Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
i —— — Çüi ZTT K PENCEREMDEN b GAT S TU LKL e En Eski ( e © e Kadın Şairimiz Yazan: M. Turhan TAN Eedıbiyıtı yeni yeni heves et « meğe başlayan oğlum, dün ko- şa koşa yanıma geldi, mühim bir ke- şifte bulunmuş gibi mesut bir heye- canla haber verdi: — En eski kadın şairimizin kim olduğunu öğrendim. En eski erkek şairimizi değil de en eski kadın şairimizi öğrenmeğe lüzum gören oğlumun bu bahiste de gençliğe mağlüp veya centilmenliğe meclüp olduğunu kabul ederek gü - lümsedim, sordum: — Kimmiş bu Bayan bakalım? — Fitnat! — Hım... Ben daha eskiler de var sanıyorum, Fitnatın ilk Türk kadın şairi olduğunu kim söyledi sana? — Bir gazetede okudum. Gülümsemeyi bıraktım, kaşları - mı çattım, çocuğu yanıma oturttum, kendine ait olmayan tarih — hatasını tahsihe çalıştım, Şöyle bir el atışı ile yakalanıverecek ve kolaylıkla oku - nacak derli toplu edebiyat tarihimiz bul dığı, hüküml hafızama istinat ettiği için belki ben de hataya düşmüşümdür. Fakat oğluma şunla- rı söyledim: 7 Yaşında Bir Altında Öldü Dün Piyerloti caddesinde bir oto- mobil faciası olmuş ve bir çocuk bey- ni ezilerek çok feci bir şekilde öl- müştür. Kaza kurbanı Rusya muha- cirlerinden Bilâl oğlu Rifat adında 15 yaşında bir çocuktur. Saat 13 de Gedikpaşadan Piyerloti cadâesine gelmekte olan şoför Alinin idaresin- deki 3655 numaralı otomobil cadde- nin Kadırgaya inen kısmında ilerler- ken facia kurbanı Rifat da caddenin bir tarafından diğer tarafına geçmek istemiştir. Şoför derhal fren yapmış- sa da mesafenin azlığı faciayı önle- mesine imkân bırakmamış ve Rifat, otomibilin altına düşmüş ve teker- leğin altına gelen başı ezildikten sonra araba duruncıya kadar sürük- lenmiştir. , Zavallı çocuk otomobilin altından ölü olarak çtkarılmıştır. Facia yeri- ne müddeiumumi muavini, tabibi- adli ve zabıta memurları gelerek tah- kikata başlamışlardır. Şoför Ali va- kalanmıştır. — Fitnat 1780 de ölmüştür. De- mek ki on sekizinci asra ptur, Halbuki bir Mihri ve onunla çağdaş olan Zeynep var ki 1450-1480 yıl - ları arasında şöhret — bulmuşlardır. Şu rakamlardan da anlaşılır ki bun - lar Fitnattan en az üç yüz yıl önce dünyaya gelmişlerdir. Sonra arada bir Hubba Hatun var, Edebiyattan anlayan tarihciler bu hatunun Mih - riden de, Zeynepten de üstün oldu - ğunu söyliyorlar. Kendisi 1566 - 1574 yılları arasında Osmanlı sarayına gi- rip çıkıyor, şiirleriyle devrin padişa- hı üzerinde müessir oluyordu, Bu - nunla Fitnat arasında iki yüz yıl geç- miştir ve Fitnat o üstad meslektaşın- dan iki yüz sene sonra sahnede gö - rülmüştür. Fakat Türk şiirini ve şai- rini neden Osmanlı çerçevesi içinde aramağa çalışryorsunuz?— 0 — çerçeve ortada duruyor, zeki veya gabi her - kes otlu görebilir. Hüner, daha geri- lerde ve başka teşekküller arasında yaşamış şairleri bulmaktır. — Meselâ Osmanlı olmayan Şah — İsmail bir Türk şairi idi, Zevcelerinden Cihan da şairdi. Bu kadının, fars dili ile söylediği şiirlerden başka olarak ya- zılmış şiirleri yok mudur?.. Yine Ci - han gibi güzel farisi konuşan şairler- den bir Dilşad hatun tanıyoruz. A - taba iyi bir araştırma ile onun da Türkçe şiirlerini bulamaz mıyız? Oğlum, önüme kadar getirdiği ta- ze bilgisinin biraz bayat, biraz da bo- zuk çıktığını görünce neşesizlendi. Şimdi onu somurtkanlıktan kurtar- mak lâzımdı, kısa — bir düşünceden sonra kadın şairlerin eserlerinden bi. rer küçük örnek vermeyi muvafık buldum: — Bak evlât, dedim, 'o kadınlar ne kuvvetli dil kullanırlar ve neler yazarlarmış? Ve ilkin. Zeynebin şu üç beytini okudum: Kesf et nikabını, yeri, göğü münev- ver et Bu âlemi anasırı Firdevsi enver et Depret lebini, cüşa getir havzı kev- seri Anber saçını çöz, bu cihanı muattar et Zeyneb! Ko meyli zineti dünyaya A zen gibi Merdane - var, sade olup terki ziver et! Çocuk, bu şiirin dörtte birini an - cak anlayabildiği halde sözdeki a- henkten memnun görünüyordu. Mih- rinin: Sen ki gülzarı cinanın güli nevreste- mi sisin Ne reva ola ki her harü hase yâr L olasın Beytini duyunca neşesi arttı. Hub- banın şu beytini ise - benim tahlilim- den sonra - bilhassa beğendi: Râst'tier reftarınız manendi mili tütya Biz hezeran didei mahmura girmiş, çıkmışız Lâkin Fitnattan örnek dinlemeğe tahammül göstermeden yanımdan ayrıldı. Onu en eski kadın şairi diye tanımakta hata ettiğinden mi utandı, yoksa ağdalı şiirlerden — dimağı mı “ Ü ——— MÜTEFERRİK : Akşehirde İsmet İnönü Günü Konya, (TAN) — Belediye meclisi, Milli Mücadeleyi zaferle bitiren kah- raman ordumuzun taarruza başlama- sından bir gün evvel, yani 25 ağus- tos 1922 de, Milli Şef İsmet İnönü- nün harp cephesi kumandanı olaraka Akşehirden ayrılışının her sene bir bayram halinde tesit edilmesini ka- rarlaştırmıştır. Belediye meclisi, Reisicümhuru- muza tazimlerini sunmak üzere An- karaya bir heyet de gönderecektir. Beynelmilel Bir Sergi Martın beşinde Lâypzigde beynelmi- lel bir'sergi açılacaktır. Sergiye ötüz millet iştirak edecektir. Türkiye ser- giye iştirak etmek için resmen davet edilmiştir. Mayısın onünda Breslav- da bir sanayi sergisi açılacaktır. Hü- kümetimiz bu sergiye de iştirak ede- cektir. Berlin ticaret odamızca hazır- İIrklara başlanılmış ve İstanbul, An- kara, İzmir, Mersin ve Samsun tica- ret odalarından sergi için nümune- ler istenilmiştir. Hava Seferleri Başlıyor Ankara — İstanbul — İzmir hava seferleri nisan iptidasında başlıya- caktır. İzmirde Cumaovasındaki sivil hava istasyonunun mükemmel bir | hale getirilmesi yolunda çalışmalar başlamıştır. Cumaovası — İzmir yolu da yaptırılacaktır. İzmirin sivil hava meydanında bir de telsiz istasyonu kurulmıya baş- lanmıştır, * Sümerbank müdür ve Memurlarına 1939 senesi başlangı- emdan itibaren verilmiş olan zam Maaşların katedilmesi ve veri'miş o- lanların dahi istirdadı için alâkadar. dr. şeflerile lara emir ve a İstanbul millt emlâk miüfettiş. lerinden Haydar İktisat Vekâleti mü ÇocukOtomobil TAN İnşaatı Karabük demir ve çelik fab- rikalarının işletmesinde çalı- şan İngiliz mühendisleri grup müdürü L. F, Korb fabrikala- rın faaliyete geçmesiİyle alâka- h tedbirler almak için Sümer Bankla temaslar yapmak üzere Ankaraya gitmiştir. L. F. Korb Ankarada İktısat Vekili Hüsnü Çakırla da gö- rüşmüştür. Karabükteki fabri- kaların inşaatı bitmek üzeredir. Mühendis Korb fabrikanınm iş- letme faaliyeti etrafında şunla- rı söylemiştir: “Benim — vazifem — muazzam tesisatın faaliyete geçmesi için lüzumlu olan ilk tertibatı a!- mak ve hbilâhare fabrikayı ken- di başıma idare edecek olan Sü- mer Banka yardım etmektir, Brasserd — Şirketi fabrikanın işletilmesinde üç sene için yar- dım etmeyi üzerine almıştır. Fabrikanım ilk faaliyet devre- sinde Türk elemanlar Bressard Karabük Fabrikaları | İngiliz Mükendisleri Grupu Müdürü L.F. Korb Bazı Tedbirlerin Alınması İçin Ankaraya Gitti Bitiyor Şirketinin tavsiye edeceği £0 Yabancı mühendisten yardım göreceklerdir. Başlangıçta teş- kilâtın nâzımı olacak olan bu mühendisler tedricen yerlerini Türk mühendislere terkedecek- lerdir. Şu anda işletmeye hangi ta- rihte başlıyabileceğimizi söy- liyemem. Çok' mühim olan hu mesele tetkik halindedir. Diğer endüstri tesisatından bambaşka bir tesis olan demir ve çelik fabrikaları bir dofa faaliyete geçince bu faaliyet gece ve gün- düz aylar ve yıllarla hiç bir su- retle durmadan devam etmek Tâzım gelir. Binaenaleyh fabri- kanın ilk ünitesini işletmiye te- şebbüs etmeden evvel fabrika- nın muhtaç olduğu İptidat mal- zemenin nakliyesi, işletici per- sonelin ve buna mümasll bir çok esaslı ihtiyaçların bütün teferrüatma kadar temini lâ- zım gelir.,, e BELEDİYEDE : “Otomobilcilerin Yeni fettişliğine tayin edilmiştir, yoruldu, bilmiyorum!.. Dün öğleden sonra Avukatlar topl Bir Müracaati Otomobilciler cemiyeti, yeniden bir istida ile belediyeye müracaat e- derek plâka resmindeh ve şoförlerin tâbi bulundukları kayıtlardan şikâ- yet etmişlerdir.! , - ( Otomobilciler, bu istidalarında, plâ ka resminin indiritmesi için eski vali zamanında da müracaat ettiklerini, ©o vakit kendilerine yakında benzine zam yapılarak plâka resminin kal- dırılacağı söylenildiği halde şimdi- ye kadar böyle bir kararın tatbik sa- hasına konulmadığını, belediyenin koymuş olduğu yüksek plâka resmin- den dolayı bu parayı tediye edeme- mekte olduklarını ve belediyanin bu parayı tahsil etmek imkânlarını bu- lamadığmı ileri sürmektedirler. Otobüs İçin Müracaatlar Belediyeye otobüs vermek - üzere yapılan müracaatlar tetkik edilmek- tedir. Belediye alacağı otobüsler i- çin bir şartname hazırlamak üzere ayrıca ÂAvrupanın muhtelif motörlü nakil vasıtaları fabrikalarına da bi- rer mektup yazarak malümat istemiş tir. Mu malümat geldikten sonra şart name ikmal edilerek münakasaya ko- nulacaktır. Listeler İndirildi Birinci müntehiplere ait defterle- rin müddeti dün akşam bitmiş ve defterler askıdan indirilmiştir. Şim- diye kadar defterlere pek az itiraz vuku bulmuştur. Bunlar da kısmen soyadlarının yazılmamasından, kıs- men yanlış yazılmasından dolayı iti- Taz etmişlerdir. Bu İiltirazlar nazarı dikkate alınarak listedeki adlar dü- zeltilmiştir, DENİZ ve LİMANDA : üi 3 irrii ö v Eski ve Yeni Umumi Müdür Görüştüler Denizbankta yapılan tetkik ve tef- tişlere devam edilmektedir. Eski mü- dür Yusuf Ziya Öniş, dün Denizban- ka gelerek yeni müdür Yusuf Ziya Erzinle bir müddet görüşmüştür. Yu- suf-Ziya;dün kendisile şörüşen bir muharririmize, Ankarada İkıtsat Ve- kâletile banka | işleri maslarda bulunduğunu ve vekâletçe taâsdik edilen kadronun ay başında şubelere tebliğ edileceğini söylemiş- tir. İktısat Vekili Geliyor İktısat Vekili Hüsnü Çakırın bu- gün şehrimize gelmesi bekleniyor. Vekil, yarından itibaren Denizbank- tan başlıyarak muhtelif iktısadi mü- esseselerde tetkikat yapacaktır, Bir hafta kadar şehrimizde kalacağı söy- lenen Hüsnü Çakırm bu arada Türk- ofis', ticaret odası ve sanayi birliği- ne uğraması da muhtemeldir. ——— ae Ziraat Bankasında Makam Tahsisatı Yok Ankara 25 (TAN muhabirinden) — Birkaç gün evvel gazetelerde Ziraat Bankasından makam tahsisatının kal- dırıldığına dair bir haber intişar et- miştir. Esasen Ziraat Bankasında meclisi idare reis ve âzalarına maktu bir maaş verilmekte ve bunun hari- cinde hakkı huzur, makam tahsisatı gibi başkaca bir tediyat yapılmamak- tadır. İktısat Vekâletinin bu yolda üzerinde te- 'vermiş olduğu bir karar yoktur. İçin Iki Çeşit Pul Basılıyor Hükümet 1939 Nevyork sergisi münasebetile iki çeşit hatıra pulu bastırmıya karar vermiştir. Pullar- dan birisinin üstünde Piri Reisin de- ve derisi üzerine yaptırdığı meşhur tarihi haritanın resmi bulunacaktır. İki tarafına da Cümhurreisi İsmet İ- nönü ile Amerika Birleşik hükümet- leri Cümhurreisi Roosevelt'in resim- leri konacaktır. Bu harita Kristof Kolombun — A- merikaya yaptığı üçüncü keşif seya- hatine ait, Kolombun elile yaptığı bir haritadan kopye edilmiştir. Asıl harita kaybolduğu için bu haritanın kıymfeti çok yüksektir. İkinci pulun üstünde de hakiki renklerile Türk ve Amerikan bayrak ları bulunacaktır. Atatürkün Annesinin Mezarı İzmir, (TAN) — Ebedi Şef Atatür- kün valdeleri Bayan Zübeydenin medfun bulunduğu Soğukuyu Osman paşa camiinin yıktırılmasına ve bu- rada büyük bir park ile beraber yeni bir cami inşasına bugünlerde başla- nacaktır. Bayan Zübeydenin kabrine bir hey kel dikilmesi ve buna Türk kadınla- Tı âbidesi ismi verilmesi düşünülmek- tedir. - r —— Kaçak İpek Kumaşları Bulundu İzmir — Kahramanlar mahallesin- de oturan otelci Yunus ile Hüseyin kızı Emine, Ali karısı Naciye, Hasan kızı Fatma, Nerime kızı Şadiye ve Haceriri evletinde" âtâştifma” yapıl”- mulâtı ve kumaşlar bulunmuştur. Bunların, Yügostlav tebaasından Be- kir Süleymanoviç isminde biri tara- fından ithal edildiği ve nazarı dik- kati celbetmemek için bilhassa Haces vasıtasile mahalle aralarında satıldı- Bi anlaşılmıştır. Bekir Süleymanoviçin halen Bel- gradda olduğu da tesbit edilmiştir, * İzmir — Hilâl fabrikası civarın- da garip bir hâdise olmuştur. Bir at, gece bekçisi Sabriyi altına almış ve Sabrinin alt dudağını tamamen ko- parmıştır. Sabri hastneye kaldırıl - mıştır. Atın kuduz olup olmadığı a- raştırılmaktadır. ——LB—D Ağabeğisini Yaraladı İzmir — Tirenin Göçen nahiyesi- ne bağlı Kahrat köyünde kanlı bir vaka olmuştur. İzzet Çakır isminde biri sarhoş olduktan sonra, küçük kardeşi Hasanı bıçakla vurmak iste- miştir. Hasan bir el ateş etmiş, İz- zeti karnından tehlikeli surette yara- lamıştır. BNK SA ———HKLX<——— Operet Teşkil Edilecek İzmir, (TAN) — Belediye, İzmirde Nevyork Sergisi — 26 -2- 939 Erkı_e_k mi, Kadın mı Önce Selâm Vermelidir ? S — Bir erkek yolda tanıdı - ğt bir kadınla karşılaştığı za- man hangisinin daha evvel se- lâm vermek lâzımdır? C — Bir erkek yolda tanıdık bir kadma rast geldiği zaman, kadından bir göz aşinalığı, bir -tebessüm veya selâm gibi bir iltifat görmedikçe se- lâm veremez, fakat bizde kadınlar ekseriya erkekten iltifat ve selâm beklerler, ve evvelâ erkek selâm vermezse, bunu kendilerine adeta ha« karet telâkki ederler. Fakat haksız - dırlar. Çünkü kadın kendisine selâm veren erkeğin sokakta veyahut kala- balık bir yerde selâmını istemiyebilir hattâ onunla tanışmış olduğunu giz- lemek ihtiyacını duyabilir. Onun i- çin kadının evvel selâm vermesi asıl- dır. * S — Gazetelerde çıkan yeni memurin kanunu tatbik mev- küne konmuş mudur? C — Memurlara ait olmak üzere gazetelerde çıkan yazılar hazırlan - miş olan kanun — projelerine aittir. Bunlar henüz kanuniyet kesbetme- miş, ve tabii neşredilmemiştir. Bu sebeple tatbika konması da bahis mevzuu olamaz, * S — Şimdiye kadar gazete - nize sorulup da cevap veril - memiş sual var mıdır? C — Sual - Cevap sütunumuz, maalesef, her gün aldığımız sualle- rin hepsine cevap vermeğe yetmi - yor. Gelen sualleri sıraya koymağa mecbur oluyoruz. Bu yüzden cevabı gecikmiş sualler pek çoktur. Biz so- rulan bütün suallere cevap vermeğe çalışıyoruz. Yalnız okuyucularımız - dan bazıları cevaptan mustağni su - aller soruyorlar. Okuyucularımızı korumak kaygusu ile bu kabil sual- lere cevap veremeğe lüzum görmü- yoruz. ? S — İnsanların hayvandan geldiğini söylerler. İnsanların diş ağrısı hastalıkları hay - vanlarda da var mıdır? Hay- vanlardaki diş hastalıklarını kimler tedavi eder? € — Hayvanların da dişleri ağ - rır tabii, bilhassa köpeklerde diş ağ- rısı pek çoktur. Filler diş dökerler ve tek dişli kalırlar. Hayvanların dişlerini tedavi eder. baytarlar x Süleymaniyede Bayan Ayşe Ka: rana : C — 28 senedir. Buradadır. İhtiyar Bir Kadın Yandı Bayramiç, (TAN) — İlçemizin köy lü köyünde bir facia cereyan etmiş- tir. Hüseyin karısı 70 yaşlarında Şe- rif Ayşe, ocakta ısınırken sırtındaki pamuklu hırka tutuşmuştur. Kadın, ancak sırtı yanınca bunu farketmiş ve feryada başlamıştır. Yetişen kom- şular ihtiyart kurtaramamışlar, za- vallı bağıra bağıra ölmüştür. bir şehir opereti tesisini düşü k tedir. Bu hususta bazı temaslara baş- lanmıştır. anarak altı kişilik haysiyet divanınıseçtiler, Dünkü otomobil kazasında beyni ezilip ölen çocuk yerde yatıyor. ılAKVIM ve HANMİR 26 Şubat 1939 PAZAR 2 inci ay Gün: 28 Kasım: 111 Arabi: 1358 Rumt: 1355 Muharrem 7 Şubat 12 Güneş: 6,41 — Öğle: 1227 İkindi: 1581 — Akşam 17.55 Yatsı: 19,25 — İmsâk 5,02 Yurtta Hava Vaziveti Hava yurtta Karadeniz kıyılariyle kıs- men de Orta Anadoluda çok bulutlu ve mevzil yağışlı, Akdeniz kıyılarıyle Cenun Anadolusunda — az bulutlu, diğer bölge- lerde umumiyetle bulutlu geçmiş, rüz- gârlar, bütün bölgtlerde Şimali istika- metten, Egede kuvvetlice, diğer yerlerde orta kuvvette esmiytir. Dün İstanbulda hava kapalı ve cüz'1 yağışlı geçmiş, rüz- gâr Şimali Şarkiden taniyede 5 — 7 met- re hızla esmiştir. Saat 14 te hava tazyiki 770,4 milimet- re idi. Sühunet en yüksek. 8.2 ve en dü- şük 3.9 santigrat kı ydedilmiştir.