Romada YazılıKanun evrinde Kanunu Çiğneyenler 00 yıl evvel Romada yazılı kanun yoktu. Ekseriya tri- bünler tarafından Idare olunan ad- liye işlerinde teamüle göre hük- molunurdu. Fakat bir kısım hâ- kimler "“zadegân,, sınıfına men- sup bulunduklarından teamülleri kendi zümrelerinin menfaatine uygun bir biçimde tevil ve tefsir ederlerdi. Daha ziyade halkın ve- killeri ve mümessilleri olan tri- bünler bu yolsuzluğun önüne geç- mek istediler, kanun kitapları vü- eyde getirtmeğe Çalıştılar. Asilza- deler, uzun bir zaman bu arzuya karşı koydular, Romanın kanunusz daresinde israr gösterdiler, niha- yet halkın tazyikına mukavemet ler, tribünletle uyuştular, Lycurguc'ün ve Solon'un kanün- Jarını tetkik etmek üzere Yuna- nistana heyetler gönderdiler. etlerin Romaya dönme- ine yine halkın reyine baş vuruldu, kanun tanzimi için on vatandaş seçtirildi ve ahalinin her türlü hukukunu muhafaza etmek vazifesi de “Desemvir,, adı veri- len bu vatandaşlara yükletilerek konsüllükler, tribünlükler lâğve- emvirler bir yıl için seçil. mişlerdi. Fakat o müddet içinde kanunları yetiştiremediklerinden ikinci bir intihap daha yapıldı ve yeni Desemvirler seçildi. Bu on k memurun, her..hi hükümeti idare eder lipde sokağa çıkan Dösemvir, muhafız baltacı demek olan on iki Licteur'ü de beraberinde yürütür- dü. esemvirler bir hayli üğraş- tıktan sonra meşhur on iki Jâvha kanununu'vücüde getirmiş» lerdi. Taş üzerine yazılmış ve &- sırlarca Roma hukukunun esasını teşkil etmiş olan bu kanunların özünü şu maddeler teşkil ediyor- du: 1 — Alle reisi evlâtları üzerin. de kısas hakkına maliktir. İsterse onları öldürebilir. 2 — Aile reisi çocuklarını paza- Ta çikarmak ve bir çocuğunu üç kere satmak hakkına maliktir. 3 — Kadın evlenir evlenmez, kocasının nüfuzu altma girer. Ko- calar karılarını boşarlar ve öldüre- bilirler, 4 — Kadın, hür değildir. Kız- ken babasının, evli iken kocasının, dul kalınca da kocasına varis olan kimsenin emri altında yaşar. 5 — Borçlular kayışlarla ve yir- mi kilodan ağır olmamak şartile zincirlerle bağlanır, Tibre hehri- nin öte yakasına götürülüp satılır. Alacaklıların sayısı 3 0, 4 ü bulu- yorsa borçluyu parçalamak caiz- dir. Dösemvirler, bir kısım maddele- rini yazdığımız bu on iki lâvha kanununu tanzim ettikten sonra balkı hoşnufsuzluğa sevkedecek re yolu açmışlardı. Her bi- yetlere haklara, ayni salâl malik oldukları halde aralarından birini âdeta refs seçmişlerdi, onun ile iş görüyorlardı. Bu çeşit anış, bir li fedakârlıklarla ilmiş olan krallığa doğru ım ve irticsi bir hareket lan halk arasında deği- kodular yüzgöstermişti. Yine bu Dösemvirlerin her biri kendine mahsus olarak on iki baltacı taşı mak, yani tesmüle göre sayıları #ncak on Iki olabilecek olan balta Ciların adedin! yüz yirmiye çıkart- mak istiyordu. Bu da sadelikten debdebeye, tantanaya geçmek de- — Mek olduğu icin umum! hoşnut. Yazan M. Turhan TAN suzluğu arttırıyordu, Fakat en çok kızdıran Dösemvirlerin bir yıl için seçilmiş ve vazifelerini bitirmiş olmalarına rağmen hüikü- meti ellerinde tutmakta israr et- meleri, iş başından bir türlü çe kilmemeleri idi, İ te bu sebeplerle Dösemvir- ler aleyhinde büyük bir ve- Teyan başlarken o onlar heyetine başkanlık eder gibi görünen Appi- us Claudlus bir aşk macerasına a- tıldı, Virjini adlı bir genç kıza gö- nül verdi. Kız, gerçekten güzeldi. ilk krallık devrinde son kral bu- lunan Tarcinius'ü güze vanadan çıkarıp ırz düşmanı va- ziyetine düşüren ve k kutuna, © dolayısile, sebep Luerdce gibi bir şeydi. Hâdisele- rin akışı bakımından da aşağı ; karı onun gibi rejimler devirmek kabiliyeti de taşıyordu. Appius sefvetile, desemvirliğile ve desemvirler rindeki nüfuzi- le sevgilisini kendine cezp ve ben- dedeceğini umuyordu. Fâkat - Ro- ma ahalisinin çoğunu teşkil eden ve Plöbe denilen hâkiki halk küt- lesinin ileri gelenlerinden birinin kızı, yine o kütleye mensup zeki, haysiyetli ve kıymetli bir gencin nişanlısı bulunan oVirjini, asilza- deler zümresinden yetişmiş olan s'e yan gözle bile bakmadı. Yüreğini ve şuurunu “nişanlısına retlisi g gın bir hasma olursa olsun sevgili hip olmak azmile çareler aratruya koyuldu ve nihayet hâkimlik salâ- hiyetinden istifade ederek mera- mına ermek kararını aldı. imdi, kıymetli şaifimiz Ziya Paşanın: Kadı ola dâvacı ve muhzır ola şahit, Ol mahkemenin hükmüne der- ler mi adâlet? Beytile ve pök ennh surette tas- vir ettiği zulüm sahnesi hazırlanı- yordu. Appius, kayıtsız, şartsız bir şekilde kendine tâbi olan bedbaht- lardan, Kiliyan adı verilen taki- ma mensup şahıslardan birini or- taya cıkardı. Babası ve anası hür olan Virjininin kendi mah bir 8- sir olduğunu iddia ettirdi. Bu herif, güzel kızın evine kadar git- mek, esirim dediği Virjiniyi zorla alıp götürmeğe kalkısmak cüreti- nl dahi göstermişti. Fakat kız ağ- layip sızlamak. suretile konuyu komşuyu başına topladığı, nişan- isi tarafından da himaye gördüğü in belânın ilk kısmı yürümedi, ikinci kısmına başvurulmak lâzım geldi. Virjininin kendi malı bir esir olduğunu utanmadan” iddia eden herif şimdi, hâkim sifatile Appi- us'e müracaat ediyor ve İsyan Va- ziyetinde bulunan esirinin sığın- dığı yerden alınıp kendine teslim olunmasını istiyordu. Appius oOhemen memurlar gönderip Virjiniyi getirtti. ve onun kanlı göz yaşları dökme- sine, çıldırasıya teessür gösterme- sine, nişanlısının da protestolar savurmasına ehemmiyet vermedi, dâvacıyı dinledikten sonra kızı - muvakkat kaydile - Kiliyanin e- siri olarak kabul etti. M aksadı o gece Virjini ile yüz- leşmek ve onu meramına rüm ederse nişanlısından ayırip almak idi. Lâkin kız, büyük bir felâketle karşılaşmak » üzere bu- landuğunu gördüğü halde nişan- Tısına » bağlılığını - feda: etmedi, Applus'e yüz vermedi. “Ayni zâ- manda onun, Roma civarında Ro- ma için harbetmekle meşgul olan babası, faciayı duyup şehre dön- Akdenizin en kuvvetli muharebe kruvazörü şanlı Yavuzumuz.. Balkan Devletleri DONANMASI! Iman Rus ademi tecavüz paktınm şiddetlendirdiği si. İ yasi gerginlik ve buhran hâla de. vam ediyor. Bütün devletler son süratle seferberliklerine devam e» derken, İngiltere Hitlerle sulh için görüşüyor ve sulhü korumak i çare arıyorlar. Fakat buna rağ - men bir harp ihtimali henüz orta. dan kalkmış değildir. Çünkü Hit ler ikinci bir Münih © peşinde Demokrasiler ise buna hiç bir şe. kilde muvafakat etmemek azmin- dedir. Bu yüzden demokrasi cep « hesi bütün hızı ile askeri hazırlı . ğı tamamlıyor. İngiltere; fabrikalarını, umumi ve hususi binalarını peçelemek Büyük şehirlerini tahliye etme! ve donanmasına gö y aldırarak, limanlarına (o kimseyi soknamaktâdır: Fransa işe Alman. yâ İle şimendifer nakliyatını dur. durmuş, Alman hududu miş ve her türlü u kapat muhabereye İ sansür koymuştur. Demokrasiler bu-hazırlıkları yaparken, Mihver. ciler de harp o hazırlıklarına hiz vermişlerdir. İtalya; büyük şehirlerini tahliye etmekte, ordusunu ve donanması. nı seferber etmektedir. Almanya ise dahilde vesika usulünü ihdas etmiş, yiy ve içeceği | tahdit ederek tam bir harp hazırlığı yap. miştir. Demokrasilerin ve Mihverci - lerin bu harp hazrhıkları gösteri. yor ki bir harp İhtimali © henüz mevcuttur. Almanya atmış oldu - ğu adımı geri çekememekte ve bir harbe doğru gitmektedir. İtalya, böyle bir harbe girm; niyetinde değildir. Fakat, si lenmeğe mecbur kalmıyacağı da tahmin edilemez. Çünkü, Almanya 191$ teki İtalyanın oyununu unut. mamiş ve bunu gözönünde tutarak bütün şimali İtalyayı Alman kuv- vetleriyle doldurmuştur, İtalya bu vaziyet karşısında iki şıktan birisi. ni tercih etmeğe mecburdur. Ya harbe girecek, yahut şimali İtal yayı feda edecektir. Harbe girdiği takdirde Akde. nizdeki emellerini tahakkuk ettir- meğe çalışacağı ihtimal dahilinde. dir. Bu emellerine kavuşabilmek için de ya şarka, ya garbe saldıra. caktır, Garbe saldırdığı takdirde, wire bu dâvanın alçakça bir tezvirden ibaret oldu- ğunu anlatıyordu. Appius, ne harp meydanından gelen vatandaşı dinledi, ne Virji- ninin gözlerinden dökülen yaşa baktı, güzel kızın esir olduğuna hüküm verdi ve meramına ermek yolunu zu'münce buldu. Fakat çok geçmeden halkın bu haksızlığı t8- mire kalkıştığı, desemvirlere yol verdiği görüldü. Kızı da, babası öldürmüş bulunuyordu. İşte Romada yanlı kanun devri böyle bir hâdise ile açıldı ve Virji- niler uğrunda kanunları çiğneyen- ler sık sık görüldü. Yazan: H. KORUR ae muhriplerden biri.. karşısında İngiliz ve Fransız do. nanmasını ve şarka saldırdığı tak. dirde demokrasilerin deniz kuv - vetleriyle beraber Balkan devlet. leri döhanması ile karşılaşacaktır. Şarktaki Balkan devletlerinin el. lerinde bülünan deniz kuvvetleri de İtalyanları mağlübiyete sevke. decek kadar kuvvetli ve kabarık bir yeküna maliktir. Akdenizin şarkın müdafaa & decek Balkan devletleri, Roman « ya, Yunanistan ve Türkiyenin e » linde deniz kuvvetleri ik mal kuvvetli ve adetçe fazladır. Balkan blokunun deniz kuvvet. eri şu şekilde tasnif edilebilir; Muharebe Kruvazörü kadar Balkan blokunun 23100 tonluk mecmu tonajda 27 mil süratinde bir gemisi vardır. (Yavuz) 1911 de inşa edilmiş ve sonra modern bir surette tâdil edilmiş ve modern si- lâhlarla techiz edilmiş, Akdenizin en kuvvetli muharebe kruvazi dür. Kruvazörler Bülkan devletlerinin elinde ha. len 9450 mecmu tonajdan 23.8 mil süratte bir gemi vardır. (Ave. rol) 1910 da inşa edilmiş ve 927 de tâdil görmüştür. Ağır (obataryası 23.4 santimetredir. Hafif Kruvazörler Balkan ittihadının elinde 9315 mecmu tonajda 3 kruvazörü vardır. Bunlar Hamidiye 3850 ton, Me- cidiye 3350 ton, Helli 2115 tonluk. tur. Bu gemilerin “ağır - bataryası 15.8 ve 13 santimetrelik (toplarla torpito ve mayin taşırlar. Tüy - yare hedeflerine karşı 75 luk ve 47 santimetrelik hava bataryala. rt vardır. Süratleri 18 ile 22 mil arasındadır. Destroyerler Balkan devletleri bu sınıf gemi. lere fazla ehemmiyet o vermiştir. Hâlen ellerinde 20882 mecmu to- najlık 16 adet Destroyer vardır. Bu gemiler, son senelerde inşa edilmiş ve yeni harp ihtiyaclarına göre techiz edilmişlerdir. Bunlar da: Zafer, Tınaztepe, Adatepe, Ko. catepe (Türkiye), Pcaro, © Setrol Hidra, Kaun Touristis, Aetos ve Leon; Jerax, Panthera (Yunanis - tan), Son dört gemi 1911 de inşa edilmiş, 1000 er tonluk 32 mil süratte ve silâh kuvveti az gemi - lerdir Reyole, Ferdinand. Regina Ma- riâ, Matrasti, Maraserti (Ro: ya). Romanyaya ait bu gemiler â 1800 tonluk 913 . 929 se. nelerinde inşa edilmiş, 35 - 38 mil sürattedirler, 12 santimetrelik top- larla 7.6 lık ve makineli tüfek ta. şırlar, 8 şar torpitorx. ve 50 şer de mayin taşırlar, Torpidobotlar Balkan blokunun elinde halen 4315 mecmu tonajlık on sekiz a- det torpitobot vardır bu (gemiler 1913 ten sonra İnşa ve son sene - lerde tâdil edilmiş, 200 ile 800 er tonluktur ve süratleri 22 mil ile 28 mil arasındadır. Bu gemilerden başka inşa edilmekte olan torpito- bot ve deströyerler mevcuttur. Denizaltılar elinde gemisi Balkan devletlerinin mevcut 13 adet denizaltı vardır. Saldıray, Sakarya, Dumlupmar. Gür, 1 inci İnönü, 2 inci (İnönü (Türkiye), Plaukos, Nereus, Prote. us, Triton, Katsouitrs, Papa Nico. lis (Yunanistan), Delfinol (Roman. ya). Balkan hiikümetleri denizaltı silâhına fazla ehemmiyet ver - ve deniz bütçelerine bu silâh için fazla » tahsisat ayırmıştır Bu gemilerden maada hâlen inşa edilmekte olan bir çok (o denizelti gemileri daha mevcuttur. B alkan devletlerinde bu gemi. lerden başka birçok avci bot. ları mayin gemileri, m cıları, ve denizaltı takipcileri ve muavin gemileri mevcuttur. Bal » kan devletlerinin bu kuvvetleri az dahi olsa demokrasilerden görece- ği ufak bir yardım ile yekünu der. hal kabarır ve kuvveti artar ve İ. talyanın Akdenizin — şarkındaki menfaatlerine set çekecek © kadar mühimleşir ve İtalyayı korkutur. Olüteakip yazılarda Almanya ve İfalyanın deniz (kuvvetlerini gözden geçireceğiz.) arayı» j )