6 Nisan 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

6 Nisan 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 T SALTAMANIN Hürriyeti İtilâfın Aksaray ve Eyü Kara Vasıf Bey, bu (hüzzarı ki- ram) â noktai nazarmı izah etmiş ve netice olarak; İstanbul intihabın- da Anadolu ile birleşmeği teklif ey- lemişti. Fakat, Konyalı Zeynelâbi- din Efendi derhal yerinden sıçrıya- rak, cevap vermişti: hatçı plânıdır. Biz, Anadolu ile kat- iyyen birleşemeyiz. Zira, Anadolu- dakilerin kâffesi, İttihatçıdırlar. Demişti. Derhal bir münakaşa baş göster- mişti. Miralay Sadık Bey ile arka- daşları, fırkayı büyük bir mahcubi- yetten kurtarmak için, Kara Vasif Beyin fikrine iştirak etmişti. Fa- kât büyük bir ekseriyet teşkil eden sarıklı güruhu, kâmilen Zeynelâbhi- din Hocanın tarafına gecmişti... Ve nihayet, bu içtimadaki galebe; koca hocanın galebesile neticelenmişti. Lâkin.. Sadık Bey ve taraftarları, hocanın bu galebesini hazmedeme- mişler, cahilâne fikirlerile fırkanın mevkiini sarsacak hâdisata meydan veren bu basit ruhlu fırka liderini hırpalamak istemişlerdi... Bu içti- mam ertesi günü, (Müfrit İtilâfçı- lar) ı en hararetli elemanlarından olan Fuat Âli Bey, başına — fırka mensuplarımdan — yüz kişilik bir küvvet toplamış; Zeynelâbidin Ho- canm merkezi Uumumisini basmış; hocayı en ağır kelimelerle tahkir et- tikten sonra, Şşemsiyesini koltuğu- nun altma vererek evine yollamıştı. Fakat ;tahrikât ve ifsadat, yine durmamıştı. İntihabata en evvel ma- halle muhtarlarının tebdilile başlan- mıştı. Dahiliye Nazırı Şerif Paşanın, muhaliflere gösterdiği Aazami yar- dımlara rağmen — İstanbulda bulu- nan Kuvayi Milliye erkân ve efradı- nın gizliden gizliye sarfettikleri me- & — sayesinde — muhtfar intihabın- daki galebe, kâmilen milliyetperver- lerin elinde kalmıştı... Bu münase- betle şu hakikati de söylemek lâı' zımdır ki; Dahiliye Nazırinın bütün âarzularına rağmen — onun icra Va- sıtası olan — Polis Müdürü Umumi- si Nuüreddin Bey bu meselede tama- men bitaraf kalmış; milliyetperver- lerin hareket ve faaliyetlerine engel olmamıştı. Faaliyet arttıkça, tahrikât ve if- gadat ta çoğalıyordu. Münevver halk ile sakin olan mahallelerde, — işler sükünetle yürüyor, milliyetperverler kazanıyordu. Hürriyet ve İtilâf Fır- kasile şürekâsı; derin bir hicap ve hezimet çükuruna doğru sürükleni- yordu. Bu gidişle bir meb'us bile çıkaramamak endişesi bütün bu mu- halefet rüesasımı — kudurtuyordu... Artık bütün ümitler, sarıklılara düş- kün olan kenar ve hücra semtlerde toplanıyordu. Hürriyet ve İtilâfm en büyük fa- aliyeti başlıca (Eyüp) ve (Aksaray) semtlerile (Büyükdere) de görülü- yordu, Fırkanın en mühim erkânm- dan olan esbak Dahiliye Nazırı Meh- met Ali Bey, Büyükderede ikamet ettiği için var kuvvetile çalışıyor; fırkasınm yüzünü güldürmeğe gay- ret ediyordu. Fakat bu gayreti, pek zayıf — muvaffakıyetler derecesini geçmiyordu... Üsküdar" intihabatm- da da gürültülü hâdiseler geçtiği du- yuluyordu. Artık muhalefetin bütün srklet merkezi, (Eyüp Sultan) mmtakasma intikal ettirilmek isteniyordu. Çün- kü bu mmtakanın otuz altı mahalle- si, vaktile Hürriyet ve İtilâf Fırkâ- sma mal edildiği için burada kahir bir ekseriyet ve zafer temin edile- rek hiç olmazsa fırkanın bu suretle olsun bir tek muvaffakıyet elde edebileceğine ihtimal verilmekte idi, Bu semtin muhalefet kodamanları bir araya gelerek hümmalı bir faali - yete girişmişlerdi. Bu faaliyete res - men yardım edenlerin başında da (E- yüp polis merkezi ser komiseri, sakal lr Cemil Bey) görülmekte idi. Bu kuvvetin karşısma, milliyetper verlerden mürekkep bir kuvvet dikil mişti. Bunlar da, Eyüptaki Reşadiye mektebinin müdürü Mekki,gimdi tica reti bahriye müdürü olan Müfit Bey- lerle, baş imam hafız İzzet efendi (merhum) ve bir de Darülmuallimini aliye muallimlerinden hafız Kemal Beydi. Bu zevatla beraber daha bir - çok Eyüplüler bir araya toplanmış- lardı. İntihap mücadelesi, hiçbir. yerde bu derecede hararetle geçmemişti. Karşılaşan bu iki kuvvet, âdeta kan- h hâdisata yürüyecek kadar şiddetli bir mücadeleye girişmişlerdi. Bereket #ersin ki,; (Polis merkez memuru, Levhi Bey (1) ile ikinci komiser Yu- Ziya ŞAKİR büyük faaliyeti pte görülüyordu ler sayesinde gürültü bertaraf edil - mişti. : Muhalifler; partiyi kaybettiklerini hisseder etmez, en şeni ve en hainane bir teşebbüse girişmişlerdi... Sandık alayını Rum Patrikhanesi önünden ge çirecekler; ve tam Patrikhane önüne gelir gelmez, binanın muhafızı olarak kullanılan Giritli jandarmalara kar- şı tecavüz kârane bir nümayişe girişe ceklerdi... Jandarmalar, derhal mu - kabeleye edecekler: orada bir arbe- dAdaki Hürriyet ve Itilâf fırkası bii suf Ziya (2), muavin Ahmet Tevfik efendilerin aldıkları müessir tedbir -« Polis Bir çocuk 9'I'omobi| altında ezildi, öldü Eyüp Sultana doğru giden şoför Rizanın idaresindeki 3275 numaralı otomobil Balatta Dibek caddesinden geçerken ansızın sokak içinden çıkan Şalum adındaki çocuğu arka tekerlek lerinin altma almıştır. Kaburga ke - mikleri parçalanan Şalum hemen öl- müştür. Şoför yakalanmış ve tahkika- ta başlanmıştır. Yolda giderken bayıldı hastanesine kaldırılmıştır. Yapılan tahkikatta Mustafanın memleketten getirdiği balr üç gündür ekmeğine ka- tık yaparak yediği ve bu balla zehir- lenerek bayıldığı anlaşılmıstır. Alacak yüzünden kavga yüzünden kavgaya tutuşmuşlardır. mış, yaralı Cerrahpaşa hastanesine kaldırılmıştır. İsim gecesinde kavga cesi yapıldığı sırada misafirlerden sı vacı Talagon, kârısı Hanpohiyi evine götürmek istemiştir. Fakat bu sırada Bitamin, Mihran ve İsmail kızarak Talagona çatmışlardır. İş birdenbire *|büyümüş, nihayet Bitamin Talagonu biçakla yaralamıştır. Suçlu yakalan - mıştır. — * Cideli Ahmet oğlu Mustafa, Meci- diyeköyüne giderken Şişli meydanın- da fenalrk gelerek bayılmış ve Şişli Valde haninda oturan Mehdi ile ay ni handa otüran Ağahan bir alacak Ağahan Mehdiyi bicakla sol böğrün- ıden ağırca yaraladığından yakalan - Kumkapıda Düzoğlu sokağında 3 numaralı evde evvelki akşam isim ge toplantıda bulunan Kara Vasıf Bey de vücude getireceklerdi. Bu kargaşa lrk esnasmda sandık parçalanacak, reyler yerlere saçılacak.. Bu suretle her şey altüst olacak; ve tabildir ki, yeniden intihaba müracaat olunacak- tı. Eyüp zabıtası; bu maksadı haber alır almaz, alayın geçeceği yolu der- hal çevirmiş; kafileyi arka yollardan dolaştırarak Fatihe geçirmişti... Bu suretle de, korkunç ve belki de kanlı hir hâdisenin önüne geçilmişti. .. e İntihap, her tarafta bitmişti. Ekse- riyet, milliyetperverlerin lehinde idi. Muhalifler, evvelâ bu vaziyet karsi sında şaşırmışlar; fakat çarçabuk kendilerini toplayarak, — şimdi daha büyük mikyasta entrikalara baş vur- maya başlamışlardı. Sıvasta bulunan (heyeti temsiliye) -Istanbula gidecek meb'uslarla temas için (Eskişehir) e gitmekten sarfına- zar etmiş (Ankara)ya yerleşmeye ka rar vermişti, Bu da, sebepsiz değildi. Heyeti temsiliyenin Ankaraya nak letmesi, şu maksatları ihtiva etmekte idi: 1 — İstanbula; 2 — Milli müdafaanm en hareketli cephesi olan garbi Anadoluya yakın bulunmak. 3 — İzmir cephelerinde; muhtelif tarzda kumandaları, muhtelif mahi- yette kuvvetleri artık tek esaslı bir nokta üzerinde toplamak. 4 — Ankaranın tren hattile İstan- bula bağlı olması dolayısile, mebuslar la daimi temasa muvaffak olmak. Bu faydaları nazarı dikkate alan heyeti temsiliye, Sıvastan hareket et- miş; Kayseri yolunu takip ederek (An kara)ya muvasalat eylemişti. (27 kâ- nunuevvel 335-1919) Bütün yollarda heyeti temsiliyeye karşı emsalsiz hürmet ve muhabbet gösterildiği gibi, bilhassa Ankara hal kı tarafından, coşkun bir karşılama merasimi icra edilmişti. Ankaranın asırdide kalesinin du - varlarma çarpan; — Yaşasın Mustafa Kemal Paşa... Sesleri; o günden itibaren, bu ta - rihi beldeye mükadder olan feyiz ve saadetin büyük müjdelerini semalara kadar yükseltmişti. (Mustafa Kemal Paşa), bütün geç- tiği yerlerde millt varlığa ve İstiklâl aşkma karşı halkm gösterdiği hisler- den, derin bir haz ve heyecan içinde idi. Ankara halkma karşı söylediği uzun nutukta, umum? vaziyeti teşrih ederken; cevherini bizzat keşfettiği milletinin karşısımda vicdanımnda duy- duğu zevk ve neşenin büyüklüğünü de izhar eylemişti. (Mustafa Kemal Paşa) bu nutkun- da (milli vazife) yi göylece hülâsa ey lemişti: AÇIK MUHABERE: Bd <. DS (Tayyar Avni) imzalr mektup sa- hibine: (Hacı Şükrü Bey)in resminin altma koyduğumüuz kelime; maalesef aci bir hakikattir. O samimi vatanperver, ge çen sene hakkın rahmetine kavuşmüuğş- (Arkası var) tur. Z.Ş. |İBULMACAMIZ | 1 SOLDAN SAĞA VE YUKARIDAN AŞAĞI 1 — Ceylânm yavrüusu 6. Sayd 2. 2 — Tatlı değil 3. Tabaka 3. 38 .— Muvafakat 4. San'at 2. Beygir 2 4 — Nikâh 4. Su taşıyan 4. 5— Şerh 4. 6 — Eski bir Türk kahramanı 5. T — Kumar taşı 3. Alev 3. 8 — Beyaz 2. Şart edatı 2. İptida 3. 9 — Halk 5. 10 — Küstah 4. Kırmızı 2. Bağışla - ma 2. 11 — Uzak nidası 2. Vakıf idaresi 5. DÜNKÜ BULMACAMIZIN HALLİ: 1 — Konferans (9). 2 — Oda (3). Raca (4). 8 — Na (2).İs (2). Ren (3). & — Ek (2). Ni (2). 5 — Erik (4). Art (3). Ne (2). 6 — Ras (3). At (2). Eğer (4). T—AÇç (2). Er (2). 8 — Nar (3). Te (2). Ab (2). 9 — En (2) Gebe (4). 10 — Nine (4). Si (2). li — Et (2). Ermeni (6). AN — <— 6 -4- 036 MEMLEKETTE TAN Bir cinayet Arkadaşını bıçakla ağır yaraladı M. Kemalpaşa, (Tan) — Şapçı kö- yünde bir yaralama vak'ası olmuş - tur: Bir kız meselesinden Ahmet oğ- lu Süleymanla arası açık olan Halit oğlu İdris geceleyin cami avlusunun kapısının arkasına gizlenerek köy o- dasında bulunan hasmınım çıkmasını beklemiştir. Süleyman bir müddet sonra.oda- dan çıkıp kapıdan geçerken İdris derhal üzerine atılmış ve elindeki bı- çağı Süleymanın karnma saplamış - tır. Yarası ağırca olan Süleyman Bur- sa memleket hastanesine gönderil - miştir. Suçlu hakkında icap eden kanuni takibat yapılmaktadır. Yalovaya getirilecek içme suyu Yalgava, (Tan) — İlçede su sıkmtı- sı hissedilmektedir. Belediye bütçesi- nin darlığı, iyi sular içinde birinciliği kazanan Pasaköy memba suyunun Ya lovaya getirilmesine imkân verme - mektedir. Kaymakamlık, ilçenin bu mühim ihtiyacı için vilâyete müracaat et- miştir. Bu mesele, umumi mecliste de görüşülmüş 'olduğu halde henüz bir neticeye bağlanamamıştır. Paşa - köy suyunun Yalovaya getirilmesi için on bin liraya yakım bir paraya ihtiyaç görülmüştür. Sıvasta Kızılay seçimi Sıvas, (Tan) — Kızılay kurumu Sıvas şubesi yıllık toplântısını yapa- rak yeni yıl çalışma arkadaşlarını seğti. Başkanliğa- nümüne hastanesi operatörü Ibrahim, As başkanlığa en cümen üyesi Şakir Uma, veznedarlı- ğa öğretmen ökülü öğretmenlerinden Kâzım Akdeniz, sekreterliğe orta o - kul direktörü Behram Altay, muha- sipliğe eczacı Şevket Çubukçu seçil- Çoruh umumi meclisi teşkil edildi Artvin, (Tan) — Bugün teşkil edi- len Çoruh ümumt meclisi kalabalık bir halk huzürü İle saat 14'te Artvin valisi Faik Koralinm tarafından açıl - dı. Küçük Telgraf Haberleri * Ordu, (Tan) — Uzunisa Kamun- bayı Kemal Taş, Fatsa İlçebaylığına atanmış Ve vazifesine başlamıştır. * M. Kemalpaşa, (Tan) — Mal- müdürü Sami Sayarın faydalı çalış- maları Finans Bakanlığınca takdir edilmiş, asli maaşı 35 liradan 40 li- raya yükseltilerek bir derece terfi ettirilmiştir. Göz Hekimi Dr. ŞÜKRÜ ERTAN Cağaloğlu Nuru Osmaniye cad. No.30 (Cağaleğlu Eczanesi - bitişiği). 'Tel. 22566 YENİ NEŞRİYAT Çocuk . Çocuk Esirgeme Kurumu tarafin- dan ayda bir defa neşredilmekte olan bu değerli çocuk mecmuasmın 3 üncü TAN Abone ve ilân şartları: Türkiyeiçin Dışarı için Lira K. LiraK. —— Bir ay 1 50 -- S - 8- # d 7 S0 14 — 1 vıllık M - M - -— Nân için İâncılık Şirketlerine müracaat edilmelidir. Küçük ilânlar doğrudan doğ- ruya idaremizce alınabilir. Küçük ilânların 5 satırlığı bir defalık 30 kuruştur. 5 satırdan fazlası için satır başına 5 kuruş almmır. Bir defadan fazla için ye: kündan * 10 kuruş İndirilir. sayısı çıkmıştır, It ürür kervan yürür — Orhan Se- limin nesirlerden mürekkep son çıkan kitabıdır. Bastıran yazdığı mukaddi- mede Nazım Hikmete yapılan hücum lara cevap veriyor. Ali Suavinin yap- tığı güzel bir kapak içinde çıkmıştır. Deniz Yolları İŞLETME Si Tel. 42362 — Sirkeci Mühürda: sade Han. Tel. 22740 İdaremiz kömür nakliyatında kullanılmak üzere, pazarlık su- retile yetmiş beşer tonluk 4 aded yeni mavüuna yaptırılacaktır. Ta liblerin şâartnameyi görmek için, 10-4-936 tarihine kadar-her gün Levazım Şefliğine müracaatları, (1705) 2511 Nuseybin. ve civarında zengin petrol tabakası — î | Son araştırmalar, petrol . bulunan .sahanın çok j geniş bir araziyi içine aldığını gösteriyo (Hususi muhabirimiz bildiriyor) Nusaybin, 2 Nuüsaybin, Mardin iline bağlı bir il- çe merkezidir. Mardine olan uzaklığı 60 kilometrodur. Nusaybin Mezopo -| tamyanın çok eski ve tarihi bir şöhre te malik şehirlerinden biridir. Nusay- bin etrafı her türlü mahsul yetiştir- meğe elverişli geniş meralar halinde- dir. Bundan başka kasabanım mevki- ce de ehemmiyeti büyüktür. Bir defa Pers körfezinden gelen Dicle vadisi boyunca uzandıktan sonra bir taraf: tan Iskenderon körfezine hir taraftan da Karadeniz kıyılarında Sâmsun li- manmma varan eski beynelmilel cad - de buradan iki kola ayrılır. Bundan başka Siirt - Midyat üstünden olmak üzere yukarı dicleden ve daha cenup ta Cizreden gelen yollar da burada a- na caddeye katılır. Nusaybin, eskiden etrafındaki çi- çekler çayırların çokluğundan dolayı- Antmosya adile anılryordu. Eski eser lerinin başmda Romalılar tarafından yapılmış dört köşe bir mabet ile bir zafer takı gelir. Milâdm dördüncü as rmda (St. Yac) Sen yak namma ya- pılmış bir kilise olduğu söylenen bu mabedin daha eski devirlere ait oldu- ğu anlaşılmaktadır. Mabedin tabanm da; yeraltında birkaç mermer direk vârdır. Yine bu civarda kül renginde kısmen toprağa gömülmüş bir taşm üstünde Romalılardan kalma yazar göze çarpmaktadır. A “Bağdat demiryolu Pers körfezine kadar uzandığı ve Ergani demiryolu da Mardine doğru vardığı zaman Nu- saybin yine eski parlaklığımı bulacak tır. - İlçenin yet itibarile râsı siliktir. Bürada son zamanlarda yapılan araştırmalar neticesinde pet- rol tabakalarımnım pek geniş olduğu an laşılmıştır. İlçe alışverişi buğday yoli le yapılır. Arazi, hububatı bereketle yetiştirecek bir vaziyettedir. Fakat bü mintakada tarım iptidai vasıtalar- la yapıldığından, arazinin yüksek xa biliyetinden lâyikile istifade edileme» mektedir. Nusaybin Türk - Suriye hududu Ü- zerindedir. Bu yüzden ilçede kaçakçım Irkla daimi bir savaş yapılmaktadır. Fakat kaçakçılık vakaları eskiye nis« betle hemen yok denecek derecede &» zalmıştır. Sıtma ve trahom fazla de. recededir. İlçenin baymdırlaşması İe çin çok çalışılmaktadır. Yolları düz e gündür. — M. Y. l Samsun Kadınlar “Sergiden bir köşe Samsun ,(Taân) — Samsun kadm-l lar kurumu himayesinde bulunan Di- kiş ve Biçki yurdu tarafından on beş gün devam etmek üzere Çocuk Esir- geme kurumu binasında bir sergi a- çılmıştır. Açılış töreninde ilbay, parti başka- nı, şarbay, gazeteciler ve birçok da-, vetliler hazır bulunmuşlardır. Sergiyi İlbay Fuat Tuksal bir söylevle aç- mış, bundan sonra sergi gezilerek az kurumu sergisi DY zaman zarfında meydana getirilen yüzlerce güzel eser takdirle seyredil miştir. Sergideki eşyalar sergi ka-» pandıktan sonra kurumun himayesin deki yoksul ve kimsesiz çocuklar ve kadmlar menfaatine hazırlanan bin liralık eşya piyangosuna konulacak- tır. İki gün zarfında sergiyi gezenlerin miktarı iki bin kişiden fazladır. MAT DAKADAA AYA CA AYU KA DAT A YAK KY AR AAA KA Y BUK KUKU UA YERALEKUUNT Mevsimin en büyük harikasını görmeğe hazırlanmız. Önümüzdeki Perşembe akşammdan itibaren SARAY ve SÜMER sinemalarında birden : Film kırallarınm kıralı JULES VERNES ” in ölmez şaheseri MICHEL STROGOFF Emsalsiz filmin ilk iraesi şerefine BÜYÜK GALA SUVARELERİ Oynıyanlar: ADOLF WOHLBRUCK - COLETTE DARFEUİL - CHARLES VANEL Türk Hava Kurumu Büyük DİYANGOSU Şimdiye kadar binlerce kişiyi zengin etmiştir 6 cı keşide 11 - Nisan - 936 dadır. Büyük ikramiye 200.000.- Liradır * Bazı kimseler tarafından Piyango bilet numara larını havi cetveller tertip edilerek ihtiva ettiği bü- — — — — H—) -— tün numaralarda iştiraki tazammun etmek üzere satış yapıldığı ve alâkadarlara billet verilmeyüp yalnız bu cetvellerverildiği işidilmektedir. j Bu suretle yapılan satışlarda Direktörlüğümü- zün alâkası olmadığını sayın halkımıza bildiririz. âl.llllllllllllllllIIIIIİIIIllll[llllllllllllllllllIIIIIHIIIIIIHHIllHlIllIllİ j T ASS &i İ |

Bu sayıdan diğer sayfalar: