31 Ekim 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

& KATE DO NAGY Bu Çartisti hepimiz tanırız çok yüksek san at kabiliyeti ile herkese kendini sevdirmiştir. Yukarıda Neagy'yi" Şa- hane yollarda ,, görü- Yorsunuz. Ve el NORMA ŞERER Sinema yıldızları ara sında güzellik müsa- bakasını kazanan gü- zel Şerer'in bu sarhoş hali insanı sarhoş ede- Cek gibi değil mIi? . —. . Ju İNBay B"'crdı. Fakat Hollyvood bunları biribirine yaklaştırdı. akın | Vermişti, ha çıktı ada ç '."dl. Böyle şeylerden anlıyordu. y h h *xg'_'_îîle'ndıler... Ve küçük Duglas böyle unutuldu. n Kravford'la, Franşo Tone biribirlerine tamamile zıt karakterde | 1 bu macera nasıl oldu. Jan Aravford kendisini artık kitaba 1 Boş zamanlarında hep okuyordu. İşte o zaman Franşo karşı- ; » Ona kitap aşkı okumayı öğretti. Çünki Franşo okumuş bir | Gras Mor Küçük bir Kilisede dua ediyorken Şantözlüğe başladı Gras Mor beyaz perdenin en tatlı sesli artistlerindendir. Hiçbir artistin buxun kadar güzel sesi yoktur.! Gras şarkı söylemeğe evvelâ — kü- çük bir kilisede başlamış ondan son- ra beyaz perdeye kadar çıkmıştır. Şimdiki güzel artist o zaman küçü- cük bir çocuktu. Kimse onun günün birinde bu kadar meşhur olacağını zannetmezdi. Fakat küçük Gras ya - vaş yavaş büyüdü. Ve nihayet 1918 senesinde könserler vermeğe başladı. Babası: — Şantözlük hiç te iyi birşey de- ğildir! diyordu. Annesi kızını ayıplıyor: — Pöek fena etti. Bu böyle olacak kız değildi! diyordu... © Nihayet, küçük kız annesinden ve babasından ayrıldı. Nev-york'un yo - lunu tuttu. Orada bir kabarede şarkr söylemeğe başladı.. Gras çok muvaffakıyet kazanmıştı. Her akşam şarkı söyledikten sonra ! dakikalarca alkışlanıyordu. Fakat bu kâfi değildi. Güzel ve şirin kız opera- ya girmek istiyordu. Nihayet istediği oldu. Birçok teşebbüslerden sonra Metropoliten operasına girmeğe mü- vaffak oldu.., Daima yeni teşebbüslere — başvur- mak hevesi onu mütemadiyen heye - canlandırıyordu. Film yapmakt.. Nihayet o da oldu., Ve Jenny - Sind filminde sesiyle güzelliği ile, ve san'at kabiliyeti — ile ebedileşti. ğ & Yüf Enluk J Filmler Son Çevrilen Filmler İçin Büyük Masraf Yapılıyor kadın gösteren Halk artık kırık dökük şarkılı çıplak filmlerden bıktı ) Hollyvood yine eski Tefah günlerine avdet etmiş gibi gö - rünüyor. Ve yeni filmler — için çılgınca masraflar yapıyor... —. Acaba, bu film endüstrisini ellerinde tutan adamların zen- ginliğinden mi, rekabet hırsın - dan mı, yoksa daha fazla ka- zanmak için çok masraf etmek prensipinden mi ileri geliyor?. Hayır! Ne bu sebep vardır. ne de ötekisi! Mesele şudur: Şimdiye ka- dar sinemayı seven halk, sesli filmler çıktı, çıkalı, birçok pa - ralar sarfiyle vücude getirilmiş muhteşem filmleri artık göre- mez olmuştu. Çünkü hep hoppa vodviller operetler çevriliyor, halk bundan zevk alıyor — diye beyaz perde üzerinde — boyuna çıplak kadın teşhir ediliyordu. Onun için Hollyvood'a gü- zel kadınlar hücumu başladı. Amerikanın o esrarengiz — şeh- rine sarışın, esmer, kumral bir- çok genç kızlar doldu. Avrupa- da operet sahnelerinde şöhret temin eden güzel kıvrak artist- ler Amerikaya doğru hicret et- meğe başladılar. Çünkü orada para vardı. Milyonlar vardı. Vü cüudüne güvenen birçok genç kız beyaz banyoların içinde ya- rı çıplak bir şekilde kendisini göstererek birakç cümle — şarkı söyledi mi hemen servet sahibi oluyordu. Fakat artık çıplak kadın gör- mekten ve kırık dökük şarkıla- rı dinlemetken gima — gelmişti. İşte bunun üzerine film endüs- trisini idare edenler, vazıı sah- neler, yine muhteşem filmler" yapmak hevesine düştüler, Bu - nun için sonbaharda ve kış mev siminde göreceğimiz filmler a - rasında milyonlar sarfiyle — vü- cüde getirilmiş çok muhteşem eserler vardır. Aşağı koyduğumuz liste bu seneki birçok filmlere nekadar masraf edildiğini göstermeğe kâfidir. Ehli Salip 1,300,000 dolar. İsyan 2,000,000 dolar. İki şehrin MWekâyesi 1,200,000 dolar. Bir yaz gecesinin rüyası 1 200N.N00 dalar. Kadın yüzbaşı 1,000,000 - do« lar. Pompeyi'nin son — günleri 950,000 dolar. Brodvay melodi 1,000,000 do- lar. Bu filmlerin hepsi çevrilmiş« tir. Bunlardan maada en aşağısı yarım milyon dolara mal olan bir sürü filmler daha vardır. Son günlerde filmlerde ihti « şam yerine söz ve şarkı hâkim bulunuyordu. Halbuki insanlar sözden ve şarkıdan nekadar hoş lansalar, ihtişam onların yine bir ihtiyacıdır. Bilhassa de Mil- le gibi sahne vazıları bunu dü » şünerek bu gibi ihtişaem saçan filmleri bütün milletlerin seve seve alacaklarını hesap etmiş - ler ve keselerinin ağzını açmış- lardır. Nasıl açmasınlar ki ma« zi onlara bu hususta iyi bir ders vermiştir. Evamiri Aşere adlı filmin 6 milyon dolar hasılat yaptığını ve buna benzer — filmlerin de imal parasını kat kat çıkardığı- nı düşünecek olursak de Mille herhalde tahmininde yanılmı - yacaktır. Üç buçuk milyon do - lar sarfiyle vücude — getirilen Ben Hur filmi bile nihayet sar- folunan parayı çıkardığı gibi kâr da bırakmıştır. Roberta fil- mi de bir milyon dolara mal ol- muştur. Şehrimizde gördüğü rağbetten de kolayca anlaşıla - cağı üzere bu gibi filmler her memlekete sevilmektedir. Son zamanlarda musikili ve sözlü ucuz filmler sırf ucuzlu- ğgundan çok az rağbet görüyor- du. İnsanın gözü nihayet sine - mada söz ve musiki kadar de-«- kor da aramaktadır. Bunün için artık bu noksanı telâfi etmek zamanı gelmiş ve milyon dolar. lrk filmler imaline başlanmış « tir. Yukarıya isimlerini yazdığı - mız filmler herhalde manzara itibariyle harikulâde — vakayii gösterecektir. Pompei'nin son günleri adlı filmde koskoca bir şehir, lâvlar altında kalacaktır. Bunun için de haikakten büyük narava ihtivac vardır

Bu sayıdan diğer sayfalar: