10 İLKKANUN 1934 PAZARTESİ ——— — —— ——— —— ——— Bursada güreş Seçimler üstün Futbol ve eskrim birinciliklerinden #onra beşinci Türkiye Güreş birinci - liklerinin de Bursa'da yapılması bu yıl burada büyük bir spor kaynaşması ni doğurdu. Salr gecesi Tayyare sine - Masını dolduran halkın bu ulusal spora karşı gösterdiği candan bağlılık umdu- ğumuzdan çok ve yüksekti, yerde yüzümüzü ağar türk Güreşçileri- nin de bu haklı di. Güreş birinciliklerinin Tayyare si- neması gibi memleketin en güzel bir yapısında olması, bu spora verdiğimiz değeri anlatmak bakımımdan ayrıca işa- ret edilmek gerektir. Güreşlere başlan- madan önce sahnede Ankara, İstanbul, Eskişehir, Bursa ve Konya güreşçileri mıntakalarının arkasında yer almışlardı. En önde bir güresşçimiz türk bayrağını tutuyordu, İlk önce el beyimiz Ray Fazlı Güleç sşahneye çık- tı. ve güreşçilerimizi selâmladıktan sonra halka bu sporun ulusal bir spor olmasındaki sebebi anlattı. Beşinci 'Türkiye birinciliklerinin bu yıl $ mizde yapılmasının da ayrıca Bursa için bir değer olduğunu söyliyerek memleketin dört köşesinden gelen gü- reşçilere ve federasyoma bürsalıların teşekkürlerini sundu. El Beyinden sonra C. H. F. Vilâyet idare keyetinden Doktor Bay Yusuf İzzettin sahneye çıkarak Fırkanım genç liğe verdiği değerden ve gençliğimizin 'Ge bu kertede üstün olduğunu söyledi. Daha sonra güreş federasyonu - başka- a: Ahmet Fetgeri de yapılacak güreş- lerden ötürü halka bazı bilgiler verdi, Bözler bitince Mızıkanın çaldığı İstik- 141 marşı dinlendi. Ve gürseşlerin ilk Gdevresine başlandı. Filiz ağırlardan Eskişehirli Mestan Bursatı Ahmedi, Ankaralı Mehmed kon yalı Osmanı yendi. Hafif a lan ilçüncü Balkan şampiyonu İstanbu dan Yaşar Eskişehirden İzzetle 20 da kika güreşti. Ve hükmen üstün geldi. Balkan Şşampiyonunun karşısında 20 dakika yılmadan güreşen eskişehir- M İzzet'i halk çok alkışladı. Federasyon başkanı sahneye çıka. rak: — Bu hal de gösteriyor ki: türk ço. tukları her zaman Balkan şampiyonu olacaktır.) dedi. Yarı ortadan ankaralı Riza konyalı — ——— Balkan memleketleri birliği çerçevesi içinde Türkiye, Fransa'nın hâkim dev- Tet plânma ve diğerlerini çember - içine almak tasavvurlarına karşı mukabil bir Siklet tesiri yapmaktadır. Eğer Balkan devletleri Türkiye ile birleşirler ise bu, biz almanlar için herhalde faydalı ve ay Ni zamanda Türkiye'ye giriştiği kuru. hış işlerinde mümkün olan her yardımı #sirgememek için bir saik olabilir. bayrakları Ulus'un Romanı: 4 îîenim G birincilikleri sonuçlar verdi. İhsan'ı, ortadan Balkan şampiyonu an- karalı Hüseyin burtalı Zeki'yi, « birli Lütfü konyalı Faruk'u yenerek filiz sikletlerin ikinci devresine landı. İstanbullu Ö; kişe- baş - Eskişehirli Mes - konyalı Osman'ı rden İstanbullu Ömer ankaralı Selim - yalı Kâzım'ı hafiflerden ankarak ve üçüncü Balkan şampi - yonu İstanbullu Saim <o yalı İhsan'ı yendi. İxinci gece dö: rışlamalarına başlandı. Minder hakı iğ Her Peter yaptı. Orta sikletten ankara ir Hüseyin istanbullu Osma i antrenör İstanbutlu Ömer di. En hafifden bursalı Ahmed anka- ralı Selim'i, ortadan ankaralı Hil: eskişehirli " Lütfü'yü ve Tİstanbullu Ömer konyalı Furuk'u yendi. Üçüncü gece yapılan yar tanbullu. Ömer — ankaralı bursalı Ahmed eskişehirli istanbullu Yaşar ankaral Mahmudu, Mehmed'i, tanbullu Salm ankaralı Riza'yı, yarı Ağırdan ankaralı Hüsnü İstanbullu Ce- IâVi, ağır sikletten istanbullu Mustafa ankaralr Namık'ı yendi. Gürteşlerin sonucu şudur: Sayı hesabiyle İstanbul birinci, Filizden Türkiye birincisi Ömer İs- tanbul, ikincisi Mahmud Ankara, üçün- cüsü Mestan Eskişehir. 61 kilodan birinci Ömer İstanbul, İkinci Ahmed Bursa, üçüncü Mehmed Eskişehir, 66 kilodan Yaşar İstanbul birinci, Sinasi Ankara ikinci, İzzet Eskişehir şüncü, 72 kilodan Saim - İstanbul birinci, Türika: 26 ünahım (MEA CULPA) Yazanı ANNIE VIVANTI Dışarda gece olmuştu. - bile. ler, üç cilâlı ve siyahcam, Odanın koyu karanlığında devle- diyordu. Nerede idi?.. Sonsuz bir gay - Tetle fikirlerinin karışık bulutları M dağıtmaya çare aradı. Ne yapı- ? Nerede bulunuyordu?.. €ni bir patlayış - bir top sesi - Bürledi. Astrid, bağırarak ayağa fırla- G Hatırlıyordu, — hatırlıyordu: » © zavallı insanlar.. o yumu - Bak ve şaşırmış gözlü kadımlar.. Koy-ınlart ile keçisi ile o kızcağız. Tüfek sesleri uzaklarda tek- andı; sonra devamlı, sıkı bir Yaylım ateşi işitiliyordu. Tanrım, ie mmn!.. İngilizler gelmişlerdi bi- Katliam yapılıyordu. Saad ne- idi? Ah, neden ona haber ve- ıııııı—..._,_ Önd NÜSHET HAŞIM SİNANOĞLU işti? M SNDN ÇZ g geşmlerinn Perişan, dehşet içinde, şakak- larını bastırarak salonu deli gibi geçti; ayakları halrlara takılarak, şiltelerden kösteklenerek sessiz, boş hole çıktı. Aklımı kaybetmiş, çağırıyor - du: — Saad!. Saad!.. Ellerini çırparak bağırıyordu: — Tbrahimt.. Kimse cevab vermedi; kimse görünmedi. Cümle kapısıma koş- tu: açıktı. Merdivenlerden aşağı- ya koşarak indi. Bahce de sessiz- di, karanlıktı, issızdı. ve - Öötede, köyde silâh seslerinin dehşet ve- ren takırdısı devam ediyordu.. Astrid, sallanarak, kör, deli, malarda İs- Vekületi şubo mü silolardan bahsetti. -Arkasından kız li. sesi muallimlerinden Bayan Muazzez Hayri'nin Atatürk'e — hitab eden güzel bir konuşuşunu dinledik. Sonra Necdet Remzi ile Ferhunde Ülvi Şuhanın söntını çaldılar. Arkasın- dan Ercümend Behzad muzik kampan . yananı ile iki şiir okudar. Ondan son. ra Ferhunde Ulvi gene Şuha'nın çocuk- lara aid parçalarını çaldı. Ve ajans ha- berleri dinlendi. Bu akşamki program Türk dili avaştırma kurumunun ko. nuşması, Evliya Çelebi'den parçalar, Kreisler'den Viyana'dan isimli parça, Manastaria'dan Elhamraya veda Anne . minden Oriyantal keman Necdet Remzi, piyano Ulvi Cemal, öz türkçe konuşma, muzik tegannide madam Buyar piyano - da Çakatovski, tekrar bana gel Sorento vüya, Dans muziği. Ajans haberleri. Eyilik seven kardeş Kış geldi. Bir çok yoksul çocuklar, çocüklu anneler soğuğun aman verme yen şiddetinden inliyorlar. Bu iniltileri dindirmek hepimize düşen insanlık ve vatandaşlık borcudur. Evinizde eski tık kullanılmayan çamaşırlarınızı, elbi . selerinizi (Çocuk Esirgeme Kurumuna) veriniz. O, her gün müracaat eden kim. sesizleri sizin bu yardımlarınızla hasta- lıktan kurtarabilir. Lütuflarmızı esirge- meyiniz. — ——— ——— Riza a ikinci, İhsan Konya üçün cü. e 79 kilodan Hü n Ankara birinci, Osman İstanbul ikinci, Lütfü Eskişe- Yarı ağırdan Hüsnü Ankara birin- ci, Celâl İstanbul ikinci, Ağır sikletten Mustafa İstanbul bi- rinci, Namık Ankara ikinci. Bursa belediyesi bugün bütün gü - ziyafeti verdi, çayda ile Belediye Reisi adı- ehra ve federasyon üye - bulundular, düşüncesiz, bahce kapısına doğru atıldı Koşan adımlar.... — yaklaşan yüksek bir gölge.... adını söyliyen bir ses: — Astrid!! — Saad!. Saadl!... Kolundan tuttu, kendine çek- ti, sonra uçar gibi merdivenler - den çıktı; eve girdi; kapıyı ka- payıb sürgüledi. — Süküt! — diye alçak sesle emretti. Genc kız, dilsiz, titriyerek, ka- ranlıkta onun yanında durdu. Bin sorgu aklına üşüşüyordu. Ev halkı nereye kay! ? Burada olduğunu ona kim söyle - mişti? neler oluyordu, Tanrım, köyde neler oluyordu? Silâh takırdıları birden bire kesildi, ve köpeklerin havlamala- rı, dehşet içinde kaları hayvanla - rın ulumaları işitildi. Sonra, tam, empresiyone edi- Ci bir sükün çöktü. o zımğıı. Saad genç kızı salo- na çekti. Kapmın yamda durdu, lâmbaları yaktı.. Bir büyük 1şık parıldadı. f Rg z Memleket Postası Bolu C. H. F. kurultayı toplântıları C. H. Fırkası köngreleri 2 &y sürdü. Köy vemt ocağı, nahiye ve kaza köngrelerin- den sonra 27. 1l. 934 salı günü sa- a&t CH F. salonunda ka- zalardan gelen 45 üye katında fır. ka idare başkanı min heyeti Bay E- tarafından vilayet kongresi Bay Emin açıldı. Koriğre için başkan ve ikinci baş. kan, iki yazgan seçildikten sönra Ata- türk'e, Başbakan General İsmet İnö- nü'ne, Ulus Kurultayı Başkanı Gene- Tal Kâzım Özalp'a, Cenel Kâtib Bay Receb'e saygı telyazıları gönderildi. Kongre başkanlığına Manisa sayla- vı ve Bolu merkez kazası Üyelerinden Bay Tahir seçildi. Kongre görüşecek- lerini tetkik için beşer kişilik iki en- cümen seçildi. Vilâyet idare heyetinin iki yellık gördüğü iş raporu ile hesab sonu bilânçoları, kazalardan gelen büt- çeler ve dilekler okundu. Tetkik ve bir- leştirtilmek üzere encümenlere verildi, Gece fırkada 70 kişilik bir yemek verildi. 28.11.934 günü kongre tekrr açılarak encümenlerden gelen dilekler birer bi- Tet konuşuldu. Belediye, umum! mec- Tis ve bakanlıklara ait dileklerin ait olduğu makamlarca arkası kovalanma- 5ı kestirildi. Toprağı dağlık ve taşlık olup haş- haş ekiminden başka şey yetişmiyen morfin, afyon yetiştiren ve ötedenberi halkı bü işle geçinen Göynük ve Mu- durnu kazaları halkının #mırları biti- şik Geyve, Gölparar ve Nalirhan kaza: Jarı gibi haşhaş ekmelerine izin veril- mesi, Topcağı dar, insanı çok olan çevresi eşsiz çam ve göknar ormanlarile çev- iN bulunan Bolu vilayeti halkımın or- man kanunundan hakkile fatifade etti- rilerek ormancılıkla geçinen halkım sıkıntıdan kurtarılması, Ceza kanunu imam ,muhtar nikâh. ları hakkındaki maddekrin değiştiril. mesl gibi bakantıklardan Istenen dilek- ler verildi. Bunların kongrece arkası- nn kovalanmasına söz kesildi. İki yıl iş görmek Üzere seçimi ge- veklenen 9 kişilik vilayet idare heyetl- nin seçimi gizli teyle yapıldı. Sonuçta eaki idare heyeti başkanı Emin, encil- menl vilayet Üyesinden Bay Lütfi ve Raif ve genel meclis Üyesinden Bay All Saip ve Bay Faik ve belediye aza- sından Mehmed, Şeref ve eczacı Hilmi we tüccardan Bay Raif idare heyetine seçildiler. 9 kişilik yedek üye seçimi gene gizli reyle yapıldı. Büyük kongreye gidecek üç Üye Ve genc kız onu gördü. Üstü başı karışmış, başı açık, kara - ma- vi saçları dağınık, alnının üzerine dökülmüştü. Dalgın, şaşkın göz - lerle ona bakıyordu. Halecan içinde, ellerini sıka - rak kekeledi: — Buraya.. size söylemeye.. si ze haber vermeye.. gelmiştim. Sustu. O yüzün hemen hemen vahşi ifadesi, sözünü kesiyordu. Beriki, aklırır toplamak ister gibi, bir elini alnından geçirdi. — Ehemmiyeti yok.. ehemmi- yeti yok! — dedi; sesi acı ve kı- sıktı. — Ehemmiyeti yok.. zaten haber almıştım. — Haber almış mı idiniz?! — Evet. Vaktında öğrenmiş - tim, Siz.. siz geçtiğiniz zaman ben köyde idim. — Peki.. o insanlar.. o zavallı insanlar.... , — Gittiler; E/ Sanna'ya sığın dılar. ve çöle doğru belirsiz. bir jest yaptı. — Hebsi mi? Dişlerini ve yumruklarını sıka rak cevab verdi: — Hemen hemen hebsi. Yeni bir yaylım ateş oldu. seçimi de gizli reyle yapıldı. Üyeliklee re vilayet idare heyeti başkanı Bay Emin, vilayet | .ve heyeti üyesinden Bay Lütfi ve Gerede belediye bekanı Bay İhsan seçildiler. Yedekler de gö nel meclis üyesinden mudurnulu Bay Sabri, Bolu belediye üyesinden Şeref, Düzçe'den tüccar Bay Mehmed gizli reyle seçilmişlerdir, Cümhuriyet Halk Fırkası Bolu vh layet kongresinde vilayet “dare heyetle ne seçilen heyet 29.11.934 perşembe gük nü fırka yapısında toplanarak aralacın. da iş bölümü yapmışlardır. Vilâyet idare heyeti bu toplantıda halkevi başkan ve başkan vekilini do seçerek başkanlığı idare heyeti sinden Bay Lütfi ve başkan vekilliğingi de avukat Bay Raif'i seçmiştir Aydmlı - Honamlı oymağının bir dileği Biz bizi bileliberi duyup işitmediği. miz oldu. Ankrdan bir. Bay Binboğu dağına geldi. -Obamıza kondu. Nicol. duğumuzu, nel dilediğimizi sordu so< Tuşturdu. Anladık'ki yeryüzlünde, türk elinde kökten değişiklik olmuş, işler doğru yolu tutmüş. Biz de çok cski çağlardanberi yüreğimiri kemiren bir kurdu ortaya attık, türklüğün su kas tılmamış özünl koruyan biz oymakla. vın çok cski bir iç yiyeni var. Bunu biz usu eren, dili yeten bildiğimiz her ere yana yakıla anlattık. Bu iç yeniği yalnız bizim kendimizin değil ulu elimizindir, Bilirsiniz. ki bizlm varımız, yoğumuz davarla, onun verimi olan süt, yün, göndür. İşe bakın ki geçimimizi bağışa İıyan, varlığımızı süren bu davar, ta Btedenberi, bugüne kadar ne olduğunu anİryamadığımız bir çor yüzünden Ku Tıltr gider. Bu çörun ağulu bir ottam ileri geldiğini sanıyoruz. Kırk evlik o« bamızdan yılda en aşağı 500 koyünüs muz kırılır. Ulularımızın önlerinde dö« rin saygılarla boyun kırarak diliyorus Ki bu talgınin âlanı olan Göksun, Pu narbaşı, Elbistan çevresinde hiç olmaze #a gelecek yaz, İşten anlar kişiler bi yol emek çekerek bizedek gelsinler, Çor kendini! gösterince, köklünü, nicg olduğunu belli etsinler. Yoksa elimla zin yabana atılmaz geliri gitgide bile Bbütün elden Çıkacaktır. Dr. M. Şükrü ÇOCUK BABALARINA Orta mekteb ve liselerin 6. 7, &. amıf talebelerine gayet ucuz ve istifadeli riyaziye dereleri Kamelya ve Florya Saad pencerelere bir göz att,| yanık ışıklar dışarısmı görmeye Kendine hâi le, kati ve gakin söyledi: — Geldiğiniz için size teşek » kür ederim. Şimdi gitmeniz lâ. zaum ; şehre dönmeniz... Astrid yüreğinde bir sarsıntı duydu. Şehre dönmek!... — İbrahim sizinle beraber gi decek. Onu El Sanna'da bulacake sınız, oraya kadar yalnız gitme- ye mecbursunuz. * Şehre dönmek!... — Uzak değildir. Bahceyi ge çeceksiniz... — Hâlâ üç % cereye dikili duran gi 1 s;;ıdndı. Döndü: — Acele etmelt lâzım. — Fakat neden beni koğuyor« sunuz?.. Niçin siz de benimle be- raber gelmiyorsunuz? Yüzünde ölkeli bir gülümse - me şimşeği çaktı: l Sşızşnlî gelmek mi?.. Al'ı. hayır! şayet dostlarmız beni bir ziyaretle şereflendirmek isıerle_ı— se, kendilerini tabul etmek için burada bulunmatk istivorum,. * — Sonu var -