<a TAN Açık Konuşalim izim Futbol öyle Yörüyemez | Yarımtedbirlerden şataflı lâflardan vaz geçelim (YAZAN EŞREF ŞEFİK) Yeni açtığımız “Açık konuşalım” ı altında, binbir tecrübe ile malüm ş, artık bir çıkar tar kalmamış olan spor meselelerini, kısa bir lisanla ortaya atmağa çalışacağım. Şu bir numaralı ilk yazımda futbolü ele alıyorum: Bizde futbol bir türlü yürümüyor. İşin esasını halletmezsek, bu gidişle adama kıllı yürümesine imkân da yoktur... Beynelmilel derecesi orta olan memleketlerin şöyle böyle takımlarına karşı ne klüp takımlarımız. la ne de karışık takımlarımızla ümit verici netice- Allo! Ailo! Yüzde kaçı haksız? Bundan bir yıl kadar evvel bir gün bir genç ga a sokularak benimle şöyle konuşti ber gazetesinde sizin hakkınızda, Bal kan oyunları dolayısile haksız neşriyat yaptım. n dolayı pek miteessirim. Yazdık. larımın hiç değilse yüzde ellisi haksızdı. Ben cevap verdim: — Gençliktir, böyle seyler olur. Belki biz de siz Aldırmayın! yeti yok İken bana haksızı ğını itiraf eden bu gencin fazileti karşısında mü usu bund, yasta iken böyle şeyler yapmışızdır. tehassis olmuştum. Ayni genç iki gün evvelki (Cumhuriyet) te Ame- ikalı atletizm antrenörü hakkında yazdığı yazı- lardan birinde bana tekrar taarruz etmiye başladı Durup durürken vukuunu müşahede ettiğim bu tahavvülün sebebini anlıyamadım ve İster İstemez muhitin tesiratma atfederek bu gencin “baka ba- ka karardığına” inanmak ıstırırmda kaldım. Bu ler alamıyoruz. Bu muvaffakıyetsizliklerimizin ecnebi sayılan;" statsızlık, milli maçların azlığı gibi şeyler ikinci, üçüncü de- recede kalan mazeretlerdir. Hakikat şudur: günün ihtiyacını karşılıyamıyor. oyunu şimdiki bugünkü tarıda ihtiyaçlarına uydurabil- “ : . | mek üzere bir sürü emeklemelerden| kabul kelime: profesyonelliği sonra açık ettiler, Hattâ | nizamnameden kaldı Nedendir bilinemez, biz hö- lâ israr ediyoruz. amatör" Profesyonelliği, © cemiyet gençlik ve spor için pek muzır bir şey farzediyorsak, bu hususta Av.) rupalıların hiç olmazsa bizim kadar titiz davranacaklarını hesap etme- liyiz.. Gelin vazgeçelim, şu bit tedbirler- | den ve ardı arkası gelmiyen şataf- kenmek bilmiyen yarım lı 1âf oyunlarından... Bu işi daha iyi başaranların yolundan gi-| » delim. « Şunu da açıkça $ Bugünün futbol amatörü ile profes- diyeyim kiz yoneli arasında, ne şeref, ne ter takımlarla temassızlık, isim futbolün amatör kalışı bü. için,! gencin adı (Murat Sertoğlu) dur. sebepleri olarak bu genç Avrupalılar bu oynıyabilmek ve gençliğin Ümitler Bira Çıktı Hiç mecburiyeti yokken bana Haberdeki cumlarmın yüzde elisi haksız oldu arkadaş son tarizi haksız olduğunu tetkik etti mi hü umu itiraf eden yüzde nekadar Ettise halesızlık in nisbetini bana ne zaman iliraf edecektir acaba? Burhan FELEK Arif Pehlivan Pariste Deglana Paris lan serbest gü ti celbeden muvaffakıyetler yonu Bulgar Dankol of'un Arif pehlivan Fr z şampi him bir güreşte mağlüp old Arif pehlivan Fransıza galip gel-| seydi, Avrupa şampiyonluğu için Bul) ireş münakkit- tey İgarla güre , Arifin çok kıymetli bir gür ye, ne milli duygu, ne de cemiyet| bakımlarından eski farklar kalma-| mıştır... Uk millete fesyonel olabiliriz,, faya atacağım. | numaralı yazımda "hangi meselesini or- Dağcılık Kulübü Kongresi Türk Dağcılık Sporları Kulübünden: Kulübümüzün senelik heyeti umu- miye toplantısı 24 Ikincikânun pa- 1ar günü yapılacaktır. Azalarımızın © gün saat 16 da Taksimde kulüp binasında hazır bulunmalarını rica ederiz. Güreşçiler Çalışıyor Ay nihayetinde güreş takımile karşılaşmak üzere Finlândiyaya gidecek olan güreş- çilerimiz Galatasaray klübünün sa- lonunda idmarlarına başlamışlar. dır. Bu idmanlara” federasyon aza- Pellinen ları ve antrenör pezaret etmektedir. Siyah Kaplan Yine Galip Siyih Küpleri omila arılı <en- ci Amerikalı boksör Coo Luviz yine bir hasmını bayıltarak haklamıştır. Zencinin bu seferki hasmı Stanby| Keçel isminde oldukca şöhretli bir Filândiya milli | bemiyen bir şekilde pro-| i dakika biribirile didişen iki pehli - Yürüyücülük Kış Japonyada yapılacak (1940 ol lümpiyatları * hazırlığı için Japon komitesile temasta bulunmak üzere | Beynelmilel Komitesi tarafından Mayısta Tokyoya gön- İ derilecek olan ve 1936 Olimpiyadı spor Verner Klingeberg Olimpiyat kısmı şefi olan Amerikalı idi. Ikinci devrede Cöe| Luviz vurduğu bir sol yumrukla rs) kibini vere vuvarlamıstır. |12 dakika 28 inci saniyesinde Fran » ildi reş müsabakalafında dikka- kazanarak Avrüpa şaripi- rakipleri arasina (karışan yonu Deglan'la yaptığı mü- u. olduğundan Türk pehlivanının pek hamiyetli bir güreş- çi olan Deglan'ın hakkından gelebi leceği ihtimalini herkes kabul etmiş| iydi, Bunun için Fransız pehliva- ni pek iyi hazırlatarak Arifin karşı- sına kmastır. ÜREŞ NASIL OLMUŞ? Arifle Fransız alkışlar arasınd mindere çıktıkları vakit, ikisi de 2- sabi ve renkleri uçukmuş. ilk ham - leyi Arif yapmış. Fransızın şiddetli bir mukabelesini savuşturduktan son 4, tekrar hücumlara başlamış. Arif sıkı bir hamle ila Fransızı yere de « virmiş fakat sırtını çevirememiş, 29 bahsediyorlardı. vandan Arif biraz yorgun olarak al- . Fransız pehlivanı Ameri- kol burgusile Arif sır - tını 29 dakika 9 saniyede yere getir! miştir. İki pehlivanın arasındaki müsabâ- kn üc devrelik ve yarımşar saatlik | bir müsabaka olduğundan. iki dev » re galip çıkanın galibiyeti tanınacak tı, Onun için ikinci devreye tutuş 1- muşlardır. Ikinci devrede Arif altta iyi gü - reştiği halde ayakta Fransızın faik olduğu görünüyormuş. Bu devrenin kanvari sız bir kafa kol kaparak Arifi yendi. Iki devreyi Fransız kazandığı içi cüncü devre giireş yapılma Lik Macl'arı Tet tr Edildi T.S. K. Isfonbul Bölgesi Futbol Ajanlığından: Son günlerde havaların çok fena ve sahaların oy- nanamıyacek kadar çamur- lu olmasından dolayı bu hafta bütün pılacak olan İig maçlarının tehir edildiği bildirilir. sahalarde ya- 16-1,9 DILININ CEZASI YAZAN: m ELSA GODFREY ÇEMİREN:; İPZAHİM HOYİ * nşaat mütea! İ ver, aletâde fa cisi para, ikincisi para, cusll yine de para 'd tini. sarmıştı ki, arkadaşları ha doğrusu orlak'armın y kiki ole arkadaşı yoktu) açar açmaz, unlar ne i anlar; evet “pa- nl ra meselesi kârlı bir İş yapm t dan biri kendisini ar, kol- bir yumruk yerl ile gülerek Tam ihtiyaca olduğu sıralarda kuynatası ölüp te kavısma birkaç yüz İngiliz lirası bakımda, kendi- sini mirasa kondun, diy Ondan tam ığu bir zaman- Her ne kadar et. , karısının gör- ık, kaba muameleden kırk defa * derler. Bununla bi el her zaman için doğ kahrama, luğunu, iyi kalpliliğini diline pele- ettiği halde ortada müspet bir şey görmüş değil... Larin, Wallerin ver zaman tek yazarla ı 1 duvarı Vi. ünün bugün tpat gürünce ouun kadar h'ç zsadı.. sadüfi oldu, hâni.. Wal ler, o gün yaptığı kârlı bir işi düşü- ne düşüne villâsma doğru gidiyor- du. Bu işe, basit düşünceli msanlar, yet bir tecrübe mahsulü der. onün lügatinde bu te affakiyeti çin kullanılır, kendisine gelince kazım ayağı hemen değişirdi. Gösterdiği muvaffakiyet ve ka- biliyeti hatırlayıp, kendi kendine gülümsiyerek, Viktorya köşkünün önünden geçiyordu ki, evet dıye M4 Idandı, biz uzağı gören insanlarıZ, nazarlarımız duvarı hile deler. Cümlesini tamamlıyamadı, San- ki bir tiyatro perdesi kalktyormuş gibi, Viktorya köşkünün yemek sa- Jonünün ön duvarı açılır gibi oldu ve Waller, Mister ve Misis Ceymisi yemek yerken gördü. Durdu, Tekrar baktı, Gözlerini kırptı, ve ellerini gözlerinin üstür- de gezdirerek, sanki bir şeyi Kov- mak istermiş gibi yaptı. Yutkun- du, Adeta irkildi, korktu. Mide bo- böyle garip bir vak'ayı mazdı ki... , diye mırıldandr.. Rüya görüyorum. Nihayet, sanki oyun tamam ol muş gibi, perde indi ve, kölne, kırmızı ve sarmaşıklarla örtülü duvar, eskisi gibi karşısında dikil. di. Wallet, evine kapağı dar Atü. Birkaç kadeh viski parlattıktan sonra ancak kendisine gelebildi. Bir buhran geçirmiş doktora baktırmak caktı. ah olunca külâlun: koydu, düşündü. Düşündü. bana öyle gelmiştir. İy im, bu vak'aya bir ke hit olacak mıyım, dedi ve bektemi. ye karar verdi. H verken. kimse fona < olmıya- âdiseden bir hafta sonra bir de öğle yemeğini han Inkantasınm vanma düşen bir mutfak damlarını Salışr, ken gördü dasma kapandı. Olan bitenleri etraflıca inceledi Her sözünü, düşüncesini birer bi. aklından geçirdi. Bu sırlarını aydınl, Vi kayıt ve & yet talısımı buldu. Birkaç kelime. yi söyledi mi, hattâ sadece düşün- dü mü, gözlerinin tâ üstünde bir perde yukarıya kalkıyordu. Tecrü. besinde ilk önceleri muvaffak ola- madı. Bir, bir d: tekra Bütün yaptığı gözlerini du kerek: “Nazarlarımız duvarı ler...” demekten ibaretti, Hemen ertesi g'inü, bir iş için a. vukatına gitmişti. Avı da bir müs*eriei vardı. tekleme odasında be #yni tecrübeyi bir d? Ve avukatı, talâk d: e İLEN bir siye Wales, avuks- m ne aldı. İste i yaptırmıya başladı. Ve ogünde nitibarer. teyağa düşünci a astığı astık, k ra di. bile de- tâ kendisi Wallerin Herperi günahı kadar lik ona itimat bil > Wellerin unzarları duvarı delebil- meseydi, Harperin pek te öyle ka. aylıkla çiğnenecek bir lokma ol madığını görür, anlardı, Zira bir gün Harper, Wallere gelerek, ninle küçük bir fatura he - Şunu bir an evvel öde. Ma- Biz, kirk kişiyiz, biribiri iliriz.. Hakkında çok ler işittim, dervi Cumaya daha üç naenaleyh, bol bol düşünebilir, me- #e'eyi isted.ği gibi incel se. IMIZ sem pi i de kızını, en nefret ettiği « 'süküt hakkı” olarak Verecekti bunca yıllık parlak ha; ye sönecekti, Şimdi madığı, lâkin başkalarına pek çektirdiği, bütün varlığını kemiren dır Azapla İmiyordu Bu gibi an- rda, tılsimı da para etmedi ve & inden arpacı kumrusu gibi di mekten başka bir şey gelmedi. Ak. Imdan neler geçti Biraz daha sabredelim, Anlıyacağız elbette... Cuma akşamı kiziyle birlikte zi- yafete gittiler. Ev sahibi Harper gözlerinde garip gerip ıştklar ya. np sönerek genç ve güzel kıza bak- Bir ara, İnşaat müteahhidinin 'Saat dokuzda, çalışma bekliyeceğim” diye an ol ve de fısıldadı. aat 9 oldu. Genç di den yirmi kadarı, odasının bitişiğindeki salonda top- Tanmışlar, ervıl crvil konuşuyorlar. dı. Masafirlerin bir kısmı, korido- run öbür ucundaki odada briç oy. ter. nuyordu dal evi de Wali salonun rüdü Rady kası, ağır pe dönüktü. dia eder ve bunu aa ta edebilirdi. | l H arper, odada, masasınri ii şında oturmuş kendisini Vi ordu. Valler, para “çıkarır gibi İç cebine götürdü ve bankı nok. vin gene ir ia Harperin bir harekette na fırsat namluyu vermeksi# adamcağıf için, günahı kadar m hesabını hiç da çıkmadan kola kl mişti Waller, maz bütün bunları vi i kalmasın di siler, ve tabancayr mın & bükerek kendisini < avucuna yerleştirirken rden ayırsf 1 ayırmıyordu Yazihanenin & ini yari rak, Harperin bahsettiği vesiliğ rı aradı. Buldu ve k gözleri yi cebine indirdi Mütemadiyen varlari ne duvarda c » Tarım$ idari varları de diye mırıldanf du Aklınca, burada da tılsım “e Derin f ğzından > nilti koptu. Gözlerinde çılgın akisleri belirdi. zına götürdü, Senelerce e” muş bir şeyi £ nin yaptığı bu mamış bir hal yük Waller, mis, kırmızı ocak caktı. nı da bol bol lâkin iyi tuğla yerine en e nn pe düştü olarak duvar den çöpten yapılmış duvari medi, dedi ve hayalet gibi “ sallana misafir odasma doğ rüdü,