ON YEDİNCİ YIL. NO: 5275 ADIMIZ, ANDIMIZDIR Dış bakanımızın Belg'ra&da sö_yledrikfleri Dr. T.R. Aras, Avala ajansına Yugoslavyadaki temasları Avusturya ve Bulgaristanın vaziyeti ile Avrupa sulhü hakkındaki düşüncelerini Belgrad, 6 (ALA.) — Avala Ajansı bildiriyor: Türkiye Dış İş- leri Bakanı Doktor Tevfik Rüştü >ah Naip Prens Pol ta- bul edildikten sonra oyadinoviç'in şerefi - ziyafetinde bulun- Doktor Stoyadinoviç eni bir görüşme yapmıştır. menin sonunda Dok- Rüştü Aras Avala ajan- sı muharrirlerinden birisini kabul Kitfunda bulunarak kendisine bil- hassa demiştir ki: B. Stoyadinoviç'le görüşmeler: “ — Belgrad'daki dostlarım arasımda daima aynı zevk ile bu- lunuyorum. B. Stoyadinoviç ile, umumi olarak Balkan antantını ve bilhassa iki memleketi alâkalan - dıran ve günün büyük Avrupa me- selelerine temas eden işler hakkın- da fikir teati etmek benim için her defasında mesud bir hâdise « dir. Bu hususta ancak şunu tekrar edebilirim ki, bu fikir teatileri dü- şüncelerimiz arasındaki mutlak beraberliği bir kerre daha teyit et- Miştir. _B'l bizim için hiç bir sürp- Tiz teşkil etmez, ” Avusturya'nın vaziyeti: Avusturya'nın son hareketi hak- kındaki bir suale Doktor Tevfik Rüştü Aras şu cevabı vermiştir : ,“ — Küçük antant bu meselede bir vaziyet almağa salâhiyetlidir, fakat küçük antanta muvazi bir birlik teşkil eden Balkan antantı, küçük antantın faaliyet ve teşeb- ——— Gündelik İSABETLİ BİR TEŞEBBÜS N. A. KÜÇÜKA Türkiye, sadece sıyasal ve eko- nomis bakımdan ehemiyetli ve tazib bir yer değildir. Göğsünde gizlediği nihayetsiz defineler ba- smandan da dünyanın en zengin memleketi olduğunu kuvvetle id. dia edebiliriz. . Roma müstesna 01_'“1( şartiyle - dünyanın en bü- Yük müzelerini dolduran eserler hep bu yurttan gitmiştir. (Luvr) Mmüzesinde clan mukaddes bir mabud gibi ziyaret edilen (Venüs dö Milo) asırlarca bu toprakların altında yatmıştı. Yurdumuzun, son derecede güzel, ince ve eybetli olan tabiatinin insan si- nirleri üstünde yaptığı ilk tesir Ona derin ve geniş bir muhayye - Te kudreti vermekle bugünkü san- atım Ve zevkin temeli olan eski mitolojileri ve ilk defa insanlığın iç duygularını terennüm eden ilk şairlerini yaratmıştı. Hulâsa bir- çok eski medeniyetleri — içinde saklıyan bu aziz yurd turistik ba- kımdan iyi bir teşkilata tâbi ol- madığı için şimdiye kadar arzu ildiği gibi seyyah getirememiş- seyyahın birinci derece- de istediği şey, arzu edilen yere ylakla gitmek imkânını bul- mak ve gittiği yerde huzurunu te- Min etmektir. Bunun için temiz o- tller, güzel gazinolar yapmak ve bunları mümkün olduğu kadar u- cuzlaştırmak gerektir. En çok tu- ristik memleketlerden sayılan İ- talyada ve Yunanistanda bu kon- for temin edildiği icindir ki turizm geliri yuardun — gelirleri içinde ö- nemli bir yekün teşkil eder. İşte Hise verilmek üzere hazırlanan (Sonu 2. inci sayfada) Dış Bakanımız Dr. T. R. Aras büslerini en büyük bir sempati ile takip etmektedir. Kü iki azâsı bizim birliğimizdendir. Üçüncü azâsı ise birçok bakımdan müttefiklerimizin mütlefikidir.” —- Maria anlattı Bulgaristan'ın vaziyeti: Sulh andlaşmalarının askeri maddeleri bahsinde Bulgaristan - m alabileceği vaziyet hakkındaki suale de Doktor Aras şu tarzda mukabele & * Dağ komşularızı daha önc dar etmeksizin Sofya nin bu tarzda bir teşel lunmak niyetinde ol miyorum. Çünkü kendi ça komşuluk zaket icabıdır. Bu tarzda hareket, alâkadarın kendi tezini müdafaa için göstereceği sebeplerin kuv - vetlerinden bir şey kaybettirmez. Fakat eğer komşulariyle olan dostluğa kıymet veriliyorsa bu tarz- da hareket bir tarala bıirakılamı - yacak bir mecburiyettir. ” Avrupa Sulhu: Doktor Tevfik Rüştü Aras beya- (Sonu 2, inci sayfada) —Müller Ankarada İlk konseriıîi dün Alman elçiliğinde büyük bir müvaffakıyetle verdi Türkiye'de konser vermek ü - zere alman büyük elçiliği tarafın- dan davet edilen Berlin devlet F Bayan Maria Müller teganni ederken operası birinci sopranosu Maria Müller dün akşam saat beş bu- çukta ilk konserini büyük elçilik- te vermiştir. Yalnız almanların değil, dün - ya kadın mugamnilerinin sayılı bi “derinden biri olan Maria Mül ler uünkü konserinde Hugo Volf, (Sonu 6. incı sayfada) ——— BRAVO haberler üçüncü | sayfamızdadır Dünkü T açılış Altı yerde merkez atış yerleri açjldı Ankaradaki açılma i bü kanı bir üklerimiz bulundu, federasyon kelğ d " sSoyitv verdl Atış poligonunun açılış töreninden en: tanteneler: Bay Şükrü Koçak nutkunu verirken. - B. Recep Peker poligona geli yor. - Davetliler poligon kapısı önünde Dün memleketin altı yerinde, Anka- ra, Babkesir, Edirne, İzmir İstanbul ve Kayseride, (merkez atış yerleri) açıldı ve atıcılık federasyonu bu suretle mem. leketimiz için çok faydalı bir eserin te- melini atmış oldu. Ankarada, dün sabah, saat onda, stadyomdaki atış poligonunda yapılan ANKARA FUTBOLCULUĞUN açılma töreni çok samimi öldu. Fedes — rasyonun daveti üzerine bu mutlu tö. rene büyüklerimiz şeref vermişlerdi. Tü- ze ve gümrük bakanları BR. Şükrü Sa- racoğlu, Ali Rânâ Tarhan ve başta C. H. P. genel sekreteri B. Recep Peker olduğu halde bütün genyön kurul üye- (Sonu 6. ıncı sayfada) Dünkü macçta Gençler birliği, Fenerbahçeyi de imrendirmesi lâzım gelen bir oyun gösterdi Eğer futbolda yenme tgob ile ölçülmeseydi Gençler İıiriîğini galib sayabilirdik NETİCE : FENERBAHÇE: 1. GENÇLER BİRLİĞİ; 0, “Ulus,, un — Dil Yazıları Güneş -Dil teorisi ile kelime tarihi ve tarihi tetkik yapmak tecrübeleri XIV. H. R. TANKUT (Bu bahsin baş tarafı dünkü yazımızda çıkmıştır)- Şimdi: her beş kelimenin de ay- old: öğrenince onları mürekkep kelime farzede- rek etimolojik analizlerini bir de ©o bakımdan yapalım ve üzerinde işlediğimiz kelime Bizeri olduğu için onun morfolojisini esas tuta- hm. nı manada Bizeri: 1. — Bize 2. — ri kelimelerinden olmadır. Etimolojik analizleri şunlardır: () (2) (3) (4) Bize iğ * ib 4 iz cğ (1) iğ — ana köktür. Hayat ifa- de eder. (2) ib — ana kök anlamını tem- sil eden prensipal köklerdendir. (3) iz — geniş saha gösterir. (4) eğ — mananım ifadesini ya- pan unsurdur. Şu halde Ciğ & ib 4 iz < eğ) — (Bize) geniş bir hayatın taal- lâk ettiği obje yani ağaç demek- (Sonu 2. inci sayfada) Fenerbahçenin, dün, Gençler Bir- liği ile yaptığı maç, ilk önce bize şu- nu ispat etti: Ankara takımları fut- bol oyununun nasıl oynanması lâzım Futbol da- yanışma oyunudur ve “futbolcu” me- geldiğini öğrenmişlerdir. haretini “takım” mın “yenme” sini tirmek için yapılır. Futbalcudan bek- lenen oyun tarzı - göl Layısını yükselt- mek bakımından - bu, ve * cemi o- yunlardan beklenen dayanışma bakı- mından da - gene budur. Cumartesi ve paza!l kara gücü stadında Fenerin Gençler birliğine ilk ve son golü temin için gösterir, gayretini gene © gaye uğrunda harcar, Topu bloke et. mek, yer tulmak, paslaşmak, dridlinz yapmak, şut çekmek, yani futbola mahsus bütün bu ahsiyon şekilleri, türlü kombinezanlar halinde, ancak takımın hareket birliğini hakikatleş. maç bize, Ankara futbolcularının bu nazariyeleri tamamiyle kavramış ve dikkate çarpacak derecede tatbika da geçmiş olduklarmı anlatmıştır, Bu roaliteyi göz önünde tutarak, iki maçın bildiğimiz neticesini Fener- (Sonu 5. inci sayfada)