14 Mart 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ai Mal e S7 Deki MA Ka Ça x e v d e l KCEME e e ) RETSY dr İ gila Huk 5 t Ke a a SARİR Ti AÇA / Jardı. Sol ellerin —- -— TAN Tarihi Tefrika: No. 4 Yazan: ULUNAY Halife önünde Yapılan Muazzam Geçit Resmi Bir yutum içerek şerbeti halife- ye sundu. Kapak açılır açılmaz et. rafta yanan buhurdanlıkların gü.- zel kokularını bastıracak kadar tat. lı bir rayiha yayıldı. Şerbete hali. fe ancak dudaklarını dokundurdu. Ondan sonra sedirin yanında duran vez're işaret etti, Nefir seselerile darbukaların muntazam ve devamlı gümbürtüle. ri ile alay başladı: . Evvelâ sağ ellerinde mızrakları. nı, sol ellerinde kalkanlarını tutan zenci bölükleri geçti, Yarı bellerin. den diz kapaklarına kadar hürma liflerinden örülmüş dizliklerden şiş. kin adaleleri görülüyordu. Çıplak vücutları sürdükleri yağ. larla parlıyor, yürüdükleri zaman sinirli kollarının hareketleri kuv. vetli bazularını şişir'yordu. Halife. nin bulunduğu mahalle gelince ge. niş göğüslerinden vahşi bir çığlık yükseldi, mızraklar hayret edile. tek bir meharetle tufandan evvele ait büyük bir kirpinin attığı diken. ler gibi havaya fırladı ve tekrar ellerine geldi, Zenci alaylarını bir bölük piyade akip etti. Hepsi yalımkılınçlarını 0- nuzlarında tutüyorlar, sol omuz kiüi. teklerine doğru sallandırdıkları, u- lak, kakmalı kalkanları yürürlerken nadeni bir ses çıkarıyordu. Piyade bölüğünden sonra Türk sü- rarileri göründü: “Attilâ” nn Oğul. arı, ufak cüsseli hayvanlarının hafif ığerlerinin üzerine hayvan postları ıtmışlar, mızraklarını atların kulak. arının arasına uzatmışlar, kılıçlarını la sol tarafa geçirmişlerdi. Sırtların. Jaki ufak pulat kalkanlar, güneşin tiyaları ile gözleri > kamaştırıyordu. Bileklerine birer sırım kamçı bağla- mışlardı; sağ ellerini kaldırdıkları zaman bindikleri hayvanlar şahlanı- yorlar. O zaman anlaşılması güç e. mirlerle atları teskin ediyorlardı. Tulgâlarını eğer kaş'larına bağladık. ları için tıraşlı kafalarının tepesin. deki örgülü perçimleri, keskin nazar-« İ ufak gözlerindeki vahşi parlaklık, geniş ovalarda rüzgârlarla yarışan eski Türk akıncılarını hatırlatıyor- du, Atlar, boyunlarını kısarak, sinir. ili ve kısa adımlarla ilerlediler. M ahfele yaklaştıkları zaman, sırım kamçılar birer çelik bı. çak gibi havayı yırttı. Bütün alay sademesine dayanılması mümkün ola Emıyan bir gülle gibi geçti. Cevherin ,yüzünde hafif bir tebessüm dalga- landı, İntizama, halife bile şaşmıştı. Bü canlı güllede bir mizrak bile va- ziyetini değiştirmemiş, bir hayvan diğerini bir kulak boyu geçmemişti. Türk süvarilerinin geçişi, halk üze. rinde öyle müthiş bir tesir yapmıştı «ki, alkışlamıya bile cesaret edemedi. ler. Süvarileri bir bölük piyade takip etti. Bölüğün arkasında (Muiz) in vahşi hayvan mürebbileri geliyordu. Evvelâ arslan avlarında kullandık. Uarı, iri, tüysüz köpekler sakin, munis mazarlarla etraflarına bakarak geçti- ler. Arkalarında ellerinde kargılarla gelen silâhlı zencilerden sonra, iki zencinin her iki taraftan gergin zin- cirlerle tuttukları yeleli ve yelesiz arslanlar vakur adımlarla ilerlediler. Arada kendilerini sevk edenlere ita- at eylemek istemedikleri zaman el- lerinde yanar odunlar bulunan mua- vinler canavarların son mukavemet- lerini kırıyorlar, yürütüyorlardı. Ars'anların biri köpeklerin koku- sunu almış olacaktı ki, tam mahfelin önünde gümbürdedi. Memleketin ile. ri gelenlerine ayrılan yerde nöbet bekliyen süvarilerin atları titrediler. Arslanları, çölden getirilen sırtlan. lar takip ediyordu. Bunları sevk e. denlerden biri vahşi hayvanı ne de- receye kadar yumuşattığını isbat için halifenin karşısında sırtianın iri dişli kuvvetli çenesini açtı ve elini dirse. gğine kadar ağzına soktu. Sırtlanlardan sonra, iri boğa yı- lanlarını çıp'ak vücutlerine saran yirmi zenci geliyordu. Güçlü, bir ö. küzün kemikler'ni bir anda kıracak kadar kuvvetli olan bu iri hayvanlar gözlerini mürebbilerinin sehhar na- zarlarından ayıramıyorlar ve tama- men onların iradelerine münkat olu. yorlardı. Yılancılar bir e'lerile hay- - vanların boyunlarını tutuyorlar ve diğer eller'le de dudak'arına götür- dükleri bir kamış parçasını öflüyor- A y Nİ deki çelik nazarlı, i- ri kafadan mütemadiyen sivri ve ça. tal bir dil uzanarak sanki acz ile mer. hamet dileniyordu. Vahşi hayvanlardan sonra hazine develeri göründüler. En başta üzer. lerine kiymetli kumaşlar atılmış bir deveye göçü idare edecek olan emir binmişti. Arkasında iki, taraflı yük- letilmiş, kapaklari açık demir sandık- lar içinde zebercetler, firuzeler, inci. ler gözleri kamaştırıyordu. Mücev. herat sandıklarını taşıyan develer sü. vari müfrezelerile çevrilmişti. B ütün bu seryet, halkta ö kadar heyecan uyandırmıştı ki, her deve yükünü ayrı ayrı feryatlarla alkışlıyorlardı. Mücevherat yüklü develerden sonra, murassa altın tul- gâalar, miğferler, hödüçler üzerinde altın işlemeli, yakut ve zümrüt kak- malı som gümüş çekmeceler geçiril. di. Hödüçlerin birine abanozdan oy- malı büyük bir sandık yüklenmişti. Hint sanatkârları tarafından yapılan bu sandığın oymaları biribirine girilt olmuş âyetlerdi. Yeşil zemin üzerine altın kilaptan işlemeli kıymettar bir kumaşın üstüne konan sandığın İki tarafından yine âyetler işlemeli, u. zun saçaklı örtüler sallanıyordu. Ho- düçü taşıyan beyaz deveyi ihata e- den!er bir ağızdan tekbir getiriyor. lardı. Bu emanet mMahfilin önüne yaklaştığı zaman (Muiz) kemali ve. kar ile ayağa kalktı. Bütün hazirun tekbir getirerek huşu ile eğildiler. (Muiz) için bu sandıktaki emanet, bütün dünyanın mücevherat ve serve tinden daha kıymetli idi. Fatımi ha- lifesinin sulbundan geldiklerini iddia eyledikleri dördüncü halife Emirül- müminin Aliye ait el yazısile ceylân derisi üzerine yazılmış bir Kuranıke. rimdi. (Muiz)in bütün nüdemüsi bu kıymettar emaneti tekbirle teşyi et. tiler. N HŞaa Ondan sonra altın ve gümüşten değirmen taşlarını yüklü develer gö.- ründü. Mızraklı süvarilerle muhafa- za edilmiş olduğu halde bu muazzam servet yeni payitahta doğru yola dü. F atımi halifesi (Muiz) payitah- tını Kahireye nakleyledikten sonra senelerdenberi zihnini işgal e- den emelin husulüne çalışmıya baş- ladı. Yerine geçenler de ayni siyaseti takip eylediler. Şairler Abbasi hali. felerinin Alinin evlâdına karşı reva gördükleri zulmü, şiirlerle etrafa yaymıya başladılar. Abbasiler” hak- kında hicivler yazıldı. Ah'lâk itibarile düşkünlükleri, döktükleri masum kanları, nâhak yere gazbettikleri hı- lâfet, bu hicivlerde ısırıcı beyitlerle anlatıldı, Fatımi halifeleri, bunun i. çin şimdiki asra yakışacak bir pro- paganda teşkilâtı yapmışlardı. Hi. civleri en kuvvetli mus'kişinaslara besteletiyorlar ve kabail arasına ya- yıyorlar, ayrıca zeki köleleri ne su- retle halka te'kinatta bulunmak lâ. zım geldiğini talim ederek dürt tara. fa gönderiyorlardı. z Abbasi halifeleri de boş durmu- yordu. Mısıra gönderdikleri casuslar sayesinde düşmanlarının propaganda teşkilâtını öğrenmişlerdi. Ona karşı, kendileri de teşkilât yaptılar. Bu sa- yede, muhtelif yerlerde bu g'zli pro- pagandacıların bazıları yakalandı. Pazar yerlerinde boyunları vurdu- ruldu. Buna rağmen usanmak bilmi. yen emirlerin tedabiri sayesinde Fa- tımilerin Bağdada karşı olan muha- lefeti sağlam adımlarla yürüyordu. Bir gün Kahire camiinde cuma na- mazında hat!p vaaz ve nasihattan sonra: “— Ey nâs! dedi, İraktan es>n Tüz. gâr Küfede şehit edilen Alinin bize raübarek meşhedinin kokusunu geti. ren badısâba değildir. Bağdadın hak gasıbı olan halifesinin saraylarındaki fuhuş ve rezaletin ufunetini bize e. riştiren (Badıdebur) dur. İşitiyor musunuz? Abbasi hiılâfeti, şarap, fu- huş ve rezalet bataklığına batıyor. O müdebdep sarayların temellerinin nasıl çatırdadığını İiryuyor müsu- nuz? Onlar zulüm ile geldiler, zulüm ile yaşadılar ve zulüm ile göçecek. ler. Her mümin için zulme lânet et. mek farzdır. Onlara lânet olsun',, Bütün cemaat bir ağızdan lâneti tekrar etti. Muaviye zamanında Ali. ye karşı yapılan bu fena bid'at şim- di Abbasilere karşı yapılıyordu. Di SULHÜN Dünyadaki - Akisleri (Bası 1 incide) metile müştereken, Finlandalılara, külliyetli miktarda harp malzemesi ve her nevi levazım vermiştir. (Al. kışlar) Âmme menfaatinin müsaade ettiği nisbette, bu hususta tafsilât verilmişstir. Filhakika, Britanya hükümeti, mütecavize karsı kahramanca yap- tıklarr mücadelede, Finlandalılara mümkün olan bütün yardımı yap- mağa tamamen âmâde olduğunu be. yan etmisti. (Siddetli alkışlar). Finlanda hükümeti arzu ettiği tak. dirde elimizde bulunan bütün mena. bil derhal kullanmak üzere hazırlık. larımızı yantığımızı. pazartesi günü macliste sörlemistim. Finlanda hü. kümeti, bendi menfastlarine en uy- dun telâkki ettiği tedhirler hakkın. da nazarı itibara almak hususunda her memleketten daha salâhiyetli bu. lunduğu vaziveti gözönünde tutarak, karar vermek- vaziyetini ötedenberi elbette muhafaza ediyordu.” Chamberlain, sözlerini şöyle bitir. miştir: “— Finlanda milletine şu hususta teminat vermek isterim ki, bütün milletim, Finlandanın verdiği karar. da, kendisine müttefikan sempati beslemekte ve istilâya karşı müca- delede gösterdikleri cesaretten dola- yı en derin takdirlerini izhar etmek. tedir. Bu destan bütün cihanın hafı« zasında ebediyen yaşıyacaktır.” Mister Chamberlain'in nutkunu bitirmesi üzerine muhalefet lideri Mister Atlee, Fin milletinin kahra. manlığını tebcil etmiş, “Harbin dur- ması ivi, fakat ne yazık ki tecavüz mrzaffer olmuştur” demistir. Daha sonra eski harbiye nazırı Mister Hoare - Belisha söz sövlemis ve “Finler, müracaat ettiler. Fakat bir takım formaliteler onların im- dadına koşmağa mâni oldu” demiş. tir. Mister Chamberlain csvan vere. rek: “Biz müracaate mukabele ede. rek harp malzemesi gönderdik. O-| tadır. | nun asker istediğinden ancak şuba- Siyasi mahfillerle ilâve edildiği. | Şimal Devletleri İHtifak Yapıyorlar (Başı 1 incide) unutmalı ve istikbali düşünmeliyiz. Belki bu sayede kalkabilir ve istik. balimizi kurtarabiliriz.,, Bayraklar yarıya indirildi Tanner'in nutkunu dinliyenler, kendilerini zaptedemiyerek ağlamış. lardır. Nutkun bitmesi üzerine Helsinki. nin reşmi ve hususi daireleri üzerin. de bayraklar, matem alâmeti olarak yarıya kadar indirilmiş ve bütün || gazeteler matem çerçeveleri içinde çıkmıştır. Mütareke saat 11 den itibaren me. riyete girmiş ve muharebe bütün cephelerde derhal durdurulmuştur. Harp, dün bütün gece Viborg etra. fiında devam etmişti. Parlâmento, muahedeyi tasdik etti Harbiye ve Maarif Nazırları, sulhe tarafdar olmadıklarından istifa et- mislerdir. ” | Fin parlamentosu da Sovyetler Birliği ile imzalanan barış muahede. sini uzun uzadıya Mmüzakere etmiş || ve verilen izahatı müteakıp muahede tasdik edilmiştir. b Moskovadan dönmekte olan Fin- landa heyeti, saat 19.30 da İsveçin Bromma tayyare meydanına inmiştir. Fin delegeleri saat 21 de yine tayya. re ile Helsinkiye hareket edecekler- dir. / Son Fin tebliği “Fin kıtalarının berzah üzerinde saat 11 e kadar mükabil taarruzları- na devam ettikleri, Sovyet taarruzla. rıniın bütün cephelerde püskürtüldü. ğü ve dört Sovyet tayyaresi ile 15 tankın tahrip edildiği bildirilmekte. dir. | Ayni tebliğe göre, Sovyet tayya- releri Rovaniemi ve Kemijaervi'yi bombardıman etmiş, üç sivil ölmüş, düşman hava harekâtı saat 10 da ni- hayet bulmuştur. Viborgun dış mahallelerinde taar- Tuzlar püskürtülmüştür. Son günler zarfında Viborg körfe- || zi buzlarında 60 Sovyet tankı tahrip edilmiştir. hasına olursa olsun Avrupa ihtilâfı- | nın etrafa yayılmamasına uğraşmak- | — Sîîiı Muahedesinin |Metni ve Moskova, 13 (A.A.) — Sovyetler Birliği ile Finlanda arasında akte- Bir taraftan Soyyetler Birliği | Yüksek Sovyet Divanı ve diğer ta- raftan Finlanda Cümhurreisi, iki memleket arasindaki askeri harekâ- ta nihayet vermek ve karşılıklı mus- Hhane münasebetler tesis etmek ar- züsile ve Leningrad ve Murmansk şehirleri de dahil olmak üzere mü- tekabil emniyetin muhafazası için sarih şartların tayini iki âkid tara- | fın da menfaatleri iktızasından bü- | lunduğuna kani olarak, bu maksâtla bir sulh muahedesi akdine lüzüm görmüşler ve İicabeden salâhiyet- Jerle murahhasları olarak: Sovyetler Birliği Yüksek Sovyet Divanı: Sovyetler Birliği Halk komiserleri Reisi ve Haritiye Komiseri Molotof Viaçeslav Mikailaviç, Sovyetler Biı'lig_i Yüksek Sovyet Divanı âzasından Jdanof Andrei A- leksandroviç, Tuğgenerallerden Vassillevski A- leksander Mikailoviç'i. Ve Finlanda Cümhuriyeti Reisi: Finlanda Cümhuriyeti Başvemsu Riti Risto, Nazır Paasiviki Juho Kusti, General Valden Karl Rudolf, Profesör Vojomoa Vjaine'yi, Tayin etmişler ve bu murahhaslar salâhiyetnamelerini İibraz ettikten sonra aşağıdaki hususati«kararlaştır- mışlardır: Madde 1 — Sovyetler Birliği"ile Finlanda arasında askeri — harekât, | işbu muahedeye merbut protokol hü- | kümlerine tevfikan derhal durduru- lacaktır, Madde 2 — Sovyetler. Birliği ile Finlanda Cümhuriyeti arasındaki devlet hududu yeni bir hat mucibin- ce tesbit edilmiştir. Bu hatta göre Soövyetler Birliği topraklarına şun- lar ithal edilmiştir: Viborg “Vilpuri” ve Viborg körfe- zile adaları da dahil olmak üzere bütün Kareli berzahı, Keksolm, Sar- tavala ve Suojarvi şehirlerile betra- ber Ladoga gölünün gârp ve şimal sahilleri, Finlanda körfezinin müte- addit adaları, Kuolajarvi şehrile be- raber Merkjarvi'nin şarkındaki ara- zi Ve Ribaçi ve Seredni yarımadala- rının bir kısmı. (Bu hudut merbut tın 25 #nde haberdar olduk!Öna gönl kürgöre, harbtr Toğurdüğü Tectüt VE re tedbir aldık. Fin hükümeti tara-|| felâketlere maruz kalmaktansa henüz fından müracaat'vuku bulsavdı, ona | Zurtarılması mümkün olunı kurtar. göre hareket ederdik” demistir. Finlanda için daha h. İr ol Arada İsveçin bitaraflığı tehdit e. ::“ gÖL V el dildi mi? tarzındaki susle karşı Mis. ı]ı İ Matbuat da Alkışlıyör ter Chamberlain: “Asla!” diverek ce. vap vermis, bu mesele hakkında u. t : mışmi müzakere vanılmasına dair vu. | — Berlin, 13 (A.A.) -- Bütun Alman ku bulan bir teklife karsı vaziyetin | Matbuatı ve İskandinavya memleket- buna müsait olmadığını söylemekle | leri gazeteleri, Rus . Fin sulh mua- hedesinin imzasını hararetle karşıla. makta ve Finlandanın istiklâlini ta. mukshalede bilimmuetnrz, nailiz gazetelerinin neşriyatı İna eli a öi ımamüımuhıfmettlkunbaşkals- kandinavya memleketlerini harbin İngiliz gazeteleri Rusya ile Fin- landa 8??.1“ ak_tedıîen_muahedeyı fecayli Kariakatbğmı yazın v mev: ris etmiye baş ştir. iinden kurtaracağını akta Chronicle diyor ki: dn-._ Nevs i T Siyast Alman mahfi'leri bu vesile ile sanki bizzat Almanya hbir zafer kazanmıs kadar şevk ve heyecan gös. “Finlandalılar, Ruslara, caarruzla. rını pek pahalıya otuztmuş oldul_cla.. rından dolayı derin bir memnuniyet duymağa hak kazanmışlardır. Asla termektedirler. | ünutmamak lâzımdır ki, sulh nmüza- I_î“?_Çtg ğ kereleri, muhasematın devamı tak.- Stokholm, 13 (Hususi) — İsveç dirinde bunun neticelerinden korkan mütecavizin teşebbüsü üzerine baş- lamıştır.,, Hariciye Nazırı, bugün beyanatta bu.- tazyik etmediğini, yalnız sulh şartla- rını bildird'ğini, fakat bu sulh şart- larının tâdile uğradığını süylemiş. İsveçin askeri müdahalede bulunma- sının imkânsızlığını anlatarak, “mü- dahale takdirinde büyük ve umumi bir harbi hududumuza getirmiş o- lurduk,, demistir. Matbuat, sulh sartlarnın cok ağır olduğunu yazmakta, fakat ihtilâfın Paris, 13 (Hususi) — Fransa, Fin. landanın âkıbetini derin bir esefle karşılamıştır. Fakat bu hâdisenin mMüttefiklerin askeri hedefleri ile hiç bir alâkası olmadığı da tebarüz etti« riliyor. Daladier, dün Fransanın Finlanda- ya en çok yardım eden millet oldu. İ N a M hallini memnuniyetle karşılamakta. ğünu tebarüz ettirmiştir. dir Fransız gazeteleri de Finlerin âkı- li e 4 beti yüzünden son deczece müteessir. Amerikada Endışe dir. Nevyork, 13 (Hususi) — Sabık Cümhurreisi Mister Hoover. Sovyet - Fin muahedesi hakkında, “Bu mua- hede, Mmedeniyet icin yeni bir ma. tem tarihidir,, demiştir. | Nevyork Times diyor ki: | “—— Sovyetlerin sulh şartlarını öğ- rendik. Korkarız ki, çok hasin bir siyasti olan Kremlin, bu sulh mua- hedesinin kendisine verdiği avantaj lardan istifade ederk, birkac ay ve. ya birkaç sene zarfında bütün Fin. landayı işgal etmesin ve bolşevik vapmasın,,, Nevyork Herald gazetesi diyor ki: “— Müttefiklerin, Almanya ile o- lan ihtilâfları neticesi itibarile, bu yüzden her hangi bir zarara uğramış olmaları varit değildir. Bununla be. raber, memleketimiz, bunu takip e. decek olan tevakkisi gayri kabil ne. ticeyi derin bir esefle karşılıyacak- tir,, Nevyork gazetelerinin hepsi, bü- tün bu islerin, Almanyayı sevinc i: sinde bıraktığını söylemekte mütte- fiktirler. Soyyet Rusyada | Moskova, 13 (Hususi) — Pravda gazetesi, bugün yazdığı makalesinde, Finlanda i!le yapılan sulhün Soyvyet hududunda emniyeti koruduğunu ve Leningradı her tehlikeden kurtardı. ni bildiriyor. Pravda, daha sonra, Sovyetlerin vazifelerini yaptıklarını anlatıyor ve İngiltere ile Fransanın, Finlandayı harbe teşvik ettiklerini, fakat harpçıların en mühim eleman- larından birini kaybetmiş oldukları. mı yazıyor. İtalyada Memnuniyet Roma, 13 (Hususi) — Roma siyasi mahafili, Finlandanın sulh yaparak, realist — olduğunu göstermesinden memnundurlar. Gazeteler, bu sulh sayesinde bütün İskandinavyanın harbe,girmekten kurtulduğunu an- latmaktadırlar. İtalya, Finlandâya ya'nız mânen değil, maddeten de yar. dım ederek sempatisini göstermiştir: Matb göre, İtalya her ne pa- PÜ # | lunarak, İsvecin Finlandayı katiyen !' | Lamıngton ve vır Lonis Daue de ya- ralanmışlardır. dır. Cani yakalanmış, toplantıda bu- lunan 150 kişi beş saat isticvap edil. mişlerdir. Cinayetin sebepleri henüz anlaşılamamıştır. Fakat cinayetin âe. defi General Sir O'Dayer göre, hâdisenin eski bir intikamı al- mak için vuku bulmuş olması muhtemeldir. YTRTTENON N Hududun daha m 1 tayini â- kid tarafların mümessillerinden mü- İ rekkep bir komisyon tarafından ya- EYETTİET pıilacaktır. Mezkür komisyon işbu muahedenin İmzasından nihayet 10 günlük bir mühlet içinde teşekkül e- decektir. Madde 3 — İki Akid taraf biribir- lerine karşı her türlü taarruzdan iç- bir ittifak akdetmemeği veya koa- lisyonlara girmemeği taahhüt eyler. Madde 4 — Finlanda Cümhuriyeti, j | 14.3.910 e— Protokol | bir ücret mukabilinde ve 30 sene müddetle Hangoe — yarımadasını ve bu adanın cenup ve şarkında beş mil ve garbinda ve şimalinde 3 mil me- | safedeki toprakları ve mücavir mü- | teaddit adaları Sovyetler Birliğine | kiraya verecektir. | Buralarda Sovyetler Birliği Fin- landa körfezinin methalini bir taar- | ruza karşi müdafaaya elverişli bir asker! üs tesis eyliyecektir. Bundan başka, Sovyetler — Birliği deniz üssünü himaye için de oralar- da kendi masrafile icabeden miktar- / da kara ve hava müsellâh kuvvetle- l ri bulunduracaktır. ! İşbu muahedenin meriyete girişin- den itibaren 10 gün. içinde Finlanda hükümeti Hangoe yarımadasındaki bütün kıtaatını geri çekecektir. Han- goe yarımadasile mücavir adalar, bu maddenin hükümleri mucibince Sov- yetler Birliğinin idaresi altına Bgeç- mektedir. Madde 56 — Sovyetler Birliği, 1920 sulh muahedesile ve kendi isteğile Finlandaya terketmiş olduğu Petsa- mo mıntakasındaki kıitaatımı geri rinde 100 tondan aşağı istediği kadar malik - olabileceği müsellâh gemiler haricinde harp gemileri ve diğer müsellâh gemiler veya her biri 400 tonu geçmemek üzere 15 harp ge- misi veya diğer müsellâh gemiler bulundurmamağı taahhüt eyler. Finlanda, mezkür muahedede der- Piş edildiği üzere, bu sularda deniz- altı gemileri ve müsellâh tayyareler bulundurmamağı, sahilde askeri li- manlar, harp filosu için üsler ve mevcut gemilerin ihtiyacını aşacak askeri tamirhaneler vücude getir- memeği taahhüt eyler. ; ' Madde 6 — Sovyetler Birliği va- J tandaşları ve eşyası serbestçe tran- sit olarak Norveçe geçecek ve Nor- | veçten gelecektir. 'l | | | çekmeği, Şimali Buz Denizi' sahille- l | Madde 7 — Finlanda hükümeti Sovyetler Birliği ile İsveç arasında eşya transiti hakkını tanır.. Ve bu transiti en kısa demiryolu ile inki- şaf ettirmek maksadile Sövyetler Birliği ve Finlanda Kandalakça'yı Kemijarvi'ye bağlıyan bir demiryo- lunun, 1940 senesi içinde ve her iki taraf kendi topraklarında, inşasına lüzum olduğunu teslim ederler, | Madde 8 — İşbu muahede meriye- “BİYMEZ, Kİ Yarar srasiında iktısadi münasebetler yeniden tesis olunacak ve âkidler bir ticaret 'mtı- ahedesinin akdi için müzakerelere " girişecektir. Madde 9 — İşbü muahede, İmza- sını müteakip derhal meriyete gire- cek ve ondan sonra tasvibe arzolu- nacaktır. Tasdiknameler on gün içinde Mos- kovada teati olunacaktır. İşbu muahedename ikişer nüsha olarak rusça, fince ve İsveç'ce ola- rak Moskovada 12 Mart 1940 tari- ı tinap etmeği ve diğeri aleyhine hiç- ı senevi 8 milyon Finlanda marklık | Mosköva, 13 (A.A.) — Tas ajansı bildiriyor: Sovyetler Birliği ile Finlanda ara- sında imzalanan 12 Mart 1940 tarihli sulh muahedenamesine merbut pro- tokoldur: ç Âkid târaflar, muahede fle tesbit edilen askeri harekâtın durdurulma- gı ve kıtaatın devlet hududu ötesine çekilmesi şeklini aşağıdaki tarzda kararlaştırmışlardır: 1 — Askeri harekât, her iki ta- | raftan, 13 Mart 1940 tarihinde Le- ningrad saatile 12 de durdurulacak- tır. 2 — Askert harekâtın durdurul- mast için tesbit edilen saatten iti- baren, öncü müfrezelerin mevzileri arasında” bir kilometrelik bir bitaraf mıintaka tesis edilecek ve ayrıca, ilk Sulh Muchedenamesine Bağlı Protokol hinde tanzim olunmuştur. IŞ rihinde saat 10 da ve Lieskanın şi- malinde, 16 Martta saat 10 da başlı- yacaktır, ! 4& — (Bu madde kıtaların tuhtelif mıntakalarda geri çeki'me tar'n ve vaziyetlerini izah etmektedir.) 5 — Kızılordu kıtaatının Petssmo mintakasını tahliyesi 10 Nisan İ940 da bitecektir. 6 — Kıtaatın devlet hududu öte- sine çekilmesi esnasında, her iki ta- raf kumanda heyetleri, diğer tarafa geçen şehirlerin ve mevkilerin za- rardan vikayesi için lâzım gelen bü- İ tün tedbirleri alacaktır. | 7 — İşbu protokolun B necı madde- sinde zikredilen mıntaka, mevki, şe- hir ve tesisatın bir taraftan diğer 1 tarafa intikali münasebetile hâdis o- |B labilecek bütün —meseleler, her iki ' taraf mümessilleri arasında, mahal- |B gün zarfında yeni devlet hududı nazaran, karşı tarafın arazisi dahi- Tinde bülunan taraf kıtaatı, bir kilo- metre geriye çekilecektir. 8 — Kıtaatın yeni devlet hududun- dan öteye çekilmesi ve diğer tarafın bu hududa doğru ilerlemesi, Finlan- da körfezinden Lieska'ya kadar bü- linde halledi her iki * ordunun harekâtta buluna- cağı esaslı yolların her birisinde, ku- manda heyeti tarafından hususi mü- messiller bülundurulacaktır. 8 — Harp esirlerinin mübadelesi, asker! harekâtın nihayet bulmasını müteakip, hususf bir anlaşma müci- tün hudut boyunca, 15 Mart 1940 ta- - Lond (Başı 1 incide)' Yaralılar tedavi altına alınmışlar- olduğuna çok Maktul General kimdir? TAN — Maktul general O'Dayer; 1919 da Hindistanın Pencap valili. !O'Dayer'dir. bince, bir an evvel yapilacaktır. . rinden olan Amritsar halkı, o zaman Hindistanda şiddetli bir kanun tat- bik etmekte bulunan İngiliz idaresi aleyhinde büyük bir nümayiş yap- mış, genral O'Dayer, askeri kuvvet- lere, halka ateş açmak emrini ver- miştir. Bu kanlı arbede esnasında 400 ki- şi maktul düşmüş, 1500 kişi de yara« lanmıştır. Hindistan milli savaşının tüyler olup bu ı | rada Suikast Oldu. ğinde bulunmuştur. Pencap şebixle-. 4 ürpertici faciaları arasında sayıları bu hâdisenin kahramanı, nihayet birf Hintlinin elile maktul düşen M H

Bu sayıdan diğer sayfalar: