| Ankara BALIK. IHR, ACATIMIZ Ekonomi bakanlığı balıktan Müdürünün alınacak resmi kaldırıyor Muhakemesi (Hususi muhabirimi x bildiriyor) Ankara, 10 , Ekonomi Bakanlığı balık ve balıkyağı ihracatımızı çoğaltmak Min, hâlâ balıklardan alınmakta olan resimlerden bir kısmının kaldırılmasına karar vermiştir. Bunun için kamutaya verilmek Üzere bir kanun projesinin hazırlanmasına başlanmıştır. İçbakan Ankaradan Hareket Etti , Ankara, 10 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — İç Bakanı Sükrü diğer zevat tarafından uğurlandı. iü Kaya hareket etti. Durakta Bakanlığın ileri gelenleri ve Hava Tehlikesine Karşı Ankara, 10 (A.A) — Hava tehli- kesini bilen üyeler: Vasıf Ergani mac İsmi bakıra Dr.20,Safi yi Çoşkun B. Ş. Dr. 20, Nurettin * $r. Dr. 20, Fevzi Ali tüccar 20, mestis B. Şr.fen memuru 20; Meh- a Boyacı 20, Friç Krocker mühen- 1 20, Sagezvotali kontrol 20, Hüs- ü Çavuş müteahhit 20, Salim Ak - Y terzi 20, Radof Pollak Mühendis Balet Enter mühendis 20, Sait Te- men 20, Ahmet Yazıtıgöle tecim 20, yle Bozkurt tecim 20, Halit kızı lalide Bozkurt göle tecim 20, Or- ban Yıldırım tecim 20, Abdülkadir Şilu Sabri Budak 20, Dedeoğlu Akif um 20, Hafız Ali Riza 20, Kâ- Mil Hancı 20, Haer Hayri 20, Tah - ti 5i Torahim 20, Kapıcı oğlu Nuret- ka), Bekir oğlu Bekir Dursun. (bak 4) 20, Şarbay Mebmet Orhan Se - <rihisar 30, Giritli Cafer 30, Meh - Met fabrikacı 25, Mahmut Salihli Ça Bikle Gebeştan 40, Ahmet Kâhya Ye- Şikavaktan 20, Süleyman oğlu Halil “tunludan 21, Hacr Ali öğlu Meh- Kat, Hilvan 20, Ali oğlu Mehmet 20, 209 20, Cevher 20, Molla Ramaran Mustafa 20, Hacı Mustafa ve or- azn İstanbul değirmencilik şirke- 200 bir defalık, Geri Tabako kom- ii Türkiye şubeleri genel direktör- A KORA-hiz yeleği, Sep i Küçük Mustafapaşa 20, Re Samatya 20, Acıman Eyüp 100, Yorgi Simon / Aksaray 24, Vangel Ak ”y Mület C. 36, Mihal Aksaray Dimo Aksaray 30, Ahmet Kara- Ytafapaya 20, Sadık Aksaray 25 tik, İefalık, Rafail Salon Ticod Çar- kp No. 24. 25 bir defalık. lağıkara, 9, A.A. — Hava tehlike. 5 n üyeler : mleyman Bakkal Çatalca Stranca ci Yeniden Üye Yazılanlar köyünden 30, Âli Bakkal ayni köy- den 20, Bekir bakkal ayni köyden 20, Esat bakkal ayni köyden 20, Fikri fabrikatör 20, Küçük (Hamza Çe- vuş Alaton köyünden 20, Hasan ay- ni köyden 20, Hüseyin ayni Büyük Çekmece Akçeburgaz çiftliği sahibi 30, Salt ağa oğlu Nuri Büyük Çek- mece Çakmaki: çiftliği sahibi 25, Ek şinazlı Halil Büyükçekmece Dereköy çiftliği sahibi 20, Vays und Aksi- yengozelşaf İstanbul $. (kanalizas- yon ş.) 100, Karlman tuhafiye mağa- zası İstanbul 50, Karlman tuhafiye mağazası bir defalık (50, Şor ve A. Geseryan İstanbul (Sahibinin Sesi müessesi 20, Sahibinin Sesi müessesi bir defalık 75, İpekçi Kardeşler Si- nemacilik T. Limitet Ş. İstanbul 40, Kefeli Yusuf Hafız Ahmet oğlu, te- cimer 20, Sabri Hafız. Ahmed oği tecimer 20, Sergis Hovagimyan Ka- ramustafapaşa $. Hovagimyan han demirci İstanbul - Galata 20, Ah- med Aksoy Ergeni madeni tecimer 20, Mehmed Turgud tecimen 20, Mahmud oğlu Yusuf Zürra 20, Şefik mühendis 20, Şerafettin Koton ma- den işyarı 20, Hasan Selâhattin mü- hendis 20, İsmet mühendis 20, Fe- ridun Aşkın mühendis 20, Kâmil mü- hendis 20, Asım Müteahbit 20, Villi m nil 20, Mustafa Nazım Köprücü 20, Jo- set Dedial mühendis 20, Cahit mu- hasib 20, Hüsnü Doğanca Dr. opera- tör Bakış 20, Sadettin mühendis 20, Şevket mühendis 20, (İbrahim oğlu Faruk Taşaron 20, Josef Şerseş mü- hendis 20, Emin Bakır şirketi direk- törü 20, Zeller mühendis 20, Serge Levrof mühendis 20, Bünsli mühen- di 20, Yeysen mühendis 20, Oto Dubah mühendis İtalya, Habeşistan ve Uluslar Kurumu (Baş tarafı İş Pöek oluyor ki, Cenevre karari. te, '3lYa - Habeş davası Kurum ger- İri İçinde bırakılmış gibi gösteri- hakikatte Kurum dışa çıka- sipir. Kurum içinde bırakılan kü- Mon Ş© önemsiz safhası üzerinde de, tin Kibul edilen şekle göre, Habeşis- ” e yhinde bir karar verilirse, kime da it etmemelidir. Çünkü karar- king, Yuların hangi ülke smızları Yalnız bulunduğu tetkik edilmiyçrek kimin önce silâh kullandığı Kayyollcaktır. Habeş davasının sinde » kuyuların Habeş toprağı tay © iken Italyan'lar tarafından fü- ik işgal edilmeleri ve çar- mm da bu yüzden çikması idi. Birak "m hakli olan bu'bakımı Bayıp » hukuk incelikleri içinde kay» lüggidecek gibi görünüyor. Börüy, muahedesi çerçevesi işindeki My lere gelince; Uluslar Kuru- Tubuna uygun olmıyan bu an Ar, Sonya, 10 dlayacak & D,K bin (Hususi muhabirimi ıştır. Yapılacak baraj dı dönümlük a 7 Konya Ovasınd 1 incide) laşmanım Konseyde bahsedilmesine bile şaşmamak elden gelmez. 1906 muahedesi, genel savaştan önceki em- peryalizma zihniyetinin sembolü olan bir vesikadır. Bir devletin, durup du- Türken, üç devlet tarafından nüfuz mıntakalarına ayrılması demek olan bu muahedenin Ko: üşme konusu yapılmasile. Cenevre'de-çok fena bir çığır açılmış oluyor. Görülü- yor ki Uluslar Kurumunu kurtermak için Kurum büyük devletlerin sömür- gi asalarına alet ediliyor. Musso- Jini, “Cenevre içinde, Cenevre dışm- da veyahut Cenevre'ye rağmen he- defime varacağım” demişti. Anlaşılır yor ki Italya hedefine doğru Cenev- re İçinden götürülmek isteniliyor. Ve eğer bu tasavvur gerçeklenirse, Hö- beşistan'la birlikte Uluslar Kurumu da feda edilmiş olacaktır. pi A. Şükrü ESMER HUSUSİ a Baraj iz bildiriyor) — Konya ovasını yük barajın projelerini hazırlamak üzere, İsviçre- len Dr, Gruner bütün tetkiklerini bitirmiş ve kendisi- okuz milyon ton su alacak ve ümlük araziyi sulâyacaktır. Mukavele bugün ilbayla Mülyeüler ârasında imzalanmıştır, Bu barajdan başka seksen Darısı t ee Falda, daha mönü, il 0 Yapılan ni aki tetkikleri su alacak Altın barajı için etütlere başlanmıştır. İstanbulun Başına! (Hususi, muhabirimiz bildiriyor) — Başbakan sırasında elektrik ücretlerinin indirilebilmesi mümkün olacağını söylemişti. Bunun üze- elekt toplantıda şimdiye kadar kilovatı on kuruştan ve- hal ğin beş kuruşa indirilmesine karar verilmiştir. Bu t son derece sevindirmiş ve Başbakana telyazısile hal- i ve saygısı sunulmuştur, (Hususi muhabirimiz bildiriyor) Ankara, 10 Bugün Asliye ceza mahkemesin. de eski posta ve telgraf genel di- rektörü Fabri, muavini Şükrü ve eski telgraf İşletme direktörü İhsan Cemalin muhakemelerine devam ©- Tunmuştur. Mahkemede yalnız İhsan Cemal hazir bulunuyordu. Şükrü İstanbul” da hasta olduğuna dair rapor gön - dermişti. Fahri gelmemi İhsan Comal muhakemenin müte- madiyen geriye bırakılmasının mağ duriyetini mucip olduğunu ileriye sürerek, davanın ayrılmasını İste - di. İddia makamı Fahrimin gıyabın- da duruşması devam edebilecek- #e de, Şükrünün mahkemeye rapor göndermek suretelle gelememesinin kanuni olduğunu, fakat İhsan Ce- malin davayı tefrik etmek hususun- daki isteğinin kabul edilmemesi lâ rım geldiğini ve muhakemenin ta- likini talep etti. Mahkeme, neticede İhsan Cema - Tin, davanın a; olarak görülmesi hakkındaki isteğinin reddine, Şük- rünün mâzeretinin kabul edilmesine ve muhakemenin de 27 ağustosa bi- rakılmasına karar verdi, Yakalanan kaçakçılar Ankara, 10.A.A. — Geçen bir haf- ta içinde gümrük muhafaza örgütü 34 kaçakçı, 1687 kilo gümrük kaça- ğr, 17 kilo inhisar kaçağı, 718 def- ter sigara kâğıdı, dört tüfek, yüz mermi, altmış iki okeçi, oondokuz kaçakçı hayvanı ele geçirmiştir. Almanyadaki allın TAN RALARI Eski Posta İ SAÇSIZ BAŞLARA SAÇ Dünyanın Aradığı ilâç Nihayet Bulundu mu? Bu yeni buluşa bilhassa yaş- lılar çok (Husust muhabirimiz yazıyor) Ankara, 10 İstanbul diş doktorlarından Akif Müftüzade bir istida ile Sağlık ve Soysal Yardım Bakanlığına müraca- atta bulunarak icat ettiği bir saç çı- karma ilâcının mütehassıs bir heyet tarafından tetkikini, bazı tecrübeler yapılması, ve müsbet bir netice elde olunduğu takdirde kendisine resmi ruhsat verilmesini istemiştir, Akif İstidasında uzun tetkikler ne- ticesinde elde ettiği bu ilâç saye - sinde kendi başının kâmilen dökül müş saçını yeniden çıkartmıya mu- vaffak olduğunu bilhassa işaret et- miş ve yaptığı diğer tecrübelerden de muvaffakiyetli neticeler elde et- tiğini kaydetmiştir. Akifin müra - caati tetkik olunmak Üzere İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesine hava- le olunmuştur. Ankaradan bu haberi aldıktan son ra Kadiköyünde oturan Müftüzade- ye mliracaat ettik, obizç şu izahatı verdi: “— Bu keşfim tababet âleminde henüz görülmemiş ve yapılamamış” tır. Bulduğum ilâç süt ve çay gibi içilebilir. Tazesi gözlere konacak o- lursa hiçbir fenalık yapmaz. İlâcım- da muhtelif nebatlardan istifade et- tim. Bunları İspirto İle karıştırarak başıma sürdüm. On üç günde çıplak olan bayırda tüyler çıkmıya başlar dı. Bir buçuk ayda ise saçsız kısım- lar tamamen denecek derecede sâç- Yapılmasma başlanılan | İstanbul hududu dahilindeki yolların bir kıs mı bu senc, diğer kısmı da gelecek sene bitirilecek ve böylelikle şehir Berlin, 10 (A.A.) — Reichsbank, ! yolları müntazam bir surette tamam- yedek altm parasını son hafta zartm- da 10,640,000 mark” 'arttırmış ve 104,636,000 marka çıkarılmıştır. “Bu artmanın, Rusyadan gönderilen altın lardan ileri geldiği sanılmaktadır. —— Değ horaları Chamaunix, 10, A.A, Mont Blanc'da birçok dağ kazaları olmuş. tur. Aiguille Verte'de ,Alp sporcusu iki Fusun üstüne bir kar köprüsü yı- kılmıştır. Bunlardan biri kara gömül- müş ve ölmüştür. Belçikak bir türis- tin başına ağır bir taş (o düşmüştür. Vaziyeti tehlikelidir, ——— ———— SUN AŞIRI BUGÜN... Sonsuz, fakat bir bardak su gibi durgun bir Okyanosun üstünde, kıl- dan ince ayaklarile suyu kesen bir sivrisineğin açacağı dalga kadar mi- mİcik olsa di bir zamanlar memleke- tin San'at havuzunda sözüm ona, meltemler eserdi. Çocukluğunda edebiyata | heves duymuş bir güzete enketçisi çıkar, nerede oturdukları, neyle geçin dikleri; nasıl vakit geçirdikleri de- rin birsir olan kırklara karışmış şöhretleri bir Natpinkerton ustalı - giyla kovuklarında yakalar ve onla- ra sorardı: > 7 Bizde edebiyat var mr uğ * Bizim başımız var m; a dan farksız olan bu sorguya onların ze biri Ek karşılık bulur, kımıl lanışa, mırıldanışa, ür, üzer alâmetler belirdiği e a göz açıp kapayıncaya kadar yine ayni sessiz, yine âyni sonsuz, yine ayni durgun hiçlik Okyanasımın bir İp gibi gergin yüzünü bir sivrisinek 8- yağının bile düruşturmadığı görü Jördü, > Bir zamanlar, talebeliği, iir yazmış bir ilkmektep baky eği de yıllarca kuru fasalyesinden kese- rek biriktirdiği birkaç yüz lira, çı karacağı fikir ve san'at mecmiğsi nın hezile Ankara caddesinin kaldı- zımlatını arşınlar ve enerjisi Çırçır yangınına fizlatılmış bir. tükrük kadar süren bu hâreketin bütün ten- kit özü şu cümleye sığardı; — Bu çeşme niçin kuru?. Bahçe- yi kaplayan bu yabani otlar ne?, Ne- ye çıt yok, nerede bu evin sahipleri? Bir zamanlar arada bir kendisini gösteren ve pek 8 #aman sonra yok- Juğa karışan bu kısır kımıldanışlara hiçbir değer verilemez. Ya ayağa kalkılır, ya oturulur, Fakat insana tiksinti verecek ka- dar kötü ve beceriksiz olan bu cüce yeltenişler, ağzile değilse bile hafiy Je meydunın kofluğunu, boşluğunu, ölülüğünü yüzümüze © çarpmıyor muydu? Eyvah! Bugün kötüden tiksinmiye, boşluktan korkmıya ve cansızın yasını çekmiye bile kân yok! Necip Fazıl KISAKÜREK İanmış ol N Bu sene yapılması bitmiş ve ya- pılmasına devam edilen yollar şun- lardır: İstinye - Büyükdere beton asfalt yolunun. kaldırımları ve kenar du- varları tamamen bitmiştir. Sonba- hara kadar yolun şose kısımları da bitmiş olacaktır. Edirnekapı - Topkapı - Yedikule ve sur haricinde şimdiye kadar hiç- bir yol bulunmadığından buralarda da yeniden yollar yapılmağa başlan- miştır. Bu yollar bu sene Mevlânc- kapısına kadar bitirilecek ve gele- sek sene de geri kalanı tamamlana- caktır. Topkapı ile Silivri arasinda ve İstanbul « Edirne yolu için yapıl - makta olan kısım da gelecek sene tamamlanmış olacaktır. Silivri hu- dudundan başlayarak £ Lüleburgaza kadar olan kısımda Bayındırlık Ba- kanlığı tarafından ihale edilmiş ve yapılmasına başlanmıştır. Gelecek sene tamamlanmış olacak bu kısım da bittikten sonra İstanbul ile E- dirne arasındaki yol da tamamen bi- tirilmiş olacaktır. Bakırköy - Topkapı iltisak yolla- S da beton asfalt olarak bitirilmiş- ir, Yeşilköy - Topkâpı iltisak yolu. nun da hazırlıkları bitirilmiş ve ya- pılmasına başlanmıştır. Bu yol da s7 kadar bitecektir. sküdar « Şile yolunun Kısıklı Alemdağ kısmı da bu sene sonuna kadar bitirilecektir. Çubuklu - Paşabahçe yolunun da tesviyesi ve köprüleri tamamen bit- miştir. Bu yol da bu sene sonuna ka dar bitirilecektir. Maltepe - Kartal arasındaki yol. da da tesviyelerin ve köprülerin ya- iki Yıl içinde Bitirilecek istanbul alâka gösteriyorlar Akif Müftüzade kendi idadile uzat- tığr saçlarım aynada seyrediyor la örtüldü. e. Bu meseleyi İstanbul Tıp Fakül tesinde tetkik eden heyet üyesinden doktor Hulüsi Behçetle dün görüş- De Hulüsi Behçet, bize şunları söy ledi: “— Böyle bir iş fakülteye gelmiş- tir. Fakat henüz tetkik halindedir, üzerinde etüt yapmakla meşgulüz. Saç dökülmesinin namütenahi se - bepleri olduğu için, tedavi şekilleri de dalma değişir. Bu ilâç etrafında etütler bitmeden müspet bir şey söy lemek mümkün değildir. Yolları pılması bitirilmiştir. Bu yol gelecek sene tamamlanacaktır. Yalova - Kara Mürsel yolunun toprak tesviyesi ve köprüleri biti- rilmiş ve şosesinin yapılmasına baş lanmıştır. Bu da gelecek sene ta - mamlanacaktır. Yalova - Bursa arasmdaki yolun geçtiği arazi fazla ârızalı olması ve birçok ta ların bulunması. dola. yısile yapılan tetkiklerde'yolun: gü- zergâhının. değiştirilmesine - karar verilmiş ve yola şeni bir güzergâb tayin edilmiştir, Bu yol da gelecek sene bitirilmiş olacaktır. Çatalca ile İstasyon arasmdaki yol da kışa kadar bitirilecektir. Maltepe ile Atış mektepleri ara- #smdaki yolun da yapılmasına de - vam edilmekte ve kışa kadar yapıl- masına çalışılmaktadır. ile Muhacirköy arasındaki kısmı da asfalt kaplama olarak yapılmıştır. Yalova ile Hamamlar arasındaki yolların da asfalt kaplaması tamam- lanmıştır. Selâmiçeşme - Suadiye - Bostaner yolunun asfalt kaplaması bitirilmiş ve Topkapı » Çekmece yolunun de asfalt olarak yapılmasına başlatmış tir, ———ama a işçiler ve patronlar işsizlere bakacaklar Vaşington, 10 A.A. — Dün sena- to, son yıllar Amerikan tarihinde gsyet önemli bir kanın projesini onaylamıştır. İ Üsküdar - Şile yolunun Kısıklı | 1L-8-935 mr FELEK BENDEN ONA Şu aşağı geçirdiğim mektup bir dosta yazılmış kısa bir şeydir. Bundan hiç kimse alınmasın. Mek- tupta bahsedilen tip kimdir diye da değmez. Belkide böy- le bir tip yoktur da bu mektup sadece bir (karalama » Essa) ol- maktan ileri geçemez. Ben bu mektubu yıllarca evvel yzmıştım. Müsveddesini dün kâğıtlarımı ka- rıştırırken buldum. “Kardeşim Tosun! Mektubunu aldım. Bir yakın dostun kokusunu ve sıcaklığını ta- şıyan bu küçük kâğıdın bana ne- kadar tesir yaptığını kestiremez- sin! Bilirsin ki mürailiği hiç sev- mem. Olmadığım gibi görünmek te yaratılışımda yoktur. Onun için sözlerimin samimi olduğuna inan. Gelelim, “beriki” ne! (Ben ona bu adı koydum. Sen de öyle yap!, Rahat edersin.) animaz mısın onu? Ta, mektep sıralarından kopup gelen bir hırs- la, adeta önünde durulmaz bir şeh- vetle arkadaşlarını mubassıra fit - neler, sınıfta birisi bir kabahat yapsa da gizlese onu idareye haber rini müfettişlere jurnal etti diye bir rivayet çıkmıştı. Tarih hocası en ziyade ondan çekinir ve söyli- İ yeceği lâfları tartarak ederdi, Yüksek tahsilde birkaç defa tas lebe cemiyetlerini biribirine kattı- ğım gözümle gördüm. Daha kötüsü ailesi içinde de teyzesini amcasile, dayısını eniştesile | kapıştırır ve İ bundan eml se zehirli bir tat du- yardı. Zamanla büyüdü; büyüdü değil yaşı ilerledi. ve bu Cola) onun ruhuna büsbütün yerleşti. .lamak, Bunu onun kadar kolaylık. la ve kaymak yer gibi zevkle yap» mak her babayiğidin kârı değildir. Derler ki: Şeftali ağacının bindeki toprak birkaç senede bir değişmezse kururmuş. Çünkü ken- di yaprakları zehirli imiş. Dökül- dükçe toprağı zehirlermiş. “Beriki"” onun tersinedir. Zehir« leri dibine döküldükçe gelişiyor, dalbudak salıyor ve büyüyor. En çok sevdiği hayvan av köpeği ol - duğunu kaç defa ağzından işittim. Inanmak ki; sevilmiyen ne huylar var ki; yapılmak istenmi- yen kirli zenaatlar gibi kârlı olu- yorlar. “Beriki” nin seni şaşırtan Pari bundandır. Eğer serin de damarlarında şeftali ağacının yapraklarında dolaşan cyanur cin- sinden bir zehir dolaşsaydı, sen de mektep sıralarında arkadaşların « dan tut ta hocana, dostlarına, hat- tâ yakınlarına kadar sevdiklerini veya sevmen İâzimgelenleri fitne- liyerek beslenebilseydin sen de av köpeğinin zararsız kuşu, avcıya ha- zırlamak için kovalayışına hayran olsaydın sen de öyle gelişirdin. Ben doktor değilim amma sözüme inan; | inanmazsan bildiğin bir hekime sor! İnsan bünyesi ve yaradılışı ze- hirle kuvvetleniyor, besleniyor ve işiyormuş... o Tıynetimiz böyle, Bunu değiştirmeye kalkmak aptal. Lık olur. Sadık'ı, Reşid'i, Hayrı'yı ve Kâ- mil'i çoktandır gördüğüm yok, On. ların herbiri bir tarafa dağıldılar, li yavrum Tanrıya emanet ol, Günü- mü gün etmeğe Şalış ve boşuna ta- le insanların kötülük k. biliyetlerini k gibi ii ve faydasız “müşahede” lerle ha « Bu kanuna göre, patronlar ve iş- çiler, ihtiyaç halinde bulunanlara ve en önde analara ve çocuklara yardım etmek suretile | işsizlere mecburi surette muavenette buluna- caklardır. Kanun, ayni zamanda, sağlık işlerinin daha ziyade değiş tirilmesini de gözönünde tutmakta- dır. Çocuk Esirge Sünn etD per ig iyi isi He WE Pa © Çocuk esirgeme kurumu Bey yapılmıştır. Bu münasebetle 70 ...... üğü me Kurumunun nü Yapıldı azıt nahiye kolu tarafından Sa- im- | rayburnu Park gazinosunda tertip edilen sünnet düğüğnü dün den fazla çocuk sünnet edilmiş ve birçok eğlencelerle düğün sabaha kadar devam etmiştin A rem yatını zehirleme.” B. FELEK —ş— mama, Kondilisi ziyaret eden süel şefler Atina, 10 (Özel) — Hükümete baş kanlık etmekte bulunan General Kon Gilis dün biribiri arkasına Hava kuv» vetleri kumandanı ile onbirinci ferka kumandanı ve Deniz erkânı Harbiye Başkanını ziyaret ederek uzun süren bir korluşmada bulunmuşlardır. Bu konuşmalardan sonra kumandanlar Kondilisten ayrı olarak konuşmaları. na devam etmişlerdir. Akşam gazete- cilere bu konuşmaların dsirelerine ait işler için olduğu söylenmiştir. Yunan donanması Atina, 10 (Özel) — Bugünkü ga. zeteler Yunan donanmasının eylülde Istanbul limanı ziyaret edeceğini yazmaktadırlar. Ankaraya Dönüş (Başı 1 incide) “ dir. Bu takdirde, şehrimizde bulunan Sü: Dış, Finans ve Bayındırlık Ba - kanları da ayni trenle Ankaraya ha- reket edeceklerdir. Bakanlar Heyeti yarın toplanacak, birikmiş işler ve bu arada Şark vilâyetlerimizin bayındır. lık meseleleri görüşülerek önemli ka. zarlar alınacaktır,