20-2-041 TAN Dünyanın Siyasi anzarası , #ulapılıyar. BALKANLARDA: Tir « Bulgar anlaşması bü- tün dünya efkör umu- Miyesini alâkadar eden en mü- kim mesele olmakta devam edi- ox. Bilhassa Balkan memleket- İri matbuatı bu anlaşmadan yük bir memnuniyet ve se Vinçle bahsetmektedirler. Bulgar gazeteleri Balkan ya- him adasının şarkında, Alman- Zinin ar- ık olarak, snihün olmasından çok Yemnundurlar, Belgrad siyasi mahafili, bu Anlaşmayı tamamiyle tasvip et- Mekte ve bunda, Balkanlarda Mulhün o muhafazasını isteyen ovyeflerin de müessir olduğu- naatini izhar etmektedirler. Yunan efkârı umum wi anlaşm *e karşıladığı bildiriliyor. Macar matbuatı, bu yeni ve- İİ tikanın Balkanlarda siyasi ha- taya ciddi bir ferahlık getirdi- Bini ve sulhün tarsinine mües- ir surette yardım ettiğini yaz- Alman ve İtalyan matbuatı bu anlaşmayı büyük bir sempa- Vi ile karşılamakta ve buna, Bal- anların İngiliz nüfuz ve tazyi- inden kurtulmaları manasını Yermektedirler. İngiliz gazeteleri ise, bu an- şma hakkında ademi memnu- hiyet beyan etmemekle beraber, tikbale matuf | bazı endişeler har etmektedirler. Times gazetesi, Bulgarlardan, Kerek Türkiyeye, gerek Yuna- Mistana karşı taarruz etmiyecek ri hakkında vaad almanın dip- matik bir muvaffakıyet oldu- unu tasdik ediyor ve Türkle- , Bulgarlar ve Almanlarin tarpışmada kuvvetlerini boş ye- © harcamak istemediklerini “öylüyor, İngiliz mahafilinin diğer bir #ndişesi, Yunanistanın dir. Çünkü, Almanların, Yunanistan arasında süratle inin aktedilmesi için müzakere- derde bulund haber veril.“ Bunu da saym okuyucuları klan biri soruyor. Kendisi se- Me olduğundan (onun için adını yâmıyorum) bir gün ameliyat ve nimaya ihtiyacı olursa, diye en düşünüyormuş.. x, YPeratörlerin yardıkları bu te- ki derecesinde, şimdi ameli- M yaptırmaya ihtiyacı olmak in- e“ korkutacak bir şey değilse her halde ok bir külfet, kuyacumuzun Yakın vakte kadar -yani şeker öğçtaliğının en iyi tedavi usulü Tehilmeden öhce- şekerlilerin va ata ihtiyacı olması pek a- 1 bir mesele olurdu. Şekerlile- 1 #meliynt yapılınca kurtulan- bek nadir olduğundan, ope 3, Fer bile bile bu tehlikeli işi Hang va razı olmazlar, şekerli bası Yı kendi haline bırakırlar, keş aileleri de boyunlarını bü- erdi... WBU büyük tehlike üç türlü se- i İlkin, kanda nisbeti tabii dereceden faz- dinen mikroplara yol acar, 0 müsait bir suret- , b olur, ASONE Türkiye BEDELİ Ecnebi Kr, 20 Kr wo 800 1 sene 8 Ay 3 Ay ray “0 ir. Yunanistanın, Alman- yanın istediği şekilde bir sulh yapması, İngilterenin şarki Ak- denizdeki vaziyetini bozabilir. AKDENİZDE : esirlerin Akdeniz hâkimi: yeti ve Almanların İn- giltereyi Süveyş yolundan mah- rum etmek plânı ile alâkadar ye- ni bir hadise, bir kaç gün evvel Alman deniz kuvvetleri kun danı Amiral Reader'in bahriye nazırı ile yaptığı görüş” medir, Bu mülâkatta, herhalde İtalyan donanmasının o Alman are ve kumandası altına alın- ması mevzuu bahis olmuştur. İtalyanların hava kuvvetleri, İngilizlerin hava kuvvetlerine nazaran kemmiyetçe çok fazla olmalarına rağmen, Akdenizde ve Afrikada hiç bir mevcudiyet gösteremedikleri gibi, İtalyan filosu da, muhtelif mağlübiyet lerden başka bir şey kaydetme. miştir, Son zamanlarda Alman hava tlerinin müdahalesi hava mihver lehine olarak yileştirmiştir. Almanla- rın, şimdi İtalyan filosunu ken- di sevk ve idareleri altına al: rak, İngilterenin şarki Akde- nizdeki hükimiyetlerine darhe vurmaya çalıştıkları anlaşılı. or. Amiral Darlan'ın, Laval ile tekrar görüşmek üzere Parise gitmesi ve Paris gazetelerinin Vichy hükümetini, son fırsal kaçırmaksızın Almanlarla işbi; liği yapmaya davet etme: seleri, bu bakımdan sız donanmasını da eline cek olursa, Akdenizde İngiliz hükimiyetini ciddi surette sarsması İhtimali mavcuti Fakat Mareşal donanmayı, ne de Afrika üsleri- ni Almanlara vermemekte ısrar edeceği muhakkaktır. UZAK ŞARKTA: ingtondan gelen şu ha- ber de şayanı dikkattir: “Hariciye nezareti, teferrilatı ile tetkik edilmeden Japonyanın yaptıği tavassut teklifi hakkım- da mütalea serdetmekten içi iemektedir. Ya; mi İlerde, Taponyanın Çin i- le sulh yapmaya el'an muvaffak olamadığı halde, dünya sulhün- de âmil ak istemesi, biraz gayri tabii bir hal olarak telâkki edilmektedir. Bu haberden, Japonyanın n- mumi sulh için tavassut ettiği anlaşılıyor. Japonyanın hakikaten böyle bir tavassutta bulunup bulun- mad hakkında henüz malü- matımız yoktur. Ancak İngilte- rt ve Amerikanın Uzak Sarkta Japonya tehdidine karşı almak» ta olduğu çok ciddi tedbirlerin. esasen bir çıkmazın içine girdi- Zini gün geçtikçe daha iyi his- seden Japonyanın, dünyada ve Uzak Sarkta sulhün teessüsüne pek cok muhtac olduğu bir ha- kikattir, Aksi takdirde Japonya bütün kazançlarını kaybetmek, hattâ üste vermek mecburiye- tinde kalacaktır, M. AN ER eçire- artar... Sonra, şekerli hastaların bir €0- ğunda bulunan kırmızı kan da- marı iltihabı, bıçakla açılan yer- de nesiçlerin beslenmesine mani Arâ kapanamaz... büyük tehlike ameliyat ya- pılırken kanda ekşili sından gelirdi. Am, ken hastanın duygularını söndür- mek için kullanılan ilâçların he- men hepsi, şekerli olmıyanlarda bile kanda ekşiliği arttırır. En teb likelisi klorofor N Vid in ameliyat yapı hrken ilâç koklatılıp uyutulduk- tan sonra, bir daha uyanamıyan şekerli hastalar bulunurdu... Simdi bu tehlikelerin hic biri kalmamıştır denilebilir. Şekerli bir hastaya ameliyat o yapılmak lâzım olunca -İşin acele olup ol- madığına göre- bir kaç gün sıkı perhizle yahut derhal ensülin şi- rınga ederek kandaki şeker nis- beti tabii bir dereceye getirilir ve nmeliyat yapılır. Eskiden klo- toform uykusundan daha w- nlar bulunmasına karşı- ık, simdi. kendi kendine uyana- masa bile, ensillin şırınzasiyle Wu vandırılan -acıkçası yeniden di- Petain'in ne| 1925 senesinde inşa edilen “Sara toga,, tayyare gemi © Denizcilik Bahisleri T halen faal hizmettedir ve 90 tayyare taşım vg Amerikan Donanması Bugün on günlerde Uzak Şarkta beliren harp tehlikesi ci- han efkârı umümliyesini derin surette meşgul etmektedir, A- merika bahriye nazırı Knox da bundan bir ay kadar evvel yap- tığı beyanatta, Amerikanın he- nüz tek Okyanusluk donanmaya sahip olduğunu, iki Okyanus” luk donanmanın ancak 6 sentde tamamlanabilece; deniz kuv- vetleri halen iki tarafa taksim €- dilmiş olduğu cihetle, Amerika- bulunduğunu söylemiştir. Krox'un o zaman verdiği ra- kamlara göre, mihver deyletleri önümüzdeki senelerde Birleşik Amerika donanmasına her ba- kımdan tefevvuk edeceklerdir. Mihverin halen 284 denizaltı gemisi vardır. Bu mikdar 1943 de 500 e çıkacaktır. 1941 de Amerikanın ilk safta harbedecek 333 parca gemisi bu- lunacaktır. Mibver devletleri | s6 658 parça gemiye sahip ola- caklardır. Knox bu izahatı ver- dikten sonra Amerika donanma- sının süratle takviyesi lüzumu üzerinde bilhassa durmüstur. Biz, bugünkü vazımızda, da- ha ziyade takviyesi icin hüm malı bir fanliyet sarfedilmekte olan Amerika donanmasının bu ne vaziyette olduğunu göz- den geçireceğiz, > Hattı harp gemileri: merika bahriyesinin 1940 yılı sonunda 404.300 mec Londra i Hayvanat Bahçesindeki Hayvanlar | öndra hayvanat bahçesin- deki hayvanların hissele- rine bugünkü harpten oldukça büyük bir pay düşmektedir. Şim diye kadar buraya muhtelif de- falar bombalar düştüğü halde zarar geyet azdır. İlk seferinde “Boxer,, türkçe- si “Boksör,, ismindeki zurafa, kendi paviyonunun civarına bir bomba düştüğü zarcan heyecan» dan ölmüştür. Birçok paviyon - lsrda camlar kırılmış ve bu €- nâda buzı kuşlar kaçmiya mü- #fak olmuşlardır. Doğrusu harp zamanında bir at bahçesini idare etmek oldukça güç bir iştir. Buraya bir bomba düştüğü . takdirde bile meskünlarını tahliye etmek im - kânsızdır. Diğer bir tehlike de ksfeslerinden kurtulacak olan vahşi hayvanların şehre saldır - maları ihtimalidir. Uçup giden cins kuşların hiç kimseye bir tehlikesi yoktur. Maamafih bu kuşların birçöğu parklara kaçıyor ve orada halk tarafımdan yakalanıp iade edili - yor. Bir gece de bir zebra kale- $inden kurtulmuş korku ve ser- mlikten sokaklarda dolaşmıya başlamıştır. Fakat, çabuk yaka- lanmış ve geceyi bir bakkalın dükkânında geçirdikten sonra ertesi günü yerine iade edilmiş- tir. Tecrübeli gardiyanlar hemen bütün hayvanları yakalamıya müktedirdirler. Fakat bu Üste- ye kutup syılasını, şampanze İeri katmayınız! Ça Tehlikeli Hayvanlar yılanlar harp ilân edildiği gün öldürül - müştü. Zira, kaçtıkları takdirde bunları yakalamak imkânsızdı. i Yazan: H. mü fonluk 15 adet hattı harp gemisi mevcuttu. Bunlardan manda 9$1 ve 942 şenelerinde hizmete alınacak 8 hattı harp gemisi de İnşa edilmekte idi. Bunlardan ikisi 45,000 er tonluk olacak ve 12 şer adet 405 santimetrelik top taşıya- caklardır. Bi 36000 er tonluk, 9a- det 40.6 santimetrelik topu, di- ğer biri de 35000 tonluk olacak ve 9 adet 40.6 santimetrelik top taşıyacaktır. Bu sonuncusu Wa- sbington isminde olup bu sene vazifeye girecektir. Tulü 219 metre ve genişliği 33 metredir. İki tayyare uçurma âleti ve üc tayyare taşıyacaktır, Sürati 28 mil olacaktır. Halen vazifede bulunan 15 hattı harp gemisinden (Battle- ships) Westvirginia' 31,800, Co- lorado 32.500, Maryland 31,500 tonluk olup 921 fılında inşa €- dilmişlerdir. 8 adet 40.6 sentimetrelik top- la ağır bataryası 16adet 12.7 san- timetretik topla vasat bataryası teçhiz edilmiş olup 4 adet 5.7 santimetre ve İl adet 4 santi- metrelik tayyare dafi toplarını taşırlar. Bundan maada 2t re uçurma âleti ve $ ta' tasırlar, Süratleri 20.5 mildir. Diğer ikisi 919 da insa edilmiş 32.600 tonluk Californin, Ten- nessec hattı harp ogemileridir. anat bahçesinin meşhur de vesi sonra, arkasındaki arabayı KORUR Bunlar 12 adet 35.6 santimetre» lik ve 12 adet 12.9 santimetre- lik topla 8 adet 23 santimetre- çap tulünde 127 santimetrelik $ adet 5.7 santimetrelik 11 adet 4 santimetrelik tayyare dafi to- pu taşırlar. Bunlardan manda 2 katapolt ve 3 tayyaresi de var- dır. Diğer üç tanesi de 1919 da in- şa edilmiş 33400 er tonluk New Mexico, Mississippi, Haho hattı harp gemileri olup, 22 mil sürattedirler, Silâhları diğerle- rinin aynidir. 1915 de inşs edilmiş olan A- rizona 32.600, Pennsylvania 3.100 tonluk 21 mil sürattedir. Silâh itibariyle diğerlerinin ay- nidir, 1914 te inşa edilmiş olan Oklahama, Nevada 29,000 ton- luk olup 20 mil süratindedirler. 10 adet 35. santimetreliR'top taşıyıp diğer eslâhası diğerleri- nin aynidir. 1912 de insa edilmiş olan Texas, New York hattı harp ge- mileri 927 yılında tadil ve silâh- ları takviye edilmis olup, 27.000 tonluk ve 20 mil sürattedirler. 10 adet 35.6 santimetrelik, 16 adet 127 santimetrelik topla teçhiz edilmiş olup hava batar- yası da B adet 7.6 santimetrelik ve 4 adet 47 santimetrelik, 8 adet 4 santimetrelik topla dona- tılmıştır. Bunlardan maada bir katapoli ve 3 tayyare tşırlar, George, bombardımandan çek mek suretile ankaz toplamıya Xardim ediyor. Içinde yılanları öldürdükleri zehirli ocaklardan bir tanesi Aslan, ayı ve yabani kediler ise iç içe yapılmış mağaralarda tutulmaktadır. Burası öyle ya - pılmıştır ki, mağara şeklindeki bü üç kafesten birincisinin âçıl- ması için iki bomba patlaması lâzımdır, Uçüncü bir bomba da hayvanların kefeslerini açarsa işte ancak o zaman serbest kala- bilirler. İşte bu ihtiyat tedbirlerini dıktan sonra belediye bahçeyi â- Maymunlar sığınaklarının önün- de; “Içeri işaretini bekliyorlar çık tutmaktadır. Zira Londra halkı ara sıra buraya gelerek gü nün üzüntülerini unulmak'adır. lar. *İdsti Kitabevi Ne Vaziyette? Yukarıda isimleri gecen hattı harp gemileri muhtelif seneler- de tâdil ve takviye edilerek za- manın icaplarına göre silâhları değiştirilmiş ve bu gemiler mo- dern bir hale sokulmustur. * * Tayyare gemileri. 941 yılı sonunda Amerikan donanmasında 7 adet tay- yare gemisi bulunacaktır. Bu gemilerden 14,200 tonluk Wasp 1939 senesinde inşa edilmiş, 34 mil sürattedir. 50 tayyare taşır 19.900 tonluk 1936 da inşa edil- miş olan Enterprise, Yorktown tayyâre gemileri 60 şar tayyare taşırlar ve 34-mil sürattedirler. Bundan maada 12 adet 12.7 san- timetrelik tayyare dafi topu var dır. 1933 te inşa edilmiş olan Ran- ger 14500 tonluktur, 50 stay- yare Laşir, 1925 te inşa “edilmiş Lexington; Saratoga mileri 90 tayyare taşıdıkları bi 8 adet 203 santimetrelik 12 adet, 12.7 santimetrelik, $ adet 5.7 santimetrelik, B adet 4 san- timetrelik top taşırlar. Bu ge- miler tayyare ana gemileri olup donanma ile birlikte hareketleri esnasında ceman 400 tayyare birden uçurabilirler. Bu gemi- lerden maada birisi 12 ve diğe: ri 16 tayyare. taşıyan İki adet daha tayyare taşıyan gemi var- dır. (Devamı 4 üncüde) Hayvanların Keyfi Yerinde G eçenlerde bir gece Zebra. ların bulunduğu eve bir bomba isabet etti. Yardım için koşanlar bütün hayvanları sağ buldular. Tavan iki hayvanın 8- rasına düşmüş fakat hiçbirine bir şey olmamıştı. Bir dişi atls | yavrusu bu bombardıman esna- sında birbirlerini kaybetmişler- di. Ana bütün geceyi bahcede yavrusunu aramakla geçirdi. Bir insan gibi acı acı ağlıyordu | Onu iceri almak imkânsızdı. En nihayet, yavruvu ertesi sabah bir delikte buldular. Bir gün maymunların bulun- duğu tepeye bir isabet vâki ol- du, Tepede kocaman çukurlar girmişlerdi: onlara bir şey o'n ii Ertesi sabah yerlerine dön dükleri zaman pek neşel'ydiler, zira hokabazlık edecek yeni çu. kurlar bulmuşlardı. Askerlik Şubeye Davet Beyoğlu Yerli Askerlik © Şubesin- deni 1 — 940 ve duha evvelki sene- lerde lise ve muadili okullardan me- run olan tam Mart M1 $ dir, 2 — Bu gibi aşkerliğine karar ve- tilmiş olanların muameleleri le ikmal edilmek üzere şimdiden vacastları, 3 — Bu ilân davetiye yerine kalm olup, ayrıca ngylarna davetiye gön- derilmiyecektir, Vaktinde leabet öt miyenlerin cezalı asker edileceği ilân olunur. “YENİ NEŞKİYAK isler ORMAN ÇAKIROĞLU — Samih çikarıl» ni bulu (Öldüren Kadın) renkli bir kapak i- çinde güzel bir şekilde çıktı. TAKVİMDEN EZIRYAPRAK İ Antika Merakı emleketimizde antika © İM ime ör çenlerde bir dostumla tanıdığım bir antikacıya uğradım. Bir ke narda unutulmuş gibi duran bir çeşmi bülbül vazoyu çıkartır çı- kartmaz koltuklardan birinde otu ran başka bir müşterinin gözleri açıldı. Benimle pazarlık uymadı gün sonra tekrar uğradım? — Şu geçen gün baktığım barçayı çıkar da bir daha göre iŞ ğaza sahibi güldü. Satıldı efendim. Hem de o mağazada bi — O halde işler kesat değil... — Ne münasebet! Yalnız sata» cak mal bulamıyoruz. Mağaza sahibi antikadan çok Avrupanın en meşhtr müzelerini birkaç defa gezmiş, dolaşmıştır. Uzun uzadıya ko - buştuk, Bu mülikatımdan çok memnünüm. Çünkü anladım ki, bizde antika eşya merakı çok art- mıştır. Eskiden hu merak pek mahdut birkaç kişiye inhisar etmişti. Me- selâ Halis Efendi ile Rıza Paşa yalnız kitaba merak sarmışlardı. ! Merhum Reşat Fuat Bey sax eva niye daha fazla rağbet ederdi. Fi. lân zat yazı kolleksiyonu yapar bir başkası da eski paraları top « lardı... Velhâ antika merak beş on kişinin arasında kalıyor- du. Bugün görüyoruz ki, bu me- rak umumileşmiştir. Hali vakti yerinde olan herkesin evinde bir vitrin var. Işin daha memnun olunacak bir noktası da meraklıların bil « hassa eski Türk antikalarını (0p- lamalarıdır. Meselâ; sevayiler, Usküdar çat- maları kapış kapış gidiyor. Edir- ne denilen kavukluklar nadir de- necek derecede az. Bütün Bedes- İlende bir tek ok yayı bulmak mümkün döil, Hele o zerafetine doyulmıyan (Çeşmi bülbüller) İ den, Beykozlardan eser yok. Daha yirmi beş sene evvel ha- yatta olan /(Hbrosj un tesbihleri bugün kapanın elinde kalıyor. /Sıçan Mehmet) in tam bir kara- göz takımı aranmakla buluna » maz. Bunları vaktile bizden Avru - palılar çökerlerdi. Ö yekpare açlardan yapılan oymalı kavuk- hukları raf gibi kullanırlar levha- ları tes asarlar tesbihleri de boyunlarına geçirirlerdi, Merak- hıların evlerini nâdide eşya ile doldurduktan sonra müzel, İde yine memleketimizin hazine - | Luvr müzesi, im kıymet takdir edilmiyen ) Venüy'ünü bir balıkçınm on üç liraya sattığı düşünülürse Türk- lük nâmına döğünmemek elden gelmez. Bugün fert itibariyle eski lâ- kayıtlıktan eser kalmamıştır. Bu intibahı büyük bir zevkle kayde- diydrum. Fakat ben bu alâkayı yalnız fertte değil bilhassa bu - bunla meşgul olan mercide de görmek isterim, Meselâ Azapkapısındaki o ha- rap sebilin halini görmek azabi- na katlanmamak için yolumu de- 'miye mecbur oluyorum. On ç liraya safılan Venüs heykeli |ile harabiye mahküm ettiğimiz bu mermer dantelinn mukad - deratı arasında ne fark var? | Takvımet S. — Lokman hekimin sütununun muharri: C. — Lokman hekimin öğüt leri muharriri ilmi tetebbüleri İ- le şöhret bulmuş, serbest doktor- luktan cekilmis, isminin yazıl masını arzu etmeyen, ilmi kadar €vazuu olan hazik bir hekimdir. * S. — Türkiyede saat fabrikas' var mıdır? >, — Türkiyede saat imal eder fabrika yoktur, Fakat el ile ga yet hassas ve şaşmaz tem ayarlı saat yapan sanatkârlar vardır. İs- tanbulda bir çok meydan saatleri, bazı büyük binaların üzerindeki büyük çaptaki saatler bu sanat kârlar arafından yapılmıştır. İki Memur Zimmetlerine Para Geçirmişler Kızılay merkezi umumisi mu- hasebe veznesinde o müstahdem iki memurun vezne evrakı üze rinde tahrif ve sahte senet tan- zimi suretiyle bir miktar parayı zimmetlerine gecirdikleri tetkik neticesi enlasılması üzerine Cum hurivet müddeiumürili di edilmis ve her iki memur de tevkif edilerek haklarında taki- bata başlanmıştır