1TİLKKANUN 1934 CUMARTESİ 0 ——— —— Soyadı Menteşe — Maliye Vekâleti teftiş heyeti mümeyyizi Şefik. Mutlu — Mersin mebusu Fikri, Uzgören — C. M. Banikası idare mec- lisinde Nusret. Oğuz — Ankara nafıası başkâtibi Şevki, Oktay — Ankara nafıası başkâ- tib muavini Kadir, Oğan — Maliye tef- tiş muhasebe mümeyyizi Namık, Ozan— Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti zat iş- kerinde Asaf. Öz — Nafıa teftiş heyeti kalem şefi Remzi, Özdemir — Sabık Yozgad def- terdarı Muhittin. Özbek — Orman u- mum müdürlüğü baş yazganı Şevki. Özkan — Maliye teftiş heyeti hesab memuru M. Fuat. Ökte — Maliye mü - fettişi Faik Niyazi. Öztürk — Maliye hesabları tetkik mümeyyizi Etem. Öz- türk — Maliye teftiş heyeti kâtibi Hak- kı. Özsoy — Kayseri mebusu Reşit. Ö- züt— Nafıa hukuk müşaviri Avni, Sanan — Milli Müdafaa, fen sanat miralay Tevfik. Soyer — Kastamonu Mebusu doktor Suat. Somer — Kütah « ya mebusu Bay Hacı Mehmet,. 'Tekin — Maliye teftiş heyeti hesab Mmemuru Bekir. Tan — Deniz işleri sıh: hat müdürü Mazhar. Turan — Ziraat Vekâleti Zootekni müfettişi Ali Rıza. 'Tuncer — Riyaseticümhur kalemi mah- Sus tahrirat başkâtibi Memduh. Uysal — Maliye teftiş heyeti evrak memuru Sami. Uğuz — Maliye hesab> ları tetkik mümeyyizi Adil. Ulusoy — Jandarma umum kumandanlığı Erkânı barbiye reisi miralay Mümtaz ve karde- Şi Ankara merkex gümrük müdürü Ce - vat Ülkem — Maliye müfettişi İsmail Hakkı, Ülgen — Antalya mebusu Hay- dar. Vardar — Ziraat Vekâleti levazım kâtibi İbrahim, Şurayı Devlet mülazim- lerinden Yusuf, Pendik - bakteriyoloji enstitüsü şeflerinden Dr. A. Ekrem, Y. Z. B, Ziraat âletlerinde Mitat, Maliye Vekâleti bütçe tetkik memuru Mustafa, Yenişehirde mütekait Sülteyman, Vurat — Maliye hesabları tetkik memuru İh- tan Yıldırım — Maliye hosabları tetkik Mmemuru Hasan. Yeşil — Maliye müfet- tişi Cemal Etem. Yüksek — Muhasebel hususiyede Ali Rıza. M. M. Vekâleti Deniz levazım şubesi memurlarının soyadları: . Arda — Cevdet. Turgut — İbrahim, Uluç — A. Rıza, Evcim — Seyfi. Özen —Celal. Karay — Tevfik. Tengiz — Behcet. Örzkan — Ahmet. Özden— Be- kir, Akyüz — Bahattin. Çepni — Dz. Ayniyat $. Md. Ziya, Uygan — Neşet. Aksorgur — Abdullah. İçişler Bakanlığı sayılaşma çevir - gen'iği buyruklarının soyadları; Gürel — Edip. Tükel — Avni. Er- dem — Fevzi. Utku — Galib. Barış — Hamdi. Güven— Bekir. Akıncı — Ke- MBal. Nirun — İ. Hakkı. Kaynak — Ke- Mal. Işık — B. Fehmi. Tüzün — İhsan. Âtis — Turan. Yalçın — Ferrub. Öz- kan — Küâzım, Birtek — Halit, Şahin — Âli Rıza. Türüm — Tahir. Örtel — Ulus'un Romanı: 4 İN ——— alanlar Rifat, Amac — Ekrem. Vardar — Tah- sin, P. T.'T. Umum Müdürlüğü memur- larından soyadı alanlar: Ergin — Umumi müdür Nazif, Me- tiç — Muamelat müdür vekili baş mü- fettiş Hayri, Akın — muamelat müd muavini Mal t, Yılmaz — muar müdür muavini Jâtif, Akman — muame- lat mümeyyizi Hakkı, Acarlap — mek- teb müdürü Şükrü, Sezgin — dalre mü- dürü Fehmi, Erol — muamelat tetkik memuru Lütfu, Oğuz — muamelat tet- kik memuru Hilmi, Öztürk — muame- lat tetkik memuru Tevfik, Akay — mu- amelat tetkik memuru Avni, Türkmen — muamelat memuru Mehmed - Hakkı, Özkan — muamelat memuru Nadire, Ba- ran — muamelat memuru Nadire, Yıl- maz — muamelat memuru Vedla, Ba- naz — muamelat memuru - Sabire, Al- tan — muamelat memuru Bedia, Erhan — Mmuamclat memuru Hüsamettin, De- mir — muamelat memuru Mitat Kemal Zeybek — muamelat memuru İbrahim Selçuk, Tuncay — muamelat memuru Necati, Teoman — muamelat memuru Rebia, Ülker — muamelat — memuru Servet, DÜZELTME Dünkü sayımızda “Tolbay,, biçimin- de çıkan Riyaseticümhur yaveri Bay Cevdet'in soyadr “Tolgay,,, “Aran,, bi çiminde çıkan divatır muhasehat reisi Bay Seyfi'nin soyadı “Oran,, , “Noyana biçiminde çıkan C. H, P. metmrların - dan Bay Süreyya'nın soyadı "Duman, olacaktır. Düzeltiriz. c—y—— —O l' Bibliyografya ı Ki — l0 Top Olimpiyat ve Türk&por atlı spor mec- musları birleşerek Top adı altında ye- ni bir #por mecmunnr çıkarmaya başla- mişlardır. Gü 8 enr, da- ha toplu ve daha çok okurlu çalışmayı mümkün kılan bu birleşmeden — dolayr sahiplerini kutlarız. Top'un elimize geçen ilk sayısında Sadun Galip'in (futbol ustalarının sı- yasası ne olacak?), Talat Mitat'ın (acı ama gerçek), M. Turhan'ın (Türk ta- rihinde spor) başlıkir yazılariyle, yurt- ta ve drşarda son spor hareketlerinin bol resimli haberleri, teknik &por yazı- Tarı, radyo bölümü, spor karikatürleri ve daha bir çok yazılar vardır. Les Balkans Atina'da Balkan birleşmesi fikrini yaymak ve Balkan konferansı — ulusal cemiyetlerinin fikirlerine tercüman ol ııı: Üzere ayda bir çıkarılan Les Bal- kans mecmuasının altıncı cildinin ha- ziran tarihli 7 inci sayısı çıkmıştır. Bu sayı, özgü sayılarından biridir ve arna- vudluğun sıyasal, ökonomik, soysal ba- kımlardan tetkikine hasredilmiştir. Tefrika: 18 —— Benim Günahım (MEA UULPA) Yazanı ANNIF VIVANTI Kurnaz ve anlayışlı olan, bun- dan daha ziyade, garblı ziyaretçi- '€rin intrikalarına ve kaprislerine Alışkın olan Muhammed, Astrid'e akarak koyu esmer yüzünü ağır AZir okşadı, ve eğri alnının altın- 9 bir hilekâr gülümseme sakladı. Genç kız, kendine bakıldığını Shlayınca, başını çevirdi, o kur- Kaz ve şimşekli bakışla karşılaştı. ercüman kalktı, ağır ağır, Aygan ve alakasız — bir hava ile, *rini değiştirdi; gitti genc kızın Gdalyasının arkasında oturdu. Sonra, Norman Grey'in yanı daki ile konuşmak üzere döni Hlez istifade ederek biraz önc e- ıı'ld'? ve bir yandan elini uzatarak Üesi İtalyanca aslından türkçeye cevirent NÜSHET HAŞİM SINANOĞLU — O baktığın Saad Nasir Efen- didir. Allah onu saklasın.. Büyük efendi, Mısırın büyük kurtarıcısı. Kendisini tanımak ister misin? Astrid alev alev yandığını duy- du. Muhammed daha ziyade eği- lerek, fakat sarımtrak eli ile dai - ma sahneyi göstererek ilave etti; — Siz Mısırı severmisiniz, Sitti? Ben biliyorum, sen ingiliz değil - sin. Sen ingilizleri sevmezsin, Sonra, Grey beriye dönünce, türcüman çekilerek ağır ağır yeri- ne döndü, ve başını duvara dayaya- rak sandalyasında yeniden yayıldı, Grey Gülümsiyerek sordu: — Ne münasebetsizlikler anla- cevap vermedi; Grey de, artık çalkalanan ve sıç- rıyan bir titreme ile baştan başa İzmir'de Tayyare Cemi- yetine yeni varidat 28 soönteşrin tarihli Anadolu gazete- esinden: Yarım saat on yedide tayyare cemiye tinde bir toplantı yapılacaktır. Toplan- tıda C. H. P. vilayet idare heyeti reisi Bay Avni Doğan da bulunacaktır. Şehri- mizde bulunan yabarcı vapur kumpan- yaları acentaları toplantıya çağırılmışlar dır, 'Toplantımın hedefi şudur: Şehrimizdeki tacirlerle bu acentalar arasında üsülen konşimento ve - ordino vesikaları Üüzerine muamele yapılmakta. dir. Kongimentolar, kanunen 10 kuruş pula tâbidirler, Halbuki acentaların aldı Ö, 30 kuruştur. Yani 20 kuruş açıkta ve karşılıksız olarak acentada kalmakta- dır. Kera ordinolardan 35 kuruş alınmak- tadır. Halbuki bu vesikalara ancak 11 kuruşluk pul yapıştırılmakta, 24 kuruş ta acentanın hesabrna geçmelktedir. Pul masrafı haricinde ve hiçbir sebeb ve mec buriyet olmaksızın verilen paranın mik- darı kati olarak tesbit edilemez. Ancak bu şekilde muamele gören vesikaların sayısı heryrl S0 — 60 bini bulmaktadır. Demek ki İzmir tacirlerinin bir yılda açıktan verdikleri paranın tutarı, şöyle böyle 15 - 20 bin lira kadardır. Tacirlerimiz, yıllardanberi verdikleri paranın ehemmiyetini ve tutarını düşü - nerek bundan Türk Tayyare Cemiyeti - nin, yürd korunması namma — ittifadesi göbi çok güzel, çok yerinde bir dilek göstermişlerdir. Alâkadar makamlara ve matbuata da bu dilek aynı şekilde akset miştir. Bunun Üzerine acentaların da topları tıya davet odilerek kasalarına geçmekte olan bu kargılıktır paraların — Tayyare cemiyetine devredilmesinin tesbiti mu - vafık görülmüştür. Ve toplantı da bu- nun için hazırlanmıştır. Haber aldığımıza göre, acentalar, ge- rek tacirler tarafından izhar edilen dile- ği, gerekse alü! “rm bu teşebbüsle « Geçenlerde Bur- sada Uludağ'ın “EL maçukuru,, denilen yerde bir. orman yangını olmuş, şe- birden giden sön dürücülerin yardı- miyle yangın bü- yümeden söndürül- müştür. Muhabizi- mizin, gece şehir- den çektiği bu fo- toğraf bu yangını tesbit ediyor. sarsılmakta olan genç dansöze daldı: İnanrlmaz derecede ince gövdesi, başından ayağına kadar kıvrılmakta idi; artık ne kadın, ne kız gibi görünmüyordu; sırf bir titreyen şehvet aleti idi. Dansöz, flütlerin son şikâyetci ulumaları ve tanburların ihtizarlı vuruşları arasında düşecek gibi sallanarak sahneden çekildiği ve gözden kaybolduğu zaman Nor - man Grey tekrar etti: — İğrenc manzara, Eonra etrafına bakmarak, Biack-and-With kadehini masaya koydu. Astrid'e, — Bak şuradaki araha, — de- di. — Şu arkasını muziğe çevir - miş araba. Onu tamıyor gibiyim, Vapurda bizimle beraber olan de- ğil mi? Resim tahsil ctmekte olan bir Norveçli, — Ne şaşılacak dedi, — Sürmeli bir Adon.. kıma bataklığında bir (gece poemi) ! Bütün masadakiler, Saad'a ba- kıyorlardı; o da, sanki sinirleri o bakışları duymuş gibi, dönüp bak- tı. delikanlı! — rini her bakımdan doğru ve haklı bul- muşlardır. Çünktü pul bedelinden fazla alınan 20 ve 24 kuruşun, masraf namı da bir katgılığı yoktur. Keza acenta e de bü şekilde ayrı bir Hukukt bu fazla para tacire ald olmak icabeder. Tacitler de bu hakkı tayyare cemiy tinin manevi şahsiyeti vasttasile türk sab geçirilmemiştir manasile yurdunun korumasına - verdiği göre, acentalar için ancak bu ulusal ha- rekete vasıta olmak gibi bir şereften baş ka hiç bir şey kalmamaktadır. Acentalar yarın teahhütlerini yapacaklardır ve bu farla varidad, bundan sonra clinden tayyare cemiyeti kasasına geçe- cektir. Gebze'de ekim işleri On gün ilerisine gelinceye kadar top- rak ve ekim işleriyle uğraşanlar katılı- ğindan ve kuraklığından ötürü toprağa bağday, arpa gibi ürünlerini az atmış- acentalar lardı. On gün sürekli yağan yağmur, çift- çinin yüzünü güldürmüş, çiftçiye iste- diği, gücünün yettiği kadar ekim işleri ile uğraşmasına uğur vermiştir. Kalık üç dört gün açık giderse Löy: künün sevincine sınır olmayacaktır, Yağmurun sürdüğü şu on gün için- de köylü boş durmuş, oturmuş değildir. O; yılların ve yaşayışının - verdiği deneme güzeyinde clinde bulundurdu- Üü atı Hle, arabası ile, mandasiyle gece- sini gündüzüne katarak türüce verilen izinle ormanından odun kesmiş, beş on kuruş edinerek kondisine harelık yap- mak yolunu bilmiş ve bulmuştur. Köylünün kredi durumu: Eiinde bulundurduğu toprağım ve- rimli olabilmesi için köylünü in en artık güvendiği yapı; kendi ban- kası sayılan Ziraat Bankasıdır. Ber yıl olduğu gibi bu yıl da Zira- at Bankası köylüyü gözetmekte, ufak kertede kendilerine yardıma koşmakta, tohum gibi, ekim hayvanları gibi, ekim yarar — şeyle toprak — işlerine — a— N A — Başı yukarda, ecnebilerin ma- sasmı seyretti. Norman Grey — Evet o.. — dedi. — “Helou- an” daki nasyonalist tahrikci, Teh- likeli tip. Sonra kaşlarını kaşıyarak ila- ve ettit — Bugünlerde onu zarar vere- miyecek hale getirmek lâzım. Astrid birdenbire ayağa kalktı. — Yorgunum, — dedi — gide - lim, Ve bir an, salonda ayakta du- ran tek kişi olarak, beyaz manto- londakilerin coğu başlarını çevir- diler, ona baktılar. Fakat Norman Grey kalkmış - tı, ve acele, beyaz tilki manşonu- nu omuzlarına koyuyordu. Öbürle- ri de, zabitlerle talebeler, kalktı- lar; bazıları onlarla birlikte git- mek istediler. Bazıları da, selam- laştıktan sonra gene yerlerine o- turdular. Yüzbaşı Grey, kalacak olan ter- cümana bir kısa emir vermek için durdu; o anda Astrid, gözlerini yeniden Saad'a doğru çevirdi. Arkadaşları arasında ©o da a- SAYIFA Ankara Radyosu Dün akşam çocuk saatinde kurd yavruları masalı okundu. Müzik'de Listin sonatı çalındı ve bestekârim hayatından bahsedildi. İsmet Paşa Kır Enstitüsü müdür muavini Bayan Süheyla ev' kadınına Rimski Kor- nanaf ve Ru- du. ocuk yetistirme rak neşriyata togram: 1 — Öz türkçe okuma, 2 — Müzik: Menuct ve Grleg Sini gaglia - Albümden bir sayıfa 3 — Sporcu konuşuyor. * — Şubert ve Şuman'ın eserleri Bayan Cakatovska (Teganni) Ulvi Cemal (piyann) 5 — Nafıa Vekâletinin saati 6 — Dans müziği 7 — Haberler Dm Buğünkü Avruna prog ramlarından seçmeler KONSERLER: Saat 1415 2005 2015 Tuluz'da senroni Prag konser Tuluz filarmoni 2100 — Budapeşte konser 2140 — Lük:emburg gala konseri OPERA ve ÖPERETLER: Saat 9.35 1415 18.50 19.00 Tuluz'da Ariya Tolur'da opecet arıyası Viyana'da ariya Münih'de “küçük salon,, opereli DANS MUSİKİSİ ; Saat 2230 22.30 2300 Haylsberg Layipçiz Münih 23.30 — Lüksemburg 2415 Tuluz —— ——— rin ele geçirilmesinde köylüye çok de- ğerli ön ayaklığı göze çarpmaktadır. Gününde bankanın Hu alâkalı yar duünı köylüyü çok sevindirmiştir. Mekteb ve maarif işleri: Kent kıranında ve Gebze ile tren du. rağı yolu üzerindeki beş bölüklü ilk gekteb bütün görenlerin göğüslerini övüncle dolduracak kadar büyük bir | varlıktır. Cümhuriyet çağında kurulan bu güzel ve değerli yapı; okumak istiyenlere, o- kumak yangısı ile yanan ve kavrulanla- ra tam bir karşılık verememiş, ikinci bölüğü iki kol kılığında Gölcü önünde- ki mektebe göndererek bir çok sevimli yavruların öğrenme, eriştirilme İsteklek rini maarif memurluğu temin etmiştir. Ulus mekteblerine gidenlerin tutarı e- peycedir. Bilgiye, okumaya, öğrenme- ye beslenilen sevgi sonsuz sözü ile an- Tatılabilir. M. Cemal —e —— LA yakta idi; genç kızın bakışlarına şimşek gibi çakan bir bakışla ce- vab verdi. Astrid şaşkınlaştığını, tükendiğini duydu... Fakat sabit, derin, küdretli bakışını ondan a - yırmadı. Norman Grey'in nişanlısı, o bakışla Saad'a allaha 1smarladık dedi. Deniz üzerinde ay ışığında do- ğan deli ve tatlı maceraya allaha ısmarladık.. Çölün eşiğinde bir ge cenin kısa süren sayıklamasına al. laha ısmarladık.. Parıltılı ihtiras ve şiir rüyasına allaha ısmarladık ) Saad Nasir'e allaha ısmarla - dik, ' Ertesi- gece, Shepheard's'de, Astrid, Lady Taylor'un yanında salondan çıktığı zaman, vestibü - lün nihayetinde ihtiyar İbrahimi gördü. —— Hareketsiz, kolları çapraz, göz- leri genc kızın üzerinde sabit, bek: liyordu. Fakat Astrid başını çevirdi, ve hiç bir işaret vermeden asansörc bindi. g Sonu var A,