ON BEıNcl ı. No: 4796 &ş SŞ 30, SsonTEŞRİN. 1934,cuma İ Arap harfleriyle yazmayınız: Arap harf- leriyle alınacak yazıların tılıp atılacağını diriyor. okunmadan yır- Başbakanlık kamuya bil- bğrg> Her yerde 5 kuruş k Berek, ihce, Hi; Söz ka ralt ünc L“B“Zün İly, ftan " nlal’ ulu î"'îsd. U ı;qî;l' bir h Paj tok n K Üyyele e Çü tı'îl'!îı'ı Te mz Yazı ?' Ona H, Terin eî" , “Onra İşşllerle ha Ü söz dirdi. ktnız, Şok »'"ı Olan tej G b , ae R CN Nî bti Nre ermelerini SÖZLER KISALACAK %m;lzîlarm en iyisi, sözü az, anlamı çok I. “Kısa yazmak için uzun düşün- , deyenler ne güzel söylemiş- -Di_inküıerin süslü, gösterişli olacak uzun düşünmeden karaladık- labalığı, bir kuru Jaf yığını 1sr uzun, anlamı kısa; sanki hçenin içine saklanmış eski bir Parcası gibi arapça, farsça bir sürü h *tin arasında boğulmuş sıska, bayat . o yazılar, bize: sırtına kat giyinmiş, cılız, kupkuru bir €Yi andırıyor. İ in, anlam boşluğunu doldurmak, KA düşünüşleri görkemli göstermek Sayısız basma kalıp Ssözler vardı. sun dili karışmamış içine bile zaktakine: “nasılsınız, nicesi- h diyecek yerde “hatırı şeriflerinizi îd“’îm,. sözü yazılırdı. Ğqb_u değişiminin iyiliklerinden biri de b!,:: kabalığına, kalabalrğına bir son sidir. b Ski harflerle yazılmış bir yazıyı 0- bilgi işiydi. İlerlemiş uluslar, ak, okutmak için yazarlar. Biz ise yazmak için — okurduk. Biz; y Ssız yazmak için neler öğrenmez, ir türlü doğru yazamaz, yazılan« okuyamazdık. & H"E'H harfleri attık. Üç yüzü aşkıri ç _k“'kları yirmi dokuza indi. Basım İlerin uzanamadığı koca kasa yüzde doksanı ortadan kalk- hç " Yüzden okuyup yazanların, gaze- dizenlerin emeği de öylece indi. Buna karşı kazanç eksil- » On kat daha arttı. İğy, ©İ dil değişiminin verimi bundan daha üstün olacaktır. Bun - (etmek, olmak) gibi yardım- birleşen arapça, farsça ikizli ler tekeşecek, yapraklar do« )ığın]'öüerle kavrayamadığımız lakırdı H,, T artık ortadan kalkarak yerini İ , Mize dahna kolay siner, anlatımı da- Öz sözlerimiz tutacak. değişmesi, çocuklarımıza az Şâ:'lt çabuk okuyup kolay yazmayı Dil değişmesi de, sayısız iyi- başka, bize Aaz sözlerle iyi & y::::en Bap, ”» kolay düşünmeyi getirecektir. ulusumuzun eskidenberi yaz« ölçülü, söz anlatımları pek Başyazıcısı Atay'ın yeni ya- $ &, daha özleşmiş olmasına karşı; h“ kllalmış görülüyor. arı türkçe olsun diye, eski 5,.“ kalrp sözlerin çevirmesini yapan- larr da gitgide kısalacak; eski aktarması değil, özlü, zengin A'“aın.n söylemi olacak, %. lar genişliyecek, sözler kısala- Naim ONAT :"ı%zELTME — Dünkü başyazımı- “ı;) arındaki (canımızı) sözü (ça- K *lacaktı, lsta'inhul basın ©rumuna çekilen Yazısı *Çe, ,,":'I"de İstanbul Basın (Matbu- 'N p. tOoplantısı yapıldığını bir te- Tti olarak bildirmiştik. Bu Âtatürk'e bir saygı telyazısı Buna aşağıdaki karşılık ve- eg""_ Kurumu (Matbuat *Miyeti) Başkanlığına İstanbul, ;:?*h aK'-lrumunun yıl toplantı- ıq_lî_!qü:î'ü gönderdiğiniz telya- :ı“lriyet Başkanı Ata- İ Sblayılüm. k::vkî!ıtmln, özü için gösterdi- Tuyg Uygularından çok gö- .“_lür * Çalışkan uyanık 1zin türk basın evlerinde dilediler. &rını saygılarımla bildi- Umumi Kâtip Rıza Soyak Alman havacılığı karşısında İngiltere M.M. Baldvin, Çörçil ve Loyt Corç- görüşlerini anlatıyorlar Çörçil alman tehlikesinden bahsediyor Londra, 29 (A.A.) — Avam kamara- sında, M. Çörçil Kıralın nutkuna verile- cek karşılıkta değişiklik yapılmasını is- tiyen takririnde demiştir ki: # — Alman fabrikaları filen harp müdafaası şartları içinde çalışmaktadır, Büyük Britanya'nın ulusal korunması ve hele hava güçleri, barışı ve ingilizlerin “Avam Kkamarasında Biribirlerire sert çekişmeler yapan üç sıyasa adamı; M. M. Baldvin, Loyt Corç, Çörçil « den t başlı pek yakında ar « tık istese de bunu yapamıyacak bir va- ziyete düşecektir. Bütün Avrupa ülkelerinin dikkatini çeken ortada bir şey vardır ki o da Al- manya'nın en çok havalarda silâhlandı- ğgıdır. Londra'nın, sonu pek kötü olacak bir bombardı önüne geçmek için büyük Britanya hava güçlerini önümüz- deki on yıl için Almanyanınkinden ol- dukça üstün bulund lrdır. Almanya. yı İngiltere'ye hücum edecek diye kati- yen itham etmiyorum. Alman ulusu bü- yük Britanya'ya karşı çok sevgili duygu lar beslemektedir. Ancak bir hücumun yapılması için bir avuç insanın kararı yeter. Ve İngiltere için olan herhangi (Başı 2 inci sayfada) Millet Meclisinde e d .. & Gizli nüfusun yazımı . L işi konuşuldu B. M. M. bugün Bay Esat - Bur- sa- nın başkanlığında toplanarak 1934 yılı genel denklik kanununa bağlı bütçelerin bölümleri arasın- da 135 bin liralık münakale ya- pılması, eşkiya — müsademesinde malül düşen zabitler, askeri me- murlar ve efradın ökonomik buh- ran vergisi muafiyetinden ve in- hisar eşyası satışımdan savaş ma- lülleri gibi istifade etmeleri hak- kındaki kanunlarla evelce madal- yası olupta ölmüş olanların , ma- dalyalarının varisine geçmesi işi- nin ulusal koruma bakanlığınca görüşüleceğine dair kanun üze- rinde konuşulmuş ve kabul olun- muştur. Gizli nüfusun yazımı hakkın- daki kanun hükmünün 1 haziran 1935 tarihine kadar — uzatılması ve otarihten —sonra gizli do- ğum, kayıp ve evlenme vakası ha- ber verenlere almacak cezanın yarısının tahsis edilmesine ve başka merasim — yapılmasına ge- reklik görülmeksizin mahalli ida- re heyeti karariyle verileceği hak- kındaki kanun layihasının görü- şülmesi münasebetiyle söz alan Bay Tarık Us - Giresun - tatbik edilmekte olan kanunun 'çok fay- dası görüldüğünü söylemiş ve de- miştir ki: (Sonu 3 üncü sayıfada) Yugoslavyanın yeni bir muhtırası Yeni verilen muhtarada zorba- ları, macar topraklarında ma- car zabitlerinin yetiştirdiği ileri sürülüyor Cenevre, 29 (A.A.) — Yuğaoslavya' - nın uluslar cemiyetindeki murahhası M. Fotiç, bu cemiyetin genel yazganı M. Avenol'e Yugoslavya'nın yeni bir muh- tırasını vermiştir. Macaristan'ın resmi mahfellerinin zorbalarla birlik olduğunu isbata çalışan bu muhtıra, macar zabitlerinin zorbaları yetiştirmiş olduklarını ve bu zorbalar - dan bazılarının Pecs'teki kışlada yatıp kalkmış olduklarını ortaya koymaktadır. Muhtıraya göre, zorbalar için bir çok öğretme konakları kurulmuş olup, bun- ların en tanınmışı, Güstav Perçets tara- fından kurulan Yanka Puşta konağıdır. Zorbaların toplanması, seçilmesi ve yetiştirilmesi hep macar toprağında ol - muştur. Yuğoslav muhtırası, macarları, zorbaların birçok silah ve cephane elde tmelerine yardım etmekle ve bu işlerini kolaylaştırmış olmakla suçlamaktadır. Bu muhtırada canilerin Macaristan'"- dan macar pasaportlariyle ayrılmış ol- dukları da bildirilmektedir. Muhtıra, (Sonu 2. inci sayıfada) güven ve hürriyetini temin edecek ker- tede değildir. Hiç şüphe yok ki savaşın önüne geçilmez veya hemen patlıyacak bir şey olduğunu sanmıyorum, Fakat Büyük Britanya kendi emniyetini şimdi- /—A_ıî:;;l_ıarflerilğ— | yazmayınız! Başvekâletten tebliğ - edil- miştir: Arap harfleriyle gelen yazı- ların okunmıyacağı birkı_ıç kez anlatılmıştı. Bugün dahi bazı kimselerin arap yazısını kul- landıkları görülüyor. Arap harfleriyle gelecek herhangi yazının okunmadan yırtılıp 3- tılacağını bu kez de kamuya l bildiriyorum. k' re e Dün şehrimize geleceğini haber verdi ğgimiz M. Foker kendi yapısı bir tayyare Tayyareci başlığı bulunan zat ile Ankara meydanına inmiştir, Türkün güneşi —Uluğ (Atatürk) için— Gün oldu.. daldık, Yastan bunaldık; Çok çetin bir bun İçinde kaldık. Yerler katıydı Gökler hep sağır, ” El köl düğümlü Bukağlar ağır. Yasaran gözler Gökleri süzdü, Ay, gün kararmış.. İçler gündüzdü. Sonsuz kaynaktır Acunda umu.. Engeli; güvenç: Yıkmaz olur mu? İnleyen yurdun Kara bağrından Yükseldi bir (Güneş), Bir uluğ Aslan. Gök yaltırıkla Parladı gözü, Tunç çizgilerle Bezendi yüzü. Saçı doğunun O altm tanı.. Geçmiş sanlarla Kükredi kanı. Haykırdı: “Hey Türlç Sensin en büyük Budunu yerin; Vardır erlerin!.,, Ulusal ordu Bu sese uydu, Çözüldü eller Kurtuldu (İB len Başbuğ buyurdu Kurduk bu yurdu. Yaol hep ileri Dönmeyiz geri, Varlığı ulu Evrene eştir, Adı (Atatürk) Kendi güneştir, O ad sevgiyle Kanda yazılı, O güneş içte, Canda kazılı! 25—11—0934 İZZET ULVİ Sözler: Yas — keder,matem Bukağ, bukağı — zincir Acun — dünya Umu — ümit, emel Engel — mania, manl Güvenç — İtimat, istinat- Yaltırık — nur, elektrik Bezenmek — tezyin olunmak Tan — Şafak San — Şan, şeref Budun — millet Er — kahraman, yiğit Ulusal — milli İl — memleket Evren — kâinat, felek Bun — Sıkıntı . ŞF AM 15 Ş Bugün Altıncı sayıfamızda okuyunuz. Nasıl kaçakçılık ederler? Kaçakçılığın önüne nasıl geçilir? M Foker'dir. | —TT YAKT DA SA yöer ea d z Bei