SAYIFA'S' AA B MN * - « V NE ğ a: 5ü Ü0 10 1LKKANUN 1934 PAZARTESİ Türk- kadınlığı Türk kadınlığına bugünkü yüksek katr vermekle yapılam iş, adamlık tari- hinin büyük hâdiselerinden birisi ol- muştur. Kadın ruhunun inceliği, derin liği ve insaniliği, bir ulusun hayatın- da takdir edildiği zamandır ki o ulus insani tekâmülün, manevi yüksekliğin en yüce merhalesine erişmiş olduğunu isbat eder. Türk ulusunun bu manevi ve insani olgunluğa çok eski kurumlar da erişmiş olduğu son tarihi araştır - malarla anlaşılmış olmakla beraber, ba zi dış tesirlerle o, bir aralık bu yüksek kertesini kaybetmiş, bir solgunluğa uğ- ramış bulunuyordu. Son kurumlarda Sumer ve Eti araş- tırmalariyle elde edilen bitikler ve ya- zılar, bize, türk kadınlığının soysal ya şayısşta olduğu kadar, sıyasal ve öko - nomik gidişde de erkekle yanyana yü- rüdüğünü, aynı saygı ve değerle kar- şılandığını, ve hattâ acımak, sevmek ve doğruyu sezmek gibi yüksek insani kabiliyetlerde erkeğe — üstünlüğünün kabul edildiğini göstermektedir. Bu kadarla da kalmıyarak, askerli- ğe de giriştikleri ve büyük yararlıklar gösterdikleri anlaşılıyor. Eti tarihinin Amaoznları böyle bir türk kadın or- dusunun efsaneleşen hatırasından baş- ka bir şey değildir. Türk tarihinin daha sonraki çağla- rında da ve hattâ islâmlık tesiri yük- sek tabakaları sardıktan sonra bile te- miz türk halkı arasında kadının yeri hiç bir zaman gözden kaçmıyan bir yükseklikte, eskekle yanyana giden bir ana seviyesinde idi. 'Türk ananelerinde ve tarihlerde gö- rüldüğü gibi yurd meselelerini ve ulus davalarını çözmek için yapılan sıyasal kurultaylara daima kadınlar da tam bir alâka ve içten gelen duygu ile iştirak ederler, yüksek sezişlerile doğruyu ve yanlışr ayırd ederler ve söylerlerdi. Yurd için canla başla çalışırlar ve her türlü tedirginliğe katlanırlardı. Ama bu tedirginlik yurd analığının en yük- sek sevinç ve gönenç duygulariyle bir- likte idi. Bir ana çocuğu için ve tanrıca ülkü lü bir amaç beslerse türk ulusal vicda- nının anası olan türk kadınlığı da yurd ve ulus için öyle bir amaç besli- yor, ve ona erişmek yolunda sıyasal ve askeri işlerde de çalışıyordu. Beşer tarihinin en büyük dehası ve insanlığın en yuce örneği olan Ata- türk'ün bu gün yarattığı evrensel ye « ni hızla, türk kadınlığının, medrese saltanatından, osmanlı efendilerine ve osmanlı türesine geçen gülünçlüğü, ta- rihin bir daha dirileyecek olan en giz- li yerine gömülmüş ve üzerine bir ka- lmm, kara örtü çekilmiştir. Ne mutlu Atatürk kadınlığına... Bu alanda büyük düşünceler tari - hinin ön sırasında en ileri yer tutanlar dan iki büyük adam, Goethe ile Au- güst Comte'da kadınlığın bu yüksek yerini, fikri araştırmaları ve yaratıcı Us ve sezişlerile bulub söylemişlerdi, ve: Her şey geçıcı kurumların bir sembo- lüdür; IÇ DUÜUYUMLAR İstanbul kadınlar birli- ginde toplantı İstanbul, 9 (Telefon) — Bugün Ka. dnlar birliğinde büyük bir toplantı ya - pıldı. Muallim Hesna bir nutuk söy- ledi. Atatürk'ten ve büyüklerimizden gelen telyazıları okundu ve alkışlandı ve bundan sonra çay verildi. Ayrıca İs- tanbul kız lisesinde de büyük tezahürat yapıldı. Afyön satışları Istanbul, 9 (Telefon) — Avrupalı af. yon fnbrıkaları karteli murahhasları u - yuşturucu maddaler inhisarıma yenid. müracaat etmişler ve inhisarlardan af. yon fiatlarını istemişlerdir. Fiatlar ken- dilerine gönderilmiştir. İdare Japonya' - dan 300 sandık bir sipariş almıştır. Ge- çen ay içinde- Amerikaya 200 sandık gönderilmiştir. Ayın yirmisine doğru inhisar idaresi lek içinde afyon satınalmağa başlayacaktır. Piyasa hak « kında inhisar umum müdür vekili şun- ları söylemiştir: — Dış piyasada afyon fiatları sağlam. dır. Sıkışmış olan bazı mal sahibleri ki- losu 130 franktan satış yapmaktadırlar. İç piyasada değşiklik yoktur. Yeni ürü. nü 2200 dık olarak şavull kta - dır. Ayasofya kapandı Istanbul, 9 (Telefon) — Ayasofya bu sabah kapanmıştır. Binanın onarıl . masına ve müze için hazırl baş- Başbakanımız Edirneden ayrıldılar Edirne, 9 (A.A) — Başbakan bu sa- bah saat 9 da Edirne'de yapılan yeni su tesisatını tedkik etmiş, Kiyik'teki san- trala gı';lerek suyun resmi küşadını yap. miış ve oradan Alpullu, Muratlı yolu ile Tekirdağ'a hareket etmiştir. İsmet İnönü iskân mıntakasını da dolaştıktan sonra Ankara'ya dönecektir. Başbakanımız Tekirdağında Tekirdağı, 9 (A.A.) — Başba- kan İsmet İnönü bugün saat 16,30 da şehrimize gelmiş ve Muradlı şosesi üzerinde bütün memleket halkının yüksek heyecaniyle kar- şılanmıştır. Bu gece burada kala- caklardır. Hilâliahmerin dünkü çayı Hilaliahmer Cemiyeti Ankara merke- zi dün akşam üstü Ankara Halkevinde bir çaylı dans vermiştir. Bu çayda Ad. liye Bakanı Bay Saracoğlu Şükrü, Kül- tür Bakanı Bay Abidin, İyran, Afgan ve İrak elçilerile bir çok sayın bayanlar, lanılmıştır. Tramvay tarife komisyonu İstanbul, 9 (Telefon) — Yarın tari. fe komisyonu toplanacak 935 yılımım üç aylık tramvay tarifesini hazırlamağa başlıyacaktır. Bir cinayet İştanbal; /9 (Tebelön)j — Buğün'An: kara caddesinde hükümet konağı karşı- sında bir cinayet olmuş aklını kaybeden Vanlı Ahmed isminde biri elindeki ta. banca ile kahvede gazete okuyan Mele. tiyos isminde bir avukatı sırtından ağır- ca yaralamış ve kendisini tutmak istiyen polise karşı da silah kullanarak onu da ş ve polis kendisine karşı silah kullınmıgı mecbur olmuştur. Bu çarpış. mada katil ölmüş on birer yaşında biri oğlan biri kız iki çocuk yaralanmıştır. C. H. F, kongreleri C. H. F. Misakı Milli nahiyesine bağlı Kızılbey ve Yenice ocakları kon- grelerini Misakt Milli nahiyesi binasın- G | Eyüb, Mürsel ve Sabit, banka . lar umum müdürleri, saylavlarımızdan bir kaçt bulunmuşlardır. Davetliler, bu toplantıyı fırsat bile- rek Hilaliahmer işlerini de konuşmuş - lar, Başkan Bay Cevad cemiyet işleri- ni anlatmış, sonra Hilaliahmerin yılbaşı gecesi Ankara Sergievinde vereceği ba. lo üzerine de konuşulmuş, balo için ça- lişacak | seçilmiş, bil ei kında satışa çıkarılması kararlaştırılmış- tır. Muhbir ikramiyeler hakkında tamim Hüviyeti gizli kalması lazım gelen muhbir ikramiyeleri hakkında Gümrük ve İnhisarlar Bakanlığı bir tamim yap. mıştır. Bu tamimde meydana çıkarılmasını kendisi istemiyen veya meydana çıkarıl- ması halinde ondan sonra k bral , CA N S izind Sanat okulları Kültür Bakanlığına bağlanacak Önümüzdeki yıl bütün sanat okullarının Kültür Bakanlığına bağlanması kararlaşmıştır. Bunun için bakanlık bütçesinde 650 bin liralık bir fazlalık olacaktır. Ba- kanlık ilksyokulların 5 yıllık yeni kıraat kitablarını önümüzdeki yı- la yetişmek üzere bastırılacaktır. Ankara üniversitesi açılıyor. Önümüzdeki yıl Ankara'da bir üniversite açılacaktır. Üniversite; tarih, coğrafya, fen, ve hukuk ol- mak üzere üç fakülteli olacaktır. Üniversite Atatürk Enstitü bina- sında açılacaktır. Muğla'nın yol işleri Muğla, 9 (A.A) — Mükellef işçinin yollarda çalışma uzu bitmiştir. Yapılan hesaba göre işçinin yüzde 40 1 işe gelme. miştir. İşe gelmiyenlerin işleri paraya çevrilecektir. Bu para ile Fethiye — Köyceğiz arasındaki su deliklerile daha bazı işler yapılacaktır. Köycezle Fethi- ye arasındaki yol gelip gitmeye açılmış- tır. Bu yolun toprak düzeltilmesi bit . miştir. Yalnız köprülerle su delikleri kalmıştır. Ulusal Birlik gazetesi kapatıldı. İstanbulda çıkarılan haftalık Ulusal Birlik gazetesinin ülkenin iç sıyasasına aykırı yazılar yazdığından ötürü üç yıl müddetle kapatılmasına ve Paris'te çıka- rılan Posihnya Növesti gazetesinin de ülkemiz aleyhinde yazılar yazmasından ötürü yurdumuza sokulmamasına Ba - kanlar heyetince karar verilmiştir. Çocuk Bakımı hakkında dersler (Çocuk Esi K ) salı da her 15 günde bir çocuk bakımı hak. kında dersler verilecektir. Kurumdan süt alan annelerin devamı şarttır. Ders- lerin da el mükâfat verilecektir. İlk ders 15 birin. ci kânun pazar günüdür. S ee el Siirdte saylav seçme anıkları Sürd, 9 (A.A) — Saylav seçimi anık- lıkları ilerlemektedir. Defterler bitmiş, seçime gireceklerin sayısı belli olmuş - tur. Buna göre Siirdten dört saylav çı - & CY S Vei 7 istifade imkânı kalmıyacağı onu kulla . nan makamlarca hükmedilen muhbirle- rin, hüviyetleri gene gizli kalmak şarti. i alabilmeleri için ne yol- da yaptılar. Azanın çoğu gelmiş Kongre başkanlığına seçilen avukat Bay Hayrullah söylevinde fırk le il iyelerini da hareket etmek lazım ;eleceiı hıldı. . eeR ae ve onun hükümetinin şimdiye kadarki Burada eksiklikler bütünleşir; Burada bilinmiyenler sevgi içinde ; işlenir; Burada ancak kadınlık bizi yükseltir. mnı anlatmış, cümhüriyet hü- kümetmin içerde ve dışardaki göz ka- Maştırıcı muvaffakıyetlerini bildirerek J 3'Ş — Goethe — demişlerdi, ama çok alkışl Ştır. Bundan ııon.ra mahallelerin dilekleri etrafında görüşülmüş, vilâyet ve bele- Atatürk, bü hakikatı yalnız iş düşünmüş ve söylemiş olmakla kalmı- Yarak, işte onu Büyük Türk Değişimi- Din temel taşlarından birisi olarak, ta- Tihin bu aydınlık dönümüne yerleştir- Miştir. Mehmet Saffet ENGİN Soyadı alanlar İçişler Bakanlığı Müsteşarı Bay Veh. 9i Demirel, hususi kalem müdürü Bay €em Sevencan soyadlarını almışlardır. Düzeltme bi Dünkü sayımızda (Muzik hakkında ir konferans) başlığı altında çıkan ya. R Bay Aziz'indir. Rıza olarak çıkmıştır. İzeltiriz. ÇAĞRILIŞ k .nq"llcııı 12 —12—1934 çarşamba gü. ““ (O4y di toslanscaktır. Vilayetler hususi idaresi muvakkat! 'sun, Ahmed, tüccardan. Ekmel seçil- diye başl zın Ankara'nın temizli- ği, elektirkle aydınlatılması, ve sokak- ların yapılması, caddelerin açılması için gösterdiği faaliyet şükranle. kaylder dilmiş, bazı sokakların tamiri, genel helâların artırılması, zahire borsasında köylülere kolaylık gösterilmesi ve bun lara benzer bazı dileklerde bulunmuş- tur. Bundan sonra da yeni idare heyeu seçimi - yapılmıştır. Kızılbey ocağı idare heyetine otel- ci Bay Reşid, kimyager — Necmettin, Doktor Sezai, berber Ali ve şekerci Osman Nuri; nahiye kongresi mümes. silliklerine otelci Bay Reşid ve doktor Bay Sezai seçilmişlerdir. Yenice ocağı idare heyetine Bay Nuri, eski sanayi mektebi- müdürü Mesut, emlâk bankası meclisi idare aza- sından Mustafa, sabık muhtar manifa- turacr Osman ve İbrahim, yedek aza- Irklara Ali Süreyya, eşraftan Ali, Dur- mişlerdir. , Mümessilliklere Nuri. ve |... Mustafa seçilmişlerdir. | —— /0 s Ü rEA K BAkiaR nni eç ada şae ü . V Hukuk usulü muhakemeleri kanununda tadilat - Hukuk usulü muhakemeleri kanu. bazı ddelerinin değiştiril- mesi hakkındaki layiha encümenden ge- çerek meclis umum heyetine gelmiştir. — ULKU HALKEVLERİ MECMUASI Birinci kânun sayısı çıkmıştır, Denizli Mebusu Bay Necib Ali'nin ürk dili ve türk müziği,, Kon- ya Mebusu Bay Muzaffer'" ıoyu ve türk tarihi,, Bay Hasan Ali'nin “Dil inkılabımızın karak- teri,, yazılariyle Bay Ahmed Ne- simi, Aydoslu Bay Sait, Bay Hü- seyin Namık, Profesör Dr. Bay Fahreddin Kerim, Bay Zeki Me- sud'un yazıları, Bay Ferid Celal'- in hikâyesi vardır. Köycülük bölümünde soy düze- nine ve iskân işlerine geniş yer verilmiştir. - , ç fal Cemiyetine verelim; - so_ayıfı.lık mmö—hmu— tur. Ek © .___M,,.ı_,.,_â-ı"fv n mm : L Hbobi ni0 p , sıcak yemek dağıtmayı in “Türk | i ııy“lıgııu hıwlqlî;. İnebolu'da soysal yardım işleri İnebolu, 9 (A.A) — Halkevi yoksul ve kimsesiz talebelere birer gün ara ile kararlaştırmış olduğundan bugün ilk defa 75 çocuğa ev salonunda yemek verilmiştir. Evin”bu kararından sevinen talebeler bugün ye- mekten sonra Halkevi idare heyetine te- şekkür etmişlerdir. Ev, bu yardıma de. vam edecek ve bayramda da ayrıca yav- rucakları sevindirecektir. Evin bu yol- daki çalışması şehrimizde genel bir a. laka uyandırmış ve herkesin takdirini kazanmıştır. Samsun'un ihracatı bımıuıı. 9 (A.Aî Bu ayın ilk ye- di gününde S ülkele- ve gönderilen ürünler ;nıılıı-dır — 500 ton arpa İtalyaya, 400 ton arpa AL 385 ton b <A Hollan d ya, 800 çuval kepek Almanyaya, 450 dık yumurta Al a, 100 ton no- hut İtalyaya, 200 sandık ceviziçi Ameri- kaya, 40 sandık ceviziçi İtalyaya. Piyasada canlılık vardır. Ekin ve yumurta fiatları isteklidir. Bolu kadınlarınır sevinci Bolu, 9 (AA ) — Turk kadınıma say. lav ve inin verilme- ıınden büyük bır sevinc duyan Bolu ka- dınları, dün gece Halkevinde bir toplan- tı yaparak bu önenin yüce değeri üze- rinde konuşmuşlardır. Bayanlar, Ata - .türk'e ve ülke ulularına — telyıkıluilı >M ? FND e' K, & Gazavuz şaıkılaı-ı_ Gagavuzlar için bitikler. Dost Romanya'nın öyle kasa- baları vardır, ki sayısı yirmi beş bini geçen oturanı içinde yüzde doksanı öztürkçe konuşur, sokak- larında, pazarlarında ve dükkân- larında bir Trakya'aımn konuşu - şundan hemen ayırdedilemiye - cek akdar tatlı öz dilinizi duyar- sınız... Bu dediğim yerler, Silistre, Tutrakan toprakları değildir. Ora da kırk elli köy geçersiniz, Ah- med'den, Mehmed'den Fatma'dan Ayse'den başka ad duymazsınız.. Anlatmak istediğim kasabalar da sizin dilinizle konuşan adama adını sorduğunuz zaman, ya Dan, ya Mihal, ya Topcu, ya kusursuz « kız ismi - gibi biribirine benze - miyen karşılık alırsınız. Akşamın sessizliği köye çöekr ken, Gagavuz çobanın kavalını duyarsınız, bu, bir Anadolu sesi - dir... Gecenin serinliğinde iki kat , temiz yapılı bir evin pencere - sinden sızan bir ses duyarsınız, bu türkü türk analarının yüzyıl- lardanberi dudaklarımdan medikleri türkülerden biridir. Bir Gagavuz delikanlı, saat- lerle yapıştığı sabanından bir az dinlenmek için bir ağacın altında dinlenirken, onun yarı şen sesini duyarsınız, bu da tam bir Anado- lu şarkısıdır.. Yıllardanberi l e leştirilmek, bulgarlıştmlmık, rus laştırılmak ve yunanlaştırılmak için üzerinde işlenen bu yüz bin - ler, Balkanlarda, Tuna boyların- da, Besarabya dağlarında ve ova- larında dilimizle konuşmakta v dilimizle haykırmaktadır. Gagavuz köylerinde bugün hâlâ söylenen şarkılardan bir ka- çını yazıyorum: şür- Gide gide usandım Bir meşeye dayandım D. İ ) Ş, e A, KA - eli Bir kız için al kanlara boyandım. Bir başka türkü: Ben havada uçarken S Hileynen tuttun beni Ben pahamı bilirken Üç pula sattın beni Körağlu'ndan: Dün akşam konmuşum hana Küçükten alışkındır gözlerim kana Yetiş ayvaz yetiş, gitti namımız, Yeşil çimen üstüne aktı kanrmız. Düğün şarkısı: Çimenin çiçeği, gökün yı'ldızı_. Sürüden ayrılmış bir körpe kuzu. Anasının babasının biricik kızı, Karadır kaşları, gözleri hindi Bu güzellik sana haktan mı indi? Cenaze şarkısı: Karşıki dağda bir yuva yıpüm. O yuva içinde yalnız yattım, Çıktım da yollara baktım, Belkim anam gelir diye.. Belkim babacığımı gelir diye.. Baktım, ninem, babam baktım, Gene yuvama girip te yattım. Bir de yeni şarkılardan: Demiryolu kızları, Her üçü de peylidir. .Birincisi paralı, İkincisi belâlı, Üçüncüsü sevdalır, Bana bir şey kalmadı.. Gagavuzlar için türkçede bir satır yazı yokken, rus bilginleri birçok yazılar yazmışlardır. Ga - gavuzların dillerine dair Moşkof ların bitikini, tanınmış - türkolog Radlof, bütün türk uluslarının ağızdan edebiyat örneklerini içi- 'ne alan bitikleri arasına koymuş ve çıkarmıştır. Bu lıutiıniin bmk