasl ıallar_ı_ıyoı:du. Ağaç dalkla- rı kesmeğe yarıyan küçük bir bahayı d? e merine sokmuştu. Bacaklarına geçirmiş n derisinden U- duğu ren derisinden beyaz ve yumuşak toz- luklarını, geniş paçalı külotlarına takmıştı. Ayacıklarına güzel mavi örgülerle bezenmiş içücük beyaz ayakkabılar giymişti. İçine ırlariyle yiyeceklerimizi yerleştirmiş olduğu kayın ağacından yapılmış Taukos (çanta) sını sırtına takmıştı. Bu çanta be- nimkinden en az iki kere büyüktü. Ancak, buüna hiç aldırış ettiği yoktu. Ristin, inişlerden bir hayvanın canlı ve sessiz adımlari süzülüyor; e ş bir ağaç gövdesinden veya bir su bi- den bir tavşan gibi sekiyordu. Za- man zaman bir keçi gibi bir kayalığın tepe- sine fırlayıp dört yanma bakınıyordu. Tepenin eteğinde geniş bir çaya rastla- dık; & bunu nasıl aşacağımızı düşü ken Ristin kalçalarına kadar suyun içinde idi. Buz gibi soğuk suda onun ardından git- mekten başka çarem yoktu. İnanılmaz bir hızla karşıki sırta tırmanırken ısiniverdim. Ristin benimle hemen hiç konuşmuyordu ve pek de eyi ediyordu. Çünkü dediğini anlayın- caya kadar akla karayı seçiyordum. İsv si laponcam kadar kötü idi. Yulaf peksimeti, taze yağ ve peynir, isli Ren dili yeyip tas tas ırmak suygndıxı içmek üzere yumuşak çayıra oturduk. Pipolarımızı yaktıktan sonra biribirimizi- ze dediklerimizi anlamağı bir kere daha s1- nadık, — “Bu kuşun adını biliyor musunuz?» * Ristin, laponların yalnızlığını Rı;_('. sevgili kuşlarının jlüt gibi tatlı sesini yarak, bir gi türküleri yükseldi. Ristin anlattı: “Jilov! Jilov,, Laponlar derler ki sakanın boğazında çıngırak vardır ve bununla yüz çeşid tü söyler, Başlarımızın üzerinde, ta yüksekli de, mavi gökyüzüne perçinlenmiş gibi di siyah bir haç vardı. Kimsesiz ülkesini, h ketsiz kanadları üzerinde, gözden - geçii kartaldı bu. Dağdaki gölden kara bati acayip sesi geliyordu. Ristin tıpkı onun gibi “Ro, ro, raik,, di ve bunun: “Bugün hava eyi, bugün hava © demek olduğunu anlattı. Kar ıbııak': aN luk, varluk, luk, luk,, derse bu “yağmur ğacak daha, yağmmur yağacak daha, daha, ha,, demekti. Yumuşak çayıra boylu boyumca uzanığ pipomu içerek Ristin'in çantasına ötebet ni yerleştirmesine baktım: mavi yünden ki çük bir şal, beyaz Ren derisirden bir çi güzel yedek ayakkabı, kiliseye giderken mak için kırmızı eldivenler vz bir incil... tün laponlara vergi olan k ük ellerindi ki asillik, bir kere daha, gözüme carptı. K53r 1ve>:). seyişle: “Lahol,, dedi. , '_ Bir söğüd kümesinden bir sakanın eşsiğ —