TAN Nizamettin NAZİF © “Kefe'deki Türk Paşası En Küçük Bir Menfaat Için Biraz zayıflamıştı. Küçük ve yu- bwişak ellerinin tırnakları uzamış Ve rengi solmuştu. N İvan bir iki saniye kadar onu süz dü. Sonra; — Alâ... Alâ, diye tekrarladı- gümdi. ne yapmamı istiyorsunuz? — Anlatayım. — Ama kısa olsun, — Peki Çar İvan, — Bunu en süratli vasrtalarla en kisa yollardan İstanbula gönderme Bizi istiyorum. — İstanbula mı? — Evet... —'Devam ediniz, devsm ediniz... — Bu kız İbrahim Paşanın yanı- Ba gönderilecektir. — Güzel *Adamlarımızdan birka- ını baraberine katıp Kefeye gönde Tiriz. Kasım Paşa bu işin ustasıdır. — Hayır. Kasım'ın bu işi hiç bil- Memesi lâzımdır. — Benim ona itimadım vardır. — Olabilir. Fakat ben Kefedeki paşasının nasıl bir adam oldu- ğunu sizden daha iyi &n ufak bir menfaati içi bile satar. Mim canımı sıktığı gün Gönderecek tek kız bulamaz. — Olsun. Fakat İstanbulun cant- Mu'sıktığı gün de kafasını iki omu - Zu arasında bulamıyacağın: bilir. unla beraber benim yanılmış ol- öm “da mümkündür. Yalnız israr ile tekrar ederim. Bu işten Kasım anın baberi olmamalıdır, — Peki, — Ben kendisile konuştum. — Kasımla — 4 — Hayır Çar İvan. Bununla. Şu Kil, Şi Şi — Ecey. — Ve bana vadetti ki, istediği » MİS gibi çalışacaktır. — Devam ct canım. meden bitir dene yapmak istediği- Bi anlıyayım. Kısa konuşacağız de- dik., Uzattıkça uzatıyorsun. — Peki. Çabuk bitiriyorum, bu Tbrahimin sarayına gidecek ve im bunu Süleyman Hana tanı- | tacaktir. Süleymân Hanın bunu ilk ta beğenmemesi imkânsızdır. Bu takdirde Şu kız onun gözdeleri Arasına girecek ve zekâsını işlete - Tek kisa bir zaman içinde sarayda lürremin yerini tutacaktır. > — Yaaa... İbrahimin bundan ba » ri var mı? — Yok tabii, Fakat Süleyman Ha Min. gönlünü çelebilecek bir g'nç kizr eline geçirdiği gün yapacağı #eket bizim istediğimiz hareket iktır. — Ali. Ve demek istiyorsunuz ki, bükizr yola çıkardığımız gün Süley Mün Hanın Kazana yardım etme - Sizden. ve ordularını bizim karşımı Za göndermesinden mürekkep olun anızdaki mevhum tehlike orta - “ân kalkmış olacaktır. — Tamam, — Ve yine demek oluyor ki, efen Misini istediği istikamette çalış - Haktan menedecek olan vasıtayı bizzat İbrahim saraya emusallat ee- ir. —-Evet Çar İvan. — Alâ... Memnunuz. Babsettiği » Miz tehlikeyi ummamakla beraber, İbrahimin bu kızı efendisine hedi © Ye etmesini pek güç bir ihtimal san Wakla beraber... Memnunuz. Yine Memnunuz. Yalnız bu kızın orada bizim istediğimiz gibi çalışacağını bize kim temin eder? — Bizzat kendisi, — Mz Neye hayret ettiniz? Aksi tak rde Akkurt kabilesini bire kadar kılıçtan © geçireceğimizi kendisine Söylemiş bulunuyorum - — Ya Akkurt kabilesile bunun a- ? a, Kösim Hanı seyrek sakalını tit- yeten çirkin bir gülüşle karışık ce - ap verdi: >— Sevdiğimiz delikanlı bu kabi- Yedendir. vi Es e « Giz, Bütün kabileyi kılıçtan geçir iz zaman elbette onu da kes - olacağız. Eh bu güzel kız sanı- tan ki, onun öldürülmesini pek lt belmıyacaktır. iü İvanın bir başka sorusuna mey arge rakmadan kapuyu açarak hay — — *p AHI Bi, Puyur Han. iF Kasımlı beysade, bir dakika veni odadan içeriye girmiş bulunu m Şah Ali yeşil gözlüyü göste- i Sözlerini. kes | Genç Bogayef baştanbaşa kılıçtan « — artakalanları önüne — Bunun için yaptırdığımız elbi- seleri yüklerden çıkarınız. Ve Tuğ- lu kadına söyleyiniz, biraz su rsıt Tıp bunu yıkatsın,saçlarını ördürsün, yeni elbiselerini giydirdikten sonra tekrar buraya getirirsin! — Hanın buyruğu başım üstün- de, RR a BORSA AR 4 EYLÜL Çarşamba PARALAR 20 Çek Kuron Avusturya şiling Mark Paris üzere İngiliz birası Telefon 10,50 İttihat Değirmencilik TAŞ. © 859 Şark Değirmenleri 0.76 Şark Merkez Eczanesi 415 İSTİKRAZLAR Türk borcu 1 Anadolu 1 ve 11 ” m Ergani İstikrazi dahili TAHVILAT Ruhi 1. Anadolu 1 ve TI 45,10 nı . 45,75 Anadolu Mümessil 45,50 BA Babasını Bile Satar.,, Li Hz geçirilen İki sürüp yola Alp Ali böyle diyerek yeşil göz- Tüye baktı. Genç kız en ufak bir dik kafalrlık. göstermeksizin okapuya doğu yürüdü. Ve Alp Ali önden © arkadan dehlizde uzaklaşırlarken bir Moskof neferi terbiyeli gözük - meğe çalışarak kapuyu kapadı. (Arkası var) VIZ 4.5:6'7'3 1 — Tiyatronun babası, (8) Kamer (2) 2 — Dem (3). Bir denirimiz (3). 3 — Zaman (2). Seyrek değil (3). 4 — Bir hastal (6). $ — Viz yıl (4). Mecman (6). 6 — Zulmet (8) 7 — Halis (2). Seytan (3). Beygir (2) 8 — Şir (5). Uzak midası (2). w Yama (2). Mahsus (3). Geniş de- “e — Olin (2). İptda (3). Laz kayığı 1i — Are (3). Otomobil oteli (5). Dünkü Bulmacamızın halli SOLDAN SAĞA — YUKARDAN Bazı güçlüklerin Kaldırılması isteniyor Bir kısım ihracat tecimenlerimiz, bazı tecim anlaşmalarının tatbikat - ta güçlük doğurduğunu ileri süre - rek ilgililere müracaatta bulunmuş lardır. Tecimenler, Macaristandan ala * caklarını alamsmaktan (şikâyetçi - dirler, Hamderi ve barsak üze rine yapılan birçok iyi teklifler, bu yüzden ihtiyatlı ve isteksiz kar şilanmaktadır. Romanyaya yaptık - ları ihracata karşı, bunların bedel- lerini heniz alamıyan tecimenler de bu vazyetin düzeltilmesi isteğinde bulunmuşlardır. İtalya ile aramızda altr ay önce imzalanan tecim anlaşmasının, İki memleket tecimeninin inkişafında büyük yardımı olmuştur. Fakat, an- laşmaya bağlı hususi takas talimat namesi, son zamanlarda muamele - leri güçleştirmeğe paşlamıştır. Bazı tecimenler de, Alman kontrol daire sinin verdiği fiatları çok ucuz bul- maktadırlar. O kadar ki, Alman pi“ yasasının bizim fiatlarımıza uygun olmasına râğmen, vaziyetten tam mâ nasile “istifade edilememektedir. Bu durum en çok yapağı ve tiftik ih» racatımızı alâkadar etmektedir , FAYDALI BiLGiLER BUGÜNKÜ PROGRAM İstanbul 1830: Bayanlar için jimnastik dersleri, Bayan Azade Tarcan, 18.50: İmanca ders, 19.40: Dans musikisi. Plâk. 20: Or- du saylavı Selim Sırrı Tarcan tarafından söyler. 20.30: Stildyo orkestradı. 21: Rad- yo caz ve tango orkestralar, 21.35: Son haberler, borsalar. 2145: Tiyatro musi- kisi, Bükreş 13.15: Plik ve duyumlar. 18: Radyo salon orkestrası, uyumlar. 19,15: Konserin süreği, ler. 20.29: Plök, 2045: Sözler. 21: Piâk ile cenin “Madame Butterfiy,, operası. 24: Hafif müzük, Budapeşte 21.05: Budapeşte konser © orkestrası, 2240: Duyumlar, 23: Çingene müziği, 24. 15; Caz. Varşova üçük radyo orkestrası. 21.45: Du- . 21.58: Konferans. 22: Skeç, 2235 r. 23: Dans müziği. Belgrat 2030: Ulusal yayım. 23: Duyumlar. 23. 15: Röle konseri, 24: Plik. Roma - Napoli - Bari 21.40: Puccini'nin “Manoa Lescaut,, o perası, Sonunda duyumlar, Münih 20: Halk müriği. 21: Kma duyumlar. 2110: Yeni dans müziği, 23: Duyumlar, 2320; Müzikli program £srası, 24; Oda müziği. Breslav 20: Küçük konser. 2020: Hayvanat behçesinden sahneler. 20.50: Ameleye söz- ler. 21: Duyumlar. 20.10: Büyük vals po- pürisi, 22.10: Dans. 23: Dayumlar. 23.30: Sözler. 33. Eğlenceli müzik. . SİNEMALAR TİYATROLAR © Tepebaşı Belediye bahçesinde her hafta Cuma, Cumartesi, Pazar ak- şamları saat 9 da Şehir Tiyatrosu Artistlerinden Hazım tarafından “Karaköz” oynatılacaktır. © İpek : Bulunmiyan Ai OSaray : Fırtmadan sonra, © Yıldız : Gin Sesi — Moskovs çocukları. “a £ Ayşel — Sârlok Holme. .. Ekmekçi Kadın — Petrol Mu- harebesi, © Melek : Kacak Sevdalılar. 9 Şık: Otur günlük Prenses — Meçhul adam. Müh » Fındıkçı kır — Eskime. Sümer: Bitmemiş Senicni — Kadm se- veris. Usküdar Hâle: Sahane Vals, Alkazar : Batakl: damm kiri, Mi Çilgm kan — İntikam, LIMAN HAREKETLERİ Büzün limanımızdan gidecek olan ve- varlar şunlardır 5 Sant İrmite Ayten Mudanyaya Kocaeli İzmire Bugün Timanmızs gelecek olan vapur- Mar şunlardır 4 Saat ” Bandırmada Saadet “ Karadenizde Tarı İzmitten Güzel Mudanyadan Asya, ö Kemal, Dün sabah Romanyadan şehrimize Ro- manya vapuru gelmiş ve akşam saat 17 de met DAVETLER Kınitoprak Türk Hava Kuruma tara- fından 7.-035 cumartesi akşamı pazar gecesi, hasilârı kümilen Tayyareye ait o)- Ürere Kadiköyünde Fenerde Belvü bahçesinde mükemmel bir kır balosu tef- Gp edilmiştir. Deniz kızı Eftalya ve ar- kadaşlarınıı da mevcut olduğu zengin bir programla tertip edilen bu balo cok eğ- ve neşeli olacaktır. İTFAİYE TELEFONLARI 24222 4a64a 60020 60625 Erenköy, Kartal, ri için telefon santralıdaki memo- büyükada, Heybeli, Burger. Kmah mm ra e) kelimesini söylemek kâfidir. ÇABUK SIHHİ YARDIM TEŞKİLÂTI Bu numaradan imdat otomobili ar 2 stanbul itfaiyesi Beyoğlu irfai: Kadiköy itlaiyesi 44908 MÜRACAAT YERLERİ Deniz Yolları acentesi Telefon, £ 42362 Akay (Kadıköy iskelesi baş me murluğu) 43132 Şirketi Hayriye, Telefon “3 Vaparcuhuk Şirketi merkez cen- tesi. Telefon 22025 Sark Demriyalları müracaat ka lesi. Şirkeci Telefon 2019 4245 Devl, Demi: mürsegat kalemi Haydarvmşa. > Teelon HASTANE TELEFONLARI Cerrahpasa hi Cerrahpaşa astanesi. 21693 Gureba Hastanesi, Şehremini Yeni. bakavel Makin A YA Beyoğlunun tenha sokaklarından birine girmiştim. Baktım ki altı ye- di yaşlarında bir çocuk, kaldırımın kenarına oturmuş, hüngür hüngür ağlıyor. — Küçük; ne ağlıyorsun? diye sordum, dovdüler mi seni? Neo du? Haydi, söyle bana bakayım? — Benim. Be. be. benim. ma. ma. — Ne? — Be. benim. makineli. to.. topa- cım: çaldılar, — Kim çaldı? — Bilmiyorum. — Nereden almıştm sen o topacı? — Şu... şurada bir'bakkal Hatice hanım V oradan., — Haydi, ver elini... Yürü baka- yım. Benden ,daha hızlı yürüyordu. Arka sokakta, kapısında mukavva- dan Karagözler ve uçurtma kâğıtla- rr asılı, büyüklerden ziyade küçük müşterilere karşı sevimli olmıya çalışan yarı bakkal, yarı aktar dük- Kânma yaklaştım. — Girelim, dedim, — Peki. Sonra dükkân sahibi kadına dön- ii üm: — Hanım! Ben bu çocuk için ma- kineli topaç istiyorum. Kadın boy boy, renk renk topaç- İar çıkardı. Bunlar kurulunca ken- di kendine dönüyordu. Çocuğa: — Seç! dedim. En büyüğünü “aldı. Dükkâncr ka- dın gülerek: — Nasıl da işini bilir... dedi, en sağlamını aldı. Bunların yar: hiç bo- zulmaz. — Kaç para? — Bir lira efendim. — Çok pahalı canım! — Bunlar Avrupadan geliyor da ondan... Israr etmiyerek parayı verdim. Çocuk bana teşekkür ederek dük- kândan çıkıp gitti. İki gün sonra ayni sokaktan geçi- yordum. Bu sefer bir kereste yığı- nının önünde, ötekinden daha yaş- lıca bir çocuk oturmuş, ağlıyordu ama öyle acı çığlıklar koparıyordu eli Topaç 1 " Yazan : Mİ-FA, — ki hemen yanma yaklaştım ve son, dum: — Bir yerin mi ağrıyor? — Hayır, — Ne bağrıyorsun? — Benim. be. be, be, — Nasıl? — Be, benim, makineli, to, topo- cımi çaldılar. — Senin de mi? Yürü bakalım öyle ise, Yine ayni dükkâna gittik: — Hatice hanrm, bir makineli to paç daha ver bakalım! dedim. Kadın topaçları çıkardı ve çocus ğa sordu: — Hangisini istersin? — En büyüğünü. Çocuk bana teşekkür ederek ve topacı alarak dükkândan çıkıp git- ti Ben de dükkândan çıktım, köşeyi dönerken, bekçi ile karşılaştım. Ko- şa koşa giden çocuğu göstererek ba- na sordu: — Bu külhaniye topac: sen mi al dın? — Evet. Bekçi başını salladı: — Hey Yarabbikn!, dedi, bu Ha- tice kadın karakolda o kadar pay- landı, yine akıllanmıyacak | — Neden? Ne var? —Bu çocuk Hatice hanım oğlu dur. Daha küçük bir oğlu daha vâr- dır. Yolda oturup ağlarlar, bağı - rırlar. Yolcular acır, Çocu analarının dükkânına götürür kuruşluk malı elli, altmış, seksen kuruşa, tutturabildiğine al Enayi var ki bir lira bile verir Ben mırıldandım? — Hem'de iki defa! Bekçi kolumdan yakalar: — Yürü karahola da anlat! dedi. Benim işim çok acele idi. Kara- kolda vakit kaybedemezdim. — Başka gün! Dedim ve savuştum. Fakat ertesi gün merek ederek Hatice hanımın dükkântnın önünden geçtim. Kapa- lıydı. Yanındaki kahveye Hatice ha nımın nerede olduğunu sordüm: — Poliste! dediler. Allah Allah... —x HAKYERLERİ Adliye sarayı Çabuk yaptırılacak İstanbulun adliye sarayına ihti- yacı gün geçtikçe kendini hisset- tirmektedir. Bunu gözönünde bulun duran Tüze Bakanlığı, kazırlanan projeye göre inşaatın hemen başla. yabilmesi için, istimlâklere kısa bir zamanda başlanmasını muvafık gör müştür. İstimlâklere en çok, önü- müzdeki mali yıl iptidasındı baş- lanacaktır. © Adliye, 935 & iştir. Yarından itibaren bütün mahkemeler, faaliyetlerine yeniden başlayacaklardır. “Köroğlu,, gazetesinde çıkan (Mezarlık gülü) adlı bir hikâye, müstehcen ve halkın edep duygula- rma dokunacak mahiyette görüle- zek, bu gazete aleyhine Genel Sa- wamanlıkça bir dava açılmıştı... Dava, birinci ceza mahkemesin- de dün neticelenmiştir. Savamanlık geçen celsede Köroğmu (neşriyat müdürü Burhan Cahidin mahkümi- yetini istemişti. Suçlu vekili müdafaasını yaparak hikâyenin, rahmetli Ahmet Rasi- min kitap halinde çıkan bir yazı. #ından alındığını, içinde haya duy. gularını incitecek bir sey bulunma. 'dığını anlatarak vekilliğini i aldığı Burhan Cahidin beraa temiştir. Mahkeme, kısa bir müzakereden sonra, hikâyeyi müstehcen bulma- mış ve neticede Köroğlu neşriyat müdürü Burhan Cahidin beraatine karar vermiştir. is v 23017 Hâseki kadınlar hastanesi Ak- saray Haseki cad: 32 p 24553 Emran akliye ve asahiye has- . tanesi, Bakırköy Reşadiye kışlası | 16.60 Beyoğlu Zükür hastanesi Firuzağa 43341 Gülhane hsstanesi. Gülhane — 60179 2m 42426 devresi, sona | Fransız Tayya- cileri geldiler Dün şehrimize Fransız teyyareci. lerinden Gilbert Denis ve Lais Laboudie, tayyare ile şehrimize gel mişlerdir. Tayyareciler fabrikaları hesabına seyahat etmekte ve bir tecrübe va tenezzüh (o uçuşu yapmaktadırlar, Tayyareciler uçaklarile Ankaraya giderek orada bazı uçuşlar ve hava oyunları yapacaklardır. Dün tayyarecilerden Gilbert De- nis ile Tokatliyan otelinde görüş - tük, Bize seyahatten maksatları ne olduğunu ve uçaklarının evsafırlı şu suretle anlattı; — Cumartesi günü Paristen hare ketle Romaya gittik. o Romadan pâ- zartesi günü kalkarak Atinaya var - dık. Bugün Atinadan hareketle İs- tanbula geldik. Biz esas itibarile bir gezinti uça $u yapıyoruz. Fabrikamızın daha iki uçağı bugün veya yarın İstan - bula gelecek bütün uçaklar bura - dan Ankaraya gidecektir. Fakat arkadaşlarım henliz gelmediği için uçakların kimin tarafından ve ne iaman Ankaraya götürüleceğini bil miyorum. Gelecek uçaklardan biri ayni tipten Simoun diğeri de Aig- Jon'dur. Simon uçağı ile tayyare- cilerden Gerard, Aiglon ilede İn- genring geleceklerdir. e Bunlardan Simoun büyük posta uçağıdır. Süra ti saatte 320 kilometre, karaya ini- şindeki sürati de 80 kilometredir. Aiglon, mektep uçağıdır. Sürati saatte 225 kilometre, karaya inişin- deki sürati 80 kilometredir. Simoun dört kişilik, Aiglon'da iki kişiliktir. Diğer arkadaşlarımız gelince u- çakların ne zaman Ankaraya gide- cekleri anlaşılacaktır .