19-4-939 Korfu Adasının ! Başından Geçenler Akdonizd Kopacak Bir Harpte lik Hamleler Korfuya Doğrudur YAZAN: Akdeniz tarihinin her devrinde ta bii FAİK SABRİ zelliği ve askeri ekemmivetile büyük yer tutmuş olan Korfu'dan bir görünlüş Arnavutluğun işgalinden sonra İtalyanın tecavüzleri» ne devam etmesinden şüphe- lenen demokratlar ilk mühim tedbir olmak üzere Korfu su- larına bir filo göndermişler- di. Yunanistana karşı bir te- cavüzün bahis mevzuu olma- dığı İtalya tarafından bildi - rilinceye.kadar bu gerginlik devam etti, Şimdi hâdiseler bir intizar devresine girmiş gibi olmakla beraber Korfu ehemmiyelini kaybetmemiş » tir. Di Akdeniz. adaları gibi Korfu da şimdiye kadar bir çok hükümetlerin elinden geçmiş- tir. Yalnız Orta Zamanlardan iti- Sicily nevizlileri, Napolilileri, Venedikli leri, Fransızları, İngilizleri, ital yanları saymamiz lâzim gelir. Bunlar arasında adöyaen uzun müddet sahip olanlar Venedikliler olmuştu. Korfu 1401 den 1797 ye kadar hemen üç asır Venediklile. rin idaresi altında kaldı. Bu müd- det içinde Osmanlılar bir kaç defa adayı işgal ettiler ve Korfu kale- sini muhasara altına aldılar, Baş- heaları 1537 de Barbaros'un ve 1716 da Ikinci Sultan Mustafa za- manında Kaptan Hoca Mehmet Paşanın yaptığı muhasaralardır, Büyük Thtilâl devrinde genç Fran- $ız Generali Bönapart, Campo For- mio munhedesile Korfu'yu Vene- diklilerden almıştı. Itelyada ka- zandığı zaferlerin gururu içinde kendini kaybeden Napoleon niha- iz hülyalarını orada hazırla- Napoleon 1797 de bir dostu- Da yazdığı bir mektupta “Büyük Imparatorluklar kurmak ihtimali yalnız Şarkta var. Ben bu adaları bütün Halyaya değişmem, Ieap €- derse Ialyayı baştan başa Avus- turyalılara birakmıya razı olurum, İskat bu adaları kimseye ver- mem.,, diyordu. O tarihlerde Bo ın hırsı hangi hudutlara ka- ordu bilinmez, malüm olan bir şey varsa o da Campo For- muahedesinin onun için çok kuvvetli bir basamak olması idi. Napoleon Fransayı avuçları içeri- sine almazdan evvel Avrupaya ts- hakkümünü bununla hazırlamış bulunuyordu. 1790 da Korfuyü Rus dönânma- sının tazyik karşısında terke mec- bur oldular. Uçüncü Selim devri İdi, Türkiye, müttefikleri Ingilte- Te ve Rusya ile birlikte Fransaya barp ilân etmişti. 1799 de Kadri Bey kumandasında bir Türk fılo- $u ile Amiral Okanuf kumanda- Sinda bir Rus filosu birleşmiş, Kor- İu üzerine yapılan taarruzın rran- sızlar adadan çıkarılmıştı. Bunun üzerine Korfu merkez olmak üze- re burada sıralanan yedi adada fe- deratif yerli bir hükümet kurul muştu. Hepanesos denilen bu yedi ada hükümeti önce müttefik dev- letlerin himayesi altında iken ada ahalisinin arzusu üzerine sonra- dan yalnız Rusyanın himayesi al- tında bırakılmıştı. Fakat Ruslar adaları uzun müd- det muhafaza edemediler, 1807-de Fransızlar Korfuyu rine geçirdiler. yeniden elle- Nroima Avrupada zaferden zafere koşar ve Fransa hu- dutlarını Şimal Denizi kıyıların dan Vistül boylarına kadar geniş letirken aklından Korfuyu çıkar- mazdı. Bir yandan Ispanyayı ez- miye çalışıyor, bir yandan da Kor- fuda hazırlıklar yaptırıyor, Çar leksandr ile Tilsitte kararlaştır. dıkları veçhile Türki; dikten sonra Hindistana kad karak orada en büyük düşmanı o- lan İngillereye mühim bir darbe indirmeyi düşünüyordu. e Napoli Krallığına getirdiği kardeşi Jo. seph'e yazdığı mektuplarda hep bundan bahsederdi, Imparator s- mirsilerine şiddetli emirler veri- yor ve: “Gözünüzü dört açınız, Av rapanın bügünkü vaziyeti içinde başıma gelebilecek en büyük felâ- ket Korfuyu kaybetmektir, bu hal bütün plânlarımı altüst edebilir.,, diyordu. Napoleon'un sukutundan sonra 1815 ikinci Paris muahedesi ile Korfu ve civarındaki adalar Ingil- tereye bırakılmıştı. Adalarda yer- Mi bir meclis olmakla beraber In- gilizler memleketi kendi bildikleri gibi idare ediyorlardı. Halk bu sert idareden memnün değil ğer cihetten 1864 te kor lar neticesinde tahtından indirilen Kral Othon'un yerine Yunânistan Krallığına bir. başkasını seçmek lâzım gelmişti. Bu mesele yüzün- den Ruslar ile Ingilizler arasında şiddetli bir rekabet baş göstermiş- ti. Ruslar Çar ailesinden birini Yu- nan Krâli yapmak istiyorlardı. In- gilizler ise önce Kraliçe Viktoriya- nın oğlu Prens Alfredi, sonra o nun istememesi üzerine Danimar- ka Prenslerinden George'u ileri sü- rüyorlardı. İngiltere kendi namze- dine rey vermelefini temin için Yunanlılara loniye adalarını bi- rakmayı teklif etmişti Böylece diğer sdalarla beraber Korfu da 1864 te Yunanistana geçmiş oldu. çiğne- sar orfu Toniyen adalarının Ke. falonyadan sonra en büyü- ğü ve en şimalde olanıdır. Mesa- hası 682 kilometre murabbaldır, adada 106,000 kişi yaşadığına gö- re bir kilometre murabbama 155 nüfus düşer, Korfu şehrinin nüfu- su ise 34,000 kadardır. Adada Kor fululardan başka pek çok Arna- vut, Ulah, Maltız ve Yahudi ya- şar, Cihan Harbinde Korfu yeni- Bozgun Sirp ordusu, kuvvetli bir Avustur- ya ordusu önünde Arnavutluğa kaçmış, sahillere sokulmıya çalışı yordu. 1916 da Fransızlar hitaraf olan Yunanistanın protestolarına rağmen Korfuyu işgal ettiler. Bir kaç gün sonra 250 Italyan nakliye den ehemmiyet almıştı, gemisi Draç limanında Sirp ordu- sunun bakiyesini topluyor ve Kor- fuya geçiriyordu. Bu suretle Kor- y en 175,000 Sırplı ve Ka- Tadağlı asker arasında tifüs ve ko- lera hastalıkları çakmış, 25,000 ka darı Korfuda gi fu; ge: o — peşi sıra Sırp hükü- meti de Korfuda yerleşmiş. ti. Hattâ bugünkü Yugoslavyanm temelleri de Korfuda atıldı. 1917 Temmuzunda Sırplar ile Londra Yugoslav komitesinin gönderdiği delegeler arasını bir pakt Imza- landı. Işte Yugoslavya Kral bu pakt doğurdu. Bu anlaşma mu- cibince Hırvatlar ve Slovenler Sırplarla birlikte oir krallık altın- da toplanmayı kabul ef bu krallığa Sırp Kralını seçiyor- lardı. Yeni hükümette katolik, or- todoks ve müslüman dinleri ayni hak ve vaziyet sahibi olacak ve lâ- tin ve Slav alfabelerinin her ikisi de kullanılacaktı, yorlar ve Ken nun başından geçenler bundan da ibaret kalmadı. Cihan Harbinden sonra idi. Ada sahiplerine iade edilmiş bulunu- yordu. 1923 te Arnavutluk ile Yunanistan arasında hudut çizmek r Konseyi bir komis- yon göndermişti. Bu komisyon Ge- üzere Seti isminde bir Ialyanı iki Halş mürekkepti. Bu neral Tellin reisliği altında an ve bir Arnavut âzadan heyet Yunan topraklarında vazife görürken bir pusuya uğratılmış ve hepsi öldürülmüştü. Katillerin Yu- nanlı olduğuna dair elde bir ispat yoktu. Yunanistan hükümeti Ial- yaya hemen tarziye verdi, fakat Talya Başvekili Mussolini bunu kâfi görmedi. Koj Italyan donanması uyu topa tut vu, bu bombardı. manda şehir halkınm bir çoğu te let oldu. aday: işgal ettiler ve ağır şartlar ileri sürdü- ler. Milletler halesi ile il İtalyanlar Cemiyetinin müda- i hükümetin arası bu- lundu. Yunanistan Halyaya 50 milyon liret tazminat verdi, bunun üzerine Italyanlar Korluyu boşalt- tılar, orfudan bahsederken şehrin 9 kilometre lenubunda Gas- toni tepeleri üzerindeki Achilleion kaşrını hatırlamamak © mümkün değildir. Bu şato, Avusturya Im- paratoru Fransuva Jöseph'in karı- sı İmparatoriçe Elizabet için 1891 de yaptırılmıştı. Hâsta Kraliçe 1098 de Genoada bir anarşist tara- fmdan bıçaklanıncıya kadar her sene bü şatoya çekilir ve orada sıhhat ve huzur arardı. 1905 de bu şatoyu böğenen nu İkinci Vi satın eldı. Kay- zer bir aralık her sene Korfuya gelerek bir kaç hafta bu gavada etmişti. Amatör macılığı gibi Kayzerin arkeoloji merakı da bu şatoda uyanmış ve orada yaptırdığı hafriyat netice sinde eski ve çok kıymetli bir ma- bedin harabeleri bulünmuştu. TAN Ailenin oğlu sabah kalkınca duvardaki propaganda ilânını okur Ailenin kız Ailenin küçük kzı Bir Alman Ailesi Nasıl Yaşıyor? Oğlu üniforma giyer Nasyonal sosyalist içtimama gider, Bir Alman ailesi, genci, ihtiyarı hep beraber sa- fakla uyanırlar, Kahvaltıdan sonra işe fırlarlar, Genç sokağa çikar çıkmaz o güni Piştırılmış propaganda Oğlu sabah okuduğu ilânin tesiri altinda aksam iş elbisesini atar, üniformasını giyer ve nasyonal sosyalist içilmama gider. Diğer taraftan baba da haftanın iki günü etsiz yemeğini ver, 6 da toplan- tıya gider, n duvarlara ya- ânile karşılaşır.