11 Ekim 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

| | de No, 68 İZLANDAYA > t — Yazın : Kadwrcan Kuju — “—Burada Bekleyin. Bir Yere Git- meyin Biz, Döner Sizi Alırız!,, Sabah olduğu zaman Efe Mehmetle Leventler, on İkİ esiri gemiye götlir- müşlerdi, Temmuzun sekizinci günüy- dü, . Murat Reis, alman malların ve e - sirlerin yerleştirilmesini — bitirmiyti. Efe Mehmet bu sefer de yanına yedi kişi aldı. Bunların aralarında Dişli Hasanla Şişko Rüstem de bulunuyor- mele, Cemayinil yakut Amed m gibi, hiç bir çekinyenlik 0 Kn içerilere daliyorlardı. Bir kaç saat sonra küçük bir çift. Tik göründü. Fakat çiftliktekiler de onları görmüşlerdi. Bunun için hup. si de dağlara kaçtılar. Türk leventleri kaçanları arkala âan vurmuyorlar, sadece kovalıyor - lar, yetişirlerse tutuyorlardı. On beş yirmi kişiden yalniz üç ki- giyi yakaladılar. Efe Mehmet Şişko Rüstemle diğer bir levendi bunların basmda biraktı: — Burada bekleyin, Bir yere o git- mevin. Biz dönerken sizi de alırız. Dedi. Kendisi, diğer leventlerle birlikte, giftlikten kacanları kovalamıya baş adı. Bu köylüler Eydalir mansstrer- nın çiftliğinde oturuyorlardı. Manas- tıra yaklastıkları halde oraya gitme- dağa santılar. yar dağlarda ve dağmık kövlüler ardında kosmaktansa ma- nastıra gitmevi daha doğru buldu ve yolunu o tarafa cevirdi. i “ Evdalir manastırı. küelik bir ve di. Burada paraz Höskiildür'le, pek ihtiyar, zavıf ve kör bir adam nan babası papaz Evnar ve bir kaç genc çörmezi yaşıvorlardı. Çömezler Türkleri görür o görmez, tazıları gören tavşanlar gibi “kaçtı- Ml Hösküldür,. elli yaslarmda, zayıf ve pek cimri bir adamdı. Din a- anmr olduğu hatdedünyava va dünya mahha bağlılığı daha çoktu. “Çuha, ipekli kumaşlar, gümüş sofra takım- Tarı, gümüş şamdanlar Ve altından istavrorlar gibi değerli esya topla- mıştı, Bunları kimse calmasn diye her zaman için sandıklar içinde kilit- 1 bulundururdü, haçları ve şamdan - Tarı bile ancak büyük bayram gün - lerinde meydana çıkarırdı. Leventler bir iki dakika içinde her tarafı aradıkları zaman bodrum ka - tındaki sandıkları buldular. Hemen yukarı çıkardılar, Papaz Hösküldür diz çöküp yalva- rıyor, hattâ ağlıyordu: — Bunlar bana emanettir... Bunlar benim değildir. Diyordu. Dişli Hasan bu sözleri tercilme e- dince Efe Mehmet göyle düşündü: — Acaba kimin? Şunu da öğren - meli. Herhalde yök zengin bir adam olmalı. Elbet, gider onu da bulursz. Sordu: . i — Kimindir? — Tanrımız Mesihindir. Onün kız- masından korkmüyor musunuz? Efe Mehmet Danimarka diliyle söy lenen son sözlerin Mânasını öğrenince güldü. Papazın beyaz #okalmı okşe- — Ozülme. Zaten biz de ona götü- rüyoruz. Bir yükten kurtuldun. Emekliyerek kapıya kadar geldi ve deceklerdi, Temmuzun onuncu günü | müştür Dışarda bu konuşmalar ve gürültü- ler olurken papaz Eymar en dipteki küçük odasında bulunuyordu, hızlı vurdu: ei Oğlum, ne var orada? Ne olu. yor? Papaz Hösküldür oraya koştu. Ba. basımı kaldırıp yerine götürmek iste- iz N — — Türkler geldi. Sandıkları götü- recekler... Sen çıkma, bir fenalık ya- parlar sana. pi Mesih öyle emrediyor. Götürün in başına yürümek için silkin. Papaz Hösküldür hem babasınm ar zusuna uymak için, hem de malları kurtarmak ümidile razı oldu. Papaz Eynar dısarı cikmen Ffe Mehmetle arkadaşları dönüp baktı - lar. Papaz Fiskitir: Size bir şey söylemek istiyor! Dedi, — Çahık sövterin Welrtisiz vok... Panax Hösküldür Ffe “Mehmedin catık keslarındın. kendisine defe bir iki atlrm atmasından ve bir ateş ha rener #ihi heirrelarmdan Karkımız. tu, Bu korku ile behasmın oluna biz rakmıe ve adamcağız olduğu yere diz çölemdletii. Panax Psnar Te Mehrndin sesi - nin oaldiği #nrp # Andi, Gizel ve tit vek bir sesin, ellerini Wsatarak bir manzume akumrya basladı: Niçin başkalarimin memleketerine ge Türein'2? Sizin memlekelinizde su we wiyerek yok mu? İNönin hrekalerımın malin alırsınız? Allah size de mal vermedi mi? Bir gok satırları Insifden almmış oan bu manzume uzadıkça uzayor - Thtisar emen sasi vitsilne Hahn acıklı bir hal alıvor, kör gösterinden vaslar bosanarak vanaklarımdan 8 *##1 yuvarlapıverra Panaz Eynar son kuvvetini harci- vordü, Henüz manzume bitmeden yere düş Ffe Mehmet bu #svsl'rva artmis tı. Dali Hasenm kolundan tuttu: — Yürü... GiMioruz. — Sandıklar? —aBirak, onları... Su kör, papazın kali vüreştime dokundu. Arkadaxiarma da isaret edince kep beraher orarlan ayrıldelar, Efe Mehmet gecikince Sisko Rila- temle arkadası kendilerine birakt'en üç esiri alarak yen ekmislardı. Bu (sırada Tstreitu ciftliğinden kendil oi. İne doğru virmi kodar atbınni geldi. İğini gördüler. Esirleri bırakıp g6 minin bulunduğu tarafa uzaklaştılar. Geceyi boşbir kövün evlerinden birinde gecirdiler. Ertesi gün gemiye dönmek üzere yola cıkm- ta arkadan nal sesleri duyuldu. Dö- Düp baktılar ve sekiz atlı o ördüler. Bunları “papaz Hösküldür Türkleri vakalamak vahut öldürmek için gön - dermisti. Hepsi de silâhlıvdılar. | Efe Mehmetle arkadasları çalıların dibine sindiler. Atlılar vaklaşınca hü- Icum ettiler. Fakat ancak bir tanesini | vakalrvarak diğerlerini kacırdılar. Yolda bir oduncuya rastladılar, O- nu da tutup bağladılar. Temmuzun dokuzüncu günü Murat Reisin leventelri Berufiyord kıyıları- nı yağma ettiler. Dönüşte bir kilise İ önünde mola verdiler. ateş yaktılar İve bir kuzu çevirdiler. Körpe kuzu 2- levlerin üstünde cızırdıyarak kızarır- ken güzel Anadoluvu andılar ve Ana- dolu türküleri söyliyerek Anadolu dansları yaptılar. Yüz on esir yakalamışlar bir çok malla bir kaç hayvan almışlardı. Artık Izlandanın garp kıyılarına gi yola çıkmak istivorlardı. Fakat rüz- ir gittikea gertlesti ve fırtma halini #ldı. Bunun için beklemeye karar ve- rildi. iğ Hasan ne oldu? Hâkimle vali bir türlü anlaşamı Yorlardı. Hâkim suçlunun hapsedilmesini ve İhtiyarın birer buzlu cam parçasmı | İzlandadan Avrupaya gidecek olan andıran gözleri sağa #ola kımıldadı: | Ük gemi ile gönderilmesini istiyordu. — Türkler mi? Sandıkları götürü- | Çünkü şimdiye kadar adada bir hır - ha?.. sızlık yaptığı yahut adam öldürdüğü İnler gibi söylüyordu. yoktu. Yalnız Estrid'i kaçırmak için Birdenbire doğruldu! geldiğine şüphe kalmamiştı. Lâkin — Beni onların karşısma götür. o |büyük bir iyilik te yapmıştı. Hâkk Deği. min düşünilşüne bakılırsa onun yap- — Olmaz. Bir fenalık yaparlar... tığı iyilik tasarladığı fenalığı karslı: Ihtiyar papaz bağırdı: yordu. Sadece bundan böyle adada — Bana bir şey yapamazlar. Beni | kalması korkulu olduğundan kovul - ©nlarm yanma götürün, yoksa O ken-| ması gerekti TA Şehrimizde Evle- nenler Çoğalıyor Istanbul Kütüphane'e- rindeki Kitapların Sayısı 163141 İstanbul Belediyesi tarafmdan çı- istatistik yıllığı” na göre, hudutları dahilindeki evlenme adedi söyledir: 1931 de 4639, 1932 de 4738, 1933- te de 3908 kişi evlenmiştir . Yine şehrimizde 1931 de 12564 kişi, 1932 de 13374 kişi, 1983 te de 12170 kişi ölmüştür . İstanbul yo'ları kaç metre? “1932 - 1083 İstanbul Şehri İsta tistik V”ğr,, ha göre, mezkir sane de bütün belediye şubeleri dahilinde 23.233 metre asfalt; 86777 katranlı ve adi .şöse, 157.24 parkeli, 422.723 metre adi ka enli, 329.673 metre de kaldırıma vol var. dı. Gecen ilç sene içinde kalrtırımsız yollarm azalmış olmas muhtemeldir. Istanbulda kaç bina var? “1932-1933 İstanbul İstatistik Yulığı” ndan şu şayanı dikkat Ta. kamları alıvoruz: İstanhu'da 80/76 ew 1447 Pnartı- man, 87 patısiyon. 169 otel 496 otu. rulan hen. 491 belir odası raka, 35082 dükkün ve mağaza 545 içimde san'at ve ticaretle uğranılan han, 856 fabrika. 140 hamam, 3en fırm, 218 gnrat, 1959 ah. 491 mek. ten binasr 20 Frsla, 209 hiikümet bi. pası, 67 beledive bina, 40 hestane. 14 karakol. 487 cami 103 kilisn, 41 havra, 51 sinema ve tiyatro vardır , metre Kara ve deniz rahil yavtnları Yapılan bir istaristiğe gire Tong! senesinin basında. İstanbulda 1621 binek otomobili, 601 kamyan. 142 mo tosiklet mevcut bulunuyordu , 1933 senesinde İstanbul fimanrida N Eski ve Yeni Elişlerimiz «Sergiye İstanbuldan 4,000 Eser Gönderiliyor Iktısat Vekâleti tarafından Anka. rada Sergi evinde Cümhuriyet Bayra- mında açılacak olan elişleri ve küçük karılan “1982 - 1938 İstanbul şehri | san'atlar sergisi hazırlıkları çok iler- belediye | Jemiştir. İstanbuldan sergiye gönde- | rilecek eşyalarım son kısmı da yarn Yalnız Istanbuldan sergiye #000 parça eşya gönderil sevkolunacaktır, mektedir . Eşyalar arasmda son derecede ne- fis eserler vardır. fik elişleri ve kü - çilk san'atlar sergigi, Türk san'st kârları tarafından ej ile vücuda get rilen ve şimdiye kadar tasnif edilm mis bulunan kiymetli eski ve ye elişi eserlerini meydana koymak dır. merkez müdürü Aki G miştir. | hakkımdaki büyük inkişafı tesbit e den esyalar da Vardır . tezhip İsleri. oyuncaklar, ev işleme - İişteri. blüzlar, kemer tokaları, kötri- bar işleri ve daha bir çok güzel eşya bu aradadır , z Bu eserleri gördükten sonra İkti sat Vekâletinin bu sergiyi açmukla ne kadar müfit bir is yaptığını takdir etmemek kabil değildir Eşyaların sonu dün alınmıştır. Ge ri kalan bazı eşya da yarm öğleye kadar kabul edilerek akşamki trenle Ankaraya sevkolunacaktır. Türkofis İ Merkez Müdürü Aklı Gün de çarşars- ba günü Ankaraya giderek sergi © vinde çalışacaktır , kayıtlı deniz nakil vasıtalarının mik- art şudur: 2171 İ sahizlara, 196 sı resmi ku. rumlara, 656 sı sosyetelere ait olmak i Üzere 3023 adet romorkör, duba; ka- yık. sandal, motörbot, taka, tenexzüh motörü, kotra, çektirme, salapurya. muş ve saire ki tonilâtoları miktar - ları 163,012 ye baliğ olmaktadır İstanbul kütürhaneler'nde nekadar kitap var? İstanbul kütüphanelerinde mevcut kitâpların 183141 adedini bulduğu öğrenilmiştir. e Bunların 121651 i Arap harfleriyle, 7981 i Türk hurfle- riyle, 33508 i de garp lisanlarımda Yâ- zilmış bulunmaktadır . 12 sene içinde kaç yangın — | söndürüldü? | İstanbul asri itfaiyesinin kuruldu - ğu 1923 yılmdan 1935 yılma kader çıkan ve itfaiye tarafından söndürü - len yangınlar hakkında belediye bir istatistik vücuda getirmiştir. İstan - bul yeni itfaiyesi 923 senesi gazı İkİn- ci aymda vazifeye başlamıştır. Bu iki ay içinde 72 yanaın söndü - rülmüştür. 924 te 280, 925 de 192. 926 da 432, 927 de 374, 928 de 355. 029 da 495, 930 da 468, 931 de 45 982 de 530, 983 te 423, 934 te 178 835 te 564 ki on iki yıl içinde 508Ö yangın çıkmış, kısmen yanmış. VEYA yanmamış olarak itfaiyece söndürü- | Bundan başka itfaiyeye 97 03059 ihbar vâki olmuştur . İ Garsonlar Cemiyeti bütçesi Garsonlar Cemiyeti, heyeti umu- miyesi yakında toplanarak yeni idars heyetini, seçecektir Ticaret Odtst cemiyetin bütçesinde tadilât Yapınıs | tir. Cemiyet buna itiraz etmis, fakat oda hukuk müşaviri itirazı haki bul mamıştır. Başkırdistan Cümhur Resinin hediyesi Memleketimizi ziyapet.etmiş olan Başkırdistan Reisielimhuru Tahirof, Ley ei Miraç (st Müftülüğünden: 13 7 1998 salı günü Re gsbin yirmi altısma müsadif ölniaks la önümüzdeki Salı akşamı (çarşam- ba gecesi) leylei miraç olduğu ilin olunur. Bugünkü program Istanbul — Öğle neşriyatı — Saat: 12.30: Plâkla Türk musikisi. 12,50: Havadis. 13,05: Plâk-| 1s hafi müzik. 1325 — 1400: Müntelif plük neşriyatı. Akşam neşriyatı — Saat: 18,30: Çay sa- ati; dans musikisi. 1930: Turgut Beda tarafmdan “Markoni ve radyo amasdıü, İsimli konlerans, 20,00: Müzeyyen ve ar kadaşları tarafmdan Türk musikisi. 20.30; Türk Musiki Heyeti tarafından Türk ma- 21,00: Plâkla sololar. 2130: Or 2 — Neybal: Hasir vals, 3 — Burukner: 7 nci Senfonlden Şiert 4 — Bürükmeri 8 izi Genleniden' Epi « ?ot, S5 — Şut: Içli kukla, 6 — Lekar: Şehzade çalar. 7 — Rus romansları. 22,30: Ajans haberleri. 23,00: Son. # Günün program özü Senfoniler: 1850 Prag: Brukner'in eserlerinden, Hafif konserler: Budapeşte: Çigan musikisi, Zürih: Mandelir. orkestrası. 20 Belgrat: Orkestra, 1745 Hamburrg: Çay dansı, 21/05 Bükreş: Küçük radyo orkestrası Zürih; Orkestra, 21,10 H, Stutgart: Radyo orkestrası 2230 Varşova; Karışık orkestra, 22.40 Zürih: Halk masikini. 23,30 Mümi ece musikisi, 23,50 Londra: Gece orkestrası. Operalar: 2145 Roma: Verdi'nin “RİGOLETTO, 6. perası, Operetler: 21,40 Zürih: Radyo opereti. 21,40 Tulür: Simons'un “Trepen'in sar - kısı, Opereti, Resitaller: biga Solist konseri (Orkestra ile). 19 o Münih Hugo Wolf'un yeni şarkılar öperetinden par - İstanbul Darülâcezesine iki sandık oyuncak göndermiştir. Rus Sovyet konsolos vekili Kitbof, salı günü Da- rülâcezeye giderek oyuncakları biz - dim giderim. Ben yola getiririm onla- (Arkası var) zat çocuklara verecektir. 20.20 Budapeşte: Çift piyano. Dame meeikisiz 18 ; Bükreş. 23.40 ; Varşova. 2235 ; Brüno, 2345 : Roma, 24,10 ; Budapeşte, Sergi komitesi azasndan Türkafis ün, dün eser- lerin ambalâj yapılmasına nezaret et- Eserler arasmda dericilik El ile Yapılan eldivenler, bir san'at- kâr tarafından yapılan dikişsiz ayak kabi, el Çantaları, rinyatör işleri, leh avi TURK İNKILABI) No. 71 Bu sirada, “bazı garip tesadüfler ve İdaresizlikler olmuştu... Meselâ, köylerde ve kKasabalardaki (halkın cins, mezhep Ve milliyetlerine dair bir defter tanzimi için hükümet merkezinden. emir Verilmiş; bu işe de, nahiye müdürleri memur edil - mişti. Bu mesele, propagandacıların pek işine gelmişti. Derhal: — Iştel.. Hükümet, Kürtleri teh. ecir edecek.. kesecek. Onun için bir defterini hazırlatıyor. Diye bir dedikodu baş göstermişti. Garip bir tesadüf eseridir ki, bu sırada da, Sıvasta bulunan Altıncı Süvari, Alayı (Zara) kazası merke. zine gelmişti. Ve alay gelir gelmez de: — Hah.. Işte, asker geldi. Tıpkı Ermeniler" gibi tehcir ve taktil Yaş. uyacak. Diye çıkarılan sşayialar, cahil aşi. ret halkını büsbütün heyecana vor. mişti. Artık umumi vaziyet; bir barut fıçısına benzemişti. Bir kıvilerm, bu barutu bir anda parlatmıya kâfi ge: lecekti. Ve.. bu da gecikmedi. Koç- kiri ve havalisini imtiyazlı bir eyalet haline koymak istiyenler, Istanbul . dan aldıkları talimatı tetbika giriş. mişlerdi. Bunlar, evvelâ o civardaki bazı asker kaçaklarını ve eşkiyaları himaye etinişlerdi, Sonra da, nek !edilen bir silâh ve cephane kafilesi “5 vağma etmişlerdi... Hükümet kuvvetleri, takibata haş- lamışlardı. Halbuki ötekiler, bu. ta- Kibatı umum aşiret halkına saril bir hareket gibi göstererek halkta bliviik bir heyecan uyandırmışlardı. Ve niha vet; bir kac yüz kisilik bir kuvvet tor yarak (Umraniye nahiye merkezini basmıslardı . o Efrat ve zahitendan hazları sehit, ib rıda esir edilmişti. Ve sonra dasbu hareketin başma geçenler ta rafından, Koçkiri ve havalisinin imti. verli hir eyalet haline ifrağı için Ri- ville Millet Meclisine bir telgraf çekil minti, Ancak su var ki, bütün bü İsyap ve ihtilâl hareketi mevzil kalmıs, ve bu verekete, Kankiri asiretine o mensur Kilrtlerin coğu İle Diveigi ve Kangal Kazalarmdai Kürtlerin hiç biri işti- ş AcıHakikatler Artık Umumi Vaziyet Hemen He- men Bir Barut Fıçısına Benziyordu Yazan : Ziya Şakir at ettiği Topal Osman; tam seksen iki pare köyü bir kaç gün içinde hâk ile yeksan etmiş, bu köylerin binlerce masum halkını da mahvı perişan ey- lemişti. Fakat aradan çok geçmeden, o Nü- rettin Paşa bu iki yüzlülüğünün ee zasını çekti. Araya başka bir takım sebepler de Karışarak Nurettin Paşa aleyhinde Büyük Mület Meclisinde bir galeyan husule geldi. Hattâ. Meç liste onun idamını talep eden mu Mi lar bile az değildi, Fakat, bazı zeval şefaati vüz”uden, sadece (azl) i iktifa edildi. . Bu sırada Büyük Millet Meclisi kü- kümetinin karsısma, başka biz7engel daha dikilmek istidadı o göstermişti. O'da, sabık (Ittihet ve Terakki hükü- meti) nin Harbiye Nazırı (Enver Pa- sa) idi, Enver Pasa, mütarekenin akdini müteakm arkadaşlarile Istanbuldan firar ettikten sonra, bir hayli macera xeçirmisti, Ve; naklettiğimiz hâdisat ten biraz evvel de, İtalyava gitmisti, O sırada firariler tarafmdan (Itti- hat ve Terakki Cemiyeti) anavatan haricinde telerar ihva odilmek istenil- miş: Berlin, İsviçre ve sair birkaç ver de de merkezler tesis edilmişti Bun- ardan biri de! (Roma) merkezi #di. Bu merkezi, -züva- Vehip Paşa ida ve edivordu. Halbuki, merkezde, ken- #isinden baska hiç kimse bulunmuyor ve Vehin Pasa, bu firma altında ken- Mi maesrali havafınm sevrini takip »Mvardu, Ve belki de, işsizlikten sıki- Trada, Enver Pasa Romrva geldiği zaman Vehin Pasa ona şöyle bir teklifte bu- Yanmustuz — Anadoludaki vaziyet malüm. Yu nen taarruzu, bir hayli ilerledi. Isyan ve ihtilâller devam ediyor. Cemiyetin her varda töskilâtı bali, bahisns her tarafta sizi bircok tanıyanlar var öyle bitmez ve tükerimez, müşkül bir matera arkasında kosacağınıza.... Me selâ siz, Kı Eirseniz.. Ben de, Ttalyanlardan müzsheret temin ederek Antalyadan yukarı doğru ei sam... (1) Teklif, Enver Paşaya <azİp gelmiş. ak etmemişti. Hâdise, barları” “iin sönüvermiz İti... Asiretin yele! (Mustafa Pasa Za- Ae Havdar Rav) Erzincana 'diğer. Windarlar dn, Dersime firar etmi lerdi. Axiretin diğer reisi A'isnn kor. kusımdan Erzincan civarında gizlen. misti, Asilerin derdesti iin Panfns hare. Kâtenr durdurmaya eslean (maraz ordusu kumandanı Nurettin Pasa va emir verilmisti. Nureftin Pasa ferhat mühüm bir kuvvetle (Sivas) a <elmisti, Asiler, o muvaffakrvetsizillerin der dolavı bitvük bir nedametle birer İ seve gokuldukları iin, bir süvari (bölüğü ile bunları bir kac gilin icinde İtanarlamale mimiriim ilcen * Neredelin Pasa hiiviik mikvasta arkeri haraki, ta eiriemis: hü suretle hâdisevi Kiza. mundan enk farla hilvilterek kendini. ne ve p#»di lere, zorla ekemmi. vet verdirmek istemişti, Cenhelerde: tek bir silâh'n hile hir obüs tonu kadar kıvmetli olduğu bir zamanda, Nurettin Pasanm hir kaç a. lay askeri Karkiri daflarmda dola. *irması cok Mizumeuz bir haralcafti, Ts bununla kalsa, bir sev deitdi, Fa- kat Nurettin Pasanm —kimbilir na- *1l bir düşüncesile— (Giresunlu To- pal Osman) da bu işe müdahale etti- rilmişti, Topal Osmanm, maiyetinde bir ka- til sürüsü ile bu havalive “gelmesi ciğden büvük bir felâket tetkil etmir. | ti... Ve, Nurettin Paşa, (Srvas) gaze. | tesine yazılacak bir makalede kendi. sinin; Kütülemare, ve Selmanpâk kahra. manı, Kahramanı namidarı... Livayı Islâmı yükselten en serefli İslâm ku- 'mandanı... (Hazreti Hüseyin) in seyfi murassamın maliki. (Hazreti Abbasi ın sancağı şerifinin varisi... (Alay) lerin ve (Caferi) lerin hami ve Pres tişkârr...) olduğunu ilân ettirmek için © makale muharririnin yüzünü gözü. nü öperken.. Onun o havalive musa) ti. Fakat, buna bir anda Cevap vere. memişti, Çünkü; Yapılacak hareketin muvaffakıyetle intaer için, Büyük Mil let Meclisi erkânile bir mücadeleye Sirişmek elzemdi. Bu ise, her tarafı- m düşmanlar saran memleketi en fe- <i bir akıbete sürükliyehilirdi... İşte, böyle bir mesuliyeti omuzlarıma yük. lenebilmek kolay değildi. Enver Paşa, bir hayli düşlindükten sonra; — Şimdilik; Anadoluyu kendi mu. kadderatına terketmeyi muvafık gö. rüyorum, Orada çalışanlar, pekâlâ muvaffak oluyorlar, Ben onlarla mü- cadeleyi göze alsmam.. Maamafih, Kafkasyaya gideyim, Vaziyeti daha Yakından tetkik edeyim, O zaman, k ” i Kli daha kat'i olarak verebili. Cevabını verdi, TArkası var) a meselenin şahidi, » nmdân bir zattir. Ve © zat, yatır, © devrin erkâ- bugün, berha Z.S. Bİ! Sene içinde birinci tah pit. miştir, kinci tabir, çıkmıştır. Türkiyede bu . kadar güzel bir roman çıkmamıştır. Ikinej tab'ı bitmek üzeredir. Satış yeri; YENİ KiTAPÇI