— GÜNAŞIRI Beyaz ırkk . Bana öyle geliyor ki, medeniyeti asırlarca omuzunda taşıyan beyaz ırk yoruldu. Başı düşü kten, gözleri ok ktan, elleri araştırmaktan bık- İ“ tı. Bol havaya, bol suya, bol güneşe, bol neşeye ihtiyacı var. Zevkimizin j son şekli bunu gösteriyor. İptidailiği, tabilliği özliyoruz; kendi | Aimi TAN 13 -6 - 936 —— ( ŞEHİRDE OLANLAR | Türk bayrağı den usandık. Daha geri ırkları taklide koşuyoruz. Bir müddettenberi zen- y cilere benzemeye çalışraamız bunun delilidir: Sevinçlerimizle, zevkleri - mizle, eğlencelerimizle, süslerimizle, hattâ imizle onlara b k istiyoruz. Şu kuvafördeki genç kadımna bakm: Bir idam mn.hkumu sanırsınız. Elektrik sandalyesine oturmuş, başında korkunç bir tas. İçinden şerare- ler geçen bu cihazın altında büyük bir tahammülle bekliyor. İstediği şey: Bir ışık demeti halindeki saçlarını bir zenci başına benzetmektir. Ense- sinde bir tutam yün yumağile koltuğundan kalkınca seviniyor... Şu ışıklı kapıdan girin: Karşınıza bir zenci muzikası çıkacak. Tahta ta- ! kırdfları, davul gürültüleri, acaip çığlıklar, kum sesi veren tokmakların sallanışı herkesi sarhoş etmiş... Yarı çıplak kadınlar saman çöplerinden 4 buzlu kahvelerini sonsuz bir zevkle emiyorlar... Şu plâjdakileri seyredin: Bir zenci ikabilesinden ne farkı var? Renkle- f ' Fini biraz daha karartmak için kumların üstüne uzanmışlar.. Kâh sulara atılarak, kâh sahile koşarak, zıplayarak, bağrışarak eğleniyorlar, Sahil- deki kayıkları zenci kayıklarma benziyor. Mayoları bir nevi zenci elbisesi. Derileri tıpkı zenci derisi... j Şu en güzel dans bir zenci adasından gelmiştlr Şu en guzel şarkı, bir 7 zenci bayramımın şarkısıdır, Şu en güzel renkler zencilerin sevdiği renkler- dir. Şu en güzel kolye in aynidir, #ti © Ç gibi çırılçıplak y Heelee B in p ç k istiyen- ler bile var. Evet, beyaz ırk medeniyetten usandı. Artık klâsik musiki ağır geliyor, klâsik şarkı dinlenmiyor, klâsik dans neşe vermiyor, klâsik renkler göz yoruyor... Rhılı ıııedem hayat onu sıkıyor. Lüks apartımanlar, güzel ler istemiyor, tabiatin vahşi ve iptidai kucağını is - tiyor. . * Ah mümkün olsa da zenciler biraz blıim şolılrlerinıiıe gelseler ve bi- raz da biz onların köylerine, larına, dağılsak Truhumuz dinlenecek. Ve belki bugünkü gibi Nriblrlınlıle didişmeden, boğuşmadan, kendi eserlerimizi ayaklarımız altındı ge kalkmadan, taze bir şevk ile bu yolda yürümek kuvvetini tekrar bulımgız' &Ü Kendi üstüne ! Bir kasabanm ileri gelenleri,kasaba eğlentilerden zeyk almamağa başlıya rak, toplanmışlar ve aralarında $öY- | Sorular le bir karar vermişler: Her biri bir şeyi üstüne alarak | — Mlhnodıki meşhur Skala tiyat- sazlı, sözlü bir âlem tertip edecekler | Fosu kaç seneliktir? —— ve subaşı bir mesireye giderek bir | — Jorj gınw ve bu isim asıl f hafta geceli gündüzlü yiyip içip ke- | İsmi midir? K ee yif sürecekler. — Sansavino kimdir? Taahhütler başlamış: ada A'ym dünyadan uzaklığı ne ka- — Kuzu çevirmesi benim üstü - | dardır? me, — “Mest,, lâkabile anılan Osmanlı — Yaprak dolması benim üstü - | Padişahı kimdir? a Dünkü soruların — Unhelvası benim üstüme. cevapları — Saz heyeti benim üstüme B — Port Sait ismi nereden gelir? — Rakılar benim üstüme, - — Şarkılar, gazelciler benim üs -| ©C — Süveyş kanalının imtiyazını tüme. Muhammet Sait Paşa verdiği için Akdeni: ve kanalım ağzında — Köçek takımı benim üstü: KUK Dik KO Seti $ bi A kıırulınuş olan bu şel , FO Sait is- Bu minval üzere herkes taahhü İ B Gdünü yapmış ve sıra bir kenarda o 8 — Samson ve Dalila operası ki- turan birisine gelmiş. Adamcağız S- | hindir ? ra kendisine geldiği halde ses çıkar-| © —. Fransız bestekârlardan Sen- mayınca sormuşlar: Saens'in. — Peki, ya sen?.. S — Santiago şehri nerededir? Hemen cevap vermiş: c Kz Uç tane Santiago vardır: Bi- —-Eğer bu bir hafta yanmızdan ;lışlli de, biri Arjantinde, biri de Kü- ayrılırsam Allahm bütün belâları be| & — zühal'in güneğin- ötrüfinde nim üstüme! devri ne kadar sürer ? Bize bu hikâyeyi hatırlatan, bu se| C — 29 sene 5 ay ılg:iâün îmt. ne kırk gün kırk geceye çıkarılan | S — Şopenhauer kimdir festivaller oldu. Hikâyedeki açıkgöz, | © — Alman filesofu (1788-1860) . böyle kırk gün kırk gecelik bir eğ- -— lenceye düşseydi kimbilir. daha, ne fedakârlıklarda bulunurdu! Şaka bir tarafa... Kırk gün, kırk gece eğlence az buz şey değil. Eğer bu peri masalları eğlencelerile mest oınuyacık varsa vebali kendi üstü- ne ! Zehirli pirzola İ - Fatihte Hubyar isminde genç bir i kadım yediği pirzolalardan zehirlen - Mmiş. Bu pirzolaları satan kasabı arı- yorlarmış. Bu kasabı bulurlarsa hemen gö - türsünler, medeniyet âleminin kim - yevi harp maddeleri hazırlayan kim- yahanelerine tanıtsınlar. Bu adam, belki, yeni yeni zehirli gazlar, zehirli maddeler arayanla- Orhan SEYFİ Bilginizi Yoklayınız #ictiin di Adliyede Zehirlenen kadın hastanede öldü Lüsya isminde bir kadım, birkaç gün evvel, ilâç zannederek yanlış- lıkla zehirli bir maddeyi içmiş ve a- ğir surette hastalarımıştır. Lüsya, dün Haseki hastahanesinde ölmüş- tür. Müddeilumumi muavinlerinden Übeyit tahkikat yapmaktadır. * Fatihte Mizahçı Kara Mehmet mahallesinde oturan Telefon Şirketi memurlarından — Ömer oğlu Şerif, rm işine yarar. henüz mahiyeti anlaşılamıyan bir şe- j 4 de yaralı olarak bulunmuş, Nasıl olmalı ? kilde, evin: Watböl İşleri öaleymile'yiü örteğe Cerrahpaşa hutı.h.ıneıine kaldırıil- * eski bir mesele çıktı: mı:tn. 'Tek seçici mi iyidir, yoksa heyet Galatada bir kahvede, arkadaşı mi ? Mustafayı kafasına bir sandalya ata- rak yaralayan Salih, dün Sultanah- met İkinci Sulh Ceza Mahkemesinde 12 lira para cezasına mahküm ol- Çiçek hastalığı Maslak civarında Ayasağa köyün- de altı mandada çiçek hastalığı görül düğünden kordon altına almmıştır. Bir &porcuya düşüncesini sorduk, bize şu cevabı verdi: Birkaç tane tek seçici bulmalı ve bunları bir araya getirerek bir he - yet yapmalı. O zaman mesele kal - maz. Buna bizim de biraz ıklnmı yatar gibi oldu: İki düşünce taraftarlarını tatmin icin! n t Kanun ve bağlı örnek vilâyete tebliğ edildi Büyük Millet Meclisince kabul edi- len Türk bayrağı kanunu dün Vilâ- yete bildirilmiştir. Türk bayrağı, bu kanuna bağlı örnekte gösterilen şe- kil ve nisbetlerde olmak ve al zemin üzerine beyaz ay-yıldız konmak şar- tiyle yerli şalinden yapılacaktır. An- cak şalin tedarikinde zorluk çekilir- se, en büyük Mülkiye memurunun izniyle zemin rengi alolmak Üü- zere başka kumaştan da yapılabile- cektir. Bu kanunun hükümlerine ve yapılacak nizamnameye muhalif ola- rak bayrak yapmak ve satmak ya- saktır. Bu yasağa aykırı gidenler, Türk ceza kanununun 526 ıncı mad- desine göre cezalandırılacaktır. Ni- zamnameye muhalif olarak çekilmiş bayraklar mahallin en büyük Mülki- ye memuru emriyle indirilecektir. (Kanun, neşri tarihi olan 5 Haziran 936 dan bir sene sonra meriyete gi- recektir. Belediyede Ruhsatiye harçlarının miktarı indirilecek mi Ruhsatiye harçlarının mikdarın- dan dolayı belediye ile pazar günleri açık kalmaya mecbur olan esnaf a- rasındaki ihtilâf devam etmektedir. Büyük yerlerin sahipleri ruhsatiye harcma itiraz etmemektedir. Asıl mesele berber, fırımcı, küçük lokanta ve mahalle kahveleri sahiplerile be- lediye arasındadır. Bunlar, ruhsati- ye farklarında tadilât yapılmadığı takdirde pazarları dükkânlarmı ka- payacaklarını iddiada devam etmek- tedirler. Bu esnafın Şehir Meclisinin toplanmasına kadar ruhsatiye harç- larının alınmaması veya eski formü- le göre tahsil edilmesi hakkındaki taleplerini is'afa imkân olup olma- diğı daimi encümen târafmndan tef- kik edilmektedir. Bu hüsusta büğün veya Pazartesi günü kat'i bir karar vwerilecektir. * Floryada yapılan 25 dükkânm inşaatı tamamen bitmiş, bü dükkân- lar üç zümreye ayrılmiıştır. Birinci kısımda on dükkân vardır ve yalnız bakkaliye, mezeci, manav dükkânı olarak kullanılacaktır. İkinci zümre- de muhallebici, şerbetçi, pastacı dük- kânları, 3 üncüde de boyacı, berber, tütüncü olacaktır. * Belediye Fatihte üstü kapalı bir durak yeri yaptırılması için Tram vay Şirketine tebligatta bulunmuş- tur. Kirli yumurtaların tarifi Yumurta nizamnamesi mucibince, kirli yumurtaların iharcı menedilmiş ti. Bazı yerlerdeki kontrol komis - yonları kirli yumurtadan ne kaste- dildiğinde tereddüt etmişlerdi. Tür - kofis alâkadarlara yaptığı bir ta- mimde kirli yumurtaları şu suretle tarif etmektedir: Yumurtanm üzerinde hayvan pın- liği, saman sarısı, gübre, toprak,ça- mur, kan lekesi, kırık yumurta pis- likleri, su lekeleri bulunmıyacaktır, Bu gibi lekeleri bulunan yumurta- la az zaman sonra bozulmaktadır. Lekeden ne kastedildiği bu suretle tarif edildikten sonra, kontrol komis yonlarında ve yahut tüccar arasında tereddüde mahal kalmıyacağına şüp- he yoktur. Poliste h Sekiz kişi kumar oynarken yakalandı Galatada Aleksinin kahvesinde Ek- rem, Sabit, Cidat, İhsan, Tiryandafi- lo, Recep, Kadri ve Haşim kumar oy- narlarken yakalanmışlardır. Bıçak çekmiş *Cağaloğlunda kapalı * fırm- sahibi Naci, fırında dururken eskiden yanm da çalıştırdığı Lütfi yanma sokul - muş, küfretmiş ve hiçak çekerek hü- cum etmiştir. Lütfi yakalanmıştır. Etten mi zehirlenmiş ? Fatihte Horhor caddesinde oturan 23 yaşlarında bahtiyar kadın, akşam üstü pirzola ile domates salatası ye- miş, zehirlenmiştir. Etin alındığı ka- sap hakkında tahkikata başlanmış - tır. Ne dersiniz ? Küçük yaramazlar Son günlerde, Şark demiryolları hattı boyunda, İstanbuldan Bakırkö- yüne kadar, tehlikeli afacanlar türe- di. Mektep tatiline kavuşmanın ver - diği neşe ile olacak, sabahtan akşa - ma kadar hat kerarındaki duvarlar üzerinde dolaşan bu çocuklar, trenle gelip geç e birçok betsi: yaramazlıklar yapıyor, ellerine geçir- dikleri iri taşları çok defa, trenin camlarma fırlatıyorlar. Bu küçük haylazları, takip etmek, hattâ cezalandırmak lâzımı. Tâ ki, ge- lip giderken etrafımıza rahatça ba - kabilelim; gördüklerimizd ti yalım; dışardan atılan bir taşla kı - rılan cam gözümüze batmasın, sakat lanmıyalım. Yoksa, ne emniyetle yol culuğa imkân kalır, ne de medeni bir şehirde, medeni bir vasıta içinde ta - biatin güzelliklerini görerek seyahat etmeye... Biz böyle düşünüyoruz. Siz ne dersiniz ? KUÜÇÜK HABERLEK * Emniyet direktörü Ankarada — Istanbul emniyet müdürü Salih Kılıç Ankaraya gitmiştir. Üç dört gün son- ra dönecektir. * Sigortacıların imtihanları — Si- gortacıların imtihanlarına pazartesi günü devam edilecektir. * İki seyyah kafilesi daha — Po - lonya bandıralı Kozalik vapuru yarın Himanımıza 400-Alman ve Polonyalı seyyah getirecektir. Yine Polonya bandıralı Markiti vapuru, pazar günü 350 yolcıyle limanımıza gelecektir. — t kında başlanıyor — Tü neluı Galata cıhetmde beton bir bina inşa edilmesi hakkında evvelce hazır- lanrlan proje nafıa vekletince tasdik edilerek buraya gönderilmiştir. Tünel şirketi bir ay sonra inşaata başlıya - caktır. Mâaarifte — İlkmekteplerde mezuniyet imtihanları İlkmekteplerin beşinci sınıfların- da dün mezuniyet imtihanları bitmiş tir. Neticeler Pazartesi günü talebe- ye bildirilecektir. İlk mekteplerdeki sergilerin de umuma mahsus açık kalma müddeti dün bitmiş, dün ak- şam kapatılmıştır. * Muallim mektebinden 934 de me zun olanlardan 13 muallim birer de- Senelik muayeneler Bütün nakil vasıtaları muayene edilecek Belediye, pazartesinden - itibaren motörlü kara nakil vasitalarının se- nelik fenni müayenelerini yaptirma: ya karar vermiştir. Ancak, daimi en- cümen buü Muayenelerin intizamla ve her sene ayni şekilde yapılması için bir tamim hazırlamıştır. Buna göre, her nakil vâsitası sahibi kendi- sine ayrılan gün ve saatte muayene yeri olarak tesbit edilen İstanbul ta- rafında Sultanahmede, Kadıköy cihe tinde iskele meydanına gelmeğe mec burdur. Gelmiyenler belediye işlerine müteallik ahkâmı cezaiye kanununa göre, cezalandırılacaklardır. Muaye- neye getirilecek vasitalar tam işler ve muntazam olarak getirilecek, bu- na rağmen fen heyetince arızalı gö rülenlerin plâkaları istirdat edilecek- tir. Bu gibiler lüzum gösterilen ta- miratı yapıncaya kadar vasıtalarını işletmiyecekler, bu tamirat bitince tekrar muayeneye gideceklerdir. Mu ayene neticesi vaziyetleri iyi olan arabaların ön taraflarındaki camlara birer etiket y.pı,tmııeıkm. Bu eti- ketler g k yılda y k müa- Dış siyasa Almanya - İtalya anlaşacaklar mı ? Italyanın zecri tedbirler devam et | tiği takdirde Uluslar Kurumunu terf ile Almanya ile birleşeceği söyleni yor Buğün için Avrupa diplomasisi" ni en ziyade alâkadar eden Almanyanın İtalyan — teşriki m teklifini kabul edip etmiyeceğidir Arsıulusal politikada dahili rejimle meselesinin büyük bir rol oynadıği bu devirde iki faşist devletin anlaş * ması kölay görülebilir. Fakat bu ik devletin harici siyasetlerinde güttük" leri gayelerin, ayrılık ve hattâ zıddi yeti dahili rejim aynılığının doğurdu" ğu kolaylığı hemen hemen izale edi yor denebilir. Mussolini Hitlere her türlü diple matik yardım vadedebilir; Ren me * selesinin tekrar görüşüleceği bu 74 manlarda Almanyanın bu yardım$| ihtiyacı büyüktür. Italyanın Alman koloni isteklerini aksettirmesi ve müdafaa etmesi, şüp” hesiz, Berlin için en şayanı arzu bif meselesidir. Ayni zamanda, Almanyanm Bal * kanlarla ve orta Avrupadaki ekono * mik faaliyetinin İtalya tarafında! müzaheret görmesi Berlindeki diplo- matların memnuniyetle kaydedecek * leri bir hal olacaktır. Fakat Berlinin Romadan temin e- deceği bu menfaatlere mukabil Al -« man Nasyonal - Sosyalizmi İtalyan| faşizmi ile birleştiği takdirde gaye « yene zamanma kadar olduğu gibi mu hafaza ol ktır. 9T sonra şehirde yapılacak kontroller- de etiketi olmayan arabalar işten me nedileceklerdir. 15 Hazirandan 19 Ha zirana kadar otobüsler, 20 den 29 a kadar hususi otomobiller 30 Haziran dan 9 Temmuza kadar taksiler ve 10 Temmuzdan 16 ya kadar kamyon ve kamyonetlerin muayeneleri ya- pilacaktır. Muayeneler plâkaların nu mara sırasiyledir. lerinden birçok fedakârlıklar yap « mak mecburiyetinde kalacaktır. Bu fedakârlıklar meyanmda ilk plânda zikredilmesi iktiza eden Al « manyanın Avusturya siyaseti vardır. Buğün İtalyanın hattâ Akdenizde bir İngiliz - İtalyan ihtilâfından daha zi- yade korktuğu şey, şimali İtalya hu- dutlarında Almanyayı görmektedir. Mussolini Hitlerle yapacağı ma- da Almanyanım Avusturyayı ilhak- tan vazgeçmesi şartını her şeyden ev vel ileri sürmek mecburiyetinde kala- ecaktır. Halbuki — “pan-Cermanizm,, ılyuetl Nasyonal - Sosyalist re - Bahreyn Sultanı dün Londraya hareket etti "| Basra körfezindeki Bahreyn adala rı sultanı Şeyh Abdurrahman Hâmit bin Isa, dokuz kişilik mayeti ve İngi- liz müşavirlerile birlikte Toros eks- presile şehrimize gelmiş ve semplon ekspresile de Londraya hareket et - miştir. İ Bahreyn sultanı, Haydarpaşada İn giliz konsolosu tarafmdan karşılan- mıştır. Üzerinde künyesi ve mahalli üniforması, belinde de altın kılıcı bu- lunan Şeyh Abduürrahman, şehrimiz- de kaldığı müddet içinde, Ayasofya rece terfi ettirilmişlerdir. müzesini gezmiştir. Yeni talimatnameden sonra Kaboi'cıi hattında çalışan gemılerın vaziyetleri Limanda yükleme faaliyeti İktısat Vekâleti Deniz Müsteşari Sadullah Güney, dün, Denizyolları idaresinde çalışmış ve yeni mütehas- sısın tetkikatile yakından alâkadar olmuştur. Sadullah Güney, muayyen sürati haiz olmayan gemilerin kabu- taj hatlarında çalıştırılmaması hak- kındaki talimatnamenin tatbikma ait teferrüatla da meşgul olmuştur. Haber verildiğine göre, Denizyolları idaresinin elinde bulunan vesait, mev zuu bahis talimatnamenin zaruri kil dığı asgari sürate malik bulunmakta dır. Bu itibarla kaputaj hatlarımda şimdi çalışmakta olan gemilerden hiç birinin açığa cıkarılmayacağt te- min edilmektedir. Yolcu karşılıyanlar Kahotaj hatlarıma işleyen vapurla- rım yolcularmnı karşılamak için gelen ler, polisin bir kararile dört günden beri vapurlara girmekten menedil- mektedirler. Yolcuların serbestçe çıkmalarına imkân vermek için tat- bik edilen bu karar, pazartesinden itibaren yeni bir şekle sokulacak ve vapurların - gelışınden yımn ıaat ıon temelini teşkil etmekte olup, aslen' Avusturyalı olan Hitlerin Al - manlarla meskün bu ülkeyi Alman devletine ilhaktan vazgeçmesine im- kân yoktur. n ae Gemaçlem Haa APO ÜETNE ÜEYİİ bugün için ekonomik kaygular Al - man dış siyasasma istikamet vermek te büyük bir rol oynamaktadır. Al - manya gittikçe ehemmiyet kesbeden orta ve şarki Avrupa ticaretini sek - teye uğratmamak hususunda çok has sas davranmakta ve İtalya ile bir teş- riki mesainin Yugoslâvyayı ve diğer Şarki Avrupa devletlerini kuşkulan - dırmasından korkmaktadır. Üçüncü bir nokta da şudur: Alman siyase- tine yeni yeni müzaheret gösteren İngilterenin bu müzaheretinin mu - hafaza edilmesi hususuna Almanlar kıskanç bir ehemmiyet atfetmektedir ler . Binaenaleyh, Hitler Mussolini fle yapacağı herhangi bir anlaşmada | - talyan dostluğunun temin edeceği faydaları doğuracağı bu menfi neti- lerle ölçmek mecburiyetinde kala « caktır. L Mamafih Almanyanm bütün bu mülâhazalarının yeni Fransız kabine- sinin güdeceği siyasete göre tadile , Çünkü Al « manya İtalyayı gümdlı'lp Stresa cephesinin tekrar teşekkül etmesine hiçbir suretle razı değildir. — N. M. Bir heyet Hazinei Evrakta çalışıyor Resmii dairelerde yok edilmesi l1â- zımgelen evrak hakkındaki kanunun tatbikatıma devam edilmektedir. Bu iş için, bütün vilâyetlerde tâli birer komisyon teşkil olunmuştur. Merkez deki nihai tetkik komisyonu da şeh- rimize gelerek hazinei evrakta çalış- mağa başlamıştır. Komisyon, Başve- kâlet muamelât umum müdürü Hay- dar Günver'in reisliğindedir. Azaları Hariciye Vekâleti evrak müdürü Hâ- mit, Maarif kütüphanesi müdürü Hasan Fehmi, Dahiliye Vekâleti ev- rak müdürü Ahmet Fehmi ve Milli Müdafaa Vekâletinden bir zattan mü rekkeptir. İstanbulda teşkil olunan tâli komisyon 926 senesine kadar es- ki Şürayi Devletin yok edilmesi lâ- zımgelen evrakını ayırmıştır. Nihai komisyon bunlar üzerinde birer bi- rer tetkikler yapmakta ve kararını vermektedir. Yok edilmesi hakkında karar verilen evrak satılmıyacak, bunlar yakılacak veya hamur haline zetirilecektir. Tetkik neticesinde sak ra isteyenlerin gir edilecektir. Yalnız, teşyi için gelen- lere bu müsaade verilmiyecektir. l karar verilen evrak ta hıfzedilecektir. Komisyon buradaki isini bir haftava kadar bitirecektir. <a