Tefrika Numarası : 39 Cemal Paşa tekrar güldü: — Paşa, sen de beni güldürmek İÇin Adata gıdıklar gibi konuşu - Yorsun! — Niçin? — Bugün hizmet şartile donan- Maya mülhak bir milis filosu teş- €tmek için müracaat eden şu fedakâr adamların korsanlık ede- :'nfıııi tevehhümle haksız düşü - Yorsun... Sonra muvaffak ol- “Süğumuz her şin komita teşkilâti Syesinde başarıldığını aklımıza ek istemiyoruz. — O başka iş Paşa, bu başka!, — Hayır... İkisi de birbirinden Eksız.. Tertib ettiğimiz «kuvvel Tin Y6 ismi altındaki komutala- v İleride başımıza belâ — olacak “;'::_î hçıîeı:" meydana getire - n esaba katmadan — söz 'orsun! | — Anlamadım Paşa! — Anlaşılmıyacak birşey yok "'"ı'::k F,(:zuh: (1) İran yolile Tür- » Azerbaycana gönderirken isabe bu çocuk orada kendi oto - le; gi Müta kılacak bir teşebbüs- d açık söyliyeyim; Azer - Yepyeni - bir hükümet ak dava ve sevdasına kapil- Ti dersin? — Rüut ta Baycanda ki Öyle şeş Z.. Ay- Di Maksad uğn!ı,ğıy:::;n mn’- KeYYer birmekiklağtân böyl'recü l: #ekilde şüphe etmek... Ne bi- Yim Paşa, Buna verilecek ismi, ğîjlmc'yı © kadat ağır buluyorum — Âğır bulduğun kelimeyi dü- “ecek yerde <Rauf öyle şey yap- * Gerken biraz kafa 'a İyi edersin! Oeap PS bu toprağın çocuğu, bu Yit (2) on güvenilmeğe değer -u;ı. bir elemandır. MA eki. Bu kaptanlar başka | h"”"hn insanları, başka memle- Tekağilamları mıdır. Rauf toprağa 'dar bağlıysa — Ahmed Rets, Hehmed kaptan, — Osman kâhya her Türk ayni — sarsılmaz | bu memlekete eklidir. w..ğ Bel fikrime iştirak et.. Bu Ütelim e İsteklerini yerine ge- bi Faydalı olacak bir teşeb- & __în—yıku etmek hepimizin Sldur, Tutacağı bir memleket bor-| Vür, ©T paşa inadından dönmü - t bn"u İYe nazırının buna ben- Fabita ülar Ar Befeziyel daki komite ve kuvvel Nihgiy'ler bahsi uzadıkça uzadı. yer i, * ini Bergin sinirlerinin tesiri #ltün, Beakıı AAlan iki eski arkadaş, ikil Bincyg, OSManlı İmparatorluğu ka- '“’fiır h en gözde nazırı birbir- Oiğe, fazla hırpal; - | dilar, rpalamamak için ay- * Cemal Paşa yerinden kal- n ilâve etti; - dsama Hu 'h—aıhîf“':l bu geci Te hç eli se, bi 'da arın da tinde fikir yor, ne- n de benimle birlik-| b yolunu tutarsın! kağaşır Paşa güldü.. Sakallı ar- Üü gUT elini saktı. Harbiye Na- | & du::â"ıımy:. kendi makamır | ah . İI. ;UE Nazırı Lllv.ıım.ıııl)'t ge- Xu)—' »“d:wıııı çıkınca müsteşar TRA A | ğ R*_î_ 'midiye süvarisi ve Tür- Syük Millet Meclisi hükü- | derdir. Birçok defalar hapse giri | Enver Paşa Güldü, Sakallı Arkadaşının Elini Sıktı Bahriye Nazırı Divanhaneye Gelip Odasına Çıkınca Müsteşarla Karşılaştı Vasıf Be (3) ile karşılaştı. Nerzaret umurunu Cen lâmladı. parak ilerledi, âmirini leşir yerleşmez sordu: — Ne haber Vasıf Bey! — Sağlığın paşam! — Yeni bir şeyler var galiba! — Evet paşam! — Donanmaya dair mi? Vasıf Bey yine tasdik etti: donanma kumandanlığından de- gi Müsteşar sol elinde tultuğu hir kaç kâğıdı geniş masanın üzerini yayarken ilâve etti: | Fransa - (4 üncü sahifeden dövam) Nihayet Milletler Cemiyetinin bir kısım azası bir daha böyle bir va-. ziyet tekerrür edecek olursa her- kesin böyle tedbirlere iştirak edip etmemekte serbest olması 1âzım geleceğini ileri sürmüşlerdir. © zaman Milletler Cemiyeti mi- sakının istediği küvvet ve tesiri kalmamış oluyordu. Pransız - Rus misakı Milletler Cemiyeti misakı- ma göre yapılmış olduğu ieri sü- rülerek şımdi mademkı artık aza arasında böyle bır ayrılık vardır, Fransız - Rus muahedesi de esa- sını kaybetmiştir. Fakat işi Luraya| vardırarak bu Muahedenin artık tazelenmesine — lüzüm — görmiyen Fransız mehafili olduğu gibi mü- (3 inci sahifeden devam) Yalnız süt içiyor.. Şuna bakınız.. Zavallı.. Atrikanın denizlerini di şünüyor.. Dalgalı, vahşi denizleri.. Gel, gör, ibret al. Dünyada ne mahlüklar var.. Bu konferans kısa sürdü. Sont! artık dışarı çıkmak — zamanı gel- diğini anlamıştık.. Çıktık. Kapının önündeki çığırlgan hâ- Tü bağırıyordu. Dükkânin önünde - Kasa Hırsızları (3 inci sahiğeden devam) ip ! çıkmışlardır. Şimdiye kadar soy- dukları — yerlerden milyonlarca frank aşırmışlardır. Paris zabıtası, keyfiyeti, Viyana beynelmilel bü rosuna bildi iştir. Beşi'de sobıkalı: ve azılı serseri — — ——— Yeni Eserler: ip Fakültesi - Mecmuast İstanbul Ümiversitesi Tıb Fa- Bof gelöninda Başvekillik eden 'ıırıî),, ""*'u.d ve Terakki ğ Ü 'erakki» demek T, cemiyetler î"“ İ#mini vermişlerdi. RYİ s külisi tarafından meşredilen bu aylık İlim mecmuasının 6 ve ? incl sayıları gıkmıştır, Çok değerli telkikleri ihtiva eden bu y b paşa- mın denizci olmamasından ötürü bir nazır kiyaset ve dirayetile ida-| re eden, tun tabirile işleri ukı - rında yürüten müsteşar yüzünde bir gülücüğün ışıklanışı göze çar- Durdu, Cemal Paşa kaltuğuna yer-| — Evet paşarm.. Fakat bu seferki| ' Misakı Ne Olacak? Yarısı Deniz Kızı, Yarısı Balık Nerede? -|Dr. Murad Rami Aydın . Yazan: Rahmi YAĞIZ ve müstacel olanlarını arzetmeğe getirdim. Cemal Paşa biraz evvelki yor - gunlüğün tesiri altında bulunur- ken bir de (mühim ve müstacel) kayıdlı raporların daha kahvesini| içmeden arzına biraz içerlemişti. | Fakat sesini çıkarmadı, durdu, Va: sıf Bey devam etti: — Hele içlerinde bir tanesi var ki paşam, donanma kumandanı gö- Tünce çileden çıkacak! — Neden? — Bahsettiği hâdisenin kendi- sine vazifesini yapmadığını ihtar edişinden! — Ondan başla bakalım! — Başüstüne paşam! Müsteşar raporları — karıştırdı, arasından uzunca — bir esericedid kâğıdı çekti aldı. Paşanın yanısıra masanın başına geçti. Raporu yük- sek sesle okudu: (Devümı var) Sovyetler ahedenm ayni süretle vakti ge- lince iliğinden tazelenmiş ol- masını müdafaa edenler de vardır.| “Bur a ikisi Grasinda e müte- |- dil olanlar bulunmaktadır. Gerek Çekoslovakyanın taksimi ile Ay- rupada görülen değişiklik ve ge- rek Milletler Cemiyeti azası ara- sında görülen ayrılıklar Rus - Fran sız muahedesinin arlık mutlaka tazelenmiyeceğini göstermez. Ol- sa olsa daha muahedenin hükmü bitmeden iki taraf vazıyeti her noktadan tetkik edeceklerdir. E- ger bu cihetler tetkik edilmez de muzhede için müddeti bittiği za- man hiçbir şey söylenmezse bu vesika kendiliğinden devam ede- cek, onu değiştirmek icab etse bi- le bu mümkün olmıyacaktır, kalabalık da arttıkça artıyordu. Yüksek kaldırımın — önünden, şimdi, ne zaman geçsem, bu iki ha- tırayı narım.. Yokuş yukarı şöyle bir bakarım.. Arasıra, yolu düşer- se, Tünel başından Karaköye Yük- sekkaldırımdan inerim.. Gözlerim © dükkânı arar. Fakat, hangisi idi?.. Hiç bilmiyorum.. REŞAD FEYZİ Kan Tahlili (8 inci sahifeden devum) Kanunun lehinde, aleyhinde söyliyenler - çoktur. Lordlardan bazıları bu tecrübelerin kat'i ol duğuna inanmak doğru olmuyaca- ğanı ileri sürmüşler, sonra bu yöl- da bher kan tahlilinin 10,5 İngılfı lirasına malolduğunu, halbuki böy- le iddialarla. mahkemelere gelen- Jerin zaten çok defa parasız kim- seler olduğunu söylemişlerdir. GÖZ HEKİMİ Taksim - Talimhane, Tarlabaşı M —- Kadm=M—©da O mamamez TmMma Kezam aa an aa —— Merdivenden asıl İnilir? erdivenden inmenin de mi bir usulümü var?.. Ona ne şüphe... Merdiven- den inmek çok ince bir san'attır. Mizal mi istiyorsunuz? — Soldaki resme - bakınız. Bu karı ve koca, sanki düşeceklermiş gibi korka Tok Şapka korka inmiyorlar mı? Doğru mu bu?,.. Sonrâ bir de sağdakine bakınız. Ne güzel iniş bu... Baş dik, ser - bestçe inmiyorlar mı? Söyleyiniz. şimdi, bunların hangisi güzel... kırmızı kadief fiyangolu. 4 — Tuvalete uygun renkte bir kadifeden yapılır. Resimde gör- düğünüz tok yeşil renkli kadife - dendir. Ve devekoşu tüyünden ya-, pılmiş iki yuvarlakla süşlüdür. $ — Kanadlı — tok. Nar çiçeği fötrden kanadları, şapka iğnelerile| tutturulmuştur. 6 — İran kalpağı. Siyah fötrden kırmızı bir tüyle süslü. 7 — Genç kızlara mahsus tok. ’I—Çoıpl.iıuhü-tokl!enık— kadar inen ince bir tül ile süslü. 2 — Bu tok Lutrdendir. Yan ta- rafında renkli bir fiyango vardır. 3 — Lutr tok. Biraz yüksekçe, Askeri — Fabrikalar ilânları 110 Ura muhammen bedelle Ba - kırköy Barut Fabrikası arazisi da -| hilinde yetişen otlar 3/3/989 tari - hinde Salıpazarında Askert Fabri - ikalar yollamasındaki Satınalma Ko-/ yakidis ve bayan Hıristina Tanbu- misyonunda açık arttırmaya konu-| lacaktır. İsteklilerin ©6 7,5 teminatı. olan 8 lira 25 kuruşun bir Malmü - dürlüğüne beraber mezkür tarihte komisyonda bulunmaları: Şartna -|*ÜMiş olduğu 22/5/936 tarihli haczi me her gün komisyonda görülebi -|ihtiyati kararı üzerine — dairemizin dir. yatırılarak — makbuzile| at 14 te (939) Halk epereti Bu akşam saat (9) da Yarın akşam yeni F O K 8 caddesi No. 10 Urfa aprt. Tel: 41553 Macar Baletile beraber PİPİÇA Yakh d ge rengi kadifeden. Ön tarafı, alna Siyah ve yumuşak kadifeden. Ön tarafta altın veya elmaslı bir tok. 8 — Dokuzuncu Lüi devrine nid şapkaları andıran bir tok. Siyah fötrden. Ön tarafında yeşil bir fi-) yango vardır. İstanbul Beşinci İcra memurlu -| n | Beyoğlunda İstiklâl — caddesinde | Sait Paşa geçidinde yeni 12 numa- tagaddi eder. LEZZETLİ VE UCUZ| BİR REÇEL 6 tane elma ahnız. Kabuklarını soyduktan sonra bir buçuk İitre suda pişiriniz. ince bir bezin içe- risine koyunuz, bir litre kadar su çıkıncıya kadar sıkınız. bağının kabuklarını soyunuz. Çe- kirdeklerini ve beyazlıklarını çı- karınız. Küçük parçalara ayırınız.| Bir tencereye koyunuz Ve evvelce| yavaş ıslatınız. Ateşe — koyunuz, arasıra kürıştırmak şartile beş sa- at pişiriniz. Biraz vanilya veya- hud kavun suyu ilâve ediniz. Ka- vanozlara koyunuz ve derhal ü- zerini selloponla örünüz. Helvacı Kabağı Gatosu Bir buçuk libre helvacı kaba - ginin kabuklarını soyunuz. Çekir-i deklerini ve liflerini çıkarınız. Kü-! çük parçalara ayırınız. Bir tence- reye koyunuz, üzerini geçmiye - cek kadar sıcak su ilâve — ediniz. yarım saat veya üç çeyrek, yani kabaklar püre haline gelinciye ka-i dar karıştırrarak — pişirinir. Bir bezle sıkarak suyunu alınız. < Bu pyrenin 500 gramına yarım litre süt, 100 gram şeker, 60 gram tereyağı karıştırınız. - Fakat, çok dikkat ediniz. Çünkü dibi yapışır. Biraz süyun içerisinde iki çorba kaşığı nişastayı biraz suda halle- diniz, tencereye dökünüz, arasıra, karıştırınız. Yarım saat sonra a - teşten indiriniz. Biraz 1lıklaşınca üç yumurta sarışı, biraz vanilâ ve- ya sevdiğiniz bir başka kokuyu ilâve ediniz. Üç yumurta akını, beyaz kö - Pük haline gelinciye kadar dövü- müz, Bunu da üzerine ilâve ediniz.| Bir tepsinin altını yağlayınız, üzerine dökünüz. Hafif bir fırında| 45 dakika pişiriniz. Tlık iken t siden çıkarınız. Arzuya göre &1cı veya soğuk olarak yenilir. KESTANE liyen bir gıdadır. İtalyanların bü- yük bir kısmı yalnız kestane ile Kestane bütün kış saklanır. Bir sıra kestane dizmeli, üzerine bir sıra kum koymalı. Yine bir sıra kestane, bir sıra kum... Kestane, kutularda da saklanır.| ... ralı dükkânda iken halen ikamet - Bâhi meçhul bulunan Kiryako Kir- |rini ve Leonardo Tanburinin taraf- (larına: Vehbi Saidin İstarbul — Asliye İkinci Ticaret Dairesinden istihsal 932/4736 numaralı dosyasile bor cunuz olan 2240 liranın temini içini İkarar mahkeme dairesinde mağazal İve evlerinizde mevcut emval ve leşyanız haczedilmiş, haciznameler-, den birer nüshası da şahıslarınıza| tebliğ için ikametgâhınıza gönderil-i ; ikametgâhınızda miş ise de halen dan tahkik ettirilmiş olmasına bi - 'nagen sözü geçen mahkemenin hac-|kararına karşı bir diyeceğiniz vane — ihtiyatf kararının 15 gün müd - detle ilânen tebliğine icra merci racaat etmeniz ve hacizname teb bulunmadığınız mübaşiri, tarafın -hâkimliğince karar verilmiş oldu -;ugi makamına kalm olmak lan sözü — geçen haçzi — ihtiyati| Beri tarafta, bir kilo helvacı ka-| hazırladığınız elma suyu ile yavaşi | tıştırınız. İki yumurtanın akını ve — Kestane, pirinç gibi vücudü bes-| ——— ilânen vdıllı Puding Tatlısı Mezena Pudingi üz gram Malzena'yı 50 gram — v toz şekerle karıştırımız, ya- — ( zım litre — kaynamış ve soğumuş | süt ilâve ediniz. Sonra bir tutam — tuz, iki ceviz büyüklüğünde tere- — yağı koyunuz. Hafif bir ateşte kuvvetlice karıştırınız. Hamur, ka- şığa yapışmıyacak hale — gelince ateşten indiriniz. İki yumurta sa- rısı, 100 gtam çekirdeksiz üzüm ilâve ediniz; sonra, alu yağlan - mış bir pasta kabına koyunuz, bir saat kadar sıcak bir fırında ple — 7 Ekmek Pudingi İ 40 gram kızarmış ekmek içini — küçük parçalara ayırınız. Sonca bir bez arasına koyunuz. Ufala - — yanız, elekten geçiriniz. Yarım lit- Te sıcak süt, 60 gram toz şeker ka- sarısını iyice döğünüz, ilâve ediniz. 100 gram da çekirdeksiz — üzüm. Bunları iyice karıştırdıktan sonra bir pasta kapına dökünüz. Fırında pllriniz. j Fakat kum yerine kepek konur, Kum, rutubeti — çektiğinden kışın — kestaneleri iki üç defa çıkarıp ha- valandırmak lâzımdır. Bu suretle saklanan kestaneler — tabil kurur. Pişirmezden evvel bir kaç saat su içerisinde bırakıp w - latmalıdır. Marka Nümuneleri e