Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Nasıl doğdu ? - Nasıl yaşadı? - Nasıl battı? kilâf Fır Tekrar Nasıl Diri' Esasen Pariste iken istifanızı da kabul etmemiştik. Fırka bizim de » sizin., Buyurun fırkanın müh Demişti... Fakat Şerif Paşa, bu teklifi reddederek: — Hayır Sadık Bey!. Artık, si Sinle çalışmam.. Eğer maksadınız, Bara ise, istediğinizden fazlasını Wye Hazırım. Ancak, şu şart ile.. Şu mührü Kahireye götürür Sünüz. Müzayedeye koyarsmız. E on para veren olursa, ben size On bin İngiliz lirası vermiye hazı Tım, Diye cevap vermişti. Maamafih, Şerif Paşanım göster Gği bu istiğna, Miralay Sadık Bey İle diğer üç arkadaşınım işlerini sek etmemitti. Bunlar, (firka) na Tw altında fırıldaklarını çevirmek te devam etmişlerdi. Miralay Sadık Bey, Osmanlı hükü Meti ile harbeden devletlerin maddi Ve manevi yardımı ile kendisine bir Mevki temin etmişti. Mısırm, göste tişe düşkün olan zengin zümresi İle münasebetlere girişmişti Bütün arzu ve temayülleri, (Pa $a) olmak, sırmalı elbiseler giyip Parlak nişanlar takmak, ve Nazır Ünvanı taşrmak gibi heveslerden i baret olan bu zenginleri elde et Mek için propagandalar yapılıyör: — Siz, fırkamızın buradaki va. Ziyetine bakmayın. İstanbulda, A. hadoluda ve Arabistanda yüz bin- lerce (Ihvan)ımız var. Bunlar, giz lice faaliyette devam ediyorlar.. Bir taraftan onların gayreti, diğer ta- YTaftan da (İngiltere devleti fehime Si) nin kudret ve satvet sayesinde Pek yakın bir zamanda.. İnşaalla . hürrahman.. düveli itilâfiye ga lip gelecek.. Muhteşem İngiliz filo lar rİstanbula girerek, o melun İtti hatçıların başları ezilecek... O za. Man, zatı devletinize mutlaka bir (Nazırlık) hazırdır. Diye, zengin ve zahirperest Mı. Sırlıların damaklarma birer par - Mak bal çalınarak mukabilinde bir hayli paralar çekiliyordu. - İş, bununla da kalmıyordu. Ora daki (Entellicens Servis) e de yar tım ediliyordu. Ve tam yirmi iki ki Şi, Türk milletinin ve Türk yurdu. dün zararıma olarak, bu müthiş ca - Süs şebekesinin kasasından munta Zaman aylık alıyordu. Hicaz Kralı Şerif Hüseyinin oğ hu Emir Abdullah, bir aralık Mısıra Belmişti. Bunlar, derhal Emir Ab dullaha müracaat etmişler: — Isterseniz, bir fedai göndere lim. Talât Paşayı öldürtelim. Diye bir teklifte bulunarak pa Zarlığa girişmişler.. bu vesile ile Abdullahtan da bin İngiliz lirası çekmişlerdi. Yıpılım hareketler bunlara | Mmünhasır kalsa, © hdar €hemmiyete şayan görülmezdi. Ni hayet, adi bir dolandırıcılıktan iba Tet telâkki edilirdi. Fakat.. Bu zümre mensuplarınm he derecede vatana ihanet hisleri. le meşbu oldukları başka şekiller- de kendini göstermişti. Meselâ.. bunların içinde — (Ha lâskârân grupu) na da mensup ö- lan, (Manav oğlu Nevres Bey) is Thinde bir erkân'harp binbaşısı var ki, ordu mensuplarına yakışmı. Yacak hareketlerinin tekerrür et - Mesi üzerine, Ittihatçılar tarafın » ordudan ihraç edilmişti... Nev Bey, o gündenberi, Ittihatçıla Tn en âmansız bir düşmanı kesil « Tüşti.. Ve derhal, Sadık Beyin bay altına girmişti. Nevres Bey; İstanbulda, (Halğs $ İran) meselesinde de mühim bir 9 oynadıktan sonra, Mahmut Şev bet Paşanm katli hâdisesinde, S diğer emsali gibi — firar et- , - Diye mukabele etmişti. . nusrat ihsan et. Onların vasıtasile 'rafından neşredilmişti.. Mütareke — İKİNCİ KISIM - miş; Mısıra gelmişti. Burada da Sadık Beyle birleşmişti. Fakat kı sa bir müddet sonra, başka bir fa aliyete girişmişti.. Çanakkalenin düşmanlar tarafından şiddetle bom bardıman edildiği sıralarda (Sa. kız) adasına gelip yerleşmiş.. (Çeş me) den tedarik ettiği adamlar va sıtasile, Çanakkalenin Türk müda faa cephesinde cereyan eden ahva li muntazaman takip ederek, ken disi de muntazaman İngilizlere bil dirmişti.. Çanakkalenin çelik sine si karşısında mağlüp olan düşman lar oradan çekildikten sonra, Ma - nav oğlu Nevres Bey, Filistine geç miş.. bu defa da oradaki Türk mü dafaa cephesi aleyhine faaliyete girişmişti. Ve bu, harbin son gün lerine kadar böylece devam etmiş ti. ir misal daha., Türk ordu. B su Romanyada ilerliyerek (Bükreş) e girdiği zaman; Mısır dan oraya gitmiş olan (Sabık To- kat mebusu, Mustafa Sabri Hoca Efendi) de ele geçirilmişti. Hürriyet ve Itilâf Fırkasının bu meşhur rüknü, oradan İstanbula ve Istanbuldan da; — o sırada iti lâfçılardan ve muhaliflerden bazı- larma menfa ittihaz ed'len — (Bi lecik) kasabasına gönderilmişti. Burada ikamete memür olan Mus tafa Sabri Efendi, bir akşam ya. nında, bir iki fırka arkadaşile is .. — tasyon civarında geziyordu. Bu züm re ile hiçbir alâkası olmıyan ve te sadüfen orada bulunan (Aka Gün Yazan : Ziya Şakir kası İstanbulda di? yi müteakip İstanbul işgal altında iken; ayni manzume, (Peyami Sa bah) gazetesinin sütunlarına da ge çirlimişti. * gte, umumi harp içinde de l (Hüriyet ve İtilâf Fırkası) ile onun bayraktar ve taraftarları nm hal ve ahvalleri, bu merkezde idi. Bu ağalar, Efendiler, Beyler ve Paşalar; her yerde ve her münase betle, itilâf devletlerinin (mansur ve muzaffer) olmasına dua ederek, harbin neticesini, ve Iİttihatçıların mağlübiyetini dört gözle beklemiş lerdi.. Maalesef, bu intizarda boşa gitmemişti. Harp, büyük bir felâ . ketle, ve tam onların istedikleri şekilde neticelenmişti. İttihatçılar, bu felâketin kahir darbesi altında ezilmişler.. Erimiş ler.. ortadan silinmişlerdi. Artık meydan; onlara kalmıştı... Istanbul daki itilâfçılar, tam altı seneden. beri İttihatçılara diş biledikleri kuytu köşelerden bü meydana fır lamışlardı. Anavatan haricinde ka lan İtilâfçılar da, memlekete dön. miye başlamışlardı. Dönenlerin a. rasında, — Harbiye Nazırı, topçu feriği Ferit Paşaya gönderdiği des tan şeklinde mektubundan bir par çasmı bu yazımızın başına koydu ğumuz — (Hüriyet ve İtilâf Fır. kası lideri, miralay Sadık Bey) de vardı. Arkası var) E.K ÖON OMİ Borsalarda “Günlük Satışlar Dün zahire piyasasma 408 ton buğ day, 69 ton arpa, 45 ton çavdar, 27 ton mercimek, 14 ton nohut, 42 ton mısır, 24,5 ton kuşyemi. 11 ton fa sulye gelmiştir. Yumuşak buğdaylar 5,32 — 5,35, sertler 5,25, arpalar 411 — 4,12,5, çavdarlar 4,38, fasul yalar 8 — 11 kuruştan satılmıştır. Piyasa gevşekliğini muhafaza etmiş ve gelen ma'larm bir kısmı satılma mıştır. Yemeklikin zeytinyağı 37—38 kuruştan müşteri bulmuştur. Türk Borcu üzerinde az muamele oldu Dün borsamızda Ünitürk üzerinde âz iş olmuştur. 18,70 liradan açılan birinci tertipler 18,60 lirada kapan mıştır. Ikitci ve Üüçüncü tertipler 18,55 liradır. Anadolu ve diğer milli tahviller üzerinde hiç iş olmamıştır. Yalnız Aslan çimentosunun kuponla rma yüz kuruş faiz vereceği söylen diğinden büu hisseler 9,95 liraya cık mıştır. Londra borsasında bir sterlin 147,41 frank ve 5,0007 dolardır. Üni türk Pariste 289 franktır. KLİRACUL A GUU rar Yugoslav Demiryolları Memurları Dün Gittiler Yugoslavya demiryolları idaresine mensup 40 memur, ticaret ve tarife işleri müfettişlerinden Velimiroviç'in reis'iğide olarak şehrimize gelmişler dir. Kafile, aym üçünde Ankaraya gitmiş ve dün sabah şelrimize dön müştür. Yugoslav misafirler, dün Boğazı, müzeleri ve şehrin diğer gö rülecek yerlerini gezmişler, dün ak şamki ekspresle Belgrada dönmüşler dir. Bundan başka, 20 kişilik bir Ro men heyeti de şehrimize gelmişler ve evvelki akşam buradan ayrılmışlar dır. düz) Bey de bunlarm arasında bu hunuyordu. Mustafa Sabri Efendi, Romanya da nasıl hayat geçirdiğinden bah se girişmişti, Ve bir münasebet ge tirerek: — Orada,çok güzel bir (müna. cat) yazdım. İsterseniz, okuyayım da dinleyiniz. Demişti. Aka Gündüz Bey, mesleği olan edebiyata temas eden bu sözle alâ kadar olmuş: — Hocam!.. Oku da, dinliyelim. Mustafa Sabri Efendi, ma LOKMA Kereiele Mğer Nıîâ İ İ R l,lîââ*M İptidasında mı, Sonunda mı? Jdrarla kan gelince merak eder- geniz büsbütün haksız sayılmazsı- nız. Hemen hekime müracaat et- mek lâzımdır. Fakat hekiminiz si- sini okumıya başlamığtı. Manzume nin muhteviyatı, İttihatçılardan şi kâyetti... Fakat Mustafa Sabri E fendi, sadece bu şikâyetle, İttihat çıların yaptıkları işleri dizip dök- mekle kalmıyor.. bir nakarat ha « linde: (Allahım!.. Şu Itilâf ordularına bizi zalim İttihatçıların elinden halâs eyle..) Duasmı tekrar ediyordu. Bu kadar âlim, fazıl, akıllı, bil. ze iptidasında mı, yoksa sonunda mı geldi, diye soracaktır. Buna dik hekime gid ü is vakit onun sorgusuna taaccüp et- Kü kte haksız çıkarsınız. İptidasında gelirse, kan idrar yolunun mesaneden sonraki kıs- mından yahut prostattan geliyor. demektir. Bumun sebebi bir lüzum üzerine takılan d kendine yanlış bir yol açması, yahut o u- zuvların birinde bir kanser hasta- hğı olduğunu teşhis etmek, tabii, hekimin işidir. gelirse, den ge- & A hassa son derecede dindar geçi Mustafa Sabri Efendinin bu duası birdenbire Aka Gündüz Beyin di mağını sarsmıştı. Eli, yavaş yavaş cebindeki tabancasına kaymıştı. Fakat, Mustafa Sabri Efendi ile Aka Gündüz Beyin arasında bulu nan, ön mütaassıp Hüriyet ve Itilâf çılardan (Melâmi tekkesi Şşeyhi terlikçi Salih Efendi) Aka Gündüz Beyin eline sarılmakla beraber, o da büyük bir heyecana kapılmış: '— Hoca!.. Ittihatçılara, garez * olabilirsin. Onlar hakkında, ağzına gelen sözü, söyliyebilirsin.. Fakat din düşmanlarının muzaffer olma- sına dua etmiye dilin nasıl varı « yor?.. Acımıyor musun, bu mille. te.. bu devlete... Diye bağırdıktan sonra Mustafa Sabri Efendiyi oradan kovacak ka dar öfkeye kapılmıştı. İstitraten şunu da arzedelim ki; Mustafa Sabri Efendinin (müna. cat) tarzında yazılmış olan bu man zumesi, Romanyada bir gazete ta Hyor demektir.Mesanede taş, polip, ilt'hap yahut kanser olduğu vakit kan böyle #“munda, mesane en son damlaları çıkarmak için sıkıştığı zaman gelir. Kanın hangi vaziyette geldiği de ehemmiyetlidir. İnsan yürürken, bir arabada sarsıldığı vakit idrar yolundan kan gelirse mesanede taş bulunduğuna delâlet eder. Bunun aksine olarak, herhangi vaziyette kendi kendine gelirse, mesanede kanser yahut polip bulunduğu ihtimalini gösterir. Her vaziyette kendi kemdine geldiği vakit sancı olursa, cerahat te çıkarsa mesane. de iltihap yahut Kamser ihtima. H olur. Fakat her ihtimal mutlaka — gerçek demek değildir. Kan bazılarında hem iptidasında, hem sonunda, hem de bütün idrar müddetince gelir. O halde böbrek- ten geldiği anlaşılır. Böbrekten ge len kan mesamede kalarak oradaki mayie karıştığı için bütün idrar Bu halde yine vaziyet hatıra gel melidir. Hareket esnasında kan ge Hyorsa böbrekte kanser ihtimalini hatıra getirir. o vakit kan gittik- çe çoğalır. Böbrekte verem hasta- lığı da durduğu yerde kan getirir, fakat kan gittikçe azalır. Kanın pıhtılarınım şekline- de dikkat etmek iyi olur. Çünkü kan pıhtisi kısa ve kalm olursa, daha ziyade, mesaneden geldiğini göstorir. Böbrekten ve idrar yolu mnun mesaneden sonraki kısmından lselm kan pıhtısı ince ve uzunca o- ur, Gelen kan az mrdır, çok mudur? Ona da dikkat edersiniz. Az olursa taş yahut verem hastalığını hatır- latır. Çok olursa kanser ihtimalini tetkik etmek lâzım olur. Bu saydığım hastalıkların hepsi herkeste olmaz. Onum için idrarla kamn gelince hekime müracaat et- mekle beraber en kötü ihtimali, kamser hastalığımı hemen hatıra ge tirmiye lüzum yoktur. Kan çıkararan kanser kırk ya- şından, elli yaşından somra, daha ihtiyarlıkta olur. O vakit kan çok- ça gelir, hem de kan çıkaran za- yıflar, kurur, Orta yaşlılarda kan en çok defa taştan gelir, hem de böbreklerde, mesamnede sancı olur. Bundan baş- ka idrar durduğu yerde bir çökün- tü bırakır, Gençlerde olunca, mesanede fa- kat en ziyade yahut daha sonraki kısımda müzmin yahut hâd bir il- tihap hatıra getirir. Genç adamda böbrek vereminden dolayı kan gel Mesi de mümkün olmzkla beraber bu hastalık pek te çok değildir. Bundan başka gençlerde de, or- ta yaşlılarda da, ihtiyarlarda da böbreklerin: yahut mesanenin sade- “ce kan top'ayarak ihtikan hâsıl et- -— Mesiyle de oradan kan gelebilir. İnhisar Maddelerinde Tenzilât Nutfak Tuzu Fiatı Yüzde 30 İnhisarlar Umum Müdürlüğü, Ucuzladı mutfak tuzu fiyatlarını yüzde otuz nisbetinde ucuzlatmıştır. Çamatlı tuzlasında dört kuruş otuz paraya satılan mutfak tuzunun fiyatı üç buçuk kuruşa indirilmiş- tir. Bu tuzladan muhtelif şehirlerdeki depolara gönderilecek mut- fak tuzlarına yalnız depolara kadar yapılan masraflar ilâve olu- nacaktır. Mutfak tuzunun, muhtelif şehirler de masraf dahil olmak üzere, depo satış fiyatları tesbit edilmiştir. Buna göre mutfak tuzunun depo larda satış fiyatı Ankarada 4 kuruş 39 santim, İstanbulda 3 kuruş 80 san tim, Izmirde 3 kuruş 60 santim, Sam sunda 3 kuruş 90 santim, Trabzonda 3 kuruş 93 santim, Adanada 4 kuruş 18 santim, Mersinde 3 kuruş 88 san timdir. Bu vaziyete göre Ankarada mutfak tuzunun kilosu 50 para, İs tanbulda mutfak tuzunun kilosu da 1 kuruş 45 santim ucuzlamış bulun maktadır. n İnhisarlar umum — müdürlüğü, pe Takende ve çuval ile tuz satışı yapan dükkâncılarla tuzcularm normal kâr ile satış yapmalarını temin için milli inhisar şubelerinin belediyelerle dai mi temas halinde bulunarak, ihtikâra meydan vermemelerini de teşkilâtma bildirmiştir. Gemlitke tuz yok Gemlikten alıman haberlere göre, bu geniş zeytin mıntakasında zeytin leri tuzlayabilecek tuz bulunmadığı ve civardan da tuz tedarik edileme diği anlaşılmaktadır. Zeytinciler, İn hisar idaresine müracaatla kendile rine tuz gönderilmediği takdirde zey tinlerin bozulacağını bildirmişlerdir. Balkan Memleketleri Tütün Kongresi Balkan memleketleri tütün kongre si bu ayın 17 sinde şehrimizde topla nacaktır, Kongreye Şark tütünü ye tiştiren Yünanistan, Bulgaristan ve Yuğgoslavya i tirak etmektedir. Kon grede memleketimizi, inhisarlar ida resi, İstanbul Ticaret odası ve Türko fis gibi alâkadar müesseselerden se çi'ecek bir heyet temsil edecektir. Kongrenin ruznamesi hazırlanmış tır. Balkan memleketlerinin tütün istihsal ve ihracat işlerinde el ve iş birliği meselesi görüşülecektir. 'BORS A 7 —— 938 PARALAR Dolar 122,— 126 — Frank 8Sü— 86 — Liret 99— 106,— Belçıka Fr. Bülm — Bğm Drahmi 18.— — 22 isviçre Fr, 570,— — S80,— Leva 20.— — 23 Florin 65 — Tül— Kron Çek 8— — Bim— Silin Avusturya 2l— — 23— Mark 26 — 29.50 Zloti 20m— — 22 Pengo 2l— — 25— Ley İ2m— l4m— Dinar 48 — $2.— Kron İsveç Bü— 32— Sterlin 625.— 630,— Altm 1075,— 1077 — Banknot 273— 274— ÇEKLER Acılış Kavanıs Paris 23,53 23,435 Nevyork 0,7985 — 0,7950 Milâno 15,1757 15,1112 Brüksel 4.,7072 — 4,6844 Atina 87,30 — 87,8840 Cenevre 3,45 43,4338 Sofya 63,8975 — 63,5930 Amsterdam 14346 —1,4278 Prag 22,7425 22,6343 Viyana 4,2220 — 4,2019 Madrid 13,7380 13,6725 Berlin 1,9825 — 1.9730 Varşova 4,2025 — 4,1828 Budapeşte 4,0135 — 3,9944 Bükreş 106,558 — 106,0413 Belgrad 84,465 — 34,7442 Yokohama 2,7442 — 2,7310 Stokdolm 3,0988 — 3,0840 Londra 626,— — 629,— Moskova 23,6225 23,735 J ** Türk Parasını Koruma Kararnamesi (Türk parasmın kıymetini koruma hakkmdakij kanuna istinaden tatbik edilmekte olan 11 sayılı kararname ile tadilleri ve ekleri yerine konulmak üzere Maliye Vekâletince hazırlanan 12 sayılı kararname Vekiller Heyetin ce kabul edilmiş, 23,12.937 tarihinden itibaren meriyet mevkiine girmiştir. Çok mühim esasları bulunan bu ka mnnn:eyi okuyucularımıza aynen vermiye başlıyoruz:) © 12 numaralı kararname Madde 1 — Türkiyedeki bankalar müşteriler'ne ait olarak nezdlerinde halen mevcut ve bundan sonra tevdi edilecek alelümum dövizleri Cümhu. riyet Merkez Bankası veya şubelerine tevdia mecburdurlar. Ancak bankaların birinci fıkrada gösterilen döviz mevduatı haricinde olmak üzere diğer bankalardan bul dukları döviz kredileri bu hüküm den hariçtir. Işbu tevd'atm eshabi tarafından istimali bu kararnamenin hükümleri ne tâbidir. Mezkür tevdiat için Cüm huriyet Merkez Bankasmca mudi ban kalara verilecek faiz had'eri Cümhu riyet Merkez Bankasile mudi banka lar arasında takarrür ettirilir. Alrm, satım işleri Madde 2 — Kambiyo ve ecnebi banknot ve evrakı nakdiyesinin alım satımı yalnız bankalar marifetile ya pılır. Borsa acentaları ancak banka lardan aldıkları alım ve satım emir lerini icra edebilirler. Bankalar kambiyo murakabe mer cilerinin müsaadesini haiz olanlardan -gayri, ihtiyaç erbabma kambiyo ve döviz satamazlar. Kambiyo borsası bulunan mahal lerde bankalar her gün alıp sattıkla rı kambiyoları gişelerinde takas et meyip aldıklarını borsaya arza ve sattıklarını da oradan talebe mecbur durlar, Bir gün zarfındaki alım ve satımlardan mütevellit olan ve 2500 (iki bin beş yüz) Türk lirası muadili ni geçmiyen küsurat ertesi güne devrolunabilir. Borsa olmıyan mahal lerdeki bankalar günlük muamelele rinden mütevellit farkları Cümhuri yet Merkez Bankası bulunan mahal lerde o bankadan yoksa diğer banka lardan tedarik edebilirler. (Arkası Var) YOYUCAKLI VU.UF Beraet etti Sabahattin Ali'nin yazmış ol duğu KUYUCAKLI YUSUF Romanı, emsallerine faik bir san'at eseridir. Cümhuriyet Müddelumumnisi DA Sabahattin Ali kanaatimce son nesil hikâyecilerinin en kuvvetlisidir. Ve KUYUCAK LI YUSUF Romanı memleke timizin ve edebiyatımızın yüzü nü ağartacak kıymetli bir sa nat eseridir. Reşat Nuri KUYUCAKLI YUSUF 100 Kr, KAĞNI Hikâyeler 50Kr. SES Hikâyeler 30 KEr. Sabahattin Ali'nin roman ve hikâyelerini ner zaman için zevk ile alâka ve neşe ile oku yabilirsiniz. Her kitançıdan is teyiniz. b A