14 Şubat 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

ULUS SAYIFA 5 İZSUBRAT 1033 PE *ŞETADE izen e v ,'llı P- siyasa İi Si el a l b . Dedikleri,, .Şu S0n iki yıl içinde mesil-ketimiz e inkdabımız hak'cında yabancı kalem- ©r birçok şeyler yazdı. Bizden yana ya- h—“ı bize karşı yazıları bir araya getirsek qld_ı—' tutar. Bu bakımdan, “On yıl cüm- Üriyet,, bayramında mihveri Halk Fır- “Ası ve devlet daireleri olmak — üzere Yaptığımız neşriyatın ve dışarının eline Verdiğimiz belgelerin, kısaca, ilk propa- Banda d 3 S SS Gibidir. z NBS Yabancı kalemlerin - dediklerini bir Sözden geçirirsek, görürüz ki, bizden K İstanbul ticaret odası toplantısı İstanbul, 13 (Telefon) ——Tı « caret ve Sanayi Odası meclisinin bugünkü toplantısında av derile- ri, tiftik ve saire için mezad yerle- ri açılması hakkında ticaret bor- sasının hazırladığı rapor okunmuş tetkik edilmek üzere idare heye: tine gönderilmiştir. Aylırdanberf sürü de kalan lâstik ve deri Yana olan hükümler bize karşı olanları 1ç* indirecek kadar çoktur. Dışarda artık anlaşılmıştır ki: aa — Kemalist Türkiye, yüzü ileriye Snük âzad bir memlekettir. 2. — Atatürk, savaşsonrası önderleri Srasında, ulus tarafından en çok sevilen Ve bu yüzden, tarihi rölünün ortasında *n sağlam durandır. , &. — Türkiye'de yapılan devrimle- Fin amacı teokrasiden en ileri anlamda bir demokrasiye geçmek olduğundan, Hirk inkılabı, bütün yeni — hareketlerin Yanında, en çok davalar kucaklıyanı- r, 4. — Türkiye devrimciliği, — ulusal kurtuluş savaşının ihtilal bölümü — bir V'q.n. h'flkılırıı, acı duyurmadan, kan v en başlamış ve bugüne kadar .h_“ü“ işlerini böyle medeni bir çerçeve içinde gerçekleştirmiştir. 5. — Ökonomi bakımından olduğu k_qd'" soysal bakımdan da “türk devlet- Siliği,, orijinal bir harekettir. Doktrin- lerden istifade edilmiş fakat doktrinlik- ten sakanılmıştır. 6. — Lâiklik ve kadın davasında, türk inkılabının bugün üzerinde durdu- &u nokta birçok ileri uluslar için bile, henüz bir amactır. < Bize karşı söylenenlere gelince, bun- ları şu bölümlere ayırabiliriz: a, — Emperyalist görüşte olanlar, T'ürkiye’ııin kendi âzadlık davasını, yal- hiz sıyasal olarak değil de aynı zaman- işi idare heyetinin mütaleasını al- mak için bu toplantıda konuşula- caktır . Gayri mübadillere devredilen mallar İstanbul, 13 (Telefon) — Gn_y- rı mübadiller işile uğraşan komis- yona şimdiye kadar Ziraat Ban - kasından beş bin parçaya yakın emlak devredilmişti. Ziraat Ban- kası tarafından müzayedeye ko - nup da satışı komisyon tarafın - dan geri bırakılmış olan malların satışıma bir kaç güne kadar başla- nacaktır. -Holanda mekteb gemisi gidiyor İstanbul, 13 (Telefon) — Bir kaç gündenberi lstanbuld.a_bulu F nan Holanda mekteb gemisi yarın gidecektir. General Fahrettin İstanbul'da İstanbul, 13 (Telefon) — AF- gan — İran hudud ihtilafında ha- kem olarak bulunan ordu müfet - tişlerinden General F ahreddin U - ral bugün Berlin yolu ile İstanbula geldi. da ökonomik olarak ortaya koymuş ol- masıns bir türlü bağışlayamıyorlar. Kor- kuyortar ki, Türkiye'nin yarattığı örnek başka uluslar için de bir kurtuluş re- çetesi olacaktır. Bu gibiler, bizi beğen- memekte, yaptıklarımızı yanlış göster- mekte yahut ellerinde tuttukları toprak- larda bu hususlarda haber sızdırmamak Yolunu tutmakta, haklıdırlar. Biz de, bunların mütalealarına kulak Asmamakta haklıyız. * b. — Klerikal görüşte olanlar, lâik- Ek alanında yaptıklarımızı, — beğene « Mezler ki beğensinler, her fırsatta bize fatmaları, bizim için, pusula gibi bir şey- işe karışmak istemeyiz. Yalnız bize aid olan kadınlık görüşünde şunu belli kıl- mak isteriz ki, biz, peçe ile kafesi, türk kadınının yalnız fizyolojik ve estetik varlığından değil, soysal ve sıyasal var- lığından da koparıp attık. Bizim için ka- dın, tam haklı bir insandır. Erkeğin bir lâhikası değildir. DUYUKLAR ” Yeni yapılacak silolar On bir silo daha yapılıyor Ziraat Bakanlığı önümüzdeki ilkbaharda yapılarına başlanmak üzere yurdun muhtelif yerlerinde 35 bin ton buğday alabilecek on bir silo yapılmasına karar vermiş- tir. Bakanlık bundan başka Ak - şehir, Denizli gibi mühim buğday merkezlerindeki antrepoları ge - nişletecektir. Yapılacak - silolar Afyonda 5000, Çay, Kütahya, Sa- rayönü, Adana ve Polatlıda 4000 Niğde, Şarkışla, Beylikahır, Zile ve Baladızda 2000 tonluk olacak- tır. İsparta'da gülyağı fabrikası Isparta, 13 (A.A.) — Beş yıllık sa - nayi programına dahil olup şehrimizde yapılan gülyağı fabrikasının inşası ta - mamen bitmiş ve makineleri dün istas- yondan fabrikaya gelmiştir. Yakında montaj işine başlanacaktır. Cümhuriyet devrinin büyük eserlerin den biri olan bu fabrikanın inşası muhit halkını çok sevindirmiş ve türk gülyağ- cılığının inkişafını temin etmiştir. Tuz satışları üzerinde ; araştırmalar Tuz satışlarının devlet inhisarı altındaki diğer maddeler gibi ba- yiler elinde ve aynı fiatla satılma- sı için Maliye Bakanlığında yapıl- makta olan araştırmalar henüz bit- memiştir. Bu araştırmalar sonun- da müsbet bir sonuca varılırsa hü- kümet meclise tuzun da diğer in- hisar maddelerinin bağlı oldukla- rı şartlar içinde satılmasının bir kanunla tayin edilmesini teklif e- decektir. Öğrendiğimize göre tu- zun bugünkü durum içinde satışı yurdun her tarafında bir fiat ay- rılığı doğurduğundan Maliye Ba - kanlığı bu isteğin realize edilme- si için çalışmaktadır. Milliyet arkadaşımız Istanbulda çıkmakta olan Milliyet F ee * tik mizacta olanlara ge « lince, bunlar bizim — anti: kradaş hamlelerimizi yürek acısı ile yadırgar- lar. Bunlar kendi memleketlerinde tasfi- yeye uğrayan romantizmin bir avuç has- dır. Bir takım hastalar ki, geçen yüz- dir. Hemen anlarız ki, ğ yol, #mcak doğrudur. €© — Dar bir küçük burjuva görüşü tüdenlere gelince, bunların da bir türlü vrıyamadıkları, kadın'a — verdiğimiz Yerdir. Hayatın alanında erkek kadar Szad duran bir kadınlık, içlerinden ve ?Şdeğderinden panik vermiş cemiyetle- fin değil, ancak, kendilerini yeniden ku- Yan ve yenidenkuruluşun geniş ölçüleri- Te malik bulunan cemiyetlerin kârıdır, Batı adamları, bir vakitler, bizim pe- Seler ve kafesler ile alay ederlerdi. Şim- £ anlaşılıyor ki peçe ve kafes birer sem- ibaretmiş. Şu ileri görünen batı Semiyetlerinde bile, meğer öyleleri var- ;'ll '!.ki, kadın'ı peçesiz peçe altına ve ka- *ssiz kafes arkasına koymakta bir doğ- Ğlöl'üyorlır. Kendi bilecekleri bir yılda, hastalıklarını, Akdeniz kıyıların- daki şark panayırlarında tedavi etmeğe çalışırlardı. Osmanlı impırıtorlııiu_, Iıı panayırların en büyüğü ve en çeşidlisi idi. Bir Eyup bir Loti'ye ömrü boyunca yetti. Bu hastalar da, bugün, bize karşı yazıyor, Hele bunlara karsı hiç kızılı Keşke yerimiz ve paramız olsaydı da, bu zararsız delileri şarkkâri bir parkın içine koyarak, mesela amerikalı ıeîyah- lara her gelişlerinde duhuliyesiz göster- seydik. Çünkü bunların soyu da artık münkarız olmaktadır. Bizden yana ve bize karşı olın. yıî.zı- ların tahlilini şimdilik burada bitirelim. Burhan BELGE v aRan AM a evelki gün onuncu yaşına basmıştır. Devrim yolunda çok değerli hizmetleri görülmüş olan Milliyet arka- daşımızın yeni yaşını kutlar, muvaffa - kiyetlerini dileriz. Bi . . Kırşehirde seçim Kırşehir, (Özel bildiricimizden) — Kırşehirde seçim çok canlı ve istekli geçmiştir. Seçim günü belediyenin önü- nü dolduran bir halk kalabalığı bu sı. yasal önenini kullanmak yolunda içten gelen bir istek göstermişlerdir. Sandık başına köylü ikinci kâadın seçmenleri- nin Halk Fırkasının yaptırdığı manto. larla gelmesi çok güzel bir sürpriz ol- muş ve dakikalarca alkışlanmıştır. Re- simlerimizden ilk ikisi köylü ikinci seçmenleri eski ve yeni kılıklarile, ü. çüncü resim de reylerini kullanmak için sıra bekliyen yurddaşları göster- mektedir. Makedonya'da kış şiddetlendi Istanbul, 13 (Telefon) — 13 tarihile Atinadan bildiriliyor: Ma- kedonyada dündenberi — şiddetli kışlar başlamıştır. Kar bir çok yer- lerde bir metreyi bulmuş, kasaba- larla köyler arasındaki yollar ka- panmıştır. Cenubi Makedonyada kış fazla ve soğuk derecesi sı - fırdan aşağı 14-16 dır. İnhisarlar memurlarının koruma sandığı İnhisarlar memurlarının koru- ma sandığı hakkında hazırlanan müzeyyel kanun projesi mütalea- ları alınmak üzere bakanlıklara gönderilmiştir. Bakanlıkların mü- taleası alındıktan sonra hükümet meclise teklifini yapacaktır. San - dığın ne şekilde kurulacağı, mes- lekten ayrılanların kendilerine ve ölerlerin ailelerine ne şekilde yar- dım yapılacağı bakanlıkların mü- taleaları geldikten sonra ve son duruma göre belli olacaktır. Kazanc ve buhran vergi- . leri için bir tamim Bazı maliye memurluklarınca 2410 numaralı kanun mucibince kazanç vergilerine ilave olunan beşte * bir nisbetindeki — buhran zammı matrahının tayininde ver- gilerini vaktinde ödemiyenlerden 2395 numaralı kanunun 77 inci maddesine göre — yüzde 10 tahsil zamlarının da eklenmek istendiği anlaşılması üzerine Maliye Bakan- lığı bir tamim yapmıştır. Bu ta- mimde kanuni sebebler dolayısi - le kazanç vergisine aid yüzde on tahsil zamlarının buhran vergisi - ne matrah ittihaz - edilemiyeceği bildirilmektedir. Adli sicillerin yazılması Suçlu olmak işkili altında bu- lunanla rhakkında yapılan hazırlık veya ilk tahkikatın açılıp açılma- ması için karar verirken bu kimse- lerin suçluluk bakımından geç- miş hallerinin bilinmesinde pek faydalı olan adli sicillerinin yazıl- masına dikkat edilmesi Başbakan-. lıkça Bakanlıklara tamim edilmiş- tir. Antalya'da peçe, çarşaf, kafes kalkıyor Antalya, 13 (A.A.) — Antalya bele- diye meclisi nisan sonuna kadar sonu alınmak üzere peçe ve çarşafın kaldırıl- masını karara bağlamıştır. Erzincan kurtuluşunu kutladı Erzincan, 13 (Hususi) — Er- zincan bugün kurtuluşunun 17 in- ci yıldönümü candan ve yürekten kopan büyük bir coşkunlukla kut- lamıştır. İnebolu'da grip salgın hâlinde Inebolu, 13 ÇA.LA.) — Burada grip salgın bir halde devam ediyor, Bu yüz- den okullar kapatılmıştır. Rumlarla ermenilerde türk adları,, Ulus'un 29-1-1935 salı günkü sayı- sında eskiden türk adlarının türkçe ol- duğunu, ermeni, rum gibi başka inanda olanların bile türkçe ad taşıdıklarını yazmıştım. Bu yazıda Kayseri'deki yargıcı (Ha- kim) lerin 800 ile 1050 yılları arasında tutmuş oldukları kütüklerden çıkararak rumlar ile ermenilerin türkçe adlarından örnekler vermiştim. Kütükten çıkan o adlar başlıca şun- lardı: Cılasın veledi Çalapverdi, Dalkadir veledi Yusep, Ahıbali veledi Yusep, Şahmurad veledi Arzuman, Sinan vele- di Yorgi, Bulduk veledi Hoca, Gülistan vele © İnci Bey, Kaya Balı veledi Balı, rüm ' şişlerinden Simon veledi Karasu veledi Uğurlu, Keşiş hıdır veledi Gül- baba, Gülağa, Şam Hatun, Nikoli vele- di Kaya keşiş, Erdekil bini Tatar, Çakır veledi Boran, Uğurlu veledi Sefer, A- vanos bini Dönmez, Emin oğlu gibi.. Şimdi de yakın bir çağda, 1320 - yı- lında (nüfus) kütüğüne geçirilmiş olan rumlarla ermenilerin türkçe öz adlarını, soyadlarını yazmak istiyorum. Kayseri'nin Germir köyünün ermeni Kiçi mahallesinde çıkan adlar şunlar- dır: Karaoğlan oğlu, Kaya Balı oğlu, Gi- çi bey oğlu, Kodal oğlu, Kör balalı oğ- lu, Hüda verdi oğlu, neme gerek oğlu, çiçek oğlu, gümüş oğlu, Kaya balı oğ- lu, Dal oğlan oğlu, İbiş oğlu, Pulat oğ- lu, Arzuman oğlu, Kaplan- oğlu, Hacı Balı oğlu, Gökçe oğlu, Uğurlu oğlu, Si- nan oğlu, Aydın oğlu, Istipanın kayna- nası Akkız, Ağa oğlunun karısı Gül Du- du, İsai oğlunun karısı Kadınkız, Ağya oğlunun kızı Gülkız.. Germir köyünün rum (nüfus) kütü- ğünde de şu adları buldum: Kombıyık oğlu, Köle Murad oğlu, Atmacra oğlu, Uğurlu oğlu, Balaban oğ- lu, Kurd oğlu, Sinan oğlu, Kuzgun oğ- lu, Yeni bey oğlu, Emirze oğlu, Dede Balı c3!u, Sarı Arslan oğlu, Beyler oğ- lu, Çalap oğlu, Apak oğlu, Ayvaz oğlu, Bodosun anası Altın, Nomos oğlu, Ru- şen oğlu Todorun anası Kadın. Kayseri'nin Darsiyek rum köyünde- ki adlar: Kuş balı oğlu, Kılıç oğlu, Gül oğlu, Gül Balı oğlu, Kazak oğlu, Muslu oğ- lu, Taşdemir oğlu, Sarı Balı oğlu, Tavlıson köyünün Herdem mahalle- sinden çıkarılan adlar bunlardır: Yahşi oğlu, Kölemen oğlu, Bektaş oğlu, Kura Bey oğlu, Karaman oğlu, Aktay oğlu.. Bu rum, ermeni denilen adamlar ara- - sında Emin oğlu, Ibiş oğlu, Bektaş oğ- la gibi allara bakılırsa dedelerinin öz türk oldukları da düşünülebilir. Karamanlı diye anılan, türkçeden baş- ka dil bilmiyen, tum harfleriyle türkçe (biti) ler bastıran rumlarla ana dilleri türkeç olan, ermeni yazısiyle türkçe ©- kuyan bir bölük ermeni dey anılanların da eski çağlarda türk oldukları anlaşıl- maktadır. Şunlara bakılırsa neler geçirdiğimiz göz önüne gelir. Büyük önderimizin soy adlariyle bizleri nasıl eriyip yoğalmak- tan kurtarmak istediğini sanırım ki da- ha derin, daha içli olarak kavramış olu- yoruz. İzzet Ulvi AYKURD Allk a'ra> : -lilma'l kevi balosu 22 şuib__aıtjt*adı_ır'