KIZILCAHAMAMDA: Çifter Çifter 16 Çocuk Doğuran Sağlam Bir Ana nam, İTAN) — Kızılca köy muhtarı Molla Hüseyinin 311 doğumlu olan eşinin hep ikiz doğur- duğu anlaşılmıştır. bu ana babanın böyle rr olarak ları doğmuş, fakat doku- zu ölmüştür. Yaşıyan yedisinden en büyüğü 11, en küçüğü 7 yaşındadır. Hamamlar Yıkılmak Tehlikesinde Kizilcahamam, (TAN) — Asırlar. danberi tamir yüzü görmiyen ha - mamlarımızın harabisi tehlikeli bir şekli almıştır. Eğer mutasavver o - lan tamirata halkın tehacümünden evvel başlanamıyacaksa, herhangi bir kaza ve felâketin önünü almak için hamamları kapatmak lâzımdır. Şimdiden hamamlara rağbet başla- dığı için alâkadarların bu hususta &cele etmeler Orman Mühendisi Boğuluyordu Kızılcahamam, (TAN) — Orman mühendisi Nuri Erkmen hayvan sır- tında teftişten dönerken, Gebeler kö yü civarındaki çaydan geçmek iste - miş, fakat atı suların cereyanına ka- pılmıştır. Kendisi de düşerek sürük- İenir ve boğulmak üzere bulunur- ken, önüne gelen bir hayatını kurtarabilmiştir. Mühendis, ipler atılmak suretile köylüler tara- fından çaydan çıkarılmıştır. . sarılarak GAZİANTEPTE : e Gaziantepte 23 nisanda verilen co- cuk balosunda birinciliği Hale Özer Şimdiye kadar | > ANTALYADA : Çiçek Bayramı Kutlandı Antalya, (TAN) — Çocuk hârftası çok güzel geçmiştir. Hafta içindeki pazar günü, “Çiçek Bayramı” olarak da tesit olunmuştur. O gün, dalmi bir bahar ve çiçek memleketi olan Antalyada binlerce çocuk renkli el-| biseler ve çiçeklerle süslenmişler, a- ilelerile birlikte caddelerden geçmiş ler ve stadyomda toplanmışlardır. Burada akşama kadar, halkevi ban-| dosu çalmış, çiçekler ve çimenler a- rasında eğlenilmiştir. o GEMLİKTİ Kartal Piyesi Oynandı Gemlik, (TAN) — Çocuk haftası, Merkez okulu talebesi tarafından halkevinde “Kartal” piyesi temsil İcdilerek kapanmıştır. Bu toplantı dan istifade eden Gemlik belediye doktoru, hakkında İzahat vermiş, müsamere- de bulunanlar bundan istifade et- mişlerdir. olgun ADAPAZARINDA : Halk Bir Yol Yaptırdı Adapazarı, (TAN) — Belediyeden hiç bir yardım olmaksızın halk tara- fından yaptırılan Uzunçarşı beton yo lu bitmiştir. Ğİ ekiz ANTEPTE : Çocuk Bayramı Gaziantep, (TAN) — Çocuk bay- tamı çok güzel geçmiş, bu münase- betle müsamereler verilmiş, resmi geçit yapılmış, nutuklar söylenilmiş tir. Çocuk balosunda birinciliği dok- tor Salp Ozerin kızı Hale Ozer ka- Çocuk doğum ve bakımı! Visanda Samsunda büyük bir kıyafet balosu verilmiştir. Baloda bulu- nanlardan bi grubu yukarıda görüyorsunuz. MUĞLADA : Ulada Yardım Faaliyeti Muğla, (TAN) — Ula nahiyesi hal İkının, Kırşehir ve havalisindeki son İzelzelede felâkete uğı an vatan düşlara yardım için giriştiği faaliye- te devam olunmaktadır. Bu arada, bilhassa Ula ilk okulu yavruları ilk adımı atmışlar, ve ol- dukça mühim bir para toplamışlar dır. Küçüklerin bu iyi hareketi her tarafta büyük bir alâka uyandırmış tır. ADANADA : Yarım Tedrisat Başladı Adana, (TAN) — Sıcaklar tam manasile başladığı için ilkokullarda her gün yalnız saat bire kadar ders okutulmakta, bundan sonra tatil ya- Çatalca Gençler Birliği hande takımı iyi İÇANKIRIDA : Şehir İçinde Lüzumlu Bazı Yollar Yapılıyor Şehrin karşı yolu da bozuk et hastanesinden hal - kın kolayca istifadesi İl başlanılmak üzeredir. e Kastamonu şosesinden ayrılacak bir yol, 'T: n faaliyete | çay üzerine kurulacak köprü vasıta- | sile bahçeler neye gidecekti şenecektir. Elektrikler Islah Ediliyor Çankırı, (TAN, - Bu yola parke dö: lanacaktır. belediyeler ba dan borç aldığı 40 bi çesinden 20 bin lira il Böylelikle bütçesinin hemen hepsi elektrik işine sarfedilmiş olacaksa da balk bir dertten kurtulacaktır. Köylerde Tetkikler Yapılıyor Çankırı, (TAN) — Halkevi azası ve muallimler, köy gezilerine yakın- da başlıyacaklardır. Tlk olarak “Yap raklı” nahiyesine gidilerek halka hiz mete çalışılacaktır. X Çankırı, (TAN) — Şehrin orta- sında bulunan hayvan pazarı yakın da mezbaha civarına maklolunacak - tır. Çankırı, (TAN) — Bu sene bol yağmur yağdığından her taraf yem- şil kesilmiştir. Mahsulün bol ola - cağı anlaşılıyor. * Çankırı, (TAN) — Bir ay ka - dar evvel Nafia müdürlüğüne tayin olunan Sadettin bir şekilde Adeta kandil gibi inden geçerek hasta-| Kaptanoğlu istifa | # | yazılı ehliyet vesikasını ve Avrupa Hattında Mühim Tenzilât Avrupa hattında 5 Mayıs 938 tarihinden itibaren eşya nakliyatına mü- him tenzilât yap i - Yeşilköy kasmındaki ii bangi bir istasynouna ve bilm nıf farkı aranılmaksızı beş ton ücreti veriln iş 2) kuruşa indi ızilât miktarı 9; 30 ye yakındır. Bu sureti arasında “Peynir, Manifotra, Tuhafiye, Kava! gibi” bir sınıfa tabi eşyadan ton başına! Perakende 1470 kuruş yerine 840, asgari beş ton şartiyle 1223 kuruş ye | rine 700 ve âsgari on ton şartiyle 1195 yerine 560 kuruş alınacaktır. 2 — Sirkeci » Yeşilköy kısmındaki istasyonlardan Avrupa battiameiz herhangi bir İstasyonuna yapılacak tur nakliyatı ton ücreti verilmek şartiyle, ton ve kilömetre baş dirilmiştir. 3 — Ayrupa hattının herhangi bir istasyonundan Sirkeci kısmında bulunan İstasyonlardan * birine en az on ton r ecek dö ve çuvallı zahirelerin, yağlı daneleri, tohum- eklerin nakil ücretleri bütün mesafe “400” kuruşa indirilmiştir. 4 — Fazla tafsilât için istasyonlara müracaat edilmelidir. (2424) Akk Muhammen bedeli 17920 lira olan 16.000 çarşamba gü sında satın Bu işe girmek istiyenlerin 1344 liralık muvakkat teminat ile kı nun tayin ettiği veslkaları ve nsfia müteahhitlik v ayni gün saat 14.15 e kadar komisyon Treisliğine vem Şartname paşada teselli zalarından asyonlardan Avrupa hattı bele yapılacak nakliyatın üc n, ton ve kilometre başına; pers K şartile (2, 5) ve asgari on ton lmiştir. 150 Yeşilköy şartile nakled ton başına adet kayın ağac ü sant 15,13 te kapalı zarf usulü ile Ankarada idare acaktır. sı ve tekliflerini leri ndır. r parasız olarak Ankarada Malzeme Dairesinden, Haydar- n ve sevk şefliğinden, İzmir ve Eskişe ağıtılmaktadır. (2528) de idare mağa - 1 — İdaremizin Paşabahçe Fabrikasında şurtname ve projesi mucibin- ce yaptırılacak kâgir ve Betonarme istinat duvarı ile Filitre datresi in- şaatı kapalı zarf usuliyle eksiltmeye konulmuştur. TI — Keşif bedeli 18730 lira 87 kuruş ve muvakkat Mradır, YI — Eksiltme $—V—938 tarihine restlıyan Pazartesi günü saaa 15,30 da Kabataşta levazım ve mübayaat şubesindeki alım komisyonunda ya- pılacaktır. IV — Şartname ve projeler 84 kuruş bedel mukabilinde İnhisarlar le- vazım ve mübayaat şubesiyle Ankara Başmidürlüğünden alınabilir. V — Eksiltmeye iştirak etmek isteyenlerin fenni evrak ve İnhisarlar İnşaat şubesine ibraz ederek ayrıca vesika almaları K Vi — Mühürlü teklif mel de V inci maddede teminatı 1254.78 abunu kanuni ve 75 muvakkat tubu ihtiva edecek “olan kapalı zarfların “14,30” za kadar yukarıda adı geçen alım ko: buz mukabilinde verilmiş olması lâzımdır. (2 isyonu u Başkanlığına mak- 27) Nafıa Teknik Okulu Müdürlüğünden: 1 — Kapalı zarf usulile eksiltmeye konulan iş: İstanbul — Beşiktaş Yıl dızda bulunan Teknik Okulu Tedrisat binasında yapılacak tâdilâta müte- allik inşaattır, 2 — Keşif bedeli 10369 hiza 43 kuruştur. EKsiltmeden Iki saat evveline kadar okuldan alınacak İrsaliye ile Yüksek Mühendis Mektebi muhase- besine yatırılacak olan ilk teminat 777 lira TI kuruştur. 3 — Metraj, keşif hülâsası plân ve projeler fenni şartname Eksiltme şartnamesi ve teferruatı okulda görülebilir. 4 — Eksiltme 10.3.938 tarihine rastlıyan Salı günü saat 15 de Gümüş- suyunda Yüksek Mühendis Mektebi Muhasebeciliğinde toplanacak olan eksiltme komisyonunda yapılacaktır. 5 — İsteklilerin teklif mektuplarını eksiltme saatinden bir saat evveli- ne kadar Yüksek Mühendis Mektebi muhasebesinde toplanan komisyon başkanlığına makbuz mukabili vermeleri lâzımdır. Postada vaki olacak gecikmeler kabul edilmez. 6 — Eksiltmeye girebilmek için Nafın Vekâletinden alınmış ve enaz “10,000, lira tutarında Betonarme bina inşaatı yaptığına dair müteahhit- kazanmıştır. gpeiyi rle bir toz kaldırdı ki, büyük bir takviye kıtası geldiğini zannetti. Bizimki- ler o dakikada düşmana hücum ediyorlardı, bir kaç dakika mukavemet ettiler, gayri muntazam bir su- rette arkadaki siperlere çekildiler. Bir topla yirmi- den fazla mitralyöz ve tüfek bıraktılar. Bu güzel taliden dolayı hepimiz biribirimizi tebrik ettik. Bize, şimdiye kadar Madritten ilk gördükleri yardım olduğunu, bir tek tüfek ve bir asker alma- dıklarını söylediler, — O halde, neyle harp ediyorsunuz? — Düşmandan aldığımız tüfeklerle. Şimdi de da- ha yirmi tane aldık. Arkadaşların çoğunun nişan tü- fekleri vardır. Kadınlar, ihtiyar erkekler, geceleri mühimmat yapiyorlar. Arkadaşlardan biri muntaza- man kasabalara silâhçı dükkânlrına gidip tüfek alı- yor, biz burada dolduruyoruz. Gelin size göstere- lim. Bizi geniş, üstü örtülü bir yere götürdüler. Burada mi kadar kadın ve ihtiyar çalışıyorlardı. Arka- da ocak yanıyor, kömür ve demirci körüklerile, kurşunu eritmek için lâzım olan hararet derecesini yükseltiyorlardı. Köşede hemen de iki ton yeni gaz boruları döşenmişti. Arkadaşlardan biri eliyle bu boruları gösterdi: — Bunları kasabaya su getirmek için getirmiştik. di bu işte kullanıyoruz. Fakat zaferi kazanırsak, kasabaya bol bol boru gelecek, öyle değil mi? İki ihtiyar adam kurşunu baltalarla parçalar ha- linde kesiyor, eritme kazanına atıyorlar, kurşunlar eridikten sonra bunları yüksük gibi küçük kalıplara döküyorlardı. Tüfenklerinin boyuna göre yaptıkları kükürtlü kurşunları bunların içinden daha tamami- le dönmadan çıkarıyor, soğuduktan sonra, köşedeki kadınlar da bunları tüfenklere dolduruyorlar, ka- lanları da kutulara yerleştiriyorlerdı. Köylü büyük bir iftiharla ilâve etti: ç — Karşıda da dinamit bombaları yapıyorlar. Bize, bomba tozu da yaptıklarını söylediler. — Bir aydan beri, burada kimse şekerin tadını tat madı. Bütün şkeri mühimmat imalinde kullanıyoruz. Buradaki köylülerin manevi kuvvetini yükseltme ye lüzum yoktu. Bunların mühtaç oldukları yegâne Şey tüfenk, mitralyöz, toptu. Adamuz'da olduğu gibi burada da köylü ve amele sendik'larının çıkard broşürleri istediler. Buradaki köylülerin şehir teşki lâtlarina şaştım. Köylülere seyyar sergiden bahsettik. Harp hak- kında umumi bir fikir edinebilmeleri için, diğer cep helerdeki vaziyeti anlattık. Müşterek cephe hüküme tinin köylülere karşı aldığı vaziyeti, köylünün istih- salini arttırmak için yaptığı teşkilâtları, içtimai te- rakkiyi temin için hükümetle beraber çalışmaları lâ zımgeldiğini söyledik. İçtima, müşterek cephe hükü metinin ve cümhuriytin zaferini dileyen sevinç ses- leri içinde nihayet buldu. Adamuza dönmek üzere yola çıktığımız züman köylülerin totaliter akidelere karşı, demokratik inkılâbı feda etmiyeceklerine k-. ni idik. FASIL: 10 Gözleri Çıkarılan Çocuk Kadın arkadaşımızı Adamouz'da mahalli komite 2 de çalışan kocalarının telkinile gelmiş birçok kadınla © yol üzerinde rastlıyan bir Emevi saldırmış, anasım çalışmaktadır. | inek elbiseler de yaptırmışlardır. Jik ve rın arasında bulduk. Bunlar, harbin güclestirdiği günlük hayatlarını anlatıyor, bizim arkadaş ta onlara Madrit hayatını, seyahati esnasında geçtiği eyalet- lerden edindiği tahassüsleri söylüyordu. Kadınlar 0- na, kendilerinin ve komşularının bahçelerinden top- ladıkları büyük bir Kamelya buketi getirmişlerdi. Arkadaşımız, bu basit köylü kadınların bu çok sami mi ve yüksek nezaketinden son derece mütehassis ol muştu, Kadınlar gittikten sonra bize Faşist mezaliminin yeni nümunelerini anlattı, Villafrancadeki köylüle- re, köyün Faşist istilâm altında kaldığı müddette uğ radıkları işkenceleri sormamıştık. Etrafta gördüğü- müz büyük sefalet bizi o kadar sarsmıştı ki, bunu sormanın onların tekrar dertlerini tezeliyeceğini dü- şür şistler çekildikten nı anlatmışlardı. sonra köyleri bomboş buldukları Bir arkadaş bizi yakındaki bir meydalığa götür- dü, bize burada gözleri bağlı alt: yaşlarında bir ço- cuğu gösterdi. Çocuk yere olurmuş, elelrile kumlar- dan saray yapmıya çalışıyordu. Körlerin oynadıkla - rı oyunları daha öğrenmemiş, meyus bir tavırla es- kiden bildiği oyunları oynamıya çalışıyordu. Arks- daşım: — Zavallı kördür. dedi. Anasile beraber bunlara iş, biraz da vakit bulamamıştık. Maamafih Fa , ikası ve cari sene Ticaret Odası belgeleri bulunmak lâzımdır. öldürmüş. Bu cinayeti kâfi gelmemiş gibi vahşi A- rap, gittikten sonra, bir daha dönmüş, çocuğun da gözlerini oymuş. Gözlerini çıkarmış amma, fakat bu gözlerin çıkmazdan evvel gördüklerini, ölünceye ka dar hâfızasına kozılan bu acıklı ölüm hikâyesini o- nun hayalinden silememiştir. Temiz ve insan düşün celerini kaybetmiyenler, bu çocuğun hayalinde yaşı- yan bu faciayı, bu çocuğun duygularını pek güzel anlarlar, Bacağını masum bir kadının bağrına çeken, saf bir çocuk ruhunu aksettiren gözleri oyan Emevi, kâyatının son dakikasına kadar bu gözlerin ruhuna baktığını görecektir. Eğer bu gözlerin onun vicdanı na nssıl bakacağını bilseydi, bir daha dönüp bu göz leri çıkarmazdı. Fakat Emevinin hayali de, bu çocu ğun kafasına ölünceye kadar bir canavar gibi hak- kedilmiş kalacaktıfr. Çocukluğunda, gençlik rüyalâ rının içinde bu hayal, büyüyecek, büyüyecek, kin gibi, bir intikam gibi belirecektir. Bu ümitsiz baya- tının içinde insanın kuvvetini düşündüğü zaman, bu kuvvetin yalnız cinayete yaradığını anlıyacak ve bu insan kuvvetinin hicabını duyacaktır. Fas karargâhında iken ası bü mahlükları tanımıştım, şimdi insanlık rüştüne değil, kâbına bile varmıdıklarını anladım. Bu yarı insa, yarı hayvan mablükları toplayıp, kafileler halinde insanla hayvan 8 güzel İspanyanın içine saldırtmak, kadınlarımızı bun ların tecavüzlerine maruz bırakmak, çocuklarımızın ini oydurtmak İçin ancak kudurmuş bir hırs ımdı. Fakat İspanya halk mahkemeleri, bu mütr hiş vahşet sahneleri, hakkındaki hükmünü verme" den evvel, tarih bunlar hakkındeki hükmünü vermis ve verdirmiştir. Çocuğu kollarımın arasına aldim; — Annen ne oldu yavrur?.. — Öldürdüler... (Devamı var) öbek ihizikkeni, Milasii 3