—— 16-8-938 IAN Gündelik gazete | Başmuharriri Ahmet Emin Yalman Tan'ın hedefi: Haberde, fikirde, yde temiz, dürüst, samimi “lmak, karin gazetesi olmaya çalışmaktır. | Ayşenin canavarlığı Bazan öyle suçlar vardır ki, mes- Wliyetin kimde olduğunu tayinde viedan tereddüt eder, Dün, gazetelerde okudum. Bir a- Ma, İzmirde, 40 günlük çocuğunu de- Dize atmış. Havadisi veren gazete vak'a için “Görülmemiş canavar- lik,, diyor, Evet. Vak'a, sadece bir Ananın çocuğuna kıyması olsa mu- hakkak ki her ne sebeple olursa ok | van bir cinayet; bir canavarlıktır. Fa- ayni gazete şöyle anlatıyor: Ayşe, Karşıyakadan vapura bin- İmiş, vapur sahilden 20 metre kadar Kçılınca, çocuğunu öpüp kucaklamış $8 sonra birdenbire denize atmıştır. | ilda verdiği ifadede, kadın, ş0- | för olan kocasının üç gün evvel öldü- Ünü v6 bütün uğraşmalarına rağ Men, çocuklu olduğundan bir iş bula- Madığımı, müracaat ettiği çocuk yu- | vasnın da yavrusunu kabul etmedi- Üni söylemiştir. Ayşe, çocuğunu o bağrına basmış, | Sdu öpmüş ve sonra kıymış. Ayse aç kalmış. İş aramış, çocuğu, için iş bulamamış. Arse çocuk yuvasına müracaat et- Mis. Kapı duvar. İN Günün meseleleri || de kırk günlük bir çocuğu ol- Ve görmüş ki Ayşe, kimbilir ne) büyük şehirdir. Uzun uzun caddele- bir istikbal hayalleri ile koca-İri vardır ve belkide Almanların a "ile kucaklaştığı bir saadet anının | yakları bu eüddelerin uzunluğundan Mahsulii ciğerpmresi açlıktan ölüme) dolayı büyücektir. Çok defa rastla- dn sürükliyecektir, açlık ilâhma | dığım kadınların bir tek papucuna Olimpiyatlarda yapılan atletizm müsabakaları Olimpiyat mektuplari Nefesimizi arttırmak için 10,000 metrelik koşu ana spora, atletizme ehemmiyet vermek lâzım ( Sureti mahsusada Berline giden arkadaşımız Burhan Felek yazıyor) Berlin, 12 Ağustos — Berlin bir Yavrusunu kurban etmeye karar benim iki ayağımı koymuk kabildir. Mmlirnenaat ettiği ve onu redde lay ri Ye vet e İleiElM EE vi veya yanlışlığı üzerinde bo sözler söy eder Ayse, Poruğu var diye onu almazdım. İş, eme, burada itiraf etmeyi, deni. yaş madan evvel 40 günlük çocuğu. hay daha az kilçüilmüş veya bir par- iliş telâkki etmiyorum. Fikret Adil ein Tütün eksperliği Eksper yetiştirmek için o Sir mektep açılacak ha dani devam eden eks- ray, atlhanları neticelenmek ül - ku ç» Simdiye kadar imtihan edi- Ya eksperden ancak 200 & mu- İ Yaş, < olabilmişlerdir. Bu nispet ev- Yapılan tahminlerin çok du - ti pi kalmıştır. İmtihanda muvaf. ların eksperlik etmesi. | Nemi müsaade edilmiyecek, fa- ,, İktesep hakların ziyaa uğra- “AM İçin iki ay sürecek bir kursa Sonra İkinci bir imthana A Oİmalarına imkân verilecektir. #ksperi yetiştirmek için İnhi. We, Umum müdürlüğü tarafımdan a Aklep açılması kuvvetle muhte- alevkozdaki ortamektep Miz, zda bir orta mektep tesisine | at edildiği dün maarif ve - Wi maarif müdürlüğüne bil- Male Bu mektebin bina işi “*- ilme: Berlin mişti Olimpiyadları Milan komitesi fevkalâde © Ancak KARDEKS (kardex) minin tatbik: sayesinde muştur. Bu sistem, Olim muvaffakıyetine iştirak İletin 300,000 azasımdan iy Buazzam teşkiltnı kayrd | *tmiştir. Bundan dolayı Ye p,, tatbik ve istimali her a memleketimizde Baclu kimdir? Ayşenin iş aramak Win kimselerin bu kararda dahilleri iyecek değilim. Fa- çocuğu İle beraber yoluma çıksa, benim de bir Mizmetçiye ihtiynerm olsaydı. ben “büp kucaklıyan Ayşeye bir borç yorum, Ve bunu” yapmakla, ken:| iN Sanırım 39 — 40 numara kundura burada çocuk ayakkabısı sayılır. Almanların (parad) yürüyüşü dedik-! leri kalçadan kırma ayak atışları da belki ayaklarının'pek ufak olmayı» da maym. Onlar da ayni nisbettedirler. on Hitler selâmı bahanesiyle Al manların dünyaya el uzatmaları eli de burada ayak kadar bir merasim âzası haline koymuştur. Misafir olduğumuz şehir hakkında kötü demek ayıptır. Doğrusu kötü denecek sey de yoktur, Lâkin Berlin bir Alman şehridir, yabanüiları mem nun edecek hale getirmek kimsenin aklma gelmemiştir. Belki buna lü- zum da görmemişlerdir. Hiç bir bü- yük kahve, hiç bir büyük lokantada Almancadan başka dil söyliyene Past gelmezsiniz. Halbuki Berlinde bugün 200 bin yabancı vardır, Berlinde bir Türk için özlenmiyen ne yok ki? Musluğunu açıp sakır şa- kır ve gerbet gibi içtiğimiz humidiye suyundan şekerli bir limonataya ka- dar... Burada Türkçe tatlının karşılı Zıni bulamadım. Kahvelerde koc bir Incan acı kahve için üç tane nohut kadar şeker getirirler, O deryaya bu damla ne yapsın. Berlinde belki bizim hoşumuza gi- den şey az amma yarılacak şey çok- tur. Bunu avdete saklıyabiliriz. Olimpiyatların son baharı Olimpiyat müsabakaları artık &on baharını yaşıyor. Atletizm bitti, Yüz me bitiyor. Futbol finale geldi. Gü- reşler, bisiklet bitti. Basketbol / bit- mek üzere, boks yarıda. Eskrimin üç: te biri kaldı Binicilik te bugün başlı- yasak. Olimpiyat müsabakalarınm esast- ni her zaman atletizm teşkil eder. O- nun için herkes olimpiyattan atletiz- mi anlar, Diğer sporlar birer garni- türdür. Almanlar bu sene atletizmde büyük neticeler bekliyorlardı. Kendi memieketlerinde, kendi halkı önlinde koşmak büyük avantajdır, fakat bu hulya tahakkuk etmedi. Amerikalı- lar erkek atletizm müsabakalarmda 11 birincilik 6 ikincilik 3 üçüncülük aldıler. Buna karşı Almanlar ise o da atmalarda olmak üzere 3 birincilik 2 ikincilik 3 üçüncülük elde ettiler. İtal yanlar ise bütün gayretlerine — rağ- men 2 ikincilik 2 üçüncülük Bİbi u- fak bir muvaffakıyetle iktifaya mec- bur kaldılar, Bütün olimpiyat müsa- bakaları bana birşeyi gösterdi. Ama- e Süne taammtim etmektedir. kendi içindeki ateşten alarak müsa- İfutbole iştirak etmemeleri de bunu tör aşkı ile çalışan, yetişen ve hızını| Berlinde Olimpiyat köyü nde Japon kürekçileri jbaka Yapan milletler, Spor dirigö de- İdiğimiz (sevk ve idare edilen spor) | İ dan daha iyi netice alıyor. Amatör- lüğün en güzel nümunesi Amerika- Ulardır. Amerikalılar seyahat tehsi- satı bulamadıkları için bir kısmı öto- mobillerini satmaya mecbur oluyor. ları da bir iane açılarak bünun &- nine geçildi idi. Sport dirigönin en bariz iki hümünesi Almanya ve İtal. yadır. Bunlar Amerikalıları, | İngi lizlerin, hattâ şimal memleketlerinin önünde serflruya mecbur oluyorlar. madan mülalca etmeyi zaruri bulu- rum. Sporcu kendini sporcu olmr. yanların idare ettiğini gördükçe gev- şemekte ve idare mekanizmasile ken di arasındaki ruhi bağlar yavaş ya- vaş çözülmektedir. Amatör futbol Dünya amatör futbolünün burada hemen en iyi nümünelerini gördük.| Kanaat getirdim ki amatör futbol şimdilik şimal memleketlerinde oy- Banıyor, Orta Avrupada çok düş- müş. Zaten bircok memleketlerin Bunu memlekötimizin &por işleri na- | mına dikkatle ve hissiyata hiç kapıl.| hakkinda düşündüğüm şeylerden yal panin iYi bir profesyonel takımı bu- rada kolaylıkla dünya birincisi ola- bilir. Bu, fütbolün yavaş yavaş — bir #por olmaktan ziyade bir “temaşa,, olmaya başlamasından ve profesyo- nelerin Oynadıkları oyunun da bir spordan ziyade bir “marifet,, haline girmesindeti ileri gelmektedir. Ne ya palım” Bukadar çok koşanın çabuk yorulması mukadderdi.. Güreş ne halde ? Güreş ne hâlde diyeceksiniz?. Olimpiyatlardan evvel | güreşler nız bir noktada aldandığımı gördüm. O da Avrupada serbest güresin hâlâ ilerlememiş olmasıdır. Bu güreşi Av- rupdda yalnız Macarlar biliyor. Av- rupa dışmda da Amerikalılar. Fran- sızların içinde bilen bir iki kişi var. İsviçreliler ayakta iken biraz ayak oyunu biliyorlar ama yerde birşey bilmiyorlar. Greko - Romen güreşine gelince; o herzamankinden daha fazla bir kom- binezon işi olmuş. Meselâ kur'a çeki- lirken kuvvetli güreşçiler ilk devrede biribirine karşı düşerlerse biribirini kırıyor ve tasfiyeye uğratıyorlar. gösteriyor. Profesyonellik burada s-! Beride bir zayıf güreşçi bundan İsti- matörlüğü tamamen boğmuş. Avru-İ fade ediyor, Taliin en çok rol oynadı. | Sun'i kalp Sun'i kalp yapıl: Meşhur tayyareci keşfedilmiş. ndbergle bera-| 9 di ginizi yoklayınız ber çalışan Doktor Karel ksuçuktan! Sorular bir kalp yapmış. Bu kalbi hakiki kalple değiştirmek insanım hayatını uzatınak kabilmiş. Bu keşif hiç şüphesiz ölüme karşı Hbariyle çok mühimdir. Vakıâ simdiye kadar hakiki kalp- | lerde bile kauçuk olan yok o değil- dir. Ne tarafa çekseniz o tarafa doğru uzıyan kalplere siz hiç tesadüf etme- diniz mi? Fakat sun'i kalpte hakiki aşk na- sıl olur bunu pek anlıyamıyorum Kauçuk bir kalbin içinde yaşıyacak aşkm nasıl bir balon olacağını düşü. nüyorum da hayret ediyorum. Hos hakiki kalplerde de balon olup köpü- ren, sonra ufacık bir iğne yarasile sönüverenler yok değildir. Ayrıca kırık kalpleri de solüsyon. la yapıştırarak tedavi etmek de ko- lay olacağı için ben bu icadı pek be- eniyorum. Bundan sonra nasıl otomobil lâsti- ği yolda patlaymcasrabayı durdurup tamir ediyorsanız, hayat yolunda bozulan kalbi de çıkarıp yerine ye- dekte bulunan: takmak mümkün ola- cak! Kalpsiz adam tabiri artik iflâs decek, çünkü kalp hastalığından | ölenlerin basübadelmevti kabil oldu- ğu için, yaşadıkları vakit kalpleri ol- mıyacak. Eski kalpleri yerine çat çat, bir kauçuk balon foslayıp açıla- cak! Bu suretle kalpter olmuya- 1. İnsanlar belki yüz sene yaşı- yaceklar, Fakat kalpsiz yaşadıktan İve yaşamak zeviö olmadıktan sonra ibu ömür neye yarar ki?... İ Düşünüyorum: Kalbe çsre bulan ilim, acaba beyne de bir çare bula- m7... | , k beyinlerle deği | dünyanm nizam ve intizam belki bir az daha yoluna girer ve İnsanlar &- rasındaki nesaket biraz daha elâs- kiyet kespederdi. ” Ölüm ortadan kalkarsa Bir arkadaş sordu: — Doktor Karelin icadıyla lüm ortadan kalkıyormuş?.. İ Bir başkası cevap verdi: | — Peki, muharebe ne olarak, Si lâhlanma ne olacak? Öreki ilâve etti: | — Ölmek ve öldürmek orladan | kalkınca insanlar neyle zevkalacak- lar?.. İl ö- i — biraz azaltmak için beynelmilel fut- bol federasyonu bu sefer milletleri! kuvvetli ve zayıf diye ikiye ayırarak kur'ayı öyle çekmişti. Sanıyorum ki güreşte de yavas yavaş bu usul tat bik edilecektir. Bence güreş sporunu kurtarmak için Macarlarm teklif et- tikleri sayı İle kazanmayı kaldırma: | dan başka çare yoktur. Ancak haki- ki güreş neticesi o zaman alınır. Bizim güreşteki veziyetimize (o ge- lince; güreş idaresinde bulunan ar- kudaşlar da görmüşlerdir ki biz Gve- | ko Romende teknik kabiliyetimizi ğı bu çeşit turnuvaların mahzurunu | Amerikal S5 — Devlet tarafından demiryolu inşaatına ne zaman başlanmıştır? S5— 15.20 teşrinlevel 1927 de ce- « ii , reyan eden en büyük milli ve tarihi nisbi de olsa bir zafer elde etmek i büdise nedir? S — Fotoğraf makinesini bulan kimdir? Hangi tarihte? S — Telefon hangi tarihte ve kim tarafından icat olunmustur? Dünkü soruların cevapları $ — Michelet kimdir? 3 — Miehelet, 1798 te doğmuş ve 1874 te ölmüş meşhur bir Fransız tarihşinasıdır, S5 — Mars kimlerin mabududur ve ne mabududur? C — Mars Yunan efsanelerinde Yunanlıların mabududur. Harp ilâlhı- dır. Jupiterle Junon'un oğludur. S5 — Metre nasıl bulunmuştur? C — Metro dünya muhitinin kırk milyonda biridir. 1792 den 1796 se- nesine kadar Fransada Dunkerkle Barselon arasındaki mesafe ölçül - müş ve bu suretle tul dairesinin mu- hiti bulunarak bunun kırk milyonda biri metro olarak kabul edilmistir. S — Havay adaları nerededir? C — Havav adaları Büyük Okya- nusta Polinezyadadır. Sandoviç ada- ları namiyle de maruftur, 1898 den- beri Birleşik Amerikaya ittir, ein yemnndneeneeneinei di Bir dördüncüsünün de aklma şu gelmişti; — Ben o zaman İspanya harbinin akıbetinden ve bu harbin senelerce asırlarca uzamasından korkarım... Bir beşinci arkadaş şu mülâhaze- da bulundu: — Demek silâh ve mühimmat fab- rikaları iflâs edecekler desene... Bir altıncısı cevap verdi — Ben asri mezarlıklar komisyo. k atli iHfeleri nunun akıbetinden ve vâzilelerinden endişe ediyorum. Erkek olan genç kız Önce kadın zannedilen bir şahis sonradan erkek olmuş, ve &ski kız arkadaşlarından birisiyle evlenmiş... Evvelce bir cins içinde arkadaşlık etmiş olan bu çiftin mes'ut olmama- sına imkân yoktur. Çünkü arkadaş- lar biribirlerinin (oyaların: karı ko- cadan daha iyi bilirler. Ve bu şart- lar dahilinde evlenen genç kızla, sa“ bık bir genç kır've lâhik genç erke- ğin mes'ut olmamalarına ben ihtimal vermiyorum. —— llara da 14 — 2 yenildik, İs viçre İle maç çok çetin olduysada bizimkiler kazandılar ve ikinci dev. reye geçtiler, İkinci devrede Ameri- ka, Polonya. İsveç ile düştük. Doğ- rusu çocukların pek te talihleri yok. Çünkü Amerika ve Polonya çok kuv. vetli takımlar. Öğleden sonra yapı- Jan müsabakalarda Polonya takımı- na 9 — 2 yenildik. Polonyalılar ilk devrede İsveçlileri 15 — 1 yenecek kadar kuvvetlidirler. Polonya takımı ile müsabakadan İrine girmiyoruz. Bugün bizi alâka- kaybetmişiz. Bu sefer bizimkiler| içinde 928 de Tayyar gibi güreşen biri yoktu. Başka milletlerin güreş- lerle bizimkiler arasında çok bariz İbir farir vardı, Ve işin garibi bizim- kiler o memleketlerle güreş tutunca onları da kuvvetlerile kendi. sistem- lerine uydurarak sade İtişiyorlardı. Tabii bü hükmün dışında kalmış bir iki istisna oldu. Lâkin bu istisnalar eksöriyetin karakterini değiştirecek halde değildi, Bence güreş sistemimizi kökünden değiştirmek ve âlem gibi güreşmeye başlamak elzömdir. Yoksa iki O gene sonra Balkan birinciliğini de kaybe- deriz. sonra grup tertibine göre Amerika ile karşılaşmaya mecbur kalan takı- muımız bir günde Yugoslavya, İsviç- re, Amerika ve Polonyaile çarpış- maktan mütevellit yorgunluktan do- layı müsabakadan çekilmiş ve aban- done ettiği için mağlüp sayılarak ü- çüncü devreye girememiştir. Bu mü- subakaların şeklide gösteriyor ki; herşeyden evvel atlet olmak, muka» vemetimizi, nefesimizi artırmak o ve &por şubesindeki ihtısasımızı alma- dan evvel büyük ve mütemadi mü- esdelelere dayanacak fizik kabiliyeti elde etmek şarttır. Bu da ancak ve ancak atletizm İle kabildir. Yaşasm atletizm! 'Yaşasm ana spor! B. FELEK ———— Sovyet mütahassısları yarın dar eden yegâne müsabaka bu idi. geliyor Kur'a ile düştüğümüz Amerika, İs) Üçüncü Dü Kurultayına iştirak e viçre ve Yugoslavya grupunde oOr-|decek olan Rus mütehassısları prof. han, Enver, Cihat ve Halim takımile ! Mesçaninof ve prof, Samueloviç ya- müsabakalsra girdik. Yugoslavyayı| em Odesadan şehrimize gelecekler- 9 — 7 yendik. İsviçre ile 8 — 8 bera-İdir. Diğer ecnebi mütehasnslar da bere kaldıysek te biz 70 onlar 58 vu-| birkaç güne kadar gelmiş olacaklar- rüş yaptıklarından biz galip sayıldık. | dır. Eskrim müsabakaları Biz eskrim müsabakalarmn yal nız kılıç kısmına giriyoruz. Diğerle- ü İrde İs i m