Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
' ' — yacağımız bh' SAYIFA 6 ULUS . '3 'ŞUBAT 1935 PAZAR | Anketlerimiz yor demektir. İstanbulda hrmala: küu- ezamazammm. _ maşlarile beraber (model) ismi altında '*ı * 100 — 120 liraya elbise yaparlar. Bu- 8 A N h A R A T E R Z İ L E R İ nun nihayet metresi 15 er liradan 40 em e e os ası q A 5 Kza lirası kumaş, beş lirası harç, z saieniz | (Başı 1 inci sayıfada) elbiseciler.. Para darlığı başlaymıca ha. rıi kalanım—şyîi 5; “x; ğ(ı, aî;îı î_e_ î_ gidebileni yine elbisesini İstanbulda zır elbiseciler piyasayı o kadar tuttu- Ka t eğ y .. 1:: 8 g k tidir. F yaptırıyor. Ankarada terzilerin hem lar ki, bizim orta sınıf müşterimiz bi- K n e Ay.d[ndan turlu haberıer ç istenilen kadar düzgün elbise yapama. | İe onlara kaçtı Fiatlarımızı ne kadar Bir örnek.. : dıkları, hemde fiatların pahalı olduğu | kırarsak kıralım, onların satış fiatına Ankara terzilerinin İstanbul dere- dAy:m' î%sı 9:?'5 ei vk'tlağ'f-'tl' Ye_rm_ışle.ı_', ılhıkîld"lı _59 er!v;ek 70 i] k ının halâ sili iş —olması | yanaşamamak imkânsızlığı karşısında | cesinden çok aşağı olduklarını iddia e- mıız et uBYI I ml7îtkmâ eı;ıaz- ıkınc!ı(munte '!ı’( seçmişlerdir. i buna sebep olarak — gösterilmektedir. tabif zarara uğramaktır. Hazır elbi- | denlere işin böyle olmadığını şu hâdi« î:_;;î :ı ;Ln;;îre 148; mrdd 3541 aî(aî;uZBlazîıs'l ,47_50 kîdm' '; Ankaralı terziler ise kendilerinin hem | selerin model üzerine dikilmemeleri, | seyi anlatarak isbat ederim: Tanınmış devâmti eıt!ıınektedir A hibterîrl;SS iad ırııııcı mu;tî; | ğ m, 1558 erkel ucüz ve hemde ucuzluğu nisbetinde temiz ve düzğgün iş yaptıklarını iddia etmektedirler. Bu iddianın, halkın ta- mamile kabul ettiği bir hakikat olma- sı da temenniye değer. Ankara terzileri.. Terziliğin hususiyetleri herkesin kolayca bileceği işlerden: değildir. Me. selâ bakkallar, kasablar | gibi her gün ve bir çok sebeblerle *itemas ettiğimiz esnaf hakkında daha kati ve açık fi- kirlerimiz vardır. Fakat yılda bir iki defa o da çok defa aynı terziye olma- mak şartile yaptırdığımız elbiseler bi- 4 vt terzilik ve terziler hakkında tam bir fikı- Bu alanda terzile- rin düşünceleri ve dilekleri işi — ter. ziler bakımından — aydınlatacağından Ankaranın tanınmış -bir terzisile gö « rüştük. Ankarada terzilerin beğenil- meyip boş durduklarinın aksini göste- ren bir müşteri kalabalığının dağılma- sıni bekliyen terzi yurddaş kumaş be. yenip de tekrar gelecekler'ni söyliyen- lerin azxasından dedi.ki: — Her gün dükkânımırza gelenlerin yüzde yirmisi iş verse bizim işimiz di- ğer esnafın işile mukayese edilmiye- cek kadar iyi olur. Bir'terzi dükkânı hemen hemen de yarı bir kitabhane, yarı bir kahve, yarr bir sergi gibidir. Boş vakti olan — kendihe göre — sa- atini bir kahve köşesinde oturmaktan. sâ altı ay veya bir sene sonra yaptıra- cağı elbisenin kumaşını beğenmekle geçirmeyi daha faydalr bulur. Maama- fih halkın titizliğini de mazüur ve haklı görmek lazımdır. z c emez. Çünkü bazılan... -- Çünkü bazı terzilerin ve kumaş sa- tanların çürük ve dwanmu kumaşı - halis yerli veya ingiliz * kumaşı diye sürmek istemeleri halkı elbise yaptı« riırken çok hassas- olmaya mecbur et. mektedir. Yerli ve ingiliz kumaşları- nr ayırıp da, bunlardan. olmayanlara bu iki vasfi mal etmekle kümaşın ko- layca satılabilmek hassasını kazanma- sı da gösteriyor ki yerli kumaşlarımız fransız, çekoslovak, Belçika ve italyan kumaşları derecesini , geçip — ingiliz kalitesine kadar yaklaşmıştır. Her gün ve bilhassa İstanbulda tanınmamış ve türk olmayan firmalardan kumaş alan- ların yana yakıla şikâyet ettiklerini görürsünüz. Meselâ niçin birisi çıkıp da yerli mallar pazarından veya Yü. niş'ten aldığı bir kumaşın çürük ve bozuük olduğunu iddia etmiyor? — Ankara'da ne kadar İerzi vardır? Ankarada elbise üzerinde iş yapan- ların adedini söylemeden evel bunları şöylece bir ayırmak gerekir: Kumaş satmayıp yalnız dıkmekle uğraşan ter- ziler, tüccar terziler, Hazır elbise sa- tanlar, kadın terzileri.. i Ankarada büyüklü küçüklü 50 ka- dar terzi dükkânı vardır. ki bunlar yal- nız dikmekle geçinirler. Bunların için de kumaş satanlarla sanlaşmış olanlar .vardır. Ve bunlar anlaştıkları tüccar terziye dışarda diktiklerinden daha u- cuz dikerler. Böylelikle hem kendileri işsiz kalmamış, hem de tüccar terzi ka zanmış olur. Fakat bir terzinin Sermayesi imkân verirse kumaş da bulundurmak işine daha çok gelir. Bir niüşterînin bir- ter ziden kumaşını alıp başka bir terziye diktirdiği - çok azdır. ; Ankaramızda böyle hem kumaş satan, hem terzisini bulunduran on iki kadar, firma vardır. —- Bunlardan baz:ları Yünişin, Karamür- - selin, Herekenin acentesidirler. Her dükkânda zşağı, yukarı üç kalfa çalış- tığına göre, 150 kadar da terzi ka'lcar var demeftir. Bu sayı bazan dev.ete âid toptan işler alındığı zaman yükse- dir. O zaman yakm yerlerden de - işçi O bulmak zarureti hasıl olur. Terzilerin rakibleri hazır elbiseciler Bizim de karş da hiç anl A, SA A içine en ucuz ve aşağı harç kullanıl- ması, kumaşların sağlam olmaması ih. timalleri halkı bu ucuz ve provaya, gi- dip gelmeye lüzum göstermeyen elbi- seyi almakta hiç tereddüt ettirmemek- tedir. — f Ankaramızda —: Üş firma vardır ki bunlar hem hazır, hem ısmarlama elbi- 'e satmaktadırlar. 6, hattâ 8 taksit g' Hazır elbise yığınları terzilerin en büyük düşmanıdır. bi uzun vadelerle iş yapan bu fihnakr, ısmarlama aldıkları elbiseyi piyasada ve tanınmamış terzilere daha ucuz dik- tirtebildiklerinden bize adam akıllı re- kabet ediyorlar. Kadın terzilere gelince.. Erkek terzilerin içinde kadın tu. valeti, mantosu yapan pek azdır.. An- karada kadın terzi sayısı erkek terzi- den daha çoktur. Her mahallede he - men hemen bir kadın terzi bulabilirsi- niz. Ayrıca dükkân tutmak ve sair bir çok masrafları olmayan kadın ter- bir saylavımız bizde dan bir elbise yaptırdı gitti. bir terzisi bu elbiseye bakıp böyle bir kumaş ve bü ayarda bir dikişin ancak Ayvrupanın çok ileri bir merkezinde ve usta bir terzi elinden çıkabilmesinin mümkün olduğunu söylemiştir. Biz bu hâdiseyi bir övünme olarak değil, fakat türk işçisinin göz nüruna ve alın teri- ne bir yabancı kadar kıymet verildiği zaman yüzünü kara çıkartmıyacak bir eser vereceğine bir örnek olarak isaret ediyoruz. İyi ve kötü elbise dikmek mesele - sinde ikinci bir mesele daha vardır. İs- tanbul terzilerinin daimi vardır ki her zaman-aynı terziye el se diktirirler. Terzi müşterisinin vü « cudunun bütün iyi ve kötü taraflarını öğrenmiş, bilmiş, yapacağı elbisenin modelini ve şeklini ona göre hazırlamış- tır. Çok tabitdir ki bu elbise, birinci defa dikilen bir elbiseden çok daha iyi ve düzgün olur. Yüniş kumaşın . ve İstanbula Orada Beyoğlunun en yüksek müşterileri İstanbul'da elbise yaptıranların SAYISI.. Bütün bu vaziyetler zamanla anla - şılmakta ve İstanbulda elbise yaptıran- lar azalmaktadır. İki yıl önceye göre bugünkü fark Ankara terzileri için çok umut vericidir. Bugün İstanbulda el bise yaptıranların çoğu, memuriyet ve sair işler dolayısile Ankaraya gelip yıl: da bir, iki defa mezuniyet alarak İs- tanbula gidecek vaziyette olanlara in - hisar ediyor. Yoksa Ankaralının elbi « sesini Ankaralı terzi yapmaktadır. İs. tanbulda olduğu gibi Ankarada da doğ- rudan doğruya Avrupadan kumaş gctî- ren tüccar terziler yok eğildir. Yalnız bunlar gün geçtikçe Avrupa kumaşları yerine yerli kumaşlarımızı alıyorlar. Yerli kumaşlarımızın üstünlüğü. İşin içinde bir yurddaş olmak sıfa -« tile söylüyorum: Yerli kumaşlarımızın son üç yıldaki üstün derecesile yerin- de olarak övünebiliriz. Bugün yerli ku. ziler, oturdukları evin bir od da u. fak bir tadilatla terziliğe başlayabili- yorlar Kadın terziler için kolay olan bir ikinci taraf da parasız ve hiç sr- kıntı çekmeden yardımcı bulmalarıdır. Dikiş öğrenmek arzusunda olan o semt bayanları gönüllü olarak çalışırlar ve hattâ yer bulmak da bir meseledir. Az masrafla ve kolay olması dola- yısile Ankarada 70 den fazla kadın ter- zi vardır. Ayrıca Yenişehir gibi kala. balık ve elbiselerini dışarda diktirme- si ihtimali — çok olan yerlerde seyyar kadın terziler vardır ki bunlar ucuz fiatlarla dikilecek her çeşid iş toplar- lar. En çok ve en az fiat.. En çok ve en az fiat meselesini ka- ti olarak söylemeye imkân yoktur, Çünkü bizim de kendimize göre dai- mi müşterilerimiz ve bizim için giy e diği güzel bir elbise ile reklam yapa- bilecek olanlar vardır ki, onlara müm- kün olan kolaylığı gösteririz. Bugün “Ankarada içinin masrafı dahil olarak. 12 lira ile 30 lira atasında elbise di- kilir. Kadın elbiseleri 7—25 lira ara- sındadır. Gündelikle çalışân kadınlar içinde 2 — 3 — 5 lıra gîındelık alan. lar vardrr — İstanbul ve Ankıra tersileri Bizim en hassas noktamız budur. Her zaman ve hiç bayatlamadan en u- fak bir hatamızda bile Ankara terzi- lerinin İstanbul derecesinde olmadık- ları söylenir. Halbuki işin içyüzü hiç tahmin edildiği gibi değildir. Ankarada her şeyden evel bir-(işçi, kıtlığı) vardır.. Az olan işçi de daima 'yüksek gündelikle çalışır. Sonra bura« - da çok büyük ve teşkilatı îstınbul de. recesinde geniş terziler, tüccar terzi- ler yoktur. Ankarada 25 — 30 İira dikme ücreti alan bir terzi İstanbulun îkiııaımgi bir terziı:ne ıehbm cdı- l Hazır elbımılnln viı şlarımız Çekoslovakya, İtalya, Fran- sa kumaşlarını gerek kalite ve gerek desen itibarile büyük farklarla geçmiş- tir. Bu aradaki fark o kadar büyük ve katidir ki güzel desenli bir yerli kumaş- tan, güzel ve düzgün bir elbise yapan yurddaşın ne mantıkı ve nede vicdanı türk parasının bir yabancı fabrika ka- sasına akmasına hiç müsamaha ile bak- mıyor. Beyoğlunun o ünlü ve halis ingiliz kumaşı satar diye şöhret alan terzileri- nin yüzde doksanı yerli kumaşlârını (ingiliz malı) dır diye satarlar ve bizim vitrinlerimizde hoş gorulmeyen aynı kumaş Beyoğluna çıkınca hemen değer- lenir, istenilen, bol para verilmekten çe- kinilmiyen seve seve giyilen bir mata olur. 932 yılında yurda giren ingiliz kumaşı.. 932 yılında yurdumuza 32 mtre ha. M. Aydın'da 10 dershane açıl- mış 340 erkek, Bozdoğan'da 10 dershane açılmış 45 kadın, 316 erkek, Çine'de 11 dershane açıl- mış 25 kadın, 333 erkek, Karaca- su'da 6 dershane açılmış 168 er- kek, Nazilli'de 4 dershane açılmış 79 erkek ve Söke'de 4 dershane a- çılmış 176 erkek yazılmışlardır. Rey verme hakkını haiz M. Aydın kazasında 20533 kadın, 19690 erkek olmak üzere 40223 yurdaş tesbit edilmiş bunlardan 17049 kadın, 12787 erkek olmak üzere 29368 yurddaş ikinci mün- tehib seçiminde rey vermişler 44 kadın, 148 erkek olmak üzere 192 ikinci müntehib seçmişlerdir. Bozdoğan kazası 7865 kadın, 7142 erkek olma küezre 15007 bi- rinci müntehibten 5681 kadın, 4581 erkek olmak üzere 10265 yurddaş ikinci müntehib seçimi- ne rey vermişler, 9 kadın, 70 er- kek olarak 79 ikinci müntehib seçmişlerdir. Çine kazasında rey verme hakkını haiz 8044 kadın 7571 er- kek 15615 yurddaştan ikinci mün- tehib seçiminde 6023 kadın, 6164 erkek olarak 12187 yurddaş rey 2916 yurddaş rey vererek 8 kadın 28 erkek 36 kinci müntehib se- çilmiştir. Nazilli kazası 12513 kadın, 16588 erkek 29101 birinci münte- hibten 9521 kadın, 12622 erkek 22147 yurddaş rey vererek 9 ka- dın, 141 erkek 150 ikinci münte- hib seçilmiştir. Söke kazası 8016 kadın 7557 erkek 15573 birinci müntehibten 4393 kadın, 4451 erkek 8844 yurd: daş rey vererek 10 kadın, 67 er- kek 77 ikinci müntehib seçilmiş- tir. Vilayet itibarile 61721 ka- dın 62089 erkek 123810 birinci müntehibten 44025 kadın, 42166 erkek 86191 yurddaş vey vere- rek 91 kadın, 513 erkek olmak üzere 604 ikinci müntehib seçil- miştir. O. H. Becerik. kiki ingiliz kumaşı girmiştir. Tasavvur ediniz., Bu ne bereketli 32 metredir ki, belki 320 tüccarımızı da 360 gün binler- ce müşteriye (halis ingiliz kumaşından elbise) olmaya yetişmiştir. Bugün bu kötü düşünüşün kalktığını, her alanda olduğu gibi üzerimize giydiğimiz ku- maşımızın da yerli olanına değer veril- diğini sevinçle görüyoruz. Bugün ecne- bi kumaşı hiç gelmese, yerli kumaşları. mız hem mikdar, hem de her zevki tat- min edecek üstünlük bakımından ihti- yacı karşılrıyacak kadar mükemmeldir. Kredi ile ve taksitle iş.. Para darlığı dolayısile elbiseleri de uzun taksitlerle ve her keseye uygun yapmanın faydalı olması, bizi dört, altı taksitlerle iş yapmaya sevketmiştir. Bugün sermayesi biraz imkân veren her terzi bu yolu takib etmeğe mecburdur, Çünkü ancak böylelikle müşteri bulabi- lir. Taksit ile satış hem biz, hem de müşteri için çok iyi olmaktadır. Milli İktısat ve Tasarruf Cemi- yeti ile Yerli Mallar Pazarı Yerli mallarımızın tanınmasında Mil- H İktısad ve Tasarruf Cemiyetinin ne kadar büyük bir yeri varsa onu halka her türlü kolaylık göstererek satan yer. M mallar pazarının da o kadar büyük hizmeti vardır, Bu iki kurum yerli mal- lar yabancı mallarla savaşırken üstün yapan iki büyük kuvvettir. Biri pro- pagandası, öbürü sistemli satışı ile yer- li mallarımızın yayımını ulusal bir da- va olarak ele alan bu iki kurumumuz bizim için bir dayanak olmaktadır.,, n'ııım bütün bir ınqı yarım saatte ıiyd!m:oi kadar zengindir Yurdda hava durumu Ziraat Bakanlığı meteoroloji enstıtu- sünden aldığrmız malümata göre, son 24 saat içinde yurdda hava doğu Ana « dolusu ile Karadeniz kıyılarında yağışlı, diğer yerlerde umumiyetle bulutlu geç« mişti. Yağış doğu Anadolusunda kar ve Ka« radeniz kıyılarının Rize, Giresun çevre« lerinde karla karışık yağmur şeklindedin Rize ve Giresunda yağan kar hava suhunetinin sıfırın üstünde olmasından ötürü toprak üzerinde kalmıyarak eri « miştir. En çok yağış 33 milimetre olarak Ri« zede ölçülmüştür. Hava suhuneti düne nazaran bir ilâ 4 derece daha düşmüştür. Dün gece en düşük suhunetler sıfırım altında Kars'ta 27, Erzürümda 12, Kasş« tamonu ve Yozgad'ta 10, Eskişehir ve Konyada 8, Ankarada 5 derecedir. En yüksek suhunet dereceleri sıfırın üstünde Adana'da 16, Dörtyolda 15 de« recedir. Dün Ankarada saat 10,45 den iti« baren hafif kar yağmağa başlamıştır. Suhunet öğleden sonra saat 14 de sıfı« rın altında bir dereceye kadar yükselmiş tir. Rüzgâr cenubu garbiden 2 metre süratle esmektedir. ) HALKEVLERİ MECMUASI ? y Bu kültür mecmuasının şu- j Ş bat 1935 - 24 üncü sayısı çık- p 3 mıştır. İÇİNDEKİLER G — Ulusal güven, Nafi Kansu, 4 İnanç ve Us, Ahmet Nesimi & & Çekoslovak Tefekkürüne bir Ğ Ğ bakış, Hilmi Ziya, Köy mek- & ( tebi ve köy muallimi, H, Re- £ & şid Öymen, Eti âbideleri ve $ 4 sanat eserleri, M. Saffet En- $ in, Kimerler, Avni Candar, $ konomik devridaim, S. Ay- Ş doslu, Bir toprak ve su etüdü, K. Ömer Çağlar, Sovyet sa- 4 il Hakkı Tonguç, Türklerde G Boks, Talât Onay, Dağın ve $ Kışın sporu, Vildan Âşir, Mu- 5 sikinin tarih ve edebiyatı, A- Ö 4 ziz Çorlu, Folklör, Neşri, A- & Ğ yın Politikası, K. Ü., Ama- & Ğ zon: Hikâye, E. Behnan Sa- & G polyo, Bibliyografya, Halke- & & vi haberleri, Halkevi mecmu- & ( aları, ÜLKÜ'nün bir yıllık Ğ& endeksi yazılarıdır. Bu sayıda £ Sovyet Resim Sergisine aid resimler de ayrıca verilmiş- tir, a Degerı 25 kuruştur. A natkârları resim sergisi, İsma- Yi