4, ŞUBAT 1935 PAZARTESİ Varşovada beyaz ruslarca çıkarılan “Vatan Sesi,, adlı mecmuanın dış sıyasamıza doku« nacak yazılar taşıdığı anlaşıldığından mema Vekilleri heyeti lekete sokulmaması İcra karariyle yasak edilmiştir. _O_N ALTINCI YIL. No: 4858 Adımız, andşmııdır. Her yerde 5 kuruş ee aa a Gündelik ÖKONOMİK KALKINMA i Her çağın kendine uygun dir- lik ve düzen yolları vardır. Bunla- rın bildiğimiz ve tasarladığımız Prensiplere uyup uymadığını araş- tırmak acunun gidişine pek de do- kunmaz. Soysal kurumlar ve ku- rallar bile çağların biribirini ko- valamasiyle değişir. İlerleme an- Cak yaşayışın günden güne deği- şen gerekenlerini bulup onlara a- Yak uydurmakla olabilir. y Yaşadığımız çağda uluslararası iş bölümü sıyasal engeller dolayı- siyle cılızlamıştır. Her ulus kendi düzeni, kendi gücü ile kendi çıka- rını bulmak durumunda - bulunu- yor.. Genel sıkıntıyı gidermek için şimdiye kadar bütün uluslarca o- nanmış ortaklama düzenler bul- mak isteği bir türlü gerçekleşeme- Miştir. Ondan ötürüdür ki uluslar ancak ulusal düzenler ile varlık- larını korumağa çalışıyorlar. İşte devlet adamları için en büyük ba- şarım bu düzenleri bulup gereği gibi yürütmektedir. Ulusların beraber çalışması ve ökonomik alanda biribirlerine yar- dımcı olması ancak bunların kar- şılıklı olarak varlık ve yükselme önenlerinin tanmmasına bağlıdır. Yoksa önceden nasılsa büyük pay- lar ele geçirmiş olanlar karşılık göstermeden hep çok kazane ar- kasından koşarlarsa bu beraber çalışma gerçekleşemez. Şimdi her ulus kendi değerine ve çalışma- sına göre kazanc payı istemekte- dir. Bu verilmezse, o da kapılarını başkalarına kapıyarak kendi ya- Biyle kavrulmağa koyulur.. Her ulusun işine elverişli olup kazanc- larda gerçek bir denkliğe yol açan bir iş bölümü meydana gelinciye kadar bu böyle olacaktır. Yeni Türkiye ökonomik kalkın- manm gerekenlerini ilk gündenbe- ri anlamış ve ona göre düzenleri- ni kurmuştur. Yaşayış kavgası bü- Yük ve çetin bir kavgadır. O, sı- yasa alanında olduğu kadar, öko- momik alanda da bütün sinsiliği ile kendini gösterir. Ökonomik kavga daha güclüdür. Vaktinda görülüp anlaşılmazsa, onun altıa- dan sağlam çıkmak çok zordur. Türkiye Ökonomik böyle bir kavgaya girmekten ziya- de kendini ondan korumak ama- emı gütmektedir. Türk ulusu hiç bir ulusun alm teri ile elde ettiği kazanclarma saldırmak isteğinde olmadığı gibi başkalarmı karşılık- sız kendisi için çalıştırmak sıyasa- sını kovalıyanlar arasında da de- Şildir. O uluslararası geçiminde başkalarının da kendisine karşı böyle düşünmesini - ister.. Kendi emeğimizin, kendi gücümüzün ılığının kendi elimizde, kendi Yurdumuzda kalması başlıca iste- Bimizdir. Büyük türk devrimi bize Yaşayışın her alandaki genel yasa- ğ eyice öğretmiştir. Bunları iç işlerimizde olduğu kadar, ulus- rarası işlerimizde de kendimize lavuz yapmaktayız. Benliğini yabancı ve yanlış düşüncelerden kurtaran türk ulusu için ökonomik İkmmanın gerçek arlamı şudür: $ gönenci ile yurd bıyı.ndırh- ğmmn durmadan yükselmesi. Zeki Mesud ALSAN sıyasasında | Saylav namzedleri tesbit olundu (IKamâlAtatürk'ün beyannamesile nam zedlerin adları yarın ilân edilecektir İstanbul, 3 (A.4A.) 1. — Kamâl Atatürk 3 şu- batta dahi yeni seçim müza- kerelerine devam elmiştir. | Cümhuriyet Halk Fırkasının saylav namzedleri tesbit e- | lunmuştur. Namzedlerin ad- ları ve Kamâl Atatürk'ün se- çim için ulusa beyannamesi 4 şubatta ajansa ve yerlerine bildirilecek ve 5 şubatta bü- tün yurdda ilan edilmiş bu- Tunacaktır. 2. — Dolmabahçedeki se- çim toplantıları nihayet bul- duğundan İcra Vekilleri ve Fırkamızın Ankara Vilâyet kongresi , üyelerin dileklerini dinleyip yeni idare heyetini seçerek işini bitirdi Cümhuriyet Halk Fırkası Anka- ra vilayeti kongresi dün saat on- da idare heyeti başkanı Bay Ri- fat Börekçi'nin başkanlığında Co- tirmeye çalıştığına işaret edilerek, türk devriminin yapıcılık gücünü ve onurunu hakkiyle taşıyan ve alinde tutan büyük önderimiz, f: .akti kongrede Başkanlık kürsüsünde idare heyet!nin raporu okunurken cuk Esirgeme Kurumu salonunda toplanmıştır. Başkanlığa Bay Ri- fat Börekçi, ikinci başkanlığa B. Mümtaz Ökmen, kâtibliklere Ba- yan Samiye ve avukat B. Ekrem seçilmişlerdir. Bundan sonra ida- re heyetinin 934 yılı içinde ba« | sardığı işleri anlatan rapor okun- YÜNÜME, Cf S İ Fırkamızın Ankara vilayet Raporda iki yıl önce işe bıç!ı- yan idare heyetinin, bu iki yıl için- de fırka nizamnamesinin kendisi- ne yüklediği ödevleri ve fırka kon- gresi ile kurumlarının lıır_ır ve dileklerini her yönden yerine ge- Kongresinde Bulunanlar. * kayı kuran, onun daimi Başkanı Atatürk'ün türklüğün durmadan artan sevgisi ve insanlığın her yıl geçtikçe genişliyen ve saran say- gısı arasında acunu aydınlatmak- ta ve ulusunu kendisinin doğrula- dığı amaca ilerletmekte olduğu saygı ve kıvancla anıldıktan sonr- bir yıl içinde başarılan işler 2 , geg D n latılryordu. Dolgun ve özlü bir ça- lışmayı raümkün olduğu kadar kı- salttığı balde sayıfalar dolduran raporun içinden bazı kısımları a- kyoruz: (Sonu 2 inci sapıfada) ı C. H. F. Umumi idare heyeti ile C. H. F. Meclis Grupu ida- re heyeti üyeleri Ankara'da vazifeleri başına avdet etmiş- t lerdir. C. H. F. Genel Diva- | ru seçimin nihayetine kadar | Önderle beraber İstanbul'da kalacaktır. İçeri ve Dişarı Ankara saylavlığına bir namzed Doktor Taptas Ankara için ayrılar — müstakil saylavylığa hangi programla namzedliği- ni koyuyor? Ankara Valiliğine ve Belediye Baş » kanlığına Doktor Taptas tarafından ve- rilen telgraf aşağıdadır. Aşağıdaki yazılı program ve - şartlar içinde Ankara Vilâyeti Saylavlığına nam zedliğimi koydum. Namzedliğimi ve programımı ikinci müntehiblere ve ka- zalar teftiş reisliklerine bildirmenizi' Fica ederim, Program çaduri Ben azlık mümessili değil türk ulusu. ma mebus olmak İstiyorum ve buna her “zaman sadık kalarak Mecliste çalışaca » ğem, Programımın ikinci maddesi cümhu- riyetciliktir. Bu rejimin muhafazasına #on nefesima kadar çalışacağım. —Yur -» dumuzun inaddi ve manevi menfaatine sevgili ve kudretli vatanımızın * daha zi- yade yükselmesine var kuvvetimle ça - Işacağım .. Sovyet - Amerikan münasebetleri Moskova, 3 (AA.) — Bay Hul'ün Sovyet — Amerika münasebetlerine dair geçenlerdeki söyledikleri dolayısi. le Bay Litvinof Tas Ajansının bir yaza. rına şunları söylemiştir: “— Bundan bir yıl kadar önce Bay Ruzvelt ile görüştüğüm sırada Amerka ile Sovyet Rusya'nın karşılıklı mali is - tekleri meselesinin halli hakkındaki an « Taşmanın esasları kararlaşmıştı. Bu prensipler, Sovyet hükümetinin bir çok defalar yapmış olduğu bildirim- lere tamamiyle mutabıktı. Sovyet hükü. meti, bu bildiriminde eski borçların ödenmesi meselesini ancak kendi istek- lerinin de kabul edilmesi ve kendisine borc verilmei şartiyle tetkika hazir ol - duğunu ilân etmişti, Bu sebebten dola - yı, Vaşington hükümeti daha sonra ya pılacak görüşmelerin yalnız teferruata aid olacağı ve buna göre de, hiç bir güç- lüğe rastlanmıyacağı hususunda emni - yet kazanmıştı. Yazık ki Amerika elçisinin Mosko - va hükümetiyle ve Sovyet elçisinin Vaşington hükümetile daha sonra yap- muş oldukları görüşmeler sırasında evel ce Vaşington'da kabal etmiş olduğumuz esaslı noktalardan biri, yani borçlanma. (Sonu 2 inci sayılada) .. Mihailof hakkındaki yalan duyuk Dahiliye Vekâleti Matbuat U: mum Müdürlüğünden bildiril. miştir: Viyana'da çıkan “Neves” Wiener Journal,, n 29, 1. 931 tarihli sayısında çıkan bir Sofya telgrafına göre Make '« donya Komitesi Reisi Mihailof'un Rodos adasında — öldürüldüğü — yazılmaktadır, Bu haber yalandır, Mihailof Kastamo « nu'dadır ve sıhhatı yerindedir. Londra konuşmaları bitti,bir tebliğ çıkarıldı ki, barışın kurulmasına en eyi yare dım etmek çaresi Almanya ile di- ae devletler arasında - genel bir Londra, 3 (A. A.) — İngiliz - fransız konuşmaları bugün - saat 17.45 de bitmiştir. Dışarı İşler Bakanlığınca neş redilen tebliğ, İngiltere, Fransa, Almanya, Belçika ve İtalya ara- sında müşterek bir hava mukave- lesi akdine dair teklifi ihtiva et. mektedir. Bu mukavele, imza e- denlerden herhangi birince teca. vüzde bulunulmasınım önüne ge- çilmesini amaç edinmektedir. Tebliğde deniliyor ki, İngiltere- hükümeti, fransız - italyan dost- Tuğunu inkişaf ettirmek hususun- da Fransa ve İtalya tarafından Rama'da yapılan beyanatı sami- miyetle karşılar.., İngiltere, açıkça bildirmiştir ki, şayet Avusturya'nın istiklali ve ta- mamlılığı tehdid altında -kalırsa Roma anlaşmasını imza eden di- ğer devletlerle konuşmaya hazır- lr, İngiltere ile Fransa, ne Alman- ya'nın ve ne de silahları sulh mu- ahedesiyle tayin edilmiş olan di- ğer devletlerin bir taraflı bir ha- reket ile mezkür vecibeleri değiş- tirmek hakkına malik olmadıkla- rı hususunda mutabık - kalmışlar- dır. Fakat İngiltere ve Fransa şu hususta da mutabık kalmışlardır İngiliz Dışarı İşler Bakanı Bay Con Saymen anlaşma yapılmasındadır. Böyle genel bir anlaşma Avrupa'da gü- venin kurulmasını derpiş edecek- tir. Ve bu da bilhaesa bütün alâ- (Sorlu 2 inci sayıfada)