27 Eylül 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

TAN Şimali Çinde Yeniden Mühim ve Kanlı Bir Savaş Başladı b Japonlar Bu Harp Sahasına Asker Gönderiyor, Çin Generali Kurşuna Dizildi Londra, 26 (TAN) — Japon tayyarelerinin müteadd:* gece ve gündüz hücumlarile Kanton ve Hankow şehirlerinin tamamile tahrip edildikleri, bizzat Japon membaları tarafından da itiraf edilmektedir. Hankow'da 1700 kişi tesbit edilebilmiştir. Çin kuvveti iştirak etmektedir. Çinliler, 30 tank ele geçirmişlerdir. İki generalin idamı Pekinden bildirildiğine göre, Pe kin — Hankov mmtakasmda mağld- biyete uğrıyan iki Çin generali, vazi felerini lâyrkiyle yapmamış olmak suçundan Çin divanıharbi kararile kurşuna dizilmişlerdir. Japon ajansından alman haberler, Japon kıtaatının cumartesi günü sa- at 10'da Çişti'yi zaptettiklerini bil- | diriyor. Şimali Çinde Başkumandan değişti Şimali Çindeki takviye edilmiş Çin kıtaatı başkumandanlığına general Feng - Yu - Hslang tayin edilmiştir. Japon kıtaatı, Çin seddinin iç du- Varmı Lingkuwi'de ve Şansi eyaleti nin merkezine girmişlerdir. Şanghay cephesinde askeri vaziyet durgundur. Yalnız Japon tayyareleri iel re ufak ada da Japon gemileri tarafın- dan zaptedilmiştir. Çin denizlerindeki Japon muhriple ri kumandanı Prens Fuşimi, Çin muh riplerile yapılan bir deniz harbinde yaralanmıştır. Litvinof'un tekzibi Cenevre, 26 (A.A.) — 'Litvinof. Huvas ajansı muhabirine şu beyanat- ta bulunmuştur: “Tokyodan gelen bazi haberler, Çin ile Sovyet Rusya arasmda gizli bir muahede mevcut olduğundan bah #etmektedir, Bu haberler, hayal mah- 8ulüdür ve katiyyen aslı ve esası yok tur, Çin, teklife yanaşmıyor Şanghay, 28 (A.A.) — Çin maha- filinde sulh müzakeratma müsait bir havanın doğmasını temenni eden Ja- Don askeri delegesinin beyanatı, Çin Mahalifi tarafından Çinlil muka- Yemetten vazgeçmeleri suretinde tef- İ Sir edilmekte ve bunun katiyyen va: Pit olamıyacağı söylenmektedir. Yine taarruz Şanghay, 28 (A.A.) (Averu ton) Fransız vapuru, Hönkong, tivarnda geçen gün bir Japon harp Bemisi tarafından tevkif edilmiştir. Mipon zabitleri vapurda bulunmıyan iF yolcuyu aramak bahanesile vapı- İN çıkmışlar ve sonra müzeret beyan | *derek ayrılmışlardır. Çin sahillerinin #blwra edilmiş olmasından ecnebi va irların katiyyen müteessir edilmi- ve "ne dair Japonyanm verdiği te- Minata rağmen bu Fransız vapuru- lin tevkif edilmesi fena karşılanmış- *. Uzak Şarktaki Fransız filosu ku- Matdanr keyfiyeti Japon amirali nez- protesto edecektir. Windsor Dükası Pariste aş aris, 26 (A.A) — Dük ve Düşes Windsor, saat 1030 da Viyana- işin gelmişlerdir. Kendilerini istasyonda sefir na- Mx B. Dew, selimizmişlirdir. kyk ve Düşesin refakatinde hiç yoktu, media, gasetecilerin Dük ve Dü- » » Yanlarma yaklaşmalarına ma- , yalnız birkaç fotoğraf mu- müsaade edilmiştir. altında son neferine kadar mahvolduğunu haber veriyorlar, ise zayiatlarının miktarmı bildirme mektedirler. Bitaraf müyahitler Ja- pon kayıbmın daha büyük olduğunusöylüyorlar. Bu civara mütemadiyen Japon askeri gönderilmesi de bu dü epik kuvvetlendirmektedir. ivil halktan ölenlerden şimdiye kadar Diğer taraftan Şimal eyaletlerinde Lotien ve Lurhung mmtakalarında dündenberi şiddetli bir harp başlamıştır. Bu harbe 300 binden fazla Her iki tarafın da bildirdiğine göre, Japon ve Çin ordularmın bir gün bir gecelik kanlı savaştaki zayiat mik tarı İnarılamıyacak kadar yüksektir. Fakat dört taburun pek feci şartlar Japonlar Çang - Kay- Şek ,- Almanya, Fransa ? İle Harp Edecekmi? 4 Londra, 26 (A.A) — Alman / Ayadan kaçmış olan meşhur Ya- g 4 hudi muharriri Emli Ludvig bu-g Özün Sunday Chronicle gazetesin- g İde bir makale neşretmiştir. Bu 2 İyanıda Hitler-Mussolini mülüka- g # manya ile Fransa arasında mu- 4 # hakkak surette bir harp patlıya- 9 İ cağımı bildirmekte ve buna sebep İ olarak Almanların Fransızlara g İ karsı besledikleri kini ve imti. g kam © hissini o göstermektedir. g Ö Luüvig'e göre Almanya böyle / İbir harbin tehlikelerinden eğ Çark ili ÖL AĞ Sanıaşması da bu harbe mâni 0- Ülamıyacaktır. Bu harbin yegâne A müânli olsa olsa Amerika olacak. 5 Ntir, / ramazana ji | — Rusyada Yeni İdamlar Moskova, 26 (A.A.) — Siberie S9- vietiğue gazetesi, 21 eylül tarihli nüs- hasında Servono şehrinde bazı me- murlarm idama mahküm edilmiş ok duklarmı yazmaktadır. Bu memurlar, ittihaz etmiş olduğ- İları tedbirlerle köylülerin tejime kar- İşt memnuniyetsizliklerini eelbetmiş olmakla itham edilmekte; dirler, Küçük Hilar Toplantısı Cenevre, 26 (A.A.) - Küçük iti lecektir. zak Şark harbinde Japon tay- yarelerinin şehirleri perva- sızca bombardıman ederek muha- rip olmıyan halkı türlü türlü işken- celere uğratmaları, bütün medeni- yet dünyasında pek hakir infialler. le karşılanmış ve bu hâdise, mede- niyete ve İnsanlığa karşı meydan okuma telâkki * edilmistir. Japon kaynakları, muharip olmıyan halka zarar verilmemesi için âzami dik- katin gösterildiğini iddia ettikleri, hattâ Japonya hükümeti resmi ve- sikalarla bu yolda teminat verdiği halde bütün medeniyet ve insanlık Icapları ayaklar altımda çiğnenmiş muharip olmıyanlara nit haklar ta- arnmmamıştır. Meselâ Japonya hü- kümeti İngiltere hükümetine Çinde İngiliz sefirinin yaralanmasına ait notasında gayrimuhariplerin her- hangi zarara uğramasına meydan verilmiyeceğini anlatmakta ve gay- rimuhariplerin hakkını fanıyaca- ğını göstermektedir. İtindan bahseden muharrir, AL ğ| İngiltere İspanya Harbini Bitirmek İstiyor Londra, 26 (A.A.) “Sunday | Express” in yazdığına göre, İngilte- re, Ispanya meselesi hakkında yeni (bir plân hazmlamakla meşguldür. In- j giltere, Ispanyada dahil! harbe niha- yet verecek ve bununla beraber iki taraftan da hiçbirinin gelebesiyle ne- İticelenmiyecek bir tarzı tesviye et - rafında bütün büyük devletleri top- lamak istemektedir. Bu plân bitaraf bir hükümet teşkili gayesini gütmek tedir, ———— Selânik Fuarındaki İ Paviyönumuzu Elefi ij Kralı Ziyaret Etti Majeste Ikinci Georges Selâniğe gele- rek doğrucu Fuara gitmiş ve pavyo- Selânik, 28 (TAN) — Elen Krah| Lg Türkkuşu filomuz Türk göklerinde Önyüzbaşı Zeki Gülsünün kuman- dasında Sabilın Gökçenin de iştirak ettiği altı tayyarelik Türkkuşu filo- muz dün sabah saat 9,50 de Adanaya vardı, Tayyare meydanında kendile- rini kalabalık bir halk kütlesi karşı- adı. Ve uçmanlarımız coşkunca al- kışlandı. Uçmanlar, öğle yemeğini valinin evinde yemişler ve öğleden sonra şereflerine verilen bir çay zi- yafetinde bulunmuşlardır. Filo yarın sabah Diyarbekire doğru uçacaktır. Salâhiyetli Bir Alman tür, yapmıştır. General Miller | Kaçırılmış Paris, 26 (TAN) — Ansızın orta- lıktan kaybolan eski Rus Generalle- rinden Miller hâlâ bulunamamıştır. Tahkikat devam edip ilerledikçe, bu numuzu uzun müddet tetkik ettikten lümat almıştır. Majeste Kral, Türk | pavyonunu fevkalâde takdire lâyık bulmuşlardır. Selânik Fuarı umumi istek üzerine bugün kapanacak iken, iki gün daha temdit edilmiştir. General Kâzım Di- Tik bu sabah trenle Edirneye hareket etmiş ve istasyonda parlak bir suret- te uğurlanmıştır. Mütehassıslar Bugün Toplanıyor Paris, 26 (A.A) — Italyan Nyon itilâfıma iştirakinin teknik taraflarını tanzime memur mütehassıslar komi- tesine iştirak edecek olan İtalyan mü at onda toplanacaklardır. ; . Halbuki son günler içinde biribi- ri ardınca bombardıman odilen Çin şehirlerine karşı takip olunan hat- tı hareket Japonyanm bilhassa gay rimuharipleri yıldırmak ve perişan etmek siyasetini takip etmekte ol- duğunu bütün çıplaklığı ile göster- miştir. ütün kaynakların anlatmak. ta birleştiği nokta, Çin $6- hirlerine tsarruz eden Japon tay- yarelerinin askeri hedeflere bomba atmadıkları ve fakir halka musal- lat olduklarıdır. Bu zavallıların bu yüzden çekmedikleri iztırap kalma- mış, aileler enkaz altında kalmış; çocuklar ve kadınlar yollarda veya sığındıkları yerlerde bombalanarak yerlere serilmişlerdir. Nankin de, Kanton da, Hankov da ayni mus- generalin, General Skobiine tarafın- | sonra her türlü emtia hakkında ma.| dan kaçırıldığı anlaşılmaktadır. Yal Valle ve Amiral Cavagnari de bulun nız nereye ve niçin kaçırıldığı mese tesi hâlâ meçhuldür. Bayan Skobline'in kaçırma hâdise- sinde bir rol oynadığı anlaşıldığın- dan, hakkında tevkif müzekkeresi kesilmiş ve şerik olarak tevkif edi). | miştir. Hudutlar hâlâ sıkı bir göz hapsi al tında bulundurulmakta ve polis te aramalarına bütün hiziyle devam et- mektedir. Yugoslav Manevraları Bitti Belgrat, 26 (AA) — Yugoslav İlâfm Cenevredeki daimi konseyinin | messilleri bu sabah buraya gelmişler. | ordularının kârptenberi yapmış ol.İki: İ mutat içtima: pazartesi günlü aktedi- | dir. Murahhaslar, Pazartesi günü sa- duğu en büyük manevralar, hitam bulmuştur. Bir Medeniyet Davası YAZAN: ÖMER RIZA DOĞRUL ...... meleye maruz kalmış, ve bu suret. le Japonyaya karşı bir medeniyet davası baş göstermiye başlamıştır. Bu medeniyet davasını, omuz silkmekle karşılamak çok kolaydır, fakat bir davanın bir tarafça hor görülmesi onun kiymetini düşür. mez. Medeniyet dünyasınm Japon. yaya karşı davası İse ne omuz silk- mekle, ne de hor görülmekle kıy- metten düşecek mahiyette değildir. Bilâkis bu dava, Japonyanm dahi- linde ve Japon milletince de tanıla- cak ve saygı görecek, belki Japon efkârı umumiyesi, herkesten evvel, bu davaya saygı gösterilmesini te- min edecektir, Şaponyanm medeniyet davası- I nı ve medeniyet icaplarını Mussolini Alman Manevralarında Akdeniz İşine Karışmak İstemediğini Yazıyor Münih, 26 (TAN) — Mussolini ile Hitlerin ilk konuşmaları ga- yet kısa olmuş buna mukabil ikinci konuşmaları bir saat sürmüş- Ayrıca Kont Ciano da Von Neurath'la uzun bir mülâkat İleyin Alman manevraları sahasma İ nulmaktadır. Başvekil İnönü ve refikaları filoyu uğurluyorlar Gazetesi, Almanyanın Manevralarda Duçe, Berlinde Wilhelm caddesin- deki devlet reisliği sarayında ikamet etmektedir. Pazartesi akşamı, Şere- fine büyük bir ziyafet verilecek ve daireler tatil edilecektir Mussolini ile Hitler, bugün sabah- gitmişlerdir. Manevralarda Mareşal Badoglio, General Pariani, General maktadırlar, Bugün Münihten Berline 45 Italyan güzeterisi gitmiştir. Almanya ve Akdeniz Mussolininin Berlin ziyareti Roma- da olduğu kadar diğer memleketlerde de büyük akisler uyandırmıştır. Fa- kat henüz konuşulan ve konuşulacak şeyler hakkımda ketum davranılmak- ta, ancak umumi tahminlerde bulu- Cenubi Almanyanm Frankfurt geh rinde çıkan Frankfurter Zeltung gazetesi Fransada, Italyanm Alman- ya İle konuşmadan evvel Fransız ve İngilizlerle konuşacağı hakkındaki şa yiaları reddetmekte ve demektedir “Alman siyasetinin esasi şudur; Devletlerin her husustaki haklarımı ELEK Bıçak Bıçağı sevmem. Cana kıyar di. İ ye sevmem, Kim bilir, bıçak olmasay- dı belki kanımızın rengini yalnız bu- Tun kanamasile anlardık. Benim kti- çüklüktenberi bıçaktan gözüm yılmış tır. İlkmektepte iken bir gün yanım- daki çocuk bileğine bir sustalı çakı ! saplayıp çeşme gibi kanatmıştı. Daha sonra orta mektepte bir çocuk öteki- ni nitı yerinden bıçaklaymen büsbü- tüm ürkmüştüm. Hele ondan bir sene sonra da bir çocuk arkadaşımın kar- nm deşmez mi? Ben hep bu hâdiselerin tesiri altın- da bıçağa kötü gözle bakar durur- dum amma o da tek durmaz hâ! Ağ- bıçak açmıyor, dedikleri kederii- ye yardıma gitmez de katilin eline ge- çer. Müdafaai nefis vakalarında işe ya- rayışı pek enderdir. Lâkin saplama da bire bir. Bizim saldırmayı sol koltuğunun altında ta- şıyan delikanlılar sürü idi. O zaman- dan bu zaman telâkkiler değişti. Zabı ta değişti. Adamlar değişti. Fakat şa kör olası bıçağın tabinti değişmedi. Hele şugünlerde uğursuz bir tesadüf bıçakla yaralanmış, ya öldürülmüş 0- lanların haberlerini muttasıl gözü- miin önline serip duruyor. Kimisi üvey kızını bilmem kaç ye- rinden saplayıp öldürüyor, kimisi metresini yaralıyor, bir üçüncüsü ka- rısının kızmı vuruyor ve böyle biçak la işlenmiş bir seri cinayet ve katil Ben tavuk kesilirken bakamam. Yüreği yufka diye belki alay edersis niz, Lâkin kan dökülmesini sevmi- yen bir adamıh, tablatimi de değişti. recek değilim ya! Cinayet vakaların- dan tabanca ile ölenlere bıçakla vurul muşlar kadar acımam. Ters söyledim, Bıçakla vurulanlara daha çok acırım, Çünkü bıçak sinsidir. Kanlıdır ve kar tildir. Yüz kişi tabanca taşısa, yüz kişi de bıçak. Bunların kana girme nisbet leri bıçakta tabancanm mutlaka iki mislidir. Çünkü tabancanm isabeti azdır. Tabancada korkutmak ve ça- ka için ateş etme ihtimali vardır. Lâ- kin bıçak sessizdir. Çekince vurmak zarureti hâsıl olur. işin felsefesine görmeyeli, inka. İ masa bile önündeki masayı çenter, Elinde çekiç, olan adam, onunla lğ zumlu lüzumsuz darbeler vurar, Önünde bir bardak su daran & dam susamasa da birkaç yodum su içer ve... Belinde bıçak taşıyan adam zari ret olsa ve olmasa bu bıçağı kulla, nir, Nerede kullanır?. Koyun kesme. de değil ya! Adam vurmada!.. ij Bugünkü medeni ve mazbut de- wirde bıçak taşımanın artık nefis mü dafnasile tevil edilmesine imkân yok« tur. Bıçak taşıyan adam “adam Yün racağım” demektedir. Böylelerini si- kıştırmalı, sık sık aramalı, silâhları toplamalı ve şehirde silâh taşıyanları sert cezalara vurmalıyız. Gerçi böyle tedbirlerle mütaammid İbir katilin önüne geçemeyiz amma hiç değilse bıçakla kana girmek vâ- kalarından yüzde yirmisini, yirmi be- bu şekilde ihmal etmesi, milli Çin Lideri Çang - Kay - Şek'in Çin bü- tünlüğünü tanıyan dokuz devlet mu- ahedesi ile Milletler Cemiyeti misa- ki nama Japonyaya karşı beynel- milel hareket imkânlarını araması» na saik olmuştur. Bu beynelmilel harekete imkân bulunmadığı mu- hakkak sayılıyor. Çünkü her dev- letin başındaki gaileler, başka bir işle meşgul olmasma imkân bırak. mıyor. Amerika, İngiltere ve Sov- yet Rusya gibi Uzak Şark ile en çok alâkadar olan devletler dahi, türlü türlü âmiller tesiri altında Uzak Şark harbine karşı lâkayt kalmak İztrrarmdadır. Fakat Uzak Şark harbine karşı ister müdahale, ister ademi müda hale siyaseti takip olunsun yukarı- danberi anlattığımız medeniyet da- vasımın ihmal edilmiyeceği ve ih- male tahammül etmiyeceği süphe götürmez. şini önlemiş oluruz ya! Bu da az bir B. FELEK am tam bir müsavata tabi tutmak, ko- minternin icraatma bir nihayet ver» mek, ademi müdahale siyasetini ma» lüm Alman teklifleri dahilinde tahak kuk ettirmek ve garp paktını Lokar- no esası dahilinde yani Italyaya ka- rada ve denizde şimdi Ingiliz ve Fran sızlarm vermek istemedikleri rolü te min etmek suretile aktetmektir. Bütün bu meselelerde elbirliği ile hareket ediyorlar ve bir Almanın ve- ya Ttalyanm Ingiliz veya Fransızlar» la görüşmesi hiçbir şeyi değiştirmez. Almanya bir Akdeniz devleti değil- dir, Akdenizin kontrolü ile Habeşis- tanın deniz kontrolü İşleri Italyaya ait bir meseledir.,, Berlin, 26 (A.A) — Kröpelin garm da öğle yemeklerini yedikten sonra Mussolini ile Hitler, Wustrow tayya ği re talim meydanma giderek orada iğ hava topların endahtlarında hazır bulunmuşlardır.