25 Mayıs 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 11

—— n Atatürk spor JBaşı 10 uncuda| ,Nihayet Fenerbahçeli Necde- in kumandasile bütün sporcu- Şu andı içtiler “Ey varlığımızı yapan Sayın Tevgili Atatürk! “Açtığın yolda, kurduğun ül- küde, gösterdiğin amaçta, hiç ürmadan, irkilmeden, yürüye - teğimize ve bu uğurda kanımızı Rüle güle akıtacağımıza söz ve- riz,,, And bitince Güneş marşı ça - ırken bütün sporcular yine yük bir intizamla ve alkışlar- & geçerek yerlerine dağıldılar. , Bu merasim bittikten sonra, 1Sk ve cirit atma, yüksek atla- Ma gibi bazı at etizm rekor kır- Taa tecrübeleri yapıldı. Balkan rekorları kırıldı Bu tecrübelerde Galatasaray- Watlet Karakaş ciridiS66tmet e g Te bi kan rekorunu kırdı. rekor | 440 metredir. Kardeşler maçi hNihayet sıra Fenerbahce - Ga tasaray muhtelitile Güneş - *Şiktaş muhtelitleri arasında- | “kardeşler maçı,na gelmişti. Takımlar şu şekilde çıktılar: (G. S. — F. B) Bedi (F. B.) Lebip (F.B.) Osman (G.S.) Beşat (F. B.) Esat (F.B.) İbra- b him (G.S.) 2e yal (G.S.) Şaban (F.B.) Fik & (P,B.) Münevver (G.S.) Nec det (G.S.) G—B Mehmet Ali (B) Nuri (B) Faruk (G) *Yzi (B) Hasan (G) Reşat(G) Wef (B) Şeref (B) Rasih (G) Hakkı (B) Salâhaddin (G) %:ımerbahçe — Galatasaray teliti rahatsız oldukları söy .'î_"_;'n Lütfi, Yaşar, Ali Rizadan irumdu. n:'lgıa rağmen derhal söyliye- &. &, maç Avrupanın iki birin- yD""uİ takımı arasında oynanı- u;"uş gibi baştan sonuna ka- d Zevkli, güzel, heyecanlı ol- k Fenerl)ahçe » Galatasaray ta- K*ix! daha bilgili oynadı, daha k * hücumlar yaptı. — Fakat OA Ktaş - Güneş daha müessir &. *;ye Müdafaası daha iyi oyna ;(k&:zde_ gok iyi bir milli takım maç labileceğini gösteren bu Talşı (” $ Beşiktaş - Güneş muh hine bitti. Zinci dakikada Şeref sı - İ tiğet Sekti, kaleci bunu an - Yetişgı Amadan karşıladı, Rasih Tiktaç'ek güzel bir kafa ile Be- &. 5- Güneşin ilk golünü yap- ir ıdb?;'n“' altıncı dakikada mu - Yaptr SAf çok güzel bir hücum Mürç Fikretin güzel bir pasmr Ver çok güç bir vaziyet - T AU gününün heyecanını te nefis bir şuta çevirerek bera- berlik golünü attı. ğ Otuz ikinci dakikada Rasihin Sporcu'ar resmi geçilte üeti bir pasımı, Hakkı mükem - mel bir etape ile kaleye kadar götürdü ve Beşiktaş - Güneşin ikinci golünü yaptı. Bundan sonra bir Fener - Ga |latasaray hücumunda hasım a- leyhine olan penaltıyı Fikret çekti, top avuta kaçti. İlk devrede Güneş - Beşiktaş muhtelitinde Hüsnü sol müda - fi, Nuri merkez muavin, Rebii sol açık mevkilerine getirilerek Hasan ve Eşref takımdan çık - mıştı. İkinci devrenin otuzuncu daki kasında Şeref ve Rasih çok gü- zel paslarla kaleye girerlerken kazşı taraf müdafaası bu akını ancak penaltılık bir favulle dur- durabildi. Penaltıyı Şeref çekti, kaleci tuttu, elinden kaçırdı, Şe- ref yetişerek Beşiktaş - Güne - şin üçüncü golünü attı. Bundan sonra Fener - Galata saray muhteliti çok çalıştı ve 38 inci dakikada Necdet çok güzel ilerledi, sol muavini geçti, bir yaşayan seyirci'er , karışıklık oldu, bir türlü topu uzaklaştıramadılar, Şaban yeti- şerek Fenerbahçe - Galatasa yın sayısını ikiye çıkardı. Biraz sonra da oyun 2 - 3 Güneş - Be- şiktaş muhtelitinin galibiyetile bitti. Beşiktaş Günes muhtelitinde Faruk, öteki muhtelitte Esat çok güzel oynadılar. Bunlardan sonra iyi oyunlarile göze çarpan lar — Fenerbahçe - Galatasaray muhtelitinde Necdet, Münev - ver, Fikret, Reşat; öteki muhte- litte Rasih, Şeref, Hakkı, Nuri, | Reşattı. Her iki takım, bize çok güzel ve cidden Atatürk günlerine lâ- yik zevkli bir oyun gösterdiler. İki muhteliti ve dünkü — parlak günü bize yaşatan bütün spor - cularımızı candan tebrik ede - riz. S. G. Savcı * Vefa lisesinden yetişenler yurdu, spor bayramını dün sa - bah Beyazıttaki yürt binasında kutlulamışlardır. Atatürke sev- gi ve saygılarını bildirmişler - dir. (Başı 9 uncuda) havadan kısaca mütalaa edilebi- lir. Türkiyenin milletin fedakâr- lığ ikmâl olunan müdafaa im kânları karadan bir t 4 Tuza uğ ramak halinde kendi müdafaası nıtemin etmeye müktedirdir. Hatta yalnızkalsabile. Bunu yakın tarihten kuv- ketli misallerle söyliyebili- riz silâhsız bir memleket her köşesinden hic olmazsa se- kiz devlet tarafından — istilâo- lurdu. Elimizde hemen hiç va- sıta yokken kendi memleketi- € rumasını ve yabancıları topraklarımızdan sürüp — cıkar- masını pekâlâ bildik. (Alkış lar). Aşn, rayacağımız deniz r üdafaa kia beraber mü: mlandıracak malikiz. yukarı denizden de uğ; hücumlara karşı araclarımız ol- delemizi kuvvetlere Havaya ge'nce Havava gelince: , Havaya kâfi derecede önem verdiğimizi söyleyemeyiz. Hava aldırışlarına karşı memleketin sorunması için arzı ed'lmesi gereken çok noktalar vardır. Türkiye bir hava tehlikesi altın- dadır. Hava — tehlikesini bi dağlarımız çok mâmür olm! geniş sahalarımız kol: leyeoilir zannı —hadı ve yanlış bir zandan ibârettir. Bugün tay yarenin üstünden geçmiyeceği | bir dağ, yer yüzünde görmiye ceği bir köşe kalmamıştır.Ment leketin şu ve bu köşesinde yap tığımız - fabrikalar, mektebler, müesseseler ve yetiştirmeye ça- lışdığımız çocuklarımız. hava dan vuku bulacak taarruzlara karsı açıktırlar. Devlet bütçesi ve hava kuvvetleri Biraz evvel devlet bütçesin den temin etmek — imkfamnı an- Tattım, Devlet bütcesinden hava müdafaası için böyle yirmi otuz malron liralık parayı bugün ve yarın ayırıp karşılamak imkânı AÇAM - adaşlar, bir devlet bütçesi için normal olarak alınması mümikün olan bütün menbalara temas ettik. Biz bir rsemleketin İenniğ ve tedrici bir surette iler- leyip açılması için el koyabile: ğimiz varidatların ve vergilerin hemen hepsine el koymuşuzdur. Biz bilâkis bütçemizin — artırıl- Ması için önümüzdeki senelerde iki esaslı tedbiri takib etmek yolundayiz. Bunlardan bi eyi ekono- mik tedbirlerle memleketin zen- ginlenmesi, ikicisi, vergiler ü- zerinde hatta icab ederse indir. mek suretiyle islâhat yaparak memleketin tedrici fakat emin bir surette bütcesini - artırmak yoluna gitmekteyiz. Şimdi biz bu yol üzerindeyiz. Senelerce bunu takib etmek mecburiyetin- deyiz. Görüyorsunuz,devlet bü'! çesinden hava için 30 milyon |- ra verebilmek için bir çok sene- ler beklemek lâzmndır. 'İşte bu bir çok seneler için Türkiyenin bir hava tehlikesine maruz ol- mıyacağına dair bu milletin iti- Dün mMisır kral ailesine mensup prenses Semiha yazı geçirmek üzerc şehrimize gelmiş ve Emirgânda hemşiresi Prenses Kadriye nin yalısına misafir ölmuştur. Prensesi vapurdan inerken yukariki resimde görüyorsunuz. | ası bulunmuştur. | hava teblikesini | bütçesinden ayırd etmek dedi- mad ecebileceği bir teminat el- de edebilmesi lâzımdır. Böyle | bir teminatı kimse size veremi- | yecektir. Şuhalde arkadaşlar, devlet | bütçesinde durum böyle olunca vatandaşların aklını başına alrp 'Türkiye havasını teneffüs etme- em verip vermiyeceklerini düşünmeleri lâzımdır. İlk önce buna bizim aklımız — ermeli ve her birimiz bütün vatandaşlara veen kuytu köşesine en aklı ermez adamıma kadar — hakikatı ve tehlikeleri olduğu gibi söyle- meliyiz, Bir defa bunâ sağlam karar verdikten — sonra, sizi te- min ederim ki, tehlikenin yarısı atlamış ve tedbirin yarıdan faz- Biraz evvel klâsik devlet gim budur. Eğer biz yarın kalk- dığımız zaman — teneffüs edece- ğimiz havanın emin olup olma- dığma dair yüreğimizin içinde | hayırlı bir maksat için bir kuyu | ğından da korkmamalıdırlar. bir şüphe uyanırsa bunu temin edecek vasıta ne ise ona içtiği- miz su ve yediğimiz ekmek gi- bi bir ray ayırmanın çaresini bulacağız. Meselenin esaslı nok- tası buradadır. Bütün dünyanın uykusunu kaçırmış olan tehlike- ye karşı kâfi derecede gayret güstermemekteyiz. Tayyareye veri-ecek para Arkadaşlar, klâsik vergi mev zularına biraz evvel söylediğim gibi temas ederek bugün ve ya - rın tayyare için çare bulamazsı- nız. Bu ancak tayyareye para ve rebilecek olanların kendilikle - rindon bu tehlikeyi anlayarak yarçlım etmeleriyle müml;ı'uı - dür. Bu zardımın en önemli nok tası muntazaçı olmasıdır. Milli karakterimizdek! ecaslı bir za - ifliği bilmeliyi: memleket yapamıyacağımız ktur. Bütün malımız ve canı - ginimiz, en fakiri - miz'biz bunların hepsini veririz. Ama arkadaşlar, on beş gün en dan günde bir kova su çekeme - yiz. Mesele buradadır. Tehlike- yi böyle görüp memlekette böy- le bir usul koymaktadır. Herke sin hava tehlikesinden korunma | sı için bütün canını ve bütün ma knı vermesine lüzum yoktur. Hattâ böyle bir şey zararlıdır. | Ama her gün kuyudan bir kova su çeker gibi muntazam olarak tayyare cemiyeti veznesine bir borç ödemesi lâzımdır. Bunu tanzim etmeğe çare bulduğu - muz vakit ve herkesin kendi vak tini ve kendi genişliğini takdir ederek teneflüs ettiği havanın masuniyeti için böyle bir borç ödemesi lâzım geldiğini anladı - ği vakit tayyare cemiyeti mun - tazam bir varidata istinat ede - bilir. Ve memleketin hava mü - dafaasında ne yapmak lâzım ge- leceğini meydana çıkarır. Hava tehlikesini b 'enler Arkadaşlar, bütün fikirlerimi ve tedbir olarak gördüğüm isti- kametteki noktai . nazarlarımı söylemiş olduğumu zannediyo - rum. Büyük kurultaydan ricam hiç olmazsa vakti hali yerinde olan bir ailenin senede 20 lira ek üzere kendi ihtiyarile maruz olduğu bilenler- — sırasında adını bir deftere yazdırmasıdır. Türk hava kurumuna daimi âza olarak senede vakti hali yerinde olanlar diyorum, hiç olmazsa 20 lira vermeyi taahhüt etmelidir - ler. (hay hay sesleri) Bu suretle bir kaç yüz bin üye temin edebi- lirsiniz. Esaslı bir varidat elde edilmiş olur. Bunun haricinde diğer vatandaşların gençlikleri mümkün olduğu kadar, bunlar için bir had söylemeksizin fakat muntazam olarak tayyare cemi yetine bir yardımda bulunmala- rı lâzımdır. Memleketin müda faasının ne olduğunu bilen bir a- dam olarak, siyasi meseleler i - çinde, vazife ve mesuliyet alan bir adam olarak sizi hakikatler den haberdar ediyorum. Sizin, büyük kurulşayı hava - tehlike - sini memlekete anlatmak ve bü- na karşı araç bulmak yolunda bütün memleketin ilgisini ar - tırmak için önayak olmanızı di- ilyorum. İlk önce hava tehlike- sini bilenler heyetini teşkil et - meliyiz. Dediğim gibi hava teh- likesini bilenler heyetine giren- ler hiç olmazsa ailesi için sene de muntazaman 20 lira vermeyi taahhüt etmelidirler. Böyle bir taahhüdün daimi bir borç olaca sini 20 liralık taahhüt- lerini yapamıyanlar Çünkü benim zihniyetime gö- re içinde bulunduğu senenin ta- ahhüdünü verdikten sonra gele- cek sene için bunu vermeğe im kân görmiyen vatandaş kendi is mini hava tehlikesini bilenler arasından sildirir ve yardımcı - lar listesine geçebilir. Bu kendi ihtiyarındadır. Ama hava tehli- kesini bilenler listesi içinde olan lardan bu taahhüdünü senesi zarfında ifa etmiyenlerin isimle rini ilân etmesi için tayyare ce - miyetini serbest bırakmalısınız, Esaslı olarak bir yurt müdafaa- sına temas ederken ciddi bir ted 25 - $- 935 'Türkiye için Hava Tehlikesi Var! bir almalıyız. Büyük kurultayı teşkil eden arkadaşlar devletin gerek resmi ve gerek hususi ha- yatında görgüleri ve tesirleri ge niş olan arkadaşlardır. Bir dela Türkiyenin hava tehlikesine ma ruz olduğunu görüp anlamakla beraber buna bir tedbir bulmak behemhal vazifemiz olduğunu kabul © Ark diş o ki, Türki- ye bug a) münasebet- ler itib: 1 en az telili- keye ma & bir zamanda dır. Bü ze..a ay midir, sene midir? Bunu tayin edemeyiz. A- ma su söylevi verdiğim bir an- da Türkiye arsıulusal bakım - dan en az tehlikeye maruz oldu ğu bir zamandır. Fakat bir senc, iki sene, beş sene sonra ne ola - cağını bilmem. Ve siz eğer bu gn başlarsanız ancak hazırlan- maya vakit bulabilirsiniz. Mese le havağa Şalışacak kâfi derece de pilotu, enelistrisini -vücuda getirmektir. Ama bunların hep- si para meselesidir . Arkadaşlar, havacılığın di - ğer bütün alanlarında da ihüya- cımız olduğu kadar, arzu ettiği miz kadar muvaffak olduğumu zu iddia edemeyiz. Görüyorsu - nuz ki, memleketin hiç bir köşe sinde sizin yüreğinize ferah ve - recek bir şey söyilyemiyorum, Hakikata karşı bir şey söyliye « mem ama bütün bu dertlerin ba şında milletin kâfi derecede tah- sisat bulmaması gelmektedir. Bu vesaiti evvelâ bulunuz, on - dan sonra diğer her hizmeti iste mek için yüzümüz ve yerimiz ol- sun, Mert adam o dur ki tehlikeyi görür Arkadaşlarım, meseleleri bu kadar kesin ve ciddiğ bir suret- te görür, tedbirine tevessül eder sek - ki, biz büyük Türk mese « lelerini daima böyle çıplak göre rek tevessül ettik - yakın bir za- manda vücuda getireceğimiz e- serlerden siz memnun olursu - nuz, yurdun en emin ve en kısa istikamette inkişafı için sağlamı temeller kurmuş olursunuz. kadaşlar, mert adam | ve büyük millet o dur ki, tehlikeyi olduğu gibi görür. Böyle millet- ler Türk milleti g çende ol duğu kadar yarın da daima mu- zaffer olur. Ve daima her müş « külü yenerek ortaya çıkar; (şid- detli alkışlar) Türkiyenin hava tehlikesine maruz olduğunu bilmeliyiz ve söylemeliyiz. Tedarik edeceği - miz araçları kendilerine emanet edeceğimiz kahramanlarımız vardır. (şiddetli alkışlar) Emin olunuz arkadaşlar, sizin vücu - de getireceğiniz 500 tayyarelik bir hava fijosü Türkiye havası- nı korumaya imkân verecek yük sek bir kalitede olacaktır. (al - kışlar) Elimizde adamlarımız, milli istidadımız bu kadar yük - sek iken bu milletin emniyetini temin edecek vasıtaları vaktin - de görmüş ve bulup vermiş olma mşkxın dolayı Türk milletinin büyük menfaatlerini ve çok yük sek geleceği sarsıntıya maruüz bırakamayız ve bırakmıyacağız. (alkışlar) Mesleyi çıplak görmeli , Meseleyi çıplak görerek ame H bir takım tedbirlere varmalı - yız ve her halde Türk hava ku - rumunu muntazam ve emin va- ridata istinat eden bir kurul ha- line getirmeliyiz. Şimdi size Türk kurumu başkanı fenniğ bir söylev verecektir ki, bu bilgiler hepimizin — aydınlanması için çok faydalı olacaktır. Teşekkür | ederim arkadaşlar! (Sürekli al- kışlar). Fuat Bu'canın söylevi İsmet İnönünden sonra Türk hava kurulu başkanı Fuat Bulca çok önemli bir söylev vererek tayyareciliğin 32 senedenberi geçirdiği evrimi anlatmış ve o zamanla bugünkü müchiş terak- ki arasında bir mukayese yap - mıştır, İ'îuat Bulca söylevinde tayyarecilik hakkında çok esas Ir ve tetkike müstenit malümat vermiş ve Türk havacılığına na sıl ehemmiyet vermek mecburi.- yetinde olduğumuzu - rakamlar la isbat etmiştir.